Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi, Esas: 2006/6567, Karar: 2008/1595 İçtihat

Üyemizin Özeti
Somut olayda davacı yüklenici iş bedelini talep etmekte, iş sahibi ise ayıplı mal savunmasında bulunmaktadır.

Dosyada bulunan 14.05.2004 tarihli "Sipariş Onay Formu" başlıklı belgede 1 yıl garanti kaydı bulunmaktadır. Davalı iş sahibi dava konusu eserin yüklenici tarafından kendilerine tesliminden sonra, 1 yıllık garanti süresi içerisinde ayıp ihbarı yükümlülüğünü yerine getirmiştir. Bu nedenle mahkemenin süresinde ayıp ihbarı yapılmadığı şeklindeki değerlendirme ve gerekçesinde isabet bulunmamaktadır.

Eserdeki ayıplar, iş sahibi tarafından eserin kabulünü engelleyecek nitelikte değilse bedelden indirim yapılmasının gerekli olup olmadığının ve indirim miktarının belirlenmesi ve bu çerçevede varılan sonuca göre karar ittihazı gerekir.
(Karar Tarihi : 13.03.2008)
"Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı vekili avukat M____ Ö____ ile davalı vekili avukat S____ T____ geldi. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:

Dava, iş bedelinin tahsili için başlatılan icra takibinin davalı iş sahibi şirketin itirazı üzerine durması nedeniyle itirazın iptali, icra takibinin devamı, icra-inkar tazminatı istemleriyle açılmış, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Taraflar arasındaki 14.05.2004 tarihli "Sipariş Onay Formu" başlıklı belge içeriğinden davacı yüklenici tarafından davalı iş sahibine ait 4 adet araca frigofrik kasa ve ötektik tip soğutucular yapılması kararlaştırılmıştır. Taraflar daha sonra Isuzu marka araca kasa ve soğutucu yapımından vazgeçmişler, Ford marka araca yapılan kasa ve soğutucu yönünden herhangi bir ayıp sözkonusu olmamış, bunlar dışındaki Renault ve Mitsubishi marka araçlara yapılan kasa ve soğutucular yönünden taraflar arasında uyuşmazlık çıkmıştır. Davacı yüklenici şirket yaptığı icra takibiyle iş bedelinin tahsili isterken, davalı iş sahibi şirket ise Renault ve Mitsubishi marka araçlara yapılan kasa ve soğutucuların ayıplı olduğunu, bunların kullanılmasının mümkün olmadığını savunmuştur. Mahkemece taraflar arasındaki ilişki satım akdi gibi değerlendirilmiş, süresinde yapılmış ayıp ihbarı bulunmadığı, davacı yüklenici şirket tarafından gönderilen 2 adet faturanın davalı iş sahibi şirket defterlerinde kayıtlı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

Dosyada bulunan 14.05.2004 tarihli "Sipariş Onay Formu" başlıklı belgede 1 yıl garanti kaydı bulunmaktadır. Davalı iş sahibi şirket dava konusu kasa ve soğutucuların yüklenici şirket tarafından imal edilip kendilerine tesliminden sonra, 1 yıllık süre içerisinde Renault ve Mitsubishi araçlara takılan kasa ve soğutucuların ayıplı olduğu iddiasıyla Antalya 2. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2004/584-529 D.İş nolu dosyasında tespit talebinde bulunmuş, bilirkişiler tarafından verilen 07.12.2004 tarihli raporu davacı yükleniciye tebliğ ettirmiştir. Bu şekliyle 1 yıllık garanti süresi içerisinde davalı iş sahibi şirket ayıp ihbarı yükümlülüğünü yerine getirmiştir. Bu nedenle mahkemenin süresinde ayıp ihbarı yapılmadığı şeklindeki değerlendirme ve gerekçesinde isabet bulunmamaktadır.

Davalı iş sahibi şirket tarafından kasaların ve soğutucuların teslim alınması nedeniyle faturalar defterlerine kaydedilmiştir. Faturaların iş sahibi tarafından ticari defterlerine kaydedilmesi iş sahibinin ayıp ihbarında bulunması ve ayıp nedeniyle dava açmasına engel teşkil etmez. Bu yönüyle de davalının savunmalarının değerlendirilmesi gerekir.

Taraflar arasındaki ilişki eser sözleşmesi niteliğinde olduğundan, uyuşmazlığın BK.nun 355 ve devamı maddelerine göre eser sözleşmesi hükümlerine göre çözümlenmesi gerekir. BK.nun 360. maddesinde kusur halinde iş sahibinin hakları düzenlenmiştir. Bu madde uyarınca Renault ve Mitsubishi marka araçlara takılan kasa ve soğutucuların değerlendirilmeleri, ayıbın kabule icbar edilemeyecek derecede olup olmadığının belirlenmesi, eserin reddi şartlarının oluşup oluşmadığının araştırılması, eserin reddi şartları oluşmamışsa bedelden indiriminin gerekli olup olmadığının ve bunun miktarının belirlenmesi gerekir.

Somut olayda; davanın açılmasından önce yaptırılan tespit sonucu verilen bilirkişi raporuyla, yargılama sırasında talimat yoluyla yapılan keşif sonrası alınan bilirkişi raporu arasında eserlerdeki ayıplar konusunda farklılıklar mevcuttur. Ayrıca bu ayıpların niteliğine göre iş sahibinin eseri ret hakkının doğup doğmadığının, bedelden indirim yapılmasının gerekli olup olmadığının, raporlarda değerlendirilmediği görülmektedir. Mahkemece raporlar arasındaki çelişki giderilmeden ve uyuşmazlığın çözümüne yetecek nitelikte rapor alınmadan yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmamıştır.

Yapılacak iş; Renault ve Mitsubishi marka araçlara takılan kasalar ve soğutucular üzerinde mümkün olduğu takdirde talimatla keşif yapılarak, seçilecek konunun uzmanı üç bilirkişiden rapor alınmak suretiyle, ayıpların iş sahibi tarafından eserin kabulünü engelleyecek nitelikte olup olmadığının, iş sahibine eserin reddi hakkını vermeyecek nitelikteyse, bedelden indirim yapılmasının gerekli olup olmadığının ve indirim miktarının belirlenmesinden, bilirkişi raporları arasındaki çelişkinin giderilmesinden ve sonucuna göre değerlendirme yapılıp karar oluşturulmasından, uyuşmazlığın giderilmesi yargılama yapılmasını gerektirdiğinden ve alınacak bilirkişi raporuyla sonuca varılacağından davacı tarafın şartları oluşmayan icra-inkar tazminatı isteminin reddine karar verilmesinden ibarettir. Kararın bu nedenlerle bozulması gerekmiştir.

KARAR : Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün temyiz eden davalı iş sahibi şirket yararına BOZULMASINA, 550,00 YTL vekalet ücretinin davacıdan alınarak Yargıtay duruşmasında vekille temsil olunan davalı iş sahibi şirkete verilmesine, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 13.03.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi."
İlgili Mevzuat Hükmü : Borçlar Kanunu (Eski) MADDE 362 :Yapılan şeyin sarahaten veya zımnen kabulünü müteakıp mütaahhit, her türlü mesuliyetten beri olur. Ancak müteahhidin kasten sakladığı usulü veçhile muayenesinde müşahade edilemiyecek olan kusurlar hakkında, mesuliyeti bakidir.

Eğer iş sahibi kanunen tâyin olunan muayene ve ihbarı ihmal ederse zımnen kabul etmiş sayılır.

Yapılan şeydeki kusur, sonradan meydana çıkarsa iş sahibi, vâkıf olur olmaz keyfiyeti mütaahhide haber vermeğe mecburdur. Aksi takdirde iş sahibi kabul etmiş sayılır.



 
Şerhi Ekleyen Üyemiz:
Av.Nevra ÖKSÜZ
Hukukçu
Avukat
Şerh Son Güncelleme: 12-04-2012

THS Sunucusu bu sayfayı 0,03678799 saniyede 8 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.