![]() |
|
![]() |
|
6098 S.lı Türk Borçlar Kanunu (Yeni) - Son Eklenen Şerhler |
Bilgi [BK. 331]
![]() 818 Sayılı Kanun: V - FESİH 1 - MÜHİM SEBEPLERDEN DOLAYI Madde 264: Muayyen bir müddetle aktedilen gayrimenkul icarında, mucip akdin icrasını tahammül edilmez bir hale getiren sebepler hudusünde; iki taraftan her biri, diğerine tam bir tazminat vermek ve kanuni mehillere riayet etmek şartiyle ve icar müddetinin hitamından evvel feshi ihbar edebilir. İcar bir sene veya daha uzun bir müddet için akdedilmiş ise, mucir veya müstecire verilecek tazminat altı aylık bedeli icardan az olamaz. ... ![]() (Şerh No: 13838 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 10-07-2012 15:20)
Bilgi [BK. 330]
![]() 818 Sayılı Kanun: III - FESHİN İHBARI Madde 262/2-(3) 3 - Diğer menkul şeyler her istenilen zaman için ve üç gün evvel yapılması lâzım gelen bir ihbar ile. ![]() (Şerh No: 13837 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 10-07-2012 15:18)
Bilgi [BK. 329]
![]() 818 Sayılı Kanun: III - FESHİN İHBARI Madde 262/2-(1),(2): 1 - Mefruş olmayan apartmanlar, yazıhane, tezgâh, dükkân, mağaza, mahzen, samanlık, ahır ve bu gibi mahaller ancak mahalli âdetince muayyen en yakın vakit için ve böyle bir adetin fıkdanı halinde altı aylık bir müddetin hitamı için ve her iki halde üç ay evvel yapılması lâzım gelen bir ihbar ile. 2 - Mefruş apartmanlar yahut müstakil odalar yahut süknaya mahsus mefruşat ancak bir aylık müddetin hitamı için ve iki hafta evvel y... ![]() (Şerh No: 13836 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 10-07-2012 15:18)
Bilgi [BK. 328]
![]() 818 Sayılı Kanun: III - FESHİN İHBARI Madde 262: İcar için ne sarih ne de zımnî bir müddet tâyin edilmemiş olursa, gerek müstecir gerek mucir, ihbar suretiyle akdi feshedebilir. Akitte, hilâfına bir hüküm tâyin edilmemiş ise, iki taraftan her biri aşağıdaki kaideler dairesinde feshi ihbar edebilir: 1 - Mefruş olmayan apartmanlar, yazıhane, tezgâh, dükkân, mağaza, mahzen, samanlık, ahır ve bu gibi mahaller ancak mahalli âdetince muayyen en yakın vakit için ve böyle bir adetin fıkdanı ha... ![]() (Şerh No: 13835 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 10-07-2012 15:12)
Bilgi [BK. 327]
![]() 818 Sayılı Kanun: IV - SÜKUT İLE TECDİT Madde 263: İcar, muayyen bir müddetle akdedilip te bu müddetin hitamında mucirin malumatı ile ve muhalefeti olmaksızın mecurun kullanılmasına devam olunduğu yahut mukavelede fesih hakkında gösterilen ihbarı iki taraftan hiç biri yapmadığı takdirde, hilâfına mukavele yok ise akti, gayri muayyen bir müddet için tecdit edilmiş sayılır. ![]() (Şerh No: 13834 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 10-07-2012 15:08)
Bilgi [BK. 325]
![]() 818 Sayılı Kanun: 4 - KULLANMANIN MÜMKÜN OLAMAMASI Madde 252/2: Bu takdirde mucir, sarfıyattan tasarruf eylediği miktarı ve mecurun diğer surette kullanılmasından elde ettiği menfaatleri kiraya mahsup etmeğe mecburdur. ![]() (Şerh No: 13833 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 10-07-2012 14:59)
Bilgi [BK. 324]
![]() 818 Sayılı Kanun: 4 - KULLANMANIN MÜMKÜN OLAMAMASI Madde 252/1-2: Müstecir, kendi kusurundan yahut şahsında hâdis olan mücbir bir sebepten dolayı mecuru kullanamadığı yahut mahdut surette kullandığı takdirde mucir, mecuru akit dairesinde kullanmağa hazır bulundurmuş oldukça; müstecir, kiranın tamamını vermekle mükellef olur. Bu takdirde mucir, sarfıyattan tasarruf eylediği miktarı ve mecurun diğer surette kullanılmasından elde ettiği menfaatleri kiraya mahsup etmeğe mecburdur. ![]() (Şerh No: 13832 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 10-07-2012 14:54)
Bilgi [BK. 323]
![]() 818 Sayılı Kanun: H) MÜSTECİRİN MÜSTECİRİ Madde 259/1: Müstecir, mucire zarar verecek bir tebeddülü mucip olmamak şartiyle, mecuru tamamen yahut kısmen ahara icar yahut icarı bir üçüncü şahsa ferağ edebilir. ![]() (Şerh No: 13831 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 10-07-2012 14:52)
Bilgi [BK. 322]
![]() 818 Sayılı Kanun: H) MÜSTECİRİN MÜSTECİRİ Madde 259: Müstecir, mucire zarar verecek bir tebeddülü mucip olmamak şartiyle, mecuru tamamen yahut kısmen ahara icar yahut icarı bir üçüncü şahsa ferağ edebilir. İkinci müstecir, birinci müstecire müsaade edilenden başka bir tarzda kullandığı takdirde, birinci müstecir, bundan dolayı mucire karşı mesul olur. Mucir, ikinci müsteciri bu hususa riayet ettirmeğe selâhiyettardır. 6570 SAYILI Gayrimenkul Kiraları Hakkında Kanun Madde 12/1: Kir... ![]() (Şerh No: 13830 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 10-07-2012 14:47)
Bilgi [BK. 320]
![]() 818 Sayılı Kanun: 3 - AYIP HALİNDE MUAMELE Madde 251/1: Mecur, icare müddeti zarfında zaruri tamirata muhtaç olduğu takdirde; müstecir, hakkına halel gelmemek şartiyle bu tamiratın icrasına müsaade etmeğe mecburdur ![]() (Şerh No: 13829 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 10-07-2012 14:39)
Bilgi [BK. 319]
![]() 818 Sayılı Kanun: 3 - AYIP HALİNDE MUAMELE Madde 251/1: Mecur, icare müddeti zarfında zaruri tamirata muhtaç olduğu takdirde; müstecir, hakkına halel gelmemek şartiyle bu tamiratın icrasına müsaade etmeğe mecburdur. ![]() (Şerh No: 13828 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 10-07-2012 14:37)
Bilgi [BK. 318]
![]() 818 Sayılı Kanun: C) MÜSTECİRİN BORÇLARI I - BORCA MUVAFIK SURETTE TEKAYYÜT Madde 256/son: Mecurda, icrası mucire ait tamirata lüzum hasıl olduğu yahut üçüncü bir şahsıs mecur üzerinde bir hak iddia ettiği takdirde; müstecir, keyfiyeti hemen mucire ihbar etmekle mükelleftir. Aksi takdirde zarardan mesul olur. ![]() (Şerh No: 13827 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 10-07-2012 14:34)
Bilgi [BK. 317]
![]() 818 Sayılı Kanun: D) MÜKELLEFİYET VE VERGİLERİ VE TAMİRİ TAHAMMÜL Madde 258/2: Mecurun alelâde kullanılması için muktazi tathir ve ıslah masrafı müstecire ve tamir mucire aittir. Bu hususta mahalli âdete bakılır. ![]() (Şerh No: 13826 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 10-07-2012 14:32)
Bilgi [BK. 316]
![]() 818 Sayılı Kanun: C) MÜSTECİRİN BORÇLARI I - BORCA MUVAFIK SURETTE TEKAYYÜT ADDE 256/ 1-2: Müstecir mecuru kullanırken tam bir ihtimam dairesinde hareket ve apartman icarında bina dahilinde oturanlara karşı icabeden vazifeleri ifa ile mükelleftir. Müstecir vukubulan ihtara rağmen bu mükellefiyete daimî surette muhalefet eder yahut açıktan açığa fena kullanarak mecura daimî bir zarar iras eylerse mucir tazminat ile birlikte icar akdinin hemen feshini talep edebilir. ![]() (Şerh No: 13825 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 10-07-2012 14:30)
Bilgi [BK. 315]
![]() 818 Sayılı Kanun: V) HİTAM I - MÜSTECİRİN TEMERRÜDÜ Madde 260: Müstecir icar müddetinin hitamından evvel muacceliyet kesp eden kiraları tediye etmemiş bulunursa, mucir altı ay veya daha fazla müddetli icarlarda otuz günlük ve daha az müddetli icarlarda altı günlük bir mehil tâyin ederek birikmiş olan kira bu müddet zarfında verilmediği takdirde mehlin hitamında akdi feshedeceğini müstecire ihtar edebilir. Bu mehil, ihtarın müstecire tebliğ edildiği günden itibaren başlar. Bu mehlin te... ![]() (Şerh No: 13824 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 10-07-2012 14:13)
Bilgi [BK. 314]
![]() 818 Sayılı Kanun: II - KİRANIN TEDİYESİ 257/1: Müstecir kirayı akit ile yahut mahalli bir âdet ile muayyen olan zamanda tediyeye mecburdur. ![]() (Şerh No: 13823 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 10-07-2012 14:11)
Bilgi [BK. 312]
![]() 818 Sayılı Kanun: 3 - TAPU SİCİLİNE ŞERH Madde 255: Bir gayrimenkulün icarında akdin tapu siciline şerh verilmesini iki taraf mukavele edebilirler. Bu şerh, sonraki maliklere müstecirin icar akdi dairesinde gayrimenkulden intifaına müsaade etmek mecburiyetini tahmil eder. ![]() (Şerh No: 13822 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 10-07-2012 14:09)
Bilgi [BK. 310]
![]() 818 Sayılı Kanun: 2 - BEYİ İLE İCARIN İNFİSAHI 254/ 1: İcarın akdinden sonra, mecur, mucir tarafından ahara temlik yahut icraen takibat veya iflâs tariki ile kendisinden nezedildiği takdirde; müstecir mecurun ahiren maliki olan üçüncü şahıstan ancak kabulü şarti ile icarenin devamını ve mucirden akdi icra yahut tazminat ita etmesini isteyebilir. 254/son: Ammenin menfaati için istimlâke dair olan hususi hükümler mahfuzdur. ![]() (Şerh No: 13821 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 10-07-2012 14:07)
Bilgi [BK. 309]
![]() 818 Sayılı Kanun Madde 253: II - ÜÇÜNCÜ ŞAHSIN İDDİASINA KARŞI MESULİYET 1 - TEMİNAT Üçüncü bir şahıs, mecur üzerinde müstecirin haklariyle telifi kabil olmayacak bir iddiada bulunduğu takdirde; mucir, müstecirin ihbarı üzerine muhasamayı deruhte ve müstecirin akit mucibince mecurdan intifaına halel gelmiş ise tazminat itasiyle mükellef olur. ![]() (Şerh No: 13820 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 10-07-2012 14:05)
Bilgi [BK. 308]
![]() 818 Sayılı Kanun: Madde 250/2 : Mucir, kendisinin bir kusuru olmadığını ispat edemez ise tazminat ile mükellef olur. ![]() (Şerh No: 13819 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 10-07-2012 14:02)
Bilgi [BK. 307]
![]() 818 Sayılı Kanun: Madde 249/2:Mecur, akitten maksut olan kullanmak mümkün olmayıcak yahut intifa ehemmiyetli surette azalacak bir halde teslim olunursa müstecir akdi feshe yahut ücretten münasip bir miktarın tenzilini istemeğe salâhiyettardır. Madde 250 : BİLAHARA AKDE MUHALİF HAL HUDUSÜ Mecur, icare müddeti zarfında müstecirin bir kusuru olmaksızın akitten maksut olan kullanılmak mümkün olmıyacak veya ehemmiyetli surette azalacak bir hale düştüğü takdirde, müstecir, ücretten mütenasip b... ![]() (Şerh No: 13818 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 10-07-2012 14:00)
Bilgi [BK. 306]
![]() 818 Sayılı Kanun: Madde 250 : BİLAHARA AKDE MUHALİF HAL HUDUSÜ Mecur, icare müddeti zarfında müstecirin bir kusuru olmaksızın akitten maksut olan kullanılmak mümkün olmıyacak veya ehemmiyetli surette azalacak bir hale düştüğü takdirde, müstecir, ücretten mütenasip bir miktarın tenzilini talep edebileceği gibi; ayıp münasip bir müddet zarfında bertaraf edilmezse, akdi dahi feshedebilir. Mucir, kendisinin bir kusuru olmadığını ispat edemez ise tazminat ile mükellef olur. ![]() (Şerh No: 13817 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 10-07-2012 13:59)
Bilgi [BK. 305]
![]() 818 Sayılı Kanun: Madde 249/2-3:Mecur, akitten maksut olan kullanmak mümkün olmayıcak yahut intifa ehemmiyetli surette azalacak bir halde teslim olunursa müstecir akdi feshe yahut ücretten münasip bir miktarın tenzilini istemeğe salâhiyettardır. Eğer ayıp, müstecirin yahut kendisiyle birlikte yaşayan kimselerin yahut işçilerin sıhhati için ciddi bir tehlike teşkil etmekte ise; mucir bu tehlikeye akdi yaparken vâkıf olmuş veya fesih hakkından feragat etmiş olsa bile yine icarı feshedebilir.... ![]() (Şerh No: 13816 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 10-07-2012 13:56)
Bilgi [BK. 304]
![]() 818 Sayılı Kanun: Madde 249/2-3:Mecur, akitten maksut olan kullanmak mümkün olmayıcak yahut intifa ehemmiyetli surette azalacak bir halde teslim olunursa müstecir akdi feshe yahut ücretten münasip bir miktarın tenzilini istemeğe salâhiyettardır. Eğer ayıp, müstecirin yahut kendisiyle birlikte yaşayan kimselerin yahut işçilerin sıhhati için ciddi bir tehlike teşkil etmekte ise; mucir bu tehlikeye akdi yaparken vâkıf olmuş veya fesih hakkından feragat etmiş olsa bile yine icarı feshedebilir.... ![]() (Şerh No: 13815 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 10-07-2012 13:55)
Bilgi [BK. 303]
![]() 818 Sayılı Kanun Madde 258/2: Mecurun alelâde kullanılması için muktazi tathir ve ıslah masrafı müstecire ve tamir mucire aittir. Bu hususta mahalli âdete bakılır. ![]() (Şerh No: 13814 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 10-07-2012 13:49)
Bilgi [BK. 302]
![]() 818 Sayılı Kanun Madde 258/1: Mecurun mükellefiyeti ve vergileri mucire aittir. ![]() (Şerh No: 13813 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 10-07-2012 13:48)
Bilgi [BK. 301]
![]() 818 Sayılı Kanun 249/1 Madde: Mucir, mecuru akitten maksut olan kullanmağa salih bir halde müstecire teslim etmek ve icar müddeti zarfında bu halde bulundurmak ile mükelleftir. ![]() (Şerh No: 13812 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 10-07-2012 13:45)
Bilgi [BK. 299]
![]() 818 Sayılı Borçlar Kanunu 248.Madde :Adi icar, bir akittirki mucir onunla, müstecire ücret mukabilinde bir şeyin kullanılmasını terk etmeği iltizam eder. ![]() (Şerh No: 13811 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 10-07-2012 13:40)
Bilgi [BK. 354]
![]() 31/3/2011 tarihli ve 6217 sayılı Yargı Hizmetlerinin Hızlandırılması Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun geçici 2 nci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. “GEÇİCİ MADDE 2- Kiracının Türk Ticaret Kanununda tacir olarak sayılan kişiler ile özel hukuk ve kamu hukuku tüzel kişileri olduğu işyeri kiralarında, 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 323, 325, 331, 340, 342, 343, 344, 346 ve 354 üncü maddeleri 1/7/2012 tarihinden itibaren 8 yıl süreyle... ![]() (Şerh No: 13810 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 10-07-2012 12:29)
Bilgi [BK. 346]
![]() 31/3/2011 tarihli ve 6217 sayılı Yargı Hizmetlerinin Hızlandırılması Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun geçici 2 nci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. “GEÇİCİ MADDE 2- Kiracının Türk Ticaret Kanununda tacir olarak sayılan kişiler ile özel hukuk ve kamu hukuku tüzel kişileri olduğu işyeri kiralarında, 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 323, 325, 331, 340, 342, 343, 344, 346 ve 354 üncü maddeleri 1/7/2012 tarihinden itibaren 8 yıl süreyle... ![]() (Şerh No: 13809 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 10-07-2012 12:28)
Bilgi [BK. 344]
![]() 31/3/2011 tarihli ve 6217 sayılı Yargı Hizmetlerinin Hızlandırılması Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun geçici 2 nci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. “GEÇİCİ MADDE 2- Kiracının Türk Ticaret Kanununda tacir olarak sayılan kişiler ile özel hukuk ve kamu hukuku tüzel kişileri olduğu işyeri kiralarında, 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 323, 325, 331, 340, 342, 343, 344, 346 ve 354 üncü maddeleri 1/7/2012 tarihinden itibaren 8 yıl süreyle... ![]() (Şerh No: 13808 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 10-07-2012 12:27)
Bilgi [BK. 342]
![]() 31/3/2011 tarihli ve 6217 sayılı Yargı Hizmetlerinin Hızlandırılması Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun geçici 2 nci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. “GEÇİCİ MADDE 2- Kiracının Türk Ticaret Kanununda tacir olarak sayılan kişiler ile özel hukuk ve kamu hukuku tüzel kişileri olduğu işyeri kiralarında, 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 323, 325, 331, 340, 342, 343, 344, 346 ve 354 üncü maddeleri 1/7/2012 tarihinden itibaren 8 yıl süreyle... ![]() (Şerh No: 13806 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 10-07-2012 12:26)
Bilgi [BK. 340]
![]() 31/3/2011 tarihli ve 6217 sayılı Yargı Hizmetlerinin Hızlandırılması Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun geçici 2 nci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. “GEÇİCİ MADDE 2- Kiracının Türk Ticaret Kanununda tacir olarak sayılan kişiler ile özel hukuk ve kamu hukuku tüzel kişileri olduğu işyeri kiralarında, 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 323, 325, 331, 340, 342, 343, 344, 346 ve 354 üncü maddeleri 1/7/2012 tarihinden itibaren 8 yıl süreyle... ![]() (Şerh No: 13805 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 10-07-2012 12:26)
Bilgi [BK. 331]
![]() 31/3/2011 tarihli ve 6217 sayılı Yargı Hizmetlerinin Hızlandırılması Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun geçici 2 nci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. “GEÇİCİ MADDE 2- Kiracının Türk Ticaret Kanununda tacir olarak sayılan kişiler ile özel hukuk ve kamu hukuku tüzel kişileri olduğu işyeri kiralarında, 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 323, 325, 331, 340, 342, 343, 344, 346 ve 354 üncü maddeleri 1/7/2012 tarihinden itibaren 8 yıl süreyle... ![]() (Şerh No: 13804 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 10-07-2012 12:25)
Bilgi [BK. 325]
![]() 31/3/2011 tarihli ve 6217 sayılı Yargı Hizmetlerinin Hızlandırılması Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun geçici 2 nci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. “GEÇİCİ MADDE 2- Kiracının Türk Ticaret Kanununda tacir olarak sayılan kişiler ile özel hukuk ve kamu hukuku tüzel kişileri olduğu işyeri kiralarında, 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 323, 325, 331, 340, 342, 343, 344, 346 ve 354 üncü maddeleri 1/7/2012 tarihinden itibaren 8 yıl süreyle... ![]() (Şerh No: 13803 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 10-07-2012 12:25)
Bilgi [BK. 323]
![]() 31/3/2011 tarihli ve 6217 sayılı Yargı Hizmetlerinin Hızlandırılması Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun geçici 2 nci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. “GEÇİCİ MADDE 2- Kiracının Türk Ticaret Kanununda tacir olarak sayılan kişiler ile özel hukuk ve kamu hukuku tüzel kişileri olduğu işyeri kiralarında, 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 323, 325, 331, 340, 342, 343, 344, 346 ve 354 üncü maddeleri 1/7/2012 tarihinden itibaren 8 yıl süreyle... ![]() (Şerh No: 13802 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 10-07-2012 12:24)
Bilgi [BK. 343]
![]() 31/3/2011 tarihli ve 6217 sayılı Yargı Hizmetlerinin Hızlandırılması Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun geçici 2 nci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. “GEÇİCİ MADDE 2- Kiracının Türk Ticaret Kanununda tacir olarak sayılan kişiler ile özel hukuk ve kamu hukuku tüzel kişileri olduğu işyeri kiralarında, 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 323, 325, 331, 340, 342, 343, 344, 346 ve 354 üncü maddeleri 1/7/2012 tarihinden itibaren 8 yıl süreyle... ![]() (Şerh No: 13807 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 10-07-2012 12:23)
Bilgi [BK. 303]
![]() 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 258 inci maddesinin ikinci fıkrasını karşılamaktadır. Tasarının tek fıkradan oluşan 302 nci maddesinde, kiraya verenin yan giderlere katlanma borcu düzenlenmektedir. 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 258 inci maddesinin kenar başlığında kullanılan "D. Mükellefiyet ve vergileri ve tamiri tahammül" şeklindeki ibare, Tasarının 302 nci maddesinde "III. Yan giderlere katlanma borcu" şeklinde değiştirilmiştir. 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 258 inci maddesinin kenar başl... ![]() (Şerh No: 10795 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 14-06-2012 20:04)
Temyize konu davada: iş kazası neticesinde işçinin, müteselsil sorumluluk esasına mesnetle alt işverene ve asıl işverene ikame ettiği dava neticesinde hükmedilen tazminatın tamamı asıl işveren tarafından işçiye ödenmiştir ve asıl işveren de ödediği bu tutarı, aralarında işveren mali mesuliyet sigortası sözleşmesi olan sigorta şirketinden -poliçe limiti dahilinde- rücuen talep etmektedir.
Davacı, kesinleşmiş mahkeme kararıyla işçiye ödediği maddi tazminatı ve fer'ilerini poliçe limiti dahilin...
![]() (Şerh No: 13740 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 12-06-2012 14:24)
Temyize konu dava, eser sözleşmesinden mütevellit tahsil olunan gecikme cezasının iadesi taleplidir. Eser sözleşmelerinden doğan geri alma davalarında zamanaşımı 5 yıldır.
![]() (Şerh No: 13729 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 31-05-2012 12:52)
Taraflar arasındaki sözleşmede kararlaştırılan sevkiyatın, süresinde yapılmamasından kaynaklı tahsil olunan cezai şartın haklı olup olmadığının tespiti için; sevkiyat öncesinde tarafların edimleri önceliğinin ve ifa edilip edilmediğinin belirlenmesi gerekir.
İnceleyiniz: [url] http://www.turkhukuksitesi.com/serh.php?did=13728 [/url]
![]() (Şerh No: 13727 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 31-05-2012 11:47)
Davalı, sözleşmede cezai şart olarak kararlaştırılan, süresinde sevkiyatın yapılmaması sebebiyle, davacının kesin teminatını nakte çevirerek tahsil etmiştir. Davacı, öncelikle davalının akreditif açması gerektiği ve bu yükümünü ifa etmemesi sebebiyle sevkiyatın yapılamadığını ileri sürerek cezai şartın iadesini talep etmekte ise de; sözleşmeye göre davalının akreditif açması için öncelikle davacının gemi nomine etmesi gerekmektedir. Bu sebeple davalının kesin teminatı nakte çevirmekte haklı olup...
![]() (Şerh No: 13728 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 31-05-2012 11:47)
Önerge [BK. 475]
![]() ![]() (Şerh No: 13613 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 16-05-2012 10:37)
Eser sözleşmesine dayanılarak ikame edilen iş bedelinin tahsili talepli davada, iş sahibinin akdi inkar etmesi halinde; iddia olunan işlerin yüklenici tarafından yapıldığı saptanmışsa; işin, vekaletsiz iş görme hükümlerine göre yapıldıkları tarihlerdeki serbest piyasa rayiçlerine göre bedeli hesaplatılıp işbu bedele hükmolunmalıdır.
![]() (Şerh No: 13437 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 13-04-2012 09:01)
Davacı yüklenicinin ikame ettiği iş bedelinin tahsili istemli davada; yüklenici, taraflar arasında yazılı veya sözlü geçerli bir eser sözleşmesi olduğunu kanıtlayamamıştır. Ancak, davalı Belediye tarafından işin yapılmasına karşı çıkılmadığı gibi yapılan işler benimsenmiş ve maledinilmiştir. Bu durumda yapılan işin, BK m.410 vd. (TBK m.526 vd) kapsamında "vekaletsiz iş görme" kuralları gereğince yapıldığı kabul edilip; yapıldığı tarihteki serbest piyasa rayiçlerine göre bedeli hesaplatılıp işbu ...
![]() (Şerh No: 13436 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 13-04-2012 08:50)
Bilgi [BK. 117]
![]() (TASARININ 116. MADDESİ KANUNUN YASALAŞAN METNİNİN 117. MADDESİNE KARŞILIK GELMEKTEDİR.) MADDE 116 - 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 101 inci maddesini karşılamaktadır. Tasarının iki fıkradan oluşan 116 ncı maddesinde, borçlunun temerrüdünün koşulları düzenlenmektedir. 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 101 inci maddesinin kenar başlığında kullanılan "B. Borçlunun Temerrüdü / I. Şartlar" şeklindeki ibareler. Tasarıda "B. Borçlunun temerrüdü /1. Koşulları" şeklinde değiştirilmiştir. Metninde y... ![]() (Şerh No: 10574 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 12-04-2012 19:51)
Taraflar arasındaki sözleşmede yüklenici davacının, iş sahibi davalıya haftada 8000 adetlik partiler halinde mal teslim edeceği ve mal bedelinin davalı tarafından davacıya teslimatta peşin olarak ödeneceği kararlaştırılmıştır. Sözleşmedeki bu anlaşma şekli Borçlar Kanunu'nun 364/II. maddesi (Türk Borçlar Kanunu m.479/II) hükmüne uygundur.
İş sahibi davalı ilk parti 84.000 adet ekmeği, haklı bir sebep olmaksızın teslim almadığından iş sahibinin temerrüdü sonucu davacı yüklenicinin, sözleşmede...
![]() (Şerh No: 13422 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 08-04-2012 13:08)
Bilgi [BK. 481]
![]() 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 366. maddesine karşılık gelen düzenlemede, madde metnine (yargıtay kararları ile de kabul edildiği üzere) "yapıldığı yer ve zamanda" ibaresi eklenmiştir. Eser sözleşmesinin taraflarınca eserin bedelinin önceden belirlenmemiş olduğu veya yaklaşık olarak bir belirleme yapılmış olduğu hallerde taraflar, bedelin miktarında anlaşamazlarsa; bedelin, eserin yapıldığı tarih ve yerdeki serbest piyasa rayicine göre belirleneceği kabul edilmektedir. Burada anılan serbest p... ![]() (Şerh No: 13421 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 08-04-2012 12:21)
Önerge [BK. 473]
![]() ![]() (Şerh No: 13409 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 01-04-2012 15:21)
Bilgi [BK. 158]
![]() 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 137 nci maddesini karşılamaktadır. Tasarının tek fıkradan oluşan 157 nci maddesinde, bir alacaklı tarafından açılan davanın, yetkisizlik veya görevsizlik nedeniyle reddedilmesi ve bu arada zamanaşımı süresinin dolması durumunda, alacaklıya, borçluya karşı olan haklarım kullanabilmesi için tanınan ek süre düzenlenmektedir. 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 137 nci maddesinin kenar başlığında kullanılan "V. Davanın reddi hâlinde munzam müddet" şeklindeki ibare, Tasa... ![]() (Şerh No: 10626 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 05-02-2012 10:20)
In case the law requires that a contract be entered in writing, any following amendments thereof should also be in writing. However, this rule is not applicable for the unessential complementary terms which are not in contravention with the text of the contract.
This rule is also valid for the remaining validity shapes apart from the form in writing.
![]() (Şerh No: 11854 - Çeviren: Av.Bülent Sabri AKPUNAR - Tarih : 09-09-2011 09:15)
Bilgi [BK. 55]
![]() Adalet Komisyonu Raporu'ndan: Tasarının 54 üncü maddesinden sonra gelmek üzere Tasarıya aşağıdaki gerekçelerle yeni bir 55 inci madde eklenmiştir. Önerge gerekçesi aynen şöyledir: "Borçlar Kanununda, ölüme ve vücut sakatlığına bağlı zararlar ayrı hükümler hâlinde düzenlenmiştir. Ayrı düzenleme, kodifikasyon tarihi itibariyle bu zararların mahiyetinden, yeni kanunumuz bakımından ise, ek olarak bu zararların insan hakkı niteliklerinden kaynaklanmaktadır. "İnsan Zararları" olarak da kav... ![]() (Şerh No: 12076 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 22-08-2011 11:06)
An error is deemed particularly as essential in the following cases :
1. Where a party intended to conclude a contract different from that to which he consented.
2. Where a party has concluded a contract relating to a subject matter other than the subject matter he intended.
3. Where a party declared his intent to conclude the contract other than the one whom he intended to.
4. Where a party took a specific person into consideration as the other party in entering a contract but declared his intent to another.
5. Where a party has promised to make a significantly greater performance or has accepted a promise of a significantly lesser consideration than he actually intended.
Errors in calculation of a simple nature do not effect the validity of the contract ; but they should be corrected.
![]() (Şerh No: 12059 - Çeviren: Av.Bülent Sabri AKPUNAR - Tarih : 10-08-2011 22:03)
Where the parties have agreed upon all the primary terms of a contract, the contract is presumed to have been concluded even if the secondary terms have not been negotiated.
The Court determines the secondary terms with due regard to the features of the transaction if the parties fail to reach an agreement thereof.
The provisions regarding the form of the contracts are reserved.
![]() (Şerh No: 11840 - Çeviren: Av.Bülent Sabri AKPUNAR - Tarih : 10-08-2011 21:54)
The remaining provisions of the contract shall continue in full force and effect notwithstanding the standard terms are deemed unwritten. In this case, the party who draws the contract up cannot plead as a defence that he would not have entered in such an agreement without the presence of the said terms deemed unwritten.
![]() (Şerh No: 12027 - Çeviren: Av.Bülent Sabri AKPUNAR - Tarih : 10-08-2011 21:52)
Standard Terms are contractual stipulations which have been drafted solely by a party and submitted to the other party in advance of a contract is concluded so as to be used in many similar contracts subsequent. When classifying these terms, no regard should be made upon their scope, font type or shape or whether they are located in the text or annex of the contract.
It does not preclude the provisions of a contract be deemed as standard even the text of the contracts which are concluded for the similar purposes are not equivalent with each other.
Where a contract with standard terms involves in its text or in another contract provisions that each of the term or condition has been accepted upon negotiation do not solely exclude them of being standard.
The provisions regulating the standard terms apply also to the contracts, notwithstanding their nature, submitted by legal or natural persons who provide services upon a statutory or official permission.
![]() (Şerh No: 12000 - Çeviren: Av.Bülent Sabri AKPUNAR - Tarih : 10-08-2011 21:52)
Standard terms cannot contain provisions, contra bonos mores, which are in the disadvantage and in the detriment of the other party.
![]() (Şerh No: 12030 - Çeviren: Av.Bülent Sabri AKPUNAR - Tarih : 10-08-2011 21:51)
Where one of the provisions of standard terms is unclear, unreadable or comprehensible then it shall be interpreted in favor of the other party and in disadvantage of the party who prepares the contract.
![]() (Şerh No: 12028 - Çeviren: Av.Bülent Sabri AKPUNAR - Tarih : 10-08-2011 21:51)
Where a provision included in the text of the contract laying down standard terms or in another agreement vests the party who prepares the contract with authority to amend or regulate the terms of the contract unilaterally shall be deemed unwritten.
![]() (Şerh No: 12029 - Çeviren: Av.Bülent Sabri AKPUNAR - Tarih : 10-08-2011 21:51)
Standard terms which are in the other party's disadvantage can only be included to the scope of a contract only upon his acceptance and providing that the party who draws the contract up has evidently informed the other party of the presence and the contents of them.
Otherwise, the standard terms shall be deemed unwritten.
The standard terms which are not familiar with the nature of the contract and the characteristics of the transaction shall also be deemed unwritten.
![]() (Şerh No: 12026 - Çeviren: Av.Bülent Sabri AKPUNAR - Tarih : 10-08-2011 21:50)
In the assessment of the type or terms of a contract, the true and common intention of the parties should be taken into consideration, disregarding any expression which may have been used either mistakenly or so as to disguise true intention of the parties.
A person who is liable to an obligation through a written recognition of debt, cannot plead collusion as a defence against a third party who relies his claim on such an acknowledgement.
![]() (Şerh No: 11923 - Çeviren: Av.Bülent Sabri AKPUNAR - Tarih : 10-08-2011 21:46)
Where a person who is incapable to sign is considered, fingerprints, a sign made through hand or a private seal can be used in lieu of signature if duly ratified.
Provisions governing the negotiable instruments are reserved.
![]() (Şerh No: 11920 - Çeviren: Av.Bülent Sabri AKPUNAR - Tarih : 10-08-2011 21:46)
The offer shall be deemed to be undone in case the notice of withdrawal reaches the other party before the offer or such intention of withdrawal is known by the other party notwithstanding that the notice is delivered later than the offer.
This principle is also applicable for the withdrawal of the acceptance.
![]() (Şerh No: 11851 - Çeviren: Av.Bülent Sabri AKPUNAR - Tarih : 10-08-2011 21:45)
Where a person advertises a reward in return for the performance of a specific act is liable to carry out such promise.
The offeror of the reward is liable to pay the expenses incurred by others according to the principles of good faith, in case he breaks his promise in advance of the act completed or he personally hinders the performance of such objective.
Yet the sum of the expenses payable to one person or more cannot exceed the reward value.
The offeror of the reward may avoid such obligation if he proves that those who demand the refund of expenditures cannot achieve the objective expected.
![]() (Şerh No: 11850 - Çeviren: Av.Bülent Sabri AKPUNAR - Tarih : 10-08-2011 21:44)
An offer which is not made in person and does not have a fixed term for acceptance is binding for the offeror until the time which a timely and proper acceptance is anticipated to reach to the offeror .
The offeror may consider his offer has reached to the offeree in due time.
Where an acceptance which is sent in due time reaches the offeror late in time and the offeror denies liability, he should inform this fact to the offeree at once.
![]() (Şerh No: 11844 - Çeviren: Av.Bülent Sabri AKPUNAR - Tarih : 10-08-2011 21:44)
Where the parties agree to conclude a contract in a specific form which has not been not subjected to a formal shape by law, it is only binding for the parties if it was concluded in the form agreed.
The provisions stipulating the formal written form are applied where parties did not exactly specified but agreed upon a written form.
![]() (Şerh No: 11921 - Çeviren: Av.Bülent Sabri AKPUNAR - Tarih : 10-08-2011 21:27)
An offer which is made in to a person present without having a fixed term for acceptance lapses if it is not accepted immediately.
If an offer is made through phone, computer or means which is of direct communication , it is deemed to have been made between the parties present.
![]() (Şerh No: 11843 - Çeviren: Av.Bülent Sabri AKPUNAR - Tarih : 10-08-2011 21:16)
A contract is null and void if the terms of which are impossible, unlawful or immoral or in contrary to public order or fundamental human rights.
Where the defect pertains only to certain terms of a contract, the nullity shall not effect the rest. However the contract is deemed as completely null and void if there is reason to assume that it would not have been concluded without the said terms considered void.
![]() (Şerh No: 12054 - Çeviren: Av.Bülent Sabri AKPUNAR - Tarih : 10-08-2011 18:28)
Where a party has entered into a contract under duress from the other party or a third party, he is not bound by that contract.
Where the duress originates from a third party and the other party neither knew nor should have known of it, the party under duress who wishes to be released from the contract should pay compensation to the other party where equity so requires.
![]() (Şerh No: 12065 - Çeviren: Av.Bülent Sabri AKPUNAR - Tarih : 10-08-2011 18:22)
Where a party induced to conclude a contract through the fraud of the other party is not bound by it, even if the error is not essential.
A party who enters into a contract through fraud by a third party remains liable, unless the other party knew or should have known of the fraud at the time the contract was concluded.
![]() (Şerh No: 12064 - Çeviren: Av.Bülent Sabri AKPUNAR - Tarih : 10-08-2011 18:18)
A party acting in error is liable for any loss arising from the nullity of the agreement where the error is attributable to his own negligence. However, there is no compensation if the other party knew or should have known of the error.
In the interests of equity, the Court may, not exceeding the benefit of standart performance, award further damages to the injured party.
![]() (Şerh No: 12063 - Çeviren: Av.Bülent Sabri AKPUNAR - Tarih : 10-08-2011 18:12)
A person may not advance error in a manner in violation of good faith.
In particular, the contract is considered to be concluded in a way that the party acting in error intended, in case the other party declares his consent to be bound by that contract.
![]() (Şerh No: 12062 - Çeviren: Av.Bülent Sabri AKPUNAR - Tarih : 10-08-2011 18:05)
Where an offer to enter into a contract has been incorrectly communicated by a messenger, translator or other agents or by any means, the provisions governing error are applicable.
![]() (Şerh No: 12061 - Çeviren: Av.Bülent Sabri AKPUNAR - Tarih : 10-08-2011 17:54)
Where the error relates solely to the motive of the party in concluding a contract, it is not deemed as essential.However, if the error in motive relates to specific circumstances which the mistaken party considered in good faith regarding business connections to be a necessary basis for the contract, then the error is deemed as essential. Yet this rule is not applicable unless the other party is aware of this motive.
![]() (Şerh No: 12060 - Çeviren: Av.Bülent Sabri AKPUNAR - Tarih : 10-08-2011 17:48)
(Şerh No: 12058 - Çeviren: Av.Bülent Sabri AKPUNAR - Tarih : 10-08-2011 17:18)
Preliminary contracts are valid in which the parties may assume to conclude a contract in the future under the terms agreed therein.
If, except in cases provided by law, a contract is to be entered into in a specific form, the preliminary contract shall also be entered into in the same form.
![]() (Şerh No: 12056 - Çeviren: Av.Bülent Sabri AKPUNAR - Tarih : 09-08-2011 17:38)
Where there is an apparent disproportion between mutual performances in a contract and if this inequity stems from one party’s exploitation of the other’s straitened conditions, inexperience or carelessness, the injured party may, according to the circumstances , declare that he will not abide by the contract and demand restitution of any performance already made or that he will respect the contract but require the imbalance shall be equalized.
The injured party should make this declaration within one-year period from the date he becomes aware of carelessness or inexperience, and in case of complication, from the date the strained conditions disappear, and in any case within five years from the date the contract is concluded.
![]() (Şerh No: 12055 - Çeviren: Av.Bülent Sabri AKPUNAR - Tarih : 09-08-2011 17:26)
Where the law stipulates a contract be concluded in writing, it must be undersigned by all parties who becomes so liable.
Such texts shall be considered as in writing , unless otherwise provided by law, as a letter undersigned, telegrams the original copies of which are signed by the liable parties, facsimiles upon confirmation or documents which are sent via secure electronic signatures.
![]() (Şerh No: 11855 - Çeviren: Av.Bülent Sabri AKPUNAR - Tarih : 29-07-2011 13:48)
(Şerh No: 11922 - Çeviren: Av.Bülent Sabri AKPUNAR - Tarih : 29-07-2011 13:46)
(Şerh No: 12031 - Çeviren: Av.Bülent Sabri AKPUNAR - Tarih : 28-07-2011 13:27)
The person who undertakes an obligation should sign the document through his own handwriting. For these purposes, secure electronic signature is equivalent to a handwritten signature.
Where the signature is appended through other means but handwriting, it shall be deemed valid in conditions only customarily permitted, and particularly in case of signatures on large numbers of securities issued.
(Paragraph as amended by Law. Num. 6111, Art.213, date 13.02.2011) Testimony, if required, is mandatory in the signatures of visually impaired ones. Otherwise, signatures appended by hand is deemed as sufficient*.
*3rd. Paragraph pre-amendment : The signatures appended by those who are visually impaired are not thus liable, unless the signatures of whom have been duly ratified or it is proven that the document content was known by the blind person in the time of signing.
![]() (Şerh No: 11919 - Çeviren: Av.Bülent Sabri AKPUNAR - Tarih : 23-07-2011 13:34)
A contract which is concluded between the absent parties shall enter into force at the moment the declaration of acceptance is sent by the offeree.
Such contract shall enter into force at the moment the offer is received by the offeree in circumstances where an express acceptance is not required.
![]() (Şerh No: 11852 - Çeviren: Av.Bülent Sabri AKPUNAR - Tarih : 21-07-2011 16:13)
The validity of a contract is not subject to a specific form, unless otherwise provided by law.
Where the law requires a specific form for a type of contract, it is generally a validity condition.
A contract shall be considered invalid if concluded in default of the form required by law.
![]() (Şerh No: 11853 - Çeviren: Av.Bülent Sabri AKPUNAR - Tarih : 08-07-2011 21:52)
Delivery of goods that are not ordered does not connote to an offer.The respondent is not under obligation to keep or return the goods as such delivered.
![]() (Şerh No: 11848 - Çeviren: Av.Bülent Sabri AKPUNAR - Tarih : 08-07-2011 21:26)
Where a fixed term for acceptance is stipulated in the offer, such offer is binding for the offeror until the expiry of this period.
The offer lapses if the acceptance fails to reach to the offeror in the fixed period.
![]() (Şerh No: 11842 - Çeviren: Av.Bülent Sabri AKPUNAR - Tarih : 08-07-2011 13:02)
A contract is concluded in case both parties mutually declare their concurring assents.
Declaration of Assents may be either express or implicit.
![]() (Şerh No: 11839 - Çeviren: Av.Bülent Sabri AKPUNAR - Tarih : 08-07-2011 12:59)
A proposal is not binding if the person making the offer expressly indicates that he is not to be bound by it or if the nature of the business or other circumstances indicate that he is not intending to be bound.
Any display of goods with a price indication or sending tariffs, price lists or alike shall be deemed to be an offer, unless the opposite is expressly and simply understood.
![]() (Şerh No: 11849 - Çeviren: Av.Bülent Sabri AKPUNAR - Tarih : 08-07-2011 11:59)
A contract should be considered as concluded unless an offer to another party is rejected in a proper period of time, providing an explicit acceptance is not required due to the circumstances of the case, law or the characteristics of the business.
