Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Aktif Makale Sahte Sigortalılık Sürelerinin İptali (Sigortalılık Hizmetinin Tespiti Davası)

Yazan : Mehmet Gerem [Yazarla İletişim]
Avukat

Makale Özeti
SGK tarafından yapılan denetimler sonucunda sigortalılık süreleri Sahte olarak tespit edilen sigortalı işçilerin, bu sahtelik durumlarında ne yapmaları gerektiğine dair kısa bilgiler verilmiştir. Bu kapsamda sigortalılık süresinin sahte olarak tespit edilmesinden sonra, sigortalı işçinin ne gibi yaptırımlarla karşılaşabileceği, bu tespit işlemine karşı ne gibi yollara başvurabileceği ve hizmet tespiti davası hakkında bilgiler verilmiştir.
Yazarın Notu
Av. Mehmet Gerem Meta Hukuk Bürosu, 30.06.2016

GİRİŞ

Ülkemizde, 5510 sayılı yasanın yürürlüğe girmesiyle birlikte, tüm sigorta kolları tek kanun kapsamında birleştirilmiştir. Bu kapsamda sigorta kolları bağ-kur, ssk gibi terimler ve ayrımlardan kurtulmuş, tek çatı altında sgk güvencesiyle birleştirilmiştir. 5510 sayılı kanuna göre sigortalılığın zorunluluğu ilkesi getirilerek, isteğe bağlı sigortalılık da yürürlükten kaldırılmıştır. Bu bilgiler ışığında, 5510 sayılı kanuna göre hizmet veren ve istisnalar dışında kalmayan herkesin 4/a, 4/b veya 4/c li olarak sigortalı olduğu söylenebilir.

5510 sayılı kanunun getirdiği kurallara göre bir işveren yanında 4/a'lı sigortalı olarak çalışan işçilerin, sigortalılık bildirimleri ve prim ödemeleri işverenler tarafından yapılır. Sigortalılık bildirimlerinin nasıl yapıldığı SGK görevlileri tarafından değerlendirilir. İşte bu denetimler sonucunda, yasaya aykırı sigortalılık bildirimleri yapılması durumunda bu sahte sigortalılık süreleri, SGK tarafından tespit edilir. 2013 yılında SGK ile Gelir İdaresi Başkanlığı'nın bilgi paylaşımına geçmesi sonucunda, sahte sigortalılığın tespiti kolaylaşmıştır.

Bu derleme yazımızda, SGK tarafından yapılan denetimler sonucunda sigortalılık süreleri Sahte olarak tespit edilen sigortalı işçilerin, bu sahtelik durumlarında ne yapmaları gerektiğine dair kısa bilgiler verilmiştir. Bu kapsamda sigortalılık süresinin sahte olarak tespit edilmesinden sonra, sigortalı işçinin ne gibi yaptırımlarla karşılaşabileceği, bu tespit işlemine karşı ne gibi yollara başvurabileceği ve hizmet tespiti davası hakkında bilgiler verilmiştir. Bu derleme yazısının faydalı olması ve sigortalı işçilerin konuyu kavrayabilmesi amacıyla kısa hukuki terimden uzak ama faydalı olacağı düşünülen bilgilere yer verilmiştir. Faydalı olması
dileğiyle.

Meta Hukuk Bürosu, 30.06.2016
Av. Mehmet Gerem

NOT: © SAHTE SİGORTALILIK SÜRELERİNİN İPTALİ (SİGORTALILIK
HİZMETİNİN TESPİTİ DAVASI) derleme yazısı, Mehmet Gerem tarafından hazırlanmıştır. İzinsiz basılı yayına dökülmesi, kullanılması, çoğaltılması, Özellikle metnin tamamı VİDEO KAYDETMEK suretiyle çalınması vb şekillerde her türlü kullanımda(Özellikle tez, makale veya staj tezi olarak kullanım) yasal yollara başvurulacaktır.


I. Sahte Sigortalılığın Tespiti

Sahte sigortalılık tespiti, aslında 5510 sayılı kanuna göre sigortalı sayılmayan kişilerin, kanunun vatandaşlara sağladığı imkanlardan(emeklilik,hastalık vb.) yararlanmak amacıyla, kanuna aykırı olarak sigortalı gösterilen kişileri tespit amacıyla yapılır. Örneğin prim gününü doldurmak için hiç çalışmadığı bir işyerinde sigortalı gösterilerek emekli olan kişilere bu denetim yapılır. Bununla birlikte bazı işverenler tarafından yapılan sahte bildirimler neticesinde aslında gerçekten kanun kapsamında hizmet veren ve 4/a'lı sigortalı sayılması gereken işçiler, sahte ve kaçak sigortalı olarak tespit edilebilir. Bu durum genellikle sahte bildirimler veya kanunen yok sayılan naylon şirketler tarafından yapılan bildirimler neticesinde ortaya çıkmaktadır.

II. Sahte Sigortalılığın Tespitinin Neticeleri

İşte bu denetimler sonucunda sigortalılığı sahte olarak tespit edilen işçiler, sahte sigortalılık süreleri boyunca hiç çalışmamış statüsünde olacaktır. Bu durumun sonucu olarak; öncelikle sahte sigortalılık sürecinde ödenmesi gereken primler sahte sigortalı işçiden alınabilir. Kanuna bağlı olarak sağlanan faydalar geri alınır. Örneğin sahte sigortalının emekliliği iptal edilir, kendisine ödenen maaşlar geri alınabilir. Sigortalılığa bağlı kısa vadeli sigortalı kolları kapsamında kişiye sağlanan hastalık ve sağlık hizmetleri gibi faydalar geri alınabilir.(örneğin ameliyat, sağlık hizmetleri, ilaç yardımı neticesinde Kurum tarafından hastanelere ödenen ilaç ve medikal masrafları sahte ve kaçak sigortalıdan alınabilir.) Sahte görülen süreler, Sigortalılık kapsamında sayılmaz. Buna benzer başkaca maddi yaptırımlar da uygulanabilir. Bunlardan daha da önemlisi sahte ve kaçak görülen sigortalı hakkında 5237 s.Türk Ceza Kanunu kapsamında Resmi evrakta sahtecilik suçundan suç duyurusunda bulunulup sigortalı bu suçtan yargılanabilir.

III. Sigortalılığın Sahte Olarak Tespit Edildiği Nasıl Anlaşılır?

Sigortalılığı sahte veya kaçak olarak tespit edilen kişilere karşı kurum tarafından tebligat yapılabilir. Bununla birlikte Sosyal Güvenlik Kurumları hizmet birimlerinden, hizmet döküm cetveli istenerek de sahte ve kaçak sigortalılık durumları öğrenilebilir. Hizmet Cetvelinde sigortalılık hizmeti yanında (S) ibaresinin bulunması bu döneme ait sigortalılığın Sahte olarak tespit edildiğini, (K) ibaresinin bulunması bu döneme ait sigortalılığın Kontrol altında olduğu, (Ş) ibaresinin bulunması durumunda ise bu döneme ait sigortalılık süresini Şüpheli olarak tespit edildiği anlamına gelir. Bir başka yöntem e-devlet sistemiyle sigortalılık sürelerini öğrenmektir ancak Sosyal Güvenlik Kurumunun hizmet birimlerinden bilgi almak her zaman daha güvenilirdir.

Hizmet Cetvelinde yanında (S) harfi bulunan hizmet dönemleri tamamen Sahte olarak tespit edilen hizmet dönemleridir. Bu statüde kişi sigortasını sahte olarak başkasının yanında gerçek dışı göstermiş durumdadır.

Hizmet Cetvelinde yanında (K) harfi bulunan hizmet dökümleri, kurum tarafından Kontrol Altında olarak görülmektedir. Bu statüde, sigortalının sigortalılık süreleri kurum tarafından incelenmekte hatta inceleme sonlanma aşamasındadır. Bu statüyü her an Sahte sigortalılık statüsüne dönebilecek durumda olarak görebiliriz. Bu aşamada iken kişi örneğin bütün şartlarını sağlayıp emeklilik başvuru yaparsa emekilik başvurusu kurum tarafından reddedilir.

Hizmet Cetvelinde yanında (Ş) harfi bulunan hizmet dökümleri, kurum tarafından şüpheli hizmet dökümleri olarak görülmektedir. Dolasıyla bu hizmet sürelerine ilişkin kurum tarafından tahkikatın başladığı anlamına gelir. Bu şekilde tespit edilen şüpheli hizmet dönemleri de genellikle sahte sigortalılık olarak sonuçlanır.

IV. Sigortalılığın Sahte Olarak Tespit Edilmesi Durumunda Yapılabilecekler

Sosyal Güvenlik Kurumu'nun sahte sigortalılığa karşı tavrı nettir. Yukarıda aktarıldığı gibi sahte sigortalılık süreleri iptal edilir ve bu sürelere bağlı sigortalıya sağlanan imkanlar sigortalıdan geri alınır.(Emeklilik maaşı, sağlık hizmetleri gibi)

Şu an ki mevzuatta sahte sigortalı kişilerin, sahte sürelere ilişkin kuruma yapabilecekleri bir idari başvuru bulunmamaktadır. Dolayısıyla bu sahte ve kaçak sigortalılık tespit işlemlerine karşı kuruma başvurarak tekrar inceleme yaptırılması imkanı bulunmamaktadır.

Bu kapsamda sigortalılığı sahte olarak tespit edilen kişilerin, bu tespitin iptaline ilişkin başvurabilecekleri tek yol İş Mahkemeleri'nde HİZMET TESPİT davası açmaktır. Zira Sahte olarak tespit edilen sigortalılık sürelerinin denetlenmesi ve gerektiğinde iptali, gerçek sigortalılık sürelerinin tespiti sadece İş Mahkemeleri tarafından yapılır.

V. Hizmet Tespiti Davası

Uygulamada hizmet tespit davası olarak adlandırılan dava, sigortalılık sürelerinin tespiti davasıdır. Teknik olarak bir tespit davasıdır. Sigortalılık bildirimleri yapılmayan veya sigortalılık bilridimleri gerçek dışı yapılan kişiler, açacakları hizmet tespiti davasıyla, hizmette geçen sigortalılık sürelerini, alacakları mahkeme ilamıyla(kararıyla) tespit ettirebilirler. 5510 sayılı yasanın 86. Maddesinin 9. fıkrasında Hizmet tespit davası olarak bilinen bu dava şu şekilde yasal alt yapıya kavuşturulmuştur;

"Aylık prim ve hizmet belgesi işveren tarafından verilmeyen veya çalıştıkları Kurumca tespit edilemeyen sigortalılar, çalıştıklarını hizmetlerinin geçtiği yılın sonundan başlayarak beş yıl içerisinde iş mahkemesine başvurarak, alacakları ilâm ile ispatlayabilirlerse, bunların mahkeme kararında belirtilen aylık kazanç toplamları ile prim ödeme gün sayıları dikkate alınır."

İşte bu davanın konumuzla ilgili kısmına gelirsek; sigortalılık süreleri işverenleri tarafından sahte olarak tespit edilen işçiler, yukarıda geçen madde fıkrası kapsamında dava açabilirler. Açılan hizmet tespit davasının kazanılması neticesinde sahte sigortalılık süreleri, gerçek sigortalılık süreleri olarak tescil edilecek, sahte durum ortadan kalkacaktır. Buna bağlı olarak sigortalılar, sahte sigortalılığa bağlı yaptırımlardan kurtulacaktır.

VI. Hizmet Tespit Davasının Nitelikleri

Hizmet tespit davası, sigortalılığı gerçeğe aykırı şekilde gösterilen sigortalının, hizmet verdiği işyerine/şirketine/şirket sahibine karşı açtığı sigortalılık hizmet sürelerinin tespiti davasıdır. Hizmet tespit davası teknik bir davadır. Yukarıda verilen yasa maddesi gereğince hizmet tespit davalarında 5 yıllık hak düşürücü süre vardır. Hak düşürücü süre hakkın yasa önünde ileri sürülebileceğini ortadan kaldıran süre anlamına gelir. Dolayısıyla hizmet tespit davaları, son kaçak ve yasa dışı çalışmanın olduğu süreden itibaren 5 yıl içerisinde açılmalıdır.

Hizmet tespit davalarında görevli mahkemeler, İş mahkemeleridir. Yetkili mahkeme ise sigortalı hizmetin geçtiği yer mahkemesidir. Davacı, sigortalı kişi veya hak sahipleridir. Davalı ise sahte sigortalılık sürecinde, sigortalının gerçekte çalıştığı işverendir. Uygulamada eskiden Sosyal Güvenlik Kurumu'da davalı olarak gösterilmekteydi fakat 2014 yılında yürürlüğe giren yasa gereği Sosyal Güvenlik Kurumu davalı olmaktan çıkarılmıştır. Mahkeme tarafından yapılan bildirimle davalı yanında feri müdahil katılan olarak yer alır.

Hizmet tespit davalarında, en önemli sorun İSPAT sorunudur. Zira hizmet tespit davasını açan davacı, gerçekte çalıştığı iş yerini ve sigortalılık süresini ispat etmek zorundadır. İddiasını ispat edemeyen davacının, davası delil yokluğundan reddolur.

İspat bakımından sigortalı işçinin elindeki en önemli deliller, maaş bordroları ve tanık delilidir. Sigortalının, sahte görülen sigortalılık süreleri boyunca, gerçekte çalıştığı iş yerine ait yazılı belgeler, bu davanın ispatı bakımından önemlidir. Bu kapsamda maaş bordroları yazılı delil olabilir veya sigortalı işçinin maaşları banka kanalıyla ödeniyorsa, bu maaşlara ait banka dekontları davanın ispatı açısından önemlidir. Bununla birlikte sigortalı işçi, sahte ve kaçak sigortalılık döneminde, verdiği hizmeti TANIK deliliyle de ispatlayabilir.

Hizmet tespit davası sonucunda mahkeme tarafından sigortalının sahte sigortalılık süresi, gerçek sigortalılık süresi olarak tespit edilir. Mahkemeden alınan bu ilam neticesinde kurum, sahte ve kaçak sigortalılık süresini gerçek sigortalılık süresi olarak tescil eder ve sigortalılığa bağlı haklardan(emeklilik, sağlık, prim vb.) sigortalı faydalanmaya devam eder.

SONUÇ


Sosyal Güvenlik Kurumu'nca yapılan denetimler sonucunda, sigortalılık süresi sahte veya kaçak olarak tespit edilen sigortalılar için, bu sahte ve kaçaklık durumunu iptal ettirebilecek bir idari başvuru yolu bulunmamaktadır. Dolayısıyla böyle bir durumda sigortalı işçinin elindeki tek imkan yasal dava yoluna başvurarak, Hizmet Tespit davası açmak ve gerçek sigortalılığını tespit ettirmek olacaktır. Bu sayede kaçak ve sahte sigortalılığa bağlı yaptırımlardan sigortalı kurtulabilir.
Bu makaleden kısa alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir :

"Sahte Sigortalılık Sürelerinin İptali (Sigortalılık Hizmetinin Tespiti Davası)" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Mehmet Gerem'e aittir ve makale, yazarı tarafından Türk Hukuk Sitesi (http://www.turkhukuksitesi.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.

Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak yazarının izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.


[Yazıcıya Gönderin] [Bilgisayarınıza İndirin][Arkadaşa Gönderin] [Yazarla İletişim]
Bu makaleye henüz okuyucu yorumu eklenmedi. İlk siz yorumlayın!
» Makale Bilgileri
Tarih
11-07-2016 - 09:47
(2847 gün önce)
Yeni Makale Gönderin!
Değerlendirme
Şu ana dek 12 okuyucu bu makaleyi değerlendirdi : 12 okuyucu (100%) makaleyi yararlı bulurken, 0 okuyucu (0%) yararlı bulmadı.
Okuyucu
31717
Bu Makaleyi Şu An Okuyanlar (1) :  
* Son okunma 2 dakika 43 saniye önce.
* Ortalama Günde 11,14 okuyucu.
* Karakter Sayısı : 11288, Kelime Sayısı : 1298, Boyut : 11,02 Kb.
* 8 kez yazdırıldı.
* 11 kez indirildi.
* 10 okur yazarla iletişim kurdu.
* Makale No : 1915
Yorumlar : 0
Bu makaleye henüz okuyucu yorumu eklenmedi. İlk siz yorumlayın!
Makalelerde Arayın
» Çok Tartışılan Makaleler
» En Beğenilen Makaleler
» Çok Okunan Makaleler
» En Yeni Makaleler
THS Sunucusu bu sayfayı 0,04030895 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.