|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
28-06-2012, 09:39 | #1 |
|
Sebepsİz ZengİnleŞmede İade BorÇlusu
İyi günler,
Satış sözleşmesinde satım bedelinin malik A ya değil de aracı B ye havale edileceğinin kararlaştırılması halinde, tapu devri yapılmadığında A dan bedelin iadesi talep edilebilir mi? B havale edilen parayı malik A ya ödememiştir. Hukuk davasına cevap da vermemiştir. Şimdiden teşekkürler. |
28-06-2012, 11:20 | #2 |
|
Temel ilişki malik A ile satın alan arasında kurulmuştur. Satın alacak olan, malı almadığına göre bence satın alan
a)hem A dan hem de B den aynı davada davalı göstererek, bedelin iadesini isteyebilir. b)A bedeli satın alana(alacak olana) ödedikten sonra, B den sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre davacı olabilir. kolay gelsin |
28-06-2012, 11:53 | #3 |
|
Sebepsiz zenginleşmede amaç zenginleşenin zenginleştiği oranda aldığını iadesi olduğuna göre, 78 yaşında okuma yazma bilmeyen biri ile yapılan sözleşmede paranın aracı hesabına gönderilmiş olması ve aracı yanca malike ödemenin yapılmamış olması karşısında, başka bir deyişle malikin zenginleşmediğinin sabit olması karşısında, bunun biraz haksızlık olacağını düşünüyorum. Ama maalesef hiç emsal bulamıyorum..
|
28-06-2012, 12:02 | #4 |
|
O zaman temel ilişkideki irade eksikliğinden yola çıkabilirsiniz.
|
28-06-2012, 12:08 | #5 |
|
Ben yola çıktım lakin Mahkeme bu yolu kabul etmedi. Zenginleşmedi, yaşlı ve okuma yazma bilmiyor, sözleşme metni zaten kendisine okunmadı vs.vs.Temyiz edeceğim ama elbette moralim çok bozuldu.
|
28-06-2012, 13:53 | #6 |
|
Havalede havaleci(malik A) ile havale ödeyicisi(satın alan) arasında karşılık ilişkisi doğar.Havale ödeyicisinin(satın alan) haveleciye karşı bir borcu olmamasına rağmen veya geçersizlik durumunda(olayda satış sözleşmesi denilmesine rağmen sözleşmeden dönüldüğünü veya tescile icbar imkanının mevcut olmadığını düşünerek) havale ödeyicisi havale alıcısına(B) yapacağı ödeme ile havaleciye karşı bir sebebsiz zenginleşme talebine sahip olur yoksa havale ödeyicisi doğrudan havale alıcısına(B) karşı bir sebebsiz zenginleşme talebine sahip değildir. Zaten genelde havale alıcısı olan şahsın havaleciden olan alacağına istinaden havale ilişkisi meydana gelir. Bu durumda havale ödeyicisinin ifası ile birlikte havalecinin havale alıcısına karşı borcu sona erdiğinden zenginleşen biri varsa o kişi havaleci olacaktır. Bir alacak ilişkisi olmamasına rağmen ödeme meydana geldiyse bu durumda da yine B'ye gitme olanağı yoktur, A'ya gidilmeli ödemeden sonra A sebebsiz zenginleşme hükümlerine binaen B'ye gitmelidir. Kanaatindeyim.
|
28-06-2012, 16:26 | #7 |
|
Anlattığınız olayın havale ilişkisi ile ya da sebepsiz zenginleşme (tam olarak) ile ilgisi olduğunu düşünmüyorum. Zira birinden alınan paranın başkasına verilmesi gibi bir durum yok. Bence hukuki durum 3. kişi yararına sözleşmeden ibaret. (BK.m.111) Bu durumda da B sözleşme bakımdan 3. kişi olup sorumluluğu yok. Fakat malik A sözleşmeye uymayıp edimini yerine getirmemiş. O zaman da sebepsiz verilenin alınması yerine müvekkilinizin uğradığı maddi zararın tazminini sağlamak hedeflenmeliydi diye düşünüyorum. Seçimlik olarak aynen ifadan vazgeçerek; fesih ve müspet zarar(gayrimenkulün rayiç değeri ve yoksun kalınan kiralar mesela?) talep edilerek sonuç almak daha kolay olurdu belki? (m.106/2)
|
05-07-2012, 13:56 | #8 |
|
'Bence hukuki durum 3. kişi yararına sözleşmeden ibaret. (BK.m.111) Bu durumda da B sözleşme bakımdan 3. kişi olup sorumluluğu yok. Fakat malik A sözleşmeye uymayıp edimini yerine getirmemiş. O zaman da sebepsiz verilenin alınması yerine müvekkilinizin uğradığı maddi zararın tazminini sağlamak hedeflenmeliydi diye düşünüyorum.'
Sanıyorum biraz karışık anlattım. Taşınmazın maliki A, taşınmazını satmak istiyor. Bu amaçla alıcı ile biraraya gelip sözleşme imzalıyor. A, oldukça yaşlı ve okuma yazması yok. Alıcı ise yabancı uyruklu. Sözleşmede satım bedelinin alıcı tarafından aracılık yapan B nin hesabına yatırılacağı yazıyor. Ayrıca her yapılan ödemenin ardından malik A tarafından alıcıya kıymetli evrak verileceği belirtiliyor. Ancak malik A paranın B nin hesabına yatırılacağının sözleşmede yazılı olduğundan habersiz. Devamında alıcı parayı B nin hesabına yatırıyor, ancak B malike satım bedelini vermiyor. Sonrasında alıcının sözleşmeden caydığını, parayı ödemediğini söylüyor. Aradan geçen 2 yılın ardından malik taşınmazını başka birine satıyor. Alıcı, ödediği bedelin iadesi için A ve B ye dava açıyor. Mahkemece davanın kabulüne karar veriliyor. Bu sözleşmede B nin yararına A tarafından yüklenilen bir edim sözkonusu değil. Alıcı satım bedelini B nin hesabına gönderecek ve B de A ya ödeyecek. B aracı olarak komisyonunu alacak vs. |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Sebepsİz ZengİnleŞme | eflatun1983 | Meslektaşların Soruları | 10 | 12-04-2012 12:59 |
Sebepsİz ZengİnleŞme | Av. Zeynep TÜFEKÇİ | Meslektaşların Soruları | 8 | 13-12-2011 17:21 |
Sebepsİz ZengİnleŞmede ZamanaŞimi BaŞlangici | Mefkure | Meslektaşların Soruları | 4 | 31-07-2009 17:00 |
Sebepsİz ZengİnleŞme | SUDE BETÜL | Meslektaşların Soruları | 2 | 11-09-2008 19:56 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |