Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Aktif Makale Transfer Alacakları Ve Uzman Avukatın Spor Hukukunda Gereksinimi

Yazan : Av.Vedat Türker [Yazarla İletişim]
Avukat

Yazarın Notu
İlk kez http://www.vedatturker.av.tr adlı sitemde yayınlanmıştır.

TRANSFER ALACAKLARI :
Transfer alacakları ödenmeyen futbolcularına destek verip teşekkür ederek dik bir duruş sergileyen Abdurrahman Yakut var bir tarafta.

Diğer tarafta ise eğilip bükülen, futbolcuları taraftar önünde hedef gösteren müsvedde başkanlar var. Ne diyor Sayın Abdurrahman Yakut :

''Adnan Öktüren'in başkanlığında transfer edilen futbolculara peşinatları ile maç başına düşen alacakları ödenmemişti. Bu nedenle Öktüren hem bu futbolcuları hem de takımı mağdur etmiştir. Bu yetmezmiş gibi takımın gerçeklerini, Vali Hüseyin Avni Mutlu ve siyasilerden saklamıştır. Günlük politikalarla takımı zor günlere taşımıştır. Buna rağmen Sayın Bakan Mehdi Eker, Vali Mutlu ve milletvekillerinin desteğiyle kulüp bugüne gelebilmiştir. Yoksa kulüp daha önceden kapanmış olurdu. Dilencilik politikasıyla kulübe büyük zarar vermiştir.

Gelinen noktada bu yükün altından nasıl kalkılacağı kesinlikle bilinmemektedir. Futbolcular, alacaklarından dolayı federasyona başvurmuştur. Oyuncular başka takımlara bedelsiz gidecektir. Futbolcular haklı olduğu için bu davranışı kınayamıyoruz. Onlar haklıdır. Bu sıkıntıya rağmen başarılı sonuçlara imza attılar. Diyarbakır halkı adına kendilerine teşekkür ediyorum.''

Bizde size teşekkür ediyoruz sayın başkan yiğidin hakkını yiğide verdiğiniz için...

BURADAN ŞU SONUÇ ÇIKIYOR :
Profesyonel sporcu ve kulüpler arasında yapılan sözleşmeler dikkatlice hazırlanmalı ve olası aykırılık durumunda taraflar hukuki haklarını detaylı incelemelidirler. Ve ayrıca muhakkak sözleşme yapar iken yahut herhangi bir uyuşmazlıkta bir Avukat aracılığı ile iş bu sözleşmeleri yapmalılar yahut uyuşmazlık konusunda uzman bir avukat aracılığı ile uyuşmazlığı çözmeye çalışıp. Eğer ki olmazsa avukat aracılığı ile ilgili yerlere başvurmalıdırlar. Aksi takdirde telafisi imkânsız zararlar meydana gelebilir.

PEKİ SPOR HUKUKUNDA UZMAN AVUKATLAR GERÇEKTEN GEREKLİ Mİ?

Fenerbahçe'nin Arjantinli futbolcu Ortega ile olan sorunda 11 milyon dolar, Beşiktaş'ın Del Bosque transferinde 8 milyon dolar, Galatasaray'ın ise futbulcu Ribery'inin ayrılması sırasında 11 milyon dolar, spor hukukçularının devrede olmaması nedeniyle kulüplerin kasasından paralar çıkmıştır ve/veya kulüp kasalarına herhangi bir para girmemiştir. Birleşmiş Milletler raporuna göre sporun küresel ekonomi içindeki payı yüzde 3'e ulaştı. Avrupa'da sadece futbol geliri yılda 12.5 milyar dolara, Türkiye'de ise 1 milyar dolara çıkmıştır.

Spor hukukunda kararlar çok hızlı verilmektedir. Bu da eğer ki Futbolcu ve/veya menajerin uzman bir avukatla çalışmaması durumunda futbolcu ve/veya futbolcu menajerinin çok büyük hak ve maddi kayıplara uğraması demektir. Kulübe de ceza verilmesi durumunda, yine aynı hak kayıpları ile kulüpler de karşı karşıya kalmaktadır. Futbol tahkim kurullarında öyle bir yılda karar çıkmaz, 2 -7 günde karar çıkar. Bu nedenle bu alanda hukuku bilmezseniz çıkacak karar sizi yıllarca spordan uzak tutar. Sadece uzak tutmakla kalmaz bazen sözleşmelerde veya talimatlarda bulunan bir maddeden dolayı futbolcular hem madden hem de manen çöküntüye uğrar.
Sadece 3'üncü ligdeki en ufak kulübün bütçesinin bile 1 milyon lira olduğunu, Avrupa Şampiyonası ve olimpiyatların, çeşitli vergiler adı altında, ülkeye 800 milyon dolar kazandırdığını, Türkiye'deki F1 yarışının dahi 40 bin kişiye ek iş sağladığını düşünürsek bu alanda meydana gelen para ve iş gücünün büyüklüğü karşısında profesyonel kişilere başvurma zorunluluğunun olması hem kişi hem de kurum menfaatlerine olduğu görülecektir.
Spor hukukuna gerekli önem verilmediği için, futbolcu ve kulüplerin yanı sıra milli takımın bile uluslararası maçlarda ceza aldığı düşünülürse yukarıda anlatılmak istenen spor hukukunda uzman kişilerle çalışmanın ne kadar doğru ve gerekli olduğu da anlaşılacaktır.
Olaylı, Türkiye-İsviçre milli takımları arasındaki futbol maçını hatırlarsak:
“Bu konuda uzman bir hukukçu olsaydı, sadece sorumlu oyuncular ceza alır, takım ceza almazdı. Galatasaray- Roma maçı sonrasında da çıkan kavgada Türk oyuncular dayak yemesine rağmen, Galatasaray 6 maç ceza almazdı. Bu konudaki çalışmalar ülkemizdeki avukatlar sayesinde yeni yeni başladı.

FUTBOLCULARIN VE KULÜPLERİN HAK VE YÜKÜMLÜLÜKLERİNİ BİLMELERİ İŞ BU EDİMLER NEDENİYLE HERHANGİ BİR SORUN ÇIKTIĞINDA DAHA DA ÖNEM KAZANMAKTA. VE SPOR HUKUKUNDA UZMAN AVUKAT BULUNDURMA İSE ARTIK TÜRKİYE LİGLERİNİN GELDİĞİ ŞU NOKTADA ZORUNLULUK OLMAKTADIR.

İŞTE FUTBOLCU VE KULÜPLERİN HAK VE ÖDEVLERİ :


Kulüplerin Sporcularına Karşı Yükümlülükleri :

Günümüzde spor kulüpleri sporcuları istihdam etmekte, onları çalıştırmakta ve bu sayede gelir elde etmektedir. Bu durum hukuki sorunları ortaya çıkarmıştır. Bu sorunlar karşılıklı olarak çözülmelidir.
Kulüplerin ve sporcuların karşılıklı olarak hak ve yükümlülükleri vardır. Kulüp açısından ele aldığımız bu açılımda kulübün ilk yükümlülüğü,
1- Sporcuyu çalıştırma borcu :
Hizmet akitlerinde çalışmak işçinin menfaatine olduğu için işveren işçisine iş verme borcu altındadır. Buradaki borç hem işçinin ücretini ödemek hem de işçiye çalışacak iş verme zorunluluğudur. Ancak spor kulüplerinde iş verme zorunluluğu geniş yorumlanmamalıdır. Kulüpler amaçları gereği birçok sporcuyla sözleşme imzalamaktadır ancak sahaya süreceği sayıda oyuncu seçme hakkı vardır. Bu seçim direktöründür. Bu durumun tek istisnası sporcunun sözleşmesinde her maçta oynama şartı olmasıdır ki bu durum günümüzde çok az profesyonel sözleşmede yer almaktadır. Kulüp her ne kadar oynatmama hakkına sahip olsa da sporcuyu antrenmanlara çıkarmak zorundadır. Bunun sebebi sporcunun antrenman sayesinde formunu koruması ve çalışarak takımda yer bulabileceği düşüncesini aşılamaktır.
2- Sporcuya araç ve gereç sağlama borcu :
Profesyonel takımlar sporcularına gerekli olan eşofman, forma, top vb. malzemeleri sağlamakla yükümlüdür. Ayrıca antrenman yapacakları saha ve soyunma odaları da klüpçe sağlanmalıdır. Antrenmana alınmayan sporcunun belli bir müddet sonra sözleşmesini feshetme hakkı vardır çünkü antrenman sporcunun kendisini devamlı geliştirebileceği tek yerdir.
3- Sporcuyu gözetme borcudur :
Genel anlamda işverenin işçiyi gözetme borcundan hareketle, kulübün de sporcuyu gözetme borcu olduğu söylenebilir. Bu borcun kapsamına işverenin kendi bünyesinde çalışan işçiyi koruması, işçinin menfaatleri doğrultusunda gördüğü iş nedeniyle uğrayabileceği zararlara karşı gerekli önlemleri alması ve işçinin menfaatinin zedelenmesine yol açacak zarar verici davranışlardan kaçınma borcu girer. Kulüp kısaca sözleşmeli sporcusunun zarar görmesine yol açacak bütün nedenleri ortadan kaldırmaya çalışır. Bu konuda özellikle çalışma güvenliğini sağlamalı, antrenman, maç gibi ortamlarda gerekli önlemleri almalıdır.
4- Kulübün borçları arasında sporcunun sağlığıyla ile ilgili yerine getirmesi gereken yükümlülükler vardır.
Profesyonel sporcunun mesleğini gereği gibi yerine getirebilmesi için sağlığına dikkat etmesi gerekmektedir. Sporcunun gerek fiziksel gerek psikolojik bakımdan sağlıklı olması hem kendisine hem de kulübüne yarar sağlayacaktır. Bu nedenle kulüp sporcunun kamp, seyahat ve maçlarında gerekli sağlık önlemlerini almalı ve profesyonel doktorlarla ve antrenörlerle çalışmalıdır. Profesyonel sözleşmeli sporcuların ameliyat veya tedavi ücretleri kulüplerce karşılanmalıdır ancak karşılanacak bu ücretlerde baz alınacak rakamlar sağlık bakanlığının belirlemiş olduğu ücret tarifesindeki rakamlardır. Kulübün idari konularla ilgili borçlarına bakacak olursak; kulüplerin profesyonel sözleşmelerden kaynaklanan bir takım idari yükümlülükleri bulunmaktadır. Bu yükümlülükler hem spor kulübünün bağlı olduğu federasyona karşı hem de sporcusuna karşıdır. Federasyona olan yükümlülüklerin başında federasyonun hazırladığı her türlü talimat ve genelgelere uyulma zorunluluğu gelmektedir. Kulüplerin sporcularına vermiş oldukları disiplin cezalarını, para cezalarını ve kararları, nedenleri, miktarı ve noterden alınmış karar örneği ile birlikte karar tarihinden itibaren 10 gün içinde bağlı bulundukları federasyona bildirmek zorundadırlar.
5- Sporcuların sigortalanması borcu :
Sporcular antrenmanlarda yada maçlarda sakatlanma olasılığı yüksek meslek gruplarındandır. Ayrıca sporcular takımlarıyla beraber yurtiçinde ve yurtdışında olmak üzere deplasmanlara gitmekte ve gidilen bu deplasmanlarda kazalara maruz kalabilme riskiyle karşı karşıyadırlar. Sporcunun bu şekilde bir kazaya maruz kalması hem kendisinin sportif ve ekonomik kaybına hem de kulübünün kaybına neden olacaktır. Bu gibi durumların ortadan kaldırılabilmesi için başta futbolcular olmak üzere sigortalanma zorunluluğu getirilmiştir. Bu zorunluluk 1989 yılındaki Samsunspor-Malatyaspor maçı öncesi Samsunspor'un Malatya'ya giderken geçirmiş olduğu kazadan sonra ortaya çıkmıştır. Sigorta zorunluluğu futbolcular için Profesyonel Futbol Transfer Talimatı'nda düzenlenmiştir.
Kulübün sporcular üzerindeki son yükümlülüğü sporcunun iş görmezliği ve maluliyeti halinde ortaya çıkmaktadır. Diğer bir çok mesleğe göre sporcuların sakatlanma riski çok daha fazladır. Ortaya çıkan sakatlanmalar o kadar ciddi olabilir ki sporcunun artık spor yapmasına engel olabilir. Klüpler bu gibi durumlarda üzerine düşen borçları yerine getirmek zorundadır. Profesyonel sporcular Sosyal Güvenlik Kurumu'nca kendisine iş görmezlik nedeniyle, iş görmezlik ödeneği ödediği sürece,kulübün herhangi bir ücret ödemesi zorunlu değildir ancak Sosyal Güvenlik Kurumu'nca karşılanmayan tutarlar klüp tarafından ödenmek zorundadır.
Kulüp, profesyonel sporcusunun sözleşme süresi içindeki mesleki faaliyetten doğan maluliyeti halinde, sporcuya maluliyet aylığı bağlanması halinde, sporcunun ücretinin geri kalanını kendisine 1 ay içerisinde ödemek zorundadır.
SONUÇ :
Profesyonel sporcu ve kulüpler arasında yapılan sözleşmeler dikkatlice hazırlanmalı ve olası aykırılık durumunda taraflar hukuki haklarını detaylı incelemelidirler. Ve ayrıca muhakkak sözleşme yapar iken yahut herhangi bir uyuşmazlıkta bir Avukat aracılığı ile iş bu sözleşmeleri yapmalılar yahut uyuşmazlık konusunda uzman bir avukat aracılığı ile uyuşmazlığı çözmeye çalışıp. Eğer ki olmazsa avukat aracılığı ile ilgili yerlere başvurmalıdırlar. Aksi takdirde telafisi imkânsız zararlar meydana gelebilir.

SPORCULARIN KULÜPLERE KARŞI YÜKÜMLÜLÜKLERİ :
1- Özen gösterme borcu :
Borçlar Kanunu'nun 321.maddesinde işçi sözleşme gereğince, üstlendiği işi görme borcu altındadır ve bunu özenle ifa etmek zorundadır hükmü yer almaktadır.
Aynı hüküm tüm sporcular için de geçerlidir. Sporcuların özen göstermesi gereken şeyler arasında antrenman sahalarına zarar vermemek, soyunma odalarına zarar vermemek gibi maddi konular girmektedir ayrıca maddi konular dışında kulüpteki takım arkadaşlarına, kulüp yöneticilerine saygılı olmak gibi manevi konular da girmektedir.
Sporcunun kendisinden beklenen performansı göstermesi, özen gösterme borcunu yerine getirdiği olarak kabul edilir. Fakat buna karşılık sporcunun beklenen performansı göstermesine rağmen, takım olarak oynanan spor dallarında takımın başarılı sonuçlar alamaması özen borcuna aykırı hareket edildiği anlamına gelmemektedir.
2- Sadakat borcu :
Sadakat borcu rekabet etmeme ve sır saklama olarak iki başlık halinde incelenir.
Rekabet etmeme borcu uyarınca; bu borç sporcunun kulübüyle olan sözleşmesi devam ettiği sürece geçerlidir ancak rekabet etmeme borcu tarafların anlaşması halinde sözleşme bittikten sonra da uzatılabilir. Rekabet etmeme kapsamında rakip takımın yöneticileriyle, futbolcularıyla aşırı şekilde samimi olamamak, kulübün kazanç elde edeceği anlaşmalı ürünleri kullanmak yerine rakip takımın ürünlerini kullanmak veya reklâmlarında oynamak ve benzeri durumlar girmektedir. Bunlara ek olarak, dernek şeklinde kurulmuş bir spor kulübünün sözleşmeli sporcusu, o derneğe de aynı zamanda üye olmuşsa kulüpten ayrıldığında dernek üyeliğinden de ayrılmalıdır. Bu durum da rekabet etmeme borcuna girmektedir.
Rekabet etmeme kapsamındaki diğer konuların başında şike ve teşvik primi gelmektedir. Şike; spor kulüplerinin belirli bir ekonomik menfaat karşılığında müsabakanın sonucunu değiştirecek şekilde hareket etmeleridir. Teşvik primi ise maç yapan iki takım haricinde üçüncü bir takımın o iki takımdan birinin oyuncularına kendi menfaatleri çerçevesinde ekonomik çıkar sağlamasıdır. Şikede kulüpler ön plandayken teşvik priminde sporcular ön plandadır. Her iki durum da rekabet etmeme kuralı gereği yasaklanmıştır ve spor ahlakına aykırıdır.
Bunun dışında sporcular kendi takımlarına ait formları giymekle yükümlüdürler. Giyecekleri ayakkabılar konusunda kendilerine karışılmamaktadır. Hatta birçok ünlü marka sporcuların adıyla ayakkabılar üretmektedir ve pazarlamaktadır.
Sır saklama yükümlülüğü uyarınca; sporcular için sır saklanması gereken bilgiler mesleki sır kapsamına girmektedir. Bu durum, kulüp içi bilgilerin gizli kalması, taktikler, toplantılar, transfer politikaları, gelirleri ya da borçları gibi konular olabilmektedir. Daha genel bir ifadeyle kamuoyu tarafından duyulması istenmeyen bilgiler sır saklama kapsamına girmektedir.
Sır saklama borcu sözleşmenin taraflarca imzalanmasıyla başlar ve sözleşmenin bitmesiyle de sona erer ancak taraflar sır saklama yükümlülüğünü aralarında yapacakları bir sözleşme ile uzatabilirler.
3- Sporcunun kulübünden izinsiz sportif faaliyetlere katılamama borcu :
Kulüpler yüksek meblağlar ödeyerek bonservislerini aldıkları sporcuların zamanlarını kendileri için harcamalarını isterler. Bu durumun tek istisnası sosyal derneklere yardım amaçlı yapılan sportif faaliyetlerdir. Bunlar izne değil bildirime bağlıdır. Buradaki dikkat edilmesi gereken nokta sporcunun zarar görmemesidir.
4- Kulübün yönergelerine uyma borcu :
Sporcu mesleğini yerine getirmek için bazı kural ve talimatlara uymak zorundadır. Bu talimatlara hem kulübü hem de bağlı bulunduğu federasyona karşı uymakla yükümlüdür. Uyamaması durumunda federasyonca veya kulüpçe ceza alması kaçınılmaz olur.
5- Kulüp idareci ve yöneticilerine saygılı olma borcu :
Onları rencide edecek açıklamalardan kaçınmalıdır. Bu borca aykırılık durumunda şartlara göre ceza verilebilir. Bu ceza genellikle para cezası olmaktadır. Hakarete giren açıklamalarda ise kulübün sporcusuna tazminat davası açma hakkı saklıdır.
6- Özel hayatına ve sağlığına özen gösterme borcu :
Kulübün sporcunun özel hayatına etki etme ve önlem alma hakkı vardır, özel hayatına dikkat etmeyen sporcunun ceza alması kaçınılamaz.
SONUÇ :
Tüm bu borçlar dışında futbolcuların sözleşmeye eklenmiş olan borçlarının olma ihtimali ve iş bu borcundan haberinin olmama ihtimali ise mevcut olup iş bu durumda futbolcu telafisi imkansız zararlar görmek istemiyorsa kesinlikle ve kesinlikle spor hukukunda uzman bir avukat yardımı alması şarttır.

DAHA GENİŞ BİLGİ ALABİLMEK İÇİN İLETİŞİM BİLGİLERİMİZ KISMINDAN YARARLANARAK TARAFIMIZA ULAŞABİLİRSİNİZ.

AV.VEDAT TÜRKER
http://www.vedatturker.av.tr
Yasal Uyarı : Site sahibinin izni olmadan hiçbir yazı ve görüntü alınamaz , başka yerde kullanılamaz. yayınlanamaz
Bu makaleden kısa alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir :

"Transfer Alacakları Ve Uzman Avukatın Spor Hukukunda Gereksinimi" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Av.Vedat Türker'e aittir ve makale, yazarı tarafından Türk Hukuk Sitesi (http://www.turkhukuksitesi.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.

Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak yazarının izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.


[Yazıcıya Gönderin] [Bilgisayarınıza İndirin][Arkadaşa Gönderin] [Yazarla İletişim]
Bu makaleye henüz okuyucu yorumu eklenmedi. İlk siz yorumlayın!
» Makale Bilgileri
Tarih
13-08-2009 - 13:42
(5371 gün önce)
Makaleyi Düzeltin
Yeni Makale Gönderin!
Değerlendirme
Şu ana dek 1 okuyucu bu makaleyi değerlendirdi : 1 okuyucu (100%) makaleyi yararlı bulurken, 0 okuyucu (0%) yararlı bulmadı.
Okuyucu
5869
Bu Makaleyi Şu An Okuyanlar (1) :  
* Son okunma 14 saat 31 dakika 53 saniye önce.
* Ortalama Günde 1,09 okuyucu.
* Karakter Sayısı : 15125, Kelime Sayısı : 1938, Boyut : 14,77 Kb.
* 2 kez indirildi.
* 4 okur yazarla iletişim kurdu.
* Makale No : 1075
Yorumlar : 0
Bu makaleye henüz okuyucu yorumu eklenmedi. İlk siz yorumlayın!
Makalelerde Arayın
» Çok Tartışılan Makaleler
» En Beğenilen Makaleler
» Çok Okunan Makaleler
» En Yeni Makaleler
THS Sunucusu bu sayfayı 0,03730893 saniyede 13 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.