Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Aktif Makale İlama Dayalı Vekalet Ücreti Alacağı

Yazan : Seda Sallı [Yazarla İletişim]

Makale Özeti
İlama dayalı vekalet ücreti alacağının vekile yapılması zorunluluğu

Tebligat Kanunu Md 11’e göre “Vekil vasıtasıyla takip edilen işlerde tebligat vekile yapılır. Vekil birden çok ise bunlardan birine tebligat yapılması yeterlidir…”. Bu bağlamda ilamlı takiplerde ödeme emri vekile gönderilmelidir. Tebligatın sadece vekile çıkartılmış olması alacağın kesinleşmesi için yeterlidir. Ancak, mal beyanı İİK md 76’daki tazyik hapsi müeyyidelerinin borçlu üzerinde sonuç doğurması için tebligatın asile yapılması gerekir. Ayrıca, icra takibine konu olan davayı vekilin takip etmiş olması durumunda icra emri yine vekile tebliğ edilmelidir.
Tebligatın asile yapılması için vekilin azledildiğine dair bir tebligat yapılmış olması ya da vekalet ücreti alacaklısının bu durumu biliyor olması veya vekaletnamenin süreli olup sürenin dolması ile vekalet ilişkisinin sona ermiş olması gerekir.
Yargıtayın yerleşik uygulamasına göre vekil ile takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılması zorunludur. Yargıtay, vekil varken asile yapılan tebligatların usulsüz olduğunu kabul etmektedir. İcra emirleri söz konusu olduğunda vekil varken asile gönderilmiş olan ödeme emirlerini de itirazı kabil kabul etmektedir. “İlamlı takibe konu olan ilamda, davanın vekille takip edildiği belli ise, icra emrinin vekile tebliğ edilmesi gerekir” .
İlama konu olan alacak türünün avukatlık ücreti olması durumunda ise Avukatlık Kanunu Madde 164/son “Dava sonunda, kararla tarifeye dayanılarak karşı tarafa yüklenecek vekalet ücreti avukata aittir. Bu ücret, iş sahibinin borcu nedeniyle takas ve mahsup edilemez, haczedilemez”.
Ayrıca HMK Madde 330 “Vekil ile takip edilen davalarda mahkemece, kanuna göre takdir olunacak vekâlet ücreti, taraf lehine hükmedilir” demektedir. Bu iki hüküm arasında çelişki varmış gibi görünse de aslında iki kanun maddesi arasında genel kanun-özel kanun ilişkisi bulunmaktadır. HMK uyarınca vekalet ücreti taraf lehine hükmedilir ve HMK' ya göre özel kanun olan Avukatlık Kanunu uyarınca iç ilişkide bu vekalet ücreti avukatındır. Diğer değişle HMK hüküm tesisini düzenlemiş olup Avukatlık Kanunu ise iç ilişkiyi düzenlemiştir. Buna ilişkin olarak HGK kararı mevcut olup avukatlık vekalet ücreti yükletilecek taraf karşı tarafın vekili olduğu yönündedir.
Kanun maddeleri ve içtihat birlikte değerlendirildiğinde ve uygulama göz önüne alındığında ilama dayalı avukatlık vekalet ücretinin vekile gönderilmesinin, tebligatın usulüne uygun yapılmış olması ve takibin kesinleşmesi açısından gerekli olduğu kanaatine varılması mümkün olabilir.









T.C.
YARGITAY
12. HUKUK DAİRESİ
E. 2010/33266
K. 2011/14524
T. 4.7.2011

AVUKATLIK ÜCRETİ ( Yargılama Gideri Olarak Hükmolunan Avukatlık Ücretinin Taraflar Arasında Geçerli Olduğu Ödenmeyen Avuktalık Ücretinin Tahsilinin Asil Adına Takibe Konulması Gereği - Vekil Vasıtasıyla Tahsili İçin Yapılan İcra Takibinde Vekalet Ücreti Ödenmesini Engelleyen Bir Düzenleme Bulunmadığı )

AVUKATLIK ÜCRETİNİN İCRA TAKİBİYLE TAHSİLİ ( Vekil Vasıtasıyla Tahsili İçin Yapılan İcra Takibinde Vekalet Ücreti Ödenmesi Gereği - Ödenmeyen Avuktalık Ücretinin Tahsilinin Asil Adına Takibe Konulması Gereği )

YARGILAMA GİDERİ OLARAK VEKALET ÜCRETİ ( Yargılamanın Tarafları Arasında Geçerli Olduğu - Avukatlık Ücretinin Avukata Ait Olduğu Düzenlemesinin Vekil ile Müvekkil Arasında Çıkacak ve İç İlişkiden Kaynaklanan Uyuşmazlıklar Hakkında Geçerli Olduğu )

1086/m. 423/6, 424

2004/m. 138

1136/m. 164

ÖZET : Yargılama gideri olarak hükmolunan avukatlık ücreti, ancak yargılamanın tarafları arasında geçerlidir. Ayrıca,Avukatlık Yasası'nda yer alan "... dava sonunda, kararla tarifeye dayanılarak karşı tarafa yüklenecek vekalet ücreti avukata aittir." hükmü vekil ile müvekkil arasında çıkacak ve iç ilişkiden kaynaklanan uyuşmazlıkları düzenleme amacına yöneliktir.

DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : İ.İ.K.nun 138/3. maddesi gereğince ( vekil vasıtasıyla yapılan takiplerde vekalet ücretinin miktarı, alacaklı ile borçlu arasında yapılmış sözleşmeye bakılmaksızın icra müdürü tarafından avukatlık ücret tarifesine göre hesaplanır. Bu şekilde tayin olunan vekalet ücreti de takip masraflarına dahildir ).

H.U.M.K.nun 423/6. maddesinde avukatlık ücreti, yargılama giderleri arasında sayılmıştır. Aynı yasanın 424. maddesinde de yargılama gideri olarak hükmolunan avukatlık ücretinin, ancak yargılamanın tarafları arasında geçerli olacağı belirtilmiştir. Ayrıca, 1136 Sayılı Avukatlık Yasası'nın 164/son maddesinde: "... dava sonunda, kararla tarifeye dayanılarak karşı tarafa yüklenecek vekalet ücreti avukata aittir." hükmüne yer verilmiştir. Bu hüküm vekil ile müvekkil arasında çıkacak ve iç ilişkiden kaynaklanan uyuşmazlıkları düzenlemek amacıyla öngörülmüştür. ( HGK.nun 7.4.2004 tarih ve 2004/12-213 Esas, 2004/215 Karar sayılı kararı )

Somut olayda ilamın davacısı lehine hükmedilen ücreti vekaletin avukata ait olduğu tartışmasız ise de, yukarda açıklanan gerekçelerle ödenmeyen avukatlık ücretinin tahsili, ancak asil adına takibe konabilir, icra takibi de vekil vasıtasıyla yapıldığına göre alacaklı yararına İ.İ.K.nun 138. maddesi uyarınca avukatlık ücreti hesaplanacağından, icra takibinde, icra vekalet ücreti istenmesinde yasaya aykırılık yoktur. Öte yandan, vekalet ücretinin vekil vasıtasıyla tahsili için yapılan icra takibinde icra vekalet ücreti verilmeyeceğine ilişkin yasal bir düzenleme de bulunmamaktadır.

Yapılan bu açıklamalar ve yasal düzenlemeler karşısında, mahkemece icra vekalet ücreti talebine yönelik şikayetin reddi yerine yazılı gerekçe ile kabulü isabetsizdir. Öte yandan Mahkemece icra emrinde asıl alacağın işlemiş faizine faiz ( faize faiz ) talep edilmediği için bu yöne ilişkin şikayetin de reddine karar verilmeli, ancak faiz dışındaki alacaklar için takip tarihinden sonra %9 orandan az olmamak üzere istenen yasal faizin 3095 Sayılı Kanunun 1. maddesi hükmüne göre %9 ve değişen oranlarda yasal faiz oranlarının uygulanması gerektiğine işaret edilerek icra emrinin düzeltilmesi ile yetinilmelidir. O halde mahkemece, eksik inceleme ve hatalı değerlendirmeye dayalı olarak yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.

SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulüyle mahkeme kararının yukarda yazılı sebeplerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.nun 428. maddeleri uyarınca ( BOZULMASINA ). 4.7.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

T.C.
YARGITAY
12. HUKUK DAİRESİ
E. 1986/2276
K. 1986/4619
T. 21.4.1986
• İCRA EMRİNİN VEKİLE TEBLİĞİ ZORUNLULUĞU
• VEKİLE TEBLİĞ ZORUNLULUĞU ( İcra Emri )
7201/m.11
1086/m.62
2004/m.32,21
ÖZET : İlamlı takibe konu olan ilamda, davanın vekille takip edildiği belli ise, icra emrinin vekile tebliğ edilmesi gerekir.
DAVA : Merci kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine, bu işle ilgili dosya mahallinden daireye 17.2.1986 tarihinde gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : HUMK`nun 62, 7201 sayılı Kanun`un 11. maddeleri hükmüne göre ilamda vekille temsil edildiği anlaşılan borçluya doğrudan icra emri çıkarılamaz. Bu konudaki borçlu şikayetinin kabulü gerekir iken tebligata ıttıla kesbedildiğinden bahisle yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ : Borçlu vekilinin temyiz itirazının kabulü ile merci kararının İİK 366 ve HUMK 428. maddeleri uyarınca ( BOZULMASINA ), 21.4.1986 gününde, oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY YAZISI
İİK`nun 24. maddesi hükmüne göre ilamlı takipte genel ilke olarak icra emrinin borçluya tebliğinde yasaya aykırılık yoktur. Zira İİK`nun 338, 338/a maddeleri gereği mal beyanında bulunma mecburiyeti ve vekilin borçlu adına bilerek mal beyanında bulunma yetkisine sahip olmadığından bu açıdan tebligatın asile yöneltilmesi yerindedir. HUMK`nun 62. maddesi ilamı alan davacı alacaklı lehine vazedilmiş bir hükümdür. Tebligat Kanunu`nun hükümlerinin olayla bir ilgisi yoktur. Davayı borçlu adına takip eden vekillerin yetki sınırları belli değildir. İcra takip seyrine katılmamışlardır.
SONUÇ : Açıklanan durum karşısında merci kararının onanması gerekirken bozulması yolundaki çoğunluk görüşüne katılmıyorum.
Üye
S. ÖKTEMER
T.C.
YARGITAY
HUKUK GENEL KURULU
E. 2004/12-213
K. 2004/215
T. 7.4.2004
• VEKALET ÜCRETİ ( Dava Sonunda Kararla Tarifeye Dayanılarak Karşı Tarafa Yüklenen - İş Sahibinin Borcu Nedeniyle Takas Mahsup Edilemeyeceği )
• AVUKATLIK ÜCRETİ ( İş Sahibinin Borcu Nedeniyle Takas Mahsup Edilemeyeceği - Dava Sonunda Kararla Tarifeye Dayanılarak Karşı Tarafa Yüklenen )
• TAKAS MAHSUP ( Vekalet Ücreti/Dava Sonunda Kararla Tarifeye Dayanılarak Karşı Tarafa Yüklenen - İş Sahibinin Borcu Nedeniyle Edilemeyeceği )
• VEKİL EDENİN BORCU ( Dava Sonunda Kararla Tarifeye Dayanılarak Karşı Tarafa Yüklenen Vekalet Ücreti - Takas Mahsup Edilemeyeceği )
1086/m. 423/6, 424
1136/m. 164/son
ÖZET : Dava sonunda, kararla tarifeye dayanılarak karşı tarafa yüklenecek vekalet ücreti avukata aittir. Ne var ki; bu ücret iş sahibinin borcu nedeniyle takas mahsup edilemez.
DAVA : Taraflar arasındaki "şikayet" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Isparta İcra Tetkik Merciince şikayetin reddine dair verilen 19.02.2003 gün ve 2003/41 E- 43 K.sayılı kararın incelenmesi şikayet eden vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 12.Hukuk Dairesi'nin 12.05.2003 gün ve 2003/7784-10723 sayılı ilamiyle; ( ...Takas mahsup talebinde bulunan Göltaş AŞ. adına Yargıtay 4. Hukuk Dairesi'nin 2002/7748-14381 sayılı ve 19.12.2002 tarihli ilam ile 275.000.000 TL avukatlık ücreti taktirine karar verilmiş olup, borçlunun sözü edilen avukatlık ücretinden dolayı takas ve mahsup talebi yerindedir. Bu duruma rağmen mercice takas mahsup talebinin reddine karar verilmesinin isabetsizdir... ) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Temyiz Eden : Şikayet eden vekili
Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
KARAR : Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, mahkeme kararında açıklanan gerektirici nedenlere ve özellikle Hukuk Usulü Muhakemeleri Yasasının 423/6.maddesinde vekalet ücretinin yargılama giderleri arasında sayılmış olup, aynı yasanın 424.maddesinde de yargılama gideri olacak hükmolunan vekalet ücretinin, ancak iki taraf arasında geçerli olacağının belirtilmesine ve takip dayanağı ilamda da bu yönde hüküm kurulduğunun anlaşılmasına, 1136 sayılı Avukatlık yasasının 164 /son maddesinde; "Dava sonunda, kararla tarifeye dayanılarak karşı tarafa yüklenecek vekalet ücreti avukata aittir" hükmünün vekil ile müvekkil arasında çıkacak ücret uyuşmazlıklarını düzenlemek amacıyla öngörülmüş bulunmasına, ne var ki; aynı maddenin "bu ücretin, iş sahibinin borcu nedeniyle takas mahsup edilemeyeceğinin" belirtilmiş olması karşısında belirtilen gerekçe ile usul ve yasaya uygun bulunan direnme kararının onanması gerekir.
SONUÇ : Şikayet eden vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile, direnme kararının yukarıda açıklanan nedenlerle ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı ( 2.200.000 ) lira bakiye temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 07.04.2004 gününde oybirliği ile karar verildi.
Bu makaleden kısa alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir :

"İlama Dayalı Vekalet Ücreti Alacağı" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Seda Sallı'e aittir ve makale, yazarı tarafından Türk Hukuk Sitesi (http://www.turkhukuksitesi.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.

Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak yazarının izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.


[Yazıcıya Gönderin] [Bilgisayarınıza İndirin][Arkadaşa Gönderin] [Yazarla İletişim]
Bu makaleye henüz okuyucu yorumu eklenmedi. İlk siz yorumlayın!
» Makale Bilgileri
Tarih
19-04-2016 - 09:37
(2901 gün önce)
Yeni Makale Gönderin!
Değerlendirme
Henüz hiç değerlendirilmedi.
Okuyucu
6375
Bu Makaleyi Şu An Okuyanlar (1) :  
* Son okunma 13 dakika 25 saniye önce.
* Ortalama Günde 2,20 okuyucu.
* Karakter Sayısı : 11391, Kelime Sayısı : 1433, Boyut : 11,12 Kb.
* 1 kez yazdırıldı.
* 1 kez indirildi.
* Henüz yazarla iletişime geçen okuyucu yok.
* Makale No : 1900
Yorumlar : 0
Bu makaleye henüz okuyucu yorumu eklenmedi. İlk siz yorumlayın!
Makalelerde Arayın
» Çok Tartışılan Makaleler
» En Beğenilen Makaleler
» Çok Okunan Makaleler
» En Yeni Makaleler
THS Sunucusu bu sayfayı 0,02262211 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.