Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Aktif Makale Kira Sözleşmelerine Dair İpuçları

Yazan : Av.Ufuk Kula [Yazarla İletişim]
Avukat-İzmir Barosu

Makale Özeti
Eski 6570 sayılı ve Yeni 6098 sayılı kanuna göre düzenlenen kira sözleşmelerinde yaşanacak sorunların henüz sözleşme başlangıcında en aza indirilmesi amacıyla hazırlanmış bir çalışmadır.
Yazarın Notu
Bu Çalışmanın Bazı Kısımları Yeni Borçlar Kanunu'na Göre Değiştirilmiştir.

KONUT VE İŞYERİ KİRA HUKUKU HAKKINDA DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER

Türk hukuk sistemine göre konut ve işyerleri hakkında kira hukukunun temelinde öncelikle hangi kanunun uygulanacağı yatar.Taşınmaz,eğer konut veya çatılı(üzeri kapalı) işyeri ise 6098 sayılı Borçlar Kanunu'nun Konut ve Çatılı İşyeri Kiraları'na dair bölümü,bunlardan değilse,bu kez Borçlar Kanununun kiraya ilişkin diğer genel hükümleri uygulanacktır.6570 sayılı Gayrimenkul Kiraları Hakkında Kanun ise artık yürürlükten kalkmıştır..


Uygulamada daha çok eski 6570 sayılı Gayrimenkul Kiraları Hakkında Kanunun Uygulandığı taşınmazlarla,yani yeni Borçlar Kanunun Konut ve Çatılı İşyerleri ile karşılaşılmaktadır.Bu kapsamda kira sözleşmesi hazırlanırken dikkat edilecek hususlar ve karşılaşılacak sorunların çözümlerini başlıklar altında incelemek gerekirse;


1.Kira Sözleşmesinin Şekli


Borçlar Kanunu herhangi bir şekilden bahsetmemiştir.Yargıtayın görüşüne göre kira sözleşmesinin yazılı olmaması,böyle bir sözleşmenin olmadığı anlamına gelmez.Sözleşme sözlü olarak veya kullanıma sessiz kalarak/dolaylı olarak onay verdiğini gösterir hareketlerle (zımmi olarak) da yapılablir. (Yarg.1.H.D.Esas No:2004/4422,Karar No. 2004/5460,Tarihi,10.05.2004)

2.Kiracının veya Kiralayanın Vekil Olması,Kiralayanın Malik Olmaması
Hukukumuz her üç duruma da onay vermiştir.Eğer kira sözleşmesini kiracı veya kiralayan adına onların vekili imzalıyorsa mutlaka vekil olduklarını belirtmeleri gerekir.Aksi halde sözleşmeden doğan hak ve alacaklar imza atan şahsa ait olacaktır.Bu durumda zarar gören taraflar (kiracı-kiralayan-vekil) yeni bir dava ile borçlar kanunumuzdaki vekalete ilişkin hükümlerden yararlanacaklardır.


Bunun yanında bir taşınmazı mutlaka sahibi (malik) kiralayacak şeklinde bir hüküm yoktur.Bu nedenle teknik olarak ev sahibi değil kiralayan deyimi kullanılmaktadır.


3.Kira Bedelinin ve Vergilerin Belirlenmesi


İşyeri kira bedeli hakkında en önemli husus,miktarın net veya brüt olmasıdır.İşyeri kiralarında stopajın kiraya dahil olması halinde ( %20 ) kira bedeli brüt olarak adlandırılır.Kiracı stopajı öderse,kiradan düşerek kalan miktarı öder.Aksi halde (ve uygulamada genellikle böyledir) kira bedeli net olarak yazılır.( ÖR: Aylık 2000-TL Net) Unutulmamalıdır ki,vergi hukukuna göre stopaj her zaman kiralayana aittir.Ancak sözleşmelerde genellikle stopaj ve diğer ayni olmayan (emlak vergisi v.b.) vergiler kiracıya yükletilir.Bu halde vergilerden sorumlu olan kiralayan olup,ödediği takdirde ancak sözleşmeye dayanarak kiracıya rücu edebilir.


Kira sözleşmesinin damga vergisinin de ödenmesi gerekir.Uygulamada işyeri açılışı için verilen belgelerde adresin kira olması nedeniyle,vergi dairesi kira sözleşmesi istemekte ve damga vergisinin ödenmiş olmasını istemektedir.Bu nedenle işyeri kiralarında damga vergisi önem arz etmektedir.Damga vergisinin sorumluluğu ise hukuken her iki taraftadır ve sözleşme sayısı kadar damga vergisi ödenmesi gerekmektedir.Kiralayan için ise damga vergisinin ödenip ödenmemesi daha çok hukuki bir uyuşmazlıkta ortaya çıkmaktadır.Nitekim adli işlemlerde mahkemeler ve icra daireleri damga vergisi ödenmeyen sözleşmeler hakkında işlem yapmamaktadır.Bir diğer önemli nokta ise,sözleşmede kefil olması halinde damga vergisinin katlanmasıdır.Bu hususa dikkat edilmelidir.


4.Demirbaşlar ve Taşınmazın Genel Durumu


Kiralananın içinde yer alan ve kiracının kullanımına sunulacak eşyalar demirbaşları oluşturur.Özellikle tahliye esnasında demirbaşların ve kiralananın durumu önemlidir.Bu konudaki zararlar sık sık uyuşmazlık oluşturmaktadır.Bunu önlemek için sözleşmeye demirbaşlar ve taşınmazın durumu tek tek yazılmalıdır.(ÖR: Yerler 1.Kalite Ahşap Parke,Duvarlar Alçıpan, ...marka Elektrik Saati,Çelik Kapı,Hazır ... marka mutfak, 5 adet Amerikan Kapı,Boyası Yeni,Tüm Camlar Sağlam v.b.)

5.Depozito Bedeli


Sözleşmelerde depozito adı altında alınan bir nevi teminat belirlenmektedir. Yeni borçlar kanunu depozito konusunu ayrıntılı olarak düzenlemiş ve hem kiracıyı hem de kiralayanı bağlayıcı hükümler getirmiştir.Buna göre depozito bedeli banka açılacak bir hesaba yatacak ve sözleşme süresinin sonuna kadar kimsenin kullanımına verilmeyecektir.


6.Kiracının Yaptığı Masraflar


Kiralananın durumuna veya kiracının kiralanan şeyi kullanma amacına uygun olarak kiralananda bir takım masraflar yapılmaktadır.Bunlar genellikle boya-badana,camların veya yer döşemesinin yenilenmesi,yeni kapı ya da wc yapılması v.b. gibi işlemlerdir.
Kiracının,taşınmazın genel standart ihtiyaçlarını yapması gerekir.Örneğin bozulan basit kapı kilidini yaptırması,varsa kırılan camı yaptırması v.b. gibi küçük çaplı tamiratlar kiracıya aittir.Burada bahsedilen büyük çaplı zorunluluktan değil isteğe bağlı yapılan masraflardır.
Bu madde,kira sözleşmelerinde uyuşmazlıkların sıkça çıktığı bir maddedir.Masraflar için öncelikle bakılacak şey kiracının masraf için kiralayandan onay alıp almamasıdır.Eğer yazılı olarak yapılacak işlemler onaylanır ve kimin karşılayacağı belirlenmişse zaten sorun çıkmayacaktır,tavsiye dilen de budur.Kiracı onay almadan masraflar yaptıysa bu kez yapılan masrafları Yargıtay kiralayan açısından sebepsiz zenginleşme olarak değerlendirmektedir.Ancak dikkat edilmesi gereken nokta masrafın lüks olup olmadığıdır.Lüks masraflar ( altın başlıklı musluk,svarowski taşlı kapı kolu,ortalamanın çok üstünde en lüks sınıf fayans v.b. gibi) bu kapsamda değildir.Bu tarzda masrafların dışında kalan ve söküp götürülmesi mümkün olan tüm masraflar sebepsiz zenginleşme kapsamında kalır.Kiracı,söküp götürebileceği masrafları taşınmaza zarar vermeden sökmeli,sökülemeyecek nitelikteki masrafların bedeli için ise kiralayana başvurmalıdır.Burada değer verilen şey, yapılan bu masraflarla kiralayanın taşınmazının değerinin artması ve bu masraflara sahip olmasıdır.


Sözleşmelerde açıkça kiracının yapacağı masraflardan kiralayanın sorumlu olmayacağı bunlar için kiralayana başvurulamayacağı yazılmışsa,kiracı sebepsiz zenginleşmeye dayanarak da olsa kiralayandan hiçbir talepte bulunamayacaktır.


7.Kira Bedelinin Artış Oranı


Kira bedelinin artış oranı sözleşmenin esaslı noktalarından biridir.Kanun taraflara sözleşmeyle oran belirlemeyi serbest bırakmışsa da,Borçlar Kanunu artışların DİE (Devlet İstatistik Enstitüsü) ÜFE(Üretici Fiyat Endeksi) yıllık değişim oranlarını baz alınarak,yıllık bazdaki son 12 aylık ÜFE oranını geçemeyeceğini düzenlemiş ve kiracıları bir nevi korumayı amaçlamıştır.Burada dikkat edilecek hususlardan biri de şudur,kanuna eklenen geçici madde ile 2020 yılına kadar tacirlerele ve tüzel kişiliğe sahip kiracılarla yapılacak sözleşmelerde kira artış oranında ÜFE sınırlamasının geçerli olmayacağıdır.Bu hallerde sözleşmeyle belirlene oran geçerli olacaktır.


Yargıtayın bu konuda en çok dikkat çektiği nokta,artış oranının açık ve belirlenebilir olmasıdır.Bu nedenle bu oranlar belirlendiğinde oranın yıllık mı yoksa aylık mı olduğu ve hangi ayın baz alınacağı açıkça belirtilmelidir.( DİE’nin sözleşmenin bittiği yeni kiranın verileceği ilk aydan bir önceki ayda,yıllık bazda açıkladığı TEFE oranı v.b. gibi) açık ve belirlenebilir olmayan artış oranları ( yıllık enflasyona göre v.b.) geçersizdir.Bu nedenle artış oranı ya % lik olarak belirlenmeli ya da hangi kurumun hangi oranı baz alınacağı açıkça yazılarak belirlenmelidir.



8. Sözleşmenin Sona Ermesi veya Yenilenmesi


6570 Sayılı kanun gereği sözleşmelerin süre sınırı yoktur.Taraflar diledikleri kadar süreli sözleşme yapabilirler.Sözleşmelerde bu konuda yaşanan sorunlar daha çok sona erme tarihi ile ilgilidir.Kira sözleşmelerinin süresi ne olursa olsun tarafların belirledikleri sürenin sona ermesinden en geç 15 gün önceden kiracı sözleşmeyi sonlandıracağını bildirmezse kira sözleşmesi aynı şartlarla bir yıl daha uzamış sayılır.Uzama süresi,sözleşme kaç yıllık olursa olsun daima 1 yıldır.Burada şart koşulan 15 günlük sürenin en geç 1 ay ya da 2 ay gibi sürelere çıkartılması,kiracı aleyhine değişiklik olarak kabul edildiğinden geçerli değildir.Yani sözleşmelerdeki kiracı en az 2 ay önceden kiralananı tahliye edeceğini bildirmezse sözleşme uzar v.b. gibi süreler taraflarca imzalı olarak belirlense dahi geçerli değildir.
Bu makaleden kısa alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir :

"Kira Sözleşmelerine Dair İpuçları" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Av.Ufuk Kula'e aittir ve makale, yazarı tarafından Türk Hukuk Sitesi (http://www.turkhukuksitesi.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.

Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak yazarının izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.


[Yazıcıya Gönderin] [Bilgisayarınıza İndirin][Arkadaşa Gönderin] [Yazarla İletişim]
Bu makaleye henüz okuyucu yorumu eklenmedi. İlk siz yorumlayın!
» Makale Bilgileri
Tarih
05-10-2011 - 12:08
(4596 gün önce)
Yeni Makale Gönderin!
Değerlendirme
Şu ana dek 14 okuyucu bu makaleyi değerlendirdi : 12 okuyucu (86%) makaleyi yararlı bulurken, 2 okuyucu (14%) yararlı bulmadı.
Okuyucu
53977
Bu Makaleyi Şu An Okuyanlar (1) :  
* Son okunma 2 gün 23 saat 15 dakika 26 saniye önce.
* Ortalama Günde 11,74 okuyucu.
* Karakter Sayısı : 9690, Kelime Sayısı : 1173, Boyut : 9,46 Kb.
* 10 kez yazdırıldı.
* 15 kez indirildi.
* 11 okur yazarla iletişim kurdu.
* Makale No : 1388
Yorumlar : 0
Bu makaleye henüz okuyucu yorumu eklenmedi. İlk siz yorumlayın!
Makalelerde Arayın
» Çok Tartışılan Makaleler
» En Beğenilen Makaleler
» Çok Okunan Makaleler
» En Yeni Makaleler
THS Sunucusu bu sayfayı 0,04251909 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.