![]() |
|
![]() |
|
Üyemizin Notu:
Bu maddeyle, ücretin, ödeme gününden itibaren 20 gün içinde ödenmemesi halinde, işçiler, iş bırakma yoluyla, işverene bir yaptırım uygulayabilme imkânına kavuşmuşlardır. Ancak yasal bir hakkın kullanmasına rağmen, çalışılmayan günlerin ücreti işverenden talep edilemeyecektir. Doktrinde, “iş bırakma nedeniyle çalışılmayan günlerin ücretine hak kazanılıp kazanılamayacağına” dair farklı görüşler yer almakta ise de, ağırlıklı görüş, "işçinin bu maddeye göre iş bırakma hakkını kullanması halinde, bu süre içinde çalışmış gibi ücrete hak kazanacağına" ilişkindir. Yargıtay ise "işçinin çalışmamasının kendi iradesinden kaynaklandığı ve yasa tasarısından "ücret ödeneceğine" ilişkin ifadenin çıkarıldığından, Yasama organının iradesinin "ücrete hak kazanılamayacağı yönünde olduğu" gerekçesiyle, iş bırakma hakkını kullanan işçinin, bu hakkı kullandığı süre boyunca işverenden ücret talep edemeyeceğini karar altına almıştır. İşçinin kendi iradesiyle olsa da zorunlu nedenlerle iş bırakmak zorunda kaldığı yani işverenin sözleşmeye aykırı davranışının iş bırakmaya sebep olduğu ortadadır. Bu nedenle de işveren, kendi hatası nedeniyle ortaya çıkan durum sebebiyle, yasa maddesinde belirtilen koşullar gerçekleştiğinde, yasadan doğan hakkını kullanan işçiye " iş bıraktığı süre boyunca ücretini ödemeli, ödemediği takdirde de işçi iş bıraktığı günlere dair ücretlerini talep edebilmelidir. Aksi takdirde, işçilerin tek geçim kaynağı olan “ücret” ten uzun sayılabilecek bir süre boyunca mahrum kalınması halinde ”ücretlerinin ödenmesini hızlandırmak ve işverenin bu şekilde davranmasının önüne geçmek” için başvurulabilecek yasal bir hakkın kullanılmaz hale geleceği açıktır. İşçiye, bir iki ay boyunca hatta belki daha da uzun bir süre, işveren tarafından ücret verilmediği düşünüldüğünde, işçinin bu süre boyunca iş bırakma hakkını kullanması halinde işçi yaşamsal bir gereksinimi olan ücretinden 3–4 ay mahrum kalmış olacaktır ki; bu da işçiyi haklı nedenle derhal feshe zorlayacak, bu maddeyi uygulanamaz hale getirecektir. Kanımca, Yargıtay' ın bu konudaki haksız uygulamasının, yasanın amacına uygun olarak ve yasal bir hakkın kullanılmasını engelleyecek yerde destekleyici şekilde değiştirilmesi gerekmektedir. |
|
Şerh Son Güncelleme: 09-01-2010
|
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |