|
Uluslararası Ticaret Odası Hakemlik Mahkemesi
I.GİRİŞ
Uluslar arası uygulamada artan bir biçimde devletlerin ve uluslar arası örgütlerin yabancı özel hukuk kişileri ve özellikle ticaret ortaklıklarıyla sözleşme ilişkisi içine girdikleri görülmektedir. Bu sözleşmelere alım-satım, hizmet akdi, doğal kaynakların işletilmesi imtiyazı, borç ve yatırım sözleşmeleri örnek gösterilebilir.[1] Bu tür ilişkilerde hiç şüphesiz, doğabilecek bir ihtilafta karşı tarafın hukukuna tabii olmayı istemez, böyle bir konuda uluslar üstü bir yargılama sistemine güven duyar. Devletler ile yabancı şirketler arasındaki bu farklılığı aşmak için ihtilafların hallinde başvurulacak tahkim mekanizması konusunda uluslararası düzeyde genel prensipler oluşturma ihtiyacı ortaya çıkmıştır. Bu ihtiyacı karşılamak ve yabancı hakem kararlarının tanınması ve tenfizini kolaylaştırmak için çeşitli tarihlerde iki ve çok taraflı uluslararası
Sözleşmeler imzalanmıştır. Yabancı hakem kararlarının tanınması ve tenfizini
düzenleyen uluslararası sözleşmelerin ilki 1923 yılında imzalanan Cenevre Protokolü’
dur. Coğrafi olarak en geniş uygulama alanı olanı ise 1958 yılında akdedilen "Yabancı
hakem Kararlarının Tanınması ve Tenfizi Hakkında New York Sözleşmesi" dir.[2]
II.Ticari Uyuşmazlıkların Çözümünde Tahkim
Tahkim uluslar arası ticari uyuşmazlıkların çözümünde kullanılan yöntemlerin en yaygın olanıdır. Bunun başlı sebepleri hızlı, ucuz ve beklide en önemlisi bu mahkemelerin milli mahkemelere göre konusunda uzmanlaşmış olmalarıdır.[3]
Tahkim, uyuşmazlığın taraflarca seçilen kişi veya kurumlar
tarafından nihai olarak çözümlenmesidir. 2 tür tahkim vardır: i) Ad Hoc tahkim; ii) Kurumsal tahkim.[4]
Kurumsal tahkim devamlı bir hakem kuruluşunun idaresinde, onun önceden düzenlediği kurallara göre işleyen tahkimdir.[5]En çok başvurulan kurumsal tahkim merkezlerinden biri de Milletlerarası ticaret odası tahkim divanıdır.
III.Milletlerarası Ticaret Odası ve Tahkim Divanı
1919 yılında ABD'nin Atlanta şehrinde uluslararası bir Konferans’ta Belçika, Fransa, İtalya, İngiltere ve ABD'nin öncülüğünde ilk temelleri atılmıştır.
Birinci Dünya Savaşının bitiminde ekonomide bozulan dengeleri yeniden sağlamak, savaşın kötü etkilerini bertaraf etmek gayesiyle böyle bir oluşum gerçekleştiren devletler, MTO'nin amacını;
"Himayecilikle mücadele, uluslararası ticaretin ve işbirliğinin geliştirilmesi, özel teşebbüsün güçlendirilmesi, uluslararası iş dünyasının gerektirdiği şartların düzeltilip standart hale getirilmesi" şeklinde tanımlamışlardır.
Daha sonra bu amaç daha da gelişerek piyasa ekonomisinin desteklenmesi, uluslararası platformda iş dünyasının her yönüyle temsil edilmesi, ekonomik sorunların çözümünde çaba harcanması, iş dünyası ve uluslararası organizasyonlar arasında diyalog kurulması gibi konularda faaliyetler geliştirilmiştir.
MTO'nın ilk kez 1920 yılında kurulu kongresi toplanmış ve Fransa eski Ticaret Başkanı Etienne Clemental ilk Başkan seçilmiştir. Clementel'in etkisiyle organizasyonun ABD'de olan merkezi Paris'e getirilmiştir. O günden bu güne gelişerek 139 ülkede binlerce üyesi olan büyük bir iş organizasyonu haline gelmiştir.[6]
Kuruluşundan bu yana geçen 76 yıl içerisinde 10.000’in üzerinde anlaşmazlık başvurusunda bulunulan divan, Dünyanın en eski ve ele aldığı dava sayısı ve çeşitliliği açısından en büyük hakemlik kurumudur.[7]
Halen uygulanmakta olan tahkim kuralları 1988 yılında yürürlüğe girmiştir.[8]
A.MTO’nun Sorunu Çözme yolları
Milletlerarası ticaret odası önüne gelen uyuşmazlıklarda 2 çözüm yolu önerir.
1.Uzlaştırma
İhtiyari olan bu yol tarafların rızası ile organize edilebilir. Taraflar arasında hiçbir tahkim anlaşması imzalanmamış olsa bile uzlaştırmaya başvurulacağı gibi, aralarında böyle bir anlaşma olsa da, hakemden önce bu çözüm yoluna gidilebilir. MTO uzlaştırıcı seçer, her iki taraf iddialarını açıklar ve bir anlaşma zemini aranır.
Taraflar bu yola gitmekle yetkili mahkemeye gitme haklarını kısıtlamazlar ve uzlaştırmada beyan edilen hususlar mahkeme önünde bir hükmü yoktur.
2.Tahkim
a.Tahkim Divanı
Milletlerarası Ticaret Odası Milletlerarası Tahkim Divanının (Divan) fonksiyonu Milletlerarası Ticaret Odasının Tahkim Kurallarının uygulanmasını temin etmek olup, bu amaç için gerekli yetkiye sahiptir.(Mto ek protokol 1)
Tahkim Divanının bir başkanı, bir başkan yardımcısı ve farklı milletlerden 50 üyesi bulunmaktadır. MTO Konseyi Divan Başkanını seçerek başkan yardımcısını
atamaktadır. Konsey Divan üyelerini, MTO Ulusal Komitesinin önerisi üzerine,
atamaktadır. Tahkim Divanı, kendi kurallarına göre yürütülen tahkim duruşmalarının
denetimini yapmaktadır. Divan, hakemlik talebiyle sunulan ihtilafların çözümünde
kendisi karar vermemektedir. Bunun yerine, anlaşmazlık konusu dava üzerinde nihai
ve bağlayıcı kararı verecek hakemleri atamakta veya tarafların üzerinde anlaştığı
hakemleri onaylamaktadır. Hakem heyetinin oluşturulmasının yanı sıra Divan, tahkim
sürecinin başlatılması için gerekebilecek konularda kararlar alabilir, süreci denetler,
MTO kurallarına uyulmasını sağlar. Ayrıca, kararları, sonuçlandırılıp taraflara
bildirilmesinden önce gözden geçirir.[9] Her MTO tahkim davası, davayı inceleyerek nihai
karar verme sorumluluğu taşıyan bir hakem heyeti tarafından yürütülür. Yıllık ortalamalar MTO Tahkiminin 40 değişik ülkede en önemli dillerde ve yaklaşık 60 değişik milliyetten hakemler tarafından yürütüldüğünü göstermektedir. Hakem heyetlerinin çalışmaları her hafta toplanan MTO Tahkim Divani tarafından takip edilir. Görevi MTO Tahkim Kurallarına uygun olarak tahkimleri organize etmek ve çalışmalarını izlemektir. Divan
kanunlardaki değişiklikleri sürekli takip etmek, dünyanın her yerindeki uluslararası tahkim
uygulamalarını izlemek ve çalışma metotlarını tarafların ve hakemlerin ihtiyaçlarına adapte etmek zorundadır. Birçok dildeki davaların günlük yönetimi ise Milletlerarası Ticaret Odasının Paris Merkezindeki Divan Sekreteryası tarafından yürütülür.
Her ne kadar MTO Tahkim Kuralları uluslar arası mahiyette hazırlanmış olsalar da uluslar arası olmayan davalar için de kullanılabilirler.[10]
aa.MTO Tahkim Divanı Kuralları ve Usulü
.MTO tahkim divanı konu ve alan itibariyle sınırsızdır. Ancak konu itibariyle ihtilafların iş ve milletlerarası nitelikte olunması istenmektedir. Bir tahkim anlaşmasıyla yetki verildiği takdirde,Divan milletlerarası nitelikte olmayan ticari ihtilafların da bu Kurallar ile çözülmesini de sağlayacaktı. (MTO m.1)
Uluslararası tahkim uygulayıcıları tarafından yaygın olarak başvurulan, MTO tahkim
Kurallarını benimsemek isteyen tarafların sözleşmesine bu yönde bir kayıt koymaları
Tavsiye edilmektedir.Tahkim prosedüründe davacı konumunda olan kimse tahkim talebini yazılı olarak MTO Divan Sekreterliği’ne sunar.
Tahkim talebinde bulunurken dava dilekçesinde;
• Tarafların tam adı, sıfatı ve adresleri,
• Davanın özeti ve esaslı unsurları, (dava değeri hakkında bilgiler özellikle
belirtilmelidir.)
• Hakemlerin seçimine ilişkin anlaşma,
• Hukuki talepler,
• Taraflar arasındaki anlaşmalar özellikle tahkim sözleşmesi, ilgili belgeler, bilgiler,
• Tahkim yeri, uygulanacak hukuk, tahkim dili
belirtilmelidir.[11]
Bu dilekçeyi alan sekretarya onun bir örneği ile eklerini cevaplandırması için karşı tarafa tebliğ eder. (MTO m.3) Bu dilekçeyi alan taraf 30 gün içerisinde hakemlerin sayısı ve seçimleri hakkında yapılan tekliflere karşı fikrini bildirir, icap ediyorsa hakemini bildirir ve ayni zamanda savunmasını açıklayarak bununla ilgili delillerini sunar.(MTO m.4) Davalı tarafından yapılacak tüm Karşı talepler
Cevap ile birlikte yapılacak ve karşı taleplere sebep olan ihtilafın mahiyet ve
özelliklerinin açıklaması ve mümkün olduğunda, karşı talep olarak ileri
sürülen meblağ da dâhil olmak üzere netice-i talebi içermelidir. 30 gün içerisinde bir Replik verecektir. Sekretarya Replik için Davacıya ek süre verebilir.(m.5)
ab.Tahkim sözleşmesinin Hükümleri
Taraflar, MTO Tahkim Kuralları uyarınca tahkime müracaat etmek üzere anlaşmışlarsa, tahkim sözleşmesi tarihinde yürürlükte olan Kurallara tabi olma şartı konmamışsa, fiilen, tahkim yargılanmasına başladığı tarihte yürürlükte olan Kuralların hükümlerine uyacakları anlamına gelir. Davalı 5. Madde uyarınca Cevap vermediği veya taraflardan herhangi biri, tahkim şartının mevcudiyeti, geçerliliği veya kapsamına ilişkin bir veya daha fazla itiraz ileri sürdüğü takdirde Divan, itiraz veya itirazların kabul edilebilir olup olmadığına ve davanın esasına tesir etmemek üzere, kurallar dâhilinde bir tahkim sözleşmesinin varlığının kabul edilir olabileceği ön kanısına ulaşır ise tahkimin devamına karar verebilir. Bu halde kendi yetkisi hakkında karar vermek Hakem Mahkemesine aittir. Divan bu yönde kanaat
getirmezse, tahkimin devam edemeyeceği taraflara tebliğ edilecektir. Böyle bir durumda, taraflardan her birinin bağlayıcı bir tahkim şartının olup olmadığına dair yetkili herhangi bir mahkemeye başvurma hakları saklıdır.
Taraflardan herhangi biri tahkimi reddeder veya tahkime katılmaz veya herhangi bir aşamasına katılmazsa, tahkim bu ret veya katılmamaya rağmen yürütülür.
Aksi kararlaştırılmış olmadıkça, Hakem Mahkemesinin tahkim sözleşmesinin geçerliliğine
karar vermiş olması kaydıyla, sözleşmenin geçersiz olduğuna veya yokluğuna dair bir iddia
Hakem Mahkemesinin yetkisini ortadan kaldırmayacaktır. Esas sözleşme yokluk veya
geçersizlik ile sakat olsa bile, Hakem Mahkemesinin tarafların karşılıklı hukukunu
tayin ve iddia ve savunmaları hakkında karar vermek hususundaki yetkileri devam edecektir.(m.6)
b.MTO’da Hakemlik Kurumu
Divan, hakemlik talebiyle sunulan ihtilafların çözümünde
kendisi karar vermemektedir. Bunun yerine, anlaşmazlık konusu dava üzerinde nihai
ve bağlayıcı kararı verecek hakemleri atamakta veya tarafların üzerinde anlaştığı
hakemleri onaylamaktadır. Her MTO tahkim davası, davayı inceleyerek nihai
karar verme sorumluluğu taşıyan bir hakem heyeti tarafından yürütülür. Yıllık ortalamalar MTO Tahkiminin 40 değişik ülkede en önemli dillerde ve yaklaşık 60 değişik milliyetten hakemler tarafından yürütüldüğünü göstermektedir. Hakem heyetlerinin çalışmaları her hafta toplanan MTO Tahkim Divani tarafından takip edilir.
ba.Hakemlerin Seçimi
Anlaşmazlıklar bir veya üç hakem tarafından sonuçlandırılır. Taraflar hakem
sayısı üzerinde anlaşamazlar ise, dava bir adet Tahkim Divanı, birer adet de
taraflarca atanacak üç hakem tarafından ele alınır. Bu durumda Davacı, Divanın kararının tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde bir hakem önerecektir ve Davalı
da Davacı tarafından yapılan tayinin tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde bir hakem önerecektir.
Taraflardan birisi, hakem atamak konusunda her hangi bir sebeple başarısız olursa, Divan ilgili tarafın yerine de hakem
atar. (MTO; m.8). Tek hakemli davalarda hakem veya üç hakemli davalarda başkan ve divanının atayacağı hakemler, zorunlu olmadıkça ve taraflar mutabık kalmadıkça, anlaşmazlık taraflarının milliyetinden başka bir milliyetten olmalıdır (MTO; m.9)
Hakemlerin Tarafsız olmadığı iddiası veya başka bir sebeple bir hakemin reddedilmesi Sekretaryaya, reddin dayanağı olan hal ve sebepleri izah eden yazılı
bir beyan ile yapılır. Ret talebinin dinlenebilmesi için, taraflardan
birinin hakemin Divan tarafından atanması veya onaylanmasına ilgili tarafa tebliğinden itibaren 30 gün içinde veya ret talebinde bulunan taraf ret talebinin dayanağı olan olgu ve olayları yukarıda belirtilen tebliğ tarihinden sonra öğrenilmişşe, öğrenmesinden sonra 30 gün içinde dermeyan edilmesi gerekir. Divan tarafları, sekretarya ve ilgili hakemin görüşlerini yazılı olarak aldıktan sonra bir karar verir.(MTO; m.11).
bb.Hakemlerin Uygulayacağı Usul ve Kurallar
Hakemler bütün tarafların iddialarını makul bir çerçevede ifade edebilmeleri
için yeterince adil ve ön yargısız olmalıdır (MTO; m.15/2). Hakem heyeti mevcut
belgeler çerçevesinde ve tarafların katılımı ile "Referans Noktaları"nı (Terms of
Reference) içeren bir belge hazırlayarak işe başlamalı ve bu belge hakemler ve
taraflarca imzalanmalıdır. Bu belgede şu hususlar bulunmalıdır (MTO; m. 18/1-2);
♦tarafların isimleri ve unvanları,
♦tarafların adresleri,
♦iddiaların ve taleplerin özeti,
♦kararlaştırılması gereken konular,
♦hakemlerin isimleri, unvanları ve adresleri,
♦tahkimin yeri,
♦tahkimin usul hukuku ve hakemlerin dostane aracı olarak nefaset ve
hakkaniyet kurallarına göre karar verip veremeyeceği.
Görev Belgesi imzalandıktan veya Divan tarafından onaylandıktan sonra, tarafların hiç biri Görev Belgesinin sınırlarının dışında kalan yeni taleplerde veya karşı taleplerde bulunamayacaktır. Meğer ki böyle yeni talep veya karşı taleplerin mahiyetini, tahkimin bulunduğu aşamayı ve diğer ilgili hususları göz önüne alacak olan Hakem Mahkemesi tarafından bunun için izin verilmiş olsun.(m.19)
Taraflar tahkime uygulanacak maddi hukuku, tahkimin yeri ve dilini, hakemlerin
dostane aracı olarak nefaset ve hakkaniyet kurallarına göre karar verip
veremeyeceğini aralarında anlaşarak belirleyebilir (MTO; m.14, 16, 17). Böyle bir
anlaşmanın yokluğunda hakem heyeti uygulanacak hukuk kuralını kendisi tespit
eder. Bütün hallerde, Hakem Mahkemesi esas sözleşme hükümlerini ve ilgili ticari örf ve adetleri göz önünde bulunduracaktır.
Hakem Mahkemesi mümkün olan en kısa süre içerisinde uygun bulduğu tüm yöntemleri
kullanarak davanın vakialarının tespitine girişecektir.
Tarafların yazılı sunuşlarını ve tevdi edilen evrakın incelenmesinden sonra, taraflardan herhangi biri bunu isterse, Hakem Mahkemesi, tarafları kendilerinin huzurunda hep birlikte dinler, eğer böyle bir talep yoksa onları dinlemeye re sen de karar verebilir.
Hakem Mahkemesi ayrıca tarafların huzurunda veya usulü dairesinde davet edilmiş olmak
kaydıyla, gıyablarında şahitleri, taraflarca tayin edilmiş uzmanları veya başka herhangi bir
kimseyi de dinleyebilir.
Hakem Mahkemesi, taraflara da danıştıktan sonra, bir veya birkaç bilirkişi tayin edebilir,
Taraflardan herhangi biri duruşma istememişse, Hakem Mahkemesi sadece taraflarca sunulan
evrak üzerinden karar verebilir.(m.20)
Taraflar aksini kararlaştırılmamassa, Hakem Mahkemesi, dosya kendisine havale edilir edilmez, taraflardan birinin isteği üzerine, uygun gördüğü geçici veya muhafaza amaçla ihtiyati tedbir kararını verebilir. Hakem Mahkemesi böyle bir karar için talep eden tarafın uygun bir teminat vermesini şart koşabilir. Bu türlü herhangi bir tedbir, gerekçe de belirtmek suretiyle, bir talimat veya bir karar şeklinde olabilir, bunun takdir hakkı Hakem Mahkemesi. ne aittir.(m.23)
Duruşma yapılacağı zaman, Hakem Mahkemesi, makul bir süre tanıyarak, tarafların kendisi
tarafından saptanmış gün ve yerde huzuruna çıkmalarını isteyebilir. Uygun şekilde celbedilmiş olmalarına rağmen taraflardan herhangi biri duruşmaya makul mazereti olmadan gelmezse, Hakem Mahkemesi duruşmayı yürütme yetkisine sahip olacaktır.
Taraflar şahsen veya usulü dairesinde yetki verilmiş temsilcileri vasıtasıyla katılabilir; ayrıca
müşavirlerini bulundurabilirler.(m.21)
Tarafların davalarına takdim etmek için makul imkâna sahip olduklarına kanaat getirdikten sonra Hakem Mahkemesi yargılamanın bittiğini beyan edecektir. Bundan sonra, Hakem Mahkemesi tarafından istenmesi ya da izin verilmesi halleri hariç, hiçbir takdim yapılamayacak, beyanda bulunmayacak veya delil ibraz edilemeyecektir.(m.22)
bc.Hakem Heyetinin Kararları
Prensip olarak hakem heyetinin nihai kararını altı ay içerisinde vermesi gerekmektedir. Ancak gerektiğinde Tahkim Divanı bu süreyi uzatabilmektedir (MTO m. 24).
Birden fazla hakemin olduğu heyetlerde karar çoğunlukla alınır. Çoğunluk sağlanamadığı zaman karar hakem heyetinin başkanınca alınır. Hakem kararının tahkimin yapıldığı yerde alındığı varsayılır. Kararlar yazılı ve gerekçeli olmalıdır (MTO;m.25). Taraflar, heyetin karar almasından önce aralarında bir çözüme ulaşmışlarsa, tarafların talebi ve heyetin de hem fikir olması durumunda bu çözüm heyet kararı olarak mütalaa edilir (MTO; m. 26). Heyet, özellikle davanın başlangıcında, hakemlerin yargılama yetkisi, ihtilafa uygulanabilir maddi hukuk gibi konularda kısmi karar da alabilir.
Taslak karar, resmiyet kazanmadan önce, şekil açısından düzeltmeler yapılması bakımından Divana gönderilir. Divan, kararı biçim ve içerik açısından inceler ve önemli bulduğu noktalarda, heyetin karar verme özgürlüğünü etkilemeden heyeti, ikaz edebilir. Bu incelemenin amacı kararın doğruluğunu ve uygulanabilirliğini artırmaktır. Taslak karar Tahkim Divanınca uygun bulunmadığı sürece geçerlilik taşımaz ve taraflara bildirilmez (MTO; m. 27).
MTO kurallarında açıkça belirtilmeyen konularda Divan ve hakem heyeti bu
kuralların ruhuna uygun davranmalı ve hakem kararlarının hukuken uygulanabilir
olmasını temin etmelidir (ICC; m. 35).
bd.Hakem Kararlarının Tanınması ve Tenfizi
Kararlara gönüllü uymak ve işbirliğinde bulunmak tahkimin öncelikli amacını
oluşturmaktadır. Bu çerçevede, MTO kuralları, hakem kararlarının bağlayıcı olduğunu
ifade ederek; tarafların kararı başka bir yere götürmeden ve ertelemeden
uygulamasını istemektedir. Her Karar taraflar için bağlayıcı olacaktır. Ihtilafı
bu Kurallar altında tahkime sunmakla taraflar, verilecek Kararı derhal icra etmeyi kabul ederler ve yapılmasına geçerli olduğu ölçüde temyiz yoluna başvurmaktan feragat etmiş sayılacaklardır.(MTO; m. 28). Tarafların kararı gönüllü olarak uygulamamaları durumunda uluslararası sözleşmeler tenfizi zorunlu kılmaktadır.Yabancı hakem kararlarının tanınması ve tenfizi konusunda en geniş uygulama alanına sahip olanı da1958 tarihli New York Sözleşmesidir. Pek çok olayda, yabancı mahkeme kararlarıyla kıyaslandığında, yabancı hakem kararlarının geçerliliği ve tenfizi daha iyi korunmakta ve sağlanmaktadır.Bu da uluslararası tahkimi cazip kılan etkenlerden bir tanesidir.
c.Tahkim Masrafları
Tahkim masrafları hakemlerin ücretleri ve harcamaları, Tahkim Divanının idari
masrafları, atanmışsa bilirkişi ücretleri, makul düzeydeki diğer harcamalardan
oluşmaktadır (MTO; m. 31/1).
Nihai kararda, tahkimin masrafları belirlenmekte ve masrafların hangi tarafça
ödeneceği ya da masrafın taraflarca nasıl paylaşılacağı açıklanmaktadır (MTO; m.31/3)
VI.SONUÇ
Gelişen ve Küreselleşen dünyamızda, devletler Avrupa Birliği örneğinde de görebileceğimiz gibi kapalı ekonomik düzenden çıkıp, günümüzün koşullarına uygun olarak serbest ekonomik düzende kendilerine yer bulma çabaları içindedir. Bu sürecin dışında kalan, deyim yerindeyse sahada olmayan yani uluslar arası ticaret içinde olmayan toplumlar gelişme ivmesine girmesine girmesi imkânsıza yakındır. Böyle bir süreçte uluslar arası ticaret ve doğal sonucu olarak uluslar arası yargı önemini gittikçe artırmaktadır. Devletler ve uluslar arası ilişkiler geliştiren tüzel kişilikler ilişki kurarlarken hukuka dışında herhangi bir güvenceleri yoktur ve olmamalıdır. Bu temelden bakarsak uluslar arası bir ilişkide tarafsız olabilecek makam uluslar arası, tarafsız ve bağımsız bir hukuk mekanizmasıdır.
Uluslar arası ticaretteki ihtilafların çözümü için günümüzdeki en önemli kurum MTO tahkim divanıdır. Bu organın verdiği kararların bağlayıcılığı ise taraflara verilen başka bir güvencedir. MTO’nun uluslar arası ticaretin gelişimine olan katkısı ve bu bağlamda Küreselleşmedeki önemi yadsınamaz. Bunların yanında belki de en önemli faydası insanların ve devletlerin ihtilaflarını savaş yolu ile değil hukukun yolu ile çözme fırsatı verme işlevidir.
Kaynakça:
Kitaplar:
Pazarcı,Hüseyin, Uluslar arası hukuk dersleri,4. Kitap, Ankara,2000
Makaleler:
Emek,Uğur, Uluslar arası ticarette tahkim prosedürü, İstanbul,1999
Ünal,Yeliz, Ticari uyuşmazlıkların çözümünde uluslar arası tahkim, İhracatı geliştirme etüt merkezi,2005
Mamalı,Barış, Milletlerarası ticaret odası tahkimi, Lefkoşa baro dergisi, sayı 2,Lefkoşa
Guide To ICC Arbitration, International Chamber of Commerce Publications, Paris-1994
ICC Rules of Arbitration and Conciliation in force as from January 1, 1998, International Chamber of Commerce
Publications, Paris, 1997.
İnternet:
http://www.iccwbo.org
http://icc.tobb.org.tr
RAUF KÜRŞAD
[1] Pazarcı,Hüseyin,Uluslar arası hukuk dersleri,4. Kitap,Ankara,2000,s.87
[2] Emek,Uğur,Uluslar arası ticarette tahkim prosedürü,İstanbul,1999,s.11
[3] Ünal,Yeliz,Ticari uyuşmazlıkların çözümünde uluslar arası tahkim,İhracatı geliştirme etüt merkezi,2005,s.4
[4] Geniş bilgi için Bkz. Emek,,s.36
[5] Mamalı,Barış,Milletlerarası ticaret odası tahkimi,Lefkoşa baro dergisi,sayı 2,Lefkoşa,2001,s.46
[6] MTO Türkiye web sitesi, http://icc.tobb.org.tr/iccmerkez.php,2005
[7] Guide To ICC Arbitration, International Chamber of Commerce Publications, Paris-1994,s.9
[8] ICC Rules of Arbitration and Conciliation in force as from January 1, 1998, International Chamber of Commerce
Publications, Paris, 1997.
[9] Emek,,s.40
[10] MTO Tahkim Divanı Sözleşmesi, Önsöz
[11] Ünal, s.10
|
Bu makaleden kısa alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir :
"Milletler Arası Ticaret Odası Hakemlik Mahkemesi" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Rauf Kursad'e aittir ve makale, yazarı tarafından Türk Hukuk Sitesi (https://www.turkhukuksitesi.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak yazarının izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
|
|
Milletler Arası Ticaret Odası Hakemlik Mahkemesi
