Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

4721 S.lı Türk Medeni Kanunu MADDE 190
Eşlerden biri birliği temsil yetkisini aşar veya bu yetkiyi kullanmada yetersiz kalırsa hakim, diğer eşin istemi üzerine temsil yetkisini kaldırabilir veya sınırlayabilir. İstemde bulunan eş, temsil yetkisinin kaldırıldığını veya sınırlandığını, üçüncü kişilere sadece kişisel duyuru yoluyla bildirebilir.

Temsil yetkisinin kaldırılmasının veya sınırlanmasının iyiniyetli üçüncü kişilere karşı sonuç doğurması, durumun hakimin kararıyla ilan edilmesine bağlıdır.

Gerekçesi için Bkz.

MK. MADDE 190 Ek Bilgi/Yorum

Üyemizin Notu: Gerekçe; Yürürlükteki Kanunun 156 ncı maddesini karşılamaktadır.

Madde 1984 tarihli öntasarı 153 üncü maddeden yararlanılmak suretiyle yeniden kaleme alınmış, İsviçre Medenî Kanununun 174 üncü maddesinde olduğu gibi üç fıkra hâlinde düzenlenmiştir.

Ancak madde kaleme alınırken, İsviçre Medenî Kanununun 174 üncü madde hükmü göz önünde tutulmak suretiyle kısmen değiştirilmiştir. Bu anlamda olmak üzere 1984 tarihli Öntasarıdan farklı olarak "Eşlerden birinin evlilik birliğini temsil yetkisini kötüye kullanması" yerine "Eşlerden biri birliği temsil yetkisini aşar" ibaresine yer verilmiştir. Öte yandan 1984 tarihli Öntasarıda kullanılan "veya bu yetkisini kullanma gücünden yoksun bulunması hâlinde" yerine "Veya bu yetkiyi kullanmada yetersiz kalırsa" ibaresi amacı daha iyi ifade etmesi yönünden tercih edilmiştir.

Yürürlükteki Kanunda madde, kadının temsil yetkisinin nez'i (kaldırılması) açısından düzenlenmiştir. Maddede ise temsil yetkisi her iki eş açısından eşit olarak düzenlendiği cihetle, temsil yetkisinin kaldırılması veya sınırlarıması her iki eş açısından ancak hâkimden karar alınmasına bağlıdır. Hâkimin böyle bir karar vermesi için, temsil yetkisinin aşılmış olması veya yetkiyi kullanmada yetersiz kalınmış bulunması gerektiği esası kabul edilmiştir.

Ayrıca maddede, istemde bulunan eşin, temsil yetkisinin kaldırıldığı veya sınırlarıdığını hâkim kararı gerekmeksizin, sadece üçüncü kişilere, kişisel duyuru yoluyla bildirebileceği öngörülmüştür.

İkinci fıkrada ise daima hâkim kararını gerektiren durum düzenlenmiştir. Bu hükme göre temsil yetkisinin kaldırılmasının veya sınırlarımasının iyiniyetli üçüncü kişilere karşı sonuç doğurması, durumun hâkimin kararıyla ilân edilmesine bağlı olacaktır.


 
Şerhi Ekleyen Üyemiz:
Av.Ufuk BOZOĞLU
Hukukçu
Avukat
Şerh Son Güncelleme: 28-10-2009

THS Sunucusu bu sayfayı 0,02348304 saniyede 8 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.