Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Aktif Makale Mürekkep Yaşı Ve Belirleme Yöntemleri

Yazan : Özlem Karslı [Yazarla İletişim]
Dr. Fizik Yüksek Mühendisi, Adli Bilim Uzmanı, Doküman İnceleme Uzmanı

Yazarın Notu
Farklı Fiziksel Koşullar Altında Kalan Belgeler Üzerindeki Mavi Tükenmez Kalem Mürekkeplerinin Spektroskopik Yöntemler Ve İnce Tabaka Kromatografisiyle Analizi Disiplinlerarası Adli Tıp Anabilim Dalı Fizik İncelemeler ve Kriminalistik Yüksek Lisans Tezinden alıntıdır.

Mürekkep Yaşı ve Belirleme Yöntemleri


Mürekkep, her türlü yazı ve baskı amacıyla kullanılan, formülasyonu üreticiler tarafından gizli tutulan, içerisinde temel olarak asidik materyaller, reçineler ve yüzey aktif ajanlar ile akışkanlık düzenleyiciler olduğu bilinen kimyasal bir bileşimdir (Saferstein, R., 1987).

Mürekkep yaşının belirlenmesi, doküman inceleme alanında belgenin düzenlenme zamanı ile belgeye sonradan yapılan ilavelerin anlaşılmasını sağlayacaktır. Bu da mürekkebe bağlı pek çok hukuksal problemin çözümü anlamına gelmektedir (Safertein, R., 1987).

Mürekkep yaşı, tüm doküman inceleme laboratuarlarının ortak problemi olup henüz dünyada bu konu ile ilgili sonuca gidilen bir çalışma kaydedilmemiştir.

Son 30 yıl içinde bir soruşturmanın herhangi bir aşamasında bir belgenin hazırlanma tarihine ilişkin herhangi bir soru gündeme geldiğinde, mürekkep yaşının belirlenmesinin gerekliliği dünyada adli bilim insanları ve belge araştırmacıları açısından önem kazanmıştır (Brunelle R.L., 1987).

Bu konuda çalışanlardan Conway'e göre (1978) bir seri kayıt veya yazıya ilişkin incelemeler yaş tahmini için kıyaslamalı bir temel sağlar. Eğer yazılar aynı veya benzer kağıtlara yazılmışsa ve benzer saklama koşullarına maruz kalmışlarsa, kıyaslama yapmak daha da mümkündür. Böyle bir durumda aynı yaşta olduğu iddia edilen iki yazının birinin diğerinden yaşlı olduğunu belirlemek mümkün olabilir. En uygun koşullar altında, demir bazlı mavi-siyah mürekkeplerin yaş tahmini en yüksek tutuculukla ele alınmalıdır ve mürekkep analiziyle bir belgenin yaşını tayin edecek bir kişi, sanki bu belirlemeyi sorgu altında yaparcasına titiz ve temkinli olmalıdır.

Conway (1978), çok kullanılan demir bazlı mavi-siyah tükenmez kalem mürekkepleri üzerinde, demir bazlı mavi-siyah mürekkeple yazı ilk yazıldığında geçici mavi rengin oldukça baskın olması sebebiyle çok geniş limitler içinde olmak kaydıyla yaş konusunda bir tahminde bulunulabileceğini ifade etmektedir. Mavi rengin giderek koyulaştığı, koyulaşmanın önce çok hızlı, ancak ardından yavaş yavaş morun çeşitli tonlarını aldığı ve en sonunda tam siyaha dönüştüğünü, nihayet yıllar sonra bu demir bazlı mürekkebin kahverengiye dönük siyah bir renk olduğu ya da kahverengi üzerine ufak sarı izlerle dolu bir hale geldiğini gözlemlemiştir. Conway, bu ardışık renk değişimlerini ise yazı anında mürekkebin saflığı veya içerdiği kirlilik, yazı hattındaki mürekkep miktarının yoğun veya az oluşu, kalemin durumu, yazılan kağıdın emici özellikleri, kurutma kağıdı kullanılıp kullanılmadığı, ışık, ısı, hava dolaşımı, nem ve yabancı kimyasallarla yapılmış ikincil uygulamalar, bilinçli olarak belgenin yaşlandırılması gibi somut bir kesinlikle bilinemeyecek pek çok koşula bağlamaktadır.

Ucuz kağıt üzerine hafifçe yazılmış bir paragrafın, direkt gün ışığına maruz kalacak şekilde hava akımı alan bir yerde bekletilen yazının, bir defter sayfasına koyuca yazılan ve defter kapatılarak karanlık, soğuk ve kuru bir ortamda saklanan yazıdan daha hızlı yaşlanacağı, henüz üretilmiş ve yeni açılmış bir mürekkep şişesinden yazılan yazının ilk aşamada, kapağı önceden açılarak daha şişe içindeyken oksitlenmiş eski bir mürekkeple yazılmış bir yazıdan daha yeni olacağı ancak ardından daha hızlı yaşlanacağı gibi tespitler yapılmasına rağmen, bütün mürekkep yazılarının yapısında yer alan çok sayıda bilinmeyenlerin, belge araştırmacılarını sınırladığı ve kritik kıyaslamaları engellediği açıktır.

Conway'e göre (1978) demir bazlı mavi-siyah mürekkeple yazılmış bir yazı çıplak göze baskın olarak mavi gözüküyor ve hızla koyulaşıyorsa 7 veya 14 gün kadar yakın tarihte yazılmış olabilir. Mavi-siyah demir bazlı mürekkeple yazılmış yazı çıplak göze daha az mavi gözüküyor ancak mikroskop altında hala baskın olarak mavi görünüp koyulaştığı algılanabiliyorsa nispeten yenidir. Bu yazı geçmiş 60-90 gün içinde yazılmış olabilir ve son 8 ay içinde yazıldığı kesindir. Bu açıklamalarda bahsedilen "koyulaşma", rengin normal oda sıcaklığında koyu mavi-mor arasındaki geçişini ifade etmektedir. 24-96 saat aralığındaki renk okumalarında hızlı bir koyulaşma gözlenebilir. Daha yaşlı bir mürekkebin 30-120 gün aralığında alınan renk okumalarında renk koyulaşmasının gözlenme olasılığı vardır.

Bazı eski çalışmalar demir bazlı mavi-siyah mürekkebin 3 veya 4 yıl sonra nötr siyah renk aldığını, belki çok ufak mor izler taşıyabileceğini ve bu süreden sonra yıllarca siyah kalacağını göstermekle birlikte bunlar desteksiz savlardır. Günümüz demir bazlı mavi-siyah mürekkepleriyle yapılan çalışmalar pek çoğunun 5-6 yıl içinde dahi nötr siyah renge ulaşamadığını göstermektedir. Bu mürekkeple yazılmış yazının rengi kahverengiye kaçan siyah veya kahverengiye dönmüş ise, 25 veya 100 yıl kadar eski olduğu söylenebilir. Demir bazlı mavi-siyah bir mürekkeple atılmış ama geçici mavi rengi belirgin şekilde koyulaşmış bir imzanın incelenme tarihinden 10 ila 25 yıl veya 100 yıl önce atıldığı iddia ediliyorsa mutlaka hilelidir. Bununla birlikte, mavi-siyah demir bazlı mürekkeplerin geçici mavi rengindeki ilk önemli değişimden nihai kahverengi tona ulaşana değin, yazının net yaşını tahmin edebilecek güvenilir bir yöntem hala bulunamamıştır.

Karbon mürekkeplerin yaşını belirlemek mümkün değildir. Bu açıdan karbon siyahlı mürekkepler kurşun kalem yazısına benzetilebilir. Karbon kimyasal olarak etkisizdir ve yazı üzerinde gözlenebilir ve kaydedilebilir değişikliğe uğramaz.

Çok bilinen yıkanabilir mavi mürekkeplerin de dahil olduğu anilin boya mürekkepler de kayda değer bir değişikliğe uğramazlar ve yazı üzerindeki yaşlarını belirlemek mümkün değildir (Conway J. V. P., 1978).

Özellikle Amerikalı araştırmacılardan olan Brunelle, mürekkep yaşı ile ilgili çok somut olmasa da bir takım yöntemler kullanılarak mürekkep yaşının belirlenebileceğini savunmaktadır (Brunelle, R.L, 1992).

Brunelle, şüpheli belge üzerindeki mürekkebin önce detaylı bir şekilde tanımlamasından sonra, mürekkebin veya içindeki belirli maddelerin ilk üretim tarihinin o formülü yapan üreticiden sorularak, mürekkep belge tarihinden önce üretilmemişse, o belgenin sonradan düzenlenmiş olduğuna, eğer mürekkep belgenin tarihinde piyasada mevcutsa, o zaman belgenin belirtilen tarihte yazılmış olabileceği sonucuna varılabileceğini ifade etmektedir (Brunelle, R.L, 1995).

Mürekkep yaşı belirleme ile ilgili diğer bir yöntem ise mürekkep etiketleme yöntemidir. Etiket olarak ifade edilen madde, firmanın mürekkebi üretirken formülüne eklediği ve mürekkebin o firmaya ait olduğunu gösteren kimyasal bir maddedir (Brunelle, R.L, 1989).

Eğer mürekkep içinde bir etiket mevcutsa ve bu etiket tanımlanabilirse, o zaman mürekkebin yapıldığı gerçek yıl veya yılları belirlemek mümkün olabilir. Örneğin 1970'lerin öncesinden beri Amerika'da bulunan Formulab şirketi bazı tükenmez kalem mürekkeplerine etiket eklemektedir. Ancak bunların kullanımı Haziran 1994'te kesintiye uğramış, Kasım 2002'de tekrar başlamıştır. Amerika Birleşik Devletleri Gizli Servisi (USSS) ve Ulusal Gelir Servisi (IRS) dünyanın en büyük formülü bilinen yazı mürekkebi koleksiyonuna sahiptir (8000 mürekkep). Ayrıca Almanya'da değişik hükümet Kriminal Polis Servislerinde daha küçük bir arşiv mevcuttur. İki çeşit etiketleme sistemi mevcuttur. Bunlardan birisi dünyada nadir bulunan organometalik bileşikler (X-ışını uyarmalı optik floresans spektrometre ile tespit edilebilmektedir) ve optik beyazlaştırıcılardır (İTK ile tespit edilebilmektedir) (Brunelle, R.L, 1995).

Brunelle, standart yaş etiketi numunelerinin de sorgulanan mürekkeplerle aynı ince tabaka kromatografi levhası üzerinde eş zamanlı olarak incelenmesi gerektiğini, eğer etiket mevcutsa bunların uzun dalga boylu ultraviyole ışığı altında incelenerek standart etiketlerin RF değerleriyle sorgulanan mürekkepler içindeki etiketlerin RF değerlerinin karşılaştırmasının yapılmasını önermektedir. Bu sebeple çeşitli etiketlerin üretim tarihleri etiketi üreten şirketten edinilmelidir (Brunelle, R.L, 1995).

Brunelle, mürekkebin yaşının Göreceli Yaş Kıyaslama Yöntemiyle belirlenmesini, temel olarak mürekkep kağıt üzerinde yaşlandıkça mürekkebin çözünürlük özelliğinin de değişmesi gerektiği ilkesine dayandırmaktadır. O halde, sorgulanan mürekkeplerin çözünürlük ve kağıttan çekilebilme özelliklerini, tarihleri bilinen, aynı formüle sahip, aynı tip kağıda yazılmış ve aynı koşullarda saklanmış mürekkeplerle kıyaslayarak mürekkebin ne kadar zamandır belge üzerinde olduğunu kestirmek mümkün olabilir. Aynı formülle üretilmiş iki ya da daha fazla mürekkebin aynı zamanda veya farklı zamanlarda yazıldıklarını karşılaştırmak için, tarihi bilinen bir yazıya ihtiyaç olmaksızın birbiriyle kıyaslanabilir. Ancak bu, eğer kıyaslanacak mürekkep yazıları halen yaşlanmaktaysa (kurumaktaysa) yapılabilir çünkü, mürekkep tamamen yaşlandığında yani tamamen kuruduğunda, iki yazı farklı tarihlerde yazılmış dahi olsa çözünürlük özellikleri arasında hiçbir fark kalmayacaktır. En çok bilinen mürekkepler 6 yıl içinde (bu yöntemlere göre belirlenen süre), bazıları ise 6 yıldan önce tamamen kururlar (Brunelle, R.L, 1984, 1988, Cantu, A. A., 1988).

Yazılma tarihleri bilinmeyen iki uyuşan mürekkep kıyaslanırken, bunların yazılma sıralarını belirlemek yine de mümkündür. Bu yöntem mürekkeplerin halen yaşlanıp yaşlanmadığının tespitini sağlar. Örneğin, bazı mürekkepler yaşlanırken organik çözücülerde daha hızlı ve tam olarak çözünürken diğerleri yaşlanırken daha yavaş ve eksik çözünürler. Bir mürekkebin nasıl yaşlandığını anlamak için numunesi 100oC'de 30 dakika ısıtılır. Bu ısıtılmış numunenin bir organik çözücüdeki çözünme hızı ve oranı, aynı mürekkebin ısıtılmamış numunesininkiyle kıyaslanır ve ısıtılmış (tamamen yaşlanmış) numunenin ısıtılmamış numuneden daha hızlı ve fazla çözündüğü ya da bunun tersinin olup olmadığı gözlenir (Brunelle R.L., 1987, Cantu, A. A., 1987, 1996).

Andrasko yakın zamanda yaptığı çalışmasında, mürekkebin doküman düzenlendiği zaman mı yoksa daha sonra mı yazıldığı hususunda mürekkebin kesin yaşını belirlemeye gerek olmadığını ifade etmektedir. Doküman pek çok yıl önce oluşturulmasına rağmen yakın zamanlarda eklendiğinden şüphelenilen mürekkepler üzerinde çalışarak, eski ve yeni (sonradan ilave edilen) mürekkep arasındaki ayrımı belirlemek için yeni bir metot önermektedir. Tükenmez kalem mürekkebi kolayca buharlaşabilen maddeler içerir. Fenoksietanol (Phenoxyethanol) bileşiği bütün tükenmez kalem mürekkeplerinde bulunur. Bu kolay buharlaşan bileşiklerin konsantrasyonu mürekkep yaşı arttıkça azalır. Andrasko'nun önerdiği bu metot, Aginsky'nin mürekkep yaşı ile ilgili çalışmalarının bir modifikasyonudur (Andrasko J., 2003).

Bu metotta, şüpheli dokümandan sadece bir miktar mürekkep örneği alınır. Gaz Kromatografisi (GC) ya da Gaz Kromatografi Kütle Spektrometresi (GC/MS) analizi takip edilirken mürekkep örneği ile dengede bulunan buhar fazındaki fenoksietanol konsantrasyonu belirlenir. Bütün mürekkep içerisinde bulunan buhar fazındaki fenoksietanol konsantrasyon oranı mürekkep yaşı arttıkça azalır. Bu metot, analiz için mürekkep formülünü ya da kullanılan mürekkep miktarını belirlemeyi gerektirmez. Bu metot yaklaşık 4-6 aya kadar tarihli olan eklenen şüpheli mürekkebi belirlemede kullanılabilir. Örneğin 1 ve 5 yıl arasında olan daha eski mürekkepler arasında ayrım yapamamaktadır. En iyi sonuçlar büyük miktarlarda fenoksietanol içeren mürekkeplerde elde edilmiştir. Mürekkep yaşını belirlemede bu metodu kullanırken pekçok sorunla karşılaşılmaktadır. Bu metot genel olarak düşük miktarlarda fenoksietanol içeren ya da hiç içermeyen mürekkeplerde ve fenoksietanolün mürekkepten tamamen buharlaştığı çok eski tarihli mürekkeplerde kullanılamamaktadır. Şüpheli dokümanın bulunduğu yer sonucu etkileyebilir. Uzun süre ışığa maruz bırakılan bir doküman karanlıkta tutulan bir dokümandan daha hızlı kuruyacaktır (yaşlanacaktır). Karşılaşılan bir başka ciddi problem şüpheli dokümanın bir yazı ile yakın ilişkili bulunmasıdır. Bu durumda şüpheli dokümanın yakınında bulunan ve hata kaynağı olan bu belge de incelenmek üzere gönderilmelidir. Aynı zamanda şüpheli dokümanın birkaç gün açık havada bırakılması da böyle bir olumsuzluğa neden olacaktır (Andrasko J, 2003).

Ülkemizde üretilen mürekkeplerin belirli bir standardının olmaması ve bunun yanı sıra piyasada ithal mürekkeplerin sıklıkla kullanılması mürekkep yaşı ile ilgili çalışmaları sınırlamaktadır.

Herhangi bir itiraz durumunda belgenin anlaşmazlık halindeki ilk durumuna geri dönülemeyeceğinden, bilirkişi incelemelerinin delile zarar vermeden yapılması gerekmektedir. Bu sebeple optik incelemelerle bir sonuca gidilemediği durumlarda mürekkepler üzerinde kimyasal yöntemlerle inceleme yapılamamaktadır. Bu konu ile ilgili çalışmalar sadece araştırma amaçlı olarak yürütülmektedir.

KAYNAK:
Farklı Fiziksel Koşullar Altında Kalan Belgeler Üzerindeki Mavi Tükenmez Kalem Mürekkeplerinin Spektroskopik Yöntemler Ve İnce Tabaka Kromatografisiyle Analizi Disiplinlerarası Adli Tıp Anabilim Dalı Fizik İncelemeler ve Kriminalistik Yüksek Lisans Tezi, 2005 - Ankara
Bu makaleden kısa alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir :

"Mürekkep Yaşı Ve Belirleme Yöntemleri" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Özlem Karslı'e aittir ve makale, yazarı tarafından Türk Hukuk Sitesi (http://www.turkhukuksitesi.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.

Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak yazarının izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.


[Yazıcıya Gönderin] [Bilgisayarınıza İndirin][Arkadaşa Gönderin] [Yazarla İletişim]
Bu makaleye henüz okuyucu yorumu eklenmedi. İlk siz yorumlayın!
» Makale Bilgileri
Tarih
20-10-2012 - 20:38
(4206 gün önce)
Makaleyi Düzeltin
Yeni Makale Gönderin!
Değerlendirme
Şu ana dek 2 okuyucu bu makaleyi değerlendirdi : 2 okuyucu (100%) makaleyi yararlı bulurken, 0 okuyucu (0%) yararlı bulmadı.
Okuyucu
5902
Bu Makaleyi Şu An Okuyanlar (1) :  
* Son okunma 3 saat 3 dakika 25 saniye önce.
* Ortalama Günde 1,40 okuyucu.
* Karakter Sayısı : 13070, Kelime Sayısı : 1619, Boyut : 12,76 Kb.
* 6 kez yazdırıldı.
* 3 kez indirildi.
* 1 okur yazarla iletişim kurdu.
* Makale No : 1526
Yorumlar : 0
Bu makaleye henüz okuyucu yorumu eklenmedi. İlk siz yorumlayın!
Makalelerde Arayın
» Çok Tartışılan Makaleler
» En Beğenilen Makaleler
» Çok Okunan Makaleler
» En Yeni Makaleler
THS Sunucusu bu sayfayı 0,03718805 saniyede 13 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.