Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi, Esas: 2005/13028, Karar: 2006/13485 İçtihat

Üyemizin Özeti
Tacirler arasında diğer tarafı temerrüde düşürmek-sözleşmeyi fesih-sözleşmeden rücu amacıyla yapılacak ihtar ve ihbarların geçerliliği için (ispat şartı niteliğindedir) noter aracılığıyla veya iadeli taahhütlü mektupla ya da telgrafla yapılması şarttır. Anılan ihbar ve ihtarların yapıldığı hususu tanık beyanı ile kanıtlanamaz.
(Karar Tarihi : 18.12.2006)
"Davacı vekili, müvekkilinin işyerinde meydana gelen iş kazası sonucu işçilerden O'nun öldüğünü, iş kazasının derhal davalıya bildirildiğini, SSK'nca müvekkili aleyhine açılan dava sonunda davalının isteği üzerine müvekkilince 25.082.900.000.TL'nın ödendiğini, SSK'na ödenen meblağın taraflar arasında imzalanan İşveren Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi kapsamında ödenmesinin davalıya ihtar edildiğini, ancak bakiye 15.091.900.000.-TL'nın ödenmediğini ileri sürerek, bu meblağın temerrüt faizi ile tahsilini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili, davacının iddiasının aksine davacı aleyhine SSK'nca açılan davanın TTK' nun 1292'nci ve Genel Şartların 8'inci maddesince süresinde yazılı olarak ihbar edilmediğini, bu nedenle müvekkilinin faiz ve fer'ilerinden sorumlu olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.

Mahkemece, toplanan kanıtlar ve benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda, davacının SSK'ca açılan dava konusunda davalıyı bilgilendirdiği, ihbar mükellefiyetini yerine getirdiğinin kabul edildiği gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir.

Dava, İşveren Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesinden kaynaklanan bakiye tazminat alacağının rucüen tahsili istemine ilişkin olup, taraflar tacirdir.

Uyuşmazlık, davanın ihbar edildiğinin tanık beyanı ile kanıtlanmasının olanaklı olup olmadığı, dolayısıyla davalının faiz ve fer'ilerden sorumlu tutulup tutulamayacağı noktasında toplanmakta olup, mahkemece, benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda, ihbarın mevcudiyetinin kanıtlanması için yeminli tanık beyanı yeterli görülmek suretiyle yazılı şekilde hüküm tesis edilmiştir.

Oysa, TTK' nun 20/3'üncü maddesinde, tacirler arasında, diğer tarafı temerrüde düşürmek veya mukaveleyi fesih yahut ondan rücu maksadiyle yapılacak ihbar veya ihtarların muteber olması için noter marifetiyle veya iadeli taahhütlü bir mektupla yahut telgrafla yapılması şart olduğu öngörülmüş olup, İşveren Sorumluluk Sigortası Genel Şartları'nın, zarar vukuunda sigorta ettirenin yükümlülükleri başlıklı 8/e maddesi de, sigorta ettireni, iş kazasından dolayı, sigorta ettiren dava yolu ile veya sair suretle bir tazminat talebi karşısında kalır veya aleyhine cezai takibata geçilirse keyfiyetten sigortacıyı derhal haberdar etmek ve tazminat talebine ve cezai takibata müteallik olarak almış olduğu ihbarname, davetiye gibi bilcümle tebliğnameleri derhal sigortacıya tebliğ etmekle yükümlü kılmıştır.

Bu durumda, mahkemece, davacıya karşı SSK'ca açılan o davanın davalıya usulüne uygun şekilde ihbar edilip davalının temerrüde düşürülmediği gözetilmeden, tanık beyanına değer verilmek suretiyle yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir."
Üye Notu : İşbu kararın özeti tarafımızca yazılmıştır.
İlgili Mevzuat Hükmü : Türk Ticaret Kanunu MADDE 20 :C - TACİR OLMANIN HÜKÜMLERİ:

       I - UMUMİ OLARAK:

       Tacirler her türlü borçlarından dolayı iflasa tabi oldukları gibi, kanun hükümlerine uygun olarak bir ticaret unvanı seçmeye ve kullanmaya, işletmelerini ticaret siciline kaydettirmeye ve ticari defterler tutmaya mecburdurlar.

       Her tacirin, ticaretine ait bütün faaliyetlerinde basiretli bir iş adamı gibi hareket etmesi lazımdır.

       Tacirler arasında, diğer tarafı temerrüde düşürmek veya mukaveleyi fesih yahut ondan rücu maksadiyle yapılacak ihbar veya ihtarların muteber olması için noter marifetiyle veya iadeli taahhütlü bir mektupla yahut telgrafla yapılması şarttır.

       Tacir sıfatına bağlı olan diğer hükümler mahfuzdur.



 
Şerhi Ekleyen Üyemiz:
Av.Nevra ÖKSÜZ
Hukukçu
Avukat
Şerh Son Güncelleme: 03-12-2009

THS Sunucusu bu sayfayı 0,03298593 saniyede 8 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.