|
THS Şerhine Son Eklenen Şerhler |
İlk sözleşmesinden sonra taraflar arasında yeni bir kira sözleşmesi yapılmışsa, ileride açılacak kira tespit davalarında ikinci sözleşmede kararlaştırılan bedelin o günün rayicine uygun olup olmadığı araştırılmalıdır.
(Şerh No: 17249 - Ekleyen: Sinan ÖZTÜRK - Tarih : 15-04-2023 12:59)
(Şerh No: 17248 - Ekleyen: Sinan ÖZTÜRK - Tarih : 15-04-2023 12:56)
Sözleşmenin özel şartlar 5.maddesi ile “Kiracı taahhütnameye göre oturmaya devam ederse kira oranı TEFE-ÜFE olarak belirlenecektir” düzenlemesine yer verilerek kira parasının ne şekilde arttırılacağı kararlaştırılmıştır. Özgür irade ile kararlaştırılmış olan bu şart geçerli olup tarafları bağlar ve yenilenen kira dönemlerinde de geçerliğini sürdürür. Ancak sözleşmede kira parasının eski isimlendirme ile TEFE yeni isimlendirme ile ÜFE oranında arttırılacağı kararlaştırılmış ise de bu oranın nasıl...
(Şerh No: 17247 - Ekleyen: Sinan ÖZTÜRK - Tarih : 15-04-2023 12:47)
Kontratta TEFE - TÜFE ortalaması olarak belirlenenen artış lartı belli, muayyen ve geçerlidir.6257 sayılı Kanunun 14. maddesi uyarınca Toptan Eşya Fiyat Endeksine (TEFE) yapılmış olan atıflar Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksine (Yİ-ÜFE) yapılmış sayılır. Davalı kiracı bakımından takip konusu dönemlerde kira paralarını kira sözleşmesindeki artış oranına göre artış yapmadan alacaklının banka hesabına artışsız olarak ödemesi ve ödenen tutarların ihtirazi kayıt ileri sürülmeden alınmış olması davacının...
(Şerh No: 17246 - Ekleyen: Sinan ÖZTÜRK - Tarih : 15-04-2023 10:25)
Kira sözleşmesinin özel koşullarında " yıllık kira artış % Tefe Tüfe olarak artırılacaktır" ifadesi bulunması durumunda artış oranını "belirli" ve "net"tir. Bu sözleşmelerde kira artış oranları tüketici fiyat endeksindeki oniki aylık ortalamalara göre değişim oranı esas alınarak belirlenmelidir.
(Şerh No: 17245 - Ekleyen: Sinan ÖZTÜRK - Tarih : 10-04-2023 18:21)
İcra takibine konu edilen kira döneminde aylık kira parasının sözleşmedeki artırım şartına bağlı olarak tespiti gerekir. Davacı alacaklının kira tespit davası açmak üzere davalı borçluya gönderdiği ihtarnamede halen ödenmekte olan aylık kira parasının 1.250.-TL olduğunu belirtmesi kira parasının 1.250.-TL olduğunu kabul ettiği anlamına gelmez. Kira sözleşmesindeki artırım oranına uygun ödeme yapmayan davalı borçlu temerrüde düştüğünden kiralananın tahliyesi ile artırım oranı dahilinde ödenmeyen ...
(Şerh No: 17244 - Ekleyen: Sinan ÖZTÜRK - Tarih : 27-03-2023 16:50)
kira sözleşmesindeki artırım oranına uygun kira borcunu ödemeyen borçlu temerrüde düştüğünden mahkemece itirazın kaldırılması ve tahliyeye karar verilmesi gerekir
(Şerh No: 17243 - Ekleyen: Sinan ÖZTÜRK - Tarih : 27-03-2023 16:43)
Davalı kiracı borçlu vekili itiraz dilekçesinde kira akdinin varlığını ve kira miktarını kabul ederek kiralanana kira parasından mahsup edilmek üzere tadilat ve tamirat masrafları yapıldığını savunmuştur. Takipte dayanılan kira sözleşmesindeki imzasına bir itirazı yoktur. Bu durumda, davalı kiracının söz konusu savunmasını İİK.’nun 269/c maddesinde belirtilen belgelerle kanıtlayamadığından mahkemece işin esası incelenerek esasa ilişkin bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde uyuşmazlığın ç...
(Şerh No: 17242 - Ekleyen: Sinan ÖZTÜRK - Tarih : 27-03-2023 16:33)
Yargılamaya konu somut olayda; sanığın, sağlık memuru olan mağdura söylemiş olduğu “yüz verdik adam mı oldunuz, kendinizi ne sanıyorsunuz beni muayeneye çağıramazsınız, siz çok olmaya başladınız haddinizi aştınız, buradan dilekçe vererek attıracağım” şeklindeki sözlerin, mağdurun onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmayıp, rahatsız edici, kaba ve nezaket dışı hitap tarzı niteliğinde olduğu, dolayısıyla hakaret suçunun unsurları itibari ile oluşmadığı gözetilmeden, beraat yerine ma...
(Şerh No: 17241 - Ekleyen: Av.Ali TAYLAN - Tarih : 17-03-2023 13:37)
İşçinin emeklilik, muvazzaf askerlik, evlilik gibi sebeplerle iş sözleşmesini feshetmesi durumunda ihbar tazminatı talep hakkı bulunmamaktadır. Anılan fesihlerde işveren de ihbar tazminatı talep edemez.
(Şerh No: 17240 - Ekleyen: Sinan ÖZTÜRK - Tarih : 14-03-2023 10:46)
Noterlikçe düzenlenmediği sürece imza ikrar olunsa bile tahliye taahhüdüne bağlı itirazlarda, İcra Mahkemesinden itirazın kaldırılması istenemez.
(Şerh No: 17239 - Ekleyen: Sinan ÖZTÜRK - Tarih : 08-03-2023 13:23)
Mahkemece velayetin değiştirilmesi davasının kabulüne karar verilerek çocuk için dava tarihinden itibaren davacı baba yararına iştirak nafakasına hükmedilmiş ise de, açıklandığı üzere velayetin değiştirilmesi davalarında kararın kesinleşmesinden itibaren iştirak nafakasına hükmedilmelidir.
Velayet kendisine bırakılmamış olan eşin fiilen çocuğa bakması durumunda nafakaya hükmedileceğine ilişkin bir düzenleme de mevcut olmadığına göre dava tarihinden itibaren iştirak nafakasına hükmedilmesi doğ...
(Şerh No: 17238 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 23-02-2023 13:00)
(Şerh No: 17237 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 22-02-2023 10:17)
Davalının dayandığı kira sözleşmesinin kira bedelini belirlemenin dışında başka bir sebeple düzenlendiği ve muvazaalı olduğu anlaşılmaktadır. Uyuşmazlığın tarafların gerçek iradesine uygun olarak düzenlenen 12.9.2011 başlangıç tarihli 5 yıl süreli ve yıllık 11.000 TL bedelli kira sözleşmesi uyarınca çözümlenmesi gerekirken muvazaalı kira sözleşmesi esas alınarak yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
(Şerh No: 17236 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 22-02-2023 09:38)
Hüküm verildikten sonra temyiz aşamasında 04.10.2022 tarihinde etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak istediğine dair dilekçe vererek bir kısım beyanlarda bulunan sanık hakkında TCK’nın 221. maddesinde düzenlenen etkin pişmanlıktan faydalanma şartları açıkça anlatılmak suretiyle, beyanının teferruatlı olarak alınması, gerekirse ismini verdiği şahıslarla ilgili kolluk marifetiyle araştırma yapılıp teşhis yöntemine başvurulması, verdiği bilgilerin sanığın örgütte geçirdiği süre ve konumu itibar...
(Şerh No: 17234 - Ekleyen: Av.Ali TAYLAN - Tarih : 22-02-2023 09:26)
Yargılama aşamasında etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak istediğini belirterek bu kapsamda örgütteki kaldığı süre, örgütsel faaliyet ve örgüt mensupları ile ilgili örgütsel konum ve faaliyetlerine uygun ifade veren sanık hakkında verdiği bilgiler, bilgilerin niteliği ve faydalılık derecesi nazara alınarak TCK'nın 314/2 ve 3713 sayılı Kanunun 5. maddesi uyarınca tayin olunan cezada, üçte birden dörtte üçe kadar indirim öngören TCK'nın 221/4-2. maddesi gereğince azami hadde yakın bir indirim...
(Şerh No: 17235 - Ekleyen: Av.Ali TAYLAN - Tarih : 22-02-2023 09:15)
Haklı sebebin kusura dayalı olması gerekmiyor ise de ortaklık ilişkisinin devamının çekilmez hale gelmesine tek başına kendi kusuru ile sebep olan ortağın haklı sebeple çıkma davası açması dürüstlük kuralına aykırılık teşkil edeceğinden yada haklı sebeple çıkma davasının açan ortak tek başına kusurlu değil ise daha fazla kusurlu olmaması aksi halde ortaklık ilişkisinin devamına katlanması gerektiği kabul edilen bir uygulamadır.
(Şerh No: 17233 - Ekleyen: Sinan ÖZTÜRK - Tarih : 06-02-2023 19:05)
Şirketin devamlı olarak zarar etmesi, kuruluş ve gayesinin gerçekleşmesine imkan kalmaması, ortaklar arasındaki ciddi anlaşmazlıklar, ortağın bakiye sermaye borcunu ödemekte temerrüdü gibi sebepler haklı sebeplerdir.
(Şerh No: 17232 - Ekleyen: Sinan ÖZTÜRK - Tarih : 06-02-2023 19:03)
(Şerh No: 17231 - Ekleyen: Sinan ÖZTÜRK - Tarih : 06-02-2023 18:55)
TTK 614 gereğince davacının bilgi alma ve inceleme hakkını kullanabilmek için öncelikle davalı şirket ortaklar kuruluna başvurması gerekmektedir. Davacı tarafından bu amaçla davalı şirket ortaklar kuruluna başvurulmadığı hususu tartışmasız olup, davalı şirket tarafından bilgi alma ve inceleme hakkının engellendiğine ilişkin herhangi bir delil sunulmamıştır.
(Şerh No: 17230 - Ekleyen: Sinan ÖZTÜRK - Tarih : 06-02-2023 18:51)
Ayrılık akçesi hesaplanırken ortaklığının sona erdiği tarihe en yakın tarih olan karar tarihi itibariyle hesaplanmasını gerekir. Davacı bu konuda miktar yönünden daha önce ıslah yapmış olsa dahi, miktar arttırıma ilişkin talebi ikinci ıslah niteliğinde değerlendirilmez.
(Şerh No: 17229 - Ekleyen: Sinan ÖZTÜRK - Tarih : 06-02-2023 18:40)
Şirketten çıkmaya izin davalarında şirkete husumet yöneltilmesi gerekli ve yeterlidir, diğer ortak yönünden açılan dava pasif husumet yokluğundan reddedilir.
(Şerh No: 17228 - Ekleyen: Sinan ÖZTÜRK - Tarih : 06-02-2023 18:01)
Ortaklıktan çıkma, pay bedelinin ödenmesi ve pay mülkiyet değişikliği sonucu doğuran ilamlar kesinleşmeden icraya konulabilir.
(Şerh No: 17227 - Ekleyen: Sinan ÖZTÜRK - Tarih : 06-02-2023 17:55)
İş sözleşmesinin fesih bildiriminin içeriğinde herhangi bir sebep bildirilmemesi durumunda feshin geçersiz olduğu sabittir
(Şerh No: 17226 - Ekleyen: Av.Evren AKÇAY - Tarih : 30-01-2023 09:43)
Borçluya ödeme emrinin tebliğ edilememesi halinde, borçlunun takipten haricen haberdar olup yedi gün içinde itirazını icra dairesine bildirdiğinin ve alacaklının da anlaşmazlığı ve takibi sürdürme iradesinin mevcut olduğunun anlaşılması halinde ödeme emri tebliğ edilemese bile borçlunun itirazı geçerli olup alacaklının itirazın kaldırılmasını istemekte hukuki yararı vardır.
(Şerh No: 17225 - Ekleyen: Sinan ÖZTÜRK - Tarih : 27-01-2023 13:19)
Sözleşme bitim tarihi itibariyle tarafların fesih hususundaki iradelerini 1 ay evvel yazılı olarak bildirmeleri aksi halde sözleşmenin yenilenmiş kabul edileceği sözleşmede kararlaştırılmışsa, sözleşme bitim tarihinden 1 ay önce davalıya ihtar çekilmeden tahliye davası açılamaz.
(Şerh No: 17224 - Ekleyen: Sinan ÖZTÜRK - Tarih : 10-01-2023 17:23)
İş akdi sona ermeden önce yapılan arabuluculuk anlaşmasında, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti gibi iş sözleşmesinin sona ermesine bağlı tazminat ve alacakların ödeneceğinin kararlaştırılmış olması durumunda arabuluculuk anlaşması geçersiz kabul edilerek bu ödemeler avans mahiyetinde sayılır.
