![]() |
|
![]() |
|
THS Şerhine Son Eklenen Şerhler |
Bilgi [TK. 539]
![]() 539 ncu madde, kendi içinde bağımsız bir düzenlemedir. Şu anlamda: 6762 sayılı Kanun tasfiye memurlarının yetkilerini kollektif şirketlere gönderme yoluyla düzenlemiştir. Tasarı ise, kollektif şirketin bu hükümlerini anonim şirketlerin niteliğine uygun bir tarzda yeniden kaleme almış, yani özgün bir düzenleme yapmıştır. Hüküm bunun dışında da bazı değişiklikler içermektedir. Birinci fıkra: Tasfiye memurlarına kanunla verilen yetkiler, bu kişilerin özenli bir seçimle atanan güvenilir bir kişi ... ![]() (Şerh No: 13369 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 30-03-2012 16:44)
Bilgi [TK. 538]
![]() Bu madde, 6762 sayılı Kanunun 443 üncü maddesinin dil itibarıyla sadeleştirilmiş bir tekrarından ibarettir.Adalet Komisyonu Raporu'ndan:Alt Komisyonca, Tasarının 538 inci maddesi, genel kurul kararının, şirketin tüm değil, önemli miktardaki aktiflerinin satışında aranması şeklinde kaleme alınmış, bu suretle diğer benzer hallerde olduğu gibi paysahiplerinin korunması sağlanmıştır. Yapılan değişiklikler, Komisyonumuzca da kabul edilmiştir. ![]() (Şerh No: 13368 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 30-03-2012 16:43)
Bilgi [TK. 537]
![]() Birinci fıkra: Fıkra, 6762 sayılı Kanunun 442 nci maddesinin birinci fıkrasının tekrarından ibarettir. Değişiklik yapılmasına gerek görülmemiştir. İkinci fıkra: Yeni metin, mahkemece atanan tasfiye memurlarının tescil edilmeleri için, buna ilişkin mahkeme kararının ibrazını yeterli görmüştür. Fıkrada yapılan bu değişiklik ile, mahkemece atanan tasfiye memurlarının tescil ve ilânını yaptırabilecek kişilerin sayısı artırılmıştır. Eski metinde sadece atanan tasfiye memurları, kendilerini tescil ... ![]() (Şerh No: 13367 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 30-03-2012 16:42)
Bilgi [TK. 536]
![]() Hükmün ilk iki fıkrası, 6762 sayılı Kanunun 441 inci maddesinin birinci ve ikinci fıkrasının dil itibarıyla sadeleştirilmiş tekrarından ibarettir. Üçüncü ve dördüncü fıkralar ise tamamıyla yenidir ve esasa yönelik önemli düzenlemeler getirmektedir. Üçüncü fıkra: Üçüncü fıkrada yer alan, şirketin feshine mahkemece karar verilmesi halinde tasfiye memurunun mahkemece atanacağına ilişkin hüküm yenidir. 6762 sayılı Kanun düzenlemesi uyarınca, şirketin feshine mahkemece karar verilmesi halinde dahi... ![]() (Şerh No: 13366 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 30-03-2012 16:41)
(Şerh No: 13400 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 30-03-2012 16:39)
(Şerh No: 13396 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 30-03-2012 16:39)
(Şerh No: 13393 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 30-03-2012 16:39)
(Şerh No: 13375 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 30-03-2012 16:38)
Bilgi [TK. 535]
![]() Madde, 6762 sayılı Kanunun 440 ıncı maddesinin tekrarından ibarettir. Değişiklik yapılmamıştır. ![]() (Şerh No: 13365 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 30-03-2012 16:12)
Bilgi [TK. 534]
![]() 6762 sayılı Kanunun 437 nci maddesi değişikliklerle korunmuştur. Maddenin "iflâs" olan kenar başlığı "iflâs halinde tasfiye" olarak değiştirilmiş ve hükmün dili kısmen sadeleştirilmiştir. ![]() (Şerh No: 13364 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 30-03-2012 16:11)
Bilgi [TK. 533]
![]() Madde, 6762 sayılı Kanunun 439 uncu maddesinden gerek dil gerek içerik yönünden farklılıklar içermektedir. Birinci fıkra: 6762 sayılı Kanunun 439 uncu maddesinin birinci fıkrası hükmü sona eren şirketin tasfiye haline gireceğini ifade ettikten başka, sona eren şirketin tasfiye haline girmeyeceği kanuni istisnaları da sayma yoluna gidiyor ve birleşme, limited şirkete dönüştürülme, bir kamu tüzel kişisi tarafından devralınma hallerini tahdidi olarak sayıyordu. Yeni metin, sona eren şirketin tas... ![]() (Şerh No: 13363 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 30-03-2012 16:11)
Bilgi [TK. 532]
![]() Madde, bazı değişikliklerle 6762 sayılı Kanunun 438 inci maddesi hükmünü devam ettirmektedir. Sona erme, kural olarak yönetim kurulunca ticaret siciline tescil ve ilân ettirilir. Bunun iki istisnası vardır. Bunlar şirketin iflâs nedeniyle ve mahkeme kararıyla sona ermesidir. 6762 sayılı Kanunda sadece iflâs hali istisna olarak düzenlenmiştir. İflâs istisnasına mahkeme kararının da eklenilmesinin sebebi, resen tescili sağlayarak bu işlemin sürüncemede kalmasına engel olmaktır. Madde, 6762 sayı... ![]() (Şerh No: 13362 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 30-03-2012 16:10)
Bilgi [TK. 531]
![]() Bu madde 6762 sayılı Kanunda öngörülmemiş bir kurumu hukukumuza kazandırmaktadır. 6762 sayılı Kanunun haklı sebeplerle feshi düzenlememiş olması, yargı kararlarında ve öğretide hem tartışılmış hem de eleştirilmişti. Tartışma, boşluğun niteliğiyle ilgiliydi. Bazıları kaynak İsv. BK 736, b.4 hükmünün 6762 sayılı Kanuna alınmamış olmasının Kanunda olumlu bir boşluk yarattığı, bu boşluğun kıyas yoluyla veya Türk Medenî Kanununun 1 inci maddesinden yararlanılarak doldurulması gerektiği görüşünü savun... ![]() (Şerh No: 13361 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 30-03-2012 16:09)
Bilgi [TK. 530]
![]() Madde, 6762 sayılı Kanunun 435 inci maddesinden esinlenerek kaleme alınmıştır. Ancak önceki maddeye göre bazı değişiklikleri içermektedir. Birinci fıkra: 6762 sayılı Kanunun 435 inci maddesi ile aynı Kanunun 434 üncü maddesinin birinci fıkrasının (4) numaralı bendi hükmünde, sona erme sebebi olarak öngörülmüş bulunan "hakiki" pay sahiplerinin sayısının beşten aşağıya düşmesi hâli sona erme sebebi olmaktan çıkarılmıştır. Bunun sebebi, Tasarının tek kişi ile bile anonim şirket kurulmasına izin ... ![]() (Şerh No: 13360 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 30-03-2012 16:08)
Bilgi [TK. 529]
![]() Madde, 6762 sayılı Kanunun 434 üncü maddesine nazaran birçok değişikliği ve ek hükmü içermektedir. Bunlar şu şekilde sıralanabilir: Birinci fıkranın (a) bendi: 1) Süresi sona eren anonim şirketlerin, işlere fiilen devam etmeleri halinde süresiz hale geleceklerine ilişkin bir kural getirilerek, 6762 sayılı Kanun dönemindeki tartışmalar sona erdirilmiştir. Gerçekten, öğretiyle Yargıtay kararlarında en çok tartışılan konulardan biri de süresi sona eren anonim şirketlerin, işlere fiilen devam etm... ![]() (Şerh No: 13359 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 30-03-2012 16:07)
Bilgi [TK. 528]
![]() Bu hüküm, bankaların, diğer kredi kurumlarının, finansal kiralama, factoring gibi şirketlerin tablolarına ilişkin özel hükümleri saklı tutmaktadır. Adalet Komisyonu Raporu'ndan: Alt Komisyonca, Tasarının 528 inci maddesinin birinci fıkrasında "yılsonu tabloları" ibaresi "finansal tabloları" şeklinde değiştirilmiş; ayrıca, madde redaksiyon yapılarak kabul edilmiştir. Yapılan değişiklik Komisyonumuzca da uygun görülmüştür. ![]() (Şerh No: 13358 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 30-03-2012 16:06)
Bilgi [TK. 527]
![]() Madde, esas itibarıyla anonim şirketlere ilişkin 404 üncü maddeyi saklı tutmakta, ancak denetçiler dışında şirket defter ve belgelerini inceleyenlerin de sır saklama yükümü altında bulunduğunu belirtmektedir. Bu hükmün ihlâli 562 nci maddede ceza yaptırımına da bağlanmıştır. Çünkü şirketin sırlarının açıklanması şirkete büyük zararlar verebilir. Ceza yaptırımı olası ihlallerde caydırıcı bir rol oynayabilir. Hükmün ihlâli hâlinde şirketin maddî ve manevî tazminat isteyebileceği Tasarıda açıkça ön... ![]() (Şerh No: 13357 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 30-03-2012 16:05)
Bilgi [TK. 525]
![]() Hüküm hukukumuzda yenidir. Amaç Türkiye'de şubesi bulunan şirketlerin finansal açıdan tanıtılmasını ve kamunun aydınlanmasını sağlamaktır. ![]() (Şerh No: 13355 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 30-03-2012 16:05)
Bilgi [TK. 524]
![]() Hüküm geneldir, yani tüm anonim şirketler için öngörülmüştür. Bu yönü ile hüküm yenidir. SerPK'nın 22 nci maddesinin (e) bendinden farklı bir kapsamı haiz olan 524 üncü madde ana hüküm niteliğindedir. Maddenin bir diğer özelliği de, ilân yükümlüsünü göstermesi ve denetçinin notunun da yayınlanmasını öngörmesidir. Adalet Komisyonu Raporu'ndan: Alt Komisyonca Tasarının 524 üncü maddesinde redaksiyon yapılmış; yapılan bu değişiklik Komisyonumuzca da kabul edilmiş; ayrıca, Komisyonumuzca denetçi... ![]() (Şerh No: 13354 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 30-03-2012 16:04)
Bilgi [TK. 523]
![]() Madde, 6762 sayılı Kanunun 469 uncu maddesinden alınmıştır. Adalet Komisyonu Raporu'ndan: Alt Komisyonca, Tasarının 523 üncü maddesinin ikinci fıkrasında redaksiyon yapılmış; üçüncü fıkrasında ise, bilanço kârından yedek akçe ayrılabilecek amaçlar arasına "hayır amacı" da eklenmiştir. Yapılan bu değişiklikler Komisyonumuzca da kabul edilmiştir. ![]() (Şerh No: 13353 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 30-03-2012 16:04)
Bilgi [TK. 521]
![]() Madde, 6762 sayılı Kanunun 467 nci maddesinden alınmıştır. 6762 sayılı Kanunda "ihtiyarî yedek akçe" olan kenar başlık "Şirketin isteği ile ayrılan yedek akçe" olarak değiştirilmiştir. Adalet Komisyonu Raporu'ndan: Alt Komisyonca, Tasarının 521 inci maddesinin başlığında "ayrılan" yerine yapılan işlemi daha iyi tanımlayan "ayırdığı" ibaresi kullanılmış, madde metninde Tasarı ile ifade bütünlüğünü sağlamak üzere oranlar, yüzde ile ifade edilmiştir. Yapılan bu değişiklik Komisyonumuzca da kabu... ![]() (Şerh No: 13351 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 30-03-2012 16:03)
Bilgi [TK. 520]
![]() Tasarının 520 nci maddesi yenidir. Bu maddenin kaynağı, İsv. BK'nın 671a ve 671b maddeleridir. Şirketin iktisap ettiği kendi payları için yedek akçe iktisap tarihinde kurulur. Ayrılacak yedek akçede iktisap değeri esas alınır. İkinci fıkrada öngörülen fonlar hukukumuzda özel olarak düzenlenmiştir. Bu fonlar dağıtılamazlar. Adalet Komisyonu Raporu'ndan: Alt Komisyonca, Tasarının 520 nci maddesinin ikinci fıkrasında "pasife konulmuş" ibaresi daha anlaşılır bir ifadeyle yazılarak kabul edilm... ![]() (Şerh No: 13350 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 30-03-2012 16:02)
Bilgi [TK. 518]
![]() Tasarının 518 inci maddesi yıllık faaliyet raporunun esaslarını, 516 ncı maddeye paralel bir şekilde düzenlemiştir. Bu madde yönünden açıklığa kavuşturulması gereken önemli nokta, yıllık faaliyet raporunun hangi şirketin yönetim kurulu tarafından hazırlanacağıdır. Topluluk söz konusu olduğu için yükümlülük ana şirkete ve topluluğun en tepesindeki ana şirkete aittir. Bu ana şirket "çatı şirket" diye de adlandırılabilir. Ara şirketlerin böyle genel bir rapor hazırlayabilme olanağı yoktur. Ana şirk... ![]() (Şerh No: 13348 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 30-03-2012 16:02)
Bilgi [TK. 517]
![]() Birinci fıkra: Birinci fıkra, konsolidasyon çevresinin de Türkiye Muhasebe Standartları tarafından belirlenmesini öngörmektedir. Konsolidasyona tâbi işletmelerin belirlenmesi yanında "ilgili diğer" konular ibaresiyle genel inter alia, konsolidasyon muafiyetleri, işletmenin ölçeğine tâbi muafiyetler, bilgi ve yükümlülükleri ve tam konsolidasyon, sermaye konsolidasyonu başta olmak üzere konsolidasyon türleri kastedilmiştir. İkinci fıkra: İkinci fıkra 515 inci maddesine paralel olarak yılsonu fi... ![]() (Şerh No: 13347 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 30-03-2012 16:01)
Bilgi [TK. 516]
![]() Madde, münferit şirketler için yönetim kurulu tarafından hazırlanacak yıllık faaliyet raporunun içeriğini belirtmektedir. Yıllık raporun içeriğine ilişkin asgarîyi gösteren konular listesi verilmemiş, fakat ana konu belirtilmiş, bu ana konunun açıklanmasında uyulması gerekli ilkeler gösterilmiştir. (a) Ana konu "şirketin işlerinin akışı ve her yönü ile durumu"dur. "Her yönü" ibaresi inter alia, malvarlığı durumunu, finansal durumu, faaliyet sonuçlarını, alacak/borç ilişkisini, öz kaynağın yeterl... ![]() (Şerh No: 13346 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 30-03-2012 16:00)
Bilgi [TK. 515]
![]() Madde, dört emredici ilkeyi içerir: (a) Yıl sonu finansal tabloları Türkiye Muhasebe Standartlarına (m. 88, geçici m. 1) göre çıkarılır. (b) Finansal tablolardan şirketin malvarlığı, borçları, yükümlülükleri, öz kaynakları ve faaliyet sonuçları anlaşılmalıdır. (c) Finansal tablolar tam, anlaşılabilir, geçmiş yıllarla karşılaştırılabilir, ihtiyaçlara ve işletmenin niteliğine uygun, şeffaf, güvenilir olmalıdır. (d) Şirketin durumunun resmini vermelidir; bu resim gerçeği dürüst ve aslına uygun olar... ![]() (Şerh No: 13345 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 30-03-2012 16:00)
Bilgi [TK. 514]
![]() Madde, anonim şirket yönetim kurulunun yıl sonu finansal tablolarını, eklerini belirli süre içinde genel kurula sunma görevini hükme bağlamaktadır. Görev yönetim kurulunun tüm üyelerine yönelik bir kurul görevidir. Yönetim hakkının devri bu görevin de devri sonucunu do-ğuramaz. Hüküm aynı zamanda yılsonu finansal tablolarının; bilânço ile gelir, nakit akım ve öz sermaye tabloları ile ekleri olduğunu açıklığa kavuşturmuştur. ![]() (Şerh No: 13344 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 30-03-2012 15:59)
Bilgi [TK. 510]
![]() Birinci fıkra: Madde 6762 sayılı Kanunun 471 inci maddesinden esinlenerek birçok değişiklikle yeniden düzenlenmiştir. Maddenin birinci fıkrası 6762 sayılı Kanunun 471 inci maddesinden alınmıştır. Mevcut birinci fıkrada yer alan "tesisat hesabı" ibaresi yerine uluslararası ve Türkiye Muhasebe Standartlarına uygun olarak ve Türkiye Muhasebe Standartları Kurulunun isteğine uyularak "özellikli varlık niteliğindeki yatırımların maliyetine yüklenmek üzere" ibaresi tercih edilmiştir. Ayrıca bu hesaba f... ![]() (Şerh No: 13340 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 30-03-2012 15:58)
Bilgi [TK. 509]
![]() Birinci fıkra: Maddenin birinci fıkrası 6762 sayılı Kanunun 470 inci maddesinin birinci fıkrasından küçük bir değişiklikle alınmıştır. Mevcut metinde birinci fıkrada "Esas sermaye" denilmişken, Tasarı'da, kavramın kayıtlı sermaye sistemini de kapsaması için "Sermaye" terimi kullanılmıştır. İkinci fıkra: Tasarının ikinci fıkrası da, 6762 sayılı Kanunun 470 inci maddesinin ikinci fıkrasından esinlenerek kaleme alınmıştır. İlk değişiklik Tasarıdaki "net dönem kârından" ibaresi ile yapılmıştır. M... ![]() (Şerh No: 13339 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 30-03-2012 15:57)
Bilgi [TK. 508]
![]() Madde 6762 sayılı Kanunun 456 ncı madde ile 457 nci maddesinin birinci fıkrası hükümlerini aynen içermektedir. ![]() (Şerh No: 13338 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 30-03-2012 15:56)
Bilgi [TK. 507]
![]() Bu madde bir değişiklikle 6762 sayılı Kanunun 455 inci maddesinden alınmıştır. Değişiklik ise "safi kazanca" ibaresi yerine "net dönem kârı" teriminin konulmasıdır. Çünkü "kazanç" sözcüğü şirketler ve bilânço hukukunda değil, vergi hukukunda kullanılır. Ayrıca "kazanç payı" Tasarıda, yönetim kurulu üyelerinin yıllık kârdan aldıkları kâr payını ifade için, "tantieme" karşılığı olarak özel bir teknik terimdir. Net dönem kârı ise, Türkiye Muhasebe Standartlarında yer alan bir kavramdır. Tasarının 5... ![]() (Şerh No: 13337 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 30-03-2012 15:56)
Bilgi [TK. 506]
![]() Madde, borçlanma senetleri için genel bir borçlanma sınırı öngörmektedir. Bu sınır bugüne kadar hukukumuzda uygulanan ölçütler dikkate alınarak oluşturulmuştur. Hüküm sadece Türk Ticaret Kanunu değil, diğer kanunları da kapsayacak şekilde kaleme alınmıştır. ![]() (Şerh No: 13336 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 30-03-2012 15:55)
Bilgi [TK. 505]
![]() Menkul kıymetlerin, özellikle borçlanma senetlerinin genel kurulun verdiği yetki ile yönetim kurulu tarafından çıkarılmasının ve bu yetkinin onbeş aylık bir süre için sürekli olmasının uygulamada kolaylık sağlayabileceği düşünülmüştür. Ancak Kanunda öngörülen istisnalar da saklı tutulmuştur. Meselâ, şarta bağlı sermaye artırımında 463 üncü madde gibi. Çünkü, bu maddenin özellikleri ve kurumun genel kurul kararına bağladığı hükümler, yönetim kurulunun yetkilendirmesine olanak tanımamaktadır. A... ![]() (Şerh No: 13335 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 30-03-2012 15:55)
Bilgi [TK. 504]
![]() Madde, menkul değer niteliği taşıyan borçlanma senetleriyle, alma ve değiştirme hakkını haiz senetlerin esas yetki sahibi genel kurul kararıyla çıkarılmaları hakkında genel bir hükümdür. Tasarı, menkul değerlerin çıkarılmalarına ilişkin 463 üncü ve devamındaki maddeler gibi özel hükümlere de yer vermiştir. Esas sözleşmede farklı nisap öngörülebileceğine ilişkin hükmü hem hafifletici hem de ağırlaştırıcı nisapları kapsar. Menkul değerlerin çıkarılmasında kolaylık sağlanmasının yararlı olacağı ... ![]() (Şerh No: 13334 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 30-03-2012 15:54)
(Şerh No: 13333 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 30-03-2012 15:53)
Bilgi [TK. 502]
![]() Maddede, kural olarak 6762 sayılı Kanunun 402 nci maddesi tekrar edilmiş, sadece kurumlar için çıkarılacak hisse senetlerinin emre ve hamiline yazılabileceği açıkça hükme bağlanmıştır. ![]() (Şerh No: 13332 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 30-03-2012 15:53)
(Şerh No: 13356 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 30-03-2012 15:52)
(Şerh No: 13352 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 30-03-2012 15:52)
Bilgi [TK. 519]
![]() Madde, 6762 sayılı Kanunun 466 ncı maddesinden alınmıştır. Ancak, anılan 466 ncı maddenin ifadesi, uygulamada yorum güçlükleri doğurduğundan gerek kelimelerin seçiminde, gerek söz diziminde önemli değişiklikler yapılmış, ancak içeriğe temel olan düşünce ve hükümler değiştirilmemiştir. ![]() (Şerh No: 13349 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 30-03-2012 15:51)
(Şerh No: 13343 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 30-03-2012 15:51)
(Şerh No: 13342 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 30-03-2012 15:51)
Bilgi [TK. 511]
![]() Bu madde, 6762 sayılı Kanunun 474 üncü maddesinden esinlenerek, ancak bir değişiklik yapılarak alınmıştır. 6762 sayılı Kanunun 472 nci maddesinde paysahiplerine ayrılması gereken kâr payı oranı yüzde dörttür. Bunun Tasarı'nın 519 uncu maddesinin ikinci fıkrasının (c) bendi ile uyumlu olabilmesi için oran yüzde beşe çıkarılmıştır. Bu uyumsuzluk mevcut kanunda 466 ve 472 nci maddelerde açıkça yer almakta ve öğretide eleştirilmektedir. ![]() (Şerh No: 13341 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 30-03-2012 15:51)
Dava şartı olan hukuki yarar şartı tamamlanması gereken şartlardan olmakla; davacı vekiline davasına tam dava olarak devam etmesi ve dava şartı olan hukuki yarar şartında eksikliği gidermesi için HMK.un 115/2 maddesi uyarınca bir haftalık kesin süre verilmesi gerekir; davacıya bu kesin süre verilmeden davanın usulden reddi isabetsizdir.
![]() (Şerh No: 13229 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 29-03-2012 20:09)
Tazminat (Kıdem ve ihbar) ve alacaklar (ücret ve fazla mesai) tartışmalı ve açıkça belirli değildir. Yargılama sırasında hesap raporu alınmasını, tazminat ve alacaklara esas hizmet süresi ile ücretin tespit edilmesini gerektirmektedir. Kısmi dava açılmasında yasanın aradığı unsurlar ve hukuki yarar şartı gerçekleştiğinden davanın görülmesi gerekir. Aksi gerekçe ile davanın usulden reddi isabetsizdir.
![]() (Şerh No: 13228 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 29-03-2012 20:08)
Bilgi [AKKŞÖDK. GEÇİCİ MADDE 1]
![]() Maddede, şiddet önleme ve izleme merkezlerinin kuruluşları tamamlanıncaya kadar bu merkezlere verilen görevlerin Bakanlığın diğer birimleri tarafından yapılacağına dair düzenleme yapılmıştır. ![]() (Şerh No: 13330 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 26-03-2012 16:15)
Bilgi [AKKŞÖDK. 25]
![]() TASARININ 23. MADDESİ KANUNUN 25. MADDESİNE KARŞILIK GELMEKTEDİR.) MADDE 23 - Yürütme maddesidir. ![]() (Şerh No: 13329 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 26-03-2012 16:14)
Bilgi [AKKŞÖDK. 24]
![]() (TASARININ 22. MADDESİ KANUNUN 24. MADDESİNE KARŞILIK GELMEKTEDİR.) MADDE 22 - Yürürlük maddesidir. ![]() (Şerh No: 13328 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 26-03-2012 16:14)
Bilgi [AKKŞÖDK. 23]
![]() Maddede, 14/1/1998 tarihli ve 4320 sayılı Ailenin Korunmasına Dair Kanun yürürlükten kaldırılmış ve daha önce 4320 sayılı Kanun hükümlerine göre verilen kararların uygulanmasına devam edileceği hususu hüküm altına alınmıştır. ![]() (Şerh No: 13327 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 26-03-2012 16:12)
Bilgi [AKKŞÖDK. 22]
![]() Maddede Kanun hükümlerine göre çıkarılması gereken yönetmeliklerin çıkarılma usulü hüküm altına alınmıştır. ![]() (Şerh No: 13326 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 26-03-2012 16:11)
Bilgi [AKKŞÖDK. 21]
![]() Maddede, Kanunla Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'na verilen yeni görevler göz önünde bulundurularak kadro ihdası düzenlenmiştir. ![]() (Şerh No: 13325 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 26-03-2012 16:11)
Bilgi [AKKŞÖDK. 20]
![]() Maddede Kanun kapsamında yapılacak başvurular ile icra ve infaz işlemlerinin harç, yargılama gideri ve masraflardan muaf tutulacağı düzenlenmiştir. ![]() (Şerh No: 13324 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 26-03-2012 16:10)
Bilgi [AKKŞÖDK. 19]
![]() Maddede Kanun uyarınca şiddet mağdurlarının Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununa göre gerekli prim ödeme gün sayısının bulunmaması veya prim borcunun bulunması nedeniyle fiilen genel sağlık sigortasından yararlanamayanların bu hallerinin devamı süresince her türlü muayene ve tedavisinin yapılması, şiddet uygulayan ya da uygulama ihtimali bulunan kişilerin ise rehabilitasyon hizmetlerinden yararlanmasına karar verilenlerin sağlık giderlerinin Bakanlık tarafından karşılanacağına il... ![]() (Şerh No: 13323 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 26-03-2012 16:09)
Bilgi [AKKŞÖDK. 18]
![]() Maddede, korunan kişinin hayatını devam ettirebilmesi için nafakaya hükmedilmesi halinde nafakanın tahsili için icra müdürlüğü tarafından gerekli icrai işlemlerin yapılacağı ve icra müdürlüklerinin nafakanın tahsili işlemlerine ilişkin posta giderlerinin Cumhuriyet Başsavcılığının suçüstü ödeneğinden karşılanacağı düzenlenmiştir. ![]() (Şerh No: 13322 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 26-03-2012 16:05)
Bilgi [AKKŞÖDK. 17]
![]() Maddede geçici maddi yardım yapılması, yapılacak ödemelerden vergi alınmayacağı ve yapılan ödemelerin şiddet uygulayan veya uygulama ihtimali bulunan kişiden veya gerçeğe aykırı beyanda bulunduğu tespit edilen kişiden 6183 sayılı Kanun hükümlerine göre tahsili düzenlenmiştir. ![]() (Şerh No: 13321 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 26-03-2012 16:05)
Bilgi [AKKŞÖDK. 16]
![]() Maddede Kanunun uygulanması sırasında işbirliğinin ve koordinasyonun Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı tarafından yerine getirileceği hüküm altına alınmıştır. Maddede medya organlarına da sorumluluk yüklenmiş olup, kadınların çalışma yaşamına katılımı, özellikle kadın ve çocuk olmak üzere kişilere yönelik şiddetle mücadele mekanizmaları konusunda hazırlanan materyallerin yayınlanmasına ilişkin zorunluluk ve eğitim programlarının düzenlenmesi ve koordinasyonu hükme bağlanmıştır. ![]() (Şerh No: 13320 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 26-03-2012 16:04)
Bilgi [AKKŞÖDK. 15]
![]() Maddede şiddet önleme ve izleme merkezleri tarafından şiddetin önlenmesi ve alınan tedbirlerin etkin olarak uygulanmasının izlenmesi, korunan kişi ve şiddet uygulayan veya şiddet uygulama ihtimali olan kişi hakkında verilecek destek hizmetlerinin çeşitleri ve amaçları, Bakanlık bünyesinde kurulan çağrı merkezinin Kanun amacına uygun olarak yaygınlaştırılması, Kanun kapsamında şiddetin sonlandırılması için çalışan ilgili sivil toplum kuruluşları ile işbirliği ilkesi düzenlenmiştir. ![]() (Şerh No: 13319 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 26-03-2012 16:03)
Bilgi [AKKŞÖDK. 14]
![]() Maddede, şiddetin önlenmesi ile koruyucu ve önleyici tedbirlerin etkin olarak uygulanmasına yönelik destek hizmetinin verildiği ve izleme çalışmalarının yedi gün yirmi dört saat esası ile yürütüldüğü şiddet önleme ve izleme merkezlerinin kurulması, çalışma usul ve esasları düzenlenmiştir. ![]() (Şerh No: 13318 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 26-03-2012 16:02)
Bilgi [AKKŞÖDK. 13]
![]() Maddeyle, şiddete uğrayan veya uğrama ihtimali bulunan kişinin daha etkin bir şekilde korunması yönünden hakkında tedbir kararı verilen kişiye, tedbirin ihlali nedeniyle zorlama hapsi verilmesi öngörülmektedir. Zorlama hapsi, diğer bir deyimle tazyik hapsi, bir kişiyi kendisine düşen yükümlülüğün gereğini yerine getirmeye zorlamak amacıyla verilen bir yaptırımdır. 4/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 2 nci maddesinin birinci fıkrasının (1) bendinde disiplin hapsinin tarifi... ![]() (Şerh No: 13317 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 26-03-2012 16:01)
Bilgi [AKKŞÖDK. 12]
![]() Maddede, Kanun kapsamında verilecek koruyucu tedbir kararlarının takibinin, teknik araç ve yöntemler kullanılmak suretiyle de yapılabileceği, buna ilişkin usul ve esasların yönetmelikle düzenleneceği öngörülmüştür. Teknik yöntemlerle takip, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun "Teknik araçlarla izleme" kenar başlıklı 140. maddesinde tahdidi olarak sayılan suçlar için geçerli olan teknik araçlarla izlemeden farklı olup adı geçen Kanun kapsamında değerlendirilmemelidir. Teknik yöntemlerle tak... ![]() (Şerh No: 13316 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 26-03-2012 15:59)
Bilgi [AKKŞÖDK. 11]
![]() Maddede Kanun kapsamında yerine getirilecek kolluk görevlerinin, Kanunda belirtilen hizmetlerle ilgili eğitim almış ve ilgili kolluk birimlerince belirlenmiş olan yeteri kadar personel tarafından yerine getirileceği düzenlenmiştir. ![]() (Şerh No: 13315 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 26-03-2012 15:58)
Bilgi [AKKŞÖDK. 10]
![]() Maddede Kanun hükümlerine göre verilen kararlara karşı itiraz yolu ve başvurulacak merci düzenlenmiştir. ![]() (Şerh No: 13314 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 26-03-2012 15:57)
Bilgi [AKKŞÖDK. 9]
![]() Maddede Kanun hükümlerine göre verilen kararlara karşı itiraz yolu ve başvurulacak merci düzenlenmiştir. ![]() (Şerh No: 13313 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 26-03-2012 15:56)
Bilgi [AKKŞÖDK. 8]
![]() Maddede tedbir kararının gerektiğinde delil ve belge aranmaksızın, dosya üzerinden verilebileceği, ancak zorunlu hallerde duruşma yapılabileceği, tedbir kararının ilk defasında en çok altı ay için verilebileceği, resen veya korunan kişi ya da Bakanlığın talebi üzerine tedbirlerin süresinin veya şeklinin değiştirilmesine, bu tedbirlerin kaldırılmasına veya aynen devam etmesine karar verilebileceği, gerekli olması halinde korunan kişinin ve diğer aile bireylerinin kimlik bilgileri, kimliğini ortay... ![]() (Şerh No: 13312 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 26-03-2012 15:55)
Bilgi [AKKŞÖDK. 6]
![]() Maddede, kişinin silah bulundurması, uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanmasının suç oluşturması dolayısıyla ya da fiilinin başka bir suç oluşturması nedeniyle, soruşturma ve kovuşturma evresinde koruma tedbirlerine veya denetimli serbestlik tedbirlerine, mahkûmiyet halinde ceza veya güvenlik tedbirlerinin infazına ve bu çerçevede uygulanabilecek olan denetimli serbestlik tedbirlerine ilişkin kanun hükümlerinin saklı olduğu düzenlenmiştir. ![]() (Şerh No: 13311 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 26-03-2012 15:50)
Bilgi [AKKŞÖDK. 5]
![]() Maddede hakim tarafından şiddet uygulayan veya uygulama ihtimali bulunan kişiler hakkında verilebilecek önleyici tedbir kararları düzenlenmiştir. Şiddet mağduruna yönelik olarak şiddete ve korkuya yönelik söz ve davranışlarda bulunulmaması, şiddet uygulayan ya da uygulama ihtimali olan kişinin müşterek konuttan veya halen bulunduğu yerden derhal uzaklaştırılması ve müşterek konutun korunan kişiye tahsis edilmesi, korunan kişilere, bulundukları konuta okula, işyerine yaklaşmaması, silahlarını kol... ![]() (Şerh No: 13310 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 26-03-2012 15:49)
Bilgi [AKKŞÖDK. 4]
![]() Maddede hâkim tarafından verilecek şiddete uğrayan veya şiddete uğrama tehlikesi bulunan kişilerin güvenliğinin ve korunmasının sağlanması amacıyla verilecek koruyucu tedbir kararları düzenlenmiştir. ![]() (Şerh No: 13309 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 26-03-2012 15:47)
Bilgi [AKKŞÖDK. 3]
![]() Madde ile şiddete uğrayan veya şiddete uğrama tehlikesi bulunan kişiler hakkında mülki idare amiri ve gecikmesinde sakınca bulunan hallerde kolluk amirleri tarafından verilecek koruyucu tedbirler ayrıntılı ve karışıklığa yer vermeyecek şekilde düzenlenmiştir. Ayrıca kişilerin içinde bulundukları özel durumlar dikkate alınarak, olayın özelliklerine uygun tedbirlerin alınacağı hususu da hüküm altına alınmıştır. ![]() (Şerh No: 13308 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 26-03-2012 15:46)
Bilgi [AKKŞÖDK. 2]
![]() Maddede, Kanunun değişik yerlerinde geçen terimler tanımlanmak suretiyle, gereksiz tekrarların önüne geçilmek istenilmiştir. ![]() (Şerh No: 13307 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 26-03-2012 15:44)
Bilgi [AKKŞÖDK. 1]
![]() Maddede Kanunun amacı ve kapsamı düzenlenmiştir. Buna göre şiddete uğrayan veya şiddete uğrama tehlikesi bulunan kadınların, tüm çocukların, aile bireyleri ve tek taraflı ısrarlı takip mağdurlarının Kanun hükümlerine göre korunmasına ilişkin usul ve esaslar düzenlenmiştir. ![]() (Şerh No: 13306 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 26-03-2012 15:43)
Bilgi [AKKŞÖDK. 1]
![]() Anayasa’nın 90. maddesinde, usulüne göre yürürlüğe konulmuş milletlerarası antlaşmaların kanun hükmünde olduğu, bunlar hakkında Anayasaya aykırılık iddiasıyla Anayasa Mahkemesi’ne başvurulamayacağı, usulüne göre yürürlüğe konulmuş temel hak ve özgürlüklere ilişkin milletlerarası antlaşmalarla kanunların aynı konuda farklı hükümler içermesi nedeniyle çıkabilecek uyuşmazlıklarda milletlerarası antlaşma hükümlerinin esas alınacağı hüküm altına alınmıştır. Türkiye tarafından 1985 yılında imzalana... ![]() (Şerh No: 13305 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 26-03-2012 15:39)
Türkçe [HastaYön. 5]
![]() ![]() (Şerh No: 13242 - Türkçeleştiren: Zeliha İlknur DENİZER - Tarih : 26-03-2012 13:02)
Türkçe [HastaYön. 2]
![]() ![]() (Şerh No: 13241 - Türkçeleştiren: Zeliha İlknur DENİZER - Tarih : 26-03-2012 12:58)
Türkçe [HastaYön. 1]
![]() ![]() (Şerh No: 13240 - Türkçeleştiren: Zeliha İlknur DENİZER - Tarih : 26-03-2012 12:56)
Türkçe [ToplantıK. 27]
![]() ![]() (Şerh No: 13239 - Türkçeleştiren: Zeliha İlknur DENİZER - Tarih : 26-03-2012 12:53)
Türkçe [HastaYön. 4]
![]() ![]() (Şerh No: 13237 - Türkçeleştiren: Zeliha İlknur DENİZER - Tarih : 26-03-2012 12:51)
Türkçe [HastaYön. 12]
![]() ![]() (Şerh No: 13235 - Türkçeleştiren: Zeliha İlknur DENİZER - Tarih : 26-03-2012 12:43)
Türkçe [BiyotıpS. 13]
![]() ![]() (Şerh No: 13213 - Türkçeleştiren: Zeliha İlknur DENİZER - Tarih : 26-03-2012 12:42)
Türkçe [HastaYön. 26]
![]() ![]() (Şerh No: 13209 - Türkçeleştiren: Zeliha İlknur DENİZER - Tarih : 26-03-2012 12:40)
Türkçe [HastaYön. 7]
![]() ![]() (Şerh No: 13244 - Türkçeleştiren: Zeliha İlknur DENİZER - Tarih : 26-03-2012 12:38)
Türkçe [HastaYön. 6]
![]() ![]() (Şerh No: 13243 - Türkçeleştiren: Zeliha İlknur DENİZER - Tarih : 26-03-2012 10:11)
İşçinin, iş kazası nedeniyle işverene karşı ikame ettiği maddi ve manevi tazminat davalarında zamanaşımı süresi, haksız fiilin meydana geldiği tarihten itibaren 10 yıldır.
![]() (Şerh No: 13300 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 23-03-2012 20:34)
Meslek hastalığından doğan maddi ve manevi tazminat davalarında zamanaşımı süresi, BK m.125 gereğince haksız fiilin meydana geldiği tarihten itibaren 10 yıldır.
Kararda; meslek hastalıklarında işçinin işgöremezlik oranına dair alınan raporlardaki maluliyet oran farklılığı ve zamanaşımı/talep kapsamı bağı irdelenmiştir.
![]() (Şerh No: 13302 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 23-03-2012 19:52)
Davacının iş göremezliği, 27.1.1998 tarihli kaza ile oluşmuştur ve kaza sonrası oluşan iş göremezlikte zamanla gelişen bir maluliyet artışı da söz konusu değildir. Bu durumda; davacının uğradığı iş göremezlikte, zamanaşımının başlangıcı olay tarihidir ve maluliyet raporunun sonradan alınması da zamanaşımı başlangıcının olay tarihi olduğu sonucunu değiştirmez.
![]() (Şerh No: 13301 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 23-03-2012 19:52)
İş kazasında zamanaşımı, zararın öğrenildiği tarihten başlatılmalıdır. Zarar görenin zararı öğrenmesi demek, zararın varlığı, mahiyeti ve esaslı unsurları hakkında bir dava açma ve davanın gerekçelerini göstermeye elverişli bütün hal şartları öğrenmiş olması demektir. Zararın genişliğini tayin edecek husus, gelişmekte olan bir durum ise zamanaşımı bu gelişme sona ermedikçe başlayamaz. Kontrol kaydı mevcut ise zamanaşımı, kesin maluliyetin belirlendiği tarihten başlatılmalıdır.
İş kazalarında...
![]() (Şerh No: 13299 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 23-03-2012 19:52)
Meslek hastalığı ya da iş kazası nedeniyle belirlenen maluliyet oranında bir artma olduğu takdirde, bu durum yeni bir olgu olup artan miktar için ayrı bir dava açılabilmesi mümkündür.
Somut olayda; davacının %71 oranındaki iş göremezliği 19.01.1994 tarihinde belirlenerek bu oran üzerinden SSK tarafından sürekli iş göremezlik geliri bağlanmıştır; böylece zarar oluşmuş ve zamanaşımı işlemeye başlamıştır.
Ankara Meslek Hastalıkları Hastahanesinin 12.04.2000 tarihli raporları ile iş göremezlik...
![]() (Şerh No: 13298 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 23-03-2012 19:51)
Kişisel hak mahiyetinde olan satış vaadi sözleşmesine dayalı hak tapu kaydına işlenmekle, ayni etkinlik ve aleniyet kazanır ve satış vaadi şerhinden sonra konulan haciz sonuç doğurmaz.
![]() (Şerh No: 13297 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 23-03-2012 17:08)
Bilgi [TK. 473]
![]() Madde, küçük ifade değişiklikleriyle 6762 sayılı Kanunun 396 ncı maddesinin tekrarıdır. Adalet Komisyonu Raporu'ndan: Alt Komisyonca, Tasarının 473 üncü maddesinin üçüncü fıkrasında "dördüncü fıkrasının birinci bendi" ibaresi yapılan atfın doğru olması açısından "üçüncü fıkrasının birinci cümlesi" olarak düzeltilmiştir. Yapılan bu değişiklik Komisyonumuzca da benimsenmiştir. ![]() (Şerh No: 13268 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 22-03-2012 16:43)
Bilgi [TK. 474]
![]() Madde, küçük ifade değişiklikleriyle 6762 sayılı Kanunun 397 nci maddesinin tekrarıdır. Bu maddede, uygulamada kötüye kullanılan, üç ilân şartının amaca uygun bir şekilde gerçekleştirilmesi yönünde bir değişiklik yapılmıştır. Uygulamada, üç ilân aralıksız olarak yapılmakta, bu suretle maddenin ilâna bağladığı yarar ortadan kaldırılmaktadır. Kanunun amacı olabildiğince çok alacaklının durumdan haberdar edilmesidir. Oysa uygulamada aralıksız yapılan ilânlarla haberdar olmaları olanağı tamamen orta... ![]() (Şerh No: 13269 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 22-03-2012 16:43)
Bilgi [TK. 476]
![]() Payın itibarî değerini düzenleyen ve esasında 6762 sayılı Kanunun 391 inci maddesinin içerdiği kurallara aynen yer veren bu hüküm, 5083 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Devletinin Para Birimi Hakkındaki Kanunun gereği olarak, 5274 sayılı Kanuna uygun olarak değiştirilmiştir. Adalet Komisyonu Raporu'ndan: Alt Komisyonca Tasarının 476 ncı maddesinin birinci fıkrasında payın itibari değerinin birer kuruş ve katları olarak yükseltilebileceğine vurgu yapmak amacıyla "ve katları" ibareleri metne eklenmi... ![]() (Şerh No: 13271 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 22-03-2012 16:42)
Bilgi [TK. 477]
![]() Madde, 6762 sayılı Kanunun 400 üncü maddesinin, hukukî sonuçları değiştirmeyen bazı değişiklikler yapılarak tekrarıdır. ![]() (Şerh No: 13272 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 22-03-2012 16:41)
Bilgi [TK. 478]
![]() İmtiyazlı paylar, 6762 sayılı Kanunun yarım yüzyılı aşan uygulamasının somutlaştırdığı bazı katkılar gözönüne alınıp, sistemden tamamen çıkarılmalarının doğurabileceği boşluğun yol açabileceği sakıncalar, hatta tehlikeler irdelenerek, çeşitli ülkelerin (inter alia, İsv. BK. m.654 vd., Alm POK 139 uncu ve devamı paragrafları; oydan yoksun imtiyazlı paylar; Avus. POK 115 ilâ 117 nci paragrafları; İtal. MK 2351; Fr. 1966 OK m. 269) bu konudaki düzenlemeleri, özellikle söz konusu paylara getirilen s... ![]() (Şerh No: 13273 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 22-03-2012 16:41)
Bilgi [TK. 479]
![]() Birinci fıkra: Birinci fıkra oyda imtiyaz tanınması yöntemini emredici bir hükümle sınırlamaktadır. Oysa imtiyaz eşit itibarî değerdeki paylara farklı sayıda oy hakkı verilmek suretiyle tanınır; farklı itibarî değerdeki paylara eşit oy hakkı tanınarak imtiyazlı pay yaratılamaz. Bu yasak oyda imtiyaza ilişkin kanunî sınırlamaların özellikle kaldıraç güç sınırlamasının dolanılmasının engellenmesi ve karışıklıklara yol açılmaması ve özellikle 479 (2) hükmünün uygulanmasında güçlüklerle karşılaşı... ![]() (Şerh No: 13274 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 22-03-2012 16:40)
Bilgi [TK. 480]
![]() Birinci fıkra: 6762 sayılı Kanunun m. 405 (1)'in bazı değişikliklerle - yerini alan ve tek borç ilkesine açıkça yer veren bu hüküm, anonim şirketlerde, Tasarı ile ona dayalı esas sözleşme düzenini egemen kılmayı, borçlar hukuku sözleşmeleriyle oluşturulabilecek yan düzenin esas sözleşme düzenini ortadan kaldırmasına sınırsız bir şekilde izin vermemeyi amaçlamaktadır. "Paysahipleri sözleşmesi" veya "ortaklar sözleşmesi" diye Türkçeye çevrilen, ancak dünyada "sha-reholders agreement" terimi ile ad... ![]() (Şerh No: 13275 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 22-03-2012 16:38)
Bilgi [TK. 481]
![]() Hüküm, esas itibarıyla 6762 sayılı Kanunun 406 ncı maddesinin tekrarıdır. Ancak mevcut metinde sorun yaratan iki noktada yeni metinde açıklık sağlanmış, bir de hükme ilânın içeriğine ilişkin bir ekleme yapılmıştır. Birinci cümlede (varsa) primin de aynı yolla isteneceği ve yetkili organın yönetim kurulu olduğu belirtilmiştir. Yönetim kurulunun bu yetkisi devredilemez. Esas sözleşmeler sadece "ilan yolu ile isteme" kuralında farklı düzenleme getirebilirler. Bu, şeffaflık ilkesi aleyhine ve paysah... ![]() (Şerh No: 13276 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 22-03-2012 16:37)
Bilgi [TK. 482]
![]() Madde, 6762 sayılı Kanunun 407 nci maddesinin tekrarıdır. Adalet Komisyonu Raporu'ndan: Alt Komisyonca, Tasarının 482 nci maddesinin ikinci fıkrasında geçen "37 nci" ibaresi, yapılan atfın doğru olması açısından "35 inci" olarak değiştirilmiş; ayrıca, maddede redaksiyon yapılmıştır. Yapılan bu değişiklikler Komisyonumuzca da benimsenmiştir. ![]() (Şerh No: 13277 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 22-03-2012 16:36)
Bilgi [TK. 483]
![]() Madde, 6762 sayılı Kanunun 408 inci maddesinin kural olarak tekrarıdır. Ancak Tasarıda "ilgili paylar" ibaresi eklenerek uygulamada, gereksiz de olsa, tartışmalara yol açan bir konuda açıklık sağlanmıştır. Gerçekten, paysahibinin bedelleri ödenmiş paylardan yoksun bırakılması mümkün değildir. Yoksun bırakılma sadece ıskat usulünün uygulandığı paylar için söz konusudur. Adalet Komisyonu Raporu'ndan: Alt Komisyonca, Tasarının 483 üncü maddesinin birinci fıkrasında geçen "37 nci" ibaresi, yapıl... ![]() (Şerh No: 13278 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 22-03-2012 16:36)
Bilgi [TK. 484]
![]() Hüküm, 6762 sayılı Kanunun 409 uncu maddesinin birinci ve ikinci fıkra hükümlerinden alınmıştır. Ancak hüküm, birinci alt kısmın başlığında olduğu gibi "hisse senetleri" yerine "pay senetleri" terimini kanunî terim olarak kabul edip kullanmıştır. Tasarı, 6762 sayılı Kanun gibi, anonim şirketteki sermayenin bölünmesi sonucu oluşan birime "pay" demektedir. Pay kanunî terimdir. Payın kıymetli evrak niteliğinde bir senede bağlanınca adının "hisse" olarak değişmesinin ve söz konusu senede "pay senedi... ![]() (Şerh No: 13279 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 22-03-2012 16:35)
Bilgi [TK. 485]
![]() Birinci fıkra: Hüküm 6762 sayılı Kanunun 410 uncu maddesinin yerini tutmakta, ancak birinci fıkra iki önemli değişikliği içermektedir. Birinci değişiklik bir gerekliliğin açıkça belirtilmesidir. O da, dönüştürmenin ancak esas sözleşmenin değiştirilmesi suretiyle yapılabileceğidir. Bu açık hükümle tereddütlerin ortadan kaldırılması ve yanlış uygulamaların önlenmesi amaçlanmıştır. Üçüncü cümle de yeni olup, dönüştürmenin kanunen yapılmasının gerekli olduğu hallerde işlemin yönetim kurulu kararı il... ![]() (Şerh No: 13280 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 22-03-2012 16:35)
Bilgi [TK. 486]
![]() Hükmün birinci ve dördüncü fıkraları 6762 sayılı Kanunun 412 nci maddesinin tekrarıdır. İkinci fıkrada ise hamiline yazılı pay senetlerinin bastırılması zorunluğu getirilmiştir. İlmühaberlere nama yazılı pay senetlerine ilişkin hükümlerin uygulanması öngörülerek kapsamlı bir hükme yer verilmiştir. Üçüncü fıkra yeni bir hükümdür. Bu hükümle nama yazılı pay senetlerinin bastırılması olanağının yolu açılmıştır. Hüküm uyarınca azlık isterse nama yazılı pay senedi bastırılıp tüm nama yazılı pay se... ![]() (Şerh No: 13281 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 22-03-2012 16:34)
Bilgi [TK. 487]
![]() Hüküm, bazı değişikliklerle 6762 sayılı Kanunun 413 üncü maddenin tekrarıdır. 487 inci maddenin birinci fıkrasındaki hüküm kapalı şirketler hakkındadır. Çünkü, halka açık olanlar hakkında SPK tebliğleri uygulanır. Adalet Komisyonu Raporu'ndan: Alt Komisyonca, Tasarının 487 nci maddesinde aşağıdaki gerekçelerle değişiklik yapılmış, yapılan değişiklikler Komisyonumuzca da kabul edilmiştir: Maddenin başlığında, açıklık ile kesinliği sağlamak ve yanlış anlamaları engellemek amacıyla "Pay sene... ![]() (Şerh No: 13282 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 22-03-2012 16:33)
|
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |