Bu soruşturmada yapılacak savunma;
Şüphelilerin gerçekten boşandıkları, boşanma sonrası diğer eşin yaşamını başka bir yerde sürdürdüğünün ortaya konulması, görüşmelerin insani düzeyde ve müşterek çocuk vesilesiyle olduğunun, varsa boşanma hükmünde geçen diğer hususların bu süreçte de yerine getirildiğine (nafaka ödemesi gibi.) dair belgeler, tanıklar, sonradan barışma/biraraya gelme ve yeniden evlenme isteğinin tamamen duygusal ve tabii bir oluş neticesi olduğu (varsa barışma için araya giren ortak tanıdıkların ve büyüklerin tanıklığı) hukuksal eksenine dayanmalıdır kanaatindeyim. Karar konusunda çok talepkardınız, bir de karar ekleyim hadi.
Saygılarımla.
 |
Alıntı: |
 |
|
|
|
|
|
|
|
T.C.
YARGITAY
11. CEZA DAİRESİ
E. 2008/1657
K. 2010/14820
T. 22.12.2010
• DOLANDIRICILIK ( Danışıklı Boşanma İddiası/Babanın Vefatından Sonra Yetim Maaşı Almak Amacıyla - Mahkemece Boşanma Dosyasının Getirtilmesi ve Araştırılması Gereken Hususlar )
• YETİM MAAŞI ALMAK AMACIYLA DANIŞIKLI BOŞANMA İDDİASI ( Mahkemece Boşanma Dosyasının Getirtilmesi ve Araştırılması Gereken Hususlar - Dolandırıcılığın Unsuru Hile ve Aldatıcılıktan Söz Edilemeyeceğinden Bahisle Beraate Hükmolunamayacağı )
• BOŞANMA ( Babanın Vefatından Sonra Yetim Maaşı Almak Amacıyla Danışıklı Boşanıldığı İddiası - Mahkemece Boşanma Dosyasının Getirtilmesi ve Araştırılması Gereken Hususlar )
5237/m. 158
ÖZET : Evli olan sanıkların, kadının SSK’dan emekli aylığı alan babasının vefatından sonra yetim maaşı almak amacıyla danışıklı olarak boşanıp, birlikte aynı evde yaşamaya devam ederek haksız çıkar sağladıkları iddia olunmuştur. Boşanma dosyası getirtilerek incelenip içeriği ve boşanma nedeni ile, sanıkların boşandıktan sonra aynı evde birlikte yaşamaya devam edip etmediklerinin muhtarlık, zabıta ve komşularından sorulup araştırılıp, ikametgahın bir başka yere nakledilip nakledilmediğinin tespitinden sonra, toplanan tüm delillerin birlikte değerlendirilerek sonucuna göre hukuki durumlarının takdir ve tayini gerekir.
DAVA VE KARAR : Evli olan sanıkların, sanık Hayriye’nin SSK’dan emekli aylığı alan babasının 17.03.2001 tarihinde vefatından sonra yetim maaşı almak amacıyla danışıklı olarak boşanıp, birlikte aynı evde yaşamaya devam ederek 01.06.2002-10.04.2007 tarihleri arasında toplam 19.565 lira haksız çıkar sağladıklarının iddia olunması, sanıkların soruşturma sırasında sanık Hayriye’ye maaş bağlanması için boşandıklarını beyan ederek kovuşturma evresinde geri almaları karşısında, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi bakımından boşanma dosyası getirtilerek incelenip içeriği ve boşanma nedeni ile, sanıkların boşandıktan sonra aynı evde birlikte yaşamaya devam edip etmediklerinin muhtarlık, zabıta ve komşularından sorulup araştırılıp, ikametgahın bir başka yere nakledilip nakledilmediğinin tespitinden sonra, toplanan tüm delillerin birlikte değerlendirilerek sonucuna göre hukuki durumlarının takdir ve tayini gerekirken, eksik inceleme sonucu “tarafların mahkeme ilamı ile boşanmalarında ve boşandıktan sonra sanık Hayriye’nin babasından kalan sigorta aylığını almasında dolandırıcılık suçunun unsuru olan hile ve aldatıcılıktan söz edilemeyeceğinden” bahisle yazılı şekilde beraatlerine hükmolunması,
SONUÇ : Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 Sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 Sayılı CMUK. nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 22.12.2010 gününde oybirliği ile karar verildi.
|
|
 |
|
 |
|