Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

belediyenin yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazasından dolayı işçinin kıdem tazminatını dava süresince ödememesine karşılık ne yapılabilir?

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 13-07-2011, 09:05   #1
av.sert

 
Acil belediyenin yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazasından dolayı işçinin kıdem tazminatını dava süresince ödememesine karşılık ne yapılabilir?

belediyeye ait otobüsü kullanan belediye işçisinin asli kusurlu olduğu karşı tarafın ise tali kusurlu olduğu maddi hasarlı ve yaralamalı trafik kazası sonrasında tali kusurlu şahıs tarafından maddi-manevi tazminat davası açılmıştır.Kazayı yapan belediye işçisi emekli olmak istemektedir.Ancak davalı belediye diğer davalı işçinin tazminatına bloke koyarak ödememektedir.İşçinin tazminatına bloke konulabilirmi ?Yada tazminatını alabilmek için ne yapılmalıdır?
Old 13-07-2011, 09:53   #2
Av. İbrahim YİĞİT

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan av.sert
belediyeye ait otobüsü kullanan belediye işçisinin asli kusurlu olduğu karşı tarafın ise tali kusurlu olduğu maddi hasarlı ve yaralamalı trafik kazası sonrasında tali kusurlu şahıs tarafından maddi-manevi tazminat davası açılmıştır.Kazayı yapan belediye işçisi emekli olmak istemektedir.Ancak davalı belediye diğer davalı işçinin tazminatına bloke koyarak ödememektedir.İşçinin tazminatına bloke konulabilirmi ?Yada tazminatını alabilmek için ne yapılmalıdır?

Aşağıdaki karar işinize yarar. Kolay gelsin.

T.C.

YARGITAY

9. HUKUK DAİRESİ

E. 2005/11524

K. 2006/5883

T. 9.3.2006

• İŞÇİNİN ÜCRET VE ALACAKLARINDAN KESİNTİ ( İşverenin Yargı Kararı Olmadan Kendi Organ ve Yöntemleriyle Yaptığı Tespite Dayanarak Mahsup Yapamayacağı )

• HAKSIZ EYLEMDE FAİZİN OLAY TARİHİNDEN İTİBAREN İŞLEMESİ ( İşverenin Yargı Kararı Olmadan Kendi Organ ve Yöntemleriyle Yaptığı Tespite Dayanarak Mahsup Yapamayacağı )

• ZARARA DAYANAK GÖSTERİLEN HER BİR EYLEM ( Tek Tek İncelenmesi Gereği Zarar Miktarları Mahkemece Tek Tek Belirlenmesi Gereği - İşverenin Yargı Kararı Olmadan Kendi Organ ve Yöntemleriyle Yaptığı Tespite Dayanarak Mahsup Yapamayacağı )

4857/m.17, 34, 41, 57

1475/m.14

ÖZET : İşveren yargı kararı olmadan kendi organ ve yöntemleriyle yaptığı tespite dayanarak işçinin ücret ve diğer alacaklarından kesinti, mahsup yapamaz. Usulüne uygun açılmış bir karşı dava bulunduğuna göre, davalı işverenin zararına dayanak yaptığı her bir eylem incelenmeli ve zarar miktarları mahkemece tek tek belirlenmeli, davacı işçinin hesap tarzına olan itirazları da nazara alınarak toplam zarar miktarı ve faizi belirlenmelidir.

DAVA : Davacı, ihbar, kıdem ve manevi tazminat, fazla çalışma ve izin ücreti ile ücret alacağının ödetilmesine karşı davacı ise uğranılan banka zararının tahsiline karar verilmesini istemiştir.

Yerel mahkeme, her iki davayı da kısmen hüküm altına almıştır. Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

KARAR : 1.Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.

2.Dava, hizmet sözleşmesinin haksız feshi nedeniyle kıdem, ihbar tazminatı ile; davalı tarafından zararına mahsuben alıkonulan ve dava dışı özel sosyal güvenlik vakfından ve G. Sigorta'dan doğan alacaklar ve bir kısım işçilik haklarının davalıdan tahsiline ilişkindir.

Karşı dava ise, davacının, davalı bankadaki hesabına yatırılan özel sosyal güvenlik vakfı ile G. Sigorta'dan olan alacağının davalı bankanın zararına mahsubundan sonra kalan zararın tahsiline ilişkindir.

Taraflar davaların haksız olduğunu savunmuş ve reddini istemişlerdir.

Davacının hizmet sözleşmesinin, 5.9.2002 tarihinde, davalı bankanın teftiş kurulu tarafından yapılan soruşturma sonucu 4.9.2002 T. 7/66 s. Disiplin Kurulu Kararı ile feshedildiği anlaşılmaktadır.

Anılan Disiplin kurulu Kararında davacıya atfedilen eylemler tek tek sayılmıştır.
Bu eylemler sonucunda davacının mali sorumluluğunu gerektiren zarar miktarları ve davalının uyguladığı faizler ile toplam miktarlar, yapılan mahsup, davalı bankanın delil listesine ekli olarak sunulmuştur.

Mahkemece mimar, serbest mali müşavir ve avukattan oluşan bir bilirkişi marifetiyle inceleme yapılmıştır. Ancak, yapılan inceleme eksik ve yetersizdir.

Feshe dayanak eylemlerin çoğu davalı banka ile dava dışı üçüncü şahıs ve şirketlerle, -savunmaya göre- davacı tarafından yapılan istisna akitleriyle ilgilidir. Bilirkişi kurulu bu eylemlerden sadece komparizasyon işinde davacının özen borcuna aykırı davrandığını açıklamıştır.

İşveren yargı kararı olmadan işçiden zararını tahsil edemez.

Usulüne uygun açılmış bir karşı dava bulunduğuna göre, davalı işverenin zararına dayanak yaptığı her bir eylemin incelenmeli ve zarar miktarlarının mahkemece tek tek belirlenmeli, davacı işçinin hesap tarzına olan itirazları da nazara alınarak toplam zarar miktarı ve faizi belirlenmelidir. Bu nedenle, karşı dava yönünden hiçbir inceleme yapmayan, davalının dosyaya ibraz ettiği hesap tablosunu rapora geçirmekle yetinen bilirkişi raporuna değer verilemez.

Davalının hesap tablosu, asıl alacak ve işlemiş faizden oluşmaktadır. Haksız eylemden doğan zararlara, eylem tarihinden faiz yürütüleceği açıktır. Ancak, davacı ile davalı arasındaki ilişki ticari bir ilişki olmayıp işçi-işveren ilişkisidir. Bu nedenle önce söz konusu zararların oluşup oluşmadığı usulüne uygun olarak saptandıktan sonra, oluşan zarar varsa, bu miktarlara olay tarihinden itibaren yasal faizler uygulanmak suretiyle davalının alacağı saptanmalıdır.

Eksik soruşturma ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir. 3.Yukarıdaki bentte açıklandığı üzere, işveren yargı kararı olmadan kendi organ ve yöntemleriyle yaptığı tespite dayanarak işçinin ücret ve diğer alacaklarından kesinti, mahsup yapamaz. Ayrıca, davalının mahsup yaptığı bir kısım miktarlar, davacı adına davalı bankadaki özel hesaba yatırılmış olan ve ayrı tüzel kişiliği bulunmakla 3. kişi durumunda bulunan özel sosyal güvenlik vakfı ile sigorta şirketindeki haklarından doğan alacaklarıdır. Davacı, bu alacakların davalı tarafından bloke edilip zarara mahsup edilmesine itiraz etmekte ve tahsilini istemektedir. Bu hususun da karar yerinde tartışılıp gerekçesi gösterilmeden reddine karar verilmesi hatalıdır.

SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesi ile sair hususların bilahare incelenmesine, 9.3.2006 günü oybirliğiyle karar verildi.
Old 13-07-2011, 10:45   #3
Armağan Konyalı

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan av.sert
İşçinin tazminatına bloke konulabilir mi ? Ya da tazminatını alabilmek için ne yapılmalıdır?
Mevzuatta "İşçinin tazminatına bloke konması" diye bir kavram veya işlem bulunmamaktadır.

- Belediyenin yapması gereken şey, işçinin kıdem tazminatını alarak kayıplara karışması sonucunda rücu edeceği kaza tazminatını tahsil edemeyeceğini düşünüyorsa mahkemeden ihtiyati tedbir kararı alarak işlemi hukuki çerçevede yapmaktır.

- İşçinin yapması gereken kıdem tazminatını almak için icra takibi açmaktır.

Saygılarımla
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
maddi hasarlı trafik kazasında mecburi dava arkadaşlığı Av.Çağlar Şener Meslektaşların Soruları 5 12-05-2009 18:11
yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazası altınhukuk06 Meslektaşların Soruları 1 21-09-2008 00:50
iş kazasından dolayı tazminat davası ve kıdem tazminatı avukat erdoğan Meslektaşların Soruları 2 28-09-2007 12:01
trafik kazasından dolayı tazminat davasında hasımlar kimlerdir? avukat erdoğan Meslektaşların Soruları 5 18-06-2007 16:36


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05272508 saniyede 13 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.