Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

THS Şerhine Son Eklenen Şerhler

THS Şerhine Son Eklenen Şerhler

Üzerinde birden çok haciz bulunan bir mal satıldığında, satış bedeli tüm alacaklıların alacağını karşılamaya yetmiyorsa sıra cetveli düzenlenir (İİK.140/I). Sıra cetveli düzenlenirken, söz konusu para üzerine ilk konulan kesin haciz ve eğer varsa buna iştirak edecek hacizler tesbit edilerek ilk iştirak derecesi oluşturulur. Somut olayda,davacı alacağının işçi alacağı olduğundan bahisle ilk sırada ödenmesine karar verilmiş ise de, İİK.206. maddesi ile işçi alacaklarına tanınan imtiyaz, sadece...
(Şerh No: 8619 - Ekleyen: Mehmet KARAUSTA - Tarih : 12-11-2010 00:11)

Bir bonoda vadenin gösterilmemesi (TTK.nun 619. maddesine göre düzenlenen senet anlamında sayılacağından)mümkündür. Ancak vade gösterilmiş ise, artık gösterilen bu vadenin TTK. 615 maddesine uygun nitelikte olması zorunludur. Aksi halde senedin kambiyo vasfı ortadan kalkar. Somut olayda(senette)"2002 Gurban bayramı" biçiminde düzenlenen vade, TTK.615. madde koşullarında geçerli bir vade kabul edilemez ve böyle bir senede dayalı kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile yapılan takibin iptaline ...
(Şerh No: 8614 - Ekleyen: Mehmet KARAUSTA - Tarih : 11-11-2010 23:00)

Çocuğun babasının, boşanma tarihinden itibaren beş yıldan beri çocuğunu arayıp sormadığı, ödemekle yükümlü olduğu nafakayı dahi ödemediği, çocukla kişisel ilişki bile kurmadığı bu suretle çocuklara karşı özen yükümlülüğünü yerine getirmediği anlaşılmaktadır. Bu halde babanın rızası aranmaz.
(Şerh No: 8618 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 11-11-2010 21:55)

Evlat edinmek isteyen davacı ile, evlat edinilmek istenen davalı arasındaki yaş farkının onsekiz yıldan az olması halinde davanın reddine karar verilmelidir.
(Şerh No: 8617 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 11-11-2010 21:50)

Evlat edinilmek istenilen davalının davadan sonraki tarihte evlendiği anlaşılmaktadır.Davalının eşinin de rızası alınmalıdır.
(Şerh No: 8616 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 11-11-2010 21:45)

 Bilgi  [İİK. 331] İİK 331. madde 2003 ve 2005 değişiklikleri
İİK 331. maddenin 30.07.2003 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan 17.7.2003 tarihli ve 4949 sayılı İcra ve İflâs Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 89. maddesi ile değiştirilen şekli: Madde 331. — Haciz yolu ile takip talebinden sonra veya bu talepten önceki iki yıl içinde borçlu; alacaklısını zarara sokmak maksadıyla, mallarını veya bunlardan bir kısmını mülkünden çıkararak, telef ederek veya kıymetten düşürerek hakiki surette yahut gizleyerek muvazaa yoluyla başkasının uhdesine geç...
(Şerh No: 8615 - Ekleyen: Av.Cengiz ALADAĞ - Tarih : 11-11-2010 06:06)

İİK.193.madde hükmünce;İflasın açılması borçlu aleyhindeki haciz yolu ile yapılan takipler ile teminat gösterilmesine ilişkin takipleri durdurur. İflas kararının kesinleşmesi sonucu takipler düşer ve iflasın tasfiyesi müddetince müflise karşı yukarıda belirtilen takiplerden hiçbiri yapılamaz. İflasın açılmasından sonra doğan alacaklar için,ancak müflisin iflas masası dışında kalmış olan malvarlığına karşı yeni takipler yapılabilir.
(Şerh No: 8613 - Ekleyen: Mehmet KARAUSTA - Tarih : 10-11-2010 11:26)

Hamiline yazılı ve cirosu kabil olan kıymetli evraklar; İİK.88.madde uyarınca ve menkul mala ilişkin hükümler uygulanarak haczedilebilir.(Ayrıca Bknz:9.12.1967 tarih ve 515/611 sayılı kararı/Prof.Dr.Baki Kuru İcra İflas Hukuku 1.Cilt Sh.636) Somut olayda haczine karar verilen ve teslim edilmediği için ayrıca menkul haczi yapılan senetlerle ilgili haciz işlemi ve sonrasındaki memur muameleleri yasanın anılan hükmüne aykırı ve süresiz şikayete tabi konulardandır.
(Şerh No: 8612 - Ekleyen: Mehmet KARAUSTA - Tarih : 10-11-2010 11:15)

İİK.367. maddesi gereğince,İcra İflas Daireleri hakiki ve hükmi şahıslardan bilgi isteyebilir.Bankalar Kanununda İcra İflas Dairelerine bilgi verilemeyeceğine ilişkin kısıtlayıcı bir hüküm bulunmadığıdan buna bankalar da dahildir.
(Şerh No: 8611 - Ekleyen: Mehmet KARAUSTA - Tarih : 10-11-2010 11:05)

 Bilgi  [MK. 306] Tek başına evlat edinen anne veya babanın da adı, evlat edinilen küçüğün nüfus kaydına işlenebilir.
15 Mart 2009 PAZAR Resmî Gazete Sayı : 27170 BAKANLAR KURULU KARARI Karar Sayısı : 2009/14729 Ekli “Küçüklerin Evlât Edinilmesinde Aracılık Faaliyetlerinin Yürütülmesine İlişkin Tüzük”ün yürürlüğe konulması; Devlet Bakanlığının 10/4/2008 tarihli ve 1164 sayılı yazısı üzerine, 4721 sayılı Türk Medenî Kanununun 320 nci maddesine göre, Bakanlar Kurulu’nca 25/2/2009 tarihinde kararlaştırılmıştır. KÜÇÜKLERİN EVLÂT EDİNİLMESİNDE ARACILIK FAALİYETLERİNİN YÜRÜTÜLMESİNE İLİŞKİN TÜZÜK ...
(Şerh No: 8610 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 10-11-2010 10:03)

Tapu kaydı üzerindeki "aile konutu" şerhi terkin edilmediği müddetçe ortaklığın giderilmesinin istenmesi mümkün değildir. O halde mahkemece, davanın reddine karar verilmesi gerekir.
(Şerh No: 8608 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 08-11-2010 17:20)

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun; 1- 306. maddesinin birinci fıkrasının “Eşler, ancak birlikte evlât edinebilirler; ...” bölümünün, 2- 307. maddesinin ikinci fıkrasının, Anayasa’ya aykırı olmadığına ve itirazın REDDİNE karar verilmiştir.
(Şerh No: 8607 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 08-11-2010 17:15)

Taraflar arasındaki sözleşmeye göre inşaat, 01.04.1975 tarihinde bitirilerek iskan ruhsatı alınmış olarak davacıya daireler teslim edilmesi gerekirken bu işlem 07.06.1976 tarihine kadar uzamıştır. Davacı 07.05.1976 tarihinde davalıya gönderdiği ihtarnamede sarahaten gecikme tazminatı isteyip ayrıca haklarını da mahfuz tuttuğunu bildirdiğinden davacının, daireleri ihtirazi kayıtsız teslim aldığından bahsedilemez. Bu ahvalde davacının istemindeki gecikme tazminatına hükmedilmelidir.
(Şerh No: 8606 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 08-11-2010 16:13)

İİK.138/3. maddesi hükmüne göre,vekil vasıtası ile yapılan takiplerde,vekalet ücretinin miktarı icra müdürü tarafından avukatlık ücret tarifesine göre,alacaklı ile borçlu arasında yapılmış sözleşmeye bakılmaksızın hesaplanır. Bu hüküm emredici nitelikte olup, buna dayanarak yapılan şikayet kamu düzeni ile ilgili olduğundan süreye bağlı değildir.
(Şerh No: 8605 - Ekleyen: Mehmet KARAUSTA - Tarih : 08-11-2010 11:56)

İsticvabına karar verilen taraf, davaya bakan mahkemede isticvap olunur. Ancak taraf, davaya bakan mahkemenin yargı çevresi dışında oturmakta ise, HUMK.nun 232. maddesinin 2. cümlesi uyarınca istinabe(görülmekte olan yer mahkemesine gönderilmek üzere,bulunduğu yer mahkemesinde anlatımının alınması)yolu ile isticvap olunur.
(Şerh No: 8604 - Ekleyen: Mehmet KARAUSTA - Tarih : 08-11-2010 00:11)

HUMK.nun 230 ve devamı maddelerinde düzenlenen isticvap; 1-Bir davada o dava ile ilgili belli vakıaların açıklığa kavuşturulması, varlığı ve yokluğu konusunda aleyhine olan tarafın ikrarının sağlanması amacıyla, hakimin kendiliğinden veya taraflardan birinin isteminin kabulü ile başvurabileceği usuli bir işlemdir. 2-Başlı başına bir ispat vasıtası değildir. 3-Davacı, miktar ve dayanağı hukuki muamelenin niteliğine göre iddiasını yasal delillerle ispat etmek zorundadır. 4-Tüzel kişinin ta...
(Şerh No: 8603 - Ekleyen: Mehmet KARAUSTA - Tarih : 07-11-2010 23:56)

Takasa itiraz İİK.201. madde de düzenlenmiş olup, takasa itiraz edilebilmesi için, müflisin borçlusunun alacağı iktisap ettiği anda müflisin aciz halinde bulunduğunu bilmesi, alacağın iflasın açılmasından önce iktisap edilmiş bulunması ve müflisin borçlusunun bu alacağı kendisine veya üçüncü bir şahsa menfaat temin etmek ve masayı zarara uğratmak kaydı ile ihdas etmiş olması gerekir. Somut olayda, bankanın faaliyetinin durdurulduğu ilan edildiğinden, bankaya borçlu olan davalının bankanın aciz h...
(Şerh No: 8602 - Ekleyen: Mehmet KARAUSTA - Tarih : 07-11-2010 23:31)

1- Bir taraf, dava açıldığı andaki mevzuata veya içtihat durumuna göre davasında veya savunmasında haklı olup da, dava açıldıktan sonra yürürlüğe giren yeni bir kanun hükmü veya yeni bir içtihadı birleştirme kararı gereğince davada haksız çıkmış ise yargılama giderlerine mahkûm edilemez. 2- Borçlar Kanunu'nun 161. maddesi uyarınca cezai şartın tahsili istemiyle açılan davada, cezai şart miktarının fahiş olup olmadığının takdiri hakime aittir. Davacının bunu önceden takdir ve tespit etmesi müm...
(Şerh No: 8601 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 07-11-2010 23:26)

İfaya eklenen cezanın tenkise tabi tutulması nedeniyle reddedilen kısım için, davalı yararına vekalet ücretine hükmolunamaz.
(Şerh No: 8600 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 07-11-2010 23:06)

Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 8599 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 07-11-2010 14:24)

Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 8598 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 07-11-2010 14:24)

Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 8597 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 07-11-2010 14:23)

Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 8596 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 07-11-2010 14:23)

Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 8595 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 07-11-2010 14:23)

Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 8594 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 07-11-2010 14:23)

Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 8593 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 07-11-2010 14:22)

Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 8592 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 07-11-2010 14:22)

Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 8591 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 07-11-2010 14:22)

Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 8590 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 07-11-2010 14:21)

Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 8589 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 07-11-2010 14:21)

Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 8588 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 07-11-2010 14:20)

Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 8587 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 07-11-2010 14:20)

Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 8586 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 07-11-2010 14:20)

Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 8585 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 07-11-2010 14:19)

Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 8584 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 07-11-2010 14:19)

Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 8583 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 07-11-2010 14:18)

Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 8582 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 07-11-2010 14:18)

Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 8581 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 07-11-2010 14:17)

Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 8580 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 07-11-2010 14:17)

Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 8579 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 07-11-2010 14:16)

Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 8578 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 07-11-2010 14:15)

Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 8577 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 07-11-2010 14:15)

Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 8576 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 07-11-2010 14:14)

Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 8575 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 07-11-2010 14:13)

Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 8574 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 07-11-2010 14:13)

Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 8573 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 07-11-2010 14:13)

Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 8572 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 07-11-2010 14:12)

Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 8571 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 07-11-2010 14:12)

Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 8570 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 07-11-2010 14:11)

Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 8569 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 07-11-2010 14:11)

Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 8568 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 07-11-2010 14:11)

Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 8567 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 07-11-2010 14:10)

Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 8566 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 07-11-2010 14:10)

Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 8565 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 07-11-2010 14:10)

Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 8564 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 07-11-2010 14:10)

Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 8563 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 07-11-2010 14:09)

Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 8562 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 07-11-2010 14:09)

Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 8561 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 07-11-2010 14:09)

Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 8560 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 07-11-2010 14:08)

Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 8559 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 07-11-2010 14:08)

Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 8558 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 07-11-2010 14:07)

Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 8557 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 07-11-2010 14:07)

Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 8556 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 07-11-2010 14:06)

Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 8555 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 07-11-2010 14:06)

Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 8554 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 07-11-2010 14:05)

Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 8553 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 07-11-2010 14:05)

Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 8552 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 07-11-2010 14:04)

Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 8551 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 07-11-2010 14:04)

Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 8550 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 07-11-2010 14:03)

Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 8549 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 07-11-2010 14:03)

Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 8548 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 07-11-2010 14:03)

Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 8547 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 07-11-2010 14:02)

İİK.154.maddeye göre,iflas yoluyla takipte yetkili mercii, borçlunun muamele merkezinin bulunduğu yerdeki icra dairesidir. İflas yoluyla takibin borçlularından birinin ikametgahı olan yer icra dairesinde başlatılması HMUK 9/2.maddeye uygun olup, iflas davasının ise borçlu (şirketin) muamele merkezinin bulunduğu yer Ticaret Mahkemesinde açılmasında, yetki yönünden usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından mahkemece işin esasına girilerek bir karar verilmesi gerekir.
(Şerh No: 8546 - Ekleyen: Mehmet KARAUSTA - Tarih : 07-11-2010 13:21)

İİK.152/son maddesi gereğince, rehin açığı belgesi 68/1 mahiyetinde bir belge olup,buna dayanarak genel haciz yoluyla icra takibi başlatabilir ve icra müdürlüğünce örnek 49 nolu ödeme emri gönderilebilir, ilamlı takiplere ilişkin örnek 53 nolu icra emri gönderilmesi yasaya aykırı olur.
(Şerh No: 8545 - Ekleyen: Mehmet KARAUSTA - Tarih : 07-11-2010 12:54)

kızkardeşinin eşiyle gayrimeşru ilişki yaşayan ve öldürülme korkusuyla ailesinden kaçan maktulenin, daha sonra aile tarafından bulunup öldürülmesinde töre saikinin varlığının kabulü gerekir. Töre saiki söz konusu iken haksız tahrik hükümlerinin uygulanamayacağı gözetilmelidir.
(Şerh No: 8544 - Ekleyen: Raşit TAVUS - Tarih : 06-11-2010 01:49)

Sanığın yakın mesafeden silahla ateş ettiği, hedef aldığı vücut bölgesi, saldırıya silahla devam etmeyişi daha sonra da gidip mağdura tekmelemek suretiyle vurması göz önüne alındığında sanığın kastının öldürme olduğunu ortaya çıkartan bir bulgu olmadığı gözetilmeli ve kasten yaralamadan hüküm kurulmalıdır.
(Şerh No: 8543 - Ekleyen: Raşit TAVUS - Tarih : 06-11-2010 01:28)

Teşebbüs hükümleri uygulanırken ortaya çıkmış olan zararın ağırlığı da nazara alınmalıdır. Somut olayda üç farklı yerden basit tıbbi müdahale ile giderilemeyecek yaraları silahla kasten öldürmek saikiyle ateş ederek sebep olan sanık hakkında hüküm kurulurken alt sınırdan uzaklaşılması gerektiği gözetilmelidir.
(Şerh No: 8542 - Ekleyen: Raşit TAVUS - Tarih : 06-11-2010 01:03)

Tasarlayarak kasten öldürmenin kabulü için fiilin şarta bağlı olmaması, ruhsal dinginliğe ulaşıldıktan sonra elverişli bir zaman zarfı geçmesine rağmen eylem kararlılığından dönülmemesi
(Şerh No: 8541 - Ekleyen: Raşit TAVUS - Tarih : 06-11-2010 00:47)

Takipten sonra,borçlunun yıllık maaşında meydana gelen artış,İİK.77.madde de ki yükümlülük kapsamına girmez.(Maaş artışının borçlu tarafından bildirilmesi gerekmez.)
(Şerh No: 8540 - Ekleyen: Mehmet KARAUSTA - Tarih : 04-11-2010 17:47)

Ödeme emri usulüne uygun kendisine tebliğ olan borçlu sanık hakkında,süresinde mal beyanında bulunmaması halinde,mahkumiyeti yönünde hüküm kurulması gerekir.
(Şerh No: 8539 - Ekleyen: Mehmet KARAUSTA - Tarih : 04-11-2010 17:35)

Müşteki vekilinin şikayet dilekçesiyle mal beyanında bulunmayan sanığın hapsen tazyiki isteminde,bu istem hakkında İİK.nun 76. maddesine göre evrak üzerinde bir karar verilmesi gerekirken,istem dışına çıkılarak duruşma açıp yargılama yapılarak İİK.nun 337. maddesine göre yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirir.
(Şerh No: 8538 - Ekleyen: Mehmet KARAUSTA - Tarih : 04-11-2010 17:25)

Mal beyanı dilekçesinde, İİK.nun 74. maddesinde öngörülen nitelikte, borcunu ne şekilde ödeyeceğini ve geçim şeklini bildirmeyen borçlunun,usulüne uygun mal beyanında bulunduğundan söz edilemeyeceğinden mahkumiyetine hükmedilmesi gerekir.
(Şerh No: 8537 - Ekleyen: Mehmet KARAUSTA - Tarih : 04-11-2010 17:13)

HMUK.277. maddesi uyarınca, bilirkişinin reddi mümkün olup, bunun hakim tarafından hadise şeklinde tetkik edilerek karara bağlanacağı aynı maddede yazılıdır. Bu durumda, hakimin bilirkişinin reddi isteğinin kabul veya reddine ilişkin kararı nihai bir karar olmayıp, tahkikat hakimi sıfatıyla verilmiş bir ara karardan başka bir şey değildir; bu niteliği itibariyle de esas hükümden ayrı olarak temyiz olunamayıp ancak esas hükümle birlikte temyiz olunabilir. Aksinin kabulü, hakimlerin reddi talepler...
(Şerh No: 8536 - Ekleyen: Mehmet KARAUSTA - Tarih : 04-11-2010 16:44)

Emprevizyon(Beklenmeyen Hal)Teorisi:"Akit yapıldığı sırada mevcut bulunan şartlar önemli surette değişmişse,tarafların akitle bağlı olmaması kuralına "Clausula Rebus Sic Stantibus" (Beklenmeyen Hal Şartı) denilmekte, bu görüş öğretide "Emprevizyon Teorisi" adıyla anılmaktadır. Alman Hukuku bu teoriyi "İşlem Temelinin Çökmesi Kuramı"(edim ve karşı edim arasındaki dengenin taraflardan biri için artık çekilmez, katlanılamaz biçimde bozulması) olarak daha da geliştirmiştir.(Bkz.Jozef Esser/Elke Sch...
(Şerh No: 8535 - Ekleyen: Mehmet KARAUSTA - Tarih : 04-11-2010 16:10)

Anayasaya göre; herkes özel hayatına ve aile hayatına saygı gösterilmesini isteme hakkına sahip olup, özel hayatın ve aile hayatının gizliliğine dokunulamaz.(Anayasa m. 20/1) Bu bağlamda, kişilerin Anayasa ile tanınmış haklarının ihlali suretiyle bir delil elde edilmiş ise, onun hukuka aykırı olarak sağlandığının kabulü gerekir. Ne var ki; evlilikte, evlilik birliğine ilişkin yasal yükümlülükler alanı, eşlerin her birinin ayrı özel yaşam alanı olmayıp, ailenin yaşam alanıdır ve diğer eş yönünde...
(Şerh No: 8534 - Ekleyen: Mehmet KARAUSTA - Tarih : 04-11-2010 01:07)

Mobilya satışından doğan alacak konulu davada davacı, satılan mobilyaların taksitle ödenecek olan borcu için senet aldığına göre, davalı ile aralarında senetsiz borç ilişkisi kuracak kadar yakınlık ve itimad olmadığı anlaşılmaktadır. O halde satış bedelinden senetsiz 12 bin lira daha alacaklı olduğunu tanıkla kanıtlayamaz. Davalı tacir olmadığı için Türk Ticaret Kanununun 82. maddesi hükmünce, davacının ticari defter ve kayıtları da olayda davacı yararına delil olamaz.
(Şerh No: 8533 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 03-11-2010 14:32)

Bir kimsenin kendi düzenlemiş olduğu belgelere dayanarak iddiasını ispat etmesi, kural olarak mümkün değildir. Ancak TTK ile bu kurala bir istisna getirilmiş ve tacirin tutmuş olduğu defterlerin, belli şartlar altında kendi lehine kanıt oluşturabileceği kabul edilmiştir. Ticari defterlerin sahibi lehine kanıt oluşturabilmesi için aranan koşullar, TTK m.82, 83/1 ve 86'da gösterilmiştir. Somut olayda davalının, tacir olmayıp davacının işçisi olduğu hususu yanlar arasında çekişmesizdir. Bu ah...
(Şerh No: 8532 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 03-11-2010 14:31)

Ticari defterlerin delil olabilmesi için iki tarafın da tacir olması yani iki tarafın da defter tutma yükümlülüğü bulunması gerekir. Bu kabulün sebebi; bir tacire, tacir olmayan bir şahsa karşı iddiasını ticari defterleriyle ispat imkanı tanınıp, diğer tarafın aynı imkandan yoksun bırakılması iddia ve savunmada eşitlik ilkesine aykırı olacağındandır.
(Şerh No: 8531 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 03-11-2010 14:31)

Ticari defterler tacir olmayan kimse aleyhine tek başına delil teşkil edemeyeceğinden; bu durumda, mahkemece karar ittihazına gidebilmek için ticari defterlerden başkaca deliller varsa bunlar değerlendirilmelidir.
(Şerh No: 8530 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 03-11-2010 14:31)

"kamçının" 5237 sayılı TCK.nun 6/1, f-3 maddesi kapsamında "saldırı ve savunmada savunmada kullanılmak üzere yapılmış, bereleyici alet" olarak kabul edilmesi gerektiği ve bu nedenle atılı suçun şikayete tabi olmadığı, şikayet yokluğu nedeniyle düşürülmesine karar verilemeyeceği gözetilmeksizin, yazılı şekilde sanığın şikayetinden vazgeçmesi nedeniyle kamu davasının düşürülmesine karar verilmesi,BOZMAYI gerektirmiştir.
(Şerh No: 8524 - Ekleyen: Raşit TAVUS - Tarih : 03-11-2010 12:33)

İcra İflas Yasasının 98.maddsesi,sadece çalınmış ve zayi olmuş şeyler hakkında MK.902,903 ve 904.maddeleri hükmünü mahfuz tutmuştur. 98.maddede ki bu yollama,sözü edilen şeyler için,hak sahibinin şartları gerçekleşmiş ise,İcra İflas Yasasına göre istihkak davası açmasına engel değildir. O halde "kendisine ait olan,fakat rızası olmadan borçlu tarafından elinden alınan ve kaçırılan otomobil üzerine borçlunun borcu nedeniyle konulmuş olan haczin kaldırılmasını" yönünde ki davacı istemi hacizden doğ...
(Şerh No: 8529 - Ekleyen: Mehmet KARAUSTA - Tarih : 02-11-2010 23:27)

Maktulün oğlunun, sanığın amcasını öldürmesi üzerine, öldürme olayına hiçbir şekilde katılmayan maktulü ve onun dayısının oğlunu amcasının intikamını almak amacıyla silahla ateş ederek öldürmesi olayında kan gütme saikinin kabulü gerekir. Sanığın bu cinayet için başka bir nedeni olmadığı da gözetilmelidir.
(Şerh No: 8528 - Ekleyen: Raşit TAVUS - Tarih : 02-11-2010 23:23)

Mahkeme başkanı veya hakimin duruşmanın bittiğini açıkladıktan sonra hüküm vermesi gerekir, duruşmanın bittiğinin bildirilmesi zorunlu olduğu gözetilmelidir.
(Şerh No: 8527 - Ekleyen: Raşit TAVUS - Tarih : 02-11-2010 22:57)

Akıl hastalığı sebebiyle hakkında ceza tertibine yer olmadığına karar verilen sanık hakkında güvenlik tedbirine hükmolunmalıdır. Bir akıl hastasının haksız fiili sebebiyle katılan-mağdurun manevi tazminat hakkına ceza tertibine yer olmadığı gerekçesiyle halel gelmez.
(Şerh No: 8526 - Ekleyen: Raşit TAVUS - Tarih : 02-11-2010 22:51)

Mahkemenin sadece mağdur-katılana uzlaşmak isteyip istemediğini sorması, sanığa sorulmaması ve sadece katılanın beyanıyla yetinilmesi ile usulüne uygun uzlaştırma işlemi yapılmadığı gözetilmelidir.
(Şerh No: 8525 - Ekleyen: Raşit TAVUS - Tarih : 02-11-2010 22:42)

Davalı taşımacılık kooperatifi olup, akaryakıt satım işletmeciliği yaptığı da gözetildiğinde tacir olduğunun kabulü gerekir. Bu durumda TTK m.24 gereği cezai şartın tenkisi söz konusu edilemeyecektir.
(Şerh No: 8523 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 02-11-2010 21:11)

BK m.161/son hükmüne göre hakim fahiş gördüğü cezaları tenkis ile mükellef ise de; TTK m.24 hükmüne göre tacir sıfatını haiz borçlu, fahiş olduğu iddiası ile cezanın indirilmesini isteyemez.
(Şerh No: 8522 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 02-11-2010 21:11)

Her iki tarafın tacir olması nedeniyle, TTK m.24 hükmüne göre, cezai şartın fahiş olduğu gerekçesiyle tenkisi mümkün değildir.
(Şerh No: 8521 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 02-11-2010 21:11)

Cezai şart, olumlu zararı temsil etmektedir. Hiçbir zarar olmasa dahi bu cezanın tazminin istenmesi mümkündür. TTK m.24, tacir sıfatı bulunan borçlunun taraflarca tayin edilen ücret ve cezanın fahiş olduğunu ileri sürerek indirim talep edemeyeceğini hükme bağlamıştır. Tarafların tacir olması ve cezai şartın tahsili halinde davalının ekonomik açıdan yıkıma uğrayacağı yönünde bir savunma bulunmaması halinde, mahkemece hiçbir gerekçe gösterilmeden, re'sen, cezai şartın tenkisine karar verile...
(Şerh No: 8520 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 02-11-2010 21:10)

TTK m.24 hükmüne göre; tacirin, borçlu olduğu cezai şartın tenkisini istemesi mümkün değildir. İşbu maddeye, taraflarca, kararlaştırılan cezai şartın indirilmesinin istenemeyeceği anlaşmaya bağlanmış olmasına; davalının ekonomik yıkıntısına neden olacağı da ileri sürülüp ispatlanmamış olmasına rağmen mahkemece, re'sen cezai şartın tenkisi ile karar ittihazı bozma sebebidir.
(Şerh No: 8519 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 02-11-2010 21:10)

 
THS Sunucusu bu sayfayı 0,15375090 saniyede 9 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.