Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

6762 S.lı Türk Ticaret Kanunu

Kabul Tarihi : 29.06.1956
Yayınlandığı Resmi Gazete : 09.07.1956
THS'deki Şerh Sayısı : 2790 [Şerhleri Listeleyin]
Bu şerh Türk Hukuk Sitesi Ticaret Hukuku Çalışma Grubu tarafından geliştirilmektedir.

MADDE 1401. 2. MÜDDET:

       Sigortacı 1400 üncü maddedeki hakkı kullanma hususundaki kararını sigortalıya, sigortalının kazayı ve bu kazanın mahiyetini ve bundan doğrudan doğruya doğan neticeleri ve kendisince bilinen ve kazaya taalluk eden diğer bütün halleri kendisine bildirdiği günün geçmesinden itibaren en geç üç gün içinde bildirmeye mecburdur; bu müddet içinde ihbarda bulunmazsa 1400 üncü maddede yazılı hakkı düşer.
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1402. III - SİGORTA DEĞERİNİN ALTINDA SİGORTA HALİNDE

Sigorta tam değer üzerinden yapılmamışsa sigortacı, 1393 üncü maddede yazılı garame payları, fedakârlıklar ve masraflardan ancak sigorta bedelinin sigorta değerine olan nispetine göre mesul olur.
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1403. IV - SONRAKİ KAZALAR ÜZERİNE

Sigortacının bir zarari tazmin borcu, sonradan sigortacıya ait olmıyan bir riziko neticesinde yeni bir zararın ve hatta tam bir ziyaın hâdis olmasiyle ne düşer ne değişir.
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1404. V - MUAFLIK

1. HUSUSİ AVARYA HALİNDE

(Değişik: 2915 - 12.10.1983) Aksine sözleşme yoksa, hususi avaryalar, 1393 üncü maddenin 4 üncü bendindeki zararın tespiti masrafları hesaba katılmaksızın sigorta değerinin yüzde üçünü geçmedikçe sigortacı bunları ödemez; fakat yüzde üçü geçerse yüzde üç indirilmeksizin tam olarak tazmin eder.

Gemi, müddet üzerine veya birden çok yolculuk için sigorta ettirilmiş ise yüzde üç her bir yolculuk için ayrıca hesap edilir. Yolculuk mefhumu 1238 inci maddeye göre tayin olunur.
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1405. 2. ÖDENMESİ MECBURİ MASRAFLAR

Sigortacı 1393 üncü maddenin 1 - 3 sayılı bentlerinde yazılı garame paylarını, fedakârlıkları ve masrafları sigorta değerinin yüzde üçüne varmasalar bile ödemeye mecburdur. ancak bunlar 1404 üncü maddede yazılı yüzde üçün tesbitinde hesaba katılmaz.
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1406. 3. HUSUSİ MUKAVELELER

(Değişik: 2915 - 12.10.1983) Sigortacının mukavelede gösterilen nispette muaf olacağı kabul edilmiş bulunduğu takdirde yüzde üç yerine bu nispet esas alınmak suretiyle, 1404 ve 1405 inci maddeler uygulanır.
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1407. VI - HUSUSİ KAYITLAR

1. HARB RİZİKOSU HAKKINDA

a) "HARB ENGELLERİ FRANKODUR" KAYDI

Sigortacının harb rizikolarını üstüne almıyacağı ve diğer rizikolar için de sigortanın yalnız harb yüzünden bir engel çıkmasına kadar süreceği kararlaştırılmış hususiyle "Harb mânileri frankodur" kaydı poliçede yazılmışsa sigortacı için riziko, harb rizikosunun yolculuk üzerinde tesir etmeye başladığı, bilhassa yolculuğun başlaması veya devamı harb gemileri, veya abluka yüzünden sekteye uğradığı veya harb rizikosunu bertaraf etmek için geciktirildiği gemi böyle bir sebeple yolunu değiştirdiği veyahut da kaptan harb yüzünden gemiyi artık serbestçe idare edemez hale düştüğü anda biter.
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1408. b) "YALNIZ DENİZ RİZİKOSU İÇİN" KAYDI

Sigortacının harb rizikosunu üstüne almıyacağı ve fakat bütün diğer rizikoları harb yüzünden bir engel çıkmasından sonra dahi üstüne alacağı kararlaştırılmış, hususiyle "Yalnız deniz rizikosu için" kaydı poliçede yazılmışsa sigortacı için riziko; ancak sigorta olunan şeye mütaallik mahkûmiyet karariyle veya harb rizikosu istisna edilmiş olmasaydı rizikonun bitmiş olacağı anda biter. Fakat sigortacı doğrudan doğruya harb rizikosu yüzünden doğan zararlardan ve bilhassa şunlardan mesul değildir:

1. Muharip devletlerin müsaderesinden;

2. Harb gemileri ve korsanların Zabıt ve tahrip, İmha ve yağmalarından;

3. Tevkif ve itiraz, durma limanının ablukası veya abluka edilen bir limana kabul edilmemek yahut da harb rizikosu dolayısiyle ihtiyari durma yüzünden çıkan masraflardan;

4. Böyle bir durmanın aşağıda yazılı neticelerinden; malların bozulması ve azalması; boşaltma ve depo masraf ve rizikosu, sonradan sevk masrafları.

Tereddüt halinde harb rizikosunun zarara sebebiyet vermediği kabul edilir.
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1409. 2. "SALİMEN MUVASSALAT İÇİN" KAYDI

Mukavele "Salimen muvassalat için" kaydiyle yapılmışsa sigortacı için riziko, geminin varma limanında mûtat veya münasip yere demir attığı veya bağlandığı anda biter.

Sigortacı da ancak aşağıdaki hallerde mesul olur:

1. Geminin sigortası halinde gemi tamamen zayi olur veya 1420 nci madde gereğince bırakılır yahut bir kaza yüzünden varma limanına ulaşılmadan önce tamir kabul etmediği veya tamire değmediği için 1432 nci madde gereğince satılırsa;

2. Malların sigortası halinde bir kaza neticesinde mallar veya malların bir kısmı varma limanına ulaşmaz, hususiyle varma limanına ulaşmadan önce bir kaza neticesinde satılırsa; şu kadar ki, mallar varma limanına ulaşmış olursa sigortacı bir hasardan veya hasar neticesindeki zıyadan mesul olmaz.

Bundan başka, sigortacı hiçbir halde 1393 üncü maddede yazılı garame payları ile fedakârlıkları ve masrafları çekmez.
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1410. 3. "KARAYA OTURMADAN BAŞKA HASAR FRANKODUR" KAYDI

Mukavele "Karaya oturmadan başka hasar farankodur" kaydı ile yapılmışsa sigortacı hasardan doğmuş bir zarardan; bu zararın kıymet düşüklüğü yahut tamamen veya kısmen zıyadan ibaret olması ve hususiyle malların varma limanına tamamen bozulmuş ve asli vasıfları kaybolmuş bir halde olarak ulaşması yahut hasar veya büsbütün mahvolmak tehlikesi yüzünden yolculuk sırasında satılmış olmaları halleri arasında bir fark gözetilmeksizin mesul olmaz; meğer ki, sigorta edilen malların yüklü bulunduğu gemi veya mavna karaya oturmuş olsun. Alabora, batma, teknenin kırılması, geminin parçalanması ve gemi veya mavnayı tamir kabul etmez bir hale sokan her deniz kazası karaya oturma gibidir.

Karaya oturma veya buna eşit sayılan bir deniz kazası halinde sigortacı böyle bir deniz kazasından doğan ve 1404 üncü maddede yazılı yüzde üçü aşan her hasardan mesul olup başka bir hasardan mesul olmaz. Hasarın böyle bir kazadan doğduğuna ihtimal verebilirse onun kaza neticesinde meydana gelmiş olduğu kabul olunur.

Sigortacı hasardan doğmuş olmıyan herzarardan; karaya oturma gibi kazalardan birinin olup olmadığı aranmaksızın, mukavele sanki yukardaki kaydolunmaksızın yapılmış gibi mesul olur. 1393 üncü maddenin 1, 2 ve 4 üncü bentlerinde yazılı garame payları, fedakârlıklar ve masraflardan her halde mesul olursa da aynı maddenin 3 üncü bendinde yazılı masraflardan ancak kendisine düşecek bir zıyaın önüne geçilmesi için yapılmış olmaları şartiyle mesul olur.

Kendiliğinden ateş alma hali hariç yangın veya böyle bir yangını söndürme yahut bombardıman yüzünden doğan bir hasardan "Karaya oturmadan başka hasar farankodur" kaydı konulmuş olsa dahi, sigortacı mesul olur.
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1411. 4. "KARAYA OTURMADAN BAŞKA KIRILMA VE PARÇALANMA FRANKODUR" KAYDI

Mukavele "Karaya oturmadan başka kırılma ve parçalanma frankodur" kaydiyle yapılmışsa sigortacı ancak 1410 uncu maddeye göre hasardan mesul olduğu nispette kırılma ve parçalanmadan mesul olur.
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1412. 5. KARAYA OTURMA TABİRİ

Aşağıdaki hallerde 1410 ve 1411 inci maddelere göre "Karaya oturma" vardır:

1. Gemi deniz yolculuğunun mûtat hallerinden olmıyarak bir yere saplanıp kalır ve tekrar yüzdürülemezse;

2. Yere saplanan gemi demir üzerinde hisalamak, yelken toplamak gibi alelâde tedbirlerde değil direkler kesmek, yükün bir kısmını denize atmak veya boşaltmak gibi fevkalâde tedbirlerle yahut suların fevkalâde yükselmesi suretiyle, yüzdürülürse;

3. Gemi teknesi saplanma yüzünden önemli bir zarara uğradıktan sonra gemi yüzdürülürse.
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1413. BEŞİNCİ KISIM

ZARARIN ŞÜMULÜ

A) TAM ZIYA

I - HALLER

1. GEMİ VEYA YÜK

Gemi veya mallar yok olmuş veya bir daha elde etmek ihtimali olmaksızın sigortalının elinden çıkmış, hususiyle kurtrılamıyacak surette batmış veya asli vasıfları kaybolmuş yahut ganimet olduğuna karar verilmişse gemi veya mal için tam zıya vardır. Gemi enkazının veya demirbaş teferruatının tek-tük parçaları kurtarılırsa bile tam zıya var sayılır.
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1414. 2. NAVLUN

Navlun için tam zıya, bütün navlunun kaybolması halinde var sayılır.
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1415. 3. UMULAN KAR VEYA KOMİSYON

Malların varma yerine ulaşması halinde beklenilen komüsyon veya umulan kâr için tam zıya, malların varma yerine ulaşmamaları halinde varsayılır.
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1416. 4. DENİZ ÖDÜNCÜ VEYA AVARYA PARALARI

Deniz ödüncü ile avarya paraları için tam zıya; deniz ödüncüne karşı rehnedilen şeylerle kendileri için avarya paraları avans olarak verilen veya harcanan şeylerin tam zıyaa uğramaları veyahut da; alınan deniz ödünçleri veya sair takyitler neticesinde mezkûr paraları karşılamak için hiçbir şey kalmıyacak şekilde bir hasarla neticelenen diğer bir deniz kazasına uğramaları halinde var sayılır.
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1417. II - TAZMİNAT

1. UMUMİ OLARAK

Tam zıya halinde sigortacı sigorta bedelini tam olarak ödemeye mecburdur. 1357 nci madde hükmünce yapılacak indirmeler mahfuzdur.
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1418. 2. İNDİRİLME

a) KISMİ KURTARMA HALİNDE

Tam zıya halinde sigorta bedelinin ödenmesinden önce bir şey kurtarılmış olursa bunun satış bedeli sigorta bedelinden indirilir. Sigorta tam değer üzerinden yapılmamışsa sigorta bedelinden yalnız kurtarılan şeyin satış bedelinin sigorta değeriyle mütenasip bir kısmı indirilir.

Sigorta bedelinin ödenmesiyle sigortalının sigorta edilmiş şey üzerindeki hakları sigortacıya geçer.

Sigorta bedeli ödendikten sonra tam veya kısmi bir kurtarma yapılırsa sonradan kurtarılan şeyler üzerinde yalnız sigortacı hak iddia edebilir. Sigorta tam değer üzerinden yapılmamışsa sigortacı yalnız kurtarılan şeylerin sigorta değeriyle mütenasip bir kısmına hak kazanır.
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1419. b) UMULAN KARIN ZIYAI HALİNDE

Umulan kârın 1415 inci maddede yazlı tam zıyaı halinde mallar sâfi satış bedeli malların sigorta değerini aşacak kadar kârlı bir surette satılmış olur yahut müşterek avarya hallerinde feda edilmiş olan veya 1001, 1112 nci maddelere göre tazminat verilmesi lâzımgelen mallar için sigorta fazla bir para tazmin edilmiş olursa, aşan para umulan kârın sigorta bedelinden indirilir.
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1420. III - BIRAKMA

1. ŞARTLARI

Sigortalı aşağıdaki hallerde sigorta edilen şey üzerinde haiz olduğu hakları devrederek sigorta bedelinin tamamının ödenmesini istiyebilir:

1. Gemi aşağıdaki maddeler hükmünce gaip sayılırsa;

2. Gemi veya malların ambargo edilmiş, muharip bir devlet tarafından müsadere olunmuş veya başka suretle bir âmme tasarrufiyle alıkonulmuş yahut deniz haydutları tarafından zaptedilmiş olması sebebiyle sigortanın mevzuu olan şey tehlikeye mâruz bulunur ve bu olaylar;

A) Akdeniz, Karadeniz ve Azak denizinin bütün limanları veya kısımları da dâhil olmak üzere bir Avrupa limanında veya Avrupa denizinde vâkı olmuşsa altı ay;

B) Ümit ve Horn burunlarının berisinde olmak üzere başka sularda vâkı olmuşsa dokuz ay;

C) Bu burunlardan birinin ötesinde olmak üzere başka sularda vâkı olmuşsa 12 ay; geçtiği halde gemi ve mallar serbest bırakılmamış olursa.

Bu müddetler kazanın 1377 nci madde gereğince sigortacıya sigortalı tarafından bildirildiği günden itibaren hesap olunur.
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1421. 2. GEMİNİN GAİPLİĞİ

a) UMUMİ OLARAK

Yolculuğa başlamış olan gemi gaiplik müddeti içinde varma limanına ulaşmamış ve bu müddet içinde de ilgililer ondan haber almamışlarsa gaip sayılır.

Gaiplik Müddeti:

1. Kalkma ve varma limanlarının her ikisi de Avrupa limanlarından ise yelkenli için altı, vapur için dört ay;

2. Kalkma ve varma limanlarından yalnız biri Avrupa dışında bir liman olur ve Ümit yahut Horn burunlarının berisinde bulunursa, yelkenli ve vapur için 9 ay; bu burunlardan birinin ötesinde bulunursa yelkenli ve vapur için 12 ay;

3. Hem kalkma ve hem varma limanı Avrupa dışında bulunursa yolculuğun ortalama müddeti iki veya üç ayı geçmediğine yahut üç aydan fazla sürdüğüne göre yelkenli ve vapur için altı, dokuz veya on iki aydır.

Tereddüt halinde en uzun müddet beklenir.
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1422. b) MÜDDETİN BAŞLANGICI

Gaiplik müddeti, geminin yolculuğa başladığı günden itibaren hesap olunur. Bununla beraber kalktıktan sonra gemi hakkında haber alınmışsa gemi, emin olan habere göre son olarak bulunduğu yerden kalkmış olsaydı hangi gün yolculuğa başladığı gün sayılacak idi ise o günden itibaren gaiplik müddeti hesap olunur.
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1423. 3. BIRAKMA MÜDDETİ

a) UMUMİ OLARAK

Bırakma beyanının sigortacıya bırakma müddeti içinde vâsıl olması lâzımdır.

1420 nci maddenin birinci bendinde yazılı gaiplik halinde varma limanı bir Avrupa limanı ise ve aynı maddenin ikinci bendinde yazılı olaylardan birinin vukuu halinde olay Akdenizin, Karadenizin ve Azakdenizinin bütün liman veya kısımları da dâhil olmak üzere bir Avrupa limanında veya bir Avrupa denizinde vâkı olmuşsa bırakma süresi altı ay ve bütün diğer hallerde dokuz aydır. Bu süre 1420 ve 1421 inci maddelerde yazılı müddetlerin bitmesiyle işlemeye başlar.

Mükerrer sigorta halinde bırakma müddeti sigortacının bırakmayı mükerrer sigortalıya bildirdiği günün geçmesiyle işlemeye başlar.
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1424. b) BIRAKMA MÜDDETİNİN GEÇMESİ HALİ

Bırakma müddeti geçtikten sonra bırakma caiz değildir; şu kadar ki; sigortalının diğer sebepler dolayısiyle bir zararın tazminini istemek hakkı mahfuzdur.

Geminin gaipliği halinde bırakma müddetinin geçmiş olmasına rağmen sigortalı tam zıya için tazminat istiyebilir; şu kadar ki; sigorta edilmiş şey tekrar meydana çıkarak tam zıya halinin mevcut olmadığı anlaşılırsa sigortacının talebi üzerine ve sigorta bedelinin ödenmesi neticesinde 1418 inci maddeye göre elde ettiği haklardan feragat etmesi karşılığında sigorta bedelini geri vererek uğradığı kısmı zararın tazmin edilmesiyle iktifa etmeye mecburdur.
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1425. 4. BIRAKMA BEYANI

a) SIHHAT ŞARTLARI

Bırakma beyanının muteber olması için kayıtsız ve şartsız yapılması ve sigorta edilmiş şeyin kaza sırasında deniz rizikolarına mâruz bulundukça tamamına taallûk etmesi lâzımdır.

Sigorta tam değer üzerinden yapılmamışsa sigortalı sigorta edilmiş şeyin ancak mütenasip kısmını bırakmak mecburiyetindedir.

Bırakma beyanından cayılmaz.
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1426. b) HÜKÜMSÜZLÜĞÜ

Bırakma beyanının dayandığı olaylar doğru çıkmaz veya beyanın tebliği sırasında artık mevcut olmazsa, bırakma beyanı hükümsüz kalır. Buna mukabil daha önce başgöstermesi halinde bırakma hakkının kullanılmasına mâni olabilecek olaylar sonradan çıksa bile bırakma beyanı her iki tarafı bağlar.
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1427. 5. HÜKÜMLERİ

a) BIRAKILAN ŞEY ÜZERİNDEKİ HAKLARIN SİGORTACIYA GEÇMESİ

Sigortalının bırakılan şey üzerinde haiz olduğu bütün haklar bırakma beyanı ile sigortacıya geçer.

Bırakılan şeyi bırakma beyanı sırasında takyit eden aynı haklar sebebiyle sigortalı sigortacıya teminat göstermeye mecburdur; meğer ki; bu aynî haklarsigorta mukavelesine göre sigortacının mesul olduğu rizikolardan doğmuş olsun

Geminin bırakılması halinde bırakma beyanından sonra kazanılmış olmak şartiyle, kazanın vukubulduğu yolculuğun sâfi navlunu geminin sigortacısına ait olur. Navlunun bu kısmı mensafe navlunun tesbiti için tatbik olunacak hükümlere göre hesap olunur. Bu hal ve vaziyet dolayısiyle sigortalınının uğradığı zararı ödemek, navlun ayrı olarak sigorta ettirilmiş olduğu takdirde, navlunun sigortacısına düşer.
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1428. b) SİGORTA BEDELİNİN ÖDENMESİ

Sigorta bedelinin ödenmesi ancak bırakmanın haklı olduğunu gösteren vesikalar sigortacıya ibraz olunduktan ve bunlar incelemek için münasip bir müddet geçtikten sonra istenebilir. Bırakma gaiplik sebebiyle vâkı olursa geminin kalkma limanından çıktığı tarih ile gaiplik müddeti içinde varma limanına ulaşmadığı hakkında güvenilir vesikaların ibrazı da lâzımgelir.

Sigortalı; bırakma beyanı sırasında bırakılan şeye dair başka sigortaların yapılıp yapılmadığını, yapılmışsa hangilerinin yapılmış olduğunu, bırakılan şeyin deniz ödüncü veya başka kayıtlarla takyidedilip edilmediğini, edilmişse bunların nelerden dirilmemiş ise sigortacı sonradan bildirilinceye kadar sigorta bedelini ödemeden imtina edebilir. Ödeme için bir müddet kararlaştırılmışsa, bu müddet ancak bildirmenin sonradan yapıldığı andanitibaren işlemeye başlar.
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1429. c) KORUMA TEDBİRLERİ

Sigortalı bırakma beyanından sonra da 1378 inci madde gereğince sigorta edilmiş şeyleri kurtarmak ve daha büyük zararlara meydan vermemek için gereken tedbirleri almaya, sigortacının kendisi buna muktedir oluncaya kadar mecburdur.

Sigortalı zıyaa uğramış sayılan bir şeyin tekrar meydana çıktığını öğrenirse bunu sigortacıya derhal bildirmeye ve talebi üzerine kendisine o şeyin elde edilmesi veya paraya çevrilmesi için icabeden yardımda bulunmaya

mecburdur.

Masrafları sigortacı öder; sigortalı talebederse kendisine münasip bir avans vermeye de mecburdur.
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1430. d) BIRAKMA SENEDİ

Sigortalı; bırakmanın haklı olduğunu tanıyan sigortacıya, talebi üzerine masraflarını çekmek şartiyle, 1427 inci madde gereğince haklarını devrettiğini gösteren ve imzası noterce tasdikli bir bırakma senedi vermiye ve bırakılan şeylere ait vesikaları teslim etmeye mecburdur.
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1431. B) KISMİ HASAR

I - GEMİDE

1. UMUMİ OLARAK

Geminin kısmen hasara uğraması halinde zarar, 1198 ve 1199 uncu maddelere göre tâyin edilecek tamir masraflarının tutarından ibarettir; şu kadar ki, bu masrafların, sigortacının üstüne aldığı rizikolardan doğan hasarlara mütaallik olması lâzımdır.
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1432. 2. GEMİNİN SATIŞI HALİNDE

Geminin 818 inci madde gereğince tamir kabul etmez veya tamire değmez bir halde bulunduğu 990 ıncı madde uyarınca mahkûmiyet karariyle tesbit edilmişse sigortalı, sigortacıya karşı gemiyi veya enkazını açık artırma yolu ile sattırmaya salâhiyetlidir. Satış halinde zarar, sâfi satış bedeliyle

sigorta değeri arasındaki farktan ibarettir.

Sigortacının üstüne aldığı riziko ancak geminin veya enkazının satılmasiyle biter; sigortacı satış bedelinin tahsilinden de mesuldür.

Geminin tamire değmez bir halde bulunduğunu tâyin için geminin hasara uğramadan önceki değeri tesbit olunurken, tekselenmiş olsun olmasın, geminin değeri nazara alınmaz.
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1433. 3. TAMİRE BAŞLANDIKTAN SONRA MEYDANA ÇIKAN ZARARLAR

Kusuru olmaksızın sigortalıya meçhul kalmış olan mühim zararlar ancak sonradan meydana çıktığı takdirde tamirin başlamış olması keyfiyeti; sigortalının 1432 nci maddede yazılı hakkını kullanmasına mâni olamaz.

Sigortalı hakkını, tamir başladıktan sonra kullanırsa, sigortacı yapılan tamir masraflarını da, gemi satıldığı zaman tamir sayesinde daha fazla bir bedel elde edildiği nispette ayrıca ödemeye mecburdur.
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1434. II - YÜKTE

1. HASARA UĞRAMIŞ MALLAR

Varma limanına hasarlı olarak ulaşan mallar için, bu malların limanda hasarlı halde haiz oldukları gayrisâfi değerle aynı malların hasarsız olarak aynı limanda haiz olacakları değer mukayese olunarak, kaybettiği değerin yüzdesi tesbit olunmak lâzımdır. Sigorta değirinin aynı miktarda yüzdesi zararın miktarı sayılır.

Malların hasarlı halde iken haiz oldukları değer, açık artırma yolu ile yapılacak satış ile veya sigortacı muvafakat ederse, değer biçme suretiyle tesbit olunur. Malların hasara uğramamış bir halde iken haiz oldukları değer 1112 nci maddenin 1 inci fıkrasına göre tâyin edilir.

Muayene, değer biçme ve satış masrafları da sigortacıya düşer.
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1435. 2. ZIYAA UĞRAMIŞ MALLAR

Yükün bir kısmı yolda zıyaa uğradığı takdirde zıyaa uğrıyan yükün değeri bütün yükün yüzde kaçından ibaretse sigorta değerinin o miktar yüzdesi zarar sayılır.
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1436. 3. SATILAN MALLAR

Mallar yolculuk sırasında bir kaza dolayısiyle satılırsa zarar; malların navlunu, Gümrük Resmi ve satış masrafları çıkarıldıktan sonra kalan sâfi bedeliyle bunların sigorta değeri arasındaki farktan ibarettir.

Sigortacının üstüne aldığı rizik ancak malların satılmasiyle biter; sigortacı satış bedelinin tahsilinden de mesuldür.

1393 - 1397 inci maddeler hükümleri mahfuzdur.
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1437. III - NAVLUNDA

Navlunun kısmen kaybı halinde zarar, kararlaştırılmış navlunun ve eğer mukavele yoksa, mûtat navlunun kaybolan kısmından ibarettir. Navlun takselenmiş olup da taksenin 1350 nci maddenin 4 üncü fıkrasına göre sigortacının tazmin edeceği bir zarar için esas tutulması lâzımgelirse zarar kararlaştırılan veya mûtat navlunun kaybolan yüzdesine kadar taksenin yüzdesinden ibarettir.
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1438. IV - UMULAN KAR VEYA KOMİSYONDA

Malların ulaşmasından beklenen komüsyondan veya umulan kârdan mahrum kalma halinde tazmine esas tutulacak zarar; malların hasarlı olarak ulaşmaları halinde 1434 üncü maddeye göre tesbit olunması lâzımgelen zarar bunların sigorta değerinin yüzde kaçını teşkil ediyorsa kâr veya komüsyon olarak sigorta edilmiş olan paranın aynı miktarda yüzdesinden ibarettir.

Malların bir kısmının varma limanına ulaşmaması halinde zarar, malların varma limanına ulaşmyan kısmı bütün malların değerinin yüzde kaçını teşkil ediyorsa, kâr veya komüsyon olarak sigorta edilmiş olan paranın aynı miktarda yüzdesinden ibarettir.

Umulan kârın sigortası halinde malların ulaşmamış olan kısmı bakımından 1419 uncu maddenin şartları mevcut olursa, zarardan bu maddede yazılı fazlanın indirilmesi lâzımdır.
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1439. V - DENİZ ÖDÜNCÜ VEYA AVARYA PARALARINDA

Deniz ödüncü veya avarya paralarında kısmi kayıp varsa zarar; deniz ödüncüne karşı rehnedilmiş veya kendisi için avarya paraları avans olarak verilmiş veya sarf edilmiş şeyin sonraki kazalar neticesinde deniz ödüncü veya avarya paralarını kapatmaya artık kifayet etmemesi yüzünden ileri gelen açıktan ibarettir.
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1440. VI - TAZMİNATIN ŞÜMULÜ

Sigorta tam değer üzerinden yapılmışsa sigortacı 1431-1439 uncu maddeler gereğince hesap edilen zararı tamamen ödemeye mecburdur; şu kadar ki, 1357 inci madde hükmü mahfuzdur. Sigorta tam değer üzerinden yapılmamışsa, sigortacı 1288 inci madde dairesinde bu zararı ancak kısmen öder.
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1441. ALTINCI KISIM

ZARARIN ÖDENMESİ

A) SİGORTACININ BORÇLARININ MUACCELİYETİ VE ZARARIN TAZMİNİ ŞARTLARI

I - MUACCELİYET VE ZARARI İSPAT KÜLEFETİ

1. UMUMİ OLARAK

Rizikonun gerçekleşmesi sebebiyle sigortacının sigorta akdinden doğan borçları, 1377 nci madde hükmünce rizikoyu ihbar mükellefiyetinin doğduğu tarihte muaccel olur. Bununla beraber muacceliyetin, en geç, ikinci fıkrada gösterilen vesikaların sigortacıya verilmesi tarihinden gerçekleşeceği akitle kabul olunabilir.

Sigortalı zararın tazminini istiyebilmek için sigortacıya zararın hesabını gösteren bir liste vermeye ve kâfi vesikalarla aşağıdaki hususlar ispat etmeye mecburdur:

1. Menfaati;

2. Sigorta edilen şeyin deniz rizikolarına mâruz kaldığını;

3. İddianın dayandığı kazayı;

4. Zararı ve şümulünü.
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1442. 2. BAŞKASI HESABINA SİGORTA HALİNDE

Başkası hesabına sigorta halinde sigortalı yukarıki maddede yazılı olanlardan başka, sigorta ettirene mukavelenin akdi hususunda vekâlet verdiğini de ispata mecburdur. Sigorta vekâlet olmaksızın yapılmışsa sigortalı, sigortanın kendi menfaatine yapıldığına delâlet eden olayları ispat etmeye mecburdur.
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1443. II - VESİKALARIN MAHİYETLERİ

Başka deliller bulmaktaki güçük dolayısiyle ticari münasebetlerde kabul edilgelmekte olan vesikalar ve hususiyle aşağıda yazılı olanlar umumiyetle ispata kâfi vesikalar sayılır:

1. Menfaati ispat için:

Geminin sigortasında, mülkiyeti tevsik eden senetler;

Yükün sigortasında, sigortalının mallar üzerinde tasarrufta bulunabileceğini gösteren faturalar ve konişmentolar;

Navlunun sigortasında, çarter partiler ve konişmentolar;

2. Malların yüklündiğini ispat için konşimentolar;

3. Kazayı ispat için 985 inci maddede yazılı deniz raporu ve gemi jurnalı, zabıt ve müsadere hallerinde zabıt ve müsadere mahkemesinin kararı, gaiplik hallerinde geminin kalkma limanından çıktığı zamana ve gaiplik müddeti içinde varma limanına ulaşmadığına adair güvenilebilir vesikalar;

4. Zararın ve şümulünün ispatı için, zararın tesbit olunduğu yerin kanun veya ya teamüllerine uygun muayene, değer biçme ve açık artırmaya dair vekikalarla bilir kişilerin keşif kâğıtları, yapılmış olan tamirlerin makbuzlu hesap pusulaları ve verilmiş diğer paraların makbuzları (Bununla beraber 1431 -1432 nci maddelerde yazılı geminin kısmi zarara uğraması halinde muayene ve değer biçme vesikalariyle keşif kâğıtları ancak aşınma, eskime, çürüme veya kurt yemesinden ileri gelen zarar ayrıca tesbit edilmiş olmak ve aynı zamanda mümkün olduğu derecede Hükümetçe resmen tâyin edilen yahut o yer mahkemesi veya Türkiye Cumhuriyeti konsolosu tarafından ve bunlar yoksa yahut var da bunların iştiraklerine imkân bulunmamışsa, diğer resmî makam tarafından hususi surette nasbolunan bilir kişiler çağrılmış bulunmak şartiyle kifayet eder.)
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1444. III - İSPAT KÜLFETİNDEN MUAFLIK KAYDI

Sigortalıyı 1441 inci maddede yazılı hallerin veya bu halerden bir kısmının ispatından kurtaran mukavele muteberdir; şu kadar ki, sigortacının hilâfını ispat hakkı mahfuzdur. Malların sigortası halinde konişmentonun ibrazına lüzum olmadığına dair mukaveleye konulan kayıt ancak malların yüklenmiş olduğunu ispat külfetinden kurtarır.
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1445. B) BAŞKASI HESABINA SİGORTADA:

I - SİGORTALININ HAKLARI

Başkası hesabına yapılan sigortada sigorta mukavelesinden doğan haklar sigortalıya aittir. Bununla beraber poliçenin verilmesini, ancak sigorta ettiren istiyebilir.

Sigortalı, sigorta ettirenin muvafakati olmaksızın ancak poliçe elinde bulunduğu takdirde hakları üzerinde tasarruf edebileceği gibi bu hakları mahkemede iddia edebilir.
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1446. II - SİGORTA ETTİRENİN HAKLARI

1 - TASARRUF SALAHİYETİ

Sigorta ettiren sigorta mukavelesinden sigortalı lehine doğan haklar üzerinde kendi namına tasarruf edebilir.

Sigorta ettiren sigortalının muvafakati olmaksızın, ödenecek paraları almaya ve sigortalanın haklarını devretmeye ancak poliçe elinde bulunduğu takdirde salâhiyetlidir.

Sigortacı, ancak sigorta ettiren, sigortalının sigortaya muvafakat ettiğini kendisine ispat etmek şartiyle, sigorta ettirene ödemede bulunmaya mecburdur.
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1447. 2. HAPİS, RÜÇHAN HAKKI

Sigorta ettiren, sigorta ettirilmiş olan konudan dolayı sigortalıya karşı haiz olduğu alacaklar ödenmedikçe, poliçeyi sigortalıya veya onun alacaklılarına yahut iflâs masasına teslime mecbur değildir. Bu alacakları için sigorta ettiren zarar halinde sigorta tazminatı üzerinde, sigorta paraları ödendikten sonra da onlar üzerinde, sigortalı ve onun alacaklarına karşı rüçhan hakkını haizdir.
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1448. 3. SİGORTACININ SİGORTA ETTİRENE KARŞI MESULİYETİ

Sigortacı, poliçe sigorta ettirenin elinde bulunduğu müddetçe sigortalıya veya sigortalının alacaklarına yahut iflâs masasına ödemede bulunmak veya onlarla mukavele yapmak suretiyle sigorta ettirenin 1447 nci yazılı hakkını ihlâl ederse, sigorta ettirene karşı mesul olur.

Sigortacının poliçe üzerinde hakkı olan üçüncü şahsa karşı, bu hakka dair mukaveleler yapmak yahut poliçeyi geri almadan veya üzerine lâzım gelen şerhi yapmadan sigorta paraları ödemek suretiyle ne dereceye kadar mesul olacağı Borçlar Kanunu hükümlerine göre tâyin olunur.
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1449. III - TAKAS

Sigortacı, sigorta ettirene karşı mevcut olan alacağını, bu alacak sigortalı için yapılan sigortadan doğmak şartiyle, sigortalının tazminat alacağı ile takas edebilir.
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1450. IV - TAZMİNAT ALACAĞININ DEVRİ

Sigortalı, vukubulmuş ve ileride vukubulacak kazalardan doğmuş ve ileride vukubulacak kazalardan doğacak olan tazminat alacaklarını üçüncü bir şahsa devredebilir. Poliçe emre yazılı ise başkası hesabına sigorta halinde ilk devrin muteber olması için sigorta ettirenin cirosu kâfidir.
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1451. V - AVANS VERMEK MÜKELLEFİYETİ

1. UMUMİ OLARAK

Kazanın bildirilmesinden itibaren iki ay geçtekten sonra 1441 inci maddede yazılı zararın hesap listesi sigortalının kusuru olmaksızın ibraz olunmamış ve fakat takribî bir keşifle sigortacıya düşen en az para tesbit edilmiş olursa, sigortacı bu parayı kendi borcundan indirerek muvakkat olarak ödemekle mükelleftir. Ödeme müddeti zarar hesabının sigortacıya tebliğinden itibaren işlemeye başlıyacaksa bu halde müddet sigortacıya muvakkat keşfin haber verildiği andan itibaren hesep olunur.
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1452. 2. HUSUSİ OLARAK

Sigortacı:

1. Avarya hallerinde sigorta ettirilmiş şeyin kurtarılması, korunması veya tamiri için lüzumlu masraflara mütaallik olarak ilerde tesbit edilecek brcuna mahsuben kendisine düşen paranın üçte ikisini;

2. Geminin veya malların zaptı halinde itiraz masraflarından kendisine düşen paraların tamamını;

ihtiyaç hâsıl olur olmaz, avans olarak vermekle mükelleftir.
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1453. YEDİNCİ KISIM

ÇEŞİTLİ HÜKÜMLER

A) RİSTORNO

I - RİSTORNO HAKKI

Sigortalı, sigortanın taallük ettiği teşebbüsten tamamen veya kısmen vazgeçer yahut kendi yüzünden olmamak şartiyle sigorta edilen şeyin tamamı veya bir kısmı sigortacının üstüne aldığı rizikoya mâruz bıraktırılmazsa, primin tamamı veya bir kısmı sigortacıya ait olan bir ristorno hakkı mahfuz kalmak üzere geri istenebilir yahut alıkonulabilir.

Ristorno hakkı, başka bir para kararlaştırılmış değilse yahut sigortanın yapıldığı yerde bu hususta teamül yoksa, sigorta bedelinin tamamının yahut mütenasip bir kısmının yüzde yarımından ve fakat prim sigorta bedelinin % 1 inden az olursa primin tamamının veya mütenasip kısmının yarısından ibarettir.
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1454. II - PRİMİN İNDİRİLMESİ

Sigorta, 1339 uncu maddede yazılı menfaatin yokluğundan yahut 1345 inci madde gereğince aşkın sigortadan dolayı hükümsüz olup da sigorta ettiren mukavelenin yapıldığı sırada ve başkası hesabına sigorta halinde de sigortalı vekâlet verildiği sırada hüsnüniyet sahibi idiyse prim kezalik 1453 üncü maddede gösterilen ristorno hakkı mahfuz kalmak üzere geri istenebilir veya alıkonulabilir.
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1455. III - MUKAVELENİN SİGORTACI İÇİN HÜKÜMSÜZ KALMASI HALİNDE

İhbar mükellefiyetinin yerine getirilmemesinden veya diğer bir sebepten dolayı sigorta akdinin sigortacı için hükümsüz olması, bu hükümsüzlüğe rağmen sigortacı primin tamamını isteme salâhiyetini haiz olsa bile, 1453 ve 1454 üncü maddelerin tatbikına engel olmaz.
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1456. IV - RİZİKONUN BAŞLAMIŞ OLMASI HALİNDE

Sigortacı için riziko başlamış bulunursa bir ristorno yapılamaz.
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1457. B) SİGORTACININ ACZİ

Sigortacı acze düşmüşse, sigortalı dilerse mukaveleden

cayarak bütün primi geri ister veya alıkor, dilerse masrafı sigortacıya ait olmak üzere yeni bir sigorta mukavelesi yapar; şu kadar ki, sigortalı mukaveleden caymadan veya yeni sigorta mukavelesi yapmadan önce sigortacının mükellefiyetleri için kafi teminat gösterilirse, böyle bir hakkı kalmaz.
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1458. C) SİGORTA EDİLEN ŞEYİN TEMLİKİ

I - UMUMİ OLARAK

Sigorta edilen şey sigortalı tarafından başkasına temlik olunursa iktisap eden kimse, mülkiyeti devam ettikçe sigortalının sigorta münasebetinden doğan hak ve borçlarını üzerine almış sayılır. Prim borcundan, temlik eden ile iktisap eden müteselsilen mesüldürler.

Sigortacı temliki, sigorta münasebetinden kendisine karşı doğan alacaklar bakımından, ancak bunu haber aldığı andan itibaren kabule mecburdur. Borçlar Kanunu'nun 165 ve 167 nci maddeleri hükümleri burada da tatbik olunur.

Sigortacı, temlikin yapılmamış olması halinde çıkmıyacak olan rizikolardan mesul olmaz.

İktisap eden bir ihbar müddeti gözetmeksizin sigorta mukavelesini feshedebilir. Feshi ihbar hakkı iktisap ettikten sonra bir ay içinde kullanılmazsa düşer, şu kadar ki, iktisap edenin sigortadan haberi olmadığı takdirde, feshi ihbar hakkı sigortayı haber aldığı andan itibaren bir ay geçicinceya kadar baki kalır. İktisap eden feshi ihbar ederse, primden mesul olmaz.

Sigorta olunan şeyin cebri satışı halinde de yukardaki fıkralarn hükümleri tatbik olunur.
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1459. II - GEMİNİN VEYA PAYININ TEMLİKİ HALİNDE

Yukarki madde hükümleri bir gemi payının sigortası halinde de tatbik olunur.

Gemi sigorta edilmişse bu hükümler ancak gemi bir yolculuk sırasında temlik edildiği takdirde tatbik olunur. Yolculuğun başlangıcı ve sonu 1382 nci maddeye göre tâyin olunur. Gemi muayyen bir müddet veya birden fazla yolculuk için sigorta edilmiş ise, geminin yolculuklardan biri sırasında temliki halinde sigorta ancak geminin en yakın varma limanında boşaltılmasına kadar uzar.
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1460. SON HÜKÜMLER

A) ŞİRKET DAVALARINDA MUHAKEME USULÜ

Ticaret şirketlerinde ortakların şirketle veya birbirleriyle olan münasebetlerinden doğan dâvalarda ve şirketlerin idare meclisi âzaları, müdürleri veya murakıplarına karşı bu kanunun mer'iyetinden sonra açılacak mesuliyet dâvalarında basit muhakeme usulü tatbik olunur.
 1 Bilgi    1  Ses Dosyası   
MADDE 1461. B) KANUNİ VE NİZAMİ FAİZ SÖZLERİNİN MANASI VE FAİZE AİT TAMAMLAYICI HÜKÜMLER

Bu kanunda ve diğer ticari hükümlerde geçen (Kanuni faiz) veya (Nizami faiz) tâbirleri, temerrüt durumu mevcut olduğu takdirde 9 uncu maddenin ikinci fıkrasında, diğer hallerde ise birinci fıkrasında tanzim olunan faiz mânasına gelir.

9 uncu maddenin ikinci fıkrasındaki miktardan fazla temerrüt faizi ödenmesini derpiş eden mukaveleler, 8 inci madde hükümlerine tabi olduğu gibi ödeme yerinde banka iskontosu yüzde ondan ziyade olduğu takdirde temerrüt faizi iskonto miktarına göre de istenebilir.

Borçlar Kanunu'nun 103 üncü maddesinin ikinci fıkrası hükmünün ticari temerrüt faizlerine tatbikında yüzde beş yerine yüzde on miktarı esas tutulur.
 1 Bilgi    1  Ses Dosyası   
MADDE 1462. C) TİCARİ MUAMELE, MEVADDI TİCARİYE, TİCARİ MUKAVELE SÖZLERİNİN MANASI

Bu kanundan gayrı olan ticari hükümlerde geçen ticari muamele, mevaddı ticariye, ticari mukavele sözleri, bu kanunun 3 üncü maddesindeki ticari işleri anlatır.
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1463. D) KÜÇÜK TACİR, ESNAF SÖZLERİNİN MANASI VE ESNAF TARİFİNE AİT KARARNAMELER

Bu kanundan gayrı olan ticari hükümlerde geçen (Küçük tacir) veya (Esnaf) sözü, bu kanunun 17 nci maddesinde tarif edilen esnafı anlatır 5373 sayılı Esnaf Dernekleri ve Esnaf Dernekleri Birlikleri Hakkındaki Kanun ile küçük tacir veya esnafın tarifine ait diğer hususi hükümler mahfuzdur.

Yıllık gayrisâfi geliri kararnamede gösterilecek miktardan aşağı olan sanat ve ticaret erbabının, iktisadi faaliyeti nakdi sermayesinden ziyade bedeni çalışmasına dayanan ve kazancı ancak geçimini sağlamaya yetecek derecede az olan sanat ve ticaret erbabı sayılması için kararnameler çıkarmaya İcra Vekilleri Heyeti salâhiyetlidir. Böyle kararnamelerin çıkarılması halinde onlarda gösterilen miktardan aşağı gayrisâfi geliri bulunan sanat ve ticaret erbabından başka hiç kimse kanunun 17 nci maddesinde tarif edilen esnaftan sayılamaz.
 1 Bilgi    1  Ses Dosyası   
MADDE 1464. E) MUKAVELE SÖZÜNÜN MANASI

Gerek bu kanunda, gerekse diğer kanunlardaki (Mukavele) ve (Akit) sözleri aynı mânaya gelir.
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1465. F) DELİL SAYILACAK DEFTERLER

Bir tacir işletmesinin mahiyet ve öneminin gerektirdiği bütün defterleri tutmamış olduğu takdirde, 66 ncı maddenin 1 ilâ 3 numaralı bendinde yazılı defterleri tutmuş olsa bile, fiilen tutmuş olduğu defterlerin kayıtları, ancak aleyhine delil olabilir.
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1466. G) HUKUKİ MUAMELELERİN YASAK EDİLMESİNİN VE EDALARDA EN YÜKSEK HADLERİN AŞILMASININ NETİCELERİ

Ticari hükümlerle yasak edilmiş bulunan muamele veya şartlar, aksine hususi bir hüküm bulunmadıkça, bâtıldır; şu kadar ki, bir akit hükmünce yerine getirilmesi gereken edalar hakkında kanun veya salâhiyetli makamların kabul etmiş olduğu en yüksek haddi aşan mukaveleler, en yüksek had sayılır ve bu hadden fazla olan edalar, hata ile yapılmış olmasa dahi alınır. Bu hallerde Borçlar kanununun 20 nci maddesinin ikinci fıkrasının son cümlesi tatbik olunmaz.
 1 Bilgi    1  Ses Dosyası   
MADDE 1467. H) KAPTANLA GEMİDE BULUNAN KİMSELERİN MÜNASEBETLERİNE AİT ÇEŞİTLİ HÜKÜMLER

I - KAPTANIN DİSİPLİN SALAHİYETİ

Kaptan, gemi adamlarının ve gemide bulunan diğer şahısların disiplin âmiridir. Kaptan bu salâhiyetinin kullanılmasını ancak güverte zâbitlerinin başı olan kimse ile çarkçıbaşıya kendi hizmet sahaları ile mahdut olmak üzere bırakabilir.

Kaptan, gemi hizmetlerinin gereği gibi görülmesi için veya gemide emniyet veya inzibatı temin maksadiyle disiplin salâhiyetine dayanarak lüzumlu her türlü tedbire başvurabilir; hususiyle halin icabına uygun olmak şartiyle gemi adamları ve gemide bulunan diğer şahıslar üzerinde cebir kullanmıya, itaatsizlikte ısrar edenleri uygun bir yere kapatmaya veya gemiden uzaklaştırmaya, üzerlerini ve eşyalarını aramaya, gemi adamlarının eşyalarını muhafaza altına alıp kendilerine vermemeye, vazife görmemek maksadiyle gemiden kaçanları zaruret halinde zorla gemiye getirtmeye salâhiyetlidir.

Kaptan, disiplin salâhiyetine dayanarak vereceği emirlerin yerine getirilmesinde veya alacağı tedbirlerde, zabıta ve ihtiyaç halinde, askerî kuvvetler kendisine derhal yardım etmekle mükelleftir.

Kaptan, yukarıki hükümler gereğince aldığı tedbirleri, imkân bulur bulmaz sebepleriyle birlikte gemi jurnaline yazar.
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1468. II - GEMİ ADAMLARININ İTAAT VE BİLGİ VERME MECBURİYETİ

Gemi adamları kaptan, gemi zâbitleri ve diğer âmirleri verilen hizmet emirlerini hiçbir itiraz ileri sürmeksizin derhal ve harfiyen yerine getirmek ve gemi hizmetlerini ilgilendiren bütün hususlar ve bu arada diğer gemi adamları hakkında bildiklerini doğru ve tam olarak bildirmek mecburiyetindedirler.
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1469. III - VAZİFENİN YERİNE GETİRİLMEMESİNİN CEZASI

Aşağıda sayılan suçlardan birini işliyen gemi adamları, kaptan veya donatanın şikayeti üzerine on beş günden bir yıl akadar hapse ve en az iki aylık ücretleri tutarınca ağır para cezasına ve hapis müddeti kadar meslek ve sanatı ifadan memnuiyet cezasına mahkûm edilirler. Şu kadar ki, memnuiyet cezası iki aydan aşağı olamaz:

1. Gece nöbetlerini hiç veya gereği gibi tutmamak;

2. Kaptan, gemi zâbitleri veya diğer âmirlerin hizmet emirlerini yerine getirmemek;

3. İzin almadan gemiden çıkmak veya izin müddeti bittiği halde haklı bir mazeret olmaksızın gemiye dönmemek;

4. Müsaade almadan gemiden şahsına veya başkalarına ait eşyayı çıkarmak veyahut gemiye gizlice yük, eşya veya insan sokmak;

5. Hizmet sırasında sarhoş bulunmak;

6. Kumanyayı israf etmek veya salâhiyeti olmadan satmak veya saklamak veyahut yok etmek;

7. Hizmetten kaçınmak maksadiyle saklanmak;

8. Gemide emniyet veya inzıbatın temini, itaatsizliklerin önlenmesi veya bastırılması için istekte bulunmalarına rağman kaptana, gemi zâbitlerine veya diğer âmirlerine yardımda bulunmamak;

9. Gemi aksamını, aletleri veya cihazları istiyerek hasara uğratmak veya geminin makine ve bilcümle alet veya cihazlarının normal surette işlemelerin bozacak veya aksatacak çarelere başvurmak;

10. Kaptan veya diğer gemi adamlarını vazife görmemeye teşvik etmek veya onların vazife görmelerine tehdit, menfaat vaadi veya diğer her hangi bir suretle engel olmak;

11. Gemi hizmetlerinin esaslı şekilde aksaması neticesini doğurmuş olan ve yapmaması gereken ve yukarıki bentler şümulüne girmeyen bir hareketi bilerek yapmak veya ihmal edilmesi aynı mahiyette bulunan ve yapması gereken bir hareketten bilerek kaçınmak.

Birden fazla gemi adamının anlaşarak aynı fiili işlemeleri halinde ceza yarısı kadar artırılır.

Şikâyette bulunan, şikâyetini hüküm kesenleşinceye kadar her zaman geri alabilir.
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1470. IV - DİSİPLİN SALAHİYETİNİN KÖTÜYE KULLANILMASININ VE KAPTANIN VAZİFESİNİ YAPMAMASININ CEZALARI

Bir gemi adamına veya gemideki diğer bir kimseye karşı disiplin salâhiyetini kötüye kullanan kaptan veya gemi zâbitleri, şikâyet üzerine on beş günden bir seneye kadar hapis ve en az iki aylığı tutarında ağır para cezasiyle cezalandırılırlar.

Gemi hizmetlerinin esaslı bir şekilde aksaması neticesini meydana getirebilecek mahiyette bulunan ve yapması gereken bir hareketi bilerek yapan veya ihmal edilmesi aynı mahiyette bulunan ve yapması gereken bir hareketten bilerek kaçınan veya yukarıki maddede yazılı suçların işlenmesine göz yuman veyahut bunlara iştirak eden kaptan donatanın şikâyeti üzerine yukarıki maddedeki cezaya mahkûm edilir.

Şikâyet, hüküm kesinleşmesine kadar geri alınabilir.
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1471. V - SUÇLARIN YURT DIŞINDA İŞLENMESİ

Yukarıki maddelerde yazılı suçların yurt dışında işlenmeleri halinde dahi bu hükümler tatbik olunur; şu kadar ki, cezalar yarısı kadar artırılır
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1472. VI - SUÇ İŞLENMESİ HALİNDE KAPTANIN VE GEMİDE BULUNANLARIN VAZİFELERİ

Gemi yabancı bir memlekette veya denizde bulunduğu sırada gemi adamlarından veya gemideki diğer kimselerden birisinin her hangi bir suç işlemesi halinde kaptanın seçeceği gemi zâbitleri ve diğer itimada değer kimselerle suçun ispatına yarıyacak bütün delilleri doğru ve tam olarak tesbit etmeye, toplamaya, delillerin zıyaa uğramaması için mümkün olan bütün tedbirleri almaya ve hususiyle şahıslar üzerinde veya eşyalarında gerekli aramaları yapmaya, gerekli kimseleri dinleyip sözlerini zapta geçirmeye, suç yerinin durumunu tesbit etmeye, suç vasıtalarını saklamaya mecburdur.

Kaçması veya delilleri yok etmesi veya delillerin gereği gibi toplanmasına engel olması tehlikesi mevcut olduğu takdirde kaptan maznunu tevkif edebilir.

Kaptanın bu madde hükmünce yapması gerekli olan tahkikat işlerinde gerek gemi zâbitleri ve diğer itimada değer kimseler, gerekse gemide bulunan bütün diğer şahıslar kaptanın emirlerini yerine getirmeye, sorduklarına doğru ve tam olarak cevap vermeye mecburdurlar. Bu mecburiyeti yerine getirmiyen gemi adamları 1469 uncu maddede gösterilen cezalar ile, diğer kimseler ise 100 liradan aşağı olmamak üzere ağır para cezasına mahkûm edilir.

Bu maddede gösterilen suçları işliyenler re'sen takip olunur.

1469 ilâ 1471 inci maddelerde veya bu maddede yazılı fiilleri işliyenlerin daha ağır cezalara mahkûm edilmesini derpiş eden hükümler mahfuzdur.

EK MADDE 1 - (KHK/559 - 24.6.1995) 6762 sayılı Kanunun 35 ve 36 ncı maddelerinde geçen "sicilin bağlı olduğu mahkeme" ibareleri "sicilin bulunduğu yerde ticari davalara bakmakla görevli Asliye Hukuk Mahkemesi" olarak değiştirilmiştir.

Çevrimiçi işlemler

EK MADDE 2 – (Ek: 6215 - 29.3.2011 / m.16) Poliçe, bono, çek, makbuz senedi, varant ve kambiyo senetlerine benzeyen senetler güvenli elektronik imza ile düzenlenemez. Bu senetlere ilişkin kabul, aval ve ciro gibi senet üzerinde gerçekleştirilen işlemler güvenli elektronik imza ile yapılamaz.
Konşimentonun, taşıma senedinin ve sigorta poliçesinin imzası elle, faksimile baskı, zımba, ıstampa, sembol şeklinde mekanik veya elektronik herhangi bir araçla da atılabilir. Düzenlendikleri ülke kanunlarının izin verdiği ölçüde bu senetlerde yer alacak kayıtlar el yazısı, telgraf, teleks, faks ve elektronik diğer araçlarla yazılabilir, oluşturulabilir, gönderilebilir.

Ticaret şirketleri ile gerçek ve tüzel kişi diğer tacirlere ilişkin olarak, bu Kanunun zorunlu tuttuğu bütün işlemler elektronik ortamda güvenli elektronik imza ile de yapılabilir. Bu işlemlerin dayanağı olan belgeler de aynı usulle elektronik ortamda düzenlenebilir. Zaman unsurunun belirlenmesi gereken ve yönetmelikte düzenlenen hallerde güvenli elektronik imzaya eklenen zaman damgasının tarihi, diğer hâllerde merkezî veri tabanı sistemindeki tarih esas alınır.

Şirket adına imza yetkisini haiz kişiler şirket namına kendi adlarına üretilen güvenli elektronik imzayla imza atabilirler. Bu durumda, kullanılacak nitelikli elektronik sertifikalarda sertifika sahibi alanı içerisine, sertifika sahibinin ismiyle birlikte temsil ettiği tüzel kişinin de ismi yazılır. Bu husus tescil ve ilan edilir.
Bu maddenin uygulanmasına dair usul ve esaslar Sanayi ve Ticaret Bakanlığınca çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir.
 1  Ses Dosyası   
MADDE 1473. İ) KALDIRILAN HÜKÜMLER

29.05.1926 gün ve 865 sayılı Ticaret Kanunu, 29.05.1926 gün ve 866 sayılı Ticaret Kanunu'nun Sureti Tatbikı Hakkında Kanun, 13.05.1929 gün ve 1440 sayılı Ticaret Kanunu (İkinci kitap - Deniz Ticaret Kanunu), Ticaret Kanunu'nun 386 ncı maddesini değiştiren 12.11.1931 gün ve 1749 sayılı Kanun ve Ticaret Kanunu'nun bazı maddelerini değiştiren 17.12.1954 günlü ve 6442 sayılı Kanun ile 22.03.1303 tarihli Murahaba Nizamnamesinin ticari işlere ait olan hükümleri ve hususi mahiyette olan kanun hükümleri mahfuz olmak kaydiyle diğer kanunların bu kanuna aykırı hükümleri kaldırılmıştır.

GEÇİCİ MADDE 1 - (KHK/559 - 24.6.1995) Ticaret sicili memurluklarının devir işlemleri, Adalet Bakanlığı, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği tarafından düzenlenen bir protokole göre yürütülür ve bir yıl içinde tamamlanır.

Ticaret sicilinde Adalet Bakanlığının memuru olarak çalışan personel, istekleri halinde adı geçen Bakanlıkta durumlarına uygun bir kadroya atanırlar.

GEÇİCİ MADDE 2 - (KHK/559-24.6.1995) Esas sermayesi beşmilyar Türk lirasından aşağı olan anonim şirketler ile beşyüzmilyon Türk lirasından aşağı olan limited şirketler, bu Kanun Hükmünde Kararnamenin yayımı tarihinden itibaren “31.12.1998 tarihine kadar” içinde sermayelerini bu miktarlara çıkararak tescil ettirmedikleri takdirde münfesih olurlar. (*)

(*) 1 inci fıkradaki “iki yıl” ibaresi, 3 Haziran 1998 tarih ve 4366 sayılı Kanunun 1 inci maddesiyle “31.12.1998 tarihine kadar” şeklinde değiştirilmiş ve aynı Kanunun 2 nci maddesi hükmü gereğince 27.6.1997 tarihinden geçerli olmak üzere yürürlüğe girmiştir.

Anonim şirketlerin sermayelerini beşmilyar Türk lirasına kadar artırmaları sırasında 6762 sayılı Kanunun 391 inci maddesi uygulanmaz.

Limited şirketlerin sermayelerini beşyüzmilyon Türk lirasına kadar çıkarmalarına ilişkin mukavele değişikliği için, sermayenin yarısından fazlasını temsil eden ortakların karar vermesi yeterlidir.

Bu Kanun Hükmünde Kararnamenin yayımı tarihinden itibaren iki yıl içinde sermaye artırımı yapacak olan anonim ve limited şirketler, 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 29 uncu maddesinin ikinci fıkrasında düzenlenen sermaye artırımını yapmaları halinde artırılan kısım için ödenecek olan binde iki oranındaki ödemeden, bu artırıma mahsus olmak üzere muaftırlar.

GEÇİCİ MADDE 1 - (Ek: 5274 - 9.12.2004 / m.3 - Yürürlük m.4) Hisse senetlerinin itibari kıymeti bir Yeni Kuruş ve katları şeklinde olmayan anonim şirketler 31.12.2009 tarihine kadar 399 uncu maddeye intibak edecektir. Bakanlar Kurulu kararı ile 31.12.2009 tarihinde sona erecek intibak süresi beş yıla kadar uzatılabilir. İntibak süresince anonim şirket hissedarlarının itibari değeri ne olursa olsun sahip olduğu paylardan doğan hakları saklıdır. Şirket yönetim kurulu, payların 399 uncu maddeye intibak ettirilmesini sağlayacak yöntemleri uygulamakla yükümlüdür.

Birinci fıkrada belirtilen sürenin sonunda bir Yeni Kuruşa tamamlanmamış paylar için kesir makbuzu düzenlenir.

Bu madde kapsamında intibak amaçlı olarak yapılacak sermaye artırımı ve esas mukavele değişikliklerinde, şirket esas mukavelesinde aksine hüküm bulunsa dahi 372 nci maddede yer alan nisaplar uygulanır ve imtiyazlı paylar genel kurulu yapılması şartı aranmaz.

Bu madde kapsamında intibak amaçlı olarak 400 üncü madde çerçevesinde yapılacak işlemlerde her pay sahibinin muvafakati aranmaz.

5083 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Devletinin Para Birimi Hakkında Kanun gereğince münhasıran intibak amaçlı yapılacak anasözleşme değişikliklerinin tescili, her türlü vergi, resim ve harçtan muaftır.
 1 Bilgi    1  Ses Dosyası   
MADDE 1474. J) KANUNUN MER'İYETE GİRMESİ

Kenar başlıkları da metne dâhil olan işbu kanun 01.01.1957 tarihinde mer'iyete girer; şu kadar ki, bu kanunun mer'iyet ve tatbik şekli hakkındaki kanun hükümleri mahfuzdur.
 1 Bilgi    1  Ses Dosyası   
MADDE 1475. K) KANUNU İCRA EDECEK MAKAM

Bu Kanunu tatbika İcra Vekilleri Heyeti memurdur.
 1 Bilgi    1  Ses Dosyası   

THS Sunucusu bu sayfayı 0,05901098 saniyede 9 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.