kıdem tazminatı-yeniden işe başlama

işçi işi bıraktıktan sonra bir kısım işçilik alacakları ve kıdem tazminatı alacağı için işveren dava açıyor,

dava devam ederken aynı işverenin yanında çalışmaya başlıyor(işten çıkışı ve girişi yapılıyor)

işverenle daha önceki alacakları konusunda anlaşma ihtimali düşük, ancak paraya ihtiyacı olduğu için maaş karşılığında çalışmak istiyor,

bu durumda işçinin kıdem tazminatı davası nasıl etkilenir?

Alıntı: Yazan harkan işçi işi bıraktıktan sonra bir kısım işçilik alacakları ve kıdem tazminatı alacağı için işveren dava açıyor, dava devam ederken aynı işverenin yanında çalışmaya başlıyor(işten çıkışı ve girişi yapılıyor) işverenle daha önceki alacakları konusunda anlaşma ihtimali düşük, ancak paraya ihtiyacı olduğu için maaş karşılığında çalışmak istiyor, bu durumda işçinin kıdem tazminatı davası nasıl etkilenir?

Öncelikle şunu belirteyim; somut olayda davacı açtığı davayı devam ettirip karar alabilir inancındayım. Zira her çalışma dönemi ayrı bir hizmet dönemi olup, şartların mevcudiyeti halinde davacı kıdem tazminatı alacaktır. Bence sorun şurada ortaya çıkar:

İşçi bu davaya devam eder ve kazanır, işveren kıdem tazminatı ve kazanılan işçilik alacaklarını öder. Taraflar açısından bunun böyle olmasına bir itiraz yok gibi görünüyor. Ancak işçi yeniden işe başladığı tarihten sonraki dönem çalışması sonunda tekrar kıdem tazminatı alma hakkı olacak şekilde hizmet sözleşmesi son bulur ve işçi son dönem çalışması ile beraber önceki dönem çalışmasının kıdem tazminatının son ücreti üzerinden ödenmesini talep eder Bunu neden yapabilir ve neden bu iddiaya itibar edilebilir:

1- Son brüt ücrete diğer hakları giydirilir ve kıdem tazminatı tüm süre için hesaplanır, dava ile hüküm altına alınan kısım düşülür ve bakiyesine karar verilir ise, dava açıpta kazanıp aldığı kıdem tazminatı dönemindekinden daha fazlası hesaplanmış olur

2- Buna neden itibar edilebilir; çünkü işverenin ilk fesih tarihinden çok kısa bir süre sonra tekrar işe başlatması veya işverenin önceki dönem kıdem tazminatını itirazsız ödemesi halinde ortada şeklen bir fesih bulunsa da, işverenin bu yöndeki davranışı, işçinin sosyal güvenlik amacıyla kabul edilmiş bulunan kıdem tazminatı hakkının yasanın amacıya aykırı olarak sınırlanması sonucunu doğuracağından, yasal açıdan himaye edilemez; işçinin buna muvafakat etmesi de hukuki niteliği bakımdan hukuki sonuç doğurmaz. O halde somut olayda işçi davasına devam edip kıdem tazminatı davasını sonuçlandırabilir ve tazminatını işvereninden talep edebilir. Ve hatta ileride bu yöndeki taleplerini dile getirerek fark kıdem tazminatı talebinde de bulunabilir kanaatindeyim. Saygılar.