![]() |
|
![]() |
|
(Karar Tarihi : 04.03.2008)
"Asıl davada, davacı K. vekili, 31.05.2001 tarihinde F. firmasının ürünlerini işyerinde satmak ve karşılığında katkı payı almak için dağıtıcı M. Ltd. Şti. ve ana firma F. A.Ş. ile anlaşma imzaladığını, davalı şirketin bu sözleşmeden kaynaklanan cezai şart alacağı için haksız icra takibine giriştiğini, oysa davalı P. C. A.Ş.'nin sözleşmenin tarafı olmadığını, husumet yokluğu nedeniyle icra takibine girişemeyeceğini ileri sürmüş ve müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine, %40 tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen davada, davacı P. C. A.Ş. vekili, davalının 31.05.2001 tarihli sözleşmeye aykırı davranarak başka firmanın ürünlerini sattığını, bedelsiz ürün karşılığının ve katkı bedelinin iadesi için girişilen icra takibine haksız olarak itiraz edildiğini, F. A.Ş.'nin TTK'nın madde 146 ve devamı hükümleri gereği birleşme yoluyla müvekkili P. C. A.Ş. tarafından devralındığını ileri sürmüş ve itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece sözleşmenin tarafı olan F. 'nin birleşme yoluyla sahneden çekilmesinden sonra F. 'nin genel dağıtıcısı olan M. 'nin de faaliyetlerini tatil ettiği, akdin tarafı olan satıcı bayii K.'nin karşısında bir muhatap bulamadığı, sözleşmede imzası bulunan M. ile birleşme sonucu F. 'yi devralan P. C. arasındaki akdi ilişkinin (ana bayilik yönünden) belli olmadığı, hal böyle olunca asıl davada davacı bayii yönünden akdi ilişkiyi sürdürebilmek için hukuki imkansızlığın bulunduğu, kaldı ki, tek satıcılık sözleşmelerinde firma isimlerinin önemli etken olduğu, nitekim P. C.'nin birleşmeden sonra bayilik sözleşmesi yapılması için çabalarda bulunduğu, ancak yazılı anlaşmanın gerçekleşmediği gerekçeleri ile asıl davanın kabulüne, davacının İstanbul Onüçüncü İcra Müdürlüğü'nün 2003/12173 sayılı takip dosyasına konu cezai şart alacağının bulunmadığının tespitine, birleşen davanın ve tazminat istemlerinin reddine karar verilmiş, hüküm davalı (birleşen davanın davacısı) vekilince temyiz edilmiştir. İstanbul Ticaret Sicil Memurluğu'nun cevabi yazısına göre, davalı P. C. A.Ş.'nin 23.01.2003 tarihinde F. 'yi tüm aktif ve pasifleri ile devralarak birleştiği ve böylece F A.Ş.'nin P. C. A.Ş. bünyesine geçtiği anlaşılmıştır. Bu durumda davalı P. C. A.Ş. dava konusu sözleşmede imzası bulunan F. A.Ş.'nin halefi durumunda olduğundan, halefiyet kuralları gözetilerek iddia ve savunma çerçevesinde taraf delilleri toplanıp birlikte değerlendirilerek uygun sonuç dairesinde bir hüküm kurulması gerekirken, bu yönler gözetilmeden yanılgılı gerekçelerle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir." Üye Notu : İşbu kararın özeti tarafımızca yazılmıştır.
|
İlgili Mevzuat Hükmü : Türk Ticaret Kanunu MADDE 146 :F - ŞİRKETLERİN BİRLEŞMESİ:
I - TARİFİ: Birleşme, iki veya daha fazla ticaret şirketinin birbiriyle birleşerek yeni bir ticaret şirketi kurmalarından veya bir yahut daha fazla ticaret şirketinin mevcut diğer bir ticaret şirketine iltihak etmesinden ibarettir. Çeşitli ticaret şirketlerine ait hususi hükümler mahfuz kalmak şartiyle birleşme hakkında mütaakıp maddelerdeki hükümler tatbik olunur. |
|
Şerh Son Güncelleme: 07-01-2010
|
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |