Y Ö N E T İ M P L A N I
Dünyada ve ülkemizde değişen ve gelişen ekonomik ve sosyal koşulların gereği süregelen hızlı şehirleşme ve bunun bir sonucu olarak artan konut ve işyeri gereksinimleri insanları toplu yapılara yöneltmiştir. Günümüzde, gerek teknolojik donanımları, gerekse de barındırdıkları nüfus bakımından daha dün yaşadığımız evlerden çok farklı büyüklükte yapılarla karşı karşıyayız.
Konut alanındaki bu normal gelişimin dışında, son altı aydır farklı bir şey yaşıyoruz. Banka sisteminin ateşlediği konut talebi çıldırmıştır. Talebin çıldırdığını gören konut yapımcıları da çıldırdı... Daha lüks, daha büyük konutlar yapma yarışına girdi. Konut yapımcılarının konutlarını, daha yüksek fiyat ile satabilmek için projelerine verdikleri isimler de ilginçtir. "Almondhill Villaları, Aqua Manors Villaları, Aqua City, Art Canadian Villaları, Arkeo Evleri, Alice Village, Burju El Turco Apartmanları, Beutek Evleri, Central Life Villaları, Evidea Evleri, Flora Residance, Intercity, Kilia Evleri, Kempinsky Residance, Maro Negro, Milenium Park Villaları, My World, Metrokent, Navtilus Residance Apartmanları, Pelican Hill, Premiun Residance, Selvice, Yeshill, Country, Villa Grand Villaları…
Satış ilanlarında, çoğunlukla, konutlarda iç huzurun ve konforun korunup kollandığı olağanüstü bir yaşam ortamı sunulduğu dile getirilmektedir. Konut alıcıları yaşayacakları evlerini seçerken nelere dikkat ediyorlar? İyi bir konumda kaliteli inşaat, sosyal tesis ve olanaklar, konforlu lüks yaşam…belki bir de havalı bir isim.
Yapımı gerçekleştirilen çağdaş konutlarda, yapımda hedeflenen kalitenin ilerde devamı için teknik alt yapı kadar, kullanıcıların mutluluğuna yönelik sosyal ve hukuksal alt yapının da başlangıçta düşünülmesi ve planlanması gerekmektedir. Zira sitedeki yeni satın alınan evde yaşam başlayınca, sitenin ismi, kullanılan malzemenin kalitesi ve lükslüğü alışkanlık yaratıyor ama site sakinlerinin gerçekte, ortak gereksinimlerinin karşılanması, ortak sorunlarının giderilmesi ve bunlarla birlikte birbirlerinden tamamen farklı tutum ve davranışlarının uyumlu ve düzenli bir şekilde yönetilmesi beklentisinde oldukları ortaya çıkıyor.
Konut yapımcıları satımdan sonrasını düşünmüyorlarsa, bu konu onları genellikle ilgilendirmemektedir. Ancak konut alıcıları şatafatlı reklâmlarda dile getiren yabancı isimlerin ve ilk anda gözler önüne serilen lüks malzemenin cazibesine kapılmamalı, bu evde ilerdeki yaşamlarının nasıl olacağını da hayal etmeli, göz önünde bulundurmalıdırlar.
Hukuksal alt yapıyı kuran en önemli belge, Kat Mülkiyeti Kanunu’nda tanımı yapılmış olan yönetim planıdır. Bu belgeye yasada “yönetim planı” denilmekte ise de, aslında bu belge kat malikleri arasında ortak bir sözleşme niteliğindedir. Kat Mülkiyeti Kanunu’nun 28. maddesinin 1. fıkrasına göre; “yönetim planı bütün kat maliklerini bağlayan bir sözleşme hükmündedir.”Bir bağımsız bölümü yönetim planı yapıldıktan sonra iktisap eden kimse dahi yönetim planı hükümleri ile bağlıdır. Gerçekten maddenin 4. fıkrasına göre “Yönetim planı ve bunda yapılan değişiklikler, bütün kat malikleriyle onların külli ve cüzi haleflerini ve yönetici ve denetçileri bağlar” Böylece yönetim planına uyulması zorunlu olan kurallar belgesi niteliği verilmiştir. Yönetim planı, ana taşınmazın yönetim ve işletmesi ile ilgili konuların çözümünde dayanak alınacak bağlayıcı kaynaklardan en önemlisidir.
Yönetim planı, kat irtifaklı veya kat mülkiyetli taşınmazların Anayasa ve yasalardan sonra gelen yasası gibidir. Anayasa genel, yasalar özel, yönetim planı ise çok özel bir düzenlemedir. Her yönetim planının ait olduğu taşınmaz için geçerli olduğu, başka taşınmazlar hakkında uygulanamayacağı göz önüne alındığında yönetim planının çok özel bir düzenleme olduğu anlaşılır. Yönetim ve işletme konuları düzenleyecek, bu konularda gerektiği her zaman başvurulacak ve içerdiği kurallarla sorunları çözecek bir belge olan yönetim planı kat mülkiyetli taşınmazların yaşamı süresince var olacaktır.
Gerek uygulanma süresi gerekse de fonksiyonu itibariyle bu kadar önemli bir belge olan yönetim planının bu özelliklerinden dolayı, ait olduğu taşınmazın kendisine has nitelikleri dikkate alınarak, titizlikle hazırlanması gerekmektedir. Çok sık karşılaşılan, kırtasiyeden satın alınan standart basılı evrakın ya da başka bir siteden kopyalanmış kurallar bütününün yönetim planı olarak tapuya tescil ettirilmesi işlemi, uyuşmazlıkları önlemek veya çözmek bir yana daha çok uyuşmazlık yaratan sonuçlar doğurmaktadır.
Konut alıcıları alacakları konutun iyi bir konumda kaliteli inşaat, sosyal tesis ve olanaklar, konforlu lüks yaşam gibi sunduğu teknik olanaklar kadar hukuksal alt yapısını da yani yönetim planını da mutlaka incelemeleri gerekmektedir. Zira yeni satın alınan evde yaşam başlayınca, ortak gereksinimlerinin karşılanması, ortak sorunlarının giderilmesi ve bunlarla birlikte birbirlerinden tamamen farklı tutum ve davranışlarının uyumlu ve düzenli bir şekilde yönetilmesi buna bağlıdır.
Y Ö N E T İ M P L A N I
Dünyada ve ülkemizde değişen ve gelişen ekonomik ve sosyal koşulların gereği süregelen hızlı şehirleşme ve bunun bir sonucu olarak artan konut ve işyeri gereksinimleri insanları toplu yapılara yöneltmiştir. Günümüzde, gerek teknolojik donanımları, gerekse de barındırdıkları nüfus bakımından daha dün yaşadığımız evlerden çok farklı büyüklükte yapılarla karşı karşıyayız.
Konut alanındaki bu normal gelişimin dışında, son altı aydır farklı bir şey yaşıyoruz. Banka sisteminin ateşlediği konut talebi çıldırmıştır. Talebin çıldırdığını gören konut yapımcıları da çıldırdı... Daha lüks, daha büyük konutlar yapma yarışına girdi. Konut yapımcılarının konutlarını, daha yüksek fiyat ile satabilmek için projelerine verdikleri isimler de ilginçtir. "Almondhill Villaları, Aqua Manors Villaları, Aqua City, Art Canadian Villaları, Arkeo Evleri, Alice Village, Burju El Turco Apartmanları, Beutek Evleri, Central Life Villaları, Evidea Evleri, Flora Residance, Intercity, Kilia Evleri, Kempinsky Residance, Maro Negro, Milenium Park Villaları, My World, Metrokent, Navtilus Residance Apartmanları, Pelican Hill, Premiun Residance, Selvice, Yeshill, Country, Villa Grand Villaları…
Satış ilanlarında, çoğunlukla, konutlarda iç huzurun ve konforun korunup kollandığı olağanüstü bir yaşam ortamı sunulduğu dile getirilmektedir. Konut alıcıları yaşayacakları evlerini seçerken nelere dikkat ediyorlar? İyi bir konumda kaliteli inşaat, sosyal tesis ve olanaklar, konforlu lüks yaşam…belki bir de havalı bir isim.
Yapımı gerçekleştirilen çağdaş konutlarda, yapımda hedeflenen kalitenin ilerde devamı için teknik alt yapı kadar, kullanıcıların mutluluğuna yönelik sosyal ve hukuksal alt yapının da başlangıçta düşünülmesi ve planlanması gerekmektedir. Zira sitedeki yeni satın alınan evde yaşam başlayınca, sitenin ismi, kullanılan malzemenin kalitesi ve lükslüğü alışkanlık yaratıyor ama site sakinlerinin gerçekte, ortak gereksinimlerinin karşılanması, ortak sorunlarının giderilmesi ve bunlarla birlikte birbirlerinden tamamen farklı tutum ve davranışlarının uyumlu ve düzenli bir şekilde yönetilmesi beklentisinde oldukları ortaya çıkıyor.
Konut yapımcıları satımdan sonrasını düşünmüyorlarsa, bu konu onları genellikle ilgilendirmemektedir. Ancak konut alıcıları şatafatlı reklâmlarda dile getiren yabancı isimlerin ve ilk anda gözler önüne serilen lüks malzemenin cazibesine kapılmamalı, bu evde ilerdeki yaşamlarının nasıl olacağını da hayal etmeli, göz önünde bulundurmalıdırlar.
Hukuksal alt yapıyı kuran en önemli belge, Kat Mülkiyeti Kanunu’nda tanımı yapılmış olan yönetim planıdır. Bu belgeye yasada “yönetim planı” denilmekte ise de, aslında bu belge kat malikleri arasında ortak bir sözleşme niteliğindedir. Kat Mülkiyeti Kanunu’nun 28. maddesinin 1. fıkrasına göre; “yönetim planı bütün kat maliklerini bağlayan bir sözleşme hükmündedir.”Bir bağımsız bölümü yönetim planı yapıldıktan sonra iktisap eden kimse dahi yönetim planı hükümleri ile bağlıdır. Gerçekten maddenin 4. fıkrasına göre “Yönetim planı ve bunda yapılan değişiklikler, bütün kat malikleriyle onların külli ve cüzi haleflerini ve yönetici ve denetçileri bağlar” Böylece yönetim planına uyulması zorunlu olan kurallar belgesi niteliği verilmiştir. Yönetim planı, ana taşınmazın yönetim ve işletmesi ile ilgili konuların çözümünde dayanak alınacak bağlayıcı kaynaklardan en önemlisidir.
Yönetim planı, kat irtifaklı veya kat mülkiyetli taşınmazların Anayasa ve yasalardan sonra gelen yasası gibidir. Anayasa genel, yasalar özel, yönetim planı ise çok özel bir düzenlemedir. Her yönetim planının ait olduğu taşınmaz için geçerli olduğu, başka taşınmazlar hakkında uygulanamayacağı göz önüne alındığında yönetim planının çok özel bir düzenleme olduğu anlaşılır. Yönetim ve işletme konuları düzenleyecek, bu konularda gerektiği her zaman başvurulacak ve içerdiği kurallarla sorunları çözecek bir belge olan yönetim planı kat mülkiyetli taşınmazların yaşamı süresince var olacaktır.
Gerek uygulanma süresi gerekse de fonksiyonu itibariyle bu kadar önemli bir belge olan yönetim planının bu özelliklerinden dolayı, ait olduğu taşınmazın kendisine has nitelikleri dikkate alınarak, titizlikle hazırlanması gerekmektedir. Çok sık karşılaşılan, kırtasiyeden satın alınan standart basılı evrakın ya da başka bir siteden kopyalanmış kurallar bütününün yönetim planı olarak tapuya tescil ettirilmesi işlemi, uyuşmazlıkları önlemek veya çözmek bir yana daha çok uyuşmazlık yaratan sonuçlar doğurmaktadır.
Konut alıcıları alacakları konutun iyi bir konumda kaliteli inşaat, sosyal tesis ve olanaklar, konforlu lüks yaşam gibi sunduğu teknik olanaklar kadar hukuksal alt yapısını da yani yönetim planını da mutlaka incelemeleri gerekmektedir. Zira yeni satın alınan evde yaşam başlayınca, ortak gereksinimlerinin karşılanması, ortak sorunlarının giderilmesi ve bunlarla birlikte birbirlerinden tamamen farklı tutum ve davranışlarının uyumlu ve düzenli bir şekilde yönetilmesi buna bağlıdır.
Y Ö N E T İ M P L A N I
Dünyada ve ülkemizde değişen ve gelişen ekonomik ve sosyal koşulların gereği süregelen hızlı şehirleşme ve bunun bir sonucu olarak artan konut ve işyeri gereksinimleri insanları toplu yapılara yöneltmiştir. Günümüzde, gerek teknolojik donanımları, gerekse de barındırdıkları nüfus bakımından daha dün yaşadığımız evlerden çok farklı büyüklükte yapılarla karşı karşıyayız.
Konut alanındaki bu normal gelişimin dışında, son altı aydır farklı bir şey yaşıyoruz. Banka sisteminin ateşlediği konut talebi çıldırmıştır. Talebin çıldırdığını gören konut yapımcıları da çıldırdı... Daha lüks, daha büyük konutlar yapma yarışına girdi. Konut yapımcılarının konutlarını, daha yüksek fiyat ile satabilmek için projelerine verdikleri isimler de ilginçtir. "Almondhill Villaları, Aqua Manors Villaları, Aqua City, Art Canadian Villaları, Arkeo Evleri, Alice Village, Burju El Turco Apartmanları, Beutek Evleri, Central Life Villaları, Evidea Evleri, Flora Residance, Intercity, Kilia Evleri, Kempinsky Residance, Maro Negro, Milenium Park Villaları, My World, Metrokent, Navtilus Residance Apartmanları, Pelican Hill, Premiun Residance, Selvice, Yeshill, Country, Villa Grand Villaları…
Satış ilanlarında, çoğunlukla, konutlarda iç huzurun ve konforun korunup kollandığı olağanüstü bir yaşam ortamı sunulduğu dile getirilmektedir. Konut alıcıları yaşayacakları evlerini seçerken nelere dikkat ediyorlar? İyi bir konumda kaliteli inşaat, sosyal tesis ve olanaklar, konforlu lüks yaşam…belki bir de havalı bir isim.
Yapımı gerçekleştirilen çağdaş konutlarda, yapımda hedeflenen kalitenin ilerde devamı için teknik alt yapı kadar, kullanıcıların mutluluğuna yönelik sosyal ve hukuksal alt yapının da başlangıçta düşünülmesi ve planlanması gerekmektedir. Zira sitedeki yeni satın alınan evde yaşam başlayınca, sitenin ismi, kullanılan malzemenin kalitesi ve lükslüğü alışkanlık yaratıyor ama site sakinlerinin gerçekte, ortak gereksinimlerinin karşılanması, ortak sorunlarının giderilmesi ve bunlarla birlikte birbirlerinden tamamen farklı tutum ve davranışlarının uyumlu ve düzenli bir şekilde yönetilmesi beklentisinde oldukları ortaya çıkıyor.
Konut yapımcıları satımdan sonrasını düşünmüyorlarsa, bu konu onları genellikle ilgilendirmemektedir. Ancak konut alıcıları şatafatlı reklâmlarda dile getiren yabancı isimlerin ve ilk anda gözler önüne serilen lüks malzemenin cazibesine kapılmamalı, bu evde ilerdeki yaşamlarının nasıl olacağını da hayal etmeli, göz önünde bulundurmalıdırlar.
Hukuksal alt yapıyı kuran en önemli belge, Kat Mülkiyeti Kanunu’nda tanımı yapılmış olan yönetim planıdır. Bu belgeye yasada “yönetim planı” denilmekte ise de, aslında bu belge kat malikleri arasında ortak bir sözleşme niteliğindedir. Kat Mülkiyeti Kanunu’nun 28. maddesinin 1. fıkrasına göre; “yönetim planı bütün kat maliklerini bağlayan bir sözleşme hükmündedir.”Bir bağımsız bölümü yönetim planı yapıldıktan sonra iktisap eden kimse dahi yönetim planı hükümleri ile bağlıdır. Gerçekten maddenin 4. fıkrasına göre “Yönetim planı ve bunda yapılan değişiklikler, bütün kat malikleriyle onların külli ve cüzi haleflerini ve yönetici ve denetçileri bağlar” Böylece yönetim planına uyulması zorunlu olan kurallar belgesi niteliği verilmiştir. Yönetim planı, ana taşınmazın yönetim ve işletmesi ile ilgili konuların çözümünde dayanak alınacak bağlayıcı kaynaklardan en önemlisidir.
Yönetim planı, kat irtifaklı veya kat mülkiyetli taşınmazların Anayasa ve yasalardan sonra gelen yasası gibidir. Anayasa genel, yasalar özel, yönetim planı ise çok özel bir düzenlemedir. Her yönetim planının ait olduğu taşınmaz için geçerli olduğu, başka taşınmazlar hakkında uygulanamayacağı göz önüne alındığında yönetim planının çok özel bir düzenleme olduğu anlaşılır. Yönetim ve işletme konuları düzenleyecek, bu konularda gerektiği her zaman başvurulacak ve içerdiği kurallarla sorunları çözecek bir belge olan yönetim planı kat mülkiyetli taşınmazların yaşamı süresince var olacaktır.
Gerek uygulanma süresi gerekse de fonksiyonu itibariyle bu kadar önemli bir belge olan yönetim planının bu özelliklerinden dolayı, ait olduğu taşınmazın kendisine has nitelikleri dikkate alınarak, titizlikle hazırlanması gerekmektedir. Çok sık karşılaşılan, kırtasiyeden satın alınan standart basılı evrakın ya da başka bir siteden kopyalanmış kurallar bütününün yönetim planı olarak tapuya tescil ettirilmesi işlemi, uyuşmazlıkları önlemek veya çözmek bir yana daha çok uyuşmazlık yaratan sonuçlar doğurmaktadır.
Konut alıcıları alacakları konutun iyi bir konumda kaliteli inşaat, sosyal tesis ve olanaklar, konforlu lüks yaşam gibi sunduğu teknik olanaklar kadar hukuksal alt yapısını da yani yönetim planını da mutlaka incelemeleri gerekmektedir. Zira yeni satın alınan evde yaşam başlayınca, ortak gereksinimlerinin karşılanması, ortak sorunlarının giderilmesi ve bunlarla birlikte birbirlerinden tamamen farklı tutum ve davranışlarının uyumlu ve düzenli bir şekilde yönetilmesi buna bağlıdır.
Bu makaleden kısa alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir :
"Yönetim Planı" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Daylık'e aittir ve makale, yazarı tarafından Türk Hukuk Sitesi (https://www.turkhukuksitesi.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak yazarının izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
|
|