Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

THS Şerhine Son Eklenen Şerhler

THS Şerhine Son Eklenen Şerhler

 Bilgi  [EskiBK. 184] Borçlar Kanunu Tasarısı m.208 ve Gerekçesi
İKİNCİ AYIRIM Taşınır Satışı A. Konusu MADDE 208- Taşınır satışı, Türk Medenî Kanunu uyarınca taşınmaz sayılanlar dışında kalan ve diğer kanunlarda taşınır olarak belirtilen şeylerin satışıdır. Ürünler, bir yapının yıkıntıları ve taş ocağından çıkarılacak taşlar gibi, taşınmazdan ayrıldıktan sonra mülkiyeti devredilecek bütünleyici parçaların satılması da taşınır satışıdır. T.C. TBMM Adalet Komisyonunun Kabul Ettiği Metin: İKİNCİ AYIRIM Taşınır Satışı A. Konusu MADDE...
(Şerh No: 8948 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 18-12-2010 20:32)

2821 sayılı Yasanın 4773 sayılı Yasa ile değişik 31. maddesine göre, iş güvencesi kapsamında olan işçiler yönünden iş sözleşmesinin sendikal nedenle feshinde doğrudan sendikal tazminat talep edilmesi mümkün değildir. Sendikal nedenlerle iş sözleşmesinin feshinde, 2821 sayılı Sendikalar Kanununun 31. maddesinin yaptığı yollama nedeniyle İş Kanununun iş güvencesine ilişkin hükümlerinin uygulanması zorunluluğu bulunmaktadır.
(Şerh No: 8726 - Ekleyen: Gökhan TAZEGÜL - Tarih : 16-12-2010 17:05)

Dosya içeriğine göre davacının iş sözleşmesi davalı işveren tarafından 4857 sayılı İş Kanunu’nun 18. Maddesi uyarınca feshedilmiş, fesih bildiriminde fesih sebebi açık ve kesin olarak belirtilmemiştir. Mahkemece fesih bildiriminde fesih sebebinin açık ve kesin olarak belirtilmediği gerekçesi ile feshin geçersizliğine karar verilmiştir. Davalı işveren fesih bildiriminde fesih sebebinin açık ve kesin olarak belirtmediği için mahkemece feshin geçersizliğine ve davacı işçinin işe iadesine karar veri...
(Şerh No: 8729 - Ekleyen: Gökhan TAZEGÜL - Tarih : 16-12-2010 16:48)

Davacı kendi isteği ile imzaladığı hizmet akdi ile tekniker olarak ve ücreti de bu akitde belirlenerek iş mevzuatına geçmiş, sendikaya da üye olarak ücretleri TİS'e göre ödenmiştir. Artık davacı eski statüsünden kaynaklanan haklarını ya da kapsam dışı personel yönetmeliği kapsamında olan teknik uzmanın aldığı ücretin kendisine de ödenmesini talep edemez. Diğer bir anlatımla İş Kanunu hükümlerine tabi kapsam içi olarak TİS'den yararlanan bir işçinin aynı zamanda kapsam dışı ve sözleşmeli pers...
(Şerh No: 8745 - Ekleyen: Gökhan TAZEGÜL - Tarih : 16-12-2010 16:36)

Davacı işçi fesih tarihi itibariyle ibraname imzalamış ancak, her ne kadar bu gün itibariyle kıdem, ihbar ve izin ücreti bordrosu düzenlenmiş ve ibraname ile de bu alacakların ödendiği belirtilmişse de; banka kayıtlarına göre bu paraların daha sonraki bir tarihte bankaya yatırıldığı anlaşılmaktadır. Davalı işveren savunmasında fazla çalışmanın bulunmadığını bildirmesine karşılık, düzenlenen ibranamede fazla çalışma ücretinin ödendiğinin belirtilmesi, ayrıca ibranamede işçinin, iş aktinin fesh...
(Şerh No: 8744 - Ekleyen: Gökhan TAZEGÜL - Tarih : 16-12-2010 15:43)

İşyerinde, 4857 s. Kanunun 18. maddesinde belirtilen yeterli işçi sayısının mevcut olup olmadığı kesin delillerle saptanmadan ve bu husus araştırılmadan davacının, "işe iade" talebinin kabulüne karar verilmesi hatalıdır.
(Şerh No: 8743 - Ekleyen: Gökhan TAZEGÜL - Tarih : 16-12-2010 15:43)

Sendikalar Kanunu'nun 4773 sayılı Kanunla değişik 31. maddesinin 7. fıkrasında "...İş Kanunu'nun 18 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca, aynı Kanunun 18, 19, 20 ve 21 inci maddelerinin uygulanma alanı dışında kalan işçinin sendika üyeliği veya sendikal faaliyetlerden dolayı hizmet akdinin feshi iddiası ile açacağı davada, ispat yükümlülüğü işverende olmak üzere 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanununun genel hükümleri"nin uygulanacağı hükme bağlanmış olup, iş güvencesi hükümleri dışında kalan iş...
(Şerh No: 8742 - Ekleyen: Gökhan TAZEGÜL - Tarih : 16-12-2010 15:42)

Kötüniyet tazminatının hüküm altına alınabilmesi için, davacının aynı yasanın 18-21 maddelerinde düzenlenen iş güvencesi hükümlerinden yaralanacak durumda olmaması gerekir. Akdin feshi tarihinde işyerinde 30 işçi çalışıp çalışmadığı, dosya içeriğinden anlaşılamamaktadır.Bu husus belirlenmeden kötüniyet tazminatının yazılı şekilde hüküm altına alınması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
(Şerh No: 8746 - Ekleyen: Gökhan TAZEGÜL - Tarih : 16-12-2010 14:24)

Davacının davalıların murisi yanında iş sözleşmesi ile çalışırken murisin ölümü üzerine davalılara intikal eden işyerinde ücretsiz izine çıkarılıp daha sonra iş sözleşmesinin feshedildiği dosyadaki bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır. Davacının devamsızlık yaptığı da davalı tarafça tutanak tutulmak suretiyle ispatlanamadığından ihbar ve kıdem tazminatı taleplerinin kabulü gerekirken reddi hatalıdır.
(Şerh No: 8741 - Ekleyen: Gökhan TAZEGÜL - Tarih : 16-12-2010 14:23)

4857 sayılı İş Kanunu’nun 20/3. maddesinde yer alan "mahkemece verilen kararın temyizi halinde Yargıtay ilgili Dairesinin vereceği kararın kesin olduğu" hükmü karşısında, Yargıtay Özel Daire kararı direnmeye konu edilemez. Sendikal tazminat istemi 4857 sayılı İş Kanunu’nun 21. maddesi kapsamı içerisinde değerlendirileceğinden yine, direnmeye konu edilmesi söz konusu değildir.
(Şerh No: 8739 - Ekleyen: Gökhan TAZEGÜL - Tarih : 16-12-2010 13:27)

Kararda işverenin, işçilere eşit davranma yükümü ve içeriği açıklanmıştır. Eyleme katılan işçilerden bir kısmıyla yeniden iş sözleşmesi kurulmuş olması davacı işçi yönünden haklı fesih nedenini ortadan kaldırmadığından işverence yapılan feshin haklı nedene dayandığı kabul edilmeli ve davaya konu ihbar ve kıdem tazminatı isteklerinin reddine karar verilmelidir.
(Şerh No: 8738 - Ekleyen: Gökhan TAZEGÜL - Tarih : 15-12-2010 23:51)

Her ne kadar Özel Daire, "davacının, davalı şirkette hizmet akdi kurduğu 28.08.2000 tarihinden önce çalıştığı anlaşılan şirketin, işyerini davalı işverene devrettiği veya hizmet akdi devrinin sözkonusu olduğu kanıtlanabilmiş değildir. Bu nedenle başka bir sermaye şirketinde geçen çalışmalarının, şirketlerin aynı kuruluşa bağlı olduğu gerekçesi ile birleştirilmesi mümkün değildir." demekte ise de; davacının, davalının değişik işyerlerinde çalıştığının anlaşılmış olması karşısında, mahkemenin hesa...
(Şerh No: 8740 - Ekleyen: Gökhan TAZEGÜL - Tarih : 15-12-2010 23:51)

 Bilgi  [İİK. 36] İİK 36 ve Uygulaması
İİK.36.madde ve Uygulaması AMAÇ: İcranın geri bırakılması müessesesi icra hukukuna özgü olan bir müessesedir. Bu şekilde; aleyhine hüküm tesis edilen davalı hakkında başlatılacak olan yasal takipte haciz ve diğer icrai işlemlere muhatap kalmamak için hükmün temyiz edilmesi için Yargıtay’a başvurmakta ve Yargıtay tarafından karar verilene kadar aleyhinde verilmiş olunan hükmün icrasına engel olmaktadır. Bu sebeple icranın geri bırakılması yoluna başvurulması için bir ilamın varlığına ihtiyaç ...
(Şerh No: 5520 - Ekleyen: Şükrü GÖKMEN - Tarih : 15-12-2010 16:40)

 Önerge  [CMK. 150] MÜDAFİ GÖREVLENDİRİLMESİ İSTEMİ MADDE 150. (Değişik madde: 06/12/2006 - 5560 S.K.21.md) (1) Şüpheli veya sanıktan kendisine bir müdafi seçmesi istenir. Şüpheli veya sanık, müdafi seçebilecek durumda olmadığını beyan ederse, istemi halinde müdafi belirleme işlemleri yapılır. (2) Müdafii bulunmayan şüpheli veya sanık; çocuk, kendisini savunamayacak derecede malul veya sağır ve dilsiz ise, istemi aranmaksızın müdafi belirleme işlemleri yapılır. (3) Alt sınırı beş yıl ve daha fazla hapis cezasını gerektiren suçlardan dolayı yapılan soruşturma ve kovuşturmada ikinci fıkra hükmü uygulanır. (4) Zorunlu müdafilikle ilgili diğer hususlar, Türkiye Barolar Birliğinin görüşü alınarak çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir.
(Şerh No: 8947 - Ekleyen: Av.Ömer GÜNTAY - Tarih : 14-12-2010 21:54)

Davacı, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini istemiştir. Davacı, iş güvencesi hükümlerinden yararlanabilir ise de; dosya içeriğine ve özellikle feshe gerekçe yapılan devamsızlığın, tutanak, devam çizelgesi ve bu belgeleri doğrulayan tanık anlatımlarına göre feshin haklı nedene dayandığı anlaşıldığından davacı isteminin reddi gerekir.
(Şerh No: 8725 - Ekleyen: Gökhan TAZEGÜL - Tarih : 14-12-2010 21:40)

Tanık anlatımlarına göre, davacının davet üzerine işyerine 23.04.2004 tarihinde geldiği ve işveren temsilcisi ile tartıştığı, bu tartışmadan sonra işyerinden ayrıldığı saptanmıştır. İşyerinde uzun süredir çalışan, mazereti için izin isteyen ve işe davete olumlu yanıt veren bir işçinin tazminatlarından vazgeçecek şekilde işten kendi isteği ile ayrılması hayatın olağan akışına uygun değildir.
(Şerh No: 8737 - Ekleyen: Gökhan TAZEGÜL - Tarih : 14-12-2010 21:34)

Dosyadaki bilgi ve belgelerden davalı işyerinde 399 sayılı kanun hükmünde sözleşmeli statüde tekniker unvanı ile çalışan davacının 2000 yılında imzaladığı hizmet akti ile iş mevzuatına geçtiği, hizmet akdinde unvanının yine tekniker olarak yazılı olduğu, iş mevzuatına kapsam içi olarak geçtiği, sendika üyesi olarak TİS'den de yararlandığı tarafların kabulündedir. Artık davacı eski statüsünden kaynaklanan haklarını ya da kapsam dışı personel yönetmeliği kapsamında olan teknik uzmanın aldığı ücret...
(Şerh No: 8736 - Ekleyen: Gökhan TAZEGÜL - Tarih : 14-12-2010 21:34)

Maddi olayları ve yasak eylemleri saptayan ceza mahkemesi kararı, taraflar yönünden kesin delil niteliğini taşır. Ceza Mahkemesinde bir maddi olayın varlığı ya da yokluğu konusundaki kesinleşmiş kabule rağmen, aynı konunun hukuk mahkemesinde yeniden tartışılması olanaklı değildir. Beraat kararı ile maddi olgu saptanmış ise; bu yön, hukuk yargılaması sırasında dışlanamaz ve aksi benimsenemez. Davacı hakkında hırsızlık suçunu işlediği gerekçesiyle ceza davası açılmış ve mahkemece, sanığın suç ...
(Şerh No: 8735 - Ekleyen: Gökhan TAZEGÜL - Tarih : 14-12-2010 21:33)

Davacı işçi, "başkasının düzenlediği sahte faturaları işyerindeki kişilere vermek suretiyle bunların kullanılmasını sağlamak" şeklinde gerçekleşen eyleminden dolayı, sahtecilik suçundan 10 ay hapis cezasına mahkum edilmiş ve bu cezası ertelenmemiştir; Yargıtay, söz konusu suçun işyerinde işlenmiş bir suç olarak kabulünün gerektiğini belirtmektedir. Ayrıca davacının, mahkumiyet kararından işyerine bilgi vermemesinin ve mahkumiyet kararının infazına başlanmasından kısa bir süre önce kendisini hast...
(Şerh No: 8733 - Ekleyen: Gökhan TAZEGÜL - Tarih : 14-12-2010 21:33)

Somut olayda çözümlenmesi gereken konu, çalışma koşullarında işçi aleyhine esaslı değişiklik olup olmadığıdır. Kararda çalışma koşullarının ne olduğu; bunları belirleyen kaynaklar açıklanmaktadır (Çalışma koşullarını belirleyen faktörler arasında yukarıdan aşağıya doğru bir sıralama yapmak gerekirse; Anayasa, kanunlar, toplu iş sözleşmesi, bireysel iş sözleşmesi, personel yönetmeliği ve benzeri kaynaklar ve işyeri uygulamaları bir bütün olarak çalışma koşullarını belirler). Çalışma koşulların...
(Şerh No: 8731 - Ekleyen: Gökhan TAZEGÜL - Tarih : 14-12-2010 21:33)

Nişan davasında mutaddan amaç; hediyenin örf ve adete geri verilmesi ve de maddi değerinin günün koşullarına göre fahiş olmamasını gerektirir. Davaya konu edilen altınlar ise mutad eşyalar kapsamında değildir. Bu bağlamda altınların iadesi gerekirken mahkemece yetersiz bilirkişi raporları esas alınmak suretiyle altınların mutad kabul edilerek talebin bu yönde reddedilmesi doğru görülmemiştir.
(Şerh No: 8944 - Ekleyen: Av.Şadet KAMAZ - Tarih : 14-12-2010 19:06)

İşe iade davalarında, temyiz üzerine verilen Yargıtay Özel Daire kararının kesin nitelikte bulunması, temyize konu yerel mahkeme kararının yeni hüküm niteliğinde olması ve somut olayın özellikleri dikkate alındığında, anılan kararın özel dairesince incelenmesi gerekmektedir.
(Şerh No: 8734 - Ekleyen: Gökhan TAZEGÜL - Tarih : 14-12-2010 17:17)

İşveren şirketin mali yapısının bozuk olduğu, bu nedenle çok sayıda icra takiplerine maruz kaldığı, 2009 yılı üretim miktarının 2008 yılına göre önemli ölçüde düşme gösterdiği tespit edilmiştir. Davalı işverence işten çıkarılan işçilerin yerine yeni işçi alındığı ispatlanmadığı gibi, işverenin fesih nedeni ile çelişen bir uygulamada bulunduğu da ortaya konulmamıştır. Mevcut olgulara göre işyerinde oluşan olumsuz ekonomik koşulların istihdam fazlalığı doğurduğu açıktır. Bu sebeplerle işverenin fe...
(Şerh No: 8730 - Ekleyen: Gökhan TAZEGÜL - Tarih : 14-12-2010 17:07)

İİK.235. maddesinde dava açma süresinin ilan tarihinden itibaren başlayacağı hükme bağlanmış ise de; 223.madde 3.fıkra hükmünün saklı olduğu belirtilmiştir.Saklı tutulan hükme göre, iflas masasına müracaat eden alacaklılar tebligatı kabule elverişli adres gösterip, yazı ve tebliğ masrafları için avans yatırmışlarsa,sıra cetveline itiraz davası açma süresi, bu alacaklılar hakkında cetvelin kendilerine tebliği tarihinden başlayacaktır. Şayet İİK.223.maddesindeki formaliteler yerine getirilmemiş is...
(Şerh No: 8946 - Ekleyen: Mehmet KARAUSTA - Tarih : 14-12-2010 17:06)

İş güvencesinin, (işverenin) aynı işkolunda bulunan tüm işyerlerinde çalışan toplam işçi sayısına göre belirlenmesinde yasal zorunluluk bulunmaktadır. Aynı işkolunda yer alan polis konukevlerinde çalışan personel sayısı dikkate alındığında davacının, iş güvencesi hükümlerine tabi olduğunun kabulü gerekir. Davacı, iş güvencesi hükümleri olan 4857 sayılı iş Kanununun 18, 19, 20 ve 21. maddelerinden yararlanacağından bağımsız olarak sendikal tazminat isteğinde bulunamaz. Başka bir anlatımla İş g...
(Şerh No: 8727 - Ekleyen: Gökhan TAZEGÜL - Tarih : 14-12-2010 16:57)

4857 sayılı İş Kanunu’nun 20/2. maddesinde açıkça, feshin geçerli nedenlere dayandığının ispat yükü davalı işverene verilmiştir. İşveren ispat yükünü yerine getirirken, öncelikle feshin biçimsel koşullarına uyduğunu, daha sonra, içerik yönünden fesih nedenlerinin geçerli (veya haklı) olduğunu kanıtlayacaktır. Bunun karşılığında eğer işçi, feshin, işverenin dayandığı ve uygun kanıtlarla inandırıcı bir biçimde ortaya koyduğu sebebe değil, başka bir sebebe dayandığını iddia ederse, bu başka sebebi ...
(Şerh No: 8728 - Ekleyen: Gökhan TAZEGÜL - Tarih : 14-12-2010 16:56)

BK.499.maddesi, alacaklının alacağını ödeyen kefilin,asıl borçluya rücu hakkını kullanabilmesı için,elinde bulunan rehinleri ve bunun paraya çevirmesine yarayabilecek belgeleri kefile verme zorunluluğunu düzenlemiştir.Kural olarak, kefilin ödeme yapması ile teminat ve delillerin ona(kefile)geçirilmesi aynı anda yapılması gereken işlemlerdir. Zira alacaklı ödemeden önce teminatı devretmesi halinde, kefilin ödemede bulunmaması, teminattan da yoksun kalması, riskiyle karşılaşmasına yol açacaktır.E...
(Şerh No: 8945 - Ekleyen: Mehmet KARAUSTA - Tarih : 14-12-2010 16:42)

Özet.:BK.390. maddesi hükmüne göre vekilin mesuliyeti umumi surette işçinin mesuliyetine ait hükümlere tabidir. Vekil, müvekkiline karşı vekaleti iyi bir surette ifa ile mükelleftir. Ayrıca BK. 392. maddeleri hükmüne göre de vekil, müvekkilinin talebi üzerine yaptığı işin hesabını vermeye ve bu cihetten dolayı her ne nam ile olursa olsun, almış olduğu şeyi müvekkiline tediyeye mecburdur.
(Şerh No: 8940 - Ekleyen: Av.Şadet KAMAZ - Tarih : 13-12-2010 21:31)

Çocuk ile ana arasındaki soybağı doğumla, baba arasındaki soybağı ise; ana ile evlilik, tanıma veya hakim hükmü ile kurulur (MK.m.282). Evlilik devam ederken veya evliliğin sona ermesinden başlayarak üçyüz gün içersinde doğan çocuğun babası kocadır (MK.m.285). Koca soybağının reddi davası açarak babalık karinesini çürütebilir. Bu dava anaya ve çocuğa karşı açılır (MK.m.286).Çocuk evlilik içersinde ana rahmine düşmüş ise kocanın baba olmadığını isbat etmesi gerekir. (MKm.287) Koca bu davayı doğum...
(Şerh No: 8939 - Ekleyen: Av.Şadet KAMAZ - Tarih : 13-12-2010 21:04)

Bir hakkın kullanılması için bir kimsenin sağ veya ölü olduğunu veya belirli bir zamanda ya da başka bir kimsenin ölümünde sağ bulunduğunu ileri süren kimse, iddiasını ispat etmek zorundadır
(Şerh No: 8938 - Ekleyen: Av.Şadet KAMAZ - Tarih : 13-12-2010 20:49)

Ad üzerindeki haklar kişiye sıkı sıkıya bağlı olan haklardandır.Bu hakkı kişinin kendisinden başkası kullanamaz.
(Şerh No: 8937 - Ekleyen: Av.Şadet KAMAZ - Tarih : 13-12-2010 20:46)

Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 8943 - Ekleyen: Av.Nur Hayat BURAN - Tarih : 13-12-2010 20:33)

Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 8942 - Ekleyen: Av.Nur Hayat BURAN - Tarih : 13-12-2010 20:29)

Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 8941 - Ekleyen: Av.Nur Hayat BURAN - Tarih : 13-12-2010 20:27)

Zamanaşımı defi ilk itirazlardan olmayıp, davanın her aşamasında ileri sürülebilir. Ancak cevap süresi geçtikten sonra ileri sürülen bu def'inin dinlenebilmesi için,savunmanın genişletilmesi itirazıyla karşılaşmaması gerekir. Böyle bir def'i karşısında davacı, eğer kendisine verilen cevap süresi içinde savunmanın genişletilmesi itirazında bulunulmaz ise, zamanaşımı definin yerinde olmadığından bahisle sonradan vereceği cevap hukuki bir değer taşıyamaz. Artık davalı tarafın zamanaşımı definin değ...
(Şerh No: 8936 - Ekleyen: Mehmet KARAUSTA - Tarih : 13-12-2010 10:31)

Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 8935 - Ekleyen: Av.Nur Hayat BURAN - Tarih : 13-12-2010 10:29)

Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 8934 - Ekleyen: Av.Nur Hayat BURAN - Tarih : 13-12-2010 10:18)

 Bilgi  [EskiBK. 179] Borçlar Kanunu Tasarısı m. 200-201-204-205 ve Gerekçeleri
E. Borca katılma MADDE 200- Borca katılma, mevcut bir borca borçlunun yanında yer almak üzere, katılan ile alacaklı arasında yapılan ve katılanın, borçlu ile birlikte borçtan sorumlu olması sonucunu doğuran bir sözleşmedir. Borca katılan ile borçlu, alacaklıya karşı müteselsilen sorumlu olurlar. T.C. TBMM Adalet Komisyonunun Kabul Ettiği Metin: E. Borca katılma MADDE 201- Borca katılma, mevcut bir borca borçlunun yanında yer almak üzere, katılan ile alacaklı arasında yapılan ve ...
(Şerh No: 8928 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 12-12-2010 19:53)

 Bilgi  [EskiBK. 51] Borçlar Kanunu Tasarısı m. 200-204-205 ve Gerekçeleri
E. Borca katılma MADDE 200- Borca katılma, mevcut bir borca borçlunun yanında yer almak üzere, katılan ile alacaklı arasında yapılan ve katılanın, borçlu ile birlikte borçtan sorumlu olması sonucunu doğuran bir sözleşmedir. Borca katılan ile borçlu, alacaklıya karşı müteselsilen sorumlu olurlar. T.C. TBMM Adalet Komisyonunun Kabul Ettiği Metin: E. Borca katılma MADDE 201- Borca katılma, mevcut bir borca borçlunun yanında yer almak üzere, katılan ile alacaklı arasında yapılan ve ...
(Şerh No: 8933 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 12-12-2010 19:43)

 Bilgi  [EskiBK. 183] Borçlar Kanunu Tasarısı m. 207 ve Gerekçesi
B. Yarar ve hasar MADDE 207- Kanundan, durumun gereğinden veya sözleşmede öngörülen özel koşullardan doğan ayrık hâller dışında, satılanın yarar ve hasarı; taşınır satışlarında zilyetliğin devri, taşınmaz satışlarında ise tescil anına kadar satıcıya aittir. Taşınır satışlarında, alıcının satılanın zilyetliğini devralmada temerrüde düşmesi durumunda zilyetliğin devri gerçekleşmişçesine satılanın yarar ve hasarı alıcıya geçer. Satıcı alıcının isteği üzerine satılanı ifa yerinden başka bir...
(Şerh No: 8932 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 12-12-2010 19:42)

 Bilgi  [EskiBK. 182] Borçlar Kanunu Tasarısı m. 206 ve Gerekçesi
İKİNCİ KISIM Özel Borç İlişkileri BİRİNCİ BÖLÜM Satış Sözleşmesi BİRİNCİ AYIRIM Genel Hükümler A. Tanımı ve hükümleri MADDE 206- Satış sözleşmesi, satıcının, satılanın zilyetlik ve mülkiyetini alıcıya devretme, alıcının ise buna karşılık bir bedel ödeme borcunu üstlendiği sözleşmedir. Sözleşme ile aksi kararlaştırılmadıkça veya aksine bir âdet bulunmadıkça, satıcı ve alıcı borçlarını aynı anda ifa etmekle yükümlüdürler. Durum ve koşullara göre belirlenmesi mümkün olan ...
(Şerh No: 8931 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 12-12-2010 19:41)

 Bilgi  [EskiBK. 181] Borçlar Kanunu Tasarısı m. 203 ve Gerekçesi
H. Özel hükümlerin saklılığı MADDE 203- Mirasın paylaşılması ve rehinli taşınmazların devri konusundaki borcun üstlenilmesine ilişkin özel hükümler saklıdır. T.C. TBMM Adalet Komisyonunun Kabul Ettiği Metin: H. Özel hükümlerin saklılığı MADDE 204- Mirasın paylaşılması ve rehinli taşınmazların devri konusundaki borcun üstlenilmesine ilişkin özel hükümler saklıdır. GEREKÇESİ: MADDE 203- 818 sayılı Borçlar Kanununun 181 inci maddesini karşılamaktadır. Tasarının tek fıkradan...
(Şerh No: 8930 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 12-12-2010 19:40)

 Bilgi  [EskiBK. 180] Borçlar Kanunu Tasarısı m. 202 ve Gerekçesi
G. İşletmelerin birleşmesi ve şekil değiştirmesi MADDE 202- Bir işletme, başka bir işletme ile aktif ve pasiflerin karşılıklı olarak devralınması ya da birinin diğerine katılması yoluyla birleştirilirse, her iki işletmenin alacaklıları, bir malvarlığının devralınmasından doğan haklara sahip olup, bütün alacaklarını yeni işletmeden alabilirler. Bir tek kişiye ait olup da, kollektif veya komandit ortaklık hâline dönüştürülen bir işletmenin borçları hakkında da aynı hüküm uygulanır. T.C....
(Şerh No: 8929 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 12-12-2010 19:40)

 Bilgi  [EskiBK. 178] Borçlar Kanunu Tasarısı m. 199 ve Gerekçesi
D. Sözleşmenin hükümsüzlüğü MADDE 199- Dış üstlenme sözleşmesi hükümsüz hâle gelirse, iyiniyetli üçüncü kişilerin hakları saklı kalmak üzere, eski borç bütün bağlı borçlarıyla birlikte varlığını sürdürür. Bundan başka, borcu üstlenen üstlenme sözleşmesinin hükümsüz hâle gelmesinde ve alacaklının zarara uğramasında kendisine bir kusur yüklenemeyeceğini ispat etmedikçe alacaklı, önceden sağlanmış güvenceyi yitirmesi yüzünden veya başka herhangi bir sebeple uğradığı zararın giderilmesini üstl...
(Şerh No: 8927 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 12-12-2010 19:37)

 Bilgi  [EskiBK. 177] Borçlar Kanunu Tasarısı m. 198 ve Gerekçesi
II. Savunmalar MADDE 198- Üstlenilen borca ilişkin savunmaları ileri sürme hakkı, yeni borçluya geçer. Dış üstlenme sözleşmesinden aksi anlaşılmadıkça yeni borçlu, alacaklıya karşı önceki borçlunun ileri sürebileceği kişisel savunmalarda bulunamaz. Yeni borçlu, iç üstlenme sözleşmesinden kaynaklanan savunmaları alacaklıya karşı ileri süremez. T.C. TBMM Adalet Komisyonunun Kabul Ettiği Metin: II. Savunmalar MADDE 199- Üstlenilen borca ilişkin savunmaları ileri sürme hakkı, yen...
(Şerh No: 8926 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 12-12-2010 19:37)

 Bilgi  [EskiBK. 176] Borçlar Kanunu Tasarısı m. 197 ve Gerekçesi
C. Borçlunun değişmesinin sonuçları I. Bağlı hak ve borçlar MADDE 197- Borçlu değişmiş olsa bile, alacaklının borçlunun kendisine bağlı olanlar dışındaki bağlı hakları saklı kalır. Bununla birlikte borcun güvencesi olarak rehin veren üçüncü kişinin ve kefilin sorumlulukları, ancak onların borcun üstlenilmesine yazılı olarak rıza göstermeleri hâlinde devam eder. T.C. TBMM Adalet Komisyonunun Kabul Ettiği Metin: C. Borçlunun değişmesinin sonuçları I. Bağlı hak ve borçlar MAD...
(Şerh No: 8925 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 12-12-2010 19:36)

 Bilgi  [EskiBK. 175] Borçlar Kanunu Tasarısı m. 196 ve Gerekçesi
II. Önerinin bağlayıcılığı MADDE 196- Borcun üstlenilmesine ilişkin öneri alacaklı tarafından her zaman kabul edilebilir. Ancak, üstlenen veya önceki borçlu kabul için bir süre koyabilir. Alacaklı bu sürenin bitimine kadar susarsa, öneri reddedilmiş sayılır. Önerinin alacaklı tarafından kabul edilmesinden önce yeni bir iç üstlenme sözleşmesi yapılır ve bu ikinci üstlenmeye ilişkin olarak alacaklıya öneride bulunulursa, ilk öneride bulunan, önerisi ile bağlı olmaktan kurtulur. T.C. TBM...
(Şerh No: 8924 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 12-12-2010 19:35)

 Bilgi  [EskiBK. 174] Borçlar Kanunu Tasarısı m. 195 ve Gerekçesi
B. Dış üstlenme sözleşmesi I. Öneri ve kabul MADDE 195- Borçlunun yerine yenisinin geçmesi ve borcundan kurtarılması, borcu üstlenen ile alacaklı arasında yapılacak sözleşmeyle olur. İç üstlenme sözleşmesinin, üstlenen veya onun izni ile borçlu tarafından alacaklıya bildirilmesi, dış üstlenme sözleşmesinin yapılmasına ilişkin öneri anlamına gelir. Alacaklının kabulü açık veya örtülü olabilir. Alacaklı, çekince ileri sürmeksizin üstlenenin ifasını kabul eder veya onun borçlu sıfatı il...
(Şerh No: 8923 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 12-12-2010 19:35)

 Bilgi  [EskiBK. 173] Borçlar Kanunu Tasarısı m.194 ve Gerekçesi
İKİNCİ AYIRIM Borcun Üstlenilmesi A. İç üstlenme sözleşmesi MADDE 194- Borçlu ile iç üstlenme sözleşmesi yapan kişi, borcu bizzat ifa ederek veya alacaklının rızasıyla borcu üstlenerek, borçluyu borcundan kurtarma yükümlülüğü altına girmiş olur. Borçlu, iç üstlenme sözleşmesinden doğan borçlarını ifa etmedikçe, diğer taraftan yükümlülüğünü yerine getirmesini isteyemez. Borçlu, borcundan kurtarılmamışsa, diğer taraftan güvence isteyebilir. T.C. TBMM Adalet Komisyonunun Kabul ...
(Şerh No: 8922 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 12-12-2010 19:27)

 Bilgi  [EskiBK. 172] Borçlar Kanunu Tasarısı m. 193 ve Gerekçesi
C. Özel hükümlerin saklılığı MADDE 193- Bazı hakların devrine özgü olarak kanunla konulmuş bulunan hükümler saklıdır. T.C. TBMM Adalet Komisyonunun Kabul Ettiği Metin: C. Özel hükümlerin saklılığı MADDE 194- Bazı hakların devrine özgü olarak kanunla konulmuş bulunan hükümler saklıdır. GEREKÇESİ: MADDE 193- 818 sayılı Borçlar Kanununun 172 nci maddesini karşılamaktadır. Tasarının tek fıkradan oluşan 193 üncü maddesinde, özel hükümlerin saklılığı düzenlenmektedir. 818 s...
(Şerh No: 8921 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 12-12-2010 19:15)

 Bilgi  [EskiBK. 171] Borçlar Kanunu Tasarısı m. 192 ve Gerekçesi
3. Sorumluluğun kapsamı MADDE 192- Devralan garanti ile yükümlü olan devredenden aşağıdaki istemlerde bulunabilir: 1. İfa ettiği karşı edimin faizi ile birlikte geri verilmesini, 2. Devrin sebep olduğu giderleri, 3. Borçluya karşı devraldığı alacağı elde etmek için yaptığı ve sonuçsuz girişimlerin yol açtığı giderleri, 4. Devreden kusursuzluğunu ispat etmedikçe uğradığı diğer zararların T.C. TBMM Adalet Komisyonunun Kabul Ettiği Metin: 3. Sorumluluğun kapsamı MADDE 193-...
(Şerh No: 8920 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 12-12-2010 19:14)

 Bilgi  [EskiBK. 170] Borçlar Kanunu Tasarısı m. 191 ve Gerekçesi
2. İfaya yönelik devir MADDE 191- Alacaklı, alacağını borcu ifaya yönelik olarak devretmekle birlikte borca mahsup edilecek miktarı belirlememişse devralan, ancak borçludan aldığı veya gereken özeni gösterseydi alabilecek olduğu miktarı, kendi alacağına mahsup etmek zorundadır. T.C. TBMM Adalet Komisyonunun Kabul Ettiği Metin: 2. İfaya yönelik devir MADDE 192- Alacaklı, alacağını borcu ifaya yönelik olarak devretmekle birlikte borca mahsup edilecek miktarı belirlememişse devralan, ...
(Şerh No: 8919 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 12-12-2010 19:14)

 Bilgi  [EskiBK. 169] Borçlar Kanunu Tasarısı m. 190 ve Gerekçesi
IV. Garanti 1. Genel olarak MADDE 190- Alacak, bir edim karşılığında devredilmişse devreden, devir sırasında alacağın varlığını ve borçlunun ödeme gücüne sahip olduğunu garanti etmiş olur. Alacak bir edim karşılığı olmaksızın devredilmiş ya da kanun gereğince başkasına geçmişse, devreden veya önceki alacaklı, alacağın varlığından ve borçlunun ödeme gücünden sorumlu değildir. T.C. TBMM Adalet Komisyonunun Kabul Ettiği Metin: IV. Garanti 1. Genel olarak MADDE 191- Alacak, bi...
(Şerh No: 8918 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 12-12-2010 19:12)

 Bilgi  [EskiBK. 168] Borçlar Kanunu Tasarısı m. 188-189 ve Gerekçeleri
II. Öncelik hakları ve bağlı hakların geçişi MADDE 188- Alacağın devri ile devredenin kişiliğine özgü olanlar dışındaki öncelik hakları ve bağlı haklar da devralana geçer. Asıl alacakla birlikte işlemiş faizler de devredilmiş sayılır. T.C. TBMM Adalet Komisyonunun Kabul Ettiği Metin: II. Öncelik hakları ve bağlı hakların geçişi MADDE 189- Alacağın devri ile devredenin kişiliğine özgü olanlar dışındaki öncelik hakları ve bağlı haklar da devralana geçer. Asıl alacakla birlikte ...
(Şerh No: 8917 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 12-12-2010 19:11)

 Bilgi  [EskiBK. 167] Borçlar Kanunu Tasarısı m. 187 ve Gerekçesi
3. Borçluya ait savunmalar MADDE 187- Borçlu, devri öğrendiği sırada devredene karşı sahip olduğu savunmaları, devralana karşı da ileri sürebilir. Borçlu, devri öğrendiği anda muaccel olmayan alacağını, devredilen alacaktan önce muaccel olması koşuluyla borcu ile takas edebilir. T.C. TBMM Adalet Komisyonunun Kabul Ettiği Metin: 3. Borçluya ait savunmalar MADDE 188- Borçlu, devri öğrendiği sırada devredene karşı sahip olduğu savunmaları, devralana karşı da ileri sürebilir. Bo...
(Şerh No: 8916 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 12-12-2010 19:10)

 Bilgi  [EskiBK. 166] Borçlar Kanunu Tasarısı m. 186 ve Gerekçesi
2. İfadan kaçınma ve tevdi MADDE 186- Kime ait olduğu çekişmeli bulunan bir alacağın borçlusu, ifadan kaçınabilir ve alacağın konusunu hâkim tarafından belirlenen yere tevdi etmekle borçtan kurtulur. Borçlu, alacağın çekişmeli olduğunu bildiği hâlde ifada bulunursa, bundan doğacak sonuçlardan sorumlu olur. Dava konusu olan çekişme mahkemece henüz sonuca bağlanmamış ve borç da muaccel ise, taraflardan her biri borçluyu, edimi tevdi etmeye zorlayabilir. T.C. TBMM Adalet Komisyonunun ...
(Şerh No: 8915 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 12-12-2010 19:10)

 Bilgi  [EskiBK. 165] Borçlar Kanunu Tasarısı m. 185 ve Gerekçesi
B. Devrin hükümleri I. Borçlunun durumu 1. İyiniyetle yapılan ifa MADDE 185– Borçlu, alacağın devredildiği devreden veya devralan tarafından kendisine bildirilmemişse, önceki alacaklıya; alacak birkaç kez devredilmişse, son devralan yerine önceki devralanlardan birine iyiniyetle ifada bulunarak borcundan kurtulur. T.C. TBMM Adalet Komisyonunun Kabul Ettiği Metin: B. Devrin hükümleri I. Borçlunun durumu 1. İyiniyetle yapılan ifa MADDE 186– Borçlu, alacağın devredildiği d...
(Şerh No: 8914 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 12-12-2010 19:09)

 Bilgi  [EskiBK. 164] Borçlar Kanunu Tasarısı m. 184 ve Gerekçesi
II. Yasal veya yargısal devir ve etkisi MADDE 184- Alacağın devri kanun veya mahkeme kararı gereğince gerçekleşmişse, bu devir özel bir şekle ve önceki alacaklının rızasını açıklamasına gerek olmaksızın, üçüncü kişilere karşı ileri sürülebilir. T.C. TBMM Adalet Komisyonunun Kabul Ettiği Metin: II. Yasal veya yargısal devir ve etkisi MADDE 185- Alacağın devri kanun veya mahkeme kararı gereğince gerçekleşmişse, bu devir özel bir şekle ve önceki alacaklının rızasını açıklamasına gerek...
(Şerh No: 8913 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 12-12-2010 19:08)

 Bilgi  [EskiBK. 163] Borçlar Kanunu Tasarısı m. 183 ve Gerekçesi
2. Şekli MADDE 183- Alacağın devrinin geçerliliği, yazılı şekilde yapılmış olmasına bağlıdır. Alacağın devri sözü verme, şekle bağlı değildir. T.C. TBMM Adalet Komisyonunun Kabul Ettiği Metin: 2. Şekli MADDE 184- Alacağın devrinin geçerliliği, yazılı şekilde yapılmış olmasına bağlıdır. Alacağın devri sözü verme, şekle bağlı değildir. GEREKÇESİ: MADDE 183- 818 sayılı Borçlar Kanununun 163 üncü maddesini karşılamaktadır. Tasarının iki fıkradan oluşan 183 üncü madde...
(Şerh No: 8912 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 12-12-2010 19:07)

 Bilgi  [EskiBK. 162] Borçlar Kanunu Tasarısı m. 182 ve Gerekçesi
BEŞİNCİ BÖLÜM Borç İlişkilerinde Taraf Değişiklikleri BİRİNCİ AYIRIM Alacağın Devri A. Koşulları I. İradî devir 1. Genel olarak MADDE 182- Kanun, sözleşme veya işin niteliği engel olmadıkça alacaklı, borçlunun rızasını aramaksızın alacağını üçüncü bir kişiye devredebilir. Borçlu, devir yasağı içermeyen yazılı bir borç tanımasına güvenerek alacağı devralmış olan üçüncü kişiye karşı, alacağın devredilemeyeceğinin kararlaştırılmış bulunduğu savunmasını ileri süremez. T....
(Şerh No: 8911 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 12-12-2010 19:07)

 Bilgi  [EskiBK. 161] Borçlar Kanunu Tasarısı m. 181 ve Gerekçesi
II. Cezanın miktarı, geçersizliği ve indirilmesi MADDE 181- Taraflar, cezanın miktarını serbestçe belirleyebilirler. Asıl borç herhangi bir sebeple geçersiz ise veya aksi kararlaştırılmadıkça sonradan borçlunun sorumlu tutulamayacağı bir sebeple imkânsız hâle gelmişse, cezanın ifası istenemez. Ceza koşulunun geçersiz olması veya borçlunun sorumlu tutulamayacağı bir sebeple sonradan imkânsız hâle gelmesi, asıl borcun geçerliliğini etkilemez. Hâkim, aşırı gördüğü ceza koşulunu kendiliğind...
(Şerh No: 8910 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 12-12-2010 19:06)

 Bilgi  [EskiBK. 160] Borçlar Kanunu Tasarısı m. 180 ve Gerekçesi
3. Kısmî ifanın yanması MADDE 180- Ceza koşuluna ilişkin hükümler, dönme durumunda ifa edilmiş olan kısmın alacaklıya kalacağını öngören sözleşmelere de uygulanır. Taksitle satışa ilişkin hükümler saklıdır. T.C. TBMM Adalet Komisyonunun Kabul Ettiği Metin: 3. Kısmî ifanın yanması MADDE 181- Ceza koşuluna ilişkin hükümler, dönme durumunda ifa edilmiş olan kısmın alacaklıya kalacağını öngören sözleşmelere de uygulanır. Taksitle satışa ilişkin hükümler saklıdır. GEREKÇESİ: ...
(Şerh No: 8909 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 12-12-2010 19:05)

 Bilgi  [EskiBK. 159] Borçlar Kanunu Tasarısı m. 179 ve Gerekçesi
2. Ceza ile zarar arasındaki ilişki MADDE 179- Alacaklı hiçbir zarara uğramamış olsa bile, kararlaştırılan cezanın ifası gerekir. Alacaklının uğradığı zarar kararlaştırılan ceza tutarını aşıyorsa alacaklı, borçlunun kusuru bulunduğunu ispat etmedikçe aşan miktarı isteyemez. T.C. TBMM Adalet Komisyonunun Kabul Ettiği Metin: 2. Ceza ile zarar arasındaki ilişki MADDE 180- Alacaklı hiçbir zarara uğramamış olsa bile, kararlaştırılan cezanın ifası gerekir. Alacaklının uğradığı zara...
(Şerh No: 8908 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 12-12-2010 19:04)

 Bilgi  [EskiBK. 158] Borçlar Kanunu Tasarısı m. 178 ve Gerekçesi
C. Ceza koşulu I. Alacaklının hakları 1. Cezanın sözleşmenin ifası ile ilişkisi MADDE 178- Bir sözleşmenin hiç veya gereği gibi ifa edilmemesi durumu için bir ceza kararlaştırılmışsa, aksi sözleşmeden anlaşılmadıkça alacaklı, ya borcun ya da cezanın ifasını isteyebilir. Ceza, borcun belirlenen zaman veya yerde ifa edilmemesi durumu için kararlaştırılmışsa alacaklı, hakkından açıkça feragat etmiş veya ifayı çekincesiz olarak kabul etmiş olmadıkça, asıl borçla birlikte cezanın ifasını...
(Şerh No: 8906 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 12-12-2010 19:02)

 Bilgi  [EskiBK. 156] Borçlar Kanunu Tasarısı m. 176-177 ve Gerekçeleri
ÜÇÜNCÜ AYIRIM Bağlanma Parası, Cayma Parası ve Ceza Koşulu A. Bağlanma parası MADDE 176- Sözleşme yapılırken bir kimsenin vermiş olduğu bir miktar para, cayma parası olarak değil sözleşmenin yapıldığına kanıt olarak verilmiş sayılır. Aksine sözleşme veya yerel âdet olmadıkça, bağlanma parası esas alacaktan düşülür. T.C. TBMM Adalet Komisyonunun Kabul Ettiği Metin: ÜÇÜNCÜ AYIRIM Bağlanma Parası, Cayma Parası ve Ceza Koşulu A. Bağlanma parası MADDE 177- Sözleşme yap...
(Şerh No: 8905 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 12-12-2010 19:01)

 Bilgi  [EskiBK. 155] Borçlar Kanunu Tasarısı m. 175 ve Gerekçesi
III. Yasak koşullar MADDE 175- Bir koşul, hukuka veya ahlâka aykırı bir yapma veya yapmama fiilini sağlamak amacıyla konulmuşsa, bu koşula bağlı hukukî işlem kesin olarak hükümsüzdür. T.C. TBMM Adalet Komisyonunun Kabul Ettiği Metin: III. Yasak koşullar MADDE 176- Bir koşul, hukuka veya ahlâka aykırı bir yapma veya yapmama fiilini sağlamak amacıyla konulmuşsa, bu koşula bağlı hukukî işlem kesin olarak hükümsüzdür. GEREKÇESİ: MADDE 175- 818 sayılı Borçlar Kanununun 155 inc...
(Şerh No: 8904 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 12-12-2010 19:00)

 Bilgi  [EskiBK. 154] Borçlar Kanunu Tasarısı m. 174 ve Gerekçesi
II. Dürüstlük kurallarına aykırı engelleme MADDE 174- Taraflardan biri, koşulun gerçekleşmesine dürüstlük kurallarına aykırı olarak engel olursa, koşul gerçekleşmiş sayılır. Taraflardan biri, koşulun gerçekleşmesini dürüstlük kurallarına aykırı biçimde sağlarsa, koşul gerçekleşmemiş sayılır. T.C. TBMM Adalet Komisyonunun Kabul Ettiği Metin: II. Dürüstlük kurallarına aykırı engelleme MADDE 175- Taraflardan biri, koşulun gerçekleşmesine dürüstlük kurallarına aykırı olarak engel o...
(Şerh No: 8903 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 12-12-2010 18:59)

 Bilgi  [EskiBK. 153] Borçlar Kanunu Tasarısı m. 173 ve Gerekçesi
C. Ortak hükümler I. Koşulun gerçekleşmesi MADDE 173- Koşul, taraflardan birinin bizzat yerine getirmesi gerekli bir davranış değilse, o tarafın ölümü hâlinde mirasçısı onun yerine geçebilir. T.C. TBMM Adalet Komisyonunun Kabul Ettiği Metin: C. Ortak hükümler I. Koşulun gerçekleşmesi MADDE 174- Koşul, taraflardan birinin bizzat yerine getirmesi gerekli bir davranış değilse, o tarafın ölümü hâlinde mirasçısı onun yerine geçebilir. GEREKÇESİ: MADDE 173- 818 sayılı Borçl...
(Şerh No: 8902 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 12-12-2010 18:58)

 Bilgi  [EskiBK. 152] Borçlar Kanunu Tasarısı m. 172 ve Gerekçesi
B. Bozucu koşul MADDE 172- Sona ermesi önceden gerçekleşip gerçekleşmeyeceği bilinmeyen bir olguya bırakılan sözleşme, bozucu koşula bağlanmış olur. Bozucu koşula bağlanmış sözleşmenin hükümleri, koşulun gerçekleştiği anda ortadan kalkar. Aksi kararlaştırılmadıkça veya işin niteliğinden anlaşılmadıkça sona erme, geçmişe etkili olmaz. T.C. TBMM Adalet Komisyonunun Kabul Ettiği Metin: B. Bozucu koşul MADDE 173- Sona ermesi önceden gerçekleşip gerçekleşmeyeceği bilinmeyen bir o...
(Şerh No: 8901 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 12-12-2010 18:58)

 Bilgi  [EskiBK. 151] Borçlar Kanunu Tasarısı m. 171 ve Gerekçesi
III. Koşul gerçekleşinceye kadar elde edilen yararlar MADDE 171- Borcun konusunu oluşturan şey, koşulun gerçekleşmesinden önce kendisine verilen alacaklı, koşul gerçekleşirse, koşulun gerçekleşmesine kadar elde ettiği yararların sahibi olur. Koşul gerçekleşmezse alacaklı, elde ettiği yararları geri vermekle yükümlüdür. T.C. TBMM Adalet Komisyonunun Kabul Ettiği Metin: III. Koşul gerçekleşinceye kadar elde edilen yararlar MADDE 172- Borcun konusunu oluşturan şey, koşulun gerçe...
(Şerh No: 8900 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 12-12-2010 18:57)

 Bilgi  [EskiBK. 150] Borçlar Kanunu Tasarısı m. 170 ve Gerekçesi
II. Koşulun askıda olduğu sıradaki durum MADDE 170- Koşul gerçekleşinceye kadar borçlu, borcun gereği gibi ifasını engelleyecek her türlü davranıştan kaçınmakla yükümlüdür. Koşula bağlı hakkı tehlikeye düşürülen alacaklı, alacağı koşula bağlı olmayan alacaklıların haklarını korumak üzere başvurabilecekleri önlemleri alabilir. Koşulun gerçekleşmesinden önce yapılan tasarruflar, koşulun hükümlerini zedelediği oranda geçersiz olur. T.C. TBMM Adalet Komisyonunun Kabul Ettiği Metin: ...
(Şerh No: 8899 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 12-12-2010 18:57)

 Bilgi  [EskiBK. 149] Borçlar Kanunu Tasarısı m. 169 ve Gerekçesi
İKİNCİ AYIRIM Koşullar A. Geciktirici koşul I. Genel olarak MADDE 169- Bir sözleşmenin hüküm ifade etmesi, gerçekleşip gerçekleşmeyeceği bilinmeyen bir olguya bırakılmışsa, o sözleşme geciktirici koşula bağlanmış olur. Aksi kararlaştırılmamışsa, geciktirici koşula bağlı sözleşme, ancak koşulun gerçekleştiği andan başlayarak hüküm ifade eder. T.C. TBMM Adalet Komisyonunun Kabul Ettiği Metin: İKİNCİ AYIRIM Koşullar A. Geciktirici koşul I. Genel olarak MADDE 17...
(Şerh No: 8898 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 12-12-2010 18:56)

 Bilgi  [EskiBK. 148] Borçlar Kanunu Tasarısı m. 168 ve Gerekçesi
B. Müteselsil alacaklılık MADDE 168- Müteselsil alacaklılık, borçlunun, alacaklılardan her birine borcun tamamını isteme hakkını tanıdığı veya kanunun belirlediği durumlarda doğar. Borçlu, alacaklılardan birine yaptığı ifayla, bütün alacaklılara karşı borcundan kurtulmuş olur. Alacaklılardan birinin icraya veya mahkemeye başvurmuş olduğu kendisine bildirilmedikçe, borçlu onlardan dilediği birine ifada bulunabilir. Aksi kararlaştırılmadıkça veya alacaklılar arasındaki hukukî ilişkini...
(Şerh No: 8897 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 12-12-2010 18:55)

 Bilgi  [EskiBK. 147] Borçlar Kanunu Tasarısı m. 167 ve Gerekçesi
2. Alacaklıya halef olma MADDE 167- Diğerlerine başvurma hakkına sahip olan borçlulardan her biri, ifa ettiği miktar oranında alacaklının haklarına halef olur. Alacaklı diğerlerinin zararına olarak borçlulardan birinin durumunu iyileştirirse, bunun sonuçlarına katlanır. T.C. TBMM Adalet Komisyonunun Kabul Ettiği Metin: 2. Alacaklıya halef olma MADDE 168- Diğerlerine rücu hakkına sahip olan borçlulardan her biri, ifa ettiği miktar oranında alacaklının haklarına halef olur. A...
(Şerh No: 8896 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 12-12-2010 18:54)

 Bilgi  [EskiBK. 146] Borçlar Kanunu Tasarısı m. 166 ve Gerekçesi
III. İç ilişki 1. Paylaşım MADDE 166- Aksi kararlaştırılmadıkça veya borçlular arasındaki hukukî ilişkinin niteliğinden anlaşılmadıkça, borçlulardan her biri, alacaklıya yapılan ifadan, birbirlerine karşı eşit paylarla sorumludurlar. Kendisine düşen paydan fazla ifada bulunan borçlunun, ödediği fazla miktarı diğer borçlulardan isteme hakkı vardır. Bu durumda borçlu, her bir borçluya ancak payı oranında rücu edebilir. Borçlulardan birinden alınamayan miktarı, diğer borçlular eşit ola...
(Şerh No: 8895 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 12-12-2010 18:54)

 Bilgi  [EskiBK. 145] Borçlar Kanunu Tasarısı m. 165 ve Gerekçesi
2. Borcun sona ermesi MADDE 165- Borçlulardan biri, ifa veya takasla borcun tamamını veya bir kısmını sona erdirmişse, bu oranda diğer borçluları da borçtan kurtarmış olur. Borçlulardan biri, alacaklıya ifada bulunmaksızın borçtan kurtulmuşsa, diğer borçlular bundan, ancak durumun veya borcun niteliğinin elverdiği ölçüde yararlanabilirler. Alacaklının borçlulardan biriyle yaptığı ibra sözleşmesi, diğer borçluları da ibra edilen borçlunun iç ilişkideki borca katılma payı oranında borçtan...
(Şerh No: 8894 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 12-12-2010 18:53)

 Bilgi  [EskiBK. 144] Borçlar Kanunu Tasarısı m. 164 ve Gerekçesi
c. Borçluların bireysel davranışı MADDE 164- Kanun veya sözleşme ile aksi belirlenmedikçe, borçlulardan biri kendi davranışıyla diğer borçluların durumunu ağırlaştıramaz. T.C. TBMM Adalet Komisyonunun Kabul Ettiği Metin: c. Borçluların bireysel davranışı MADDE 165- Kanun veya sözleşme ile aksi belirlenmedikçe, borçlulardan biri kendi davranışıyla diğer borçluların durumunu ağırlaştıramaz. GEREKÇESİ: MADDE 164- 818 sayılı Borçlar Kanununun 144 üncü maddesini karşılamaktad...
(Şerh No: 8893 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 12-12-2010 18:52)

 Bilgi  [EskiBK. 143] Borçlar Kanunu Tasarısı m. 163 ve Gerekçesi
b. Borçluların savunmaları MADDE 163- Müteselsil borçlulardan biri, alacaklıya karşı, ancak onunla kendi arasındaki kişisel ilişkilerden veya müteselsil borcun sebep ya da konusundan doğan def’i ve itirazları ileri sürebilir. Müteselsil borçlulardan biri ortak def’i ve itirazları ileri sürmezse, diğerine karşı sorumlu olur. T.C. TBMM Adalet Komisyonunun Kabul Ettiği Metin: b. Borçluların savunmaları MADDE 164- Müteselsil borçlulardan biri, alacaklıya karşı, ancak onunla kendi ar...
(Şerh No: 8892 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 12-12-2010 18:52)

 Bilgi  [EskiBK. 142] Borçlar Kanunu Tasarısı m. 162 ve Gerekçesi
II. Dış ilişki 1. Hükümleri a. Borçluların sorumluluğu MADDE 162- Alacaklı, borcun tamamının veya bir kısmının ifasını, dilerse borçluların hepsinden, dilerse yalnız birinden isteyebilir. Borçluların sorumluluğu, borcun tamamı ödeninceye kadar devam eder. T.C. TBMM Adalet Komisyonunun Kabul Ettiği Metin: II. Dış ilişki 1. Hükümleri a. Borçluların sorumluluğu MADDE 163- Alacaklı, borcun tamamının veya bir kısmının ifasını, dilerse borçluların hepsinden, dilerse ...
(Şerh No: 8891 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 12-12-2010 18:51)

 Bilgi  [EskiBK. 141] Borçlar Kanunu Tasarısı m. 161 ve Gerekçesi
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM Borç İlişkilerinde Özel Durumlar BİRİNCİ AYIRIM Teselsül A. Müteselsil borçluluk I. Doğuşu MADDE 161- Birden çok borçludan her biri, alacaklıya karşı borcun tamamından sorumlu olmayı kabul ettiğini bildirirse, müteselsil borçluluk doğar. Böyle bir bildirim yoksa, müteselsil borçluluk ancak kanunda öngörülen hâllerde doğar. T.C. TBMM Adalet Komisyonunun Kabul Ettiği Metin: DÖRDÜNCÜ BÖLÜM Borç İlişkilerinde Özel Durumlar BİRİNCİ AYIRIM Teselsül...
(Şerh No: 8890 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 12-12-2010 18:50)

 Bilgi  [EskiBK. 140] Borçlar Kanunu Tasarısı m. 160 ve Gerekçesi
H. İleri sürülmesi MADDE 160- Zamanaşımı ileri sürülmedikçe, hâkim bunu kendiliğinden göz önüne alamaz. T.C. TBMM Adalet Komisyonunun Kabul Ettiği Metin: H. İleri sürülmesi MADDE 161- Zamanaşımı ileri sürülmedikçe, hâkim bunu kendiliğinden göz önüne alamaz. GEREKÇESİ: MADDE 160- 818 sayılı Borçlar Kanununun 140 ıncı maddesini karşılamaktadır. Tasarının tek fıkradan oluşan 160 ıncı maddesinde, zamanaşımının ileri sürülmesi düzenlenmektedir. 818 sayılı Borçlar Kanununun...
(Şerh No: 8889 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 12-12-2010 18:50)

 Bilgi  [EskiBK. 139] Borçlar Kanunu Tasarısı m. 159 ve Gerekçesi
G. Zamanaşımından feragat MADDE 159- Zamanaşımından önceden feragat edilemez. Müteselsil borçlulardan birinin feragat etmiş olması, diğerlerine karşı ileri sürülemez. Bölünemez bir borcun borçlularından birinin feragat etmiş olması durumunda da aynı hüküm uygulanır. Asıl borçlunun feragati de kefile karşı ileri sürülemez. T.C. TBMM Adalet Komisyonunun Kabul Ettiği Metin: G. Zamanaşımından feragat MADDE 160- Zamanaşımından önceden feragat edilemez. Müteselsil borçlulard...
(Şerh No: 8888 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 12-12-2010 18:49)

 Bilgi  [EskiBK. 138] Borçlar Kanunu Tasarısı m. 158 ve Gerekçesi
F. Taşınır rehni ile güvenceye bağlanmış alacakta MADDE 158- Alacağın bir taşınır rehniyle güvenceye bağlanmış olması, bu alacak için zamanaşımının işlemesine engel olmaz; bununla birlikte alacaklının, hakkını rehinden alma yetkisi devam eder. T.C. TBMM Adalet Komisyonunun Kabul Ettiği Metin: F. Taşınır rehni ile güvenceye bağlanmış alacakta MADDE 159- Alacağın bir taşınır rehniyle güvenceye bağlanmış olması, bu alacak için zamanaşımının işlemesine engel olmaz; bununla birlikte ala...
(Şerh No: 8887 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 12-12-2010 18:48)

 Bilgi  [EskiBK. 137] Borçlar Kanunu Tasarısı m. 157 ve Gerekçesi
E. Davanın reddinde ek süre MADDE 157- Davanın açıldığı veya def’inin ileri sürüldüğü mahkemenin yetkili veya görevli olmaması veya düzeltilebilecek bir biçimde yanlışlık yapılması ya da vaktinden önce açılmış olması yüzünden dava reddedilmiş olup da, o arada zamanaşımı süresi dolmuşsa, alacaklının haklarını kullanabilmesi için altmış günlük ek süre işlemeye başlar. T.C. TBMM Adalet Komisyonunun Kabul Ettiği Metin: E. Davanın reddinde ek süre MADDE 158- Dava veya def’i; mahkemenin ...
(Şerh No: 8886 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 12-12-2010 18:48)

 Bilgi  [EskiBK. 136] Borçlar Kanunu Tasarısı m. 156 ve Gerekçesi
2. Alacaklının fiili hâlinde MADDE 156- Bir dava veya def’i yoluyla kesilmiş olan zamanaşımı, dava süresince tarafların yargılamaya ilişkin her işleminden veya hâkimin her kararından sonra yeniden işlemeye başlar. Zamanaşımı, icra takibiyle kesilmişse, alacağın takibine ilişkin her işlemden sonra yeniden işlemeye başlar. Zamanaşımı, iflâs masasına başvurma sebebiyle kesilmişse, iflâsa ilişkin hükümlere göre alacağın yeniden istenmesi imkânının doğumundan itibaren yeniden işlemeye başlar...
(Şerh No: 8885 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 12-12-2010 18:47)

 Bilgi  [EskiBK. 135] Borçlar Kanunu Tasarısı m. 155 ve Gerekçesi
III. Yeni sürenin başlaması 1. Borcun ikrar edilmesi veya karara bağlanması durumunda MADDE 155- Zamanaşımının kesilmesiyle, yeni bir süre işlemeye başlar. Borç bir senetle ikrar edilmiş veya bir mahkeme ya da hakem kararına bağlanmış ise, yeni süre her zaman on yıldır. T.C. TBMM Adalet Komisyonunun Kabul Ettiği Metin: III. Yeni sürenin başlaması 1. Borcun ikrar edilmesi veya karara bağlanması hâlinde MADDE 156- Zamanaşımının kesilmesiyle, yeni bir süre işlemeye başlar. ...
(Şerh No: 8884 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 12-12-2010 18:46)

 Bilgi  [EskiBK. 134] Borçlar Kanunu Tasarısı m. 154 ve Gerekçesi
II. Birlikte borçlulara etkisi MADDE 154- Zamanaşımı müteselsil borçlulardan veya bölünemeyen borcun borçlularından birine karşı kesilince, diğerlerine karşı da kesilmiş olur. Zamanaşımı asıl borçluya karşı kesilince, kefile karşı da kesilmiş olur. Zamanaşımı kefile karşı kesilince, asıl borçluya karşı kesilmiş olmaz. T.C. TBMM Adalet Komisyonunun Kabul Ettiği Metin: II. Birlikte borçlulara etkisi MADDE 155- Zamanaşımı müteselsil borçlulardan veya bölünemeyen borcun borçlular...
(Şerh No: 8883 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 12-12-2010 18:46)

 Bilgi  [EskiBK. 133] Borçlar Kanunu Tasarısı m. 153 ve Gerekçesi
D. Zamanaşımının kesilmesi I. Sebepleri MADDE 153- Aşağıdaki durumlarda zamanaşımı kesilir: 1. Borçlu borcu ikrar etmişse, özellikle faiz ödemiş veya kısmen ifada bulunmuşsa ya da rehin vermiş veya kefil göstermişse, 2. Alacaklı, dava veya def’i yoluyla mahkemeye veya hakeme başvurmuşsa, icra takibinde bulunmuşsa ya da iflâs masasına başvurmuşsa. T.C. TBMM Adalet Komisyonunun Kabul Ettiği Metin: D. Zamanaşımının kesilmesi I. Sebepleri MADDE 154- Aşağıdaki durumlarda zam...
(Şerh No: 8882 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 12-12-2010 18:45)

 Bilgi  [EskiBK. 132] Borçlar Kanunu Tasarısı m. 152 ve Gerekçesi
C. Zamanaşımının durması MADDE 152- Aşağıdaki durumlarda zamanaşımı işlemeye başlamaz, başlamışsa durur: 1. Velâyet süresince, çocukların ana ve babalarından olan alacakları için, 2. Vesayet süresince, vesayet altında bulunanların vasiden veya vesayet işlemleri sebebiyle Devletten olan alacakları için, 3. Evlilik devam ettiği sürece, eşlerin diğerinden olan alacakları için, 4. Hizmet ilişkisi süresince, ev hizmetlilerinin onları çalıştıranlardan olan alacakları için, 5. Borçl...
(Şerh No: 8881 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 12-12-2010 18:44)

 Bilgi  [EskiBK. 131] Borçlar Kanunu Tasarısı m. 151 ve Gerekçesi
B. Bağlı alacaklarda zamanaşımı MADDE 151- Asıl alacak zamanaşımına uğrayınca, ona bağlı faiz ve diğer alacaklar da zamanaşımına uğramış olur. T.C. TBMM Adalet Komisyonunun Kabul Ettiği Metin: B. Bağlı alacaklarda zamanaşımı MADDE 152- Asıl alacak zamanaşımına uğrayınca, ona bağlı faiz ve diğer alacaklar da zamanaşımına uğramış olur. GEREKÇESİ: MADDE 151- 818 sayılı Borçlar Kanununun 131 inci maddesini karşılamaktadır. Tasarının tek fıkradan oluşan 151 inci maddesind...
(Şerh No: 8880 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 12-12-2010 18:44)

 Bilgi  [EskiBK. 130] Borçlar Kanunu Tasarısı m. 150 ve Gerekçesi
V. Sürelerin hesaplanması MADDE 150- Süreler hesaplanırken zamanaşımının başladığı gün sayılmaz ve zamanaşımı ancak sürenin son günü de hak kullanılmaksızın geçince gerçekleşmiş olur. Zamanaşımı sürelerinin hesaplanmasında da, borçların ifasındaki sürelerin hesaplanmasına ilişkin hükümler uygulanır. T.C. TBMM Adalet Komisyonunun Kabul Ettiği Metin: V. Sürelerin hesaplanması MADDE 151- Süreler hesaplanırken zamanaşımının başladığı gün sayılmaz ve zamanaşımı ancak sürenin son günü...
(Şerh No: 8879 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 12-12-2010 18:43)

 Bilgi  [EskiBK. 129] Borçlar Kanunu Tasarısı m. 149 ve Gerekçesi
2. Dönemsel edimlerde MADDE 149- Ömür boyunca gelir ve benzeri dönemsel edimlerde, alacağın tamamı için zamanaşımı, ifa edilmemiş ilk dönemsel edimin muaccel olduğu günde işlemeye başlar. Alacağın tamamı zamanaşımına uğramışsa, ifa edilmemiş dönemsel edimler de zamanaşımına uğramış olur. T.C. TBMM Adalet Komisyonunun Kabul Ettiği Metin: 2. Dönemsel edimlerde MADDE 150- Ömür boyunca gelir ve benzeri dönemsel edimlerde, alacağın tamamı için zamanaşımı, ifa edilmemiş ilk dönemsel e...
(Şerh No: 8878 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 12-12-2010 18:42)

 Bilgi  [EskiBK. 128] Borçlar Kanunu Tasarısı m. 148 ve Gerekçesi
IV. Zamanaşımının başlangıcı 1. Genel olarak MADDE 148- Zamanaşımı, alacağın muaccel olmasıyla işlemeye başlar. Alacağın muaccel olmasının bir bildirime bağlı olduğu hâllerde, zamanaşımı bu bildirimin yapılabileceği günden işlemeye başlar. T.C. TBMM Adalet Komisyonunun Kabul Ettiği Metin: IV. Zamanaşımının başlangıcı 1. Genel olarak MADDE 149- Zamanaşımı, alacağın muaccel olmasıyla işlemeye başlar. Alacağın muaccel olmasının bir bildirime bağlı olduğu hâllerde, zamana...
(Şerh No: 8877 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 12-12-2010 18:41)

 Bilgi  [EskiBK. 127] Borçlar Kanunu Tasarısı m. 147 ve Gerekçesi
III. Sürelerin kesinliği MADDE 147- Bu ayırımda belirlenen zamanaşımı süreleri, sözleşmeyle değiştirilemez. T.C. TBMM Adalet Komisyonunun Kabul Ettiği Metin: III. Sürelerin kesinliği MADDE 148- Bu ayırımda belirlenen zamanaşımı süreleri, sözleşmeyle değiştirilemez. GEREKÇESİ: MADDE 147- 818 sayılı Borçlar Kanununun 127 nci maddesini karşılamaktadır. Tasarının tek fıkradan oluşan 147 nci maddesinde, Tasarının İkinci Ayırımında belirlenen zamanaşımı sürelerinin, sözleşmeyl...
(Şerh No: 8876 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 12-12-2010 18:41)

 Bilgi  [EskiBK. 126] Borçlar Kanunu Tasarısı m. 146 ve Gerekçesi
II. Beş yıllık zamanaşımı MADDE 146- Aşağıdaki alacaklar için beş yıllık zamanaşımı uygulanır: 1. Kira bedelleri, anapara faizleri ve ücret gibi diğer dönemsel edimler, 2. Otel, motel, pansiyon ve tatil köyü gibi yerlerdeki konaklama bedelleri ile lokanta ve benzeri yerlerdeki yeme içme bedelleri, 3. Küçük sanat işlerinden ve küçük çapta perakende satışlardan doğan alacaklar, 4. Bir ortaklıkta, ortaklık sözleşmesinden doğan ve ortakların birbirleri veya kendileri ile ortaklık ar...
(Şerh No: 8875 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 12-12-2010 18:40)

 Bilgi  [EskiBK. 125] Borçlar Kanunu Tasarısı m. 145 ve Gerekçesi
İKİNCİ AYIRIM Zamanaşımı A. Süreler I. On yıllık zamanaşımı MADDE 145- Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, her alacak on yıllık zamanaşımına tâbidir. T.C. TBMM Adalet Komisyonunun Kabul Ettiği Metin: İKİNCİ AYIRIM Zamanaşımı A. Süreler I. On yıllık zamanaşımı MADDE 146- Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, her alacak on yıllık zamanaşımına tâbidir. GEREKÇESİ: İKİNCİ AYIRIM Zamanaşımı Tasarının 145 inci maddesiyle başlayan İkinci Ayırımında, zama...
(Şerh No: 8874 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 12-12-2010 18:40)

 Bilgi  [EskiBK. 124] Borçlar Kanunu Tasarısı m. 144 ve Gerekçesi
IV. Takastan feragat MADDE 144- Borçlu, takas hakkından önceden de feragat edebilir. T.C. TBMM Adalet Komisyonunun Kabul Ettiği Metin: IV. Takastan feragat MADDE 145- Borçlu, takas hakkından önceden de feragat edebilir. GEREKÇESİ: MADDE 144- 818 sayılı Borçlar Kanununun 124 üncü maddesini karşılamaktadır. Tasarının tek fıkradan oluşan 144 üncü maddesinde, borçlunun takas hakkından önceden de feragat edebileceği düzenlenmektedir. Metninde yapılan arılaştırma dışında, m...
(Şerh No: 8873 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 12-12-2010 18:39)

 Bilgi  [EskiBK. 123] Borçlar Kanunu Tasarısı m. 143 ve Gerekçesi
III. Alacaklının rızasıyla takas edilebilir alacaklar MADDE 143- Aşağıdaki alacaklar takas haklarının doğumundan sonra, ancak alacaklıların rızasıyla takas edilebilir: 1. Tevdi edilmiş eşyanın geri verilmesine veya bedeline ilişkin alacaklar, 2. Haksız olarak alınmış veya aldatma sonucunda alıkonulmuş eşyanın geri verilmesine veya bedeline ilişkin alacaklar, 3. Nafaka ve işçi ücreti gibi, borçlunun ve ailesinin bakımı için zorunlu olup, özel niteliği gereği, doğrudan alacaklıya veril...
(Şerh No: 8872 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 12-12-2010 18:38)

 Bilgi  [EskiBK. 122] Borçlar Kanunu Tasarısı m. 142 ve Gerekçesi
II. Hükümleri MADDE 142- Takas, ancak borçlunun takas iradesini alacaklıya bildirmesiyle gerçekleşir. Bu durumda her iki borç, takas edilebilecekleri anda daha az olan borç tutarınca sona erer. Cari hesapla ilgili ticarete ilişkin özel teamüller saklıdır. T.C. TBMM Adalet Komisyonunun Kabul Ettiği Metin: II. Hükümleri MADDE 143- Takas, ancak borçlunun takas iradesini alacaklıya bildirmesiyle gerçekleşir. Bu durumda her iki borç, takas edilebilecekleri anda daha az olan borç tuta...
(Şerh No: 8871 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 12-12-2010 18:37)

 Bilgi  [EskiBK. 121] Borçlar Kanunu Tasarısı m. 141 ve Gerekçesi
4. Borçlunun iflâsı hâlinde MADDE 141- Borçlunun iflâsı hâlinde alacaklılar, muaccel olmasalar bile, alacaklarını, müflise olan borçları ile takas edebilirler. T.C. TBMM Adalet Komisyonunun Kabul Ettiği Metin: 4. Borçlunun iflâsı hâlinde MADDE 142- Borçlunun iflâsı hâlinde alacaklılar, muaccel olmasalar bile, alacaklarını, müflise olan borçları ile takas edebilirler. GEREKÇESİ: MADDE 141- 818 sayılı Borçlar Kanununun 121 inci maddesini karşılamaktadır. Tasarının tek fıkr...
(Şerh No: 8870 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 12-12-2010 18:37)

 
THS Sunucusu bu sayfayı 0,52509904 saniyede 10 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.