Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Aktif Makale Hükmün Açıklanması Ve Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması

Yazan : Mustafa Mert Cankurt [Yazarla İletişim]
Stajyer Avukat

Makale Özeti
Hükmün Açıklanması ve Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılmasına İlişkin Kanunun Lafzından Yola Çıkılarak Yapılmış Çalışmadır.



CEZA MUHAKEMESİ HUKUKUNA GÖRE
HÜKMÜN AÇIKLANMASI VE HÜKMÜN AÇIKLANMASININ GERİ BIRAKILMASI

Konuya başlamadan önce hükmün açıklanması ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması konusunun düzenlendiği mevzuat olan Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231. Maddesinin paylaşılmasının faydalı olacağını düşündüm.
Kanun maddesinin paylaşımından sonra çalışma yapılan konunun hukuki niteliğinden kısaca bahsedecek ve sırasıyla uygulamada bu kurumun nasıl işlediğine değinerek en son da görüşümü açıklayarak çalışmamı tamamlayacağım.

Madde 231
(1) Duruşma sonunda, 232 nci maddede belirtilen esaslara göre duruşma tutanağına geçirilen hüküm fıkrası okunarak gerekçesi ana çizgileriyle anlatılır.
(2) Hazır bulunan sanığa ayrıca başvurabileceği kanun yolları, mercii ve süresi bildirilir.
(3) Beraat eden sanığa, tazminat isteyebileceği bir hâl varsa bu da bildirilir.
(4) Hüküm fıkrası herkes tarafından ayakta dinlenir.
(5) (Ek: 6/12/2006-5560/23 md.) Sanığa yüklenen suçtan dolayı yapılan yargılama sonunda hükmolunan ceza, iki yıl (2) veya daha az süreli hapis veya adlî para cezası ise; mahkemece, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilir. Uzlaşmaya ilişkin hükümler saklıdır. Hükmün açıklanmasının geri bırakılması, kurulan hükmün sanığın hakkında bir hukukî sonuç doğurmamasını ifade eder.
(6) (Ek: 6/12/2006-5560/23 md.) Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi için;
a) Sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkûm olmamış bulunması,
b) Mahkemece, sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması,
c) Suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın, aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi, gerekir. (Ek cümle: 22/7/2010 - 6008/7 md.) Sanığın kabul etmemesi hâlinde, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmez.
(7) (Ek: 6/12/2006-5560/23 md.) Açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen hükümde, mahkûm olunan hapis cezası ertelenemez ve kısa süreli olması halinde seçenek yaptırımlara çevrilemez.
(8) (Ek: 6/12/2006-5560/23 md.) Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının verilmesi halinde sanık, beş yıl süreyle denetim süresine tâbi tutulur. Bu süre içinde bir yıldan fazla olmamak üzere mahkemenin belirleyeceği süreyle, sanığın denetimli serbestlik tedbiri olarak;
a) Bir meslek veya sanat sahibi olmaması halinde, meslek veya sanat sahibi olmasını sağlamak amacıyla bir eğitim programına devam etmesine,
b) Bir meslek veya sanat sahibi olması halinde, bir kamu kurumunda veya özel olarak aynı meslek veya sanatı icra eden bir başkasının gözetimi altında ücret karşılığında çalıştırılmasına,
c) Belli yerlere gitmekten yasaklanmasına, belli yerlere devam etmek hususunda yükümlü kılınmasına ya da takdir edilecek başka yükümlülüğü yerine getirmesine,karar verilebilir. Denetim süresi içinde dava zamanaşımı durur.
(9) (Ek: 6/12/2006-5560/23 md.) Altıncı fıkranın (c) bendinde belirtilen koşulu derhal yerine getiremediği takdirde; sanık hakkında mağdura veya kamuya verdiği zararı denetim süresince aylık taksitler halinde ödemek suretiyle tamamen gidermesi koşuluyla da hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilebilir.
(10) (Ek: 6/12/2006-5560/23 md.)Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlenmediği ve denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere uygun davranıldığı takdirde, açıklanması geri bırakılan hüküm ortadan kaldırılarak, davanın düşmesi kararı verilir.
(11) (Ek: 6/12/2006-5560/23 md.) Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranması halinde, mahkeme hükmü açıklar. Ancak mahkeme, kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getiremeyen sanığın durumunu değerlendirerek; cezanın yarısına kadar belirleyeceği bir kısmının infaz edilmemesine ya da koşullarının varlığı halinde hükümdeki hapis cezasının ertelenmesine veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine karar vererek yeni bir mahkûmiyet hükmü kurabilir.
(12) (Ek: 6/12/2006-5560/23 md.) Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına itiraz edilebilir.
(13) (Ek: 6/12/2006-5560/23 md.) Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı, bunlara mahsus bir sisteme kaydedilir. Bu kayıtlar, ancak bir soruşturma veya kovuşturmayla bağlantılı olarak Cumhuriyet savcısı, hâkim veya mahkeme tarafından istenmesi halinde, bu maddede belirtilen amaç için kullanılabilir.
(14) (Değişik: 23/1/2008 – 5728/562 md.) Bu maddenin hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin hükümleri, Anayasanın 174 üncü maddesinde koruma altına alınan inkılâp kanunlarında yer alan suçlarla ilgili olarak uygulanmaz.



Hükmün Açıklanması Ve Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması’nın
Hukuki Niteliği

Bu kurumun amacı iki yıl veya daha az süreli hapis veya adlî para cezası almış olan kişilere aynı maddede düzenlenmiş belli şartları da haiz olması neticesinde şahsın da denetimli serbestlik şartlarına bağlanarak bir nevi topluma kazandırılmasını, eğitilmesini ve gözlem altında tutulmasını sağlamaktır.
Hükmün açıklanmasının geri bırakılması, kurulan hükmün sanık hakkında bir hukukî sonuç doğurmamasını ifade eder. Bu sayede kişi aldığı cezanın sonuçlarına tabi olmamış olacaktır.
Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi için sanıkta belli şartlar aranmaktadır. Bu şartlar;
1-) Sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkûm olmamış bulunması,
2-) Mahkemece, sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması,
3-) Suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın, aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesidir.

Sayılan bu 3 şart kesin olup herhangi birinin yokluğu halinde sanık hakkında Hükmün Açıklanmasının geri bırakılması kararı verilemeyecektir. Bu şartlar sınırlı sayıda belirtilmiş olup kesindir. Şahsın 2 yıl veya daha az hapis cezası veya adli para cezası aldığı kesin ise bakılacak diğer husus bu 3 şarttır. Bu 3 şartta sağlıyorsa ve aynı zamanda sanık da hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını kabul ederse hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilir. 22 Temmuz 2010 değişikliğiyle Sanık’a hükmün açıklanması kararının verilip verilmeyeceğine ilişkin seçim yapma hakkı tanınmıştır. Sanığın kabul etmemesi hâlinde, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmez.
Açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen hükümde, mahkûm olunan hapis cezası ertelenemez ve kısa süreli olması halinde seçenek yaptırımlara çevrilemez.
Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verildikten sonra sanık 5 yıl süreyle denetim süresine tabi tutulur. Bu denetim süresinde 1 yıldan fazla olmayacak şekilde mahkemenin belirleyeceği süreyle sanığa denetimli serbestlik tedbiri olarak;
1-) Bir meslek veya sanat sahibi olmaması halinde, meslek veya sanat sahibi olmasını sağlamak amacıyla bir eğitim programına devam etmesine,
2-) Bir meslek veya sanat sahibi olması halinde, bir kamu kurumunda veya özel olarak aynı meslek veya sanatı icra eden bir başkasının gözetimi altında ücret karşılığında çalıştırılmasına,
3-) Belli yerlere gitmekten yasaklanmasına, belli yerlere devam etmek hususunda yükümlü kılınmasına ya da takdir edilecek başka yükümlülüğü yerine getirmesine
karar verilebilir.
Sayılan bu 3 farklı denetimli serbestlik tedbirinden birini hakim sanığın yeteneklerine, yaşayış biçimine uygun olanına göre tayin eder.
Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlenmediği ve denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere uygun davranıldığı takdirde, açıklanması geri bırakılan hüküm ortadan kaldırılarak, davanın düşmesi kararı verilir.
Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlenmediği ve denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere uygun davranıldığı takdirde, açıklanması geri bırakılan hüküm ortadan kaldırılarak, davanın düşmesi kararı verilir.
Denetim süresi içinde sanığın kasten yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranması halinde, mahkeme hükmü açıklar. Mahkeme, sanığın kendisine yüklenen yükümlülükleri getiremediğini tespit etmişse; cezanın yarısına kadar belirleyeceği bir kısmının infaz edilmemesine ya da şartları oluşmuşsa hükümdeki hapis cezasının ertelenmesine veya diğer seçenek yaptırımlara çevrilmesine karar vererek yeni bir mahkûmiyet hükmü kurabilir.
Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına itiraz edilebilmektedir.
Bu maddenin hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin hükümleri, Anayasanın 174 üncü maddesinde belirtilen aşağıda verilmiş olan suçlarla ilgili uygulanmaz.
Anayasa Madde 174 – Anayasanın hiçbir hükmü, Türk toplumunu çağdaş uygarlık seviyesinin üstüne çıkarma ve Türkiye
Cumhuriyetinin laiklik niteliğini koruma amacını güden, aşağıda gösterilen inkılap kanunlarının, Anayasanın halkoyu ile
kabul edildiği tarihte yürürlükte bulunan hükümlerinin, Anayasaya aykırı olduğu şeklinde anlaşılamaz ve yorumlanamaz:
1. 3 Mart 1340 tarihli ve 430 sayılı Tevhidi Tedrisat Kanunu;
2. 25 Teşrinisani 1341 tarihli ve 671 sayılı Şapka İktisası Hakkında Kanun;
3. 30 Teşrinisani 1341 tarihli ve 677 sayılı Tekke ve Zaviyelerle Türbelerin Seddine ve Türbedarlıklar ile Bir Takım Unvanların Men ve İlgasına Dair Kanun;
4. 17 Şubat 1926 tarihli ve 743 sayılı Türk Kanunu Medenisiyle kabul edilen, evlenme akdinin evlendirme memuru
önünde yapılacağına dair medeni nikah esası ile aynı kanunun 110 uncu maddesi hükmü;
5. 20 Mayıs 1928 tarihli ve 1288 sayılı Beynelmilel Erkamın Kabulü Hakkında Kanun;
6. 1 Teşrinisani 1928 tarihli ve 1353 sayılı Türk Harflerinin Kabul ve Tatbiki hakkında Kanun;
7. 26 Teşrinisani 1934 tarihli ve 2590 sayılı Efendi, Bey, Paşa gibi Lakap ve Unvanların Kaldırıldığına dair Kanun;
8. 3 Kanunuevvel 1934 tarihli ve 2596 sayılı Bazı Kisvelerin Giyilemeyeceğine Dair Kanun.

Hükmün Açıklanması Ve Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması’nın
Uygulamadaki Yeri ve Eleştirilerim

Ceza Muhakemesi Hukuku’nda bulunan bu kurum; araştırmalarım, duyumlarım ve şimdiye kadar yaşadığım tecrübelerime göre uygulanması gerektiği gibi uygulanmamaktadır. Şöyle ki; sanığın 2 yıl veya daha az hapis cezasına çarptırıldığında veya adli para cezası verildiğinde CMK m.231/6 da yazan şartlara hiç dikkat edilmeden, araştırma yapılmadan karar verilmektedir. Hal bu ki 6. Fıkrada sayılmış olan şartlar kesindir ve sanığın bu şartları haiz olmadığı takdirde hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına hükmedilmemesi gerekir. Özellikle 6. Fıkranın (c) bendinde “Mahkemece, sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması” şeklinde bir ibare geçmektedir. Ancak bu bent dikkate alınmamaktadır. Ve bu hususta araştırma yapılmamaktadır. Maalesef bu bent yokmuş gibi kabul gören uygulama bu konuda başarısızlığa düşmektedir.
Ayrıca sanığa denetimli serbestlik tedbiri verilecekken Hakim’in tedbirler arasında sanığa en uygun olanını seçmelidir. Yaşam koşullarına, maddi durumuna ve becerisine en uygun olan tedbir seçilerek denetimli serbestlik süresi boyunca sanığa hakkaniyete daha uygun bir denetim süresi yaşatılmış olur.
Denetimli Serbestlik verilirken kanun koyucu “ ….1 yıldan fazla olmamak kaydıyla…” ibaresini kanuna koymuştur. Ancak uygulamadan alışılmış bir şekilde bu süre her zaman “ 1 yıl “ olarak verilmektedir. Hal bu ki kanun koyucu 1 yıldan fazla olmamak kaydıyla derken 1 yıla kadar olan sürenin tayininde hakime duruma uygun gelecek şekilde takdir yetkisi bırakmıştır. Ancak buna rağmen hakimler, kendilerine verilmiş olan takdir hakkını kullanmak yerine alışagelmiş yöntemlerle, meselenin derinine inmeden ezberlenmiş biçimde vermektedirler. Durum bu hâle gelince kanundaki “1 yılı geçmemek kaydıyla” ibaresi uygulamada maalesef “ 1 yıl “ şeklinde kabul görmüş durumdadır.

Hükmün Açıklanması Ve Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması Hakkında
Kişisel Görüşlerim
Yukarıda bahsettiğim olumsuz eleştirim dışında böyle bir kurumun var olması, uygulanması fikrimce gerçekten toplum adına, insanlık adına ve şahsın adına faydalı ve çağdaşça bir düzenlemedir. Uygulanması neticesinde beklenen toplumsal yararın oluşmasını sağlayarak salahiyeti sağlayacağını düşünüyorum.
Bu kurumun amacına ve ruhuna uygun şekilde uygulanmasıyla daha da faydalı olacağını ve bu hususa dikkat çekilmesi konusunda yapılacak her türlü çalışmanın; hukukun, toplum ve hukukçular tarafından belli kalıplara oturtma yerine yorumlanma algısıyla uygulanacağını düşünüyorum.
Bununla birlikte Ceza Muhakemesi Hukuku’nun amacının salt ceza vermek olarak görülmesi değil, aynı zamanda işlenmiş olan suç neticesinde toplumu korumanın yanında sanıldığının aksine, sanığı da koruduğunu; kısaca hukuku uygulayarak adaletin hakkaniyete ve vicdana yaraşır şekilde uygulanmasını gösteren en büyük ve en faydalı kurumlarından biridir.


İstanbul Barosu
Stj. Av. Mustafa Mert Cankurt - 46898
Bu makaleden kısa alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir :

"Hükmün Açıklanması Ve Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Mustafa Mert Cankurt'e aittir ve makale, yazarı tarafından Türk Hukuk Sitesi (http://www.turkhukuksitesi.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.

Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak yazarının izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.


[Yazıcıya Gönderin] [Bilgisayarınıza İndirin][Arkadaşa Gönderin] [Yazarla İletişim]
Bu makaleye henüz okuyucu yorumu eklenmedi. İlk siz yorumlayın!
» Makale Bilgileri
Tarih
27-05-2014 - 18:01
(3627 gün önce)
Yeni Makale Gönderin!
Değerlendirme
Henüz hiç değerlendirilmedi.
Okuyucu
6087
Bu Makaleyi Şu An Okuyanlar (1) :  
* Son okunma 25 dakika 44 saniye önce.
* Ortalama Günde 1,68 okuyucu.
* Karakter Sayısı : 13164, Kelime Sayısı : 1625, Boyut : 12,86 Kb.
* 3 kez yazdırıldı.
* 2 kez indirildi.
* 1 okur yazarla iletişim kurdu.
* Makale No : 1781
Yorumlar : 0
Bu makaleye henüz okuyucu yorumu eklenmedi. İlk siz yorumlayın!
Makalelerde Arayın
» Çok Tartışılan Makaleler
» En Beğenilen Makaleler
» Çok Okunan Makaleler
» En Yeni Makaleler
THS Sunucusu bu sayfayı 0,02670407 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.