![]() |
|
![]() |
|
TTK. MADDE 8 ile İlgili Diğer Mevzuat Hükümleri : TTK.3, TTK.88/5, TTK.93, TTK.94, TTK.126, TTK.141, TTK.142, TTK.144, TTK.166, TTK.166, TTK.170, TTK.183, TTK.251, TTK.252, TTK.262, TTK.407, TTK.425/5, TTK.427, TTK.430, TTK.468, TTK.470, TTK.471, TTK.473, TTK.494, TTK.529, TTK.532, TTK.572, TTK.587, TTK.637, TTK.638, TTK.722, TTK.754, TTK.893, TTK.898, TTK.899, TTK.922, TTK.923, TTK.928, TTK.931, TTK.962, TTK.1162, TTK.1167, TTK.1241, BK.103, BK.307, BK.308/3, İİK.195, İİK.196
|
||||
Bu Maddeye İçtihat GirinTTK. MADDE 8 İçtihatları |
818 S.K. 104.maddesi hükmü gereği faize faiz yürütülemez. Bu kurala 3095 S.K. m.3 te "Ticaret Kanunu hükümleri mahfuz kalmak suretiyle" düzenlemesi ile tanınan istisna mucibince TTK m.8 e göre "ödünç para verme işleri, bankalar, tasarruf sandıkları ve tarım kredi kooperatifleri"için mürekkep faiz uygulaması yapılabileceği öngörülmüştür. Lakin Tarım Kredi Kooperatifleri Merkez Birliği yetkisi dahilinde yayınladığı Genelge ile faiz konusunda özel bir düzenleme yapmışsa işbu "Genelge"ye öncelik tan...
![]() (Şerh No: 3158 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 07-01-2010)
Gecikilen ödeme dönemleri için borçlunun yapması gereken munzam ödemeler uygulamada vade farkı, finansman masrafı vs. adlarla ifade edilse bile bunların hukuki nitelikçe dönem ve oranı sözleşmeyle belirlenmiş temerrüt faizi olduğu düşünülmelidir.
![]() (Şerh No: 526 - Ekleyen: Av.Mehmet Saim DİKİCİ - Tarih : 05-11-2009)
(Şerh No: 237 - Ekleyen: Av.Mehmet Saim DİKİCİ - Tarih : 27-10-2009)
|
Bu Maddeye Not GirinTTK. MADDE 8 Şerhler, Notlar, Yorumlar |
![]() III - Ticarî işlerde faiz 1. Faiz oranı Madde 8 - (1) Ticarî işlerde faiz oranı serbestçe belirlenir. (2) Ticarî işlerde, kanunî ana para ve temerrüt faizi hakkında, ilgili mevzuat hükümleri uygulanır. Madde Gerekçesi: Tasarının bu maddesinde ve 9 uncu maddelerde yapılan değişikliklere hakim olan düşünceler şöyle özetlenebilir: (1) Ticarî işlerde faiz oranının serbestçe tayin olunacağı, Türk Ticaret Kanununda temel bir ilke olarak yer almalıdır. Doğru olan budur. Gerçi, bugün aynı... ![]() (Şerh No: 4440 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 28-02-2010)
![]() ![]() (Şerh No: 236 - Ekleyen: Av.Mehmet Saim DİKİCİ - Tarih : 27-10-2009)
![]() ![]() (Şerh No: 94 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 15-10-2009)
|
Bu Maddeye Değişiklik Önerisi GirinTTK. MADDE 8 Değişiklik Önerileri |
Bu Maddeye Çeviri GirinTTK. MADDE 8 Yabancı Dil Çevirileri |
Bu Maddeye Türkçeleştirme Önerisi GirinTTK. MADDE 8 Türkçeleştirme Önerileri |
Bu Maddeye Ses Dosyası EkleyinTTK. MADDE 8 Ses Dosyaları |
(Şerh No: 6587 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 04-09-2010)
|
TTK. MADDE 8 İle İlişkili Diğer Mevzuat Hükümleri |
TTK. MADDE 3.
III - TİCARİ İŞLER:
Bu kanunda tanzim olunan hususlarla bir ticarethane veya fabrika yahut ticari şekilde işletilen diğer bir müesseseyi ilgilendiren bütün muamele, fiil ve işler ticari işlerdendir. |
TTK. MADDE 88.
B - HÜKÜMLERİ:
I - UMUMİ OLARAK: Borçlar Kanununun 115 inci maddesiyle 122 nci maddesinin üçüncü fıkrası hükümleri mahfuz kalmak üzere cari hesap mukavelesinin hükümleri şunlardır: 1. Aksi kararlaştırılmış olmadıkça cari hesaba zimmet veya matlup kaydı, zimmet veya matlubu doğuran mukavele veya muameleye mütaallik tarafların haiz oldukları dava ve müdafaa haklarını düşüremez. Mukavele veya muamele iptal edilirse ondan doğan kalem hesaptan çıkarılır; 2. Taraflar arasında cari hesap mukavelesinin akdinden önce mevcut bir matlup, tarafların rızasiyle cari hesaba kaydedilirse aksi kararlaştırılmış olmadıkça bu matlup yenilenmiş olmaz; 3. Bir ticari senedin cari hesaba kaydı bedelinin tahsil edilmesi halinde muteber olmak şartiyle vukubulmuş sayılır; 4. Her hesap devresi sonunda zimmet ve matlubu teşkil eden tutarlar birbirinden çıkarıldıktan sonra tanınan veya hükmen tayin olunan bakiye, yeni hesap devresine ait bir kalem olmak üzere hesaba geçirilir; mukavele sona ermiş veya bakıye haczedilmiş ise onun ödenmesi gerekir; 5. Cari hesabın matlup kısmına kaydolunan tutarlar için mukavele veya ticari teamüller gereğince alındıkları günden itibaren faiz işler. |
TTK. MADDE 93.
2. FAİZ:
A - UMUMİ OLARAK: Zimmet ve matlup kalemlerinin birbirinden çıkarılması neticesinde hasıl olan bakıye için dahi tesbit edildiği günden itibaren faiz işler. |
TTK. MADDE 94.
B - MÜREKKEP FAİZ VE DİĞER CİHETLERE AİT HÜKÜMLER:
Taraflar, üç aydan aşağı olmamak üzere diledikleri zaman faizlerin ana paraya eklenmesini kararlaştırabilecekleri gibi hesap devrelerini ve faiz ve komisyon miktarlarını dahi mukavele ile tayin edebilirler. 8 inci madde hükmü mahfuzdur. |
TTK. MADDE 126.
IV- ÖDEME BORCU:
Acente müvekkiline ait olan paranın gönderilmesi veya teslim edilmesi lazım geldiği zaman bunu yapmazsa, o andan itibaren faiz ve gerekirse ayrıca tazminat vermeye mecburdur. |
TTK. MADDE 141.
2. GECİKME FAİZİ:
Vaktinde konulmıyan sermaye para ise, 140 ıncı madde gereğince tazminat hakkına halel gelmemek şartiyle, sermayenin ödenmesi gereken günden itibaren kanuni faizin de verilmesi lazımdır. |
TTK. MADDE 142.
3. TEKEFFÜL:
Sermaye olarak şirkete alacaklarını devretmiş olan bir ortak alacakları, şirketçe tahsil edilmiş olmadıkça sermaye koyma borcundan kurtulmuş olmaz. Alacak müeccel ise, aksi kararlaştırılmış olmadıkça vade gününden, muaccel ise şirket mukavelesi tarihinden itibaren bir ay içinde şirketçe tahsil edilmek lazımdır. Her ne sebeple olursa olsun bu müddet içinde tahsil edilemediği takdirde, gecikmeden dolayı şirketin tazminat hakkına halel gelmemek şartiyle, ortak, müddetin bitiminden itibaren geçecek günlerin kanuni faizini dahi vermiye mecburdur. Alacak kısmen tahsil edilmişse yukarki hükümler tahsil edilmemiş olan kısım hakkında caridir. |
TTK. MADDE 144.
5. FAİZ VE ÜCRET ALMA HAKKI:
Kanunda aksine hüküm olmadıkça, ortakların koydukları sermayeler için faiz ve şirketteki hizmetleri dolayısiyle kendilerine ücret verilmesi şirket mukavelesiyle kabul olunabilir. |
TTK. MADDE 166.
III - FAİZ VERME BORCU:
Bir ortak şirketten ödünç aldığı veya şirket hesabına bir yerden tahsil eylediği parayı, aksi kararlaştırılmış olmadıkça, vade gününde veya mümkün olan en kısa zamanda tediye ve teslim etmiyecek olursa bu vadenin veya zamanın geçmesinden itibaren kanuni faizi dahi vermeye mecbur olur. |
TTK. MADDE 170.
II - ALACAĞI İSTEME HAKKI:
Her ortak, hesap yılı sonunda tahakkuk eden kardan kendisine düşen payı, şirkete ödünç olarak verdiği paranın ve eğer kararlaştırılmış ise koyduğu sermayenin faizlerini, şirket mukavelesi gereğince hak ettiği ücreti ve şayet kanun ve mukavele hükümlerince yıl sonu bilançosu yapılmamış ise bunun yapılmasını ve yapılmış bilançoya göre kar payı tesbit edilmiş değilse bunun tesbitini şirketten istemek ve alacaklarını almak hakkını haizdir. Bu madde ile ortağa tanınmış olan salahiyetleri kaldırma veya daraltma neticesini doğuran bütün mukavele şartları hükümsüzdür. |
TTK. MADDE 183.
3. ORTAKLARIN HAKLARI:
Şirketin iflası halinde ortaklar, koydukları sermaye ve işlemekte olan faizler için masaya giremezler. Ancak işlemiş faizlerle ücretler ve şirket lehine yaptıkları masraflar için her hangi bir alacaklı gibi masaya girebilirler. |
TTK. MADDE 251.
IV - KAR VE ZARAR:
1. UMUMİ OLARAK: Madde 251 - Komanditerler, iş yılı sonunda tahakkuk eden kar paylarını ve mukavelede kararlaştırılmış olan faizleri nakten alırlar. Fakat koydukları sermayeler her hangi bir sebeple azalmış ise noksanı tamamlanıncaya kadar kar ve faizi isteyemezler. Şu kadar ki; gelecek yıllarda elde edilecek kar paylarından sermayenin noksanı tamamlandıktan sonra artan kısımdan ilk önce evvelki yıllara ait birikmiş faizler ödenir. |
TTK. MADDE 252.
2. GERİ VERİLMESİ MECBURİ OLMIYAN FAİZLER VE KAR PAYLARI:
A - USULÜNE GÖRE TAHAKKUK ETTİRİLMİŞ OLANLAR: Madde 252 - Komanditerler önce aldıkları ve usulüne göre tahakkuk ettirilmiş faiz ve kar paylarını şirketin sonradan vukubulan zararını telafi için geri vermeğe mecbur tutulamazlar. |
TTK. MADDE 262.
2. SERMAYENİN AZALTILMASI:
Madde 262 - Bir komanditer sermayesini, 252 ve 253 üncü madde hükümleri mahfuz kalmak şartiyle, gerek doğrudan doğruya ve gerek faiz veya kar payına mahsup için dolayısiyle tamamen veya kısmen geri alamıyacağı gibi sermayesi her hangi bir sebeple azalmışsa noksanı tamamlanıncaya kadar faiz veya kar payını almaktan memnudur. Aksi halde komanditer aldığı para kadar şirket alacaklılarına karşı 261 inci maddenin birinci fıkrası gereğince mesul olur. |
TTK. MADDE 407.
2. TEMERRÜDÜN HÜKÜMLERİ:
A - UMUMİ OLARAK: Madde 407 - Sermaye koyma borcunu vaktinde yerine getirmiyen pay sahibi ihtara lüzum olmaksızın temerrüt faizi ödemekle mükelleftir. İdare meclisi bundan başka mütemerrit ortağı iştirak taahhüdünden ve yaptığı kısmi ödemelerden doğan haklarından mahrum etmeye ve yerine başka ortak almaya ve kendisine verilmiş hisse senedi varsa bunları iptal etmeye salahiyetlidir. İptal edilen hisse senetleri ele geçirilemiyorsa iptal kararı 37 nci maddede yazılı gazetede ve ayrıca esas mukavelenin derpiş ettiği şekilde ilan olunur. Esas mukavele ile pay sahipleri temerrüt halinde cezai şart ödemeye mecbur tutulabilirler. Şirketin tazminat hakları mahfuzdur. |
TTK. MADDE 425.
2. İZAHNAME:
Madde 425 - Tahvil çıkarmak için halka müracaat etmek istiyen idare meclisi, aşağıdaki cihetleri ihtiva eden bir izahname neşrine mecburdur: 1. Şirketin unvanı, mevzuu, merkez ve müddetini; 2. Esas sermayenin miktarını; 3. Esas mukavele tarihini ve bunda değişiklikler yapılmışsa bunların da tarihiyle ilan edildikleri tarihleri; 4. Şirketçe tasdik edilmiş son bilançoya göre şirketin durumunu; 5. Çıkarılmış ve çıkarılacak tahvillerin itibari kıymetlerinin tutarını ve bu kıymetlerin şirkete ödeme suretini ve her tahvilin itibari kıymetiyle verilecek faizinin miktarını, nama yazılı veya hamiline ait olduğunu ve tahvillerin itfa sureti ve zamanını; 6. Tahvil çıkarılmasına dair umumi heyet kararının tescil ve ilan tarihini; 7. Şirketin menkul veya gayrimenkulleri, evvelce çıkarılan tahvillerden veya diğer bir sebepten dolayı rehnedilmiş veyahut teminat gösterilmişse bu cihetleri. Bu izahnamenin tahvillerin tedavül mevkiine çıkarılmasından en az on beş gün önce neşir ve ilan edilmesi lazımdır. |
TTK. MADDE 427.
III - TAHVİLLERİN ŞEKLİ:
Madde 427 - Tahvillere izahnamede zikri gereken hususlardan başka tahvillerin ana sermaye ve faizlerinin ödeme şartları ve varsa itfa planı yazılmak lazımdır. Tahvillerin şirket namına imza etmeye salahiyetli olanlardan en az ikisi tarafından imza edilmiş olması şarttır. İmza, damga veya mühür şeklinde olabileceği gibi matbu dahi olabilir. |
TTK. MADDE 430.
II - UMUMİ HEYETİN SALAHİYETLERİ:
Madde 430 - Tahvil sahiplerinin umumi heyeti aşağıdaki hususlar hakkında müzakere yapıp karar vermek salahiyetini haizdir: 1. Tahvil sahiplerine ait hususi teminatın azaltılması veya kaldırılması; 2. Faiz vadelerinden bir veya birkaçının uzatılması, faiz miktarının indirilmesi veya ödenme şartlarının değiştirilmesi; 3. İtfa müddetinin uzatılması ve itfa şartlarının değiştirilmesi; 4. Tahvil sahiplerinin alacaklarına mukabil hisse senedi almalarının kabul edilmesi; 5. Yukarıki hususların icrasına ve gayrimenkul teminatı azaltılmasına veya kaldırılmasına dair muamelelerde tahvil sahiplerini temsil etmek üzere bir veya müteaddit temsilci tayini. |
TTK. MADDE 468.
2. MÜSTAHDEM VE İŞÇİLER LEHİNE YARDIM AKÇESİ:
Madde 468 - Esas mukavelede şirketin müstahdem ve işçileri için yardım sandıkları vesair yardım teşkilatı kurulması ve idamesi maksadiyle akçe ayrılması derpiş olunabilir. Yardım maksadına tahsis olunan para ve diğer mallar, şirket mallarından ayrılarak bunlarla Medeni Kanun hükümleri dairesinde bir tesis meydana getirilir. Tesis senedinde, tesis mallarının şirkete karşı bir alacaktan ibaret olacağı tasrih olunabilir. Şirketten alınandan başka müstahdem veya işçilerden de aidat alınmışsa, hizmet münasebetinin sonunda tesis şartlarına göre bu akçeden faydalanmadıkları takdirde müstahdem ve işçilere hiç değilse ödedikleri meblağlar ödeme tarihlerinden itibaren %5 faiziyle birlikte geri verilir. |
TTK. MADDE 470.
D - KAR PAYI, HAZIRLIK DEVRESİ FAİZİ VESAİR KAZANÇ PAYLARI:
I - KAR PAYI: Madde 470 - Esas sermaye için faiz ödenemez. Kar payı ancak safi kardan ve bu gaye için ayrılan yedek akçelerden dağıtılabilir. |
TTK. MADDE 471.
II - HAZIRLIK DEVRESİ FAİZİ:
Madde 471 - İşletmenin tam bir şekilde faaliyete başlamasına kadar geçecek olan hazırlık devresi için pay sahiplerine, tesisat hesabına geçirilmek üzere muayyen bir faiz ödenmesi esas mukavelede şart kılınabilir. Esas mukavele bu devre ile mahdut olmak üzere faiz ödemelerinin en geç ne zamana kadar devam edeceğini de tayin eder. İşletme yeni hisse senetlerinin çıkarılması suretiyle genişletilecek olursa esas sermayenin artırılmasına dair olan kararda yeni pay sahiplerine, tesisat hesabına geçirilmek üzere muayyen bir müddetle ve en geç yeni tesisatın işletmeye başlandığı güne kadar faiz ödenmesi kabul olunabilir. |
TTK. MADDE 473.
E - İSTİRDAT HAKKI:
I - KÖTÜ NİYET HALİNDE: Madde 473 - Haksız yere ve kötü niyetle kar payı ve hazırlık devresi faizi alan pay sahipleri, bunları gerivermekle mükelleftirler. İdare meclisi azalarının kazanç payları hakkında da aynı hüküm tatbik olunur. Geri alma hakkı, paranın alındığı tarihten itibaren beş yıl sonra müruruzamana uğrar. |
TTK. MADDE 494.
Madde 49 4 - (Mülga madde: 24/04/1969 - 1163/100 md.)
|
TTK. MADDE 529.
II - TEMERRÜT:
1. ŞİRKETTEN ÇIKARMA: Madde 529 - Sermaye koyma borcunu tayin edilen müddet içinde yerine getirmiyen ortak, temerrüt faizini ve şirket mukavelesine cezai bir şart konmuşsa bunu da ödemekle mükelleftir. Noter marifetiyle ve on beş günden aşağı olmamak üzere tayin edilecek müddetlerle iki defa yapılan ihtara rağmen sermaye koyma borcunu ödemiyen ortak şirketten çıkarılabilir. Çıkarılan ortağın ödemediği borçtan dolayı mesuliyeti eskisi gibi devam eder. |
TTK. MADDE 532.
C - ORTAKLARIN MESULİYETİ:
Madde 532 - Ortaklar, sermaye koyma borçlarını yerine getirdikleri nispette, mesuliyetten kurtulurlar. Şu kadar ki, ortaklara koydukları sermaye kısmen veya tamamen geri verilmiş veya haksız yere kar yahut faiz ödenmiş ise aldıkları para nispetinde mesuldürler. Ortaklığın infisahı veya iflası halinde tasfiye memurları veya iflas idaresi, ortakların ödemeleri gereken borcu yukarıdaki hükümlere göre tesbit ve talebederler. Diğer ortaklar, karşılığı henüz tamamiyle ödenmemiş olan şirket paylarının şirketçe muteber şekilde devir veya rehin alınması halinde, pay karşılığının ödenmemiş olan miktarı nispetinde, müteselsil olarak mesul tutulurlar. |
TTK. MADDE 572.
II - HAMİLE YAZILI FAİZ KUPONLARI:
Madde 572 - Borçlu hamile yazılı faiz kuponlarından doğan alacağa karşı ana paranın itfa edildiği definde bulunamaz. Ana paranın ödenmesi halinde, borçlu, ilerde muacceliyet kesbedecek olup asıl senetle birlikte kendisine teslim edilmiyen faiz kuponlarının tutarını bu kuponlar hakkında cari olan müruruzaman müddeti geçinceye kadar alıkoymak hakkını haizdir; meğer ki, teslim edilmeyen kuponların iptaline karar verilmiş yahut tutarı mukabilinde teminat gösterilmiş olsun. |
TTK. MADDE 587.
3. FAİZ ŞARTI:
Madde 587 - Görüldüğünde veya görüldüğünden muayyen bir müddet sonra ödenmesi şart kılınan bir poliçeye keşideci tarafından faiz şartı dercolunabilir. Bütün diğer poliçelerde böyle bir faiz şartı yazılmamış sayılır. Faiz miktarının poliçede gösterilmesi lazımdır; gösterilmemiş ise faiz şartı yazılmamış sayılır. Başka bir gün zikredilmemişse faiz, poliçenin keşide gününden itibaren işler. |
TTK. MADDE 637.
V - MÜRACAAT HAKKININ ŞÜMULÜ :
1. HAMİLİN HAKKI : Madde 637 - Hamil müracaat yoliyle: 1. Poliçenin kabul edilmemiş veya ödenmemiş olan bedelini ve eğer şart kılınmışsa işlemiş faizi; 2. Vadenin gelmesinden itibaren işliyecek yüzde on hesabiyle faizi; 3. Protestonun ve hamil tarafından tebliğ olunan ihbarnamelerinin masraflariyle diğer masrafları; 4. Poliçe bedelinin binde üçünü aşmamak üzere komisyon ücretini; istiyebilir. Eğer müracaat hakkı vadenin hululünden önce kullanılırsa poliçe bedelinden bir iskonto yapılır. Bu iskonto müracaat tarihinde hamilin ikametgahında cari olan resmi iskonto haddi üzerinden hesap edilir. |
TTK. MADDE 638.
2. ÖDEYEN KİMSENİN HAKKI:
Madde 638 - Poliçe bedelini ödemiş olan kimse kendisinden önce gelen borçlulardan : 1. Ödemiş olduğu meblağın tamamını; 2. Ödeme tarihinden itibaren bu meblağın yüzde on hesabiyle faizini; 3. Yaptığı masrafları; 4. Poliçe bedelinin binde ikisini aşmamak üzere komisyon ücretini; istiyebilir. |
TTK. MADDE 722.
III - MÜRACAAT HAKKININ ŞÜMULÜ:
Madde 722 - Hamil, müracaat yoliyle: 1. Çekin ödenmemiş olan bedelini; 2. İbraz gününden itibaren yüzde on faizini; 3. Protestonun veya buna muadil olan tesbitin ve gönderilen ihbarnamelerin masrafları ile diğer masrafları; 4. Çek bedelinin binde üçünü aşmamak üzere komisyon ücretini; istiyebilir. |
TTK. MADDE 754.
II- EŞYANIN GERİ ALINMASI:
1. UMUMİ OLARAK: Madde 754 - Varanttan ayrılmış bir makbuz senedinin hamili varant ile temin edilmiş olan borcun ana parası ile vade gününe kadar olan faizlerini umumi mağazaya tevdi ederek vade gününden önce dahi eşyayı çekebilir. Tevdi olunan para varantın geri verilmesi mukabilinde hamiline ödenir. |
TTK. MADDE 893.
İKİNCİ AYIRIM : GEMİ İPOTEĞİNİN TESCİLİ VE MUHTEVASI
A - İPOTEĞİN TESİSİ: I - SİCİLE GEÇİRİLECEK HUSUSLAR: Madde 893 - Gemi ipoteğinin tescilinde alacaklının adı ve soyadı, alacağın miktarı, mevzuu para olmıyan alacaklarda bunun Türk parasiyle karşılığı, alacak faizli ise faiz nispeti, tali edalar kabul edilmiş ise bunların da tutarı sicile kaydolunur. Hakkın ve alacağın muhtevasına ait diğer cihetler için tescil talepnamesine atıf yapılabilir. Alacak miktarı gayrimuayyen veya mütehavvil ise hakiki miktarı zamanında tesbit olunmak üzere ipoteğin temin edeceği alacak miktarının azami haddi tayin ve gemi siciline tescil edilir. Alacak faizli ise, faizler de azami hadde dahil sayılır. Nama veya hamile yazılı tahvillerin bir gemi ipoteği ile temini halinde ipotek istikrazın tamamı için tesis edilecekse alacaklı yerine, borçlu ile alacaklıların cümlesini birden temsil edecek bir temsilci; ihracı deruhte eden işletme için tesis edilecekse gemi ipoteği üzerinde tahvil sahipleri lehine bir rehin hakkı da tescil olunur. |
TTK. MADDE 898.
B - TEMİN EDİLEN ALACAK:
I - UMUMİ OLARAK: Madde 898 - İpotekli geminin karşılıyacağı alacaklar hakkında Medeni Kanunun 790 ıncı maddesinin 1 inci fıkrasiyle 791 inci maddesi hükmü caridir. Temerrüt şartları yalnız gemi malikine karşı mevcut olduğu takdirde dahi ipotek temerrüt faizlerini karşılar. |
TTK. MADDE 899.
II - ŞARTLARIN DEĞİŞTİRİLMESİ:
Madde 899 - Alacak faizsiz veya faiz miktarı yüzde beşten aşağı olursa ipotek, dereceleri müsavi olan veya sonradan gelen hak sahiplerinin muvafakatine lüzum kalmaksızın yüzde beşi aşmıyan bir faizi de temin edecek şekilde tevsi olunabilir. Ödeme zamanı ve yeri hakkında yapılacak değişiklikler için kezalik bu hak sahiplerinin muvafakatine lüzum yoktur. |
TTK. MADDE 922.
II - DEFİLER:
Madde 922 - Malikin, gemi ipoteğine mütaallik olup her hangi bir hukuki münasebete müsteniden eski alacaklıya karşı haiz olduğu bir defi, yeni alacaklıya karşı da ileri sürülebilir. 885 inci maddenin birinci ve ikinci fıkrası, 886 ve 887 nci maddelerle 889 uncu maddenin son fıkrası hükümleri bu defi hakkında da caridir. Alacak, faiz veya sair tali edalara taalluk eder ve bunlarda en geç malikin devri öğrendiği günün dahil bulunduğu ilk üç aylık devre ile bunu takip eden ikinci üç aylık devre içinde muaccel hale gelirse alacaklı, birinci fıkrada yazılı defilere karşı 885 inci maddenin bir ve ikinci fıkralarına istinadedemez. Üç aylık devreler takvim yılı başından itibaren hesap olunur. |
TTK. MADDE 923.
III - UMUMİ HÜKÜMLERE TABİ ALACAKLAR:
Madde 923 - Birikmiş faizlere veya sair tali edalara yahut ihbar ve takip masraflarına (Madde: 898) veya 908 inci maddenin 2 nci fıkrasında yazılı hususlara taalluk eden alacakların devri ve malik ile yeni alacaklı arasındaki hukuki münasebet, alacağın devri hakkındaki umumi hükümlere tabidir. Yukarda yazılı alacaklar hakkında 885 inci maddenin 1 ve 2 nci fıkraları tatbik olunmaz. |
TTK. MADDE 928.
3. ALACAKLI VE MALİK SIFATLARININ BİRLEŞMESİ:
Madde 928 - Gemi ipoteğiyle mülkiyetinin aynı şahısta birleşmesi halinde ipotek düşer. Borçlu gemi malikinden başka bir şahıs olduğu veya alacak üzerinde bir rehin veya intifa hakkı mevcut bulunduğu takdirde ipotek devam eder. Şu kadar ki; gemi maliki alacaklı sıfatiyle geminin paraya çevrilmesini istiyemez ve faiz alacakları için de gemi teminat teşkil etmez. |
TTK. MADDE 931.
B - PARANIN TEVDİİ HALİNDE:
Madde 931 - Malik, alacaklının alacağını tediye veya feshi ihbar hakkını haiz olur ve alacağın tutarı olan parayı, geri almak hakkından feragat etmek suretiyle, alacaklı namına tevdi ederse, belli olmıyan alacaklı ilan yoliyle davet olunarak ipoteğin düşmesine karar verilebilir. Faizler, ancak miktarı sicile geçirilmiş ise tevdi olunur; düşme kararının verilmesine takaddüm eden üç yıldan önceki zamana ait faizler tevdi edilmez. Borçlar Kanununun tevdi hakkındaki hükümlerine göre daha önce hakkını istifa etmiş sayılmadıkça düşme kararının verilmesiyle borç ödenmiş addolunur. Alacaklı daha önce tevdi yerine müracaat etmediği takdirde tevdi edilen meblağ üzerindeki hakkı düşme kararının verilmesinden itibaren on yıl geçmekle sukut eder. Bu halde tevdi eden kimse tevdi sırasında geri almak hakkından feragat etmiş olsa bile tevdi ettiği meblağı geri alabilir. |
TTK. MADDE 962.
V - MÜŞTEREK DONATANLARIN KAR VE ZARARA İŞTİRAKİ:
1. MASRAFLARA İŞTİRAK: A - ESAS: Madde 962 - Müşterek donatanlardan herbiri, donatma iştiraki masraflarına, hususiyle geminin donatılması ve tamiri masraflarına, gemideki payları nispetinde iştirake mecburdur. Müşterek donatanlardan biri kendine düşen masraf payını ödemekte temerrüde düşer ve bu para diğer müşterek donatanlar tarafından onun hesabına avans olarak verilirse, mütemerrit ortak avansların verildiği andan itibaren onlara temerrüt faizi ödemekle mükellef olur. Verilen avans neticesinde, müşterek donatanlar için mütemerridin gemi payı üzerinde sigortaya mevzu olabilecek bir menfaat doğar. Bu menfaatin sigorta ettirilmesi halinde, sigorta masraflarını temerrüde düşmüş olan ortak çeker. |
TTK. MADDE 1162.
C) PRİM
Deniz ödüncü priminin haddini tâyinde, taraflar tamamiyle serbesttirler. Aksi kararlaştırılmış olmadıkça prim, faizi de ihtiva eder. |
TTK. MADDE 1167.
E) BORCUN ÖDENMESİ
I - YER VE ZAMAN Deniz ödüncü senedinde hilâfına hüküm olmadıkça deniz ödüncü borcunun, ilgili yolculuğun varma limanında ve geminin bu limana ulaşmasından itibaren sekiz gün içinde ödenmesi lâzımdır. Prim de içinde olduğu halde deniz ödüncü borcunun tamamı için, vâde gününden itibaren faiz işler. Prim zaman üzerine şart edilmişse, bu hüküm tatbik olunmaz. Şu kadar ki; zaman üzerine şart edilmiş prim ana para ödeninceye kadar işler. |
TTK. MADDE 1241.
II - TEMİN EDİLEN ALACAK
Gemi alacaklılarının rehin hakkı, ana parayı, faizi, deniz ödüncü primini ve masrafları aynı surette temin eder. |
2 - GEÇMİŞ GÜNLER FAİZİ
EskiBK. MADDE 103.
a) UMUMİYET İTİBARİYLE Bir miktar paranın tediyesinden temerrüt eden borçlu mukavele ile daha az bir faiz tâyin edilmiş olsa bile geçmiş günler için senevi yüzde beş hesabiyle faiz tediyesine mecburdur.
Akitte doğrudan doğruya veya taksite raptedilmiş komüsyon şeklinde yüzde beşten ziyade bir faiz şart edilmiş ise bu faiz de temerrüt eden borçludan istenebilir. Son fıkra, 29 Haziran 1956 tarih ve 6763 sayılı Kanunun 41 inci maddesiyle kaldırılmıştır. |
B) HÜKÜMLERİ
EskiBK. MADDE 307.
I - FAİZ 1 - HANGİ MUAMELELERDE FAİZ LAZIM GELECEĞİ Karzda faiz şart kılınmamış ise akdi muamelelerde faiz lâzım gelmez.
Ticaret muamelelerinde, şart edilmemiş olsa dahi faiz verilmek lâzımdır. |
2 - FAİZE MÜTEALLİK KAİDELER
EskiBK. MADDE 308.
Karzda faiz miktarı tâyin edilmemiş ise, asıl olan karzın alındığı zaman ve mekânda o nevi karzlarda âdet olan faiz miktarıdır.
Hilâfına mukavele yok ise tâyin edilen faiz senelik olarak tediye olunur. Faizin, anaya zammedilerek birlikte tekrar faiz yürütülmesi evvelden mukavele edilmiş olsa bile, batıldır. |
II. ALACAKLILARIN HAKLARI ÜZERİNE İFLASIN TESİRLERİ
İİK. MADDE 195.
MÜFLİSİN BORÇLARININ MUACCELİYET KESBETMESİ: Borçlunun taşınmaz mallarının rehni suretiyle temin edilmiş olan alacaklar müstesna olmak üzere iflasın açılması müflisin borçlarını muaccel kılar. İflasın açıldığı güne kadar işlemiş faiz ile takip masrafları anaya zammolunur.
(Değişik fıkra: 09/11/1988 - 3494/41 md.) Müflisin vadesi gelmemiş faizsiz borçlarından yıllık kanuni faiz hesabıyla iskonto yapılır. |
FAİZ:
İİK. MADDE 196.
(Değişik madde: 09/11/1988 - 3494/42 md.)
İflasın açılması ile birlikte, iflas masasına giren alacaklarda faiz işleme ye devam eder. Rehinle temin edilmemiş alacaklarda ticari olmayan işlerdeki faiz oranı uygulanır. Ancak, bu maddeye göre alacaklılara tahakkuk edecek faiz ödemeleri, 195 inci maddeye göre hesaplanan ana paralar ödendikten sonra bakiyesi üzerinden yapılır. |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |