Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

5237 S.lı Türk Ceza Kanunu - Son Eklenen Şerhler

5237 S.lı Türk Ceza Kanunu - Son Eklenen Şerhler

Kişinin kamu görevlisi sayılması için aranacak yegâne ölçüt, gördüğü işin bir kamusal faaliyet olmasıdır. Kamusal faaliyet de, anılan maddenin gerekçesinde; \"Anayasa ve kanunlarda belirlenmiş olan usullere göre verilmiş olan bir siyasal kararla, bir hizmetin kamu adına yürütülmesidir.\" şeklinde tanımlanmış ve “Kamusal bir faaliyetin yürütülmesinin ihaleye dayalı olarak özel hukuk tüzel kişilerince üstlenilmesi durumunda, bu kişilerin kamu görevlisi sayılmayacağı” belirtilmiştir. Ayrıca kamuya ...
(Şerh No: 17291 - Ekleyen: Av.Evren AKÇAY - Tarih : 13-09-2023 08:19)

Yargılamaya konu somut olayda; sanığın, sağlık memuru olan mağdura söylemiş olduğu “yüz verdik adam mı oldunuz, kendinizi ne sanıyorsunuz beni muayeneye çağıramazsınız, siz çok olmaya başladınız haddinizi aştınız, buradan dilekçe vererek attıracağım” şeklindeki sözlerin, mağdurun onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmayıp, rahatsız edici, kaba ve nezaket dışı hitap tarzı niteliğinde olduğu, dolayısıyla hakaret suçunun unsurları itibari ile oluşmadığı gözetilmeden, beraat yerine ma...
(Şerh No: 17241 - Ekleyen: Av.Ali TAYLAN - Tarih : 17-03-2023 13:37)

Hüküm verildikten sonra temyiz aşamasında 04.10.2022 tarihinde etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak istediğine dair dilekçe vererek bir kısım beyanlarda bulunan sanık hakkında TCK’nın 221. maddesinde düzenlenen etkin pişmanlıktan faydalanma şartları açıkça anlatılmak suretiyle, beyanının teferruatlı olarak alınması, gerekirse ismini verdiği şahıslarla ilgili kolluk marifetiyle araştırma yapılıp teşhis yöntemine başvurulması, verdiği bilgilerin sanığın örgütte geçirdiği süre ve konumu itibar...
(Şerh No: 17234 - Ekleyen: Av.Ali TAYLAN - Tarih : 22-02-2023 09:26)

Yargılama aşamasında etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak istediğini belirterek bu kapsamda örgütteki kaldığı süre, örgütsel faaliyet ve örgüt mensupları ile ilgili örgütsel konum ve faaliyetlerine uygun ifade veren sanık hakkında verdiği bilgiler, bilgilerin niteliği ve faydalılık derecesi nazara alınarak TCK'nın 314/2 ve 3713 sayılı Kanunun 5. maddesi uyarınca tayin olunan cezada, üçte birden dörtte üçe kadar indirim öngören TCK'nın 221/4-2. maddesi gereğince azami hadde yakın bir indirim...
(Şerh No: 17235 - Ekleyen: Av.Ali TAYLAN - Tarih : 22-02-2023 09:15)

Katılanın kendi kızını dövdüğünü gören sanığın, katılanla tartışması üzerine söylediği iddia olunan “sana göstereceğim, seni burada barındırmayız” şeklindeki sözlerinin, TCK'nın 106/1-2. cümlesinde düzenlenen sair tehdit suçunu oluşturduğu gözetilmeden, aynı Kanunun 106/1-1. cümlesi uyarınca hüküm kurulması suretiyle fazla ceza tayini,
(Şerh No: 17188 - Ekleyen: Av.Ali TAYLAN - Tarih : 19-08-2022 09:24)

Sanığın köy halkının ortak kullanımında olan, abonelik esasına tabi olmayan köy içme suyunu havalandırma kuyusunun betonunu delmek ve hortum kullanmak suretiyle biriken suyu kullanması şeklindeki eyleminin TCK kapsamında suç teşkil etmediği, sanığın eyleminin 7478 sayılı Köy İçme Suları Hakkında Kanunu'nun 5728 sayılı Yasa ile değişik 16/2. maddesi kapsamında kaldığı ve idari para cezasını gerektirir nitelikte kabahat fiilini oluşturduğu; bu itibarla CMK’nın 223/1-a maddesi gereğince sanık hakkı...
(Şerh No: 17165 - Ekleyen: Av.Ali TAYLAN - Tarih : 08-07-2022 13:05)

Kişinin haklı bir işinin gereği gibi, hiç veya en azından vaktinde görülmeyeceği endişesiyle, kendisini mecbur hissederek kamu görevlisine veya yönlendireceği kişiye menfaat temin etmiş olması hâlinde, bu kişi bakımından fiil suç oluşturmaz. Çünkü bu durumdaki kişiyi mağdur olarak kabul etmek gerekmektedir. Buna karşılık menfaat sağlanan kamu görevlisini ise, artık rüşvet veya görevi kötüye kullanma suçundan dolayı değil, icbar suretiyle irtikâp suçundan dolayı cezalandırmak gerekmektedir.
(Şerh No: 17164 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 28-06-2022 11:43)

Sanığın, itiraz dilekçesinde katılana hitaben; “____ C. Savcısı ... dosyaları karıştırıp iki önemli delili yok edip bir iddianame uydurup haksız dava açıyor…” şeklinde ifadeler kullandığı olayda;Sanığın katılana hakaret etme niyetinin olmadığına dair savunması ile itiraz dilekçesinin bütünlüğü ve yazılış amacı gözetildiğinde kullanılan ifadeler nezaket dışı, kaba, rahatsız edici ve ağır eleştiri niteliğinde ise de bu ifadelerin katılanın onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte s...
(Şerh No: 17156 - Ekleyen: Av.Ali TAYLAN - Tarih : 27-05-2022 11:09)

Taraf teşkili sağlanmadan, sanık savunması ve tanık beyanlarına göre ortaya çıkan çelişkilerin giderilmemesi bozma sebebidir.
(Şerh No: 17155 - Ekleyen: Av.Yakup AYDIN - Tarih : 25-05-2022 14:51)

Finansal Kiralama Sözleşmesi kapsamında TCK 155/2'nin uygulanabilir olduğu, TCK 155/1'e göre ceza tesisinin bozmayı gerektirdiği...
(Şerh No: 17152 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 04-04-2022 13:27)

EVLİLİK TEKLİFİNİ REDDETME İHTİMALİNE BİNAEN TEDBİREN YANINA BIÇAK ALAN ERKEK CİNAYETİ TASARLAMAMIŞTIR!.... Maktulle bir an önce evlenmeyi arzulayan sanığın, kendisiyle evlenmeyi kabul etmeyen ve ayrılma düşüncesini kendisine hissettirip açıklayan maktule duyduğu hiddetle yanına tedbiren aldığı bıçağı, maktulle konuşmalarının olumlu geçmesi hâlinde kullanmayacağı düşüncesiyle sağ bileğine bağladığı, maktulün kendisinden ayrılma konusunda ısrarcı olması üzerine kapıldığı hiddet duygusunun etki...
(Şerh No: 17147 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 21-03-2022 17:59)

Belgenin sahte olduğu belirlenmiş olsa dahi, aslının temin edilememesi halinde fotokopisinin üzerinden iğfal kabiliyetine ilişkin inceleme yapılamayacağı için kurucu unsur olan aldatma öğesinin gerçekleşmediği kabul edilecektir.
(Şerh No: 17104 - Ekleyen: Av.Safacan GÜNEŞ - Tarih : 01-10-2021 10:46)

Sanığın tüfekle ateş edip maktulü öldürdüğü sırada, destek için av tüfeğiyle havaya ateş eden diğer sanığın eylemi, fiil üzerinde hakimiyet kurmadığından müşterek faillik değil, suç işleme kararını kuvvetlendirdiğinden suça yardım niteliğindedir.
(Şerh No: 17100 - Ekleyen: Av.Ali TAYLAN - Tarih : 16-08-2021 15:13)

İncelenen somut olayda; sanığın katılana hitaben söylediği iddianamede tanımlanıp, mahkemenin de kabul ettiği kaba hitap tarzındaki " senden hoca değil münafık bile olamaz" sözünün, mağdurun onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmaması nedeniyle hakaret suçunun unsurlarının oluşmadığından, sanık hakkında beraat kararı verilmesi gerekirken, mahkumiyetine karar verilmesi hukuka aykırıdır.
(Şerh No: 17092 - Ekleyen: Av.Ali TAYLAN - Tarih : 29-06-2021 12:37)

Kasten öldürmenin nitelikli halin uygulanabilmesi için öldürme kararı ile tasarlama arasında makul sürenin geçmesi gerekir.Olay öncesinde Yozgat’ta bulunması nedeniyle maktullerin yaşadığı Kırıkkale’ye gitmesi için yolda zorunlu olarak geçen birkaç saatlik sürenin, tasarlamanın şartlarından olan öldürme kararıyla eylem arasında geçmesi gereken makul bir süre olarak kabul edilemeyecektir.
(Şerh No: 17088 - Ekleyen: Av.Ali TAYLAN - Tarih : 23-06-2021 13:29)

Aynı gün kolluk kuvvetlerine teslim olan, yargılama aşamasında maktullerin yakınlarından özür dileğini belirterek pişmanlığını dile getiren, 5 celse süren yargılama boyunca Mahkemeye saygılı bir tutum sergileyen ve herhangi olumsuz bir davranışı da dosyaya yansımayan sanık hakkında, cezanın bireyselleştirilmesi kapsamında TCK’nın 62. maddesinde düzenlenen takdiri indirim hükmünün uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı kabul edilmelidir.
(Şerh No: 17087 - Ekleyen: Av.Ali TAYLAN - Tarih : 23-06-2021 13:27)

Sanığın yaşı küçük mağdureyi rızasıyla Elbistan’da yirmi gün süre ile alıkoyduğu olayda; kanuna, adaba ve genel ahlaka aykırı olan mağdurenin rızası, haksızlık bilinciyle hareket eden sanığın ceza sorumluluğunu ortadan kaldırmayacaktır. Dolayısıyla yaşı küçük mağdurenin hukuken geçerli sayılan rızası bulunmadan gerçekleşen bu eylem kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunu oluşturmaktadır.
(Şerh No: 17085 - Ekleyen: Av.Ali TAYLAN - Tarih : 11-06-2021 11:30)

Yargıtay Ceza Genel Kurulu, bu kararında bedelsiz senedi kullanma suçunun ispatının tıpkı Hukuk Muhakemesi Kanunu 200-201.maddede öngörüldüğü gibi ancak senetle mümkün olabileceğine karar vermiştir. Yüksek mahkemeye göre, hukuk muhakemesi ile ceza muhakemesi arasında aynı konuda farklı usul kurallarının uygulanması bir çelişkidir ve delil serbestisi ilkesini kabul eden ceza muhakemesinde fail, tanık beyanlarıyla mahkum olurken diğer yandan hukuk muhakemesinde senede karşı tanık dinlenilmesi yasa...
(Şerh No: 17075 - Ekleyen: Av.Mustafa Kağan ÖZTÜRK - Tarih : 12-05-2021 08:45)

Yargıtay, 18. CD bu kararında göçmen kişilerin göçmen kaçakçılığı suçunun mağduru değil, suçun konusunu oluşturduğuna hükmetmiştir. Bu nedenle bu suç tipinde göçmen kişileri suçun mağduru olarak kabul etmeyen Yargıtay ilgili ceza dairesi zincirleme suç hükümlerinin(TCK 43) göçmen kaçakçılığı suçunda uygulanmasına yer olmadığına karar vermiştir.
(Şerh No: 17074 - Ekleyen: Av.Mustafa Kağan ÖZTÜRK - Tarih : 06-05-2021 16:31)

Yargıtay ilgili Ceza Dairesi; sanık tarafından habersiz olarak alınan ses kaydının boşanma davasında kullanılmasında hukuka aykırı bir amaç bulunmadığından bahisle suç teşkil etmediğini belirtmiştir. Ancak söz konusu kayıtların eş ve aile yaşantısına ilişkin özel bilgiler içeriyor olmaları dolayısıyla aile bireyleri ile ilgili olmayan "üçüncü şahıslarla" paylaşılmasını TCK 134/2. Madde ve fıkrası kapsamında suç kabul etmiştir.
(Şerh No: 17073 - Ekleyen: Stj.Av.Furkan KONAK - Tarih : 28-04-2021 15:43)

Yasal düzenleme ile tehdit suçunun uzlaştırma kapsamında alınmasından ötürü, bu konuda öncelikle tarafların uzlaştırma işleminin sonucuna göre karar verilmesi gerektiği,
(Şerh No: 17054 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 16-12-2020 10:32)

Sanığın bir kavga olayından dolayı polis merkezinde olan çocukları ve akrabalarını hırpalanmış şekilde gördükten sonra, polis memurlarına yönelik: “Bu çocukların hali ne? Kan gövdeyi götürecek.” sözlerini sarf ettiği, sanığın bu sözleri ile herhangi bir gerçek kişi ile aidiyet ilişkisi kurmadığı, dolayısı ile bu sözlerin tehdit suçunu oluşturmadığı gibi zincirleme suç hükümlerinin uygulanmasını gerektirir bir durumda olmadığı gözetilmeden sanığın bu suçtan mahkumiyetine karar verilmesi hukuka ay...
(Şerh No: 17053 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 16-12-2020 10:18)

Değer azlığının” 5237 sayılı Kanun’a özgü ayrı ve yeni bir kavramdır. Bunun mağdur üzerindeki yansımaları ile yalnızca gereksinmesi kadar, değer olarak da az olan şeyi alma durumunda, olayın özelliği ve sanığın özgülenen kastı da değerlendirilip, yasal ve yeterli gerekçeleri de açıklanarak uygulanabileceği, somut olayda, sanığın mağdurun cebinden çıkarıp yere attığı 2 TL’yi yerden alarak, daha fazlasını istemeden olay yerinden ayrıldığının anlaşılması karşısında, sanık hakkında yağma suçunda değ...
(Şerh No: 17019 - Ekleyen: Av.Evren AKÇAY - Tarih : 26-06-2020 09:55)

(1) Fraud crime; a) By exploiting religious beliefs and emotions, b) By making use of the dangerous situation or difficult conditions that the person is in, c) Taking advantage of the weak perception ability of the person, d) By using public institutions and organizations, public professional organizations, political parties, foundations or associations as legal entities, e) At the loss of public institutions and organizations, f) By using information systems, banks or credit institutions as vehicles, g) By taking advantage of the convenience provided by the media and press, h) During the commercial activities of persons who are traders or company managers or act on behalf of the company; Within the scope of the cooperative's activity, i) By self-employed persons, abuse of trust in them because of their profession, j) In order to ensure the opening of a loan that should not be allocated by the bank or other credit institutions, k) In order to receive the insurance fee, l) (Annex: 6763 - 24.11.2016 / art.14) By introducing himself as a public official or employee of the bank, insurance or credit institutions or saying that he is related to these institutions and organizations, If it is processed, (Amended phrase: 6763 - 24.11.2016 / art.14), "three to ten years" imprisonment and judicial fines up to five thousand days. (Supplementary sentence: 5377 - 29.6.2005 / art. 19) last sentence: 6456 - 3.4.2013 / m.40) However, (e), (f), (Amended p...
(Şerh No: 17011 - Çeviren: Av.Galip KUBATLI - Tarih : 07-05-2020 15:41)

Görevi kötüye kullanma suçunun unsurları kişilerin mağduriyeti, kamunun zararı veya haksız kazanç teminidir.
(Şerh No: 17010 - Ekleyen: Coşkun IŞIKDEMİR - Tarih : 30-04-2020 13:18)

Olayımızda iki sanık'ın iştirak halinde bıçakla adam öldürme suçunu işlemeleri söz konusudur. Ancak söz konusu kararda yardım eden fail - asli fail ayrımı tartışması yapılmaktadır. Ayrıca haksız tahrik söz konusudur. Maktul ile sanık arasındaki saman ticareti nedeniyle alacak verecek olayından çıkan anlaşmazlığın husumete dönüşmüş ve bu nedenle tarafların konuşmadıkları, olay tarihinden bir gün önce maktul'ün saman pazarında sanık'a hakaret edip bıçakla basit bir tıbbi müdahale ile giderilebil...
(Şerh No: 16982 - Ekleyen: Av.Enes TURHAN - Tarih : 07-02-2020 09:14)

Polis memuruna söylenen "... gâvur polisisiniz, böyle devlet olmaz, sizin maaşınızı ben veriyorum ..." sözleri ağır eleştiri ve kaba söz mahiyetinde ise de hakaret suçunu oluşturmaz.
(Şerh No: 16966 - Ekleyen: Coşkun IŞIKDEMİR - Tarih : 28-10-2019 09:02)

Katılanın sanığa göndermiş olduğu mesajda hakkını helal etmeyeceğine yönelik ifadesine sanığın "Bende hakkın varsa Allah rızası için etme, edersen şerefsizsin” diyerek karşılık verdiğinin anlaşılması karşısında, isnadın şarta bağlı veya bir olasılık halinde dile getirildiği, hakaret etme kastıyla hareket edilmediği gözetilmeden sanığın mahkûmiyetine karar verilmesi USUL VE YASAYA AYKIRIDIR.
(Şerh No: 16965 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 22-10-2019 15:24)

Resmi belgede sahtecilik suçlarında ; suça konu belge / belgelerin aldatma yeteneği olup olmadığının tayin ve takdirinin hakime ait olup, suça konu belgen aslının öncelikle aldırılması ve duruşma sırasında da emanetten celp edilerek incelenip, genel özelliklerinin ve aldatma yeteneği bulunup bulunmadığının duruşma tutanağına yansıtılması gerekir.
(Şerh No: 16964 - Ekleyen: Coşkun IŞIKDEMİR - Tarih : 17-10-2019 11:51)

Sanığın, katılanın kendisine hakaret etmesi üzerine tartışma çıktığını savunması karşısında, olayın çıkış sebebi ve gelişmesi üzerinde durularak, haksız tahrik hükmünün uygulanma olanağının tartışılmaması isabetsizdir.
(Şerh No: 16943 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 25-06-2019 09:52)

İlk haksız hareketin hangi taraftan geldiğinin araştırılması, bu hususun tespit edilememesi durumunda da sanık hakkında haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılması gerektiğinin gözetilmemesi bozmayı gerektirmiştir.
(Şerh No: 16942 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 25-06-2019 09:39)

Hükmün Kesinleşmesinden sonra uyarlama davası sırasında şikayetten vazgeçme şartı gerçekleşmiş olsa da infaza engel değildir
(Şerh No: 16934 - Ekleyen: Av.Aydın IŞIK - Tarih : 24-05-2019 14:05)

Mühür bozma suçunun oluşabilmesi için kanunun veya yetkili makamların emri uyarınca konulmuş bir mührün kaldırılması ya da konuluş amacına aykırı hareket edilmesi gerektiği, kamu görevlisi statüsü bulunmayan özel şirket görevlilerince yapılacak mühürlemelerin ihlâli durumunda, mühür bozma suçunu oluşturmayacaktır.
(Şerh No: 16936 - Ekleyen: Av.Aydın IŞIK - Tarih : 15-05-2019 16:07)

TCK’nın 61. maddesinde sayılmayan adli sicil kaydı gerekçe gösterilerek alt sınırdan uzaklaşmak suretiyle ceza tayin edilmesi mümkün değildir.
(Şerh No: 16935 - Ekleyen: Av.Aydın IŞIK - Tarih : 15-05-2019 15:48)

Sevgili iken sosyal medya üzerinde yayınlanan fotoğrafların sevgililik bittikten sonra talep halinde kaldırılmaması, verileri hukuka aykırı olarak yayma suçunu oluşturur.
(Şerh No: 16928 - Ekleyen: Av.Aydın IŞIK - Tarih : 14-05-2019 12:01)

Başbakanın, düzenlenen mitingde konuşma yaptığı sırada sanığın giydiği ve üzerinde "Dikkat itina ile yürütme yapılır” yazılı tişörtü ortaya çıkararak elinde bulunan “$ Hırsız var $” yazılı pankartı açması hakaret suçunu oluşturur.
(Şerh No: 16932 - Ekleyen: Av.Aydın IŞIK - Tarih : 13-05-2019 10:46)

Polis memuruna hitaben; “seni sürdürürüm” sözlerinin polis memurunun görev yerini değiştirme konusunda herhangi bir yetki ve gücü bulunmayıp, anılan sözlerinin tartışmanın bütünü ve söylendiği bağlam içinde değerlendirildiğinde tehdit niteliğinde olmadığı hususları gözetilmeden sanığa mahkumiyet verilmesi kabul edilemez.
(Şerh No: 16930 - Ekleyen: Av.Aydın IŞIK - Tarih : 12-05-2019 11:47)

“…bende hakkın varsa Allah rızası için etme, edersen şerefsizsin…” diyerek karşılık verdiğinin anlaşılması karşısında, isnadın şarta bağlı veya bir olasılık halinde dile getirildiği, hakaret etme kastıyla hareket edilmediği gözetilmeden sanığın mahkûmiyetine karar verilmesi doğru değildir.
(Şerh No: 16929 - Ekleyen: Av.Aydın IŞIK - Tarih : 12-05-2019 11:35)

"Padişah bozuntusuna bir çift sözümüz var " pankkartı sözleri hakaret sayılmaz.
(Şerh No: 16927 - Ekleyen: Av.Aydın IŞIK - Tarih : 11-05-2019 12:19)

" terbiyesizlik yapma, pislik yapma erkeksen gel yüzüme söyle" şeklindeki sözlerin, muhatabın onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmayıp, rahatsız edici, kaba ve nezaket dışı hitap tarzı niteliğinde olduğu ve dolayısıyla hakaret suçu oluşturmamaktadır.
(Şerh No: 16926 - Ekleyen: Av.Aydın IŞIK - Tarih : 11-05-2019 12:14)

"Gerici Yobazlar" şeklindeki sözlerin kaba söz ve ağır eleştiri olduğundan hakaret suçunu oluşturmaz.
(Şerh No: 16925 - Ekleyen: Av.Aydın IŞIK - Tarih : 11-05-2019 12:10)

"Kitapsız, Allahsız, kitapsız" sözlerinin hakaret olmadığı rahatsız edici, kaba ve nezaket dışı hitap tarzı niteliğinde olduğu, dolayısıyla hakaret suçunun unsurları itibari ile oluşamayacağı
(Şerh No: 16924 - Ekleyen: Av.Aydın IŞIK - Tarih : 10-05-2019 16:32)

İtirafçı sanığın, tanık sıfatı ile dinlenilen, etkin pişmanlıktan yararlanmak için sanık aleyhine beyanda bulunma hususunda hukuki menfaati bulunun _____ isimli kişinin anlatımı tek başına hükme esas alınamayacağı,
(Şerh No: 16919 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 30-04-2019 08:08)

Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdani kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemlerin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eylemlere uyan suç tipi ile aşağıda belirtilenin dışındaki yaptırımların doğru olarak belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak; Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğünce su...
(Şerh No: 16879 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 17-01-2019 11:11)

GÜVENİ KÖTÜYE KULLANMA SUÇU - UYUŞMAZLIĞIN VEKALET İLİŞKİSİNDEN KAYNAKLANAN HUKUKİ NİTELİKTE OLDUĞU - BERAAT KARARINDA İSABETSİZLİK GÖRÜLMEDİĞİ - HÜKMÜN ONANMASI GEREĞİ Somut olayda; uyuşmazlığın vekalet ilişkisinden kaynaklanan hukuki nitelikte olduğundan bahisle verilen beraat kararında bir isabetsizlik görülmemiştir.
(Şerh No: 16866 - Ekleyen: Av.Musa TAÇYILDIZ - Tarih : 19-10-2018 13:53)

Maktulenin nüfusa beyanen tescil edilmesi, hastanede doğum kaydına rastlanmaması, okula başlama yaşının da olması gerekenden küçük olması, bu husustaki beyanların tutarsız olması karşısında, maktulün gerçek yaşının 18'den büyük olduğuna ilişkin savunmanın bertaraf edilemediği anlaşılmakla, maktulün mezarının açılması ve usulüne göre ilgili materyallerin tüm dosya kapsamı ile birlikte gönderilmesi suretiyle, Adli Tıp Kurumu ilgili ihtisas kurulundan suç tarihi itibariyle maktulün gerçek yaşının t...
(Şerh No: 16865 - Ekleyen: Av.Seyhan ŞAHİN - Tarih : 16-10-2018 17:58)

BOŞANMA AŞAMASINDA OLAN SANIĞIN, EŞİNİN SOSYAL MEDYA ADRESİNE GİRİP ELE GEÇİRDİĞİ MESAJLARI, BOŞANMA DAVASINA DELİL OLARAK SUNMA, EYLEMİ HUKUKA AYKIRI HAREKET ETME BİLİNCİYLE DAVRANMADIĞI SALT, EŞİNİN GÜVEN SARSICI TUTUM VE DAVRANIŞLARINI HUKUK MAHKEMESİNDE İSPATLAMA AMACIYLA YAPTIĞINDAN CEZA VERİLEMECEĞİ..
(Şerh No: 16819 - Ekleyen: Av.Aydın IŞIK - Tarih : 17-08-2018 23:32)

 Türkçe  [TCK. 234] (1) Velayet hakkı elinden alınmış ana, baba veya üçüncü derece dahil kan hısmının, onaltı yaşını bitirmemiş bir çocuğu veli, vasi veya bakım ve gözetimi altında bulunan kimsenin yanından cebir kullanmaksızın ya da tehdit etmeksizin kaçırması ya da alıkoyması halinde, üç aydan bir yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. (2) Fiil cebren veya tehditle işlenmiş ya da çocuk henüz oniki yaşını bitirmemiş ise ceza bir kat artırılır. 3) (Ek: 6/12/2006 – 5560/10 md.) Kanunî temsilcisinin bilgisi veya rızası dışında evi terk eden çocuğu, ailesini veya yetkili makamları durumdan haberdar etmeksizin, rızasıyla* da olsa, yanında tutan kişi, şikâyet üzerine, üç aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
(Şerh No: 16816 - Türkçeleştiren: Mustafa TOSUN - Tarih : 30-07-2018 14:36)

 Bilgi  [TCK. 93] Madde metninde terim sorunu
Modern ceza hukukunun en temel evrensel kurallarından biri masumiyet karinesidir. Buna göre, kimse mahkeme kararı ile suçluluğu sabit olana kadar "suçlu" olarak nitelendirilemez. Ancak bu temel kurala bizzat kanun koyucu tarafından uyulmadığını bu maddenin metninde görüyoruz. TCK md. 93'ün her iki fıkrasında da yer alan, "suçluların" ifadesi masumiyet karinesine aykırılık arz etmektedir. Zira, henüz mahkeme kararını bırakın, suçtan resmi makamların bile haberi olmamıştır (1. fıkra açısından). Bu...
(Şerh No: 16774 - Ekleyen: Buminhan DUMAN - Tarih : 29-05-2018 23:07)

 Önerge  [TCK. 158] 6456 sayılı Kanun Madde 40 – 26/9/2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 158 inci maddesinin birinci fıkrasının son cümlesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. “Ancak, (e), (f), (j) ve (k) bentlerinde sayılan hâllerde hapis cezasının alt sınırı üç yıldan, adli para cezasının miktarı suçtan elde edilen menfaatin iki katından az olamaz.”
(Şerh No: 16768 - Ekleyen: Av.Murat ÖZSARI - Tarih : 28-04-2018 10:04)

Sanığın tüm aşamalarda suça konu çekin sahte çıktığını öğrenmesi üzerine müştekiden almış olduğu aracı iade ettiğine dair savunmaları ile müştekinin “zarar giderilmesi talebinin olmadığına ve sanıktan şikayetinin bulunmadığına ilişkin” talimat mahkemesinde alınan beyanı karşısında, suça konu olay nedeni ile müştekinin zararının giderilip giderilmediği, giderilmiş ise hangi tarihte giderildiği hususları araştırılarak, sanık hakkında TCK'nın 168. maddesinde düzenlenen “etkin pişmanlık” hükümlerini...
(Şerh No: 16753 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 25-02-2018 17:21)

(1) In case there has been committed a new offence after finalization of judgement rendered because of an offence previously, the provisions of repetition shall be applied. For this, there shall not be necessary that the penalty has been executed. (2) Provisions of repetition shall not be applied because an offence that has been committed previously about the offences committed after; (a) Five years from the date on which that penalty was executed in case of a conviction to a penalty for a term of more than five years, (b) Three years from the date on which that penalty was executed in case of a conviction to a penalty of imprisonment for a specific term of less than five years or judicial fine, Have passed. (3) In case of repetition, if there has been prescribed penalty of imprisonment and judicial fine alternatively in the article of law related to the following offence, there shall be resolved to penalty of imprisonment. (4) There shall not be applied repetition provisions between deliberate offences and reckless offences and between mere military offences and other offences. The provisions rendered by the courts of foreign countries shall not be taken as basis for repetition so as to be excluded the offences of deliberate killing, deliberate wounding, plundering, fraud, producing and trading of narcotics and stimulant substances, forgery on money and valuable seal. (5) There shall not be applied the provisions of repetition due to the offences...
(Şerh No: 16737 - Çeviren: Av.Kadir ORUÇ - Tarih : 25-12-2017 20:53)

(1) About a person who is mentally ill at the time on which he or she has committed the offence, there shall be resolved to security measure with the purpose of protection and treatment. Mentally ill persons about whom has been resolved to security measure, shall be taken under protection and treatment in medical institutions having high security. (2) Mentally ill person about whom has been resolved to security measure may be released by the decision of court or judge upon specification in the report drawn up by the medical board of the institution in which he or she has been accommodated that the dangerousness to society no longer existed or considerably diminished. (3) There shall be specified in the report of the medical board whether medical control and follow up of the person is necessary or not in respect of security according to the nature of mentall illness and the act committed, if necessary, what the duration and intervals of that would be. (4) Medical control and follow up shall be provided by the Public Prosecutorship by being these persons sent for period and at intervals specified in the report to medical institutions having technical equipments and competent specialists. (5) When it has been understood in medical control and follow up that dangerousness of the person with regard to mental illness for community increased, there shall be decided to security measure with the purpose of protection and treatment, by depending upon the report prepared. In...
(Şerh No: 16736 - Çeviren: Av.Kadir ORUÇ - Tarih : 25-12-2017 20:51)

(1) There shall be applied security measures specific to legal entities about legal entities which have been provided an unjust benefit in favour of them by means of committal of the offence of bribery.
(Şerh No: 16735 - Çeviren: Av.Kadir ORUÇ - Tarih : 25-12-2017 20:47)

(As amended: July 2,2012-6352/87 th Art.) (1) Any person who provides benefit, directly or through the instrument of intermediaries to a public official or any other person who he or she indicated in order him or her to perform or not to perform a task related to carrying out of his or her duty, shall be sentenced to a punishment of imprisonment from four years to twelve years. (2) Any poblic official who provides benefit, directly or through the instrument of intermediaries to him/her or any other person who he or she indicated in order him or her to perform or not to perform a task related to carrying out of his or her duty, shall also be sentenced to the punishment specified in the first paragraph. (3) In case where it was agreed upon a bribe, there shall be resolved to punishment as if the offence were completed. (4) In the cases where the public official requested a bribe but it was not accepted by the person or the person offered or promised in the matter of providing benefit to the public official but it was not accepted by the public official, the punishment to be imposed on the perpetrator according to the provisions of paragraphs 1 and 2 shall be reduced by half. (5) Any person who mediates in transmitting of the offer or request to the other party, concluding of the bribery agreement or providing the bribe, shall be punished as a joint perpetrator irrespective of being regarded that he or she was having the capacity of a public official. (6) Any t...
(Şerh No: 16734 - Çeviren: Av.Kadir ORUÇ - Tarih : 25-12-2017 20:45)

(As amended: April 30,2008-5759/1 st Art.) (1) Any person who openly humiliates the Turkish Nation, the State of Turkish Republic, the Turkish Grand National Assembly and judicial bodies of the State is punished by imprisonment from 6 months to 2 years. (2) Any person who openly humiliates the military or security organization of the State is punished by imprisonment according the provision of the first paragraph. (3) Expressions of thought made for criticizing shall not constitute a crime. (4) The prosecution due to this article is subject to the permission of the Minister of Justice.
(Şerh No: 16733 - Çeviren: Av.Kadir ORUÇ - Tarih : 25-12-2017 20:42)

Sanık ile katılan bitişik arazilerde komşu olup, katılana ait ağacın dallarının sanığa ait bahçeye taştığı ve slaj makinesinin kullanılmasına engel olduğu sabittir. Sanık, uyarıda bulunup taşan dalları kaldırması için katılana uygun bir süre vermediğinden TMK m.740'ta düzenlenen hakkın kullanımından ve dolayısıyla hukuka uygunluk halinin varlığından söz edilemez. Öte yandan eyleminin zorunluluk hali nedeniyle gerçekleştirilmesinden dolayı sanığa ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi...
(Şerh No: 16628 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 08-08-2017 15:26)

Sanık ile katılan bitişik arazilerde komşu olup katılana ait zeytin ağaçlarının dallarının sanığa ait nar ağaçlarına zarar verdiği ve sanığın uzun süre katılanı bu konuda uyarmasına rağmen katılanın herhangi bir tedbir almadığı anlaşılmakla sanığın beraatine karar verilmelidir.
(Şerh No: 16627 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 08-08-2017 15:26)

Ceza tutanağının bir suretini yırtıp görevlilerin yüzüne fırlatmak şeklindeki kaba ifade ve davranış niteliğindeki eylemlerinin, katılanların onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmaması sebebiyle hakaret suçunun unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden, mahkumiyet kararı verilmesi doğru olmamıştır.
(Şerh No: 16613 - Ekleyen: Av.Serkan BÜTÜN - Tarih : 08-07-2017 22:42)

Sanığın eylemleri, TCK'nın 134. maddesinde düzenlenen özel hayatın gizliliğini ihlal suçu kapsamında değerlendirilebilir ise de, hukuki ihtilafa konu olabilecek bir borç ilişkisi ile ilgili konuşmaların, mağdurun özel yaşam alanına ilişkin ve özel hayatının gizliliğini ihlal edecek nitelikte bulunmadığı gibi, bahse konu konuşmaları içeren CD'yi, üçüncü kişi ya da kişilerle paylaştığı ve/veya çoğaltarak dağıttığına ilişkin hakkında bir iddia ileri sürülmeyen sanığın, mağdurun kendisine yönelik te...
(Şerh No: 16612 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 29-06-2017 20:50)

Sanığın yükümlü olduğu bakım, koruma ve gözetime ilişkin icrai davranışları gerçekleştirmemesi nedeniyle, öldürme suçunu ihmali davranışla işlediği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK'nun 83. maddesi uyarınca cezalandırılması gerektiği” gerekçesiyle bozulmasına, bozma ilamına 12.03.2014 tarihli oturumda uyulmasına ve somut olayda olası kast hükümlerinin uygulanmasının mümkün olmamasına rağmen, sanık hakkında ihmali davranışla öldürme suçundan TCK'nun 83/3 maddesi ile belirlenen temel cezadan, eylemin ...
(Şerh No: 16604 - Ekleyen: Av.Serkan BÜTÜN - Tarih : 26-05-2017 16:11)

EVE KUMA GETİREREK EŞİN PSİKOLOJİSİNİN BOZULMASI karşısında KÖTÜ MUAMELE SUÇUNUN OLUŞTUĞU GÖZETİLMELİDİR.
(Şerh No: 16599 - Ekleyen: Av.Serkan BÜTÜN - Tarih : 09-05-2017 14:48)

Suç tarihinin 21.05.2011, iddianame düzenleme tarihinin ise 08.06.2011 olduğu anlaşılmakla, dosyalardaki eylemin benzer suç vasfına yönelik olduğu gözetilerek suç tarihine ve işlenen suçun niteliğine göre adı geçen sanığın eylemlerinin TCK 43. madde kapsamında zincirleme biçimde kaçakçılık suçunu oluşturup oluşturmadığının takdir ve değerlendirilmesi bakımından dosyaların incelenmesi, gerektiğinde birleştirilmesi ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerekirken yazılı şek...
(Şerh No: 16531 - Ekleyen: Av.Reha ÖZTÜRK - Tarih : 09-11-2016 08:25)

Sanık hakkında aynı suçtan başka mahkemede de dava bulunması halinde iki dosya birleştirilmeli ve zincirleme suç hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı tartışılmalıdır
(Şerh No: 16526 - Ekleyen: Av.Hatun OLGUNER - Tarih : 01-11-2016 10:37)

Şeffaf koli bandı parçasının yapışkan iç yüzeyinde tespit edilen 1 adet parmak izinin sanığa ait olduğunun bilimsel yöntemlerle tespit edilmesi karşısında, sanık hakkında atılı uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan mahkumiyet hükmü kurulması gerekirken yazılı şekilde beraat kararı verilmesi, BOZMAYI gerektirmiştir.
(Şerh No: 16515 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 21-09-2016 15:41)

Avukat katibinin borçlulardan tahsil ettiği paraları avukata vermemesi güveni kötüye kullanma suçunu oluşturur.
(Şerh No: 16505 - Ekleyen: Av.Hatun OLGUNER - Tarih : 09-08-2016 08:01)

(1) There shall be adjudicated to security precautions about legal entities specific to them which have been provided unjust benefit in favour of them by means of commission of the offenses defined in this section
(Şerh No: 16494 - Çeviren: Av.Kadir ORUÇ - Tarih : 19-06-2016 21:47)

(1) In case of conviction of a crime in favour of a legal entity through participation of the organs or representatives of it subject to special law and operating under the permission granted by a public institution and by means of misuse of authorization conferred by this permission, there shall be decided to cancellation of this permission. (2) The provisions relating to confiscation are applied also about legal entities in commission of offenses committed in favour of them. (3) In cases where application of the provisions of subsections above may create heavier consequences with regard to the act committed, the judge may not adjudicate to such precautions. (4) The provisions of this article are applied for the cases defined additionally by the law.
(Şerh No: 16493 - Çeviren: Av.Kadir ORUÇ - Tarih : 19-06-2016 21:40)

(1) Any person who lends money to another one for the purpose of gaining profit, is sentenced to imprisonment from two to five years and imposed punitive fine up to five thousand days.
(Şerh No: 16492 - Çeviren: Av.Kadir ORUÇ - Tarih : 19-06-2016 16:56)

Suçun sanık tarafından işlendiği sabit olmasına rağmen, Kavgayı hangi tarafın başlattığının belirlenememiş olması karşısında sanığın asgari oranda haksız tahrik indirimi uygulanmak suretiyle kasten öldürme suçundan cezalandırılmasına karar verilmesi yerine, yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde beraatine karar verilmesi, BOZMAYI gerektirmiştir.
(Şerh No: 16491 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 15-06-2016 11:24)

5237 sayılı Yasanın 257. maddesinin birinci fıkrasında görevde yetkiyi kötüye kullanma suçu kamu görevlisinin görevinin gereklerine aykırı hareket etmesi ve bu aykırı davranış nedeniyle kişilerin mağduriyeti, kamunun zararına neden olması ya da kişilere haksız kazanç sağlaması ile oluşur. Görüldüğü gibi 765 sayılı Yasanın 230. maddesindeki suçun oluşumu için norma aykırı davranış yeterli iken; 5237 sayılı Yasanın 257. maddesindeki suçun oluşabilmesi için norma aykırı davranış yetmemekte; bu davr...
(Şerh No: 16474 - Ekleyen: Av.Öznur ÇINAR - Tarih : 02-06-2016 10:52)

Olayın gerçekleştiği işyerine doğru yaklaşık on gün kadar önce silahla ateş ettiği gerekçesiyle hakkında kovuşturma yapılan sanık S..'nin olayın hemen öncesinde geldiği işyerinde sanık C.'in de aralarında bulunduğu çalışanlar ile tartıştığı, hakaret ve tehditlerde bulunarak ve tekrar döneceğini beyan ederek ayrıldığı ve yaklaşık onbeş dakika sonra bir ticari taksiyle dönerek işyerine doğru silahla ateş ettiği, bu ateş sonucunda mağdur C.'i yaşamsal tehlike geçirecek biçimde yaraladığı olayda; sa...
(Şerh No: 16434 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 16-02-2016 16:49)

Sanığın eylemini katılandan gelen haksız hareketin etkisiyle gerçekleştirdiği, sanık hakkında bu nedenle TCK'nin maddesi gereğince haksız tahrik hükümlerinin uygulanabileceği gözetilmeden, koşulları oluşmadığı halde TCK'nin maddesi gereğince meşru müdafanın kabulüyle hüküm tesisi bozma nedenidir.
(Şerh No: 16433 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 16-02-2016 16:46)

a-Hırsızlık suçunun gece vakti işlenmesi halinde uygulama yeri bulunan TCK'nın 143. maddesinin işyeri dokunulmazlığının ihlali suçundan hüküm kurulduğu sırada uygulanması suretiyle sanık hakkında fazla ceza tayini, b-6545 sayılı Kanunun 62. maddesi ile değişik TCK'nın 142/2-h ve 143. maddelerinde öngörülen suçun gerektirdiği cezanın alt sınırı dikkate alınarak, 5271 sayılı CMK’nın 150/3. maddesi uyarınca sanığa zorunlu müdafii atanması gerektiği gözetilmeden, yargılamaya devam edilerek ...
(Şerh No: 16432 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 16-02-2016 16:40)

Sanığın duruşmadan vareste tutulmak istemediğini beyan etmesi karşısında; son oturumda hazır bulundurulmadan hükümlülüğüne karar verilmesi suretiyle 5271 sayılı CMK'nın 196. maddesine aykırı davranılarak savunma hakkının kısıtlanması BOZMAYI gerektirmiştir.
(Şerh No: 16427 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 09-02-2016 17:35)

Sanık hakkında, farklı hareketlerle gerçekleştirilen her iki eylem nedeniyle ayrı ayrı her iki suçtan da mahkumiyet hükmü kurulması gerekirken, hukuki anlamda birden fazla “hareket” bulunmaması nedeniyle olayımızda uygulama yeri bulunmayan TCK'nın 44. maddesi gerekçe gösterilmek suretiyle; başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması” suçundan mahkumiyet, resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan" suçundan ise “ ceza verilmesine yer olmadığına” karar veril...
(Şerh No: 16426 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 09-02-2016 17:31)

Nitelikli yağma konut içinde işlenmiş ise ayrıca Konut Dokunulmazlığının İhlali suçundan hüküm kurulamaz.
(Şerh No: 16422 - Ekleyen: Av.Ahmet GELEGEN - Tarih : 01-02-2016 11:41)

"Eşini aldatan kadının kasten öldürülmesi, haksız tahrik uygulanması gerektiği"
(Şerh No: 16416 - Ekleyen: Av.Öznur ÇINAR - Tarih : 28-01-2016 14:49)

Belgede sahtecilik suçlarında önceden verilen rıza üzerine borçlu yerine onun imzasının atılmasında zarar verme bilinç ve iradesi ile hareket edilmediğinden suç kastından söz edilemeyeceği, rızanın açık veya zımni olabileceği cihetle; sanığın ''katılanın istemesi üzerine eşini kefil gösterip onun yerine imza attığını ve suç kastıyla hareket etmediğini'' belirtmiş olması karşısında; gerçeğin ve suça konu sanık tarafından eşi ......... bilgisi ve rızası üzerine düzenlenip düzenlenmediğinin tespiti...
(Şerh No: 16401 - Ekleyen: Av.Öznur ÇINAR - Tarih : 06-01-2016 15:37)

TCK.nun 245/2-3 maddesinde tanımlı olan bu suçların mağduru sahte banka veya kredi kartı ile ilişkilendirilen hesapların bulunduğu bankadır. Suçun mağdurunun ilgili banka olması nedeniyle, adlarına kart üretilen gerçek kişi sayısınca değil, banka sayısınca suç oluşacaktır.
(Şerh No: 16390 - Ekleyen: Av.Murat BÖLÜKBAŞ - Tarih : 15-12-2015 10:02)

Ayrıntıları Ceza Genel Kurulunun 28.12.2004 gün ve 2004/173-228 sayılı kararında da açıklandığı üzere dolandırıcılık suçunun bankanın maddi varlığı olan çek kullanılmak suretiyle işlendiğinin iddia ve kabul olunması karsısında; eylemin TCK'nın 158/1-f maddesinde öngörülen nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturup oluşturmayacağına ilişkin delillerin takdirinin üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi yerine, yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm ...
(Şerh No: 16389 - Ekleyen: Av.Murat BÖLÜKBAŞ - Tarih : 15-12-2015 09:50)

 Bilgi  [TCK. 161] TCK 161. maddeyle ilgili suçların yargılanması Ağır Ceza Mahkemelerinde görülür
5235 sayılı ADLÎ YARGI İLK DERECE MAHKEMELERİ İLE BÖLGE ADLİYE MAHKEMELERİNİN KURULUŞ, GÖREV VE YETKİLERİ HAKKINDA KANUN'ın 12. maddesi gereğince bu suçlarla ilgili davalar Ağır Ceza Mahkemelerinde görülür: Madde 12- (Değişik: 21/2/2014 – 6526/2 md.) Kanunların ayrıca görevli kıldığı hâller saklı kalmak üzere, Türk Ceza Kanununda yer alan yağma (m. 148), irtikâp (m. 250/1 ve 2), resmî belgede sahtecilik (m. 204/2), nitelikli dolandırıcılık (m. 158), hileli iflâs (m. 161) suçları, Türk Ceza ...
(Şerh No: 16339 - Ekleyen: Sinan ÖZTÜRK - Tarih : 06-09-2015 17:38)

 Bilgi  [TCK. 158] Nitelikli dolandırıcılıkla ilgili suçların yargılanması Ağır Ceza Mahkemelerinde görülür
5235 sayılı ADLÎ YARGI İLK DERECE MAHKEMELERİ İLE BÖLGE ADLİYE MAHKEMELERİNİN KURULUŞ, GÖREV VE YETKİLERİ HAKKINDA KANUN'ın 12. maddesi gereğince bu suçlarla ilgili davalar Ağır Ceza Mahkemelerinde görülür: Madde 12- (Değişik: 21/2/2014 – 6526/2 md.) Kanunların ayrıca görevli kıldığı hâller saklı kalmak üzere, Türk Ceza Kanununda yer alan yağma (m. 148), irtikâp (m. 250/1 ve 2), resmî belgede sahtecilik (m. 204/2), nitelikli dolandırıcılık (m. 158), hileli iflâs (m. 161) suçları, Türk Ceza ...
(Şerh No: 16338 - Ekleyen: Sinan ÖZTÜRK - Tarih : 06-09-2015 17:37)

 Bilgi  [TCK. 204] TCK 204.madde ikinci fıkradaki suçun yargılanması Ağır Ceza Mahkemelerinde görülür
5235 sayılı ADLÎ YARGI İLK DERECE MAHKEMELERİ İLE BÖLGE ADLİYE MAHKEMELERİNİN KURULUŞ, GÖREV VE YETKİLERİ HAKKINDA KANUN'ın 12. maddesi gereğince bu suçlarla ilgili davalar Ağır Ceza Mahkemelerinde görülür: Madde 12- (Değişik: 21/2/2014 – 6526/2 md.) Kanunların ayrıca görevli kıldığı hâller saklı kalmak üzere, Türk Ceza Kanununda yer alan yağma (m. 148), irtikâp (m. 250/1 ve 2), resmî belgede sahtecilik (m. 204/2), nitelikli dolandırıcılık (m. 158), hileli iflâs (m. 161) suçları, Türk Ceza ...
(Şerh No: 16337 - Ekleyen: Sinan ÖZTÜRK - Tarih : 06-09-2015 17:36)

 Bilgi  [TCK. 250] TCK 250 1 ve ikinci fıkrayla ilgili suçların yargılanması Ağır Ceza Mahkemelerinde görülür
5235 sayılı ADLÎ YARGI İLK DERECE MAHKEMELERİ İLE BÖLGE ADLİYE MAHKEMELERİNİN KURULUŞ, GÖREV VE YETKİLERİ HAKKINDA KANUN'ın 12. maddesi gereğince bu suçlarla ilgili davalar Ağır Ceza Mahkemelerinde görülür: Madde 12- (Değişik: 21/2/2014 – 6526/2 md.) Kanunların ayrıca görevli kıldığı hâller saklı kalmak üzere, Türk Ceza Kanununda yer alan yağma (m. 148), irtikâp (m. 250/1 ve 2), resmî belgede sahtecilik (m. 204/2), nitelikli dolandırıcılık (m. 158), hileli iflâs (m. 161) suçları, Türk Ceza ...
(Şerh No: 16336 - Ekleyen: Sinan ÖZTÜRK - Tarih : 06-09-2015 17:35)

 Bilgi  [TCK. 148] TCK 148.maddeyle ilgili suçların yargılanması Ağır Ceza Mahkemelerinde görülür
5235 sayılı ADLÎ YARGI İLK DERECE MAHKEMELERİ İLE BÖLGE ADLİYE MAHKEMELERİNİN KURULUŞ, GÖREV VE YETKİLERİ HAKKINDA KANUN'ın 12. maddesi gereğince bu suçlarla ilgili davalar Ağır Ceza Mahkemelerinde görülür: Madde 12- (Değişik: 21/2/2014 – 6526/2 md.) Kanunların ayrıca görevli kıldığı hâller saklı kalmak üzere, Türk Ceza Kanununda yer alan yağma (m. 148), irtikâp (m. 250/1 ve 2), resmî belgede sahtecilik (m. 204/2), nitelikli dolandırıcılık (m. 158), hileli iflâs (m. 161) suçları, Türk Ceza ...
(Şerh No: 16335 - Ekleyen: Sinan ÖZTÜRK - Tarih : 06-09-2015 17:33)

 Önerge  [TCK. 207] (1) Bir özel belgeyi başkalarını aldatmak için maddi olarak ve/veya gerçeğe aykırı bilgi, içerik ile sahte olarak düzenleyen veya gerçek bir özel belgeyi başkalarını aldatacak şekilde değiştiren ve kullanan kişi, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
(Şerh No: 16333 - Ekleyen: Av.Sedat YÜCE - Tarih : 16-08-2015 23:09)

 Bilgi  [TCK. 207] Özel belge muhtevasının başkalarını aldatacak şekilde gerçek dışı olması
TCK 207 Madde özel bir belgenin maddi olarak sahte düzenlenmesini konu edinmekte, başkalarını aldatma ve kullanılma şartlarına bağlamaktadır. Belgenin gerçeğe aykırı bilgiler içermesi (fikri sahtecilik) suç konusu olarak kanun kapsamı dışında tutulmuştur. TCK 204. Maddesi ise gerçeğe aykırı belge düzenlemeyi, kamu görevlileri ve resmi evrakla sınırlandırmıştır. Dolandırıcılık eylemlerinde kullanılan özel evraklar çoğunlukla fikri sahtecilik kapsamında hazırlanabilmektedir. Eski TCK açıkça tarif ...
(Şerh No: 16332 - Ekleyen: Av.Sedat YÜCE - Tarih : 16-08-2015 22:38)

Annenin bebeğini bakma yükümlülüğünü yerine getirmemek suretiyle ölümüne neden olma eylemi nedeniyle suçun işleniş şekli ve özelikleri sanığın suç kasti ve saiki dikkate alınarak TCKm.83/3 hükmü göz önüne alınmıştır.
(Şerh No: 16316 - Ekleyen: Stj.Av.Yakup Gökhan DOĞRAMACI - Tarih : 03-07-2015 21:18)

Kaybedilmiş malda malik gibi tasarrufta bulunma suçunun şikayete bağlı olması nedeni ile müştekinin beyanının alınmasının şart olması bozma nedeni yapılmıştır.
(Şerh No: 16245 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 21-05-2015 08:23)

Çalıntı eşyayı tasarrufunda bulunduran kişi hakkında yeterli delil olmaması nedeni ile hırsızlıktan ceza verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
(Şerh No: 16244 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 20-05-2015 10:04)

Yalan tanıklık suçunun nitelikli halinin, aleyhine tanıklıkta bulunulan kimsenin mahkûm olduğu hapis cezasının süresine bağlı olarak, suçun temel şekline oranla daha hafif bir şekilde cezalandırılmasına yol açması, ceza adaletinin sağlanması bakımından adil olmayan sonuçlara sebep olduğundan 5237 S.K. m.272/6'daki "süreli hapis cezasına mahkûmiyeti halinde, mahkûm olunan cezanın üçte ikisi kadar hapis cezasına" kuralının, kanun koyucunun ceza siyasetini belirleme konusunda sahip olduğu takdir ye...
(Şerh No: 16218 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 02-05-2015 14:32)

Kasten öldürme suçu çocuğa karşı işlenmiş ise, sanığa karşı kendisini savunabilecek durumda olup olmadığına bakılmaksızın TCK'nun 82. maddesinde düzenlenen nitelikli hal uygulanacaktır. Maddedeki "çocuk" sözcüğü ile mağdurun ya da maktulün beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda olup olmadığına bakılmaksızın yaşı nedeniyle bir nitelikli hal öngörüldüğünden, sanığın onsekiz yaşını doldurmamış olmasının veya fizik yapısı itibarıyla maktulden daha güçsüz durumda bulunmasının bu ni...
(Şerh No: 16199 - Ekleyen: Av.Pelin ATIGAN - Tarih : 22-04-2015 11:17)

(1) The persons committing offense against the temporary or permanent representatives of foreign countries in Turkey, or the foreign personnel with diplomatic immunity, or agencies of international institutions subject to certain exceptions, are punished according to the provisions of this Law relating to the offenses committed against the public officers. (2) If the offense committed is in the nature aspiration or insult, commencement of investigation and prosecution is bound to complaint of the aggrieved party.
(Şerh No: 16193 - Çeviren: Hasan ERDEM - Tarih : 20-04-2015 13:49)

(1) In case of commission of offense of plunder; a) By use of a weapon, b) By concealing one’s identity, c) Jointly by more than one person, d) By intercepting a person in a residence or business place, e) Against a person who cannot protect himself due to corporal and spiritual disability, f) By taking advantage of terror action carried out by the existing and potential organized criminal groups, g) By securing benefit for criminal groups, h) During the night, the offender is sentenced to imprisonment from ten years to fifteen years. (2) The provisions relating to felonious injury are additionally applied in case of realization of aggravated form of felonious injury during commission of offense of plunder.
(Şerh No: 16192 - Çeviren: Hasan ERDEM - Tarih : 20-04-2015 13:48)

(1) Any person who avoids delivery of a property or forces a person to resist taking over the delivery by use of threat or violence and mentioning that he intends to hurt himself or one of his acquaintances, or to execute an act aimed to violation of one’s corporal and sexual immunity, or to give severe damage to his property, is punished with imprisonment from six years to ten years. (2) The same punishment is imposed if a person is forced to sign a bill which will put him under burden, or to issue a document declaring the bill in hand as void, or to resist delivery of such bill, or to sign a document which may be transformed to a bill in future, or to destroy a bill or to resist destruction of the same. (3) Injury of the victim by any means in such a way to cause loss of conscious and strength to defend oneself is also considered violence in offense of plunder.
(Şerh No: 16191 - Çeviren: Hasan ERDEM - Tarih : 20-04-2015 13:47)

(1) As legal consequences of sentence to imprisonment due to a felonious intent, a person may be disqualified from; a) Undertaking of a permanent or temporary public service; within this scope, such person is suspended from membership in Turkish Grand National Assembly, or office in any department of the State, province, municipality or employment in an institution and corporation controlled by these administrations, b) Use of right of voting or right to be elected, c) Use parental right; assignment in the status of guardian or curator, d) Employment as manager or auditor in the foundations, associations, unions, companies, cooperatives and political parties in the status of legal entity, e) To perform a profession or art as free-lancer or tradesman subject to consent of a professional organization in the status of public institution or public corporation. (2) A person may not use these rights until the punishment of imprisonment is fully executed. (3) The provisions of the above subsections may not be applied in cases where the sentence of the offender acting as guardian or curator is suspended or he is conditionally released. (4) The provisions of the first subsection may not be applicable for the persons whose short-term sentence is suspended or not attained the full age of eighteen on the commission date of the offense. (5) Where a person is sentenced to imprisonment due to misuse of any one of the rights and powers listed in the first subsection, the cou...
(Şerh No: 16190 - Çeviren: Hasan ERDEM - Tarih : 20-04-2015 13:46)

(1) The provisions of this Law relating to minors not attained the full age of twelve on the commission date of offense is also applicable for the deaf and dumb persons not attained the full age of fifteen; the provisions relating to those attained the full age of twelve but not yet completed the age of fifteen are applicable for the deaf and dumb persons who attained the full age of fifteen but not yet completed the age of eighteen; the provisions relating to those attained the full the age of fifteen but not yet completed the age of eighteen are applicable for the deaf and dumb persons who attained the full age of eighteen but not yet completed the age of twenty.
(Şerh No: 16189 - Çeviren: Hasan ERDEM - Tarih : 20-04-2015 13:45)

-(1) A person lacking ability to perceive the legal meaning and consequences of the offense, or having considerably lost the capacity to control his actions due to insanity may not be subject to any punishment. However, security precautions are imposed for such individuals. (2)Even if not to such an extent stated in the first subsection, a person lacking ability to control or direct his actions in respect of offense committed by him is sentenced to twenty five years imprisonment instead of heavy life imprisonment and to twenty years imprisonment instead of life imprisonment. In other cases, on sixth of the punishment to be imposed may be abated. The entire or part of penalty inflicted may be applied as security precaution specific to insane persons, provided that the sentence period remains the same.
(Şerh No: 16188 - Çeviren: Hasan ERDEM - Tarih : 20-04-2015 13:44)

-(1) The children having not attained the full age of twelve on the commission date of the offense, may not have criminal responsibility. Besides, no criminal prosecution may be commenced against such persons; but, it may be deemed necessary to take certain security precautions specific to children. (2) In case a person who attained the age of twelve but not yet completed the age of fifteen on the commission date of the offense does not have the ability to perceive the legal meaning and consequences of the offense, or to control his actions, he may not have criminal responsibility for such behavior. However, security precautions specific to children may be adopted for such individuals. If a person has the ability to apprehend the offense he has committed or to control his actions relating to this offense, then such person may be sentenced to imprisonment from nine years to twelve years if the offense requires heavy life imprisonment; from seven years to nine years if the offense requires life imprisonment. Two thirds of other punishments is abated and in this case, the imprisonment to be imposed for each offense may not be more than six years. (3) A person who attained the full age of fifteen but not yet completed the age of eighteen on the commission date of the offense is sentenced to imprisonment from fourteen years to twenty years if the offense requires heavy life imprisonment; and from nine years to twelve years if the offense requires life imprisonment. O...
(Şerh No: 16187 - Çeviren: Hasan ERDEM - Tarih : 20-04-2015 13:43)

 
THS Sunucusu bu sayfayı 0,06278896 saniyede 10 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.