(Şerh No: 17223 - Ekleyen: Sinan ÖZTÜRK - Tarih : 08-01-2023 16:15)
(Şerh No: 17222 - Ekleyen: Av.Cengiz ALADAĞ - Tarih : 06-01-2023 10:43)
Bilgi [MK. 427]
3561 S.lı MAL MEMURLARININ KAYYIM TAYİN EDİLMESİNE DAİR KANUN
Kanun Numarası : 3561 Kabul Tarihi : 18/5/1989 Yayımlandığı R. Gazete : Tarih : 27/5/1989 Sayı : 20177 Yayımlandığı Düstur : Tertip : 5 Cilt : 28 Sh.: 275 Madde 1 – (Değişik: 24/7/2008-5793/21 md.) Bu Kanunun amacı, bir kimsenin uzun süreden beri bulunamaması veya oturduğu yerin bilinememesi nedeniyle malvarlıkları üzerinde Hazine menfaatinin korunmasını sağlamak üzere; mahallin en büyük mal memurunun kayyım olarak atanması, yetkileri, yetki devri, kayyımlık mallarının yönetimi ve gider... (Şerh No: 17221 - Ekleyen: Sinan ÖZTÜRK - Tarih : 28-12-2022 18:43)
(Şerh No: 17220 - Ekleyen: Sinan ÖZTÜRK - Tarih : 28-12-2022 18:24)
İki hissedarın taşınmazın kullanımı ve gelirlerinin paylaşımını konusunda anlaşamaması kayyım atanmasını gerektirir nedenler arasında değildir.
(Şerh No: 17219 - Ekleyen: Sinan ÖZTÜRK - Tarih : 28-12-2022 18:21)
23/04/2010 başlangıç tarihli kira sözleşmesinde, 23/04/2015 tarihinde başlayan dönem hak ve nesafet dönemidir.
(Şerh No: 17217 - Ekleyen: Sinan ÖZTÜRK - Tarih : 27-12-2022 15:44)
01.09.1999 başlangıç tarihli kira kontratı için 01.09.2014 tarihinde başlayan dönem hak ve nesafet dönemidir.
(Şerh No: 17214 - Ekleyen: Sinan ÖZTÜRK - Tarih : 27-12-2022 15:22)
Taraflar arasında en son 01/01/2010 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli kira sözleşmesinin varlığı hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Davacı tarafından tespiti talep edilen 01/01/2015 dönemi hak ve nesafet dönemi olup mahkemece hak ve nesafete göre belirleme yapılmasında isabetsizlik bulunmamaktadır. Ayrıca hak ve nısfete göre kira belirlenirken kira bedelinin her yıl ÜFE oranında yapılacak artıştan ve davalının en son ödediği miktardan daha aşağı kiraya da hükmedilemez.
(Şerh No: 17216 - Ekleyen: Sinan ÖZTÜRK - Tarih : 27-12-2022 15:18)
Sözlü kira kontratında davacı davalının 10 kiracı yıldır savunmuş, davalı da buna itiraz etmemişse, tespiti talep edilen dönemin mahkemece hak ve nesafet dönemi kabulünde isabetsizlik yoktur.
(Şerh No: 17215 - Ekleyen: Sinan ÖZTÜRK - Tarih : 27-12-2022 15:15)
Yenileme sözleşmesinde kira bedeli emsal ve rayiçlere uygun değil ise yenileme sözleşmenin imzalanmasından itibaren 5 yıl geçmemiş olsa dahi ilk sözleşmenin başlangıcına göre geçen süre gözetilerek şartları varsa kira parasının hak ve nesafete göre tespiti talep edilebilir.
(Şerh No: 17213 - Ekleyen: Sinan ÖZTÜRK - Tarih : 27-12-2022 12:55)
Kira bedelinin hak ve nasafet kuralına göre belirlenebilmesi için 4+1 kuralının uygulanması gerekir, ilk yıl sözleşme hükümleri, uzayan 4 yılda TBK 344/1 maddesine endeks uygulanmalı, 5 yıldan sonra yanı 6. yıl için ise TBK 344/3 maddesine göre hak ve nesafet kuralına göre kira bedeli belirlenmelidir. Örneğin 2009 Ekim ayında yapılan 1 yıl süreli bir kontratta, 2010-2011-2012-2013 Ekim aylarında endeks uygulanıp, 2014 Ekim itibariyle ise hak ve nısfet uygulanır.
(Şerh No: 17212 - Ekleyen: Sinan ÖZTÜRK - Tarih : 27-12-2022 12:29)
HMK 123 gereğince geri alınan bir dava baştan itibaren açılmamış sayılacağından, bu davanın yenilenmesi mümkün değildir. Ayrıca davanın geri alınması için de vekaletnamede özel yetki olması gerekmez.
(Şerh No: 17211 - Ekleyen: Sinan ÖZTÜRK - Tarih : 19-12-2022 19:45)
İcra takibi yapıldıktan 1 saat sonra banka kanalıyla ödeme yapan borçlu, ana para borcunu ödemiş olsa bile icra takibinden kaynaklanan vekalet ücreti, faiz, tahsil harcı ve fer'ilerini ödemek zorundadır.
(Şerh No: 17210 - Ekleyen: Sinan ÖZTÜRK - Tarih : 19-12-2022 17:55)
Boşanma protokolünde vergi ve mali yükümlülükleri üstlenen eski eş bu yükümlülüklerini yerine getirmemişse, icra takibi sonrası itirazın iptali davası Aile Mahkemesinde görülmelidir.
(Şerh No: 17209 - Ekleyen: Sinan ÖZTÜRK - Tarih : 16-12-2022 16:26)
Türkçe [AnaY. 17]
Tüm kişiler, yaşama, somut, soyut varlığını koruma birle geliştirme ülevine iyedir. Sağlıksal zorunluluklar ile yasada yazılı durumlar dışında, kişinin gövde bütünlüğüne dokunulamaz; onayı olmadan bilimsel ile sağlıksal deneylere uğratılamaz.
Kimseye kıynav birle kızgat edilemez; kimse birey onuru ile bağdaşmayan kınca ya da işleme uğratılamaz.
(Değişik: 7.5.2004-5170/3 md.) Öz kayırma durumu, yakalama ile tutuklama vargılarının yerine getirilmesi, bir tutuklu ya da suçlunun kaçmasının önlenmesi, bir ayaklanma ya da başkaldırının bastırılması, sıkıyönetim ya da olağanüstü durumlarda yetkili kurumun verdiği buyrukların uygulanması sırasında pusat kullanılmasına yasanın onay verdiği zorunlu durumlarda oluşan öldürme eylemleri, birinci bölüm cargısı dışındadır.
(Şerh No: 17207 - Türkçeleştiren: Metin Samet UYGUR - Tarih : 15-11-2022 18:11)
Türkçe [AnaY. 18]
Kimse zorla çalıştırılamaz. Kölelik yasaktır.
Biçim ile koşulları yasayla düzenlenmek üzere yargılık ya da tutukluluk süreleri içindeki çalıştırmalar; olağanüstü durumlarda yurttaşlardan istenecek işgörevler; ülke gereksinimlerinin zorunlu kıldığı alanlarda öngörülen yurttaşlık ödevi niteliğindeki kas gücü ya da düşünce ile yapılan çalışmalar, zorla çalıştırma sayılmaz.
(Şerh No: 17208 - Türkçeleştiren: Metin Samet UYGUR - Tarih : 15-11-2022 02:15)
Her ne kadar TBK'nun 347/2 maddesinde 10 yıllık uzama süresinin dolması nedeniyle açılacak tahliye davalarının kiraya veren tarafından açılacağı belirtilmiş ise de; kiraya veren durumunda olmayan malikin de bu davaları açabileceği kabul edilmelidir.
(Şerh No: 17206 - Ekleyen: Sinan ÖZTÜRK - Tarih : 28-10-2022 12:11)
Sözleşmede yıllık kira artışının ... şeklinde boş bırakılması durumunda bile, kira bedelinin artırılacağı hususunda tarafların iradesinin bulunduğu kabul edilmelidir.
(Şerh No: 17204 - Ekleyen: Sinan ÖZTÜRK - Tarih : 28-10-2022 11:54)
Kira sözleşmesinin sonunda kira bedelinin anlaşma ile belirleneceğine dair hüküm artış şartı olarak kabul edilir.
(Şerh No: 17205 - Ekleyen: Sinan ÖZTÜRK - Tarih : 28-10-2022 11:50)
"kontrat bitiminde kira rayiç bedelinin yıllık TEFE- TÜFE ortalaması oranında artırılacağı"na dair hüküm yazılı bildirimde bulunmadan dönem içinde kira tespit davası açmak için yeterlidir.
(Şerh No: 17203 - Ekleyen: Sinan ÖZTÜRK - Tarih : 28-10-2022 11:45)
Kira sözleşmelerinde ikinci yılın kirasında artış usulünü kararlaştırmış olmaları daha sonraki yenileme dönemleri için kira bedelinin artırılacağına dair taraflar arasında bir artış iradesi olduğunun kabulünü gerektirir. O nedenle ikinci yıl kira artışının ne şekilde yapılacağı belirlendiğinde, sonraki yıllar için bir artış hükmü olmasa bile, ihtar gerekmeksizin kira tespit davası o dönem içinde herhangi bir zamanda açılabilir.
(Şerh No: 17202 - Ekleyen: Sinan ÖZTÜRK - Tarih : 28-10-2022 11:35)
Sözleşmede kira artış şartı varsa ihtara gerek olmadan tesbiti istenilen dönemin sonuna kadar dava açılabileceği, artış şartı yoksa dönem başlamadan 30 gün önce açılan davanın dava dilekçesinin tebliğ ettirilmesi ya da ihtarla kiranın artırılacağının ihtar edilerek dönem başlamadan 30 gün önce bu ihtarın tebliği ile davanın dönem sonuna kadar açılması gerekir.
(Şerh No: 17201 - Ekleyen: Sinan ÖZTÜRK - Tarih : 28-10-2022 11:28)
Bilgi [Av.K. 164]
Vekalet ücreti ödemeleri üzerinden vergi tevkifatı yapılması Konulu Özelge
Tarih : 21.03.2022 Yayın Dönemi : Nisan 2022 T.C. GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı Gelir Kanunları Gelir Ve Kurumlar Vergileri Grup Müdürlüğü Sayı: 62030549-120[94-2019/1718]-313032 Tarih: 21.03.2022 Konu: Vekalet ücreti ödemeleri üzerinden vergi tevkifatı yapılması İlgi: 17/12/2019 tarih 4084357 sayılı özelge talep formu İlgide kayıtlı özelge talep formunda, dava sonucu Kurumunuz aleyhine hükmedilen vekalet ücreti ödemelerine ilişkin olarak; icra m... (Şerh No: 17200 - Ekleyen: Sinan ÖZTÜRK - Tarih : 17-10-2022 17:28)
Bilgi [KatMülkiyetiK. 24]
30/4/2013 tarihinde Avukatlık kanununda bu konuyla ilgili yapılan düzenleme
Avukatlık Kanunu Madde 43 – Her avukat, levhaya yazıldığı tarihten itibaren üç ay içinde baro bölgesinde bir büro kurmak zorundadır. Büronun niteliklerini barolar belirtir. (Ek iki cümle : 30/4/2013 - 6460/3 md.) 23/6/1965 tarihli ve 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununa göre anagayrimenkulün mesken olarak gösterilen bağımsız bölümlerinde kat maliklerinin izni ve benzeri şartlar aranmaksızın avukatlık büroları faaliyet gösterebilir. Bu konuda, yönetim planındaki aksine hükümler uygulanmaz. (Şerh No: 17199 - Ekleyen: Sinan ÖZTÜRK - Tarih : 12-10-2022 17:29)
Uzayan kira süresi bakımından kefilin sorumluluğunun devam edebilmesi için; öncelikle bu hususun sözleşmede kararlaştırılmış olması, bunun yanında, kefilin uzayan dönemdeki sorumluluğunun azami hangi süreyle ve hangi miktarla sınırlı olacağının açıkça gösterilmiş olması gerekir.
(Şerh No: 17198 - Ekleyen: Sinan ÖZTÜRK - Tarih : 02-10-2022 18:49)
Orman iş kazası- Aynı zamanda orman kooperatifi üyesi de olan kazazedenin çalışma sırasında geçirdiği kaza iş kazası değildir. Orman idaresi ile kooperatif arasındaki sözleşme iş sözleşmesi değil istisna sözleşmesidir.
(Şerh No: 17197 - Ekleyen: Av.Suat TOK - Tarih : 27-09-2022 12:49)
(Şerh No: 17194 - Ekleyen: Sinan ÖZTÜRK - Tarih : 19-09-2022 08:58)
Meskenin saatlik, günlük ve haftalık kiralamaları ticari amaca yönelik kabul edilir. Bu kullanımın önlenmesi için hakimin müdahalesi talep edilebilir ve verilen süre içinde bu kullanım sonlandırılmazsa, hakim tahliyeye karar verebilir.
(Şerh No: 17196 - Ekleyen: Sinan ÖZTÜRK - Tarih : 19-09-2022 08:38)
Bilgi [HMK. 107]
Belirsiz alacak davasına ilişkin 22/7/2020 tarihli 7251 sayılı kanunla yapılan son değişikliğin gerekçesi:
Maddeyle, Kanunun 107 nci maddesinde değişiklik yapılmaktadır. Düzenlemeyle, uygulamada belirsiz alacak davasıyla ilgili görülen sorunlara çözüm bulunması amaçlanmaktadır. Belirsiz alacak davasında alacağın tamamı dava edilmekte, ancak davanın açıldığı tarihte alacağın miktar veya değerinin tam ve kesin olarak belirlenebilmesi davacıdan beklenememekte veya bu belirlemeyi yapmak davacı açısından imkânsız bulunmaktadır. Maddenin mevcut ikinci fıkrasındaki düzenleme gereğince belirsiz alacak dav... (Şerh No: 17195 - Ekleyen: Av.M.Mustafa ÖZKUL - Tarih : 13-09-2022 14:56)
6098 Sayılı TBK.nun 350/1. maddesi uyarınca ihtiyaç iddiasına dayalı olarak açılacak davalarda dava hakkı kural olarak kiraya verene aittir. Ancak kiraya veren durumunda olmayan malikin de bu davaları açabileceği içtihaden kabul edilmiştir. Kiralanan paylı mülkiyete konu ise pay ve paydaş çoğunluğunun sağlanması, elbirliği halinde mülkiyete konu teşkil ediyorsa tüm ortakların davaya katılmaları gerekir. Bu koşullar birlikte dava açma şeklinde gerçekleşebileceği gibi bir paydaş tarafından açılan ...
(Şerh No: 17193 - Ekleyen: Sinan ÖZTÜRK - Tarih : 01-09-2022 19:18)
Konut ihtiyacına dayalı davalarda ihtiyaçlının kirada oturması ihtiyacın varlığı açısından yeterlidir.
(Şerh No: 17192 - Ekleyen: Sinan ÖZTÜRK - Tarih : 01-09-2022 19:11)
Mahkemece açılacağı bildirilen büfe için herhangi bir işyeri ruhsat başvurusu yapılmamış olması gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de, işyeri ruhsat başvurusu daha sonra da yapılabileceğinden, bu hususun başlı başına ihtiyacın samimi olmadığını kanıtlamaya yeterli olmadığı açıktır. Mahkemece yapılacak iş; dava konusu kiralananın yapılacak işe uygun olup olmadığına ilişkin bilirkişi kurulundan Yargıtay denetimine elverişli ve ayrıntılı rapor alınarak dinlenen tanık beyanları da değer...
(Şerh No: 17191 - Ekleyen: Sinan ÖZTÜRK - Tarih : 01-09-2022 19:09)
Devamlılık arzetmeyen geçici ihtiyaç tahliye nedeni yapılamayacağı gibi henüz doğmamış veya gerçekleşmesi uzun bir süreye bağlı olan ihtiyaç da tahliye sebebi olarak kabul edilemez. Davanın açıldığı tarihte ihtiyaç sebebinin varlığı yeterli olmayıp, bu ihtiyacın yargılama sırasında da devam etmesi gerekir.
(Şerh No: 17190 - Ekleyen: Sinan ÖZTÜRK - Tarih : 01-09-2022 19:00)
Kira tespit davaları BK 345 gereğince yeni dönemin başlangıcından en geç otuz gün önceki bir tarihte açıldığı halde, ihtiyaçtan tahliye davaları sözleşmenin bitim tarihinde açılır. Sözleşme bitmeden otuz gün önce açılan ihtiyaçtan tahliye davasında Mahkemenin BK 350 gereğince süre yönünden davanın reddine karar vermesi gerekir.
(Şerh No: 17189 - Ekleyen: Sinan ÖZTÜRK - Tarih : 01-09-2022 18:55)
Döviz cinsinden yapılan bir icra takibinde, borçlunun vade tarihindeki kur üzerinden ödeme yapması üzerine, fiili ödeme tarihine göre oluşan kur farkının tahsili istemiyle açılan davada, davacı alacaklının hangi tarihteki döviz kurunun esas alınacağı yönünde TBK.99/III maddesinde kendine tanınan seçimlik hakkını icra takibinde belirtmemiş olması, bu durumda seçim hakkının borçluya geçmesi, borçlunun da vade tarihindeki döviz kuru üzerinden ödeme yaparak seçim hakkını bu yönde kullanmış olması n...
(Şerh No: 17184 - Ekleyen: Mehmet KARAUSTA - Tarih : 22-08-2022 15:15)
Katılanın kendi kızını dövdüğünü gören sanığın, katılanla tartışması üzerine söylediği iddia olunan “sana göstereceğim, seni burada barındırmayız” şeklindeki sözlerinin, TCK'nın 106/1-2. cümlesinde düzenlenen sair tehdit suçunu oluşturduğu gözetilmeden, aynı Kanunun 106/1-1. cümlesi uyarınca hüküm kurulması suretiyle fazla ceza tayini,
(Şerh No: 17188 - Ekleyen: Av.Ali TAYLAN - Tarih : 19-08-2022 09:24)
Temerrüt nedeniyle açılacak tahliye davasının kural olarak kiraya veren tarafından açılması gerekir. Kiraya veren birden fazla ise aralarında zorunlu dava arkadaşlığı bulunduğundan, ihtarnameyi birlikte göndermeleri ve yine davayı da birlikte açmaları zorunludur. Kiraya veren durumunda olmayan malik veya kiralananı sonradan iktisap eden yeni malikin önceden kiracıya ihbar göndererek kira paralarının kendisine ödenmesini istemesi bu ihbarın sonuçsuz kalması halinde yasal içerikli ihtarname tebliğ...
(Şerh No: 17186 - Ekleyen: Sinan ÖZTÜRK - Tarih : 13-08-2022 10:20)
Sözleşmede ödenmeyen kira bedelleri gecikme zammı uygulanacağı kararlaştırılmışsa, bu gecikme zammının sözleşmede aksi belirtilmediği sürece aylık değil yıllık olarak istenmesi gerekir.
(Şerh No: 17185 - Ekleyen: Sinan ÖZTÜRK - Tarih : 13-08-2022 10:10)
Önerge [CMK. 272]
a) (Değişik: 31/3/2011-6217/23 md.) Hapis cezasından çevrilen adlî para cezaları, TCK ve TCK dışındaki kanunlarla hak mahrumiyetine sebep olan suçlar hariç olmak üzere, sonuç olarak belirlenen üçbin Türk Lirası dâhil adlî para cezasına mahkûmiyet hükümlerine,
(Şerh No: 17183 - Ekleyen: Melih SAĞIROĞLU - Tarih : 07-08-2022 12:44)
İİK 134.maddesine göre, ihale bedelinin nemaları ile birlikte hak sahiplerine ödeneceği belirtilmiştir. İİK' da yatırılan diğer paraların nemalandırılıp nemalandırılmayacağına dair açıkça yasal bir düzenleme mevcut değildir. Ancak nemalandırılmamasını gerektirir yasal bir engel de mevcut değildir. İcra dosyasına tehiri icra talebiyle yatırılan paranın nemalandırılması hem alacaklının hem de borçlunun menfaatinedir. Tüm bu nedenlerle; mahkemece şikayetin reddine karar verilmesi yerinde değildir.
(Şerh No: 17182 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 01-08-2022 13:26)
1086 sayılı HUMK.nın 176/I-11 maddesi uyarınca da basit yargılamaya tabi davalarda adli tatilde temyiz sürelerinin işleyeceği ön görülmüştür. Ancak 01.11.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı yasanın 103. maddesinde ise adli tatil içinde görülebilecek davalar sayılmış olup basit yargılama usulüne tabi davaların adli tatilde görülebileceğine ilişkin bir hüküm bulunmamaktadır. Bu durumda adli tatil süresi içinde temyiz süresi işlemeyeceğinden davacı tarafın vermiş olduğu temyiz dilekçesinin s...
(Şerh No: 17181 - Ekleyen: Av.M.Mustafa ÖZKUL - Tarih : 29-07-2022 16:15)
Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, ... 13. İcra Müdürlüğü'nün 2013/11552 sayılı dosyası üzerinden yapılan sıra cetvelinin davacı tarafa 11.08.2015 tarihinde tebliğ edildiği, davanın ise 25.08.2015 tarihinde açıldığı, sıra cetveline itiraz davasının 7 günlük süre içerisinde açılmasının gerektiği, davanın basit yargılama usulüne tabi olduğu, sürelerin adli tatilde geçerli sayıldığı göz önüne alınarak davanın süre yönünden reddine karar verilmiştir.Kararı, davacı vekili temyiz et...
(Şerh No: 17180 - Ekleyen: Av.M.Mustafa ÖZKUL - Tarih : 29-07-2022 16:06)
1-Mahkemece 02.10.2015 tarihli ek karar ile davanın basit yargılama usulüne tabi olup, adli tatilde görülen davalardan olduğu, dolayısı ile temyiz süresinin 27/07/2014 tarihinde sona erdiği ve davalı ... Tic.AŞ vekilinin yasal temyiz süresi geçirildikten sonra, uyap üzerinden gönderdiği 07/09/2015 tarihli temyiz dilekçesi ile temyiz talebinde bulunmuş olduğu gerekçesiyle temyiz talebinin süre yönünden reddine karar verilmiş olup, davalı ... Tic. AŞ bu kararı da süresinde temyiz etmiştir. Temyiz ...
(Şerh No: 17179 - Ekleyen: Av.M.Mustafa ÖZKUL - Tarih : 29-07-2022 16:04)
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.İlk derece mahkemesince davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karara karşı, taraf vekillerince yapılan istinaf başvurusunun davacı idare vekili yönünden HMK’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine, davalı vekilinin istinaf başvurusunun ...Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesince kabulü ile ...
(Şerh No: 17178 - Ekleyen: Av.M.Mustafa ÖZKUL - Tarih : 29-07-2022 15:46)
1- Davalı ...'ın temyiz isteminin incelenmesinde; 6100 sayılı HMK'nın 104. maddesi uyarınca adli tatilde bakılmayan davalarla ilgili temyiz süresinin sonu adli tatil dönemine rastlarsa süre tatilin bitiminden itibaren (7) gün daha uzatılmış sayılır. Ancak, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 29/son maddesinde Kadastro Mahkemelerinin adli tatile tabi olmadığı düzenlenmiştir. Somut olayda hükmü temyiz eden davalı ... vekiline gerekçeli kararın tebliğ edildiği 18.07.2014 tarihi ile kararın temyiz edild...
(Şerh No: 17177 - Ekleyen: Av.M.Mustafa ÖZKUL - Tarih : 29-07-2022 15:37)
İİK’nın 18/1 maddesi ‘İcra mahkemesine arzedilen hususlar ivedi işlerden sayılır ve bu işlerde basit yargılama usulü uygulanır.’, HMK’nın adli tatilde görülecek dava ve işler başlıklı 103/1-h maddesi ‘Kanunlarda ivedi olduğu belirtilen veya taraflardan birinin talebi üzerine, mahkemece ivedi görülmesine karar verilen dava ve işler.’ hükümlerini içermektedir.
Somut olayda, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi kararının şikayetçi vekiline 28.06.2017 tarihinde tebliğ edildiği ve şikayet...
(Şerh No: 17176 - Ekleyen: Av.M.Mustafa ÖZKUL - Tarih : 29-07-2022 15:34)
III. ÖN SORUN
19. Hukuk Genel Kurulunda uyuşmazlığın esasının görüşülmesinden önce; davalı ...’ne gerekçeli kararın 08.08.2018 tarihinde tebliğ edildiği, gerekçeli istinaf dilekçesinin 06.09.2018 tarihinde ibraz edildiği, eldeki davanın müteveffa işçinin hak sahipleri tarafından açılan destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkin olduğu gözetildiğinde adli tatile tabi bir dava olup olmadığı hususu ön sorun olarak değerlendirilmiştir.
20. 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe g...
(Şerh No: 17175 - Ekleyen: Av.M.Mustafa ÖZKUL - Tarih : 29-07-2022 15:31)
01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun; Adli tatil süresi başlıklı 102. maddesi, "Adli tatil, her yıl yirmi Temmuzda başlar, otuz bir Ağustosta sona erer. Yeni adli yıl bir Eylül'de başlar." Adli tatilde görülecek dava ve işler başlıklı 103. maddesi, "(1)Adli tatilde, ancak aşağıdaki dava ve işler görülür:...ç) Hizmet akdi veya iş sözleşmesi sebebiyle işçilerin açtıkları davalar...h) Kanunlarda ivedi olduğu belirtilen veya taraflardan birinin talebi üzerin...
(Şerh No: 17174 - Ekleyen: Av.M.Mustafa ÖZKUL - Tarih : 29-07-2022 15:13)
1-Tebliğ tarihi itibariyle yürürlüğe girmiş bulunan 6100 sayılı HMK'nin 103. maddesinde adli tatilde görülecek dava ve işler sayılmıştır. Ortaklığın giderilmesi davaları sayılan bu davalar arasında bulunmamaktadır. Anılan kanunun adli tatilin sürelere etkisini düzenleyen 104. maddesi; “Adli tatile tabi olan dava ve işlerde, bu Kanunun tayin ettiği sürelerin bitmesi tatil zamanına rastlarsa, bu süreler ayrıca bir karara gerek olmaksızın adli tatilin bittiği günden itibaren bir hafta uzatılmış say...
(Şerh No: 17173 - Ekleyen: Av.M.Mustafa ÖZKUL - Tarih : 29-07-2022 15:10)
01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun; Adli tatil süresi başlıklı 102. maddesi, “Adli tatil, her yıl yirmi Temmuzda başlar, otuz bir Ağustosta sona erer. Yeni adli yıl bir Eylülde başlar.”; Adli tatilde görülecek dava ve işler başlıklı 103. maddesi, “(1)Adli tatilde, ancak aşağıdaki dava ve işler görülür: ...ç) Hizmet akdi veya iş sözleşmesi sebebiyle işçilerin açtıkları davalar...h) Kanunlarda ivedi olduğu belirtilen veya taraflardan birinin talebi üzeri...
(Şerh No: 17172 - Ekleyen: Av.M.Mustafa ÖZKUL - Tarih : 29-07-2022 14:56)
1-Mahkemenin davanın kabulüne ilişkin kararı temyiz eden davalı şirket vekiline 11.08.2014 tarihinde tebliğ edilmiş karar ise 03.09.2014 tarihinde temyiz edilmiştir. Mahkemece anılan davalının temyiz dilekçesi 15 günlük temyiz süresi geçtiği gerekçesi ile reddedilmiştir. İcra ve İflas Kanununun 277 ve izleyen maddelerine göre açılan davaların aynı Yasanın 281.maddesi uyarınca basit yargılama usulüne göre yapılacağı öngörülmüştür. 1086 sayılı HUMK'nun 176/1 -11 maddesinde basit yargılamaya tabi d...
(Şerh No: 17171 - Ekleyen: Av.M.Mustafa ÖZKUL - Tarih : 29-07-2022 14:54)
4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununa dayalı olarak açılan davalar, 10. maddede yazılı işlemler ve süreler nedeniyle ivedi işlerden olup, HMK.’nun 103/h maddesi gereğince adli ara vermede de bakılır.
(Şerh No: 17170 - Ekleyen: Av.M.Mustafa ÖZKUL - Tarih : 29-07-2022 14:47)
Diğer kanunlardaki yargılama usulü ile ilgili hükümler başlıklı 447. maddesi, “Diğer kanunların sözlü yahut seri yargılama usulüne atıf yaptığı hâllerde, bu Kanunun basit yargılama usulü ile ilgili hükümleri uygulanır.” düzenlemelerini içermektedir.
Bu yasal mevzuat çerçevesinde artık, (icra mahkemesinde görülenler hariç) basit yargılama usûlüne tabi olan davalara adlî tatilde bakılmayacaktır.
Başka bir ifade ile basit yargılama usulüne tâbi davalar da adlî tatile tâbi olacaktır.
(Şerh No: 17169 - Ekleyen: Av.M.Mustafa ÖZKUL - Tarih : 29-07-2022 14:45)
Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihine göre uyuşmazlık konusu değerin, yukarıda belirtilen kesinlik sınırını geçmediği anlaşıldığından, anılan Bölge Adliye
Mahkemesi kararının temyiz kabiliyeti yoktur.
(Şerh No: 17168 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 26-07-2022 09:25)
Kira bedelinin tespiti davalarında fazlaya ilişkin haklar saklı tutulamaz ve saklı tutulan bu hakla ilgili olarak ıslah talebinde bulunulamaz.
(Şerh No: 17167 - Ekleyen: Sinan ÖZTÜRK - Tarih : 25-07-2022 16:38)
Kira sözleşmesi devam ederken, tarafların karşılıklı iradeleri ile yeni bir kira sözleşmesi yapılması durumunda, bu ikinci sözleşme yapılırken verilen tahliye taahhüdü geçerlidir.
(Şerh No: 17166 - Ekleyen: Sinan ÖZTÜRK - Tarih : 15-07-2022 11:56)
Sanığın köy halkının ortak kullanımında olan, abonelik esasına tabi olmayan köy içme suyunu havalandırma kuyusunun betonunu delmek ve hortum kullanmak suretiyle biriken suyu kullanması şeklindeki eyleminin TCK kapsamında suç teşkil etmediği, sanığın eyleminin 7478 sayılı Köy İçme Suları Hakkında Kanunu'nun 5728 sayılı Yasa ile değişik 16/2. maddesi kapsamında kaldığı ve idari para cezasını gerektirir nitelikte kabahat fiilini oluşturduğu; bu itibarla CMK’nın 223/1-a maddesi gereğince sanık hakkı...
(Şerh No: 17165 - Ekleyen: Av.Ali TAYLAN - Tarih : 08-07-2022 13:05)
Kişinin haklı bir işinin
gereği gibi, hiç veya en azından vaktinde görülmeyeceği endişesiyle, kendisini mecbur hissederek
kamu görevlisine veya yönlendireceği kişiye menfaat temin etmiş olması hâlinde, bu kişi bakımından
fiil suç oluşturmaz. Çünkü bu durumdaki kişiyi mağdur olarak kabul etmek gerekmektedir. Buna
karşılık menfaat sağlanan kamu görevlisini ise, artık rüşvet veya görevi kötüye kullanma suçundan
dolayı değil, icbar suretiyle irtikâp suçundan dolayı cezalandırmak gerekmektedir.
(Şerh No: 17164 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 28-06-2022 11:43)
Somut olayda, Av. ... 11.12.2012 tarih 9304 yevmiye numaralı vekaletnameye istinaden davacı Emine Çelik adına mirasın hükmen reddi isteğinde bulunmuş ise de vekaletnamede mirasın reddine ilişkin özel yetki bulunmamaktadır. Davalı vekilince bu eksiklik temyiz nedenleri arasında gösterilmiştir. Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin 01.04.2021 tarihli 2018/2222 Esas 2021/2387 Karar sayılı ilamı ile, davacı vekilinden mirasın reddi yetkisini içeren özel vekaletnamenin temin edilerek Dairemize gönderilmesi i...
(Şerh No: 17163 - Ekleyen: Av.Ali TAYLAN - Tarih : 10-06-2022 11:06)
Davacı işçinin çalıştığı bankada babası adına mevcut hesapta işlem yaparken babasının yokluğunda işlem yapıp yerine imza attığı ve bu durumun anlaşılması üzerine iş akdine bu sebeple son verildiği, uyuşmazlık dışıdır.
Bankacılık her şeyden önce güven esasına göre çalışılan bir yer olup davacı işçinin feshe konu edilen eylemi açık bir şekilde usulsüzlüktür, doğruluk ve bağlılıkla bağdaşmaz.
Açıklanan nedenle, davalı işveren fesihte haklı olduğundan kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin reddi ge...
(Şerh No: 17159 - Ekleyen: Av.Ali TAYLAN - Tarih : 02-06-2022 18:09)
Bu açıklamalar ışığında uyuşmazlık konusu değerlendirildiğinde;
Açıklamada bulunmama hakkını kullandığına dair bir beyanda bulunmayan, haklarını anladığını belirten, savunma yapmak için süre isteyen ve sonraki celselere katılmayan sanığın duruşmadan bağışık tutulmayı kabul ettiğinden bahisle sorgusu yapılmaksızın müdafisinin dinlenilmesi ile yetinilip sanık hakkında mahkûmiyet hükmü kurulduğu anlaşılan uyuşmazlık konusu olayda,
Sanığın duruşmadan bağışık tutulmasının ancak sanığın sorgusunun y...
(Şerh No: 17160 - Ekleyen: Av.Ali TAYLAN - Tarih : 02-06-2022 18:08)
Velayet sahibi olan kişinin ölmesi halinde velayetin değiştirilmesi için açılacak davada çocuğa temsil kayyımı atanmış olması gerekmektedir.
(Şerh No: 17162 - Ekleyen: Av.Yakup AYDIN - Tarih : 01-06-2022 08:41)
Vakıf Üniversitesi Hastanesinin sebep olduğu zararlar için tam yargı davasının görüm ve çözümünde idari yargı yerleri görevlidir.
(Şerh No: 17161 - Ekleyen: Av.Yakup AYDIN - Tarih : 31-05-2022 14:15)
Yukarıda belirtilen açıklamalar ışığında, somut olaylarda, yasadışı toplantıya dönüşen etkinliklerde grup içerisinde yer almaktan başkaca eylemi bulunmayan sanığa atılı 2911 sayılı Kanunun 28/1. maddesinde belirtilen şekilde kanuna aykırı olarak yapılan gösteriyi düzenleme, yönetme veya düzenleyen ve yöneten kişilerin fiillerine iştirak etme suçlarının unsurları itibarı ile oluşmadığı gözetilerek, sanığın beraati yerine hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde mahkumiyet hükümleri kurulması,
(Şerh No: 17157 - Ekleyen: Av.Ali TAYLAN - Tarih : 27-05-2022 11:12)
Sanığın, itiraz dilekçesinde katılana hitaben; “____ C. Savcısı ... dosyaları karıştırıp iki önemli delili yok edip bir iddianame uydurup haksız dava açıyor…” şeklinde ifadeler kullandığı olayda;Sanığın katılana hakaret etme niyetinin olmadığına dair savunması ile itiraz dilekçesinin bütünlüğü ve yazılış amacı gözetildiğinde kullanılan ifadeler nezaket dışı, kaba, rahatsız edici ve ağır eleştiri niteliğinde ise de bu ifadelerin katılanın onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte s...
(Şerh No: 17156 - Ekleyen: Av.Ali TAYLAN - Tarih : 27-05-2022 11:09)
Somut olayda destek ...'in kaza tarihinde herhangi bir işte çalışmadığı, ev hanımı olduğu dosya kapsamı ile sabittir. Mahkemece, hükme esas alınan aktüer raporunda desteğin ev hanımı olduğu ve asgari ücret düzeyinde gelir elde edeceği kabul edilerek hesaplama yapılması yerindedir. Ancak anılan raporda ücretin netleştirilmesi sırasında asgari geçim indiriminin dikkate alınması hatalı olmuştur. Davacının zararının hesaplanması sırasında esas alınan asgari ücret, bir çalışmanın karşılığı değil ekon...
(Şerh No: 17158 - Ekleyen: Av.Ali TAYLAN - Tarih : 26-05-2022 12:22)
Taraf teşkili sağlanmadan, sanık savunması ve tanık beyanlarına göre ortaya çıkan çelişkilerin giderilmemesi bozma sebebidir.
(Şerh No: 17155 - Ekleyen: Av.Yakup AYDIN - Tarih : 25-05-2022 14:51)
Boşandığı eşiyle birlikte yaşadığı gerekçesi ile kesilen ölüm geliri aylığının, bu gerekçe ispatlanamadığı için yeniden bağlanması hk.
(Şerh No: 17154 - Ekleyen: Av.Yakup AYDIN - Tarih : 25-05-2022 14:21)
Taraflar arasındaki protokolde, protesto yapılmasını ortadan kaldıracak bir kayda yer verilmediği için keşidecinin protesto edildiğine dair evrakın ibraz edilmesi gerekir.
(Şerh No: 17153 - Ekleyen: Av.Yakup AYDIN - Tarih : 25-05-2022 13:47)
Finansal Kiralama Sözleşmesi kapsamında TCK 155/2'nin uygulanabilir olduğu, TCK 155/1'e göre ceza tesisinin bozmayı gerektirdiği...
(Şerh No: 17152 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 04-04-2022 13:27)
Alt kiracının kira ilişkisi kiracıya bağlı olarak devam eder. Alt kiracı, kira sözleşmesinin tarafı durumuna geçmez. Kiralayan ile kiracı arasındaki kira ilişkisi herhangi bir şekilde sona erdiğinde alt kiracının da kiracılığı son bulur, çünkü kiralayan ile alt kiracı arasında sözleşmesel bağlantı yoktur.
(Şerh No: 17151 - Ekleyen: Sinan ÖZTÜRK - Tarih : 01-04-2022 15:44)
Mahkemece her ne kadar 5237 sayılı TCK 'nun 66/1-e maddesi gereğince davanın zamanaşımı
nedeniyle düşürülmesine dair karar verilmiş ise de, sanıklara yüklenen suçun yasada gerektirdiği cezasının
türü ve üst sınırı itibariyle 5237 sayılı TCK’nun 66-(1)e ve 67. Maddelerine göre 8 yıl olağan, 12 yıl
olağanüstü zamanaşımına tabi olduğu...
(Şerh No: 17150 - Ekleyen: Av.Mehmet Saim DİKİCİ - Tarih : 31-03-2022 19:50)
Kira tespit davasında hakim kirayı hak ve nesafete göre belirlerken kiracının eski kiracı olmasına dayanarak rayiç kira bedelinde %27 indirim yapması makul olmayan ölçüde bir hak ve nesafet indirimidir.
(Şerh No: 17149 - Ekleyen: Sinan ÖZTÜRK - Tarih : 31-03-2022 14:49)
Sözleşmenin "beş yıldan sonra yenilenip yenilenmediği" hesaplanırken 4+1 kuralı uygulanır. Buna göre ilk yıl sözleşme hükümleri, uzayan 4 yıl endeks uygulandıktan sonra, onu izleyen yılda hak ve nısfet uygulaması yapılır
(Şerh No: 17148 - Ekleyen: Sinan ÖZTÜRK - Tarih : 31-03-2022 14:39)
|
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |