Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi, Esas: 2010/13828, Karar: 2011/2475 İçtihat

Üyemizin Özeti
Davacının iş göremezliği, 27.1.1998 tarihli kaza ile oluşmuştur ve kaza sonrası oluşan iş göremezlikte zamanla gelişen bir maluliyet artışı da söz konusu değildir. Bu durumda; davacının uğradığı iş göremezlikte, zamanaşımının başlangıcı olay tarihidir ve maluliyet raporunun sonradan alınması da zamanaşımı başlangıcının olay tarihi olduğu sonucunu değiştirmez.
(Karar Tarihi : 21.03.2011)
"Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.

Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi Hacer Pat tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi:

Dava, iş kazası sonucu sürekli iş göremezliğe uğrayan davacının maddi ve manevi zarariarının giderilmesi istemine ilişkindir.

Mahkemece istemin yazılı şekilde kısmen kabulüne ilişkin verilen hüküm, dairemize ait 21.12.2009 tarihli ve 2009/10442-16633 Sayılı ilamı ile, "bu tür tazminat davalarında Borçlar Kanununun 125. maddesine göre zamanaşımı olay tarihinden itibaren 10 yıldır. Somut olayda davalı ıslah ile artırılan maddi tazminat miktarı yönünden yasal sürede zamanaşımı iddiasında bulunmuş, olay ise 27.1.1998 tarihinde meydana gelmiştir. Islah ile artırılan miktara ilişkin istemin 3.3.2009 tarihinde yapılmış olduğu açık olmakla, ıslah ile artırılan maddi tazminat yönünden istemin reddine karar verilmesi" gerekçesi ile bozulmuş, mahkemece, davacının Adli Tıp Kurumunun 19.10.2008 tarihli kararı ile maluliyetinin %37.2 olarak belirlenmesi bu sebeple de, iş göremezlik derecesinin tespitindeki bu değişiklik rapor tarihi itibariyle ıslah edilen miktar yönünden davada zamanaşımı süresinin dolmadığı gerekçesi ile hükümde ısrar edilmesi ile yazılı maddi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmiştir.

Yargıtay HGK'nun 3.11.2010 gün 2010/21-535 E., 2010/549 K. sayılı ilamı ile, hükümün direnme niteliğinde olmadığından hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için dava dosyası dairemize gelmiştir.

Davacının, 27.1.1998 tarihinde oluşan iş kazasında sol el 1, 2, 3 ve 4. parmaklarının kesilerek iş göremezliğe uğradığı bu kaza sonrasında Kurumca belirlenen ve davacının da kabul ettiği %24.2 iş göremezlik oranına göre alınan hesap raporunu davacının kabul ettiği açıktır. Bu somut olgu bir yana davacının uğradığı iş göremezlikte, zamanaşımının başlangıcı olay tarihi olup maluliyet raporunun sonradan alınması sonucu değiştirmez. Davacının iş göremezliğin 27.1.1998 tarihli kaza ile oluştuğu ve kaza sonrası oluşan iş göremezlikte zamanla gelişen bir maluliyet artışının olmayacağı açıktır. Kurumca belirlenen %24.2 maluliyet oranı kontrol kaydı verilmeden belirlenmiş olup, oluşan iş göremezliğin niteliği de zamanla artış gösteren bir rahatsızlık niteliğinde değildir. İş göremezlik kaza tarihi itibariyle oluşmuş ve kesinleşmiş olmakla, davacının BK'nun 125. maddesinde belirtilen 10 yıllık zamanaşımı süresi dolmuş olmakla ıslah ile arttırılan maddi tazminat talebi yönünden istemin reddi gerekmektedir.

Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.

KARAR : Hükmün yukarda açıklanan sebeplerle BOZULMASINA, temyiz harcının istenmesi halinde davalıya iadesine, 21.3.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi."
İlgili Mevzuat Hükmü : Borçlar Kanunu (Eski) MADDE 125 :Bu kanunda başka suretle hüküm mevcut olmadığı takdirde, her dâva on senelik müruru zamana tâbidir.



 
Şerhi Ekleyen Üyemiz:
Av.Nevra ÖKSÜZ
Hukukçu
Avukat
Şerh Son Güncelleme: 23-03-2012

THS Sunucusu bu sayfayı 0,02223110 saniyede 8 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.