Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi, Esas: 2003/1958, Karar: 2003/5340 İçtihat

Üyemizin Özeti
Kefil ve ipotek veren davacı, okuma yazma bilmediğini ve ipoteğin kefalet limiti ile verildiğini düşünerek ipotek belgesini imzaladığından bahisle ipoteğin terkinini talep etmiştir.
İpotek akdi tapu sicil müdürü huzurunda düzenlenip, tüm sayfaları davacı tarafından okunarak imzalanmıştır. Davacının sahtelik iddiası hata ve hileye dayalıdır ve bu tür davaların 1 yıl içinde açılması gerekir.
(Karar Tarihi : 22.05.2003)
Taraflar arasındaki ipotek akdinin terkini davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

Davacı vekili, müvekkilinin davalı C____ U_____'ın diğer davalı bankadan alacağı kredi nedeniyle noter tasdikli taahhütname ile (6.000.000.000 TL) bedel için kefil olduğunu ve kefaletinin teminatı olarak da sahibi bulunduğu taşınmazı ipotek ettirdiğini ancak müvekkilinin okuma yazma bilmeyip sadece imza attığını ve ipotek belgesinin de (6.000.000.000 TL) üzerinden düzenlendiğini düşünerek imzaladığını, oysa resmi senette limitin (10.000.000.000 TL) olarak yazıldığını, davalı bankanın müvekkilini hataya düşürdüğünü belirterek, ipoteğin terkinini talep ve dava etmiştir.

Davalı banka vekili, yapılan işlemlerin resmi şekil şartına tâbi olarak yerine getirildiğini öne sürerek davanın reddi gerektiğini savunmuş, davalı idare vekili müvekkili aleyhindeki davanın husumet yönünden reddine karar verilmesini istemiştir.

Mahkemece, davacının, davalı C____ U____'ın diğer davalı bankadan aldığı krediye kefil olup bunun teminatı olarak da, sahibi olduğu taşınmazı (10.000.000.000 TL) bedelle ipotek ettiği, ipotek akdinin tapu sicil müdürü huzurunda düzenlenip, tüm sayfaların davacı tarafından okunarak imzalandığı, davacının sahtelik iddiasını hata ve hile'ye dayandırdığı, oysa BK 31 inci maddesi uyarınca bu tür davaların 1 yıl içinde açılması gerektiği, senet 17.7.1997 tarihinde düzenlendiğinden davanın süresinde açılmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.

KARAR : Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına 22.5.2003 gününde oybirliğiyle karar verildi.
İlgili Mevzuat Hükmü : Borçlar Kanunu (Eski) MADDE 31 :Hata veya hile ile haleldar olan yahut ikrah ile yapılan akit ile mülzem olmayan taraf bu akdi ifa etmemek hakkındaki kararını diğer tarafa beyan yahut verdiği şeyi istirdat etmeksizin bir seneyi geçirir ise, akde icazet verilmiş nazariyle bakılır. Bu mehil, hata veya hilenin anlaşıldığı veya korkunun zail olduğu tarihten itibaren cereyan eder.

Hile ve haleldar olmuş yahut ikrah ile yapılmış olan bir akde icazet, zarar ve ziyan talebinden feragati istilzam etmez.



 
Şerhi Ekleyen Üyemiz:
Av.Nevra ÖKSÜZ
Hukukçu
Avukat
Şerh Son Güncelleme: 07-04-2014

THS Sunucusu bu sayfayı 0,02829504 saniyede 8 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.