![]() (Şerh No: 11845 - Çeviren: Av.Bülent Sabri AKPUNAR - Tarih : 08-07-2011 11:21)
(Şerh No: 11333 - Çeviren: Av.Kadir ORUÇ - Tarih : 09-04-2011 19:20)
Bilgi [BK. 611]
![]() 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 511 inci maddesini karşılamaktadır. Tasarının iki fıkradan oluşan 611 inci maddesinde, ölünceye kadar bakma sözleşmesi tanımlanmaktadır. 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 511 inci maddesinin kenar başlığında kullanılan "B. Ölünceye kadar bakma akdi / I. Tarifi" şeklindeki ibare. Tasarıda "A.Tanımı" şeklinde değiştirilmiştir. 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 511 İnci maddesinin birinci ve ikinci cümleleri, ayrı konulara ilişkin oldukları göz önünde tutularak, Tasar... ![]() (Şerh No: 11262 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 29-03-2011 20:28)
Bilgi [BK. 612]
![]() 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 512 nci maddesini karşılamaktadır. Tasarının iki fıkradan oluşan 612 nci maddesinde, ölünceye kadar bakma sözleşmesinin şekli düzenlenmektedir. 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 512 nci maddesinin kenar başlığında kullanılan "II. Şartları / 1. Şekli" şeklindeki ibare, Tasarıda "B. Şekli" olarak değiştirilmiştir. . 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 512 nci maddesinin birinci ve ikinci cümleleri, ayrı konulara ilişkin oldukları göz önünde tutularak, Tasarıda iki fık... ![]() (Şerh No: 11261 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 29-03-2011 20:27)
Bilgi [BK. 613]
![]() 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 513 üncü maddesini karşılamaktadır. Tasarının tek fıkradan oluşan 613 üncü maddesinde, bakım alacaklısının bakım borçlusuna vereceği güvence düzenlenmektedir. 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 513 üncü maddesinin kenar başlığında kullanılan "2. Teminat" şeklindeki ibare, Tasarıda "C. Güvencesi" şeklinde değiştirilmiştir. Metninde yapılan arılaştırma dışında, maddede 818 sayılı Borçlar Kanunu’na göre bir hüküm değişikliği yoktur ![]() (Şerh No: 11260 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 29-03-2011 20:27)
Bilgi [BK. 614]
![]() 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 514 üncü maddesini karşılamaktadır. Tasarının üç fıkradan oluşan 614 üncü maddesinde, Ölünceye kadar bakma sözleşmesinin konusu düzenlenmektedir. 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 514 üncü maddesinin kenar başlığında kullanılan "III. Mevzuu" şeklindeki ibare, Tasarıda "D. Konusu" şeklinde değiştirilmiştir. 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 514 üncü maddesinin birinci fıkrasının ilk cümlesinde kullanılan "... ailesi içinde yaşar" şeklindeki ibare, Tasarının 614 üncü... ![]() (Şerh No: 11259 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 29-03-2011 20:26)
Bilgi [BK. 615]
![]() 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 515 inci maddesini karşılamaktadır. Tasarının üç fıkradan oluşan 615 inci maddesinde, Ölünceye kadar bakma sözleşmesinin iptali ve tenkisi düzenlenmektedir. 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 515 inci maddesinin kenar başlığında kullanılan "IV. İtiraz ve tenkis" şeklindeki ibare, Tasarıda "E. İptali ve tenkisi" şekline dönüştürülmüştür. 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 515 inci maddesinin birinci, ikinci ve üçüncü cümleleri, ayrı konulara ilişkin oldukları göz önün... ![]() (Şerh No: 11258 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 29-03-2011 20:26)
Bilgi [BK. 616]
![]() 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 516 ncı maddesini karşılamaktadır. Tasarının iki fıkradan oluşan 616 ncı maddesinde, ölünceye kadar bakma sözleşmesinin fesih yoluyla sona erdirilmesi düzenlenmektedir. 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 516 ncı maddesinin kenar başlığında kullanılan "V. Fesih / 1. İhbar" şeklindeki ibare, Tasarıda "F. Sona ermesi /1. Önel verilerek fesih" şekline dönüştürülmüştür. 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 516 ncı maddesinin ikinci fıkrasında kullanılan "... takas icra olun... ![]() (Şerh No: 11257 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 29-03-2011 20:25)
Bilgi [BK. 617]
![]() 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 517 nci maddesini karşılamaktadır. Tasarının iki fıkradan oluşan 617 nci maddesinde, ölünceye kadar bakma sözleşmesinin önel verilmeksizin feshi düzenlenmektedir, 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 517 nci maddesinin kenar başlığında kullanılan "2. Bir taraflı fesih" şeklindeki ibare, Tasarıda "II. Önel verilmeksizin fesih" şekline dönüştürülmüştür. Metninde yapılan arılaştırma dışında, maddede 818 sayılı Borçlar Kanunu’na göre bir hüküm değişikliği yoktur. ![]() (Şerh No: 11256 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 29-03-2011 20:24)
Bilgi [BK. 618]
![]() 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 518 inci maddesini karşılamaktadır. Tasarının tek fıkradan oluşan 618 inci maddesinde, bakım alacaklısının, bakım borçlusunun ölümü nedeniyle sözleşmeyi feshetmesi düzenlenmektedir. 818 sayılı. Borçlar Kanunu’nun 518 inci maddesinin kenar başlığında kullanılan "3. Borçlunun vefatı halinde fesih" şeklindeki ibare, Tasarıda 'III. Bakım borçlusunun ölümü" şekline dönüştürülmüştür. Metninde yapılan arılaştırma dışında, maddede 818 sayılı Borçlar Kanunu’na göre ... ![]() (Şerh No: 11255 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 29-03-2011 20:24)
Bilgi [BK. 619]
![]() 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 519 uncu maddesini karşılamaktadır. Tasarının üç fıkradan oluşan 619 uncu maddesinde, bakım alacağının devredilemezi iği ile bakım borçlusunun iflâsı hâlinde iflâs masasına kaydedilmesi ve bakım alacaklısının üçüncü kişilerce borçluya karşı yürütülmekte olan hacze katılması düzenlenmektedir. 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 519 uncu maddesinin kenar başlığında kullanılan "VI. Temlik edilememek ve iflâs ve haciz halinde talep" şeklindeki ibare, Tasarıda "F. Devred... ![]() (Şerh No: 11254 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 29-03-2011 20:23)
Bilgi [BK. 620]
![]() 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 520 nci maddesini karşılamaktadır. Tasarının iki fıkradan oluşan 620 nci maddesinde, adi ortaklık sözleşmesi tanınıl anmaktadır. 818 sayılı Borçlar Kanununu 520 nci maddesinin kenar başlığında kullanılan "A. Tarifi" şeklindeki ibare, Tasarıda "A. Tanımı" şeklinde değiştirilmiştir. 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 520 nci maddesinin ikinci fıkrasında kullanılan "Ticaret Kanunu’nda" şeklindeki dar kapsamlı ibare yerine, Tasarının 620 nci maddesinin ikinci fıkra... ![]() (Şerh No: 11253 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 29-03-2011 20:23)
Bilgi [BK. 621]
![]() 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 521 inci maddesini karşılamaktadır. Tasarının üç fıkradan oluşan 621 nci maddesinde, adi ortaklıkta, ortakların koyacaktan katılım payları düzenlenmektedir. 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 521 inci maddesinin kenar başlığında kullanılan "B. Şürekânın yekdiğeriyle münasebeti / I. Sermaye" şeklindeki ibare, Tasarıda "B. Ortaklar arasındaki ilişki /1. Katılım payı" şeklinde değiştirilmiştir. Metninde yapılan arılaştırma dışında, maddede 818 sayılı Borçlar Kanunu... ![]() (Şerh No: 11252 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 29-03-2011 20:22)
|
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |