Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

THS Şerhine Son Eklenen Şerhler

THS Şerhine Son Eklenen Şerhler

 Bilgi  [TK. 490] Gerekçesi
Hüküm esas itibarıyla 6762 sayılı Kanunun 416 ncı maddesinin tekrarıdır. Birinci fıkraya "Kanunda" sözcüğü eklenerek bir eksiklik giderilmiş, ikinci fıkrada ise, "Hukukî işlemle devir" açıklığı getirilmiştir. Çünkü kanunî intikallerde ciro ve zilyetliğin devrine gerek yoktur.
(Şerh No: 13285 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 22-03-2012 16:32)

 Bilgi  [TK. 491] Gerekçesi
Tasarının 491 ilâ 498 inci maddel eri İsv. BK'nın 685 ilâ 685g hüküml erinden alınmıştır. Bu tercihte şu sebepler etkili olmuştur: (1) Türk anonim şirketler düzeni, Almanya ve Fransa'ya veya diğer bir ülkenin anonim şirketler düzenine değil, İsviçre'ye yakındır, hatta benzerdir. Böyle bir düzenin içine bağlam konusunda yabancı bir sistemi oturtmak doğru olmaz. (2) İsviçre'ye 1991'de gelen yeni pay senetlerinin devrinin kısıtlanması; yani bağlam rejimi diye anılan "Vinkulierung" borsa dikkate alı...
(Şerh No: 13286 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 22-03-2012 16:32)

 Bilgi  [TK. 492] Gerekçesi
Hüküm, borsaya kote edilmiş olsun olmasın, tüm nama yazılı payların devrinde esas sözleşme ile getirilebilecek sınırlamalara ilişkin ilkeleri göstermektedir. Bu genel ilkeler yanında kanun, hisse senetleri borsaya kote edilmemiş anonim şirketlerde devralana karşı ileri sürülebilecek red sebeplerini ve pay senetleri borsaya kote anonim şirketlerde, esas sözleşmede öngörülebilecek özel bir sınırlama hükmü ile getirilebilecek red sebeplerini de izleyen maddelerde düzenlenmiştir. Birinci fıkra...
(Şerh No: 13287 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 22-03-2012 16:31)

 Bilgi  [TK. 493] Gerekçesi
Hüküm, nama yazılı pay senetleri borsaya kote edilmemiş anonim şirketlerin, esas sözleşmelerine koyabilecekleri bağlam kurallarını göstermektedir. Bu anonim şirketler İsviçre öğretisinde bazı yazarlar tarafından "özel anonim şirketler" şeklinde adlandırılmaktadır. Bu adlandırma yanıltıcıdır. Kaynak kanun hiçbir şekilde özel şirketten, hatta şirketten söz etmemiştir. Düzenleme, şirketi değil payları konu almaktadır. Burada önemi dolayısıyla bir açıklama yapmak gereği duyulmuştur. 490 ıncı madd...
(Şerh No: 13288 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 22-03-2012 16:30)

 Bilgi  [TK. 494] Gerekçesi
Birinci fıkra: Anonim şirketin onayı, payların (pay senetlerinin) mülkiyeti üzerinde belirleyici ve tanımlayıcı bir hukukî işleve sahiptir. Burada Kanun 490 ıncı maddeden ve eski hukuktan ayrılmış, ayrıca kıymetli evraka hâkim ilkelerden de sapmıştır. Gerçekten Kanunun 490 ıncı maddesi uyarınca, devri sınırlandırılmamış, yani bağlamsız nama yazılı pay senetlerinde hukukî işlemle devirde, ciro edilmiş nama yazılı pay senedinin zilyetliğinin geçirilmesiyle, senedin mülkiyeti devralana geçmekte, şi...
(Şerh No: 13289 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 22-03-2012 16:28)

 Bilgi  [TK. 495] Gerekçesi
Birinci fıkra: Hükmün birinci fıkrası, amaca daha uygun olduğu için kaynak İsv. BK m. 685d (1)'in Fransızca metninden alınmıştır. Çünkü, Almanca metin "Borsaya kote edilmiş bulunan nama yazılı pay senetlerinde, şirket bunları iktisap eden bir şahsı" diye başlamaktadır. Burada vurgu "borsaya kote edilmiş pay senetleri"ndedir. Hüküm "borsaya kote edilmiş pay senetlerine gelince bunlar anlamını verecek şekilde kaleme alınmıştır. Fransızca metinde ise "Borsada kote edilmiş bulunan nama yazılı pay se...
(Şerh No: 13290 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 22-03-2012 16:27)

 Bilgi  [TK. 496] Gerekçesi
Hükmün amacı, pay defterinin gerçek durumu yansıtmasını sağlamaktır. Bildirim ile şirket, nama yazılı pay senetlerini kimin aldığını bilmese bile pay defterinde kayıtlı kişinin artık mezkûr hisse senetlerinin ve hakların sahibi olmadığını öğrenecektir. Bu da 497 nci madde yönünden önem taşımaktadır. Çünkü, anılan hüküm uyarınca borsaya kote pay senetleri borsada satılınca, oy hakkı ile ona bağlı haklar hariç, paya bağlı haklar devralana geçer. Anılan hüküm dolayısıyla, borsadaki devrin hemen şir...
(Şerh No: 13291 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 22-03-2012 16:26)

 Bilgi  [TK. 497] Gerekçesi
Genel bir değerleme yapıldığında, kanunun, borsaya kote edilmemiş bulunan nama yazılı pay senetlerinde 494 üncü maddede "paysahipliği haklarının bütünlüğü" ilkesini kabul ettiği görülür. Bu ilke, söz konusu pay senetlerinin devirlerinde, şirket onay vermediği sürece mezkûr pay senetlerinin mülkiyeti ile pay senetlerine bağlı tüm hakların devredende kaldığı; onay verilmesi halinde mülkiyetin ve hakların geçtiğini ifade eder. "Bütünlük" geçiş yönünden haklarda bölünme olmadığını ifade eder. Borsay...
(Şerh No: 13292 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 22-03-2012 16:25)

 Bilgi  [TK. 498] Gerekçesi
Tasarının 498 inci maddesinde devralanın paysahibi olarak tanınmasına ilişkin bir varsayıma yer vermiştir. Şirket, devralanın şirkete yönelttiği paysahibi olarak tanınma talebini, bu talebi aldığı tarihten itibaren yirmi gün içinde olumlu veya olumsuz bir karara bağlamalıdır. Böyle bir karar 497 nci maddenin dördüncü fıkrasında öngörülen dava bakımından da önemlidir. Şirket olumlu ya da olumsuz kararını, talebi aldığı tarihten itibaren yirmi gün içinde vermezse devralanı paysahibi olarak kabul e...
(Şerh No: 13293 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 22-03-2012 16:23)

 Bilgi  [TK. 499] Gerekçesi
Hüküm 6762 sayılı Kanunun 416 ncı maddesinin kural itibarıyla tekrarıdır. Sadece, intifa hakkı sahiplerinin de pay defterine kaydı öngörülmüştür. Senede bağlanmamış payların da pay defterine yazılacakları bugüne kadar yerleşik olan uygulamayı kanunlaştırmaktadır. Bu açıklık, kaynakta bulunmamaktadır. Tasarının 64 üncü maddesinin dördüncü fıkrası hükmü uyarınca pay defteri (İsviçre öğretisindeki hâkim görüşün ve İsviçre Federal Mahkemesi'nin kararının aksine) ticarî defterdir. Bu hüküm pay def...
(Şerh No: 13294 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 22-03-2012 16:22)

 Bilgi  [TK. 500] Gerekçesi
İsv. BK m. 686a'dan alınan bu hüküm, iktisap edenin yanlış beyanına dayanan kayıtları, yönetim kurulunun bir mahkeme kararına gerek olmaksızın silebilmesi konusunda ona yetki vermekte, böylece şirketçe paysahibi olarak tanınmaması gereken kişinin şirketçe tanınan bir paysahibi olarak, paysahipliğine bağlı bütün hakları kullanıp, olanaklardan yararlanmasına engel olabilmektedir. Şirketin silme kararını ilgilileri dinleyerek vermesi, silebilmenin şartıdır. Böylece ilgili paysahibi durumdan hem hab...
(Şerh No: 13295 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 22-03-2012 16:22)

 Bilgi  [TK. 501] Gerekçesi
Madde, 6762 sayılı Kanunun 419 uncu maddesinin tekrarıdır.
(Şerh No: 13296 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 22-03-2012 16:19)

 Bilgi  [TK. 489] Gerekçesi
Madde, 6762 sayılı Kanunun 415 inci maddesinin tekrarıdır.
(Şerh No: 13284 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 22-03-2012 16:19)

 Bilgi  [TK. 488] Gerekçesi
Madde, 6762 sayılı Kanunun 414 üncü maddesinin tekrarıdır.
(Şerh No: 13283 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 22-03-2012 16:19)

 Bilgi  [TK. 475] Gerekçesi
Madde, küçük ifade değişiklikleriyle 6762 sayılı Kanunun 398 inci maddesinin tekrarıdır.
(Şerh No: 13270 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 22-03-2012 16:18)

 Bilgi  [TK. 472] Gerekçesi
Şarta bağlı sermaye konusuz kalmış, yani hak kullanımlarıyla genel kurul kararında öngörülen tutara ulaşılmış, başka bir deyişle o tertibe ilişkin şarta bağlı sermaye artırımı gerçekleşmişse, yönetim kurulu, bu artırımın dayanağı olan hükmü esas sözleşmeden çıkarır. Hükmün çıkarılması esas sözleşmenin değiştirilmesi değildir. Çıkarma tescil ve ilân olunur. 472 nci madde bunun için gerekli belgeleri ve usulü belirlemektedir.
(Şerh No: 13266 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 21-03-2012 12:53)

 Bilgi  [TK. 470] Gerekçesi
Bu maddeye göre yönetim kurulu iki görevi yerine getirir. Birinci görev, denetçinin yazılı doğrulamasını alınca yönetim kurulunun bir beyanname düzenlemesidir. Bu beyannamenin işlevi, kuruluştaki kurucular beyanı (m. 349) ile diğer sermaye artırımlarında öngörülmüş bulunan yönetim kurulu beyanına (m. 457) özdeştir; onlarla aynı niteliktedir (anılan maddelerin gerekçelerine bakınız.). İkinci görev, yönetim kurulunun esas sözleşme hükmünü artan sermayeye uyarlamasıdır. Bu uyarlama sermayenin artır...
(Şerh No: 13264 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 21-03-2012 12:52)

 Bilgi  [TK. 469] Gerekçesi
Birinci fıkra: Hüküm esas ve kayıtlı sermaye sisteminden farklı ve şarta bağlı sermayeye özgü bir denetleme öngörmüştür. Denetleme hem şirket hem de banka nezdinde yapılır. Denetimin konusu alım ve değiştirme haklarının kullanılma şartları ile ödeme ve takas işlemleridir. Bu sebeple, denetim bazı noktalarda hukukî nitelik de taşır; sadece hesapların incelenmesine özgülenemez. Denetleme, kural olarak, hesap döneminin kapanmasından (471 inci madde göz önüne alınırsa, oldukça kısa bir süre) sonra i...
(Şerh No: 13263 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 21-03-2012 12:51)

 Bilgi  [TK. 468] Gerekçesi
468 inci madde sermaye artırımının gerçekleştirilmesinin şeklini ve maddî şartlarını düzenlemektedir. Birinci fıkra: Birinci fıkra, değiştirme veya alım hakkının kullanılmasının şeklî şartlarını göstermektedir. Yenilik doğurucu nitelikteki bu haklar, sahibinin şirkete yönelteceği yazılı bir beyanla kullanılır. Bu beyanda şarta bağlı sermaye artırımının dayanağı olan esas sözleşme hükmüne göndermede bulunulur. Gönderme ile kastedilen sadece esas sözleşme hükmüne ilişkin madde numarasının belir...
(Şerh No: 13262 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 21-03-2012 12:50)

 Bilgi  [TK. 467] Gerekçesi
Birinci fıkra: Şarta bağlı sermaye artırımı kurumunun güven verebilmesi ve işlerlik kazanabilmesi için, değiştirme ve alım hakkı sahiplerinin, payların (pay senetlerinin) devirlerini sınırlayan esas sözleşme hükümlerine karşı korunmaları gerekir. Söz konusu hükümler, anılan hakların kullanılmasını engellerse, değiştirme ve alım hakları (belirsizlik sebebiyle) cazibelerini yitirir ve sermaye piyasası aktörleri başta olmak üzere, kimse bu hakları edinmeye talip olmaz. Birinci fıkra işte bu tehlike...
(Şerh No: 13261 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 21-03-2012 12:49)

 Bilgi  [TK. 466] Gerekçesi
Birinci fıkra:ŞSA yöntemi ile sermaye artırımında paysahipleri zarara uğrarlar. Çünkü, paysahiplerinin rüçhan hakları kaldırılır. Paysahipleri yeni payları alamadıkları için şirketteki katılma oranları düşer; teknik terimle sulanır. Tasarı bu kaybı önerilme hakkı ile dengelemektedir. Önerilme hakkı, şarta bağlı sermaye artırımında değiştirme veya satım hakkı içeren tahvillerin veya benzeri borçlanma senetlerinin önce paysahiplerine önerilmesi zorunluğuna ilişkin yeni bir paysahipliği hakkıdır. B...
(Şerh No: 13260 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 21-03-2012 12:48)

 Bilgi  [TK. 465] Gerekçesi
Birinci fıkra: Yukarıda 463 ve 464 üncü maddelerin gerekçeleri verilirken belirtildiği gibi, esas sözleşmede yer alan (alması gereken) hüküm her ŞSA'ya uygulanabilecek genel bir hüküm değildir. Her ŞSA için ayrı, ona özgü bir esas sözleşme maddesine gerek vardır. Bir tertip artırımda dayanak olan esas sözleşme hükmü o tertip artırım tamamlanınca işlevsiz ve konusuz hâle gelir. Hüküm ifade etmez. Bu sebeple esas sözleşmeden silinir. Yeni bir tertip artırım için genel kurul esas sözleşme değişikli...
(Şerh No: 13259 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 21-03-2012 12:47)

 Bilgi  [TK. 464] Gerekçesi
Birinci fıkra: Şartlı olarak artırılan sermayenin toplam itibarî değeri sermayenin yarısını aşamaz. Zira, sermayenin bir organ kararı ile artırılabileceği temel kuralının istisnası bir sınıra bağlanmak zorundadır. Şirketin sermayesi, üçüncü kişiler tarafından sınırsız olarak artırılamaz. İkinci fıkra: Hüküm sermayenin korunması ilkesinin gereği olarak öngörülmüştür.
(Şerh No: 13258 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 21-03-2012 12:46)

 Bilgi  [TK. 463] Gerekçesi
Çeşitli ülkelerin kanunlarında (Alm. POK 192 ilâ 201 inci paragrafları; Avus. POK 159 ilâ 168 inci paragrafları; Fr. Loi no 66-537, m. 194, 195; İsv. BK m. 653-653i; İtal MK 2420bis) hemen hemen aynı kurallarla düzenlenmiş bulunan şarta bağlı sermaye artırımı (ŞSA)'na ilişkin Tasarının 463 ilâ 472 nci maddelerinin kaynağı İsv. BK m. 653-653i'dir. AT hukuku bu kuruma ilişkin kurallara yer vermemiştir. Bunun sebebi, AB üyesi ülkelerin ulusal hukuklarının birbirlerine benzemeleri, uyumlaştırma gere...
(Şerh No: 13257 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 21-03-2012 12:45)

 Bilgi  [TK. 462] Gerekçesi
Hüküm yenidir. İçkaynaklardan sermaye artırımına, sadece bir madde ayrılması eleştirilebilir ve bu konunun daha fazla hükümle düzenlenmesinin gerekli olduğu görüşü ileri sürülebilir. Bu görüş temelde doğrudur. Ancak, içkaynaklardan sermaye artırımının bedelsiz pay ihracına ilişkin fonlarla ilgili, fonların vergi hukuku ile sıkı bağlantı içinde bulunduğu, vergiye tâbi fonların işlemezliğe mahkûm olduğu unutulmamalıdır. İçkaynaklardan sermaye artırımı VUK m. 298, 298 mükerrer ve enflasyon muhasebe...
(Şerh No: 13256 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 21-03-2012 12:44)

 Bilgi  [TK. 461] Gerekçesi
Paysahibinin yeni pay alma hakkı, paysahibini koruyucu kurallar konularak yenileştirilmiştir. Ayrıca, kapalı şirketlerin de kayıtlı sermaye sistemini kabul edebilecekleri gözönüne alınarak yönetim kuruluna yönelik hükümlere yer verilmiş, rüçhan hakkını kullanma süresini belirlemeye yetkili organ gösterilmiş ve payın devrinin kısıtlandığı hallerde, bunun yeni pay alma hakkının sınırlandırılması için bir bahane olarak kullanılmasına olanak verilmemiştir. Yeni payları almada paysahibinin önceliğini...
(Şerh No: 13255 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 21-03-2012 12:43)

 Bilgi  [TK. 460] Gerekçesi
Birinci fıkra: Halka açık olmayan bir anonim şirketde yönetim kurulu sermaye artırımını kendisine verilmiş yetki tavanı içinde, Tasarıdaki hükümlere göre ve esas sözleşmede öngörülen yetkilendirme şartları uyarınca gerçekleştirilebilir. Tasarıdaki hükümler ile kastedilen 332, 460 ve bu maddede gönderme yapılan hükümlerdir. Esas sözleşme hükümleri ise ihraç primleri, imtiyazlı paylar, rüçhan hakları ve konulacak sermayeye ilişkin olabilir. Tasarı, konulabilecek sermayenin türüne ilişkin bir sınır...
(Şerh No: 13254 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 21-03-2012 12:42)

 Bilgi  [TK. 458] Gerekçesi
Maddeyle ilgili olarak 351 inci maddenin gerekçesine bakılmalıdır.
(Şerh No: 13252 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 21-03-2012 12:40)

 Bilgi  [TK. 457] Gerekçesi
Bu hüküm, kuruluştaki 349 uncu maddeye koşuttur. İki madde arasındaki farklar kuruluş ile sermaye artırımı arasındaki farklardan doğmaktadır. Ancak ilkeler aynıdır. Hükmün öngörülme amacı ve zirve noktalarıyla anlamı için 349 uncu maddenin gerekçesine bakılmalıdır.
(Şerh No: 13251 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 21-03-2012 12:40)

 Bilgi  [TK. 456] Gerekçesi
Hükmün birinci fıkrasının birinci cümlesi 6762 sayılı Kanunun 391 inci maddesinin birinci fıkrası (1) hükmünü devam ettirmekte, ikinci cümle ise nispeten ihmâl edilebilir, (ifa edilmemiş) tutarların sermaye artırımını engellemeyeceğini hükme bağlamaktadır. İkinci fıkra artırım usulüne ilişkin olup açıklamayı gerektirmeyecek kadar açıktır. Üçüncü fıkra, sürüncemede bırakılan artırımları geçersiz sayarak uygulamadaki bir ihtiyaca cevap vermiştir. Dördüncü fıkra fesih davası ile tescil ilkelerinin ...
(Şerh No: 13250 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 21-03-2012 12:40)

 Bilgi  [TK. 455] Gerekçesi
Madde 6762 sayılı Kanunun 390 ıncı maddesini küçük bir değişiklikle tekrarlamaktadır. Hükümde değiştirme kararının tescilden önce üçüncü kişilere karşı hüküm ifade etmeyeceğine açıklık getirilmiştir.
(Şerh No: 13249 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 21-03-2012 12:39)

 Bilgi  [TK. 454] Gerekçesi
Hüküm, bazı değişikliklerle 6762 sayılı Kanunun 389 uncu maddesinin tekrarıdır. Birinci fıkra: 6762 sayılı Kanunun 389 uncu maddenin birinci cümlesini karşılayan birinci fıkradaki, bazı sözcüklerin yenilenmesi dışındaki tek değişiklik "infaz edilemez" yerine "uygulanamaz" sözcüğünün kullanılmasıdır. Bu değişiklik genel kurul kararına daha uygun olup herhangi bir farklı hükme ve sonuca sebep olmaz; dayanak oluşturmaz. "İnfaz" sözcüğü mahkeme kararlarının yerine getirilmesi anlamını ifade etmek...
(Şerh No: 13248 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 21-03-2012 12:38)

 Bilgi  [TK. 453] Gerekçesi
Madde, 333 üncü maddeye uygun olarak yeniden kaleme alınmıştır.
(Şerh No: 13247 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 21-03-2012 12:37)

 Bilgi  [TK. 452] Gerekçesi
Hüküm, 6762 sayılı Kanunun 385 inci maddesinin birinci fıkrasını bazı değişikliklerle tekrar etmektedir. Müktesep haklar kavram olarak korunmuştur. Bu suretle müktesep haklar Tasarı tarafından tanınmıştır. Tasarı, 6762 sayılı Kanunun "münferit paysahiplerinin bu sıfatla haiz oldukları müktesep haklarda rızaları olmaksızın değişiklik yapılamaz" hükmüne yer vermemiş, ayrıca, müktesep hakları yetersiz bir şekilde tanımlayan ve müktesep hakları sayan ikinci fıkra yanlış anlamalara yol açtığı için çı...
(Şerh No: 13246 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 21-03-2012 12:37)

 Bilgi  [TK. 471] Gerekçesi
Yönetim kurulu, Tasarının 468 inci maddesinde öngörülen işlem denetçisinin doğrulama yazısı, 469 uncu maddede düzenlenmiş bulunan beyanname ve ayrı ise uyarlama kararı ile birlikte ticaret siciline başvurarak esas sözleşme değişikliğini tescil ettirir. Tescil açıklayıcıdır. İlân şart değildir.
(Şerh No: 13265 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 21-03-2012 12:36)

 Bilgi  [TK. 459] Gerekçesi
Madde esas sermaye sisteminde, sermaye taahhüdü yoluyla sermaye artırımında iştirak taahhüdünün içeriği ve şekli ile uygulanacak hükümleri göstermektedir. Maddenin birinci ve ikinci fıkraları 6762 sayılı Kanunun 283 üncü maddesinden esinlenerek ancak çok daha sade bir tarzda kaleme alınmıştır. Üçüncü fıkrada anılan hükümlerin gerekçelerine bakılmalıdır.
(Şerh No: 13253 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 21-03-2012 12:35)

 Türkçe  [BiyotıpS. 5] Sağlık alanında herhangi bir işlem, ilgili kişinin bu işleme özgürce ve bilgilendirilmiş olarak onay vermesinden sonra yapılabilir. Bu kişiye, işlemin amacı ve niteliği ile sonuçları ve tehlikeleri hakkında önceden uygun bilgiler verilmelidir. İlgili kişi, onayını her zaman, koşulsuz geri alabilir.
(Şerh No: 13215 - Türkçeleştiren: Zeliha İlknur DENİZER - Tarih : 20-03-2012 21:24)

"Yargıtay 11. Ceza Dairesi ile Cumhuriyet Başsavcılığımız arasında itiraza konu edilen uyuşmazlık: Sanık H___ G____'a (sanığın lehine olması nedeniyle) 5237 sayılı Yasanın 158/1-e maddesi gereğince dolandırıcılık suçundan verilen cezanın 5237 sayılı Yasanın 43. maddesi gereğince zincirleme suç hükümleri gereğince artırılıp arttırılamayacağına ilişkindir.
(Şerh No: 13227 - Ekleyen: Av.Emrah İLARSLAN - Tarih : 20-03-2012 14:43)

Kararda işyerinin zımnen devri ve bu durumda eski ve yeni işverenin sorumluluğu tartışılmıştır. İşyeri devri fesih niteliğinde olmadığından, devir sebebiyle feshe bağlı hakların istenmesi mümkün olmaz. Aynı zamanda işyeri devri kural olarak işçiye haklı fesih imkanı vermez. İşyeri devri halinde kıdem tazminatı bakımından devreden işveren kendi dönemi ve devir tarihindeki son ücreti ile sınırlı olmak üzere sorumludur. 1475 sayılı yasanın 14/2. maddesinde devreden işverenin sorumluluğu bakı...
(Şerh No: 13234 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 19-03-2012 23:23)

Hizmet sözleşmesinin belirsiz süreli olması asıl, belirli süreli olması istisna olup, taraflar arasında belirli süreli iş akdi düzenlenmesini gerektirir objektif nedenlerin varlığını işveren ispat etmelidir.
(Şerh No: 13233 - Ekleyen: Av.İbrahim YİĞİT - Tarih : 19-03-2012 17:38)

5237 S.K. m.267/7'nin Anayasa'ya aykırı olduğundan İPTALİNE ve iptal hükmünün, kararın Resmi Gazete'de yayımlandığı 17.03.2012 tarihinden itibaren 1 YIL SONRA YÜRÜRLÜĞE GİRMESİNE karar verilmiştir.
(Şerh No: 13232 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 18-03-2012 12:53)

5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun Ek 2. maddesinin “Bu Kanunun sinema eseri sahipliği ile ilgili hükümleri, 4110 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği 12/6/1995 tarihinden sonra yapımına başlanan sinema eserlerine uygulanır.” biçimindeki son fıkrasının, “diyalog yazarı ve animatörler” yönünden Anayasa’ya aykırı olduğundan İPTALİ hakkında.
(Şerh No: 13231 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 18-03-2012 12:37)

 Bilgi  [TCK. 228] sanal kumar oynanması
- TCK ' nin 228. maddesinin kumar oynanması için yer ve imkan sağlayan kişiler hakkındaki cezanın uygulanmasına esas 1. maddesine ek bir madde getirilerek, 5326 Sayılı Kabahatler Kanunu kapsamında belirtilen ve ön ödemeye tabi olan kumar oynayanlara uygulanan para cezası kapsamının genişletilerek ve caydırıcı nitelik kazanması açısından kumar oynayanlara da aynı şekilde hapis cezası ve uyuşturucu bağımlılığından farksız olan bu alışkanlık karşısında tedavi v.s. güvenlik tedbirlerinin uygulanması...
(Şerh No: 13226 - Ekleyen: Mehmet EFE - Tarih : 14-03-2012 23:20)

5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 135. maddesinin, 25.5.2005 günlü, 5353 sayılı Yasa’nın 17. maddesiyle değiştirilen (1) numaralı fıkrası ile (3) numaralı fıkrasının Anayasaya aykırılık itirazının reddi hakkında.
(Şerh No: 13225 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 14-03-2012 15:39)

 Bilgi  [FSEK. Ek Madde 5] 22.02.2012 Kabul Tarihli, 6279 sayılı Kanun
ÇOĞALTILMIŞ FİKİR VE SANAT ESERLERİNİ DERLEME KANUNU Kanun No. 6279 Kabul Tarihi: 22/2/2012 BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam ve Tanımlar Amaç MADDE 1 – (1) Bu Kanunun amacı, ülkemizin kültürel varlığı ile bilgi birikimini oluşturan fikir ve sanat eserlerinin basılmış veya çoğaltılmış nüshaları ile ikili ya da çok taraflı anlaşmalar uyarınca yurt dışında basılan veya çoğaltılan fikir ve sanat eserlerinin etkin, sağlıklı ve eksiksi...
(Şerh No: 13224 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 14-03-2012 15:14)

 Bilgi  [FSEK. Ek Madde 5] Maddenin 6279 S.K.'la yürürlükten kaldırılmadan önceki hali
(Ek madde: 03/03/2001 - 4630/38. md.) Bu Kanun kapsamında korunan çoğaltılmış fikir ve sanat eserleri kültür mirasının korunması ve devam ettirilmesi amacıyla Kültür Bakanlığı tarafından derlenir. Fikir ve sanat eserlerini çoğaltan eser veya hak sahibi gerçek veya tüzel kişilerin, çoğaltılan eser nüshalarından çoğaltımından itibaren bir ay içinde en az beş nüshayı derlenmek üzere vermeleri zorunludur. Derlenecek eserler, bu eserleri verecekler ve sorumlulukları, derleme işlemlerini yürü...
(Şerh No: 13223 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 14-03-2012 15:09)

 Bilgi  [SGvGSSK. 102] 01.03.2012 Kabul Tarihli, 6283 sayılı Kanun'un 3. maddesi değişikliği öncesi
j) (Ek: 18/2/2009-5838/4 md.) 9 uncu maddesinin birinci fıkrasının (a) bendine göre sigortalılığı sona erenlere ilişkin bildirim ile 506 sayılı Kanunun geçici 20 nci maddesinde yer alan sandıklara, sandık iştirakçiliğinin başlama veya sona ermesine ilişkin bildirimi, süresi içinde ya da Kurumca belirlenen şekle ve usule uygun olarak yapmayanlar veya Kurumca internet, elektronik veya benzeri ortamda göndermekle zorunlu tutulduğu halde anılan ortamda göndermeyenler hakkında, her bir sigortalı veya...
(Şerh No: 13221 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 14-03-2012 14:15)

Evi üzerinde üçüncü kişi lehine ipotek bulunduğu anlaşılan dosya borçlusunun haczedilmezlik şikayeti; taşınmazını ipotek ettirmekle haczedilmezlik şikayetinden peşinen vazgeçmiş sayılacağından reddedilmelidir.
(Şerh No: 13220 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 14-03-2012 12:33)

İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibinde haciz aşaması bulunmadığından borçlunun, ipotek alacaklısına karşı meskeniyet iddiasında bulunması mümkün değildir.
(Şerh No: 13219 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 14-03-2012 11:53)

İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibinde haciz aşaması bulunmadığından borçlunun, ipotek alacaklısına karşı meskeniyet iddiasında bulunması mümkün değildir.
(Şerh No: 13218 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 14-03-2012 11:45)

 Bilgi  [BiyotıpS. 5] Yasa maddesinde geçen ''serbestçe'' sözcüğüne yönelik kişisel eleştiri ve yorum.
Yasa metninde geçen ''serbestçe'' sözcüğü açılarak, koşulsuz olarak değiştirilmesi ve herhangi bir neden öne sürme zorunluluğu olmadan, ve bu onayın geri alınması daha sonra kişi karşısında kullanılmamasına yönelik biçimde onay formunda geçmesi uygundur.
(Şerh No: 13216 - Ekleyen: Zeliha İlknur DENİZER - Tarih : 14-03-2012 00:26)

 Bilgi  [BiyotıpS. 13] Yasa metninde geçen ''müdahale'' sözcüğüne yönelik kişisel eleştiri
Müdahale sözcüğü doğrudan dış etkiyi gösterdiği için, ''işlem'' sözcüğü ile değiştirilmesi daha uygundur.
(Şerh No: 13214 - Ekleyen: Zeliha İlknur DENİZER - Tarih : 14-03-2012 00:15)

25.02.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6111 sayılı Kanunun 59. maddesiyle değişik 2918 sayılı Kanunun 98. maddesindeki düzenlemeleri birlikte nazara alınarak yapılacak değerlendirme ve araştırma sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken,eksik inceleme ile yazılı şekilde karar tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
(Şerh No: 13186 - Ekleyen: Av.Murat ÇETİN - Tarih : 13-03-2012 14:47)

 Bilgi  [BiyotıpS. 8] Metinde geçen ''herhangi bir tıbbi müdahale'' sözcüğüne yönelik kişisel eleştiri
Metinde geçen ''Herhangi bir tıbbi müdahale'' sözcüğü açıklayıcı değildir. Bu terimin ''O anda gereksinimi olan işlemin'' şeklinde değiştirilmesinin daha uygun olacağı kanaatindeyim. İlk önce yaşamsal gereksinimlerin dikkate alınması daha uygundur.
(Şerh No: 13212 - Ekleyen: Zeliha İlknur DENİZER - Tarih : 13-03-2012 01:48)

 Bilgi  [HastaYön. 26] Yasa metninde geçen ''tıbbi müdahale'' kelimesine yönelik kişisel bir eleştiri
Yasa metninde geçen ''tıbbi müdahale'' terimi yeteri kadar açıklayıcı ve anlaşılır değildir. Örneğin tıbbi müdahaleden operasyon, küçük pansuman, teşhis ya da tedavinin tamamının anlaşılır olması kaçınılmazdır. Daha açıklayıcı bir anlatım olan tıbbi işlem olarak değiştirilmesini kişisel olarak uygun görüyorum.
(Şerh No: 13210 - Ekleyen: Zeliha İlknur DENİZER - Tarih : 13-03-2012 01:37)

 Bilgi  [HastaYön. 14] Yasa maddesinde geçen personel sözcüğüne yönelik, kişisel bir eleştiri
Bu yasa metninde geçen ''Personel'' sözcüğünün açıklaması yeterli değildir. Sağlık çalışanları ve asıl işi sağlık olmasa da, hastanelerde ya da sağlık kurumlarında çalışan tüm görevlilerin (memur, hasta kabul elemanı, hatta temizlik personelinin) de en azından güleryüz göstermesi zorunluluğunun olduğunu yönünde kısa bir ekleme yapılması gerekmektedir.
(Şerh No: 13208 - Ekleyen: Zeliha İlknur DENİZER - Tarih : 13-03-2012 01:24)

 Türkçe  [HastaYön. 14] Personel, hastanın durumunun gerektirdiği tıbbi özeni gösterir. Hastanın hayatını kurtarmak ya da sağlığını koruma olanağı olmadığı durumlarda da, acısını azaltmaya ya da dindirmeye çalışmak zorunludur.
(Şerh No: 13207 - Türkçeleştiren: Zeliha İlknur DENİZER - Tarih : 13-03-2012 01:13)

T.T.K.'nun 662. maddesinde zamanaşımını kesen sebepler "... dava açılması, takip talebinde bulunulması, davanın ihbar edilmesi veya alacağın iflas masasına bildirilmesi" şeklinde sınırlı olarak sayılmıştır. T.T.K.'nun 663/2. maddesine göre ise, zamanaşımının kesilmesi ile kesildiği tarihten itibaren yeni bir süre işlemeye başlar.
(Şerh No: 13206 - Ekleyen: Av.Can DOĞANEL - Tarih : 12-03-2012 09:30)

4077 S.K. m.4/2 hükmüne göre; tüketici, malın teslimi tarihinden itibaren otuz gün içerisinde "açık ayıpları" satıcıya bildirmekle yükümlüdür. 4077 S.K.'da "gizli ayıpların" ne kadar sürede satıcıya ihbar edileceğine dair bir hüküm bulunmadığından 4077 S.K. m.30 gereğince "gizli ayıplar" konusunda BK m.198 uygulanacaktır. Bu meyanda alıcı, teslim aldığı malı örf ve âdete göre, imkân hâsıl olur olmaz muayene etmek ve satıcının tekeffülü altında olan bir ayıp gördüğü zaman bunu satıcıya derhal ihb...
(Şerh No: 13205 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 11-03-2012 19:43)

Kurum tarafından gönderilen idari para cezasına dair ödeme emrine karşı açılan davada görevli mahkeme, 5510 sayılı Yasa’nın 88. maddesi gereği, iş mahkemesidir.
(Şerh No: 13204 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 11-03-2012 11:09)

Davalı anonim şirkete dava dilekçesi ve duruşma günü tebliğe çıkarılmış; tebliğ memuru bu tebligatı şirketin yetkili temsilcisine; onun herhangi bir nedenle tebliği alacak durumda olmaması halinde de usulüne uygun şekilde yetkili kılınan kişiye; şayet bunlar yoksa veya tebligatı alamayacak durumda iseler bu durumu tebliğ evrakına şerh ederek o yerde hazır bulunan tebliğe yetkili memur ve müstahdemlerinden birine o da yoksa herhangi bir memur veya müstahdeme yapması; tebligat evrakında da sırasıy...
(Şerh No: 13202 - Ekleyen: Av.Ahmet GÜÇ - Tarih : 08-03-2012 10:59)

Vaat alacaklısı taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediği takdirde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptal ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir.
(Şerh No: 13203 - Ekleyen: Av.Murat BÖLÜKBAŞ - Tarih : 08-03-2012 10:20)

Article 45- The penalties to be imposed for criminal offences are imprisonment and judicial fines .
(Şerh No: 13168 - Çeviren: Av.M.Serdar DEMİRTAŞ - Tarih : 06-03-2012 12:18)

Article 44- A person who commits more than one offence through a single act, can solely be punished for the offence with the heaviest penalty.
(Şerh No: 13167 - Çeviren: Av.M.Serdar DEMİRTAŞ - Tarih : 06-03-2012 12:17)

Sanığın,müştekinin telefonunu sadece bir kez aradığından dolayı sanığın beraatine karar verilmesi gerekir.
(Şerh No: 13185 - Ekleyen: Av.Evren AKÇAY - Tarih : 02-03-2012 18:07)

 Ses Dosyası  [MK. 793] MK. 793 Sesli Okuma
Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 13201 - Ekleyen: Av.Nur Hayat BURAN - Tarih : 01-03-2012 20:21)

 Ses Dosyası  [MK. 792] MK. 792 Sesli Okuma
Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 13200 - Ekleyen: Av.Nur Hayat BURAN - Tarih : 01-03-2012 20:21)

 Ses Dosyası  [MK. 791] MK. 791 Sesli Okuma
Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 13199 - Ekleyen: Av.Nur Hayat BURAN - Tarih : 01-03-2012 20:20)

 Ses Dosyası  [MK. 790] MK. 790 Sesli Okuma
Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 13198 - Ekleyen: Av.Nur Hayat BURAN - Tarih : 01-03-2012 20:20)

 Ses Dosyası  [MK. 789] MK. 789 Sesli Okuma
Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 13197 - Ekleyen: Av.Nur Hayat BURAN - Tarih : 01-03-2012 20:19)

 Ses Dosyası  [MK. 788] MK. 788 Sesli Okuma
Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 13196 - Ekleyen: Av.Nur Hayat BURAN - Tarih : 01-03-2012 20:19)

 Ses Dosyası  [MK. 787] MK. 787 Sesli Okuma
Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 13195 - Ekleyen: Av.Nur Hayat BURAN - Tarih : 01-03-2012 20:18)

 Ses Dosyası  [MK. 786] MK. 786 Sesli Okuma
Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 13194 - Ekleyen: Av.Nur Hayat BURAN - Tarih : 01-03-2012 20:18)

 Ses Dosyası  [MK. 785] MK. 785 Sesli Okuma
Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 13193 - Ekleyen: Av.Nur Hayat BURAN - Tarih : 01-03-2012 20:18)

 Ses Dosyası  [MK. 784] MK. 784 Sesli Okuma
Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 13192 - Ekleyen: Av.Nur Hayat BURAN - Tarih : 01-03-2012 20:17)

 Ses Dosyası  [MK. 783] MK. 783 Sesli Okuma
Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 13191 - Ekleyen: Av.Nur Hayat BURAN - Tarih : 01-03-2012 20:17)

 Ses Dosyası  [MK. 782] MK. 782 Sesli Okuma
Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 13190 - Ekleyen: Av.Nur Hayat BURAN - Tarih : 01-03-2012 20:17)

 Ses Dosyası  [MK. 781] MK. 781 Sesli Okuma
Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 13189 - Ekleyen: Av.Nur Hayat BURAN - Tarih : 01-03-2012 20:16)

 Ses Dosyası  [MK. 780] MK. 780 Sesli Okuma
Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 13188 - Ekleyen: Av.Nur Hayat BURAN - Tarih : 01-03-2012 20:10)

 Ses Dosyası  [MK. 779] MK. 779 Sesli Okuma
Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 13187 - Ekleyen: Av.Nur Hayat BURAN - Tarih : 01-03-2012 20:10)

 Türkçe  [HastaYön. 16] Hasta, sağlık durumuyla ilgili bilgiler bulunan dosyayı ve kayıtları, doğrudan ya da vekili ya da yasal temsilcisi aracılığıyla inceleyebilir ve bir örneğini alabilir. Bu kayıtlar, yalnızca hastanın tedavisiyle doğrudan ilgili olanlarca görülebilir.
(Şerh No: 13184 - Türkçeleştiren: Zeliha İlknur DENİZER - Tarih : 29-02-2012 19:42)

 Türkçe  [HastaYön. 13] Tıbbi koşullar konusunda ya da her ne biçimde olursa olsun, yaşam hakkından vazgeçilemez. Kendisinin ya da bir başkasının istemi olsa da, kimsenin yaşamına son verilemez.
(Şerh No: 13183 - Türkçeleştiren: Zeliha İlknur DENİZER - Tarih : 29-02-2012 19:31)

Unless the legator committed, transferring of the properties included in the estate or founding limited real rights over them by the official of the execution of will, depends upon to be granted authority by judge of peace. Judge, makes decision after hearing the heirs if found possibility. There is no need to receive authority for dispositions which are in a measure of covering ordinary expenses.
(Şerh No: 13181 - Çeviren: Av.Kadir ORUÇ - Tarih : 26-02-2012 22:27)

Duty of the official of execution of will ends spontaneously in case of his or her death or existence of a cause rendering his or her appointment invalid. The official of execution of will may leave his or her duty through a declaration to be made by him or her to judge of peace. The duty may not be left at an unproper time.
(Şerh No: 13182 - Çeviren: Av.Kadir ORUÇ - Tarih : 26-02-2012 22:18)

Unless the legator has provided otherwise or has given a limited duty in his or her disposition, the official of execution of will is commissioned and authorized to do all transactions necessary in order to be fulfilled the last wishes of the legator. The official of execution of will, especially; 1. Organizes lists of the properties, rights and debts in the estate without delay after starting to duty. While being organized the list, the heirs are kept available if there is possibility. 2. Administrates the estate and requests to be transferred to himself/herself possession of the properties of the estate to the extent that the administration necessitates. 3. Collects receivables of the estate, pays debts of it. 4. Executes bequests. 5. Prepares plan for partitioning of the estate. 6. Represents community of heirs in actions and execution proceedings concerning the estate. May take part as intervener in cases which are related to his or her duty of those instituted by heirs. 7. Notifies the cases and execution proceedings which instituted by himself/herself or those instituted against him or her to the heirs.
(Şerh No: 13180 - Çeviren: Av.Kadir ORUÇ - Tarih : 26-02-2012 21:50)

In case officials of execution of will more than one have been appointed, they perform the duty together unless otherwise is understood from the disposition or nature of the task. If one of them does not or can not accept the duty or his or her duty ends for any reason, the others continue to duty unless otherwise is understood from the disposition of the legator. Even though officials of execution of will more than one have been appointed in order to act together, either of them may make required transactions in urgent cases.
(Şerh No: 13179 - Çeviren: Av.Kadir ORUÇ - Tarih : 26-02-2012 21:23)

Mirasbırakanın okuryazar olmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda, vasiyetçinin, düzenlenen vasiyetnamenin son arzularına uygun olduğunu beyan etmesi yeterli değildir. Tanıkların da, vasiyetçinin kendi önlerinde beyanda bulunduğunu ve onu tasarrufa ehil gördüklerini ifade edip, bu sözlerin yazılması ile de yetinilmeyip vasiyetnamenin kendi yanlarında resmi memur tarafından vasiyetçiye okunduğunu ve onun vasiyetnamenin son arzularını içerdiğini beyan ettiğini de belirtmeleri ve bu beyanlarının altını...
(Şerh No: 13178 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 25-02-2012 18:29)

Miras bırakanın okuryazar olmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda, vasiyetçinin, düzenlenen vasiyetnamenin son arzularına uygun olduğunu beyan etmesi yeterli değildir. Tanıkların da, vasiyetçinin kendi önlerinde beyanda bulunduğunu ve onu tasarrufa ehil gördüklerini ifade edip, bu sözlerin yazılması ile de yetinilmeyip vasiyetnamenin kendi yanlarında resmi memur tarafından vasiyetçiye okunduğunu ve onun vasiyetnamenin son arzularını içerdiğini beyan ettiğini de belirtmeleri ve bu beyanlarının altın...
(Şerh No: 13177 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 25-02-2012 18:23)

Müşterek hayat sırasında aile konutu olan ev tarafların fiilen ayrı yaşıyor olması ile aile konutu olma vasfını kaybetmez.
(Şerh No: 13176 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 25-02-2012 18:15)

The legator, may appoint one or more than one officials of execution of will by the will. The official of execution of will, must have capacity to act when he or she started to duty. That duty of the official of execution of will is notified to him or her by judge of peace; if it is not informed the judge of peace within fifteen days commencing from the date of notification that that duty has not been accepted, the duty is regarded as accepted. The official of execution of will may request a proper fee in return for his or her service.
(Şerh No: 13175 - Çeviren: Av.Kadir ORUÇ - Tarih : 24-02-2012 19:01)

Dispositions without consideration causa mortis made by contract of inheritance or will, are not become invalid since the portion which the legator can dispose of contracts later; they may only be abated.
(Şerh No: 13174 - Çeviren: Av.Kadir ORUÇ - Tarih : 24-02-2012 18:46)

In case the person who has been appointed as heir or to whom specific property has been bequested is not alive on the date of the legator’s death, the contract of inheritance extinguishes spontaneously. The heirs of the person who died before the legator, unless otherwise agreed, may reclaim enrichment that is on the date of death from the person who made testamentary disposition which he or she has acquired pursuant to the contract of inheritance.
(Şerh No: 13173 - Çeviren: Av.Kadir ORUÇ - Tarih : 24-02-2012 18:39)

The party which has right to claim inter vivos deeds pursuant to contract of inheritance, may back down from the contract according to the rules of the law of obligations in case those deeds have not been performed or collateralised in accordance with the contract.
(Şerh No: 13172 - Çeviren: Av.Kadir ORUÇ - Tarih : 24-02-2012 18:34)

Article47- Aggravated life imprisonment lasts until the death of the convict and is enforced under the strict security regime measures as defined in statute and decree .
(Şerh No: 13170 - Çeviren: Av.M.Serdar DEMİRTAŞ - Tarih : 24-02-2012 13:29)

Article 46/1 The types of imprisonment are as follows ; a)Aggravated life imprisonment b)Life imprisonment c)A specific term of imprisonment
(Şerh No: 13169 - Çeviren: Av.M.Serdar DEMİRTAŞ - Tarih : 24-02-2012 13:25)

Contract of inheritance, may be extinguished at any time by written agreement of parties. If it appears that the person who has been appointed as heir or to whom has been bequested specific property by contract of inheritance performed an act towards the legator which creating ground of dismissal from heirship after contract of inheritance has been made; the legator may extinguish the contract of inheritance unilaterally. Extinguishment unilaterally, shall be made by one of forms specified for wills by the law.
(Şerh No: 13166 - Çeviren: Av.Kadir ORUÇ - Tarih : 21-02-2012 13:29)

Contract of inheritance must be drawn up in the form of official will in order to be valid. Parties of the contract, declare their wishes to the official at the same time and sign the contract drawn up before the official and two witnesses.
(Şerh No: 13165 - Çeviren: Av.Kadir ORUÇ - Tarih : 21-02-2012 13:22)

If the legator makes a new will unless he or she extinguishes his or her former will, unless it completed the former will in such a way above any suspicion, subsequent will takes the place of it. Bequesting a specific property, unless specified otherwise in the will, also becomes extinguished when the legator made another disposal over that property later incompatible with that bequest.
(Şerh No: 13164 - Çeviren: Av.Kadir ORUÇ - Tarih : 21-02-2012 13:17)

The legator, may back down from the will by means of annihilaton as well. The will which has been annihilated as a result of accident or by fault of third person and which there has not been possibility to determine its content exactly or completely loses its validity. The right to claim compensation is reserved.
(Şerh No: 13163 - Çeviren: Av.Kadir ORUÇ - Tarih : 21-02-2012 13:11)

"Kamu davası sırasında suç tarihi 14.12.1994 olarak saptandığından Av.Y.nın 159/2.fıkrası hükmüne göre eylemin işlenmesinden itibaren 4,5 yıl geçmişse disiplin cezası verilemez .Bu nedenle şikayetli avukat hakkında verilen disiplin cezasının zamanaşımı nedeniyle ortadan kaldırılmasına oybirliğiyle karar verildi." (TBB D.K. 18.09.1999 T., 1999/68 E.,1999/110 K.)
(Şerh No: 13162 - Ekleyen: Av.İsmail DUYGULU - Tarih : 19-02-2012 21:12)

 
THS Sunucusu bu sayfayı 0,12914801 saniyede 9 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.