Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

İcra yoluyla alınan gayrimenkul üzerindeki takyidatların akıbeti

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 11-02-2012, 13:57   #1
parezer3447

 
Varsayılan İcra yoluyla alınan gayrimenkul üzerindeki takyidatların akıbeti

Merhaba sayın meslektaşlarım,

Müvekkil icra kanalıyla bir taşınmaz satın alıyor şirket adına tescil ediyor fakat taşınmaz üzerinde ki takyidatların (haciz ve ipotek kaydı mevcut)kaldırılmadığını fark ediyor. Takyidatlerın kaldırılması için icra mahkemesine başvuruyor icra mahkemesi asliye kukuk mahkemesine itiraz etme yolu açık olmak üzere talebi red ediyor. Gerekçesi ise müvekillin gayrimenkülü takyidatlarla birlikte almış olduğunu gösteriyor.

Asliye hukuk mahkemesine itiraz ediliyor fakat asliye hukuk mahkemesi de itiraz merci ben değilim diye itirazı red ediyor.

Sayın meslektaşlarım gayrimenkul üzerinde ki takyidatları kaldırmak için nasıl bir yol izlenmelidir?

cevap verecek meslektaşlarıma şimdiden teşekkür ederim.
Old 12-02-2012, 17:33   #2
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Mehmet Kandemir
Merhaba sayın meslektaşlarım,

Müvekkil icra kanalıyla bir taşınmaz satın alıyor şirket adına tescil ediyor fakat taşınmaz üzerinde ki takyidatların (haciz ve ipotek kaydı mevcut)kaldırılmadığını fark ediyor. Takyidatlerın kaldırılması için icra mahkemesine başvuruyor icra mahkemesi asliye kukuk mahkemesine itiraz etme yolu açık olmak üzere talebi red ediyor. Gerekçesi ise müvekillin gayrimenkülü takyidatlarla birlikte almış olduğunu gösteriyor.

Asliye hukuk mahkemesine itiraz ediliyor fakat asliye hukuk mahkemesi de itiraz merci ben değilim diye itirazı red ediyor.

Sayın meslektaşlarım gayrimenkul üzerinde ki takyidatları kaldırmak için nasıl bir yol izlenmelidir?

cevap verecek meslektaşlarıma şimdiden teşekkür ederim.

Takyidatlar hukuken yok hükmünde midir? Örneğin hacizler düşmüş, ipotek ödenmiş midir? Değilse, merci kararı doğrudur.
Old 12-02-2012, 19:18   #3
thanatos

 
Varsayılan

icra ihalesinden alınan taşınmaz üzerindeki her türlü takyidat ve sınırlamalrdan ari olarak alınır. buna haciz ipotek veya ihtiyati tedbir kararları dahildir.
icra müdürlüğünün tapuya hitaben yazdığı tescil yazısında bu durum beliritlmelidir.
icra mahkemesinin gerekçesi de tam saçmalık olmuş. siz öncelikle icra dosyasındaki tescil yazısına bakın, yazı içeriği istediğiniz gibi değilse müdürlükten yeni yazı alın ve tapuya bizzat başvurun, tapunun kendiliğinden hatayı düzeltmesi gerekir; aksi halde tapu kaydının düzeltilmesi için dava açın.
Old 12-02-2012, 21:00   #4
Av. İbrahim YİĞİT

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Mehmet Kandemir
Merhaba sayın meslektaşlarım,

Müvekkil icra kanalıyla bir taşınmaz satın alıyor şirket adına tescil ediyor fakat taşınmaz üzerinde ki takyidatların (haciz ve ipotek kaydı mevcut)kaldırılmadığını fark ediyor. Takyidatlerın kaldırılması için icra mahkemesine başvuruyor icra mahkemesi asliye kukuk mahkemesine itiraz etme yolu açık olmak üzere talebi red ediyor. Gerekçesi ise müvekillin gayrimenkülü takyidatlarla birlikte almış olduğunu gösteriyor.

Asliye hukuk mahkemesine itiraz ediliyor fakat asliye hukuk mahkemesi de itiraz merci ben değilim diye itirazı red ediyor.

Sayın meslektaşlarım gayrimenkul üzerinde ki takyidatları kaldırmak için nasıl bir yol izlenmelidir?

cevap verecek meslektaşlarıma şimdiden teşekkür ederim.

Soruda eksik bilgi bulunmaktadır. Haciz veya ipotek gibi takyidatların tarih ve hangi kurum/kişi tarafından konulduğu, tarihleri, satış yapılan icra takibinin dayanak ve haciz tarihi, ihale tarihi vs. konularında eksiklikler bulunmaktadır. Aşağıdaki kararları inceleyiniz. Ne demek istediğimi daha iyi anlayacaksınız.



T.C.

YARGITAY

14. HUKUK DAİRESİ

E. 2002/1411

K. 2002/3528

T. 6.5.2002

DAVA : Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 31.10.2000 gününde verilen dilekçe ile ihaleden satın alınan taşınmaz üzerindeki hacizlerin kaldırılması ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 24.1.2001 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekilleri tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

KARAR : Dava, haczin kaldırılması ve ihaleden satın alınan taşınmazların üzerindeki haciz ve ipoteklerden arındırılmış olarak tescili isteğine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekillerince temyiz edilmiştir.

Dava dışı Nihat Genç'in maliki bulunduğu 400 ada 3 parsel sayılı taşınmazdaki dava konusu bir kısım bağımsız bölümler üzerine 24.5.1995, 5.7.1995, 27.11.1995 ve 16.1.1996 tarihlerinde davacı banka lehine müştereken 56.000.000.000 TL tutarında ipotek tesis edilmiştir. Bu ipotekten önce taşınmazlar üzerinde herhangi bir kişi veya kurum lehine konulmuş haciz veya ipoteğin mevcut olmadığı görülmüştür. Davacı banka, kredi alacağından dolayı alacağının tahsili için Van 2.İcra Müdürlüğünün 1996/1601 sayılı dosyası üzerinden söz konusu ipoteklerin paraya çevrilmesi için icra takibinde bulunmuş; 20.4.1998 ve 30.4.1998 tarihlerinde yapılan ihalelerde ipotekli bağımsız bölümlerden 1, 6, 8, 9, 10 ve 11 numaralı daireler toplam 12.950.000.000 bedelle alacağına mahsuben davacı banka adına satın alınmış, açılan ihalenin feshi davasının reddedilerek ihalenin kesinleştiği anlaşılmıştır.

İhalenin kesinleşmesini müteakip icra müdürlüğünce düzenlenen sıra cetveline göre, satış bedeli ipotek bedelini dahi karşılamadığından diğer alacaklılara pay düşmediği belirtilmiş, sıra cetveli ilgililere tebliğ edilerek kesinleştirilmiştir. Bu işlemlerden sonra taşınmazların üzerindeki haciz, ipotek vs. her türlü takyidattan arındırılmış olarak davacı banka adına tescili talep edilmiş, ancak;
Tapu Sicil Müdürlüğünce ipotek tesisinden sonra icra takibi aşamasında taşınmazlar üzerinde SSK veVergi Dairesi tarafından amme alacağından dolayı haciz konulduğu gerekçesi ile tescil yapılamayacağı bildirildiğinden davacı banka tarafından bu dava açılmıştır.

Dosya içerisindeki belge ve delillere göre 24.5.1995, 5.7.1995, 27.11.1995 ve 16.1.1996 tarihlerinde davacı banka lehine ipotek konulmasından sonra 13.7.1997 ve 3.3.1998 tarihlerinde SSK Van Sigorta Müdürlüğünün alacağından dolayı taşınmazlar üzerine haciz konulduğu, taşınmazların 20.4.1998 ve 30.4.1998 tarihlerinde yapılan ihale sonucunda davacı bankaya satışının yapıldığı, Vergi Dairesinin hacizlerinin ise ihaleden sonraki tarihlerde konulduğu, 11.6.1998 tarihli olduğu anlaşılmaktadır.

Bir taşınmaz üzerinde ipotek hakkına sahip olan alacaklı, taşınmazın paraya çevrilmesi halinde satış bedelinden bu taşınmaz malikinin diğer alacaklılarından önce alacağını elde eder. İpotekli alacaklardan önce ödenmesi gereken alacaklar bu kuralın istisnasını oluşturur. Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkındaki 6183 Sayılı Kanunun 21/2. maddesine göre gümrük resmi, bina ve arazi vergisi gibi eşya ve gayrimenkulün aynından doğan amme alacakları o eşya ve gayrimenkulün bedelinden tahsilinde rehinli alacaklardan önce gelir.
Bunun gibi İcra İflas Kanununun 206/1. maddesinde gümrük resmi, akar vergisi vs. gibi alınması gereken resim ve vergi o akar veya eşya bedelinden alındıktan sonra rehinli alacakların rüçhan hakları bulunduğu belirtilmektedir.

Davalı SSK Başkanlığı; kuruma borçlu Yeni Doya Gıda San. ve Tic. A.Ş. ile Nihat Genç aleyhine 6183 sayılı yasa hükmüne göre yapılan takip sonucu dava konusu taşınmaz üzerine 13.11.1997 tarihinde haciz konulduğunu, daha sonra sözkonusu gayrimenkulün ipotek alacaklısı davacı tarafından ihale neticesinde alacağına mahsuben satın alındığını belirterek 6183 sayılı kanunun 21/2. maddesi hükmü gereğince kurumun alacağının "imtiyazlı alacak" mahiyetinde olduğunu, satış bedelinin garameten paylaştırılması gerektiğini savunarakdavanın reddini istemiş ise de yukarıda açıklandığı üzere davalı SSK hacizleri davacı bankanın tesis ettirdiği ipotekten sonraki tarihlere rastlamakta olduğundan ve gayrimenkulün aynına ilişkin bulunmadığından, Van Vergi Dairesinin ise ihaleden sonraki bir tarihte haciz koydurduğu anlaşıldığından davalı vekillerinin yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir.

SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı vekillerinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanunun 13/J maddesi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına, 6.5.2002 tarihindeoybirliği ile karar verildi.



T.C.

YARGITAY

HUKUK GENEL KURULU

E. 2004/12-198

K. 2004/193

T. 31.3.2004

• ŞİKAYET ( 6183 Sayılı Kanundan Doğan Takiplerde Bu Yasa Nedeniyle Uygulanan Hacizlerle İlgili Şikayetlerin İş Mahkemesinde Çözümlenmesinin Gerekmesi )

• 6183 SAYILI KANUNDAN DOĞAN TAKİPLER ( Bu Yasa Nedeniyle Uygulanan Hacizlerle İlgili Şikayetlerin İş Mahkemesinde Çözümlenmesinin Gerekmesi )

• GÖREV ( SSK Tarafından Alacağın Tahsili için Yapılacak Takiplerden Doğan Uyuşmazlıkların Çözümlenmesinde Sigorta Müdürlüğünün Bulunduğu Yer İş Mahkemesinin Yetkili ve Görevli Olması )

• YETKİ ( SSK Tarafından Alacağın Tahsili için Yapılacak Takiplerden Doğan Uyuşmazlıkların Çözümlenmesinde Sigorta Müdürlüğünün Bulunduğu Yer İş Mahkemesinin Yetkili ve Görevli Olması )

• PARAYA ÇEVİRME ( Bir Taşınmazı Paraya Çeviren İcra Dairesinin O Taşınmaz Üzerindeki Sınırlı Ayni Hak Kayıtlarının Tapu Sicilinden Terkin ve Nakillerini Yaptırmakla Mükellef Olması )

• TAPU SİCİLİNDEN TERKİN ( Bir Taşınmazı Paraya Çeviren İcra Dairesinin O Taşınmaz Üzerindeki Sınırlı Ayni Hak Kayıtlarının Tapu Sicilinden Terkin ve Nakillerini Yaptırmakla Mükellef Olması )

• SINIRLI AYNİ HAKLAR ( Bir Taşınmazı Paraya Çeviren İcra Dairesinin O Taşınmaz Üzerindeki Sınırlı Ayni Hak Kayıtlarının Tapu Sicilinden Terkin ve Nakillerini Yaptırmakla Mükellef Olması )

2004/m.134/1,144/4

4721/m.633

506/m.80

ÖZET : 506 Sayılı Kanunun 80.maddesinde değişiklik yapan 3917 Sayılı Kanun gereğince 01.10.1994 tarihinden sonra 6183 Sayılı Kanun hükümleri uyarıca SSK tarafından alacağın tahsili için yapılacak takiplerden doğan uyuşmazlıkların çözümlenmesinde anılan yasanın son fıkrası uyarınca Sigorta Müdürlüğü'nün bulunduğu yer İş Mahkemesi yetkili ve görevlidir. Sözü edilen yasa hükmü gereğince, İş Mahkemeleri özel olarak görevli kılındıklarından 6183 Sayılı Kanundan doğan takiplerde bu yasa nedeniyle uygulanan hacizlerle ilgili şikayetlerin iş mahkemesinde çözümlenmesi gerekir.

Öte yandan İİK.nun 144/4.maddesi hükmü gereğince "Bir taşınmazı paraya çeviren icra dairesi o taşınmaz üzerindeki irtifak haklarına, taşınmaz mükellefiyetlerine ve taşınmaz rehin haklarına dair kayıtların tapu sicilinden terkin ve nakillerini de yaptırmakla" mükelleftir.

DAVA : Taraflar arasındaki "şikayet" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Ankara 1.İcra Tetkik Mercii Hakimliğince şikayetin reddine dair verilen 20.03.2003 gün ve 2003/179 E. 175 K. sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 12.Hukuk Dairesinin 24.10.2003 gün ve 2003/16977-20868 sayılı ilamı ile; ( ...İİK.nun 134/1.maddesine göre icra dairesi tarafından taşınmaz kendisine ihale edilen alıcı, o taşınmazın mülkiyetini iktisap etmiş olur. Türk Kanunu Medenisi'nin 633.maddesine göre de gayrimenkul mülkiyetini iktisap için tapu siciline kayıt şarttır. Bununla beraber işgal, miras, istimlak, cebri icra yoluyla veya mahkeme ilamı ile bir taşınmazı iktisap eden kimse tescilden evvel dahi ona malik olur.

Sözü edilen yasa hükümlerine göre, somut olayda ihale tarihi olan 23.08.2001 tarihinde ihaleden satın alınan taşınmazın mülkiyeti müştekiye geçmiştir. Haciz ise, bu tarihten sonra konduğundan borçlunun borcu için başkasının malına haciz konulamaz.

Ne var ki, ihaleden sonra konulan haczin S.S.K. tarafından konmuş olduğu anlaşıldığından bu haczin 6183 sayılı Kanun gereğince konup-konmadığı araştırılarak, şayet haciz sözü edilen bu yasa gereğince konmuş ise, şikayeti inceleme iş mahkemesinin görevinde olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilmesi, eğer haciz SSK tarafından İİK.ya göre yapılan bir takip sonucu konmuş ise, yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda şikayetin kabulüne karar vermek gerekir iken ve de eksik inceleme ile karar verilmesi isabetsiz olduğundan mercii kararının bozulması gerekir iken, onandığı anlaşıldığından karar düzeltme isteminin kabulü gerekmiştir... ) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:

KARAR : Dava, İcra Müdürlüğü kararının şikayet yoluyla kaldırılması ve taşınmazın tüm takyidatlarından arındırılmış şekli ile tescili istemine ilişkindir.

Davacı ( alacaklı ) ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla yaptıkları icra takibi sonucu taşınmazları ihalede alacağa mahsuben satın aldıklarını ancak tapu tescil işlemenin SSK. tarafından eski malikin borcu nedeniyle ihaleden sonra konulan haciz nedeniyle yapılamadığını, haczin kaldırılmasını icra dairesinden istedikleri halde taleplerinin reddedildiğini ileri sürerek red kararının kaldırılmasını, taşınmazın tüm takyidatlarından arındırılmış şekli ile adlarına tescilini talep etmiştir.

Mahkemenin, "S.S.Kurumunca sonradan konulmuş hacizlerin kaldırılması Ankara Gayrimenkul Satış İcra Müdürlüğü ve İcra Tetkik Mercii Hakimliğinin görev ve yetkisi dışında olduğu bu hacizlerin kurumun kendisi veya yöntemine uygun başvuru üzerine görevli ve yetkili yargı makamlarınca kaldırılabileceği" gerekçesiyle şikayetin reddine dair verdiği karar Özel Dairece yukarıdaki gerekçeyle bozulmuş, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

506 Sayılı Kanunun 80.maddesinde değişiklik yapan 3917 Sayılı Kanun gereğince 01.10.1994 tarihinden sonra 6183 Sayılı Kanun hükümleri uyarıca SSK tarafından alacağın tahsili için yapılacak takiplerden doğan uyuşmazlıkların çözümlenmesinde anılan yasanın son fıkrası uyarınca Sigorta Müdürlüğü'nün bulunduğu yer İş Mahkemesi yetkili ve görevlidir. Sözü edilen yasa hükmü gereğince, İş Mahkemeleri özel olarak görevli kılındıklarından 6183 Sayılı Kanundan doğan takiplerde bu yasa nedeniyle uygulanan hacizlerle ilgili şikayetlerin iş mahkemesinde çözümlenmesi gerekir.

Öte yandan İİK.nun 144/4.maddesi hükmü gereğince "Bir taşınmazı paraya çeviren icra dairesi o taşınmaz üzerindeki irtifak haklarına, taşınmaz mükellefiyetlerine ve taşınmaz rehin haklarına dair kayıtların tapu sicilinden terkin ve nakillerini de yaptırmakla" mükelleftir.

Bu kurallar ışığında YHGK'da önüne gelen uyuşmazlığın incelenmesinde; ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan takipte, takip alacaklısı Türkiye Emlak Bankası A.Ş. alacağına mahsuben mahcuzları 23.08.2001 tarihli ihalede satın almıştır. İhalenin feshine ilişkin borçlu şirketin açtığı dava red ile sonuçlanmış derecattan geçerek 14.10.2002 tarihinde kesinleşmiştir. Alacaklının müracaatı üzerine İcra Müdürlüğünce 05.03.2003 tarihinde tapu sicil müdürlüğüne, taşınmazlar üzerindeki 04.02.2003 tarihine kadar olan takyidatların İİK.nun 144/4.maddesi gereğince kaldırılarak ilişiksiz olarak ihale alıcısı adına kayıt ve tescilinin yapılması için müzekkere yazılmıştır. Bu aşamalardan sonra alacaklı banka vekili icra dairesine 14.03.2003 tarihinde yapmış olduğu yazılı müracaatı ile, tapu kaydında 18.02.2003 tarihli SSK.'nın haczinin yazılı olduğu, bu nedenle haciz şerhi kaldırılmadıkça tescil işlemi yapılmadığını belirterek icra müdürlüğünden haczin kaldırılmasını talep etmiştir.
İcra Müdürlüğü 14.03.2003 tarihli kararıyla 04.02.2003 tarihli tescil yazısından sonra taşınmazların kaydına konulan hacizleri kaldırmaya müdürlüğün yetkili olmadığı gerekçesi ile talebi reddetmiştir.

Bu karar üzerine 17.03.2003 tarihinde müşteki alacaklı vekili İcra Mahkemesine müracaat ile,

a- )Yasaya uymayan İcra Müdürünün 14.03.2003 tarihli kararının iptaline,

b- )Taşınmazların tüm takyidatlarının kaldırılarak kendileri adına tescilin sağlanması ve temlik tasarruf hakkının kullanılması için hüküm kurulmasına karar verilmesini istemiştir.

Öncelikle belirtilmelidir ki icra mahkemesinin, SSK tarafından 6183 Sayılı Kanun koşullarında taşınmazların tapu kayıtlarına uygulanan hacizlerin İcra Müdürlüğünce kaldırılması mümkün olmadığından, İcra Müdürlüğünün 14.03.2003 tarihli işlemine yönelik şikayetin reddine dair kararı yerindedir.

Ancak, İcra Mahkemesince alacaklı vekilinin şikayet dilekçesindeki haczin terkinine ilişkin hüküm kurulmasına yönelik talebi açısından 506 Sayılı Kanunun 80.maddesinde değişiklik yapan 3917 Sayılı Kanun ve; 6183 Sayılı Kanun gereğince SSK tarafından taşınmazların tapu kayıtlarına 18.02.2003 tarihinde konulan haczin kaldırılması ile ilgili şikayeti incelemekle haczi uygulatan sigorta müdürlüğünün bulunduğu yer iş mahkemesi görevli olduğundan yerel mahkemece aynı yöne işaret eden özel daire bozma kararına uyulması ve görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, uyuşmazlığın hukuksal nitelendirilmesinde ve yasanın yorumunda yanılgıya düşülerek direnme kararı verilmesi usule ve yasaya aykırıdır. Direnme kararı bu nedenle bozulmalıdır.

SONUÇ : Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile direnme kararının Özel Daire bozma kararında ve yukarıda gösterilen nedenlerden dolayı HUMK'nun 429.maddesi gereğince BOZULMASINA, 31.03.2004 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Old 13-02-2012, 10:10   #5
parezer3447

 
Varsayılan

Sayın meslektaşlarım ilginiz için teşekkürler, müvekkilden dosya bana yeni intikal etti, dosyayı inceledim bir kaç eksik bilgi vermişim. Şöyle ki;

1-) Müvekkil gayrimenkulü izaleyi şuyu ihalesi ile satın almıştır.(bu arada müvekkil şirket alınan gayrimenkulde 3. şahıştır gayrimenkulün paydaş değildir.)

2-) Sulh hukuk makemesi tapuya yazdığı yazıda sadece satışa arz şerhinin kaldırılmasına karar vermiştir.

3-) Müvekkil itirazı sulh hukuk mahkemesine yapmış. Sulh hukuk mahkemesi gayrimenkulü üzerindeki hacizlerle aldığımız gerekçesiyle asliye hukuk mahkemesinde itiraz etme yolu açık olmak üzere talebi red etmiş.

4-) Asliye hukuk mahkemesi ise izaleyi şuyu davasında yetkili mahkeme sulh hukuk mahkemesidir diye görevsizlikle talebi red etmiştir.

5-) Gayrimenkul üzerindeki takyidatlar haciz şerhidir. Ayrıca hacizler düşmemiştir ve ayırca kamu alacakları da değildir.

Değerli görüşlerinizi bekliyorum ve tekrar cevap veren meslektaşlarıma teşekkür ediyorum.
Old 21-02-2013, 16:33   #6
MÜVEKKİL

 
Varsayılan

Sayın Kandemir bir çözüm üretebildinizmi konuya ?
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
istimlak edilen taşınmaz üzerindeki haczimiz akıbeti barış Meslektaşların Soruları 3 20-03-2011 21:02
İcra yoluyla gayrimenkul satışında alacağa mahsuben alma hakkı av.aslıyoldaş Meslektaşların Soruları 5 17-03-2011 00:46
Azil durumunda alınan icra dosyasının akıbeti ne olcak? av.aysil Meslektaşların Soruları 9 13-04-2010 17:36
satın alınan taşınmaz üzerindeki yapı cam Meslektaşların Soruları 6 05-01-2009 17:32


THS Sunucusu bu sayfayı 0,03624701 saniyede 13 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.