![]() |
|
![]() |
|
THS Şerhine Son Eklenen Şerhler |
Ayrı yaşama hakkı bulunan eşin çalışıyor olması, maaşının ve malvarlığının bulunması tedbir nafakasına hükmedilmesine engel değildir. Halen evlilik birliği hukuken devam ettiğine göre, ayrı yaşamaya haksız olarak sebebiyet veren eş tedbiren nafaka vermekle yükümlüdür. Ancak, hükmedilecek nafakanın miktarını tayinde bu husus dikkate alınmak zorundadır. Böylece "hakkaniyet" ilkesine uygun bir nafaka tespit edilebilir
![]() (Şerh No: 3179 - Ekleyen: Av.Habibe YILMAZ KAYAR - Tarih : 08-01-2010 23:44)
Aile birliği devam ettiği sürece davalının kendine ait bir evin bulunması, aile konutu olan davacıya ait taşınmazdan davalının yararlanma hakkını ortadan kaldırmaz
![]() (Şerh No: 3178 - Ekleyen: Av.Habibe YILMAZ KAYAR - Tarih : 08-01-2010 23:40)
toplanan delillerden kocanın, haklı bir sebep olmaksızın davacıyla birlikte yaşamaktan kaçındığı ve onu Türkiye'ye gönderdiği bu yüzden tarafların 2 yıldır fiilen ayrı yaşadıkları anlaşılmıştır. Buna dayanılarak hükmedilen nafakanın koşullar değiştiğinde veya gerektirici sebebin sona ermesi halinde istem üzerine kaldırılabileceği ( TMK. md. 200 )gözetilmeden nafakanın kararın kesinleşmesiyle sona ermesi sonucunu doğuracak şekilde karar verilmesi doğru değildir.
![]() (Şerh No: 3177 - Ekleyen: Av.Habibe YILMAZ KAYAR - Tarih : 08-01-2010 23:30)
Yetkisiz temsile dayalı menfi tespit isteminde,davacı şirketin,yetkisiz temsilcinin temsiline tahammül gösterip göstermediğinin araştırılması gerekir.Bir başka ifadeyle davacının yetkisiz temsilcinin kendi adına imza atmasına ses çıkarmayıp,yetkisiz temsil imzasının sonuçlarını yüklendiği durumlarda sorumluluğu vardır. Öte yandan takibe konu çeki ciro yoluyla devralan davalı, çekteki keşideci imzasının sıhhatını bilebilme olanağı bulunmadığından kötüniyetli kabul edilemeyeceğinden tazminata hükm...
![]() (Şerh No: 3172 - Ekleyen: Mehmet KARAUSTA - Tarih : 08-01-2010 21:26)
TTK.'nun 730/3. maddesi göndermesi ile çekler hakkında da uygulanması gereken aynı Kanun'un 589. maddesi hükmünce, ciranta kendi imzasını inkar etmediği müddetçe çek bedelini ödemekle yükümlü olup, keşideci imzasının geçerli olmadığı yolundaki itirazı dinlenemez. Keşideci imzası sahte bile olsa ciranta olan borçlu kendi imzasından sorumludur.
![]() (Şerh No: 3171 - Ekleyen: Mehmet KARAUSTA - Tarih : 08-01-2010 20:23)
Kredinin işlediği süre içinde,faiz oranının kredi müşterisine ihbar edilmeksizin artırılabileceğine dair hakka dayanılarak,faiz oranının artırıldığı tarihten önceki süreye de artan faiz oranının uygulanması ve KREDİ BORÇLUSUNA İHBAR EDİLMEKSİZİN UYGULANAN YENİ FAİZ ORANLARINA GÖRE OLUŞAN BORÇ TUTARINA KREDİ BORÇLUSUNUN TAHAMMÜL ETMESİNİN İSTENMESİ OBJEKTİF İYİ NİYET KURALLARINA AYKIRIDIR.
![]() (Şerh No: 3169 - Ekleyen: Mehmet KARAUSTA - Tarih : 08-01-2010 19:00)
İtiraz konusu belge adi senet olsa dahi,borçlu icra dairesine verdiği itiraz dilekçesinde altındaki imzayı "ayrıca ve açıkça" reddetmediği taktirde,
bu takip yönünden adi senetteki imzasını kabul etmiş sayılır. Bu durumda alacaklı,İİK.nun 68/1. maddesinde sayılan ve kendisine itirazın kaldırılması olanağını sağlayan bu belge ile mercie başvurup, borçlunun itirazının kaldırılmasını istemekle haklıdır.
![]() (Şerh No: 3162 - Ekleyen: Mehmet KARAUSTA - Tarih : 08-01-2010 15:13)
Bilgi [MK. 746]
![]() Gerekçe; Yürürlükteki Kanunun 670 inci maddesini karşılamaktadır. Madde kaynak Kanunun 693 üncü maddesine uygun olarak kenar başlığıyla birlikte yeniden kaleme alınmış ve üç fıkra hâlinde düzenlenmiştir. Hüküm değişikliği yoktur. ![]() (Şerh No: 3168 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 08-01-2010 15:10)
Bilgi [MK. 745]
![]() Gerekçe; Yürürlükteki Kanunun 669 uncu maddesini karşılamaktadır. Madde İsviçre aslı olan 692 inci maddeye uygun olarak iki fıkra hâline getirilmiş, kenar başlığı ile birlikte arılaştırılmak suretiyle yeniden kaleme alınmıştır. Maddenin ikinci fıkrasında öngörülen hâllerde, mecra geçirilecek taşınmazın kamulaştırılması söz konusu değildir. Burada gerçek kişiler lehine kurulan mecralarda, satın alınmasını isteme hakkı düzenlenmiştir. Maddede bu hak "olağanüstü durumların varlığına" bağlanmı... ![]() (Şerh No: 3167 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 08-01-2010 15:08)
Bilgi [MK. 744]
![]() Gerekçe; Yürürlükteki Kanunun 668 inci maddesini karşılamaktadır. Yürürlükteki maddenin birinci fıkrası yine birinci fıkra, ikinci fıkrası ise üçüncü fıkra olarak arılaştırılmak suretiyle düzenlenmiştir. Maddeye eklenen ikinci fıkra ile de mecra geçirilmesinin kamulaştırma kuralları uygulanmak suretiyle yapılması hâlinde, bu kanunun mecralara ilişkin komşuluk hükümlerinin uygulanmayacağı öngörülmüştür. ![]() (Şerh No: 3166 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 08-01-2010 15:05)
Bilgi [MK. 743]
![]() Gerekçe; Yürürlükteki Kanunun 667 inci maddesini karşılamaktadır. Yürürlükteki maddenin "Kurutma" şeklindeki kenar başlığı İsviçre aslına uygun olarak "Fazla suyun akıtılması" şeklinde değiştirilmiştir. Madde, İsviçre aslı olan 690 ıncı maddede olduğu gibi iki fıkra hâline getirilmiş, ayrıca maddeye bir üçüncü fıkra eklenmiştir. İlk iki fıkra yürürlükteki metinden arılaştırılmak suretiyle kaleme alınmıştır. Bu fıkralar kaleme alınırken, bu hükümler bataklıklarla sınırlı olmayacak şekilde d... ![]() (Şerh No: 3165 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 08-01-2010 15:03)
Bilgi [MK. 742]
![]() Gerekçe; Yürürlükteki Kanunun 666 ıncı maddesini karşılamaktadır. Madde İsviçre aslı olan 689 uncu maddeye uygun olarak üç fıkra hâline getirilmiştir. Maddenin kenar başlığı da içeriğine uygun olarak ve artık dilimize yerleşmiş daha uygun sözcüklerle ifade edilerek "Kendi kendine akan suların cereyanı" yerine "Doğal olarak akan su" şeklinde değiştirilmiştir. ![]() (Şerh No: 3164 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 08-01-2010 15:00)
Bilgi [MK. 741]
![]() Gerekçe; Yürürlükteki Kanunun 665 inci maddesini karşılamaktadır. Maddenin kenar başlığı İsviçre aslında "Kantonal kurallar" seklindedir. Bunun yerine maddenin içeriğine uygun bir kavram olarak "Özel kurallar" seklinde değiştirilmiştir. Hüküm değişikliği yoktur. Arılaştırılmak suretiyle yeniden kaleme alınmıştır. ![]() (Şerh No: 3163 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 08-01-2010 14:57)
Bilgi [Av.K. 3]
![]() Anayasa Mahkemesinin avukatlık sınavını Avukatlık Kanunu'ndan çıkaran 5558 sayılı Kanun'u iptal etmesine ilişkin 2007/16 ve 2009/147 sayılı kararı 08.01.2010 tarihli Resmi Gazete'de yayınlanarak yürürlüğe girmiştir. ![]() (Şerh No: 3161 - Ekleyen: Armağan KONYALI - Tarih : 08-01-2010 11:37)
Avukatlık sınavını öngören Avukatlık Kanunu'nun 3. maddesinin d) bendini yürürlükten kaldıran 28.11.2006 tarihli 5558 sayılı Avukatlık Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 1. maddesinin Anayasa’ya aykırı olması nedeni ile iptaline karar verilmiştir.
![]() (Şerh No: 3159 - Ekleyen: Av.Cengiz ALADAĞ - Tarih : 08-01-2010 11:25)
ÇEK SÖZLEŞMEDEN KAYNAKLANAN BİR YÜKÜMLÜLÜK DEĞİLDİR
İtiraz konusu kuralın, Anayasa’nın 38. maddesinin sekizinci fıkrası kapsamında değerlendirilebilmesi için, ilişkinin yalnızca sözleşmeden doğması ve borcun yerine getirilememesi gerekmektedir.Çek ilişkisi bizzat sözleşme olmadığı gibi, çekin temelinde her zaman bir sözleşme bulunması da zorunlu değildir. Temelde bir sözleşme ilişkisinin bulunduğu durumlarda ise, çekte bu ilişkiden bağımsız ve sözleşme olarak nitelendirilemeyecek bir kambiyo t...
![]() (Şerh No: 3125 - Ekleyen: Mehmet KARAUSTA - Tarih : 08-01-2010 09:22)
Bilgi [İİK. 4]
![]() İİK 4.madde icra mahkemelerinin amaç ve görevlerini düzenleyen bir hükümdür.Kanun lafzına göre yorumlandığı zaman;icra mahkemeleri ile icra müdürlükleri arasında vesayet ilişkisi ya da bir denetim ve gözetim ilişkisinin olduğu anlaşılır.Bazı yerlerde iş yükünün fazla olmasından dolayı icra mahkemelerinin birden fazla dairesi kurulabilir.Birden fazla icra mahkemesi bulunan yerlerde;bu daireler sıra ile numaralandırılarak o yerde görev yapan bir icra dairesine bağlanır.İcra mahkemeleri ile icra da... ![]() (Şerh No: 3156 - Ekleyen: Şükrü GÖKMEN - Tarih : 08-01-2010 09:13)
Türkçe [FaizK. 4/a]
![]() ![]() (Şerh No: 2132 - Türkçeleştiren: Özge YÜCEL - Tarih : 08-01-2010 00:01)
TTK.724 ÜZERİNDEN KUSURSUZ SORUMLULUK UYGULAMASI
TTK. 724. maddesi olayda kusuru olsun ya da olmasın sahte veya tahrif edilmiş bir çekin ödenmiş olmasından dolayı muhatap bankayı sorumlu tutmuştur. BK. 51. madde hükmünce, böyle bir zarardan hem banka, hem de tahrifat yapan çek hamili sorumludur. Keşidecinin bunlardan herhangi birisini dava etmeye hakkı olup, davalı banka zararı ödediği takdirde sahteciliği yapan çek hamiline rücu edebilir.
![]() (Şerh No: 3124 - Ekleyen: Mehmet KARAUSTA - Tarih : 07-01-2010 22:59)
818 S.K. 104.maddesi hükmü gereği faize faiz yürütülemez. Bu kurala 3095 S.K. m.3 te "Ticaret Kanunu hükümleri mahfuz kalmak suretiyle" düzenlemesi ile tanınan istisna mucibince TTK m.8 e göre "ödünç para verme işleri, bankalar, tasarruf sandıkları ve tarım kredi kooperatifleri"için mürekkep faiz uygulaması yapılabileceği öngörülmüştür. Lakin Tarım Kredi Kooperatifleri Merkez Birliği yetkisi dahilinde yayınladığı Genelge ile faiz konusunda özel bir düzenleme yapmışsa işbu "Genelge"ye öncelik tan...
![]() (Şerh No: 3158 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 07-01-2010 22:58)
Şirketlerin birleşmesi halinde birleşen eski şirketin tüzel kişiliği sona ereceğinden taraf ehliyeti de bulunmamaktadır. Tüzel kişiliğin son bulması ile eski tüzel kişinin taraf ehliyeti de son bulduğundan eski şirkete karşı yapılıp kesinleşen icra takibinin iptali gerekir. Böyle durumlarda TTK m.152 ile farklılık olması sebebiyle işbu madde hükmü uygulanamaz.
![]() (Şerh No: 3155 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 07-01-2010 22:04)
Bilgi [CMK. 325]
![]() (2) Cezanın ertelenmesi halinde de birinci fıkra hükmü uygulanır. ![]() (Şerh No: 3154 - Ekleyen: Av.Oğuzhan TÜRK - Tarih : 07-01-2010 21:23)
Taraflar arasındaki sözleşmede imzası bulunan şirketi, tüm aktif ve pasifleriyle devralan yeni şirket, sözleşmenin diğer tarafına karşı "halefiyet prensibi" gereği sorumludur.
![]() (Şerh No: 3153 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 07-01-2010 21:20)
Bilgi [CMK. 254]
![]() (1) Kamu davasının açılması halinde, uzlaşmaya tabi bir suç söz konusu ise, uzlaştırma işlemleri 253 üncü maddede belirtilen usule göre, mahkeme tarafından da yapılır. (2) Uzlaşmanın gerçekleşmesi halinde davanın düşmesine karar verilir. ![]() (Şerh No: 3152 - Ekleyen: Av.Oğuzhan TÜRK - Tarih : 07-01-2010 21:20)
Bilgi [CMK. 253]
![]() (1) Cumhuriyet savcısı, yapılan soruşturmanın durumuna göre, kanunun uzlaşma yapılabilmesi olanağını verdiği hallerde, faili bu Kanunun öngördüğü usullere göre davet ederek suçtan dolayı sorumluluğunu kabul edip etmediğini sorar. (2) Fail, suçu ve fiilinden doğmuş olan maddi ve manevi zararın tümünü veya bunun büyük bir kısmını ödemeyi veya zararları gidermeyi kabullendiğinde durum, mağdura veya varsa vekiline veya kanuni temsilcisine bildirilir. (3) Mağdur, verilmiş olan zararın tümüyle veya ... ![]() (Şerh No: 3151 - Ekleyen: Av.Oğuzhan TÜRK - Tarih : 07-01-2010 21:18)
Bilgi [CMK. 247]
![]() (1) Hakkındaki kovuşturmanın sonuçsuz kalmasını sağlamak amacıyla yurt içinde saklanan veya yabancı ülkede bulunan ve bu nedenle mahkeme tarafından kendisine ulaşılamayan kişiye kaçak denir. (2) Kaçak sanık hakkında kovuşturma yapılabilir. Ancak, daha önce sorgusu yapılmamış ise, mahkkararı verilemez. (3) Duruşma yapılan hallerde kaçak sanığın müdafii yoksa, mahkeme barodan bir avukat görevlendirilmesini ister. ![]() (Şerh No: 3150 - Ekleyen: Av.Oğuzhan TÜRK - Tarih : 07-01-2010 21:17)
Bilgi [CMK. 239]
![]() (1) Mağdur veya suçtan zarar gören, davaya katıldığında, mahkemeden istemesi halinde baro tarafından bir avukat görevlendirilir. ![]() (Şerh No: 3149 - Ekleyen: Av.Oğuzhan TÜRK - Tarih : 07-01-2010 21:15)
Bilgi [CMK. 234]
![]() 3. Vekili yoksa, baro tarafından kendisine bir avukat görevlendirilmesini isteme, b) Kovuşturma evresinde; 5. Vekili yoksa, baro tarafından kendisine avukat atanmasını isteme, ![]() (Şerh No: 3148 - Ekleyen: Av.Oğuzhan TÜRK - Tarih : 07-01-2010 21:13)
Bilgi [CMK. 231]
![]() (1) Duruşma sonunda, 232 nci maddede belirtilen esaslara göre duruşma tutanağına geçirilen hüküm fıkrası okunarak gerekçesi ana çizgileriyle anlatılır. (2) Hazır bulunan sanığa ayrıca başvurabileceği kanun yolları, mercii ve süresi bildirilir. (3) Beraat eden sanığa, tazminat isteyebileceği bir hal varsa bu da bildirilir. (4) Hüküm fıkrası herkes tarafından ayakta dinlenir. ![]() (Şerh No: 3147 - Ekleyen: Av.Oğuzhan TÜRK - Tarih : 07-01-2010 21:10)
Bilgi [CMK. 223]
![]() (3) Sanık hakkında; b) Yüklenen suçun zorunluluk hali ya da cebir veya tehdit etkisiyle işlenmesi ![]() (Şerh No: 3146 - Ekleyen: Av.Oğuzhan TÜRK - Tarih : 07-01-2010 21:08)
Bilgi [CMK. 206]
![]() (4) Katılan, yalnız kişisel haklarını ispat için gösterdiği delilden vazgeçebilir. ![]() (Şerh No: 3145 - Ekleyen: Av.Oğuzhan TÜRK - Tarih : 07-01-2010 21:06)
Bilgi [CMK. 193]
![]() 5353 S.k. ile (2) Fıkra eklenmiştir. Bu değişiklikle 'hazır bulunmayan sanık hakkında duruşma yapılamayacağı' ilkesine istisna getirilmiş ve sorgusu yapılmamış olan sanık hakkında 223. maddede sayılanlardan mahkumiyet dışındaki kararlardan birinin verilmesine olanak sağlanmıştır. ![]() (Şerh No: 3144 - Ekleyen: Av.Oğuzhan TÜRK - Tarih : 07-01-2010 21:04)
Bilgi [CMK. 174]
![]() (1) Mahkeme, iddianamenin ve soruşturma evrakının verildiği tarihten itibaren yedi gün içinde soruşturma evresine ilişkin bütün belgeler incelendikten sonra; iddianamenin 170 inci maddedeki unsurları içermediğini tespit ettiğinde, eksik ve hatalı noktaları belirterek iddianamenin Cumhuriyet Başsavcılığına iadesine karar verir. (2) Önödemeye tabi işlerde, ön ödeme usulü uygulanmaksızın kamu davası açılamaz. Aksi takdirde iddianame iade edilir. (3) Cumhuriyet savcısı, iddianamenin iadesi üzerin... ![]() (Şerh No: 3143 - Ekleyen: Av.Oğuzhan TÜRK - Tarih : 07-01-2010 20:59)
Bilgi [CMK. 173]
![]() (3) Başkan, kamu davasının açılması için yeterli nedenler bulunmazsa, istemi gerekçeli olarak reddeder; istemde bulunan suçtan zarar göreni giderlere mahkeder ve dosyayı Cumhuriyet savcısına gönderir. Cumhuriyet savcısı, kararı itiraz edene ve şüpheliye bildirir. (4) Başkanın, kamu davasının açılmasına karar vermesi halinde; Cumhuriyet savcısı kamu davasını açar. ![]() (Şerh No: 3142 - Ekleyen: Av.Oğuzhan TÜRK - Tarih : 07-01-2010 20:58)
Bilgi [CMK. 171]
![]() (1) Cezanın ortadan kaldırılmasını gerektiren şahsi sebep olarak etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmasını gerektiren koşulların ya da şahsi cezasızlık sebebinin varlığı halinde Cumhuriyet savcısı kamu davasını açmayabilir. ![]() (Şerh No: 3141 - Ekleyen: Av.Oğuzhan TÜRK - Tarih : 07-01-2010 20:57)
Bilgi [CMK. 164]
![]() (1). Fıkrada geçen '3 üncü' ibaresi, Sahil Güvenlik Komutanlığı Kanunundaki yeni düzenlemeye göre '4 üncü' şeklinde değiştirilmiştir. ![]() (Şerh No: 3140 - Ekleyen: Av.Oğuzhan TÜRK - Tarih : 07-01-2010 20:55)
Bilgi [CMK. 153]
![]() (4) Müdafi, Cumhuriyet Savcılığınca iddianamenin mahkemeye verildiği tarihten itibaren dosya içeriğini ve muhafaza altına alınmış delilleri inceleyebilir; bütün tutanak ve belgelerin örneklerini harçsız olarak alabilir. ![]() (Şerh No: 3139 - Ekleyen: Av.Oğuzhan TÜRK - Tarih : 07-01-2010 20:50)
Bilgi [CMK. 151]
![]() Müdafi görevini yerine getirmediğinde yapılacak işlem MADDE 151. - (1) 150 nci madde hükmüne göre görevlendirilen müdafi, duruşmada hazır bulunmaz veya vakitsiz olarak duruşmadan çekilir veya görevini yerine getirmekten kaçınırsa, hakim veya mahkeme derhal başka bir müdafi görevlendirilmesi için gerekli işlemi yapar. Bu durumda mahkeme oturuma ara verebileceği gibi oturumun ertelenmesine de karar verebilir. (2) Eğer yeni müdafi savunmasını hazırlamak için yeterli zaman olmadığını açıklarsa otu... ![]() (Şerh No: 3138 - Ekleyen: Av.Oğuzhan TÜRK - Tarih : 07-01-2010 20:49)
Bilgi [CMK. 150]
![]() (1) Şüpheli veya sanık, müdafi seçebilecek durumda olmadığını beyan ederse, istemi halinde bir müdafi görevlendirilir. (2) Şüpheli veya sanık onsekiz yaşını doldurmamış ya da sağır veya dilsiz veya kendisini savunamayacak derecede malolur ve bir müdafii de bulunmazsa istemi aranmaksızın bir müdafi görevlendirilir. (3) Üst sınırı en az beş yıl hapis cezasını gerektiren suçlardan dolayı yapılan soruşturma ve kovuşturmada ikinci fıkra hükmü uygulanır. ![]() (Şerh No: 3137 - Ekleyen: Av.Oğuzhan TÜRK - Tarih : 07-01-2010 20:47)
Bilgi [CMK. 146]
![]() (1) Hakkında tutuklama kararı verilmesi veya yakalama emri düzenlenmesi için yeterli nedenler bulunan şüpheli veya sanığın zorla getirilmesine karar verilebilir. (4) Zorla getirme kararı ile çağrılan şüpheli veya sanık derhal, olanak bulunmadığında yol süresi hariç en geç yirmidört saat içinde çağıran hakimin, mahkemenin veya zorla getirmeyi isteyen Cumhuriyet savcısının önüne götürülür ve sorguya çekilir veya ifadesi alınır. (5) Zorla getirme, bunun için haklı görülecek bir zamanda başlar ve ... ![]() (Şerh No: 3136 - Ekleyen: Av.Oğuzhan TÜRK - Tarih : 07-01-2010 20:45)
Bilgi [CMK. 143]
![]() (2) Devlet, ödediği tazminattan dolayı, koruma tedbiriyle ilgili olarak görevini kötüye kullanan kamu görevlilerine rücu eder. ![]() (Şerh No: 3135 - Ekleyen: Av.Oğuzhan TÜRK - Tarih : 07-01-2010 20:42)
Bilgi [CMK. 142]
![]() (7) Mahkeme, istemde bulunanı, Cumhuriyet savcısını ve Hazine temsilcisini dinledikten sonra kararını verir. ![]() (Şerh No: 3134 - Ekleyen: Av.Oğuzhan TÜRK - Tarih : 07-01-2010 20:40)
Bilgi [CMK. 140]
![]() (1). fıkranın (a) bendine 6. alt bent olarak 'Fuhuş' eklenmiştir. (3) Teknik araçlarla izleme kararı en çok dört haftalık süre için verilebilir. Bu süre gerektiğinde bir defaya mahsus olmak üzere uzatılabilir. ![]() (Şerh No: 3133 - Ekleyen: Av.Oğuzhan TÜRK - Tarih : 07-01-2010 20:39)
Bilgi [CMK. 135]
![]() (1) Bir suç dolayısıyla yapılan soruşturmalarda, suç işlendiğine ilişkin kuvvetli şüphe sebeplerinin varlığı ve başka suretle delil elde edilmesi imkanının bulunmaması durumunda, hakim veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde Cumhuriyet savcısının kararıyla şüpheli veya sanığın telekomünikasyon yoluyla iletişimi tespit edilebilir, dinlenebilir ve kayda alınabilir. Cumhuriyet savcısı kararını derhal hakimin onayına sunar ve hakim, kararını en geç yirmidört saat içinde verir. Sürenin dolması vey... ![]() (Şerh No: 3132 - Ekleyen: Av.Oğuzhan TÜRK - Tarih : 07-01-2010 20:33)
Bilgi [CMK. 127]
![]() (1) Hakim kararı üzerine veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde Cumhuriyet savcısının yazılı emri ile kolluk görevlileri, elkoyma işlemini gerçekleştirebilir. (3) Cumhuriyet savcısının yazılı emri yirmidört saat içinde görevli hakimin onayına sunulur. Hakim, kararını elkoymadan itibaren kırksekiz saat içinde açıklar; aksi halde elkoyma kendiliğinden kalkar. ![]() (Şerh No: 3131 - Ekleyen: Av.Oğuzhan TÜRK - Tarih : 07-01-2010 20:20)
Bilgi [CMK. 119]
![]() (1) Hakim kararı üzerine veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde Cumhuriyet savcısının yazılı emri ile kolluk görevlileri arama yapabilirler. ![]() (Şerh No: 3130 - Ekleyen: Av.Oğuzhan TÜRK - Tarih : 07-01-2010 20:17)
Bilgi [CMK. 109]
![]() 5353 değişikliği ile maddeye (3) fıkradan sonra gelmek üzere bir fıkra (4) eklenmiş ve diğer fıkralar buna göre teselsül ettirilmiştir. 5560 değişikliği ile de, birinci fıkrada ön görülen 3 yıllık ceza koşulu aranmaksızın adli kontrole ilişkin hükümlerin uygulanmasına olanak sağlanması amacıyla maddeye (7). fıkra eklenmiştir. ![]() (Şerh No: 3129 - Ekleyen: Av.Oğuzhan TÜRK - Tarih : 07-01-2010 20:14)
Bilgi [CMK. 105]
![]() Salıverilme istemi üzerine, merciince Cumhuriyet savcısı, şüpheli, sanık veya müdafii dinlendikten sonra, istemin kabulüne, reddine veya 109 uncu maddeye göre, adli kontrol uygulanmasına karar verilebilir. Bu kararlara itiraz edilebilir. ![]() (Şerh No: 3128 - Ekleyen: Av.Oğuzhan TÜRK - Tarih : 07-01-2010 20:08)
Bilgi [CMK. 103]
![]() (1) Cumhuriyet savcısı, şüphelinin adli kontrol altına alınarak serbest bırakılmasını sulh ceza hakiminden isteyebilir. Hakkında tutuklama kararı verilmiş şüpheli ve müdafii de aynı istemde bulunabilirler. Bu halde sulh ceza hakimi, Cumhuriyet savcısı ile şüpheli ve müdafiini dinledikten sonra üç gün içinde karar verir. ![]() (Şerh No: 3127 - Ekleyen: Av.Oğuzhan TÜRK - Tarih : 07-01-2010 20:06)
Bilgi [CMK. 102]
![]() 1) Ağır ceza mahkemesinin görevine girmeyen işlerde tutukluluk süresi en çok altı aydır. Ancak, bu süre, zorunlu hallerde gerekçesi gösterilerek dört ay daha uzatılabilir. ![]() (Şerh No: 3126 - Ekleyen: Av.Oğuzhan TÜRK - Tarih : 07-01-2010 20:02)
Menfi tespit davası sonuçlanmadan yapılan ödemelerin istirdatında, istirdat süresi ödeme tarihinden değil, menfi tespit davasının kesinleşme tarihinden itibaren işlemeye başlar. Bir başka ifadeyle menfi tespit davası açıldığı halde, istirdatı söz konusu olan fazla ödeme için ayrıca istirdat davası açmakta hukuki yarar yoktur.
![]() (Şerh No: 3121 - Ekleyen: Mehmet KARAUSTA - Tarih : 07-01-2010 17:40)
Kadrosuz memur çalıştırılamayacağından yetkili amir tarafından onaylanmayan atama işleminin iptalinde hukuka aykırılık yoktur.
![]() (Şerh No: 3123 - Ekleyen: Adnan Koray DEMİRCİ - Tarih : 07-01-2010 17:07)
BONODA MALEN KAYDI VE MENFİ TESPİT DAVASINDA İSPAT YÜKÜ
Her ne kadar fatura ve irsaliyelerin davacı ile bağlantısı kurulamasa da, malen kaydı taşıyan bono teslim alınan malın karşılığı düzenlendiğine karinedir.Bunun aksini davacının ispatlaması gerekir.
![]() (Şerh No: 3122 - Ekleyen: Mehmet KARAUSTA - Tarih : 07-01-2010 16:50)
(Şerh No: 3120 - Ekleyen: Av.Özgür KARABULUT - Tarih : 07-01-2010 14:28)
(Şerh No: 3119 - Ekleyen: Av.Özgür KARABULUT - Tarih : 07-01-2010 14:27)
Bilgi [556.S.KHK. 8]
![]() Orta düzeyde bir tüketici, satın almakta olduğu bir ürünü aklındaki işletmenin ürünü olduğu zannederek alıyor ise burada iltibas söz konusu olacaktır. Şayet tüketici satın almakta olduğu ürünün başka bir işletmeye ait olduğunu biliyor fakat bu işletmenin kafasında yer etmiş ve güvendiği bir başka işletme ile bağlantılı olduğunu düşünerek ürünü satın alıyor ise "karıştırılma ihtimali" söz konusudur. Bu maddenin b bendinde belirtilen "karıştırılma ihtimali" geniş yorumlanmalıdır. Zira bu kavram... ![]() (Şerh No: 3117 - Ekleyen: Av.Duygu IŞIK BEHREM - Tarih : 07-01-2010 14:06)
Ücretsiz izinli olunduğu dönemde süreklilik taşımayan kır lokantası işletmek yasak kapsamındaki tacir veya esnaf olarak kabul edilebilecek bir faaliyet sayılmaz.
![]() (Şerh No: 3118 - Ekleyen: Adnan Koray DEMİRCİ - Tarih : 07-01-2010 11:37)
Bilgi [556.S.KHK. 71]
![]() Türk Patent Enstitüsü aleyhine açılacak Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu kararının iptali konulu davalarda, 3. bir kişiye ait markanın iptali/hükümsüzlüğü de talep olunmakta ise davalılar arasında tescil talebi kabul edilen bu 3. kişinin de gösterilmesi gerekmektedir. Bu durumda marka tescil talebi kabul olunan ve markası tescil edilen 3. kişinin yerleşim yeri Ankara olmasa dahi Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 9. maddesinde düzenlenen ve genel yetki kuralları arasında yer alan "d... ![]() (Şerh No: 3116 - Ekleyen: Av.Duygu IŞIK BEHREM - Tarih : 07-01-2010 11:10)
Bilgi [İİK. 2]
![]() Her asliye mahkemesinin yargı çevresinde yeteri kadar icra dairesi bulunduğu gibi,yeteri kadar iflas dairesi de bulunur.Bazı icra daireleri iflas dairesi görevini de yürütür.İcra daireleri hakkındaki düzenlemeler,yapısına aykırı düşmediği müddetçe iflas daireleri hakkında da tatbik olunur. ![]() (Şerh No: 3114 - Ekleyen: Şükrü GÖKMEN - Tarih : 06-01-2010 22:56)
Davanın mal rejiminin tasfiyesine ilişkin olmayıp, kişisel mal alacağı hakkında olmasına göre davalının yerleşim yeri mahkemesi davayı görmeye yetkilidir.
(4721 S. K. m. 214)
![]() (Şerh No: 3113 - Ekleyen: Av.Gülsüm SEZEN - Tarih : 06-01-2010 18:56)
İşçi ve işveren arasındaki uyuşmazlıklar çözümlenirken çalışma koşullarını düzenleyen kaynaklara başvurulur. Buna göre çalışma koşullarını oluşturan kaynaklar arasında bir sıralama yapılmalı ve normlar hiyerarşisine uygun hareket edilmelidir. Normlar hiyerarşisine göre bir sıralama yapıldığında; Anayasa, yasalar, toplu iş sözleşmeleri, bireysel iş sözleşmeleri, personel yönetmeliği, benzer kaynaklar ve iş yeri uygulamalarının bütünü düşünülmelidir. Alt sıralardaki düzenlemelerin normlar kuralına...
![]() (Şerh No: 3112 - Ekleyen: Av.Derya DEMİR - Tarih : 06-01-2010 18:09)
(Şerh No: 3111 - Ekleyen: Av.Özgür KARABULUT - Tarih : 06-01-2010 17:14)
(Şerh No: 3110 - Ekleyen: Av.Özgür KARABULUT - Tarih : 06-01-2010 17:09)
(Şerh No: 3108 - Ekleyen: Av.Özgür KARABULUT - Tarih : 06-01-2010 16:53)
(Şerh No: 3107 - Ekleyen: Av.Özgür KARABULUT - Tarih : 06-01-2010 16:51)
(Şerh No: 3106 - Ekleyen: Av.Özgür KARABULUT - Tarih : 06-01-2010 16:49)
(Şerh No: 3105 - Ekleyen: Av.Özgür KARABULUT - Tarih : 06-01-2010 16:48)
(Şerh No: 3104 - Ekleyen: Av.Özgür KARABULUT - Tarih : 06-01-2010 16:46)
(Şerh No: 3103 - Ekleyen: Av.Özgür KARABULUT - Tarih : 06-01-2010 16:46)
(Şerh No: 3102 - Ekleyen: Av.Özgür KARABULUT - Tarih : 06-01-2010 16:42)
(Şerh No: 3101 - Ekleyen: Av.Özgür KARABULUT - Tarih : 06-01-2010 16:37)
(Şerh No: 3100 - Ekleyen: Av.Özgür KARABULUT - Tarih : 06-01-2010 16:35)
Ev işlerinde çalışarak, ev hizmetlerini yerine getiren kimselerin İş Kanunu hükümlerine tabi olamayacağı İş Kanunu'nun 4.maddesinde açıkça belirtildiğinden ev işlerinde çalışan, temizlik, aşçılık gibi işleri gören kişiler hakkında İş Kanunu değil Borçlar Kanunu hükümleri uygulanır. Bu nedenle de bu tür işlerde çalışan kişiler ile işveren statüsündeki kişiler arasındaki uyuşmazlıklarda İş Mahkemeleri değil Hukuk Mahkemeleri görevlidir. Ancak, ev hizmetinin ne olduğunun açıkça tespit edilmesi gere...
![]() (Şerh No: 3094 - Ekleyen: Av.Derya DEMİR - Tarih : 06-01-2010 14:55)
Türkçe [GelirVK. Geçici Madde 76]
![]() ![]() (Şerh No: 3098 - Türkçeleştiren: Av.Özgür KARABULUT - Tarih : 06-01-2010 14:41)
Türkçe [GelirVK. Geçici Madde 77]
![]() ![]() (Şerh No: 3097 - Türkçeleştiren: Av.Özgür KARABULUT - Tarih : 06-01-2010 14:34)
Türkçe [MülgaHUMK. 30]
![]() ![]() (Şerh No: 3090 - Türkçeleştiren: Av.Özgür KARABULUT - Tarih : 06-01-2010 13:36)
(Şerh No: 3096 - Türkçeleştiren: Av.Özgür KARABULUT - Tarih : 06-01-2010 13:29)
Türkçe [MülgaHUMK. 37]
![]() ![]() (Şerh No: 3095 - Türkçeleştiren: Av.Özgür KARABULUT - Tarih : 06-01-2010 12:43)
ÖLENİN TASARRUFLARININ İPTALİ
TENKİS - MİRASTA GERİ VERME
Bir kimsenin, mirasçısını miras hakkından yoksun bırakmak amacıyla, gerçekte bağışlamak istediği tapulu taşınmaz malı hakkında Tapu Sicil Memuru önünde iradesini satış doğrultusunda açıklamış olduğunun gerçekleşmesi halinde, saklı pay sahibi olsun ya da olmasın, miras hak ki çiğnenen tüm mirasçıların, görünürdeki satış sözleşmesinin Borçlar Kanununun 18. maddesine dayanarak muvazaalı olduğunu ve ilgili bağış sözleşmesinin de şekil koş...
![]() (Şerh No: 3093 - Ekleyen: Av.Selim HARTAVİ - Tarih : 06-01-2010 11:37)
Bilgi [İşK. 5]
![]() ![]() (Şerh No: 521 - Ekleyen: Av.Engin ÖZOĞUL - Tarih : 06-01-2010 11:26)
The plaintiff proves the damage. In case the actual amount of the damage is unascertainable, the judge determines it considering the ordinary course of case and the precautions taken by the harmed party.
![]() (Şerh No: 3092 - Çeviren: Av.Bülent Sabri AKPUNAR - Tarih : 06-01-2010 00:26)
A person who inflicts a damage to another on purpose or with neglect or imprudence in an unlawful manner is liable to the damage occurred.
One who intentionally gives harm to another by an immoral act is also liable to the compensation.
![]() (Şerh No: 145 - Çeviren: Av.Bülent Sabri AKPUNAR - Tarih : 06-01-2010 00:05)
Türkçe [MülgaHUMK. 31]
![]() ![]() (Şerh No: 3089 - Türkçeleştiren: Av.Özgür KARABULUT - Tarih : 05-01-2010 16:37)
Bilgi [CMK. 100]
![]() 5271 sayılı Kanunun 100 üncü maddesinin üçüncü fıkrasının (a) bendine, (2) ve (5) numaralı alt bentlerinden sonra gelmek üzere, sırasıyla aşağıdaki alt bentler eklenmiş ve diğer alt bent numaraları buna göre teselsül ettirilmiştir. “3. Silahla işlenmiş kasten yaralama (madde 86, fıkra 3, bent e) ve neticesi sebebiyle ağırlaşmış kasten yaralama (madde 87),” “7. Hırsızlık (madde 141, 142) ve yağma (madde 148, 149),” ![]() (Şerh No: 3088 - Ekleyen: Av.Oğuzhan TÜRK - Tarih : 05-01-2010 16:31)
Bilgi [CMK. 98]
![]() (Değişik Fıkra)(1) Soruşturma evresinde şüpheli kaçak ise, Cumhuriyet savcısının istemi üzerine sulh ceza hakimi tarafından yakalama emri düzenlenebilir. ![]() (Şerh No: 3087 - Ekleyen: Av.Oğuzhan TÜRK - Tarih : 05-01-2010 16:29)
Bilgi [CMK. 94]
![]() (1) Yakalanan kişi, hakkında kamu davası açılmış ise hemen yetkili mahkemeye; kamu davası açılmamış ise, en yakın sulh ceza hakimliğine götürülür. (2) Hakim veya mahkeme, aynı gün yakalananın serbest bırakılmasına veya adli kontrol altına alınmasına veya tutuklanmasına karar verir. ![]() (Şerh No: 3086 - Ekleyen: Av.Oğuzhan TÜRK - Tarih : 05-01-2010 16:28)
Bilgi [CMK. 85]
![]() 1) Yer gösterme işlemi hakkında 83 ve 84 üncü madde hükümleri uygulanır ![]() (Şerh No: 3085 - Ekleyen: Av.Oğuzhan TÜRK - Tarih : 05-01-2010 16:26)
Bilgi [CMK. 81]
![]() (1) Üst sınırı iki yıl veya daha fazla hapis cezasını gerektiren bir suçtan dolayı şüpheli veya sanığın, kimliğinin teşhisi için gerekli olması halinde, Cumhuriyet savcısı veya hakim kararıyla, fotoğrafı, beden ölçüleri, parmak ve ayak izi, bedeninde yer almış olup teşhisini kolaylaştıracak diğer özellikleri ile sesi ve görüntüleri kayda alınarak, soruşturma ve kovuşturma işlemlerine ilişkin dosyaya konulur. (2) Kovuşturmaya yer olmadığı veya beraat kararı verilmesi hallerinde söz konusu kayıt... ![]() (Şerh No: 3084 - Ekleyen: Av.Oğuzhan TÜRK - Tarih : 05-01-2010 16:25)
Bilgi [CMK. 80]
![]() (1) 75, 76 ve 78 inci maddeler hükümlerine göre alınan örnekler üzerinde yapılan inceleme sonuçları, kişisel veri niteliğinde olup, başka bir amaçla kullanılamaz; dosya içeriğini öğrenme yetkisine sahip bulunan kişiler tarafından bir başkasına verilemez. Bu bilgiler, kovuşturmaya yer olmadığı kararına itiraz süresinin dolması, itirazın reddi veya hükmün kesinleşmesi hallerinde en geç on gün içinde Cumhuriyet savcısının huzurunda yok edilir ve bu husus dosyasında muhafaza edilmek üzere tutanağa g... ![]() (Şerh No: 3083 - Ekleyen: Av.Oğuzhan TÜRK - Tarih : 05-01-2010 16:23)
Bilgi [CMK. 76]
![]() (1) Bir suça ilişkin delil elde etmek amacıyla, mağdurun bedeni üzerinde tıbbi muayene yapılabilmesine veya kan, saç, tükürük, tırnak, cinsel salgı gibi örnekler alınabilmesine; sağlığını tehlikeye düşürmemek koşuluyla, Cumhuriyet savcısının istemiyle ya da re'sen hakim veya mahkeme tarafından karar verilebilir. (2) Çocuğun soy bağının araştırılmasına gerek duyulması halinde, bu araştırmanın yapılabilmesi için, birinci fıkra hükmüne göre karar alınması gereklidir. (3) Tanıklıktan çekinme sebe... ![]() (Şerh No: 3082 - Ekleyen: Av.Oğuzhan TÜRK - Tarih : 05-01-2010 16:16)
Bilgi [CMK. 75]
![]() 1) Bir suça ilişkin delil elde etmek için, şüpheli veya sanığın bedeninin tıbbi muayenesine ya da vücudundan kan veya cinsel salgı gibi örnekler alınmasına, Cumhuriyet savcısı veya mağdurun istemiyle ya da re'sen hakim veya mahkeme tarafından karar verilebilir. Bu müdahaleler ancak hekim tarafından veya hekim gözetiminde sağlık mesleği mensubu diğer bir kişi tarafından yapılabilir. Şüpheli veya sanığın vücudundan saç, tükürük ve tırnak gibi örnekler alınabilmesine Cumhuriyet savcısı da karar ver... ![]() (Şerh No: 3081 - Ekleyen: Av.Oğuzhan TÜRK - Tarih : 05-01-2010 16:14)
Bilgi [CMK. 6]
![]() (1) İddianamenin kabulünden sonra, yargılamanın alt dereceli bir mahkemeye ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilemez. ![]() (Şerh No: 3080 - Ekleyen: Av.Oğuzhan TÜRK - Tarih : 05-01-2010 15:52)
Bilgi [MülgaHUMK. 575]
![]() Tazminat davası, sulh hakimi aleyhinde ise mensup olduğu mahkemei asliyede, mahkemei asliye vazifesini gören münferit hakimlerle icra reisi, kaza mahkemei asliye hakimleri aleyhinde ise mensup oldukları vilayet mahkemei asliyesinde ve vilayet mahkemei asliyesi aleyhinde ise esas davanın tabi olduğu temyiz dairesinde rüyet olunur. ![]() (Şerh No: 3079 - Ekleyen: Av.Özgür KARABULUT - Tarih : 05-01-2010 15:52)
Bilgi [MülgaHUMK. 510]
![]() İki taraftan biri ispatı vücut etmezse gıyap kararı kendisine tebliğ edilmez. ![]() (Şerh No: 3078 - Ekleyen: Av.Özgür KARABULUT - Tarih : 05-01-2010 15:46)
Bilgi [MülgaHUMK. 464]
![]() Madde 464 - Alacaklı tarafından borçlunun üçüncü şahıs zimmetinde alacağı haczedildikte icra reisi tarafından mahcuz olan meblağ alacaklıya tahsis edilir. Tahsis edildikten sonra diğer alacaklılar tahsis olunan meblağda hacze iştirak edemez. ![]() (Şerh No: 3077 - Ekleyen: Av.Özgür KARABULUT - Tarih : 05-01-2010 15:45)
Bilgi [MülgaHUMK. 463]
![]() Madde 463 - Borçlunun üçüncü şahıs nezdinde veya zimmetinde bulunan emval ve alacağı kabili haciz ise de haczin tebliği tarihinden itibaren sekiz gün içinde üçüncü şahıs, haczi talep olunan emval veya borç haczin tebliği tarihinden mukaddem ahiz veya istihlak olunmuş veya kendisinin sun'u taksiri olmaksızın telef olmuş veya alacak borçluya veya onun emrettiği mahalle verilmiş ise bunu haciz memuruna veya haciz tedabirini ittihaza karar veren mahkeme veya icra riyasetine hitaben muharrer bir kıta... ![]() (Şerh No: 3076 - Ekleyen: Av.Özgür KARABULUT - Tarih : 05-01-2010 15:44)
Bilgi [MülgaHUMK. 462]
![]() Madde 462 - Yukarki maddelerde haczi caiz olmadığı gösterilen ve maduniyle iktifa kabil bulunan eşyayı tayin ve tefrikte hakim veya icra reisi lüzum görürse ehlihibrenin mütalaasına da müracaat eder ve herhalde hakkı takdirini kati lüzum ve ihtiyaca göre ve iki taraf içim icap eden nısfet ve adalet dairesinde istimal eder. ![]() (Şerh No: 3075 - Ekleyen: Av.Özgür KARABULUT - Tarih : 05-01-2010 15:44)
Bilgi [MülgaHUMK. 461]
![]() Madde 461 - Borç haczi kabil olmıyan şeylerin bedelinden neşet etmiş ise bunlar yalnız o borç için kabili hacizdir. ![]() (Şerh No: 3074 - Ekleyen: Av.Özgür KARABULUT - Tarih : 05-01-2010 15:44)
Bilgi [MülgaHUMK. 460]
![]() Madde 460 - Aşağıdaki numaralarda gösterilen şeyler ihtiyaten ve icraen haczolunamaz. Takdire bırakılmış hususların takdiri hakim veya icra reisine aittir: 1- Çalışmağa kudreti olmıyan veyahut başka maişet vasıtası bulunmıyan borçlunun iaşe ve idaresi için takdir olunacak varidat ve hasılatı. Bankalara veya sair müessesata veya hakiki ve hükmi şahıslara ikraz ve tevdi olunan mebaliğle alınacak faiz bundan müstesnadır. Bunun takdirinde borçlunun ve infak ve iaşesine mecbur olduğu akraba... ![]() (Şerh No: 3073 - Ekleyen: Av.Özgür KARABULUT - Tarih : 05-01-2010 15:44)
Bilgi [MülgaHUMK. 454]
![]() Madde 454 - İadei muhakeme talebi reddolunursa müstedi elli liraya kadar cezayi nakdi ile mahkum olur. ![]() (Şerh No: 3072 - Ekleyen: Av.Özgür KARABULUT - Tarih : 05-01-2010 15:44)
|
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |