![]() |
|
![]() |
|
THS Şerhine Son Eklenen Şerhler |
Bilgi [MÖHUK. 51]
![]() Madde 51 – 2675 sayılı Kanunun 35 inci maddesini kısmen karşılamaktadır. Madde metninde hüküm değişikliğine gidilmeksizin, Türk Medenî Kanunu ile uyum sağlanması amacıyla “ikametgâh” yerine “yerleşim yeri” deyimi kullanılmıştır. ![]() (Şerh No: 2006 - Ekleyen: Av.Cengiz ALADAĞ - Tarih : 28-11-2009 21:48)
Bilgi [MÖHUK. 50]
![]() Madde 50 – 2675 sayılı Kanunun 34 üncü maddesini aynen karşılamaktadır. ![]() (Şerh No: 2005 - Ekleyen: Av.Cengiz ALADAĞ - Tarih : 28-11-2009 21:45)
Bilgi [MÖHUK. 49]
![]() Madde 49 – 2675 sayılı Kanunun 33 üncü maddesini aynen karşılamaktadır. ![]() (Şerh No: 2004 - Ekleyen: Av.Cengiz ALADAĞ - Tarih : 28-11-2009 21:45)
Bilgi [MÖHUK. 48]
![]() Madde 48 – 2675 sayılı Kanunun 32 nci maddesini kısmen karşılamaktadır. 2675 sayılı Kanunun 32 nci maddesinde, “vatandaş – yabancı” ayırımı yapılarak, Türk mahkemelerinde dava açan, davaya katılan veya icra takibi yapan gerçek ve tüzel kişilerin yargılama ve takip giderleriyle karşı tarafın zarar ve ziyanını karşılamak üzere mahkemenin belirleyeceği teminatı yatırmaları gerektiği hükmü aynen muhafaza edilmiş, ancak maddenin 2 nci fıkrası, uygulamada getirdiği güçlükler göz önüne alınarak tekrar... ![]() (Şerh No: 2003 - Ekleyen: Av.Cengiz ALADAĞ - Tarih : 28-11-2009 21:45)
Bilgi [MÖHUK. 47]
![]() Madde 47 – 2675 sayılı Kanunun 31 inci maddesini kısmen karşılamaktadır. 2675 sayılı Kanunun 31 inci maddesi hükmünde, esas itibariyle bir değişiklik yapılmamış, madde daha anlaşılır bir hâle getirilmek için yeniden düzenlenmiştir. İlk cümlede bulunup fonksiyonu ve yararı belirlenemeyen ve açıklanamayan “kamu düzeni” kavramının madde metninden çıkarılmasının doğru olacağı düşünülerek, “kamu düzeni veya” ibaresi kaldırılmıştır. Birinci fıkraya ilk cümleyi takip eden yeni bir cümle eklenerek yet... ![]() (Şerh No: 2002 - Ekleyen: Av.Cengiz ALADAĞ - Tarih : 28-11-2009 21:45)
Bilgi [MÖHUK. 46]
![]() Madde 46 – 2675 sayılı Kanunda yer verilmeyen “Sigorta sözleşmesine ilişkin davalar” başlıklı yeni bir maddedir. Tasarıda düzenlenen 46 inci maddeyle sigorta sözleşmesinden doğan ihtilâflarda yetkili mahkemenin belirlenmesine ilişkin bir düzenleme yapılmıştır. Çok yönlü menfaatlerin yer aldığı sigorta sözleşmelerinde, güçlü menfaati temsil eden sigorta şirketlerinin sözleşme serbestisinden yararlanarak ve özellikle genel işlem şartları yoluyla karşı tarafın hukukî bazı imkânları kullanmasını zo... ![]() (Şerh No: 2001 - Ekleyen: Av.Cengiz ALADAĞ - Tarih : 28-11-2009 21:44)
Bilgi [MÖHUK. 45]
![]() Madde 45 – 2675 sayılı Kanunda yer verilmeyen “Tüketici sözleşmesine ilişkin davalar” başlıklı yeni bir maddedir. Tasarıya eklenen 25 inci maddeyle, tüketici akitlerine uygulanacak hukuk konusunda, tüketicinin korunması esasına dayanan bir düzenleme getirilmiştir. Aynı anlayıştan hareketle, 25 inci maddede tanımlanan tüketici akitlerinden doğan uyuşmazlıklar için 44 üncü maddede özel yetki kuralları kabul edilmiştir. Maddenin birinci fıkrasında, söz konusu tüketici sözleşmelerinden doğan uyuşm... ![]() (Şerh No: 2000 - Ekleyen: Av.Cengiz ALADAĞ - Tarih : 28-11-2009 21:43)
Bilgi [MÖHUK. 44]
![]() Madde 44 – 2675 sayılı Kanunda yer verilmeyen “İş sözleşmesi ve iş ilişkisi davaları” başlıklı yeni bir maddedir. 2675 sayılı Kanunda iş sözleşmesi ve iş ilişkilerinde Türk mahkemelerinin milletlerarası yetkisini düzenleyen bir hüküm yoktu. İş sözleşmelerinin taşıdığı özellik sebebiyle gerek doktrin gerek uygulamada iç hukuktaki yetki hükümlerinden hareketle milletlerarası yetkinin belirlenmesi yetersiz kalmakta idi. Tasarının 26 ncı maddesi ile, iş sözleşmeleri ve iş ilişkileri davalarında uyg... ![]() (Şerh No: 1999 - Ekleyen: Av.Cengiz ALADAĞ - Tarih : 28-11-2009 21:43)
Bilgi [MÖHUK. 43]
![]() Madde 43 – 2675 sayılı Kanunun 30 uncu maddesini kısmen karşılamaktadır. Madde metninde hüküm değişikliğine gidilmeksizin, Türk Medenî Kanunu ile uyum sağlanması amacıyla “ikametgâh” deyimleri yerine “yerleşim yeri” deyimi kullanılmıştır. ![]() (Şerh No: 1998 - Ekleyen: Av.Cengiz ALADAĞ - Tarih : 28-11-2009 21:42)
Bilgi [MÖHUK. 42]
![]() Madde 42 – 2675 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanunun 29 uncu maddesini kısmen karşılamaktadır. 2675 sayılı Kanunun 29 uncu maddesinde herhangi bir hüküm değişikliği yapılmamış, Türk Medenî Kanunu ile ifade birliğinin temini maksadıyla, madde hükmünde geçen "ikametgâh" yerine "yerleşim yeri" ve "hacir" yerine "kısıtlılık" deyimleri konulmuştur. ![]() (Şerh No: 1997 - Ekleyen: Av.Cengiz ALADAĞ - Tarih : 28-11-2009 21:42)
Bilgi [MÖHUK. 41]
![]() Madde 41- 2675 sayılı Kanunun 28 inci maddesini kısmen karşılamaktadır. Türklerin kişi hallerine ilişkin bir davanın yabancı mahkemelerde görülmekte olması sebebine dayanarak derdestlik itirazında bulunma hakkını öngören 2675 sayılı Kanunun 28 inci maddesi hükmü, bu itirazı Türk vatandaşının ikametgâhının yabancı ülkede bulunması ve davanın da ikametgâhın bulunduğu bu yabancı ülke mahkemelerinde görülüyor olması şartına bağlamaktaydı. Yabancı mahkemelerde görülen davaların Türkiye'de derdestlik... ![]() (Şerh No: 1982 - Ekleyen: Av.Cengiz ALADAĞ - Tarih : 28-11-2009 21:41)
Bilgi [MÖHUK. 40]
![]() Madde 40 - 2675 sayılı Kanunun 27 nci maddesini aynen karşılamaktadır. ![]() (Şerh No: 1980 - Ekleyen: Av.Cengiz ALADAĞ - Tarih : 28-11-2009 21:40)
Bilgi [MÖHUK. 39]
![]() Madde 39 – 2675 sayılı Kanunun 26 ncı maddesini kısmen karşılamaktadır. 2675 sayılı Kanundaki sebepsiz zenginleşme kuralı, bir kişinin aleyhine fakat bir diğeri lehine bir değerin yer değiştirmesinin karşılığında kurulmak istenen dengenin hangi hukuka göre gerçekleşeceğini düzenlemektedir. Değişen 26 ncı madde hükmü ile Kanunda yer alan “iktisap” kavramı yerine hukukî durumu daha iyi ifade eden "zenginleşme" kavramı konulmuştur. Ayrıca, çeşitli sebepsiz zenginleşme hallerini, bu hallerin kapsa... ![]() (Şerh No: 1979 - Ekleyen: Av.Cengiz ALADAĞ - Tarih : 28-11-2009 21:39)
Bilgi [MÖHUK. 38]
![]() Madde 38 – 2675 sayılı Kanunda yer verilmeyen “Rekabetin engellenmesi” başlıklı yeni bir maddedir. Tasarıda oluşturulan 37 nci madde ile rekabetin korunması, bozulmadan ve düzenli işletilmesinin sağlanması ve çeşitli kartel uygulamalarının önlenmesi amacıyla "rekabetin engellenmesi"ne ilişkin bir kural öngörülmüştür. Söz konusu 37 nci maddeye göre, rekabetin engellenmesinden doğan taleplere uygulanacak hukuk belirlenirken 36 ncı maddede olduğu gibi bu alanda da en sıkı ilişkiyi temsil eden, "e... ![]() (Şerh No: 1978 - Ekleyen: Av.Cengiz ALADAĞ - Tarih : 28-11-2009 21:39)
Bilgi [MÖHUK. 37]
![]() Madde 37 – 2675 sayılı Kanunda yer verilmeyen “Haksız rekabet” başlıklı yeni bir maddedir. Haksız fiilin özel bir türü olan ve bu sebeple farklı bağlama kuralına ihtiyaç duyulan haksız rekabete uygulanacak hukuka ilişkin yeni bir hüküm, 36 ncı madde ile düzenlenmiştir. Madde oluşturulurken İsviçre Milletlerarası Özel Hukuk Kanunundan esinlenilmiştir. Tasarının 36 ncı maddesinde milletlerarası özel hukukta, rekabet piyasasındaki tüm kişilerle aynı oranda sıkı ilişkili olduğu ve rekabet piyasası... ![]() (Şerh No: 1977 - Ekleyen: Av.Cengiz ALADAĞ - Tarih : 28-11-2009 21:38)
Bilgi [MÖHUK. 36]
![]() Madde 36 – 2675 sayılı Kanunda yer verilmeyen “İmalâtçının sözleşme dışı sorumluluğu” başlıklı yeni bir maddedir. 2675 sayılı Kanunda imal edilen şeyden zarar gören ile zarar veren arasında bu zarardan kaynaklanan ihtilâfa uygulanacak hukuk hakkında ayrı bir düzenleme bulunmadığından, sorun haksız fiillere uygulanacak hukuka göre çözümlenmeye çalışılmaktaydı. Ancak, imal edilen şeyden sorumluluk konusunda haksız fiillere uygulanacak hukuk, gözetilmesi gereken menfaatler açısından yeterli bir k... ![]() (Şerh No: 1976 - Ekleyen: Av.Cengiz ALADAĞ - Tarih : 28-11-2009 21:38)
Bilgi [MÖHUK. 35]
![]() Madde 35 – 2675 sayılı Kanunda yer verilmeyen “Kişilik haklarının ihlâlinde sorumluluk” başlıklı yeni bir maddedir. Kişilik haklarının ihlâlinde sorumluluğa uygulanacak hukukun ayrı bir maddede düzenlenmesinin başlıca gerekçesi, 2675 sayılı Kanundaki genel haksız fiil kuralının bu konuda yetersiz kalmasıdır. Çünkü burada düzenlenen haksız fiil, belirsiz sayıda alıcı karşısında teknik araçlarla çok yaygın bilgilendirme yoluyla kişilik hakkının ihlâlidir. Tasarının 34 üncü maddesinde "kişilik h... ![]() (Şerh No: 1975 - Ekleyen: Av.Cengiz ALADAĞ - Tarih : 28-11-2009 21:35)
Bilgi [MÖHUK. 34]
![]() Madde 34 – 2675 sayılı Kanunun 25 inci maddesini kısmen karşılamaktadır. 2675 sayılı Kanunun 25 inci maddesinde günün ihtiyaçlarına uygun bazı değişiklikler yapılmış, maddenin birinci ve ikinci fıkralarında ifade şekli bakımından "yer" deyimi yerine “ülke” deyimi kullanılmıştır. Maddenin üçüncü fıkrasında “yakın irtibat” yerine, ifade birliği sağlamak amacıyla "sıkı ilişki" kavramı kullanılmıştır. Ayrıca aynı fıkrada uygulanabilir deyimi yerine "uygulanır" deyimine yer verilerek "daha sıkı ili... ![]() (Şerh No: 1974 - Ekleyen: Av.Cengiz ALADAĞ - Tarih : 28-11-2009 21:34)
Bilgi [MÖHUK. 33]
![]() Madde 33 – 2675 sayılı Kanunda yer verilmeyen “İfanın gerçekleştirilme biçimi ve tedbirler” başlıklı yeni bir maddedir. İfanın, gerçekleştirildiği ülke hukuku ile çok sıkı irtibat içinde bulunan yönleri olduğu göz önünde tutularak, Kanuna 32 nci madde eklenmiştir. İfa sırasında ortaya çıkan pratik zaruretler nedeniyle, ifanın yapılış biçimi, malların denetim ve gözetimi ve malların korunmasına ilişkin tedbirler hakkındaki ihtilafların sadece sözleşmeye uygulanacak hukuk uyarınca giderilmeye ça... ![]() (Şerh No: 1973 - Ekleyen: Av.Cengiz ALADAĞ - Tarih : 28-11-2009 21:34)
Bilgi [MÖHUK. 32]
![]() Madde 32 – 2675 sayılı Kanunda yer verilmeyen “Sözleşmeden doğan ilişkinin varlığı ve maddî geçerliliği” başlıklı yeni bir maddedir. Tasarıda 23 üncü madde ile genel olarak borç sözleşmeleri alanında ve devamı maddelerde özelliği olan bazı sözleşmeler için hüküm statüsü denilen ve sözleşmenin hükümlerine uygulanan kurallar düzenlenmiştir. 23 üncü madde ile sözleşmenin hükümlerine veya diğer bir ifade ile esasına uygulanan hukukun, ehliyet ve şekil dışında, sözleşmenin kuruluşuna da uygulanması ... ![]() (Şerh No: 1972 - Ekleyen: Av.Cengiz ALADAĞ - Tarih : 28-11-2009 21:33)
Bilgi [MÖHUK. 31]
![]() Madde 31 – 2675 sayılı Kanunda yer verilmeyen “Müdahaleci kurallar” başlıklı yeni bir maddedir. Millî hukuk düzenlemelerinde yer alan müdahaleci kurallar, seçilen hukukta veya hâkimin hukukunda varsa tereddütsüz uygulanırlar. Çünkü bu kuralların genel bir tanımı yapılmamakla beraber sahip oldukları nitelik kanunlar ihtilâfı kurallarının hatta hukuk seçiminin bertaraf edilmesi sonucunu doğurur. Bunlar, ilişkide mevcut yabancılık unsuru dikkate alınmaksızın uygulanan "genel kamu menfaatine ilişk... ![]() (Şerh No: 1971 - Ekleyen: Av.Cengiz ALADAĞ - Tarih : 28-11-2009 21:33)
Bilgi [MÖHUK. 30]
![]() Madde 30 – 2675 sayılı Kanunda yer verilmeyen “Temsil yetkisi” başlıklı yeni bir maddedir. Milletlerarası özel hukukta, iradî temsil ilişkisinde yer alan üçlü ilişkideki tüm menfaatleri dengeleyen objektif bir bağlama kuralına her zaman ihtiyaç duyulmuştur. Tasarının 29 uncu maddesi bu ihtiyacı karşılamak için düzenlenmiştir. Maddenin birinci fıkrasında, temel ilişki veya temel sözleşme diye adlandırılan, temsil olunanla temsilci arasındaki temsil yetkisine, taraflar arasındaki ilişkinin tâbi ... ![]() (Şerh No: 1970 - Ekleyen: Av.Cengiz ALADAĞ - Tarih : 28-11-2009 21:32)
Bilgi [MÖHUK. 29]
![]() Madde 29 – 2675 sayılı Kanunda yer verilmeyen “Eşyanın taşınmasına ilişkin sözleşmeler” başlıklı yeni bir maddedir. Milletlerarası ticarette en fazla rastlanılan sözleşme tipi olan eşya taşıma sözleşmesi için onun özelliklerini dikkate alan bir düzenleme yapılması ihtiyacı, Tasarının yeni düzenlenen 28 inci maddesinin temel gerekçesidir. Maddenin birinci fıkrasında, Kanunun sözleşmeden doğan borç ilişkilerindeki genel yaklaşımına uygun olarak bu sözleşmeler için de hukuk seçimine imkân tanınmı... ![]() (Şerh No: 1969 - Ekleyen: Av.Cengiz ALADAĞ - Tarih : 28-11-2009 21:32)
Bilgi [MÖHUK. 28]
![]() Madde 28 – 2675 sayılı Kanunda yer verilmeyen “Fikrî mülkiyet haklarına ilişkin sözleşmeler” başlıklı yeni bir maddedir. Kendine has özelliklere sahip sözleşme tiplerinden olan fikrî mülkiyet haklarına ilişkin sözleşmelere uygulanacak hukuk, 27 nci maddede düzenlenmiştir. Madde metninde “fikrî mülkiyet” kavramının benimsenmesinin gerekçesi, Türkiye’nin de katılıp onayladığı “Dünya Fikrî Mülkiyet Örgütü” (WIPO) ile Dünya Ticaret Örgütü’nün eki olan “Ticaretle Bağlantılı Fikrî Mülkiyet Sözleşmesi... ![]() (Şerh No: 1968 - Ekleyen: Av.Cengiz ALADAĞ - Tarih : 28-11-2009 21:31)
Bilgi [MÖHUK. 27]
![]() Madde 27 – 2675 sayılı Kanunda yer verilmeyen “İş sözleşmeleri” başlıklı yeni bir maddedir. Milletlerarası özel hukuk alanında çıkan ihtilâflarda, iş sözleşmelerinin sosyal içeriğini dikkate almayan 2675 sayılı Kanunun 24 üncü maddesinin uygulanması hep yetersiz kalmaktaydı. Bu nedenle Tasarının 26 ncı maddesiyle yeni bir düzenleme getirilmiştir. İş sözleşmelerinde, hem zayıf taraf olan işçinin korunması ihtiyacı hem de Devletin ekonomik ve sosyal politikalarıyla ilgili olarak yaptığı ve birey... ![]() (Şerh No: 1967 - Ekleyen: Av.Cengiz ALADAĞ - Tarih : 28-11-2009 21:31)
Bilgi [MÖHUK. 26]
![]() Madde 26 – 2675 sayılı Kanunda yer verilmeyen “Tüketici sözleşmeleri” başlıklı yeni bir maddedir. Devletin ekonomik ve sosyal politikasının önemli bir unsuru olan tüketici, bu sözleşmenin nitelendirilmesini geniş ölçüde etkilemektedir. Bu sebeple, maddenin ikinci fıkrasında düzenlenen şartlar altında yapılan tüketici sözleşmelerinde, karşı tarafa nazaran daha zayıf ve tecrübesiz olan tüketicinin korunması ekonomik ve sosyal dengenin sağlanmasında önemli unsurlardan birini teşkil etmektedir. Tü... ![]() (Şerh No: 1966 - Ekleyen: Av.Cengiz ALADAĞ - Tarih : 28-11-2009 21:31)
Bilgi [MÖHUK. 25]
![]() Madde 25 – 2675 sayılı Kanunda yer verilmeyen “Taşınmazlara ilişkin sözleşmeler” başlıklı yeni bir maddedir. Taşınmazlara ilişkin tüm sözleşmelerin taşınmazın bulunduğu yer hukukuna (lex rei sitae) tâbi olması, genel kabul gören evrensel bir ilkedir. Bu ilkenin Tasarıya 24 üncü madde olarak aksettirilmesinde yarar görülmüştür. ![]() (Şerh No: 1965 - Ekleyen: Av.Cengiz ALADAĞ - Tarih : 28-11-2009 21:28)
Bilgi [MÖHUK. 24]
![]() Madde 24 – 2675 sayılı Kanunun 24 üncü maddesini kısmen karşılamaktadır. 2675 sayılı Kanunun 24 üncü maddesinin birinci fıkrasında, sözleşmeden doğan borç ilişkilerine tarafların “açık” olarak seçtikleri hukukun uygulanacağı hükmü saklı tutulmuştur. 2675 sayılı Kanunda, tarafların hukuk seçimini sadece açık olarak yapabilecekleri öngörülüyordu. Tasarıda maddenin birinci fıkrasına eklenen ikinci cümle ile “örtülü hukuk seçimi” de kabul edilmiştir. Örtülü hukuk seçiminde de tarafların hukuk seçi... ![]() (Şerh No: 1964 - Ekleyen: Av.Cengiz ALADAĞ - Tarih : 28-11-2009 21:27)
Bilgi [MÖHUK. 23]
![]() Madde 23 – 2675 sayılı Kanunda yer verilmeyen “Fikrî mülkiyete ilişkin haklara uygulanacak hukuk” başlıklı yeni bir maddedir. Fikrî mülkiyet haklarına uygulanacak hukuk, Kanun Tasarısına eklenen 22 nci madde ile düzenlenmiş ve fikrî mülkiyete ilişkin haklar, hangi ülkenin hukukuna göre koruma talep ediliyorsa, o ülke hukukuna tâbi kılınmıştır. Böylece kanunlar ihtilâfı hukuku bakımından konuya ilişkin milletlerarası sözleşmelerde ve Türk hukukunda da benimsenen “ülkesellik prensibi” ile uyum sa... ![]() (Şerh No: 1963 - Ekleyen: Av.Cengiz ALADAĞ - Tarih : 28-11-2009 21:27)
Bilgi [MÖHUK. 22]
![]() Madde 22 – 2675 sayılı Kanunda yer verilmeyen “Taşıma araçları” başlıklı yeni bir maddedir. Kanunda taşıma araçlarının tâbi olduğu hukuk konusunda açık bir hüküm bulunmamaktadır. Kanuna ilâve edilen 21 inci madde ile hava, deniz ve raylı taşıma araçları üzerindeki mülkiyet ve diğer aynî haklar, “menşe ülke hukuku”na tâbi kılınmıştır. Böylece söz konusu taşıma araçlarıyla bunların mâliklerinin en sıkı ilişkili oldukları kabul edilen hukuka bağlanma imkânı doğmuştur. Maddenin ikinci fıkrasında ... ![]() (Şerh No: 1962 - Ekleyen: Av.Cengiz ALADAĞ - Tarih : 28-11-2009 21:26)
Bilgi [MÖHUK. 21]
![]() Madde 21 – 2675 sayılı Kanunun 23 üncü maddesini kısmen karşılamaktadır. 2675 sayılı Kanunun 23 üncü maddesiyle taşınırlar ve taşınmazlar üzerindeki mülkiyet hakkı ve diğer aynî hakların, malların bulunduğu yer hukukuna (Lex Rei Sitae) tâbi olacağı kabul edilmiştir. Ancak, malların hangi anda bulunduğu yer hukukunun uygulanacağı maddede belirtilmemiş olduğundan, uygulamada taşınırlar ve taşınmazlar üzerindeki mülkiyet ve sair haklara malların hangi anda bulunduğu yer hukukunun uygulanacağı ter... ![]() (Şerh No: 1961 - Ekleyen: Av.Cengiz ALADAĞ - Tarih : 28-11-2009 21:26)
Bilgi [MÖHUK. 20]
![]() Madde 20 – 2675 sayılı Kanunun 22 nci maddesini kısmen karşılamaktadır. Miras konusunu düzenleyen 2675 sayılı Kanunun 22 nci maddesi ikinci fıkrasına bir kelime eklenerek aynen muhafaza edilmiştir. Maddenin ikinci fıkrasında düzenlenmiş olan esas kuralın istisnaları geniş anlamaya müsait olduğu için, mirasın açılması istisnasının sadece açılma "sebepleri" hakkında yapıldığı konusunda açıklık getirilmiştir. Türk Medenî Kanununda ceninin mirasçılığı, mirastan mahrumiyet gibi bazı konular açılma ... ![]() (Şerh No: 1960 - Ekleyen: Av.Cengiz ALADAĞ - Tarih : 28-11-2009 21:25)
Bilgi [MÖHUK. 19]
![]() Madde 19 – 2675 sayılı Kanunda genel anlamda ve açıkça yer verilmeyen “Nafaka” başlıklı yeni bir maddedir. 2675 sayılı Kanunda bakım nafakasına ilişkin genel bir madde yoktu. 21 inci madde yardım nafakasına ilişkin olup nafaka yükümlüsünün hukukunu esas almakta idi. Nafaka talepleri aile hukukunun evlilik veya hısımlıktan doğan hükümlerinden olduğu için ilgili hukukî kurumlara ait bağlama kuralları 2675 sayılı Kanun çerçevesindeki nafaka taleplerini de kapsamaktaydı. Ancak Kanundaki bu anlayış... ![]() (Şerh No: 1958 - Ekleyen: Av.Cengiz ALADAĞ - Tarih : 28-11-2009 21:25)
Bilgi [MÖHUK. 18]
![]() Madde 18 – 2675 sayılı Kanunun 18 inci maddesini kısmen karşılamaktadır. Maddedeki değişiklik daha çok düzenleniş biçimiyle ilgilidir. Maddenin birinci fıkrasında, maddeler arasındaki deyim birliğini ve ifade bütünlüğünü sağlamak için, "tâbi"dir kelimesi kullanılmış ve bununla uyumlu olmak üzere “hakkında” kelimesi kaldırılmıştır. Maddenin üçüncü fıkrası, evlât edinmenin kuruluşuna ait olduğu için yeri değiştirilerek ikinci fıkra hâline getirilmiş ve evlât edinme yanında evlât "edinilme" hâli ... ![]() (Şerh No: 1957 - Ekleyen: Av.Cengiz ALADAĞ - Tarih : 28-11-2009 21:24)
Bilgi [MÖHUK. 17]
![]() Madde 17 – 2675 sayılı Kanunda düzenlenmemiş “soybağının hükümleri” kenar başlıklı yeni bir maddedir. Tasarının 16 ncı maddesinde soybağının hükümleri, soybağını kuran hukuka tâbi tutularak, uygulanacak hukukta gereksiz bölünmelerden kaçınılmış ve bütünlüğün korunmasına dikkat edilmiştir. Bununla beraber soybağının kuruluşundan sonra, kuruluşa hangi hukuk uygulanmış olursa olsun ailenin, müşterek millî hukukunun bulunması hâlinde müşterek millî hukuk, bulunmadığı takdirde, eğer müşterek mutad ... ![]() (Şerh No: 1956 - Ekleyen: Av.Cengiz ALADAĞ - Tarih : 28-11-2009 21:24)
Bilgi [MÖHUK. 16]
![]() Madde 16 – 2675 sayılı Kanunun 15, 16 ve 17 nci maddelerini karşılamak üzere fakat farklı bir yaklaşımla düzenlenmiştir. Tasarının 15 inci maddesinde ilk olarak deyim değişikliği yapılarak “nesep” yerine Türk Medenî Kanunu ile uyumlu "soybağı" deyimi konulmuştur. Aynı şekilde Türk Medenî Kanunuyla uyumlu olarak evlilik içi nesep (madde 15), nesebin düzeltilmesi (madde 16) ve evlilik dışı nesep (madde 17) kavramları kaldırılarak sadece soybağının kurulması hakkında 15 inci madde ve hükümleri hak... ![]() (Şerh No: 1955 - Ekleyen: Av.Cengiz ALADAĞ - Tarih : 28-11-2009 21:24)
Bilgi [MÖHUK. 15]
![]() Madde 15 – 2675 sayılı Kanunun 14 üncü maddesini kısmen karşılamaktadır. 2675 sayılı Kanunun, evlilik mallarına ilişkin 14 üncü maddenin birinci fıkrasında açıklık sağlamaya yönelik bazı değişiklikler yapılmıştır. Evlilik mallarına uygulanacak hukuk konusunda 14 üncü maddenin birinci fıkrasında düzenlenmiş bulunan, uygulanacak hukukun taraflarca seçilebilmesi imkânının ancak açık seçimle kullanılabileceği, maddeye konulan "açık olarak" deyimi ile sağlanmıştır. Evlilik mallarında hukuk seçimin... ![]() (Şerh No: 1954 - Ekleyen: Av.Cengiz ALADAĞ - Tarih : 28-11-2009 21:23)
Bilgi [MÖHUK. 14]
![]() Madde 14 – 2675 sayılı Kanunun 13 üncü maddesini kısmen karşılamaktadır. Boşanma ve ayrılıkla ilgili 13 üncü maddenin birinci fıkrasında, boşanma ve ayrılık sebepleri ve hükümlerine uygulanacak hukuk, evliliğin genel hükümlerine uygulanacak hukukla aynı olduğundan, gereksiz tekrarı önlemek amacıyla basamaklı bağlama kriterleri tek tek sayılmamış, sadece "evliliğin genel hükümleri"ne uygulanan ve 12 nci maddenin ikinci fıkrasında düzenlenen hükme yollama yapılmıştır. Boşanma ve ayrılık sebepler... ![]() (Şerh No: 1953 - Ekleyen: Av.Cengiz ALADAĞ - Tarih : 28-11-2009 21:23)
Bilgi [MÖHUK. 13]
![]() Madde 13 – 2675 sayılı Kanunun 12 nci maddesini kısmen karşılamaktadır. 2675 sayılı Kanunun evlenmeye ilişkin 12 nci maddesinin “evlenme” olan kenar başlığı, Türk Medenî Kanununa uyum sağlamak için, "evlilik" olarak ve içerikle uyum açısından da "ve genel hükümleri" ibaresi eklenerek değiştirilmiştir. Bu şekilde 13 üncü maddede evliliğin genel hükümlerine yapılan atfın anlaşılmasında da açıklık sağlanmıştır. Maddenin birinci fıkrasındaki ikinci değişiklikle, uygulanacak hukuk belirlenirken he... ![]() (Şerh No: 1952 - Ekleyen: Av.Cengiz ALADAĞ - Tarih : 28-11-2009 21:22)
Bilgi [MÖHUK. 12]
![]() Madde 12 – 2675 sayılı Kanunun 11 inci maddesini kısmen karşılamaktadır. 2675 sayılı Kanunun nişanlanmaya ilişkin 11 inci maddesine Türk Medenî Kanunuyla uyumlu kavram değişikliği getirilerek kenar başlıkta bulunan ve ikinci fıkranın ilk kelimesi olan “nişanlanma” yerine “nişanlılık” deyimi kullanılmıştır. Taraflardan her birinin hangi andaki millî hukukunun uygulanacağı konusunda da açıklık getirilerek birinci fıkraya bunun "nişanlanma anındaki" millî hukuk olduğu eklenmiştir. Böylelikle, evl... ![]() (Şerh No: 1951 - Ekleyen: Av.Cengiz ALADAĞ - Tarih : 28-11-2009 21:21)
Bilgi [MÖHUK. 11]
![]() Madde 11 – 2675 sayılı Kanunun 10 uncu maddesini aynen karşılamaktadır. ![]() (Şerh No: 1950 - Ekleyen: Av.Cengiz ALADAĞ - Tarih : 28-11-2009 21:19)
(Şerh No: 2178 - Türkçeleştiren: Özge YÜCEL - Tarih : 28-11-2009 21:19)
Bilgi [MÖHUK. 10]
![]() Madde 10 – 2675 sayılı Kanunun 9 uncu maddesini kısmen karşılamaktadır. 2675 sayılı Kanunun 9 uncu maddesinin kenar başlığında ve metnin tümünde yer alan "hacir" kelimesi Türk Medenî Kanununa uyum sağlamak için "kısıtlılık" kelimesi ile değiştirilmiştir. Maddenin ikinci fıkrasındaki "alınması" kelimesi yerine diğer fıkralarla kavram birliği sağlayan "verilmesi" kelimesi konulmuştur. ![]() (Şerh No: 1949 - Ekleyen: Av.Cengiz ALADAĞ - Tarih : 28-11-2009 21:18)
Türkçe [GelirVK. 8]
![]() ![]() (Şerh No: 2176 - Türkçeleştiren: Özge YÜCEL - Tarih : 28-11-2009 21:18)
Bilgi [MÖHUK. 9]
![]() Madde 9 – 2675 sayılı Kanunun 8 inci maddesini kısmen karşılamaktadır. 2675 sayılı Kanunun 8 inci maddesinde düzenlenen ehliyet maddesinin ikinci fıkrası değiştirilerek çok yanlı hâle getirilmiş ve bununla uyumlu olmak üzere “yabancı ülkedeki” yerine “başka bir ülkedeki” deyimi konulmuştur. Tasarının üçüncü fıkrasında, “millî kanun” deyimi yerine daha geniş olup yargı kararlarını da ifade eden “millî hukuk” deyimine yer verilmiştir. Ayrıca bu fıkrada, Türk Medenî Kanunuyla uyumlu olmak üzere “... ![]() (Şerh No: 1948 - Ekleyen: Av.Cengiz ALADAĞ - Tarih : 28-11-2009 21:18)
Bilgi [MÖHUK. 8]
![]() Madde 8 – 2675 sayılı Kanunun 7 nci maddesini aynen karşılamaktadır. ![]() (Şerh No: 1941 - Ekleyen: Av.Cengiz ALADAĞ - Tarih : 28-11-2009 21:16)
Türkçe [GelirVK. 6]
![]() ![]() (Şerh No: 2174 - Türkçeleştiren: Özge YÜCEL - Tarih : 28-11-2009 21:16)
Bilgi [MÖHUK. 7]
![]() Madde 7 – 2675 sayılı Kanunun 6 ncı maddesini kısmen karşılamaktadır. İşlem menfaatini sağlamak amacıyla, hukukî işlemlerin şekline uygulanacak hukukun tespitinde, atıf bertaraf edilerek 2675 sayılı Kanunun 6 ncı maddesine “maddî hukuk hükümlerinin” ibaresi eklenmiştir. ![]() (Şerh No: 1942 - Ekleyen: Av.Cengiz ALADAĞ - Tarih : 28-11-2009 21:14)
Türkçe [GelirVK. 5]
![]() ![]() (Şerh No: 2173 - Türkçeleştiren: Özge YÜCEL - Tarih : 28-11-2009 21:14)
Türkçe [GelirVK. 4]
![]() ![]() (Şerh No: 2172 - Türkçeleştiren: Özge YÜCEL - Tarih : 28-11-2009 21:13)
Türkçe [GelirVK. 3]
![]() ![]() (Şerh No: 2171 - Türkçeleştiren: Özge YÜCEL - Tarih : 28-11-2009 21:12)
Bilgi [Av.K. 2]
![]() BİRİNCİ FIKRA: Avukatlığın amacı müvekkilinin çıkarını korumaktır. 2.maddede bu amaç göz ardı edilmiştir. ‘’Adalet Tanrıça’sının amacı’’ yanlışlıkla avukatlığın amacı olarak maddeye konmuştur. Avukatın vekil olduğu hiçbir zaman unutulmamalıdır. Müvekkil adalet peşinde değildir. Vekil müvekkilinden bağımsız bir savunma yapabilir ama müvekkilinin haklarından ayrı bir yola gitmemelidir. Avukatlık Kanunu'nda avukatın adaletten ayrılmasına izin verilmemiştir. Adalet ancak kuralları uygulamakla... ![]() (Şerh No: 817 - Ekleyen: Armağan KONYALI - Tarih : 28-11-2009 20:22)
4320 Sayılı Kanuna muhalefet nedeniyle verilen tedbir nitelikli uzaklaştırma kararını ihlal eden eşin cezasının belirlenmesinde, her ihlalin ayrı suç olarak kabul edilmesi yanlış olup, tüm eylemler bir suç işlemek kararının icrası cümlesinden olduğundan TCK. m. 80 uyarınca cezanın arttırılması gerekir.
![]() (Şerh No: 2169 - Ekleyen: Av.Emine ÇELİK - Tarih : 28-11-2009 17:25)
Sanık tarafından suçta kullanılan ve ele geçirilemeyen odun ve hortumun nitelikleri şikayetçiden sorulup, 5237 sy. TCK'nın 6/1-f maddesinde sayılan fiilen saldırı ve savunmada kullanılmaya elverişli silahlardan sayılıp sayılmayacağı hususunda bilirkişiden görüş alınması suretiyle sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken..
![]() (Şerh No: 2168 - Ekleyen: Cihangir ESEN - Tarih : 28-11-2009 15:45)
TCK 232. maddeden dolayı ceza verilebilmesi için sanığın eyleminin aile bireylerine kötü davranma suçuna özgü sürekliliğe sahip olması gerekir.
![]() (Şerh No: 2167 - Ekleyen: Av.Cengiz ALADAĞ - Tarih : 28-11-2009 00:00)
Türkçe [MülgaHUMK. 27]
![]() ![]() (Şerh No: 2166 - Türkçeleştiren: Av.Cengiz ALADAĞ - Tarih : 27-11-2009 23:22)
Bilgi [MK. 458]
![]() Gerekçe; Yürürlükteki Kanunun 401 inci maddesini karşılamaktadır. Maddenin kenar başlığı İsviçre Medenî Kanununun 417 nci maddesine uygun olarak "Kayyımın Konumu" şeklinde düzenlenmiştir. Madde İsviçre Medenî Kanununun 417 nci maddesine uygun olarak yeniden kaleme alınmış ve daha anlaşılır hâle getirilmiştir, ikinci fıkradaki "Sulh mahkemesi" yerine "Vesayet makamı" deyimi kullanılmıştır. ![]() (Şerh No: 2165 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 27-11-2009 18:33)
Bilgi [MK. 457]
![]() Gerekçe; Yürürlükteki Kanunun 400 üncü maddesini karşılamaktadır. Ancak yürürlükteki metinden farklı olarak maddeye, vasinin ücretinin vesayet altındaki kişinin malvarlığından karşılanmasının mümkün olmadığı hallerde bu ücretin Hazine tarafından karşılanması hükmü eklenmiştir. Vesayet altındaki kişinin malvarlığı yok ise, bu kişiye vasi bulmak ya da vasi bulunsa bile, kendisine ücret ödenmediği için vasinin işleri gereği gibi ifa etmek mümkün olmamaktadır. Bu sakıncaları gidermek üzere bu dur... ![]() (Şerh No: 2164 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 27-11-2009 18:31)
Bilgi [MK. 456]
![]() Gerekçe; Yürürlükteki Kanunun 399 uncu maddesini karşılamaktadır. İsviçre Medenî Kanununun bu maddeyi karşılayan 415 inci maddesinde vasilik görevinin iki yıl devam ettiği, bu sürenin dolması hâlinde yeniden iki yıl için atanabileceği öngörülmüştür. Yürürlükteki 399 uncu madde ise vasinin dört yıl için atanmasını öngörmüş, vasinin yeniden atanmasına ve yeniden atanmaya ilişkin süreye yer vermemiştir. Vasilik görevinin önemi ve nezaketi göz önüne alınırsa bugünkü yaşam koşulları bakımından ... ![]() (Şerh No: 2163 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 27-11-2009 18:27)
Bilgi [MK. 455]
![]() Gerekçe; Yürürlükteki Kanunun 398 inci maddesini karşılamaktadır. Hüküm değişikliği yoktur. ![]() (Şerh No: 2162 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 27-11-2009 18:22)
Bilgi [MK. 454]
![]() Gerekçe; Yürürlükteki Kanunun 397 nci maddesini karşılamaktadır. Maddenin konu başlığı kaynak Kanunun 413 üncü maddesine uygun olarak "Malvarlığının Yönetilmesi" şeklinde değiştirilmiştir, İsviçre Medenî Kanununun 413 üncü maddesinde vasinin iki yılda bir hesap vermesi öngörüldüğü hâlde maddede bu süre bir yıl olarak korunmuştur. Yine İsviçre Medenî Kanununun 413 üncü maddesi ile yürürlükteki 397 nci maddesinin ikinci fıkrasında vesayet altındaki kişinin temyiz kudretine sahip olması ve onalt... ![]() (Şerh No: 2160 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 27-11-2009 18:13)
Bilgi [MK. 453]
![]() Gerekçe; Yürürlükteki Kanunun 396 nci maddesini karşılamaktadır. Sadece "Sulh Mahkemesi" deyimi yerine "Vesayet Makamı" deyimi kullanılmıştır. ![]() (Şerh No: 2159 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 27-11-2009 18:08)
Bilgi [MK. 452]
![]() Gerekçe; Yürürlükteki Kanunun 395 inci maddesini karşılamaktadır. Kısıtlının sorumluluğunun -geri isteme zamanında- ki zenginleşmesi ile sınırlı olduğu vurgulanmıştır. Hüküm değişikliği yoktur. ![]() (Şerh No: 2158 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 27-11-2009 18:06)
Bilgi [MK. 451]
![]() Gerekçe; Yürürlükteki Kanunun 394 üncü maddesini karşılamaktadır. Maddenin kenar başlıkları içeriğiyle uygun hale getirilmiştir. Yürürlükteki maddenin ikinci fıkrasının son cümlesindeki -vasi icazet vermezse, o tasarruf hükümsüz kalır- şeklindeki ifade; maddede yapılan işlemin onamaya kadar sadece vesayet altındaki kişi hakkında etkisiz olduğunu belirtmek üzere, işlem onanmazsa "diğer taraf bununla bağlı olmaktan kurtulur" şeklinde düzeltilmiştir. ![]() (Şerh No: 2157 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 27-11-2009 17:48)
Bilgi [MK. 450]
![]() Gerekçe; Yürürlükteki Kanunun 393 Üncü maddesini karşılamaktadır. Maddede vasinin önemli işlerde vesayet altındaki kişinin görüşünü alma yükümlülüğü getirilmiştir, İsviçre Medenî Kanununun 409 uncu maddesinde bu görüşün alınmasında küçük için bir yaş ölçüsü getirilmiştir. Buna göre küçük onaltı yaşında ise görüşüne başvurulabilecektir. Ancak böyle bir yaş sınırının getirilmesi isabetli görülmemiştir. Çocuk Hakları Sözleşmesinin 12 nci maddesinin (1) numaralı bendinde "görüşlerini oluşturma ye... ![]() (Şerh No: 2156 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 27-11-2009 17:43)
Bilgi [MK. 449]
![]() Gerekçe; Madde, yürürlükteki 392 nci maddeyi karşılamaktadır. Yürürlükteki maddede vasinin bağış yapamayacağı öngörülmüşken yeni düzenlemede yasak olarak yapılan bağışın önemli olması koşulu getirilmiştir. ![]() (Şerh No: 2155 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 27-11-2009 17:38)
Bilgi [MK. 448]
![]() Gerekçe; Yürürlükteki Kanunun 391 inci maddesini karşılamaktadır. Hüküm değişikliği yoktur. ![]() (Şerh No: 2154 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 27-11-2009 17:33)
Bilgi [Av.K. 3]
![]() Avukatlık Kanunu’nun 3.maddesinin ( e) bendi masum görünüşlü ama acımasızdır: Madde 3 - e) Levhasına yazılmak istenen baro bölgesinde ikametgahı bulunmak, Avukatın yazılmak istediği baro bölgesinde ikametgahı olması koşulu günümüzdeki ulaşım olanakları karşısında anlamsız kalmaktadır. Örneğin İzmir’de oturan bir avukatın Manisa’ya ulaşması çok kolaydır. Çocuklarının okulu nedeniyle İzmir’de oturmak zorunda kalan avukatı Manisa Barosu’nun Manisa’da ikametgahı olmadığı için reddetmesi gerek... ![]() (Şerh No: 2153 - Ekleyen: Armağan KONYALI - Tarih : 27-11-2009 17:32)
Bilgi [MK. 447]
![]() Gerekçe; Yürürlükteki Kanunun 390 ıncı maddesini karşılamaktadır. Maddenin amacına uygun olarak kenar başlık "Kısıtlılarda" şeklinde değiştirilmiştir. Madde, İsviçre Medenî Kanununun 406 ncı maddesinin 6 Ekim 1978'de değiştirilip, 1 Ocak 1981'de yürürlüğe giren yeni metnine uygun olarak iki fıkra hâlinde, düzenlenmiştir. Maddenin ikinci fıkrasında gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde vasi koruma amacıyla özgürlüğün kısıtlanmasına ilişkin hükümler uyarınca kısıtlıyı bir kuruma yerleştirme vey... ![]() (Şerh No: 2152 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 27-11-2009 17:31)
Bilgi [MK. 446]
![]() Gerekçe; Yürürlükteki Kanunda mevcut olmayan bu madde, kenar başlığıyla birlikte İsviçre Medenî Kanununun 405a maddesinden aynen alınmıştır. Birinci fıkrada küçüklerin "koruma" amacıyla bir kuruma yerleştirilmesinde vasinin başvurusu koşuluyla vesayet makamının yetkili olduğu belirlenmiş, ancak gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde bu yetkiyi vasinin de kullanabileceği kabul edilmiştir. İkinci fıkrada yetkiye ilişkin birinci fıkra hükmü dışındaki usul ve yetkiyle ilgili diğer konularda erg... ![]() (Şerh No: 2151 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 27-11-2009 17:27)
Bilgi [MK. 445]
![]() Gerekçe; Yürürlükteki Kanunun 389 uncu maddesini karşılamaktadır. Birinci fıkrada yürürlükteki metindeki "infak ve terbiyesine itina eder" ifadesi yerine, "bakımı ve eğitimi için gereken önlemleri almakla yükümlüdür." ifadesi kullanılmıştır. Madde, İsviçre Medenî Kanununun 405 inci maddesine paralel olarak iki fıkra hâlinde düzenlenmiştir. ![]() (Şerh No: 2150 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 27-11-2009 17:22)
Bilgi [MK. 444]
![]() Gerekçe; Yürürlükteki Kanunun 388 inci maddesini karşılamaktadır. Taşınmazların satışına ilişkin olan bu madde, İsviçre Medenî Kanununun 404 üncü maddesinde olduğu gibi üç fıkra hâlinde düzenlenmiştir. Maddede kullanılan "sulh mahkemesi" yerine "Vesayet Makamı" deyimi kullanılmıştır. Birinci fıkrada satışın ancak vesayet altındaki kişinin menfaati gerekli kıldığı hâllerde yapılabileceği öngörülmüştür. Yapılan açık arttırmanın hâkim tarafından "gecikmeksizin" onanmasına ilişkin ikinci fıkranın... ![]() (Şerh No: 2149 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 27-11-2009 17:20)
Bilgi [MK. 443]
![]() Gerekçe; Yürürlükteki Kanunun 387 nci maddesini karşılamaktadır. Kaynak Kanunun 403 üncü madde göz önünde tutulmak suretiyle yeniden kaleme alınmıştır. Hüküm değişikliği yoktur. Sadece maddedeki "sulh mahkemesi" yerine "vesayet makam?" deyimi kullanılmıştır. ![]() (Şerh No: 2148 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 27-11-2009 17:11)
Bilgi [Av.K. 3]
![]() 1938 tarihli Avukatlık Kanunu’ndaki mesleğe kabul ölçüleri bugünden daha sıkıdır: Sınavda başarılı olmak, yirmi üç yaşını bitirmiş olmak gibi koşullar bugünkü Kanun’da bulunmamaktadır. 1938 tarihli Avukatlık Kanunu: Madde 1 — Avukatlık mesleğine kaimi olunmak için: A - Türk olmak, B - Yirmi üç yaşını bitirmiş bulunmak, C - Bir Türk hukuk fakültesinden veya mektebinden mezun olmak ya Siyasal Bilgiler Okulundan mezun olup ta noksan kalan derslerden hukuk fakültesinde imtihan vermiş olmak... ![]() (Şerh No: 1959 - Ekleyen: Armağan KONYALI - Tarih : 27-11-2009 16:43)
(Şerh No: 2147 - Türkçeleştiren: Av.Cengiz ALADAĞ - Tarih : 27-11-2009 15:43)
Türkçe [AKDK. 2]
![]() ![]() (Şerh No: 2139 - Türkçeleştiren: Özge YÜCEL - Tarih : 27-11-2009 15:00)
Türkçe [AKDK. 1]
![]() ![]() (Şerh No: 2138 - Türkçeleştiren: Özge YÜCEL - Tarih : 27-11-2009 14:59)
Türkçe [MülgaHUMK. 25]
![]() ![]() (Şerh No: 2146 - Türkçeleştiren: Av.Cengiz ALADAĞ - Tarih : 27-11-2009 13:00)
Türkçe [MülgaHUMK. 24]
![]() ![]() (Şerh No: 2145 - Türkçeleştiren: Av.Cengiz ALADAĞ - Tarih : 27-11-2009 12:58)
Türkçe [MülgaHUMK. 23]
![]() ![]() (Şerh No: 2144 - Türkçeleştiren: Av.Cengiz ALADAĞ - Tarih : 27-11-2009 12:21)
Türkçe [MülgaHUMK. 19]
![]() ![]() (Şerh No: 2143 - Türkçeleştiren: Av.Cengiz ALADAĞ - Tarih : 27-11-2009 11:56)
Türkçe [MülgaHUMK. 17]
![]() ![]() (Şerh No: 2142 - Türkçeleştiren: Av.Cengiz ALADAĞ - Tarih : 27-11-2009 11:40)
(Şerh No: 2141 - Türkçeleştiren: Özge YÜCEL - Tarih : 26-11-2009 23:11)
(Şerh No: 2140 - Türkçeleştiren: Özge YÜCEL - Tarih : 26-11-2009 23:10)
(Şerh No: 2137 - Türkçeleştiren: Özge YÜCEL - Tarih : 26-11-2009 22:19)
(Şerh No: 2136 - Türkçeleştiren: Özge YÜCEL - Tarih : 26-11-2009 22:18)
Türkçe [FaizK. 5 Geçici Madde 2]
![]() ![]() (Şerh No: 2135 - Türkçeleştiren: Özge YÜCEL - Tarih : 26-11-2009 22:15)
Türkçe [FaizK. 5 Geçici Madde 1]
![]() ![]() (Şerh No: 2134 - Türkçeleştiren: Özge YÜCEL - Tarih : 26-11-2009 22:14)
Türkçe [FaizK. 5]
![]() ![]() (Şerh No: 2133 - Türkçeleştiren: Özge YÜCEL - Tarih : 26-11-2009 22:08)
Türkçe [FaizK. 4]
![]() ![]() (Şerh No: 2131 - Türkçeleştiren: Özge YÜCEL - Tarih : 26-11-2009 22:00)
Türkçe [FaizK. 3]
![]() ![]() (Şerh No: 2130 - Türkçeleştiren: Özge YÜCEL - Tarih : 26-11-2009 21:59)
Türkçe [FaizK. 2]
![]() ![]() (Şerh No: 2129 - Türkçeleştiren: Özge YÜCEL - Tarih : 26-11-2009 21:57)
Türkçe [FaizK. 1]
![]() ![]() (Şerh No: 2128 - Türkçeleştiren: Özge YÜCEL - Tarih : 26-11-2009 21:43)
Bilgi [MK. 442]
![]() Gerekçe; Yürürlükteki Kanunun 386 ncı maddesini karşılamaktadır. Kaynak Kanunun 402 nci maddesiyle paralellik sağlamak üzere yeniden kaleme alınarak iki fıkra halinde düzenlenmiştir. ![]() (Şerh No: 2127 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 26-11-2009 15:54)
Bilgi [MK. 441]
![]() Gerekçe;Yürürlükteki Kanunun 385 inci maddesini karşılamaktadır. Konu başlığı İsviçre Medenî Kanununun 401 inci maddesine uygun olarak "Paraların Yatırılması" biçiminde düzeltilmiştir. Madde yürürlükteki metinden farklı olarak kaynak Kanuna uygunluğu sağlanarak iki fıkra halinde düzenlenmiştir. Birinci fıkradaki "sulh mahkemesi veya "hükümetçe tayin edilmiş mali bir müesseseye faiz mukabilinde ikraz edilir." ifadesi yerine "faiz getirmek üzere, vesayet makamı tarafından belirlenen milli bi... ![]() (Şerh No: 2126 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 26-11-2009 15:52)
Bilgi [MK. 440]
![]() Gerekçe; Yürürlükteki Kanunun 384 üncü maddesini karşılamaktadır. "sulh mahkemesi" yerine "vesayet makamı" deyimi kullanılmıştır. ![]() (Şerh No: 2125 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 26-11-2009 15:46)
Bilgi [MK. 439]
![]() Gerekçe; Yürürlükteki Kanunun 383 üncü maddesini karşılamak tadır. Madde İsviçre Medenî Kanununun bu maddeyi karşılayan 399 uncu madde göz önünde tutulmak suretiyle yeniden kaleme alınmıştır. ![]() (Şerh No: 2124 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 26-11-2009 15:43)
Bilgi [MK. 438]
![]() Gerekçe; Yürürlükteki Kanunun 382 nci maddesini karşılamaktadır. İsviçre Medenî Kanununun 398 inci maddesi hükmüne paralel olarak üç fıkra hâlinde düzenlenmiştir. Birinci fıkrada malvarlığının denerinin tutulabilmesi için, vasinin atanmasına ilişkin kararın kesinleşmiş olması öngörülmüştür. Aynı fıkrada "sulh mahkemesi" yerine "vesayet makamı" denilmiştir. İkinci fıkraya göre, ayırt etme gücüne sahip olan vesayet altındaki kişi, defter tutulurken olanak bulunduğu takdirde hazır bulundur... ![]() (Şerh No: 2123 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 26-11-2009 15:41)
Bilgi [MK. 437]
![]() Gerekçe; Madde İsviçre Medenî Kanununun 397f maddesinden kısmen değiştirilmek suretiyle alınmışta. Birinci fıkrada bu konudaki yargılamanın basit yargılama usulüne tabi olduğu ifade edilmiştir. Maddenin ikinci fıkrasında gerekli hâllerde ilgilinin adlî yardım yoluyla mahkemede temsil edilmesinin sağlanması kabul edilmiştir. Kişinin özgürlüğünün kısıtlanması gibi önemli bir kararda, kişinin kendi hak ve yetkilerini bilememesi durumu göz önünde tutulmak suretiyle gerekiyorsa bu kişinin yargılam... ![]() (Şerh No: 2122 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 26-11-2009 15:37)
Bilgi [MK. 436]
![]() Gerekçe; Madde İsviçre Medenî Kanununun 397e maddesinden alınmıştır. Maddede koruma amacıyla özgürlüğün kısıtlanmasında yargılamaya ilişkin Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunundaki "genel hükümler" dışında "özel hükümlere" yer verilmiştir. Bu özel hükümler boşanmada yargılama usulüne ilişkin 184 üncü madde hükmüne benzer bir hüküm niteliğindedir. Maddede, kişinin özgürlüğünün kısıtlanması gibi önemli bir karar verilirken, özgürlüğü kısıtlanan kişinin başvurabileceği yasal yollar ve hakları konusunda... ![]() (Şerh No: 2121 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 26-11-2009 15:34)
|
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |