Sadakat Yükümlülüğünün İhlalininTespiti Halinde Yargilamanin Yenİlenmesİ MÜmkÜn MÜ?

İyi çalışmalar dilerim...
Uzun süreli araştırmalarıma rağmen içinden çıkamadığım bir durum ile karşı karşıyayım. Bu konuda görüşlerinizi paylaşırsanız sevinirim.

Bir müvekkilime karşı "sadakat yükümlüğünün ihlali" nedeni ile boşanma ve tazminat davası açılmış olup, açılan boşanma davasına karşı müvekkilimin açmış olduğu karşı boşanma ve tazminat davası bir arada görülmüş, ancak dinlenen tanıklar nedeni ile de boşanma davası kabul karşı dava red edilerek müvekkilim aleyhine tazminat ve nafakaya hükmedilmiştir.

Müvekkilim tarafından yapılan temyiz başvurusu da "Kararın Onanması" yönünde gelmiş olmasına rağmen, müvekkilim tarafından bunun üzerine yapılan "Karar Düzeltme" aşamasında dosya ilgili Yargıtay İncelemesinde iken ve karar kesinleşmeden önce, davacı-karşı davalı eş (tazminata ve nafakaya hak kazanan), müvekkilim tarafından dava sırasında ilişkisi olduğu iddia edilen ancak deliller ile ispatlanamayn 3. kişi ile, imam nikahı ile evlenmiş ve umuma açık düğün töreni yapmıştır. Buna ilişkin resimler ve tanıklar bulunmaktadır. Aynı zamanda, karar kesinleşmeden bu kişiler arasındaki nişan ve düğüne ilişkin bildirimler, davacı-karşı davalıya ait profilin bulunduğu sosyal paylaşım sitelerinde tarih ve yer belirtilmek üzere de yayımlanmıştır.

Kararın kesinleşmemesine rağmen, davacı-karşı davalının bu yönde "üçüncü kişilerle, sadakat yükümlüğünü ihlal eder mahiyette ilişkiye girmiş olması" dikkate alındığında, müvekkilimiz açısından,sözkonusu resim ve paylaşımlar ileri sürülerek, daha önceden reddedilmiş olan davanın "Yargılamanın Yenilenmesi" yolu ile mi bir başvuru hali bizim için yeterli olacak mıdır?

Yoksa ayrı bir tazminat davası ile mi davacı-karşı davalıya karşı bir dava açmak mı usul ekonomisi yönünden sağlıklı mı olacaktır?

Aleyhimize açılmış olan boşanma davasının tanık beyanları ile sübuta erdiği ve Yargıtay tarafından onaylanmış olduğu dikkate alınarak bu konuda bana nasıl bir yol önerebilirsiniz?

Görüşleriniz ve yardımlarınız için şimdiden teşekkür ederim.

Dosya karar düzeltme aşamasında olduğundan halen kesinleşmemiştir. Kesinleşmiş karar olmadığından yargılamanın yenilenmesi yoluna gidilemez.
Bahsettiğiniz delilleri bu aşamada Yargıtaya göndererek kararın bozulmasını sağlayabilirsiniz.

Kararın geçen hafta kesinleştiğini öğrendik. Yani Yargıtay safahati bitmiş.
Elimizde bulunan bu kayıtlar ve fotoğraflara da yeni ulaştık.

Bizim de ikilemde kalmamıza neden olan olay bu maalesef..

Aynı durum bizim de sorunumuzdu gerçi hala sorunumuz da biz yargıtay aşamasında bildirdik ancak buna rağmen karar düzeltme talebimiz reddedildi.sizce yapılacak birşey var mi böyle bir adaletsizlik karşısında?

Olağanüstü kanun yolları zaten böyle durumlar için yok mu ? Bence yargılamanın yenilenmesi yoluna gidilebilmelidir.

Ancak fotoğrafları karar düzeltme aşamasında karar düzeltme dilekçesine ekledik. Buna rağmen karar düzeltme talebimiz reddedildi. Bu durumda yargılamanın yenilenmesi için aranan şartların oluşmuş olduğundan emin olamıyorum

Karar Düzeltme yalnızca;

1-)Temyiz sırasında ileri sürülen itirazların cevapsız bırakılması durumunda
2-)Yargıtay kararında birbirine aykırı fıkraların bulunması durumunda
3-)Dosyadaki belgelerde hile ve sahteliğin ortaya çıkması durumunda
4-)Kararın usül ve kanuna aykırı olması durumunda

uygulanabilir diye biliyorum.

Hükmün temelini değiştirecek yeni belgelerin ortaya çıkması durumunda ise iadei muhakeme yoluna gidilmeli.

Baki Hocanın kitabından bakıyorum şu an yeni bilgi belge ortaya çıkarsa katiyen yargılamanın yenilenmesi yoluna gidilmelidir diyor.

Hangi aşamada olursa olsun, söylediğiniz durum yeni bir boşanma sebebi gibi algılanabilir gibi düşünüyorum.

Tabii dava dileçenizde anılan nikahtan ve törenden bahsettiyseniz ve bu iddianızı ispatlayamadıysanız durum karışır fakat sadakat yükümüne aykırılık başlığı altında başka hususlar ve olaylar dava konusu yapılmışsa, bahsettiğiniz durum yeni bir boşanma davası konusu yapılabilir kanaatindeyim. Zira Yargıtay'ın da bu konuda bir kararı vardı fakat aradım, bulamadım.

Yargılamanın iadesine ilişkin HMK 375 .madde ç fıkrası "Yargılama sırasında, aleyhine hüküm verilen tarafın elinde olmayan nedenlerle elde edilemeyen bir belgenin, kararın verilmesinden sonra ele geçirilmiş olması"şeklindedir.Yani yargılamadan önce yargılama sırasında var olan bir delilin bir sebepten ele geçirilememesi halinde uygulanacaktır.Halbuki elinizdeki veriler yargılamadan sonra ortaya çıkmıştır.Maddenin içeriğine uygun bir delil değildir.Bu sebepten zannımca yeniden dava açmanız gerekmektedir.İyi çalışmalar

Cenk Bey , bu başlıktaki olayın akıbeti ne oldu acaba? Şu anda bizimde böyle bir olayımız mevcut. Yargılamanın yenilenmesini talep etme konusunda tereddütlerim var.