![]() |
|
![]() |
|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
![]() |
![]() |
#1 |
|
![]() Merhabalar,
Müvekkilemin babası; 2. evliliği yaptıktan sonra vefat ediyor ve 2. eş ile 1. evlilikten olan 2 çocuk mirasçı olarak kalıyor. Baba ölmeden önce kendine ait evde 2. eş lehine ölene kadar kullanma hakkı tanımış durumda. Müvekkillerim olan kızları kendi paylarına düşeni almak istiyorlar, intifa hakkı sonlandırılması mümkün müdür ve nasıl bir yol izlenmelidir? Teşekkürler. |
![]() |
#2 |
|
![]() Bir taşınmaz üzerindeki çıplak mülkiyet ile intifa (yararlanma) hakkını ayrı iki hak olarak görmemiz gerekir. İntifa hakkı sahibi vefaat eder ise intifa hakkı son bulur ve intifa hakkı sicilden terkin edilir. Çıplak mülkiyet sahibinin (malik)ölümü intifa hakkını sona erdirmez, tapudan terkin gerektirmez.
sağ kalan çocuklar taşınmazın kuru mülkiyetini intikal yolu ile iktisab edebilirler ama intifa hakkı süreli değil ise (anlaşılan değil) intifa hakkı sahibi ölene değin bu hak kalır. İntifa hakkı ile tahditli şekilde kuru mülkiyet sağ kalan çocuklara payı oranında intikal edecektir. İntifa hakkı sahibi öldüğünde ise tapuya gidip matbu dilekçe vererek, ölüm ilmuhaberi, nüfus kaydı vesaire sunarak ve terkin harcı ödeyerek kuru mülkiyet sahibi kişişler intifa hakkını terkin ettirebilir. Sizin olayda intifa hakkı sahibi halen sağ olduğuna göre bu hakkın terkini mümkün değildir. |
![]() |
#3 |
|
![]() Şunu anlayamadım mirasçılar payları oranında tahditli olarak intifa hakkını kullanabilecek mi?
Yani bu evin 3/4'ü bizimdir bizde bu evin kullanılması hakkına sahibiz diyerek oturan kişiyle birlikte oturmak istediklerini söyleyeblir yahut intifa hakkı tanınan kişinin oturmasına müsade edip kendi payları için kira isteyebiirler mi? Mirasta saklı pay müesesi ile mirasçının ölmeden önce yaptığı tasarrfuflarda bir sınır konulabiliyordu, bu konuda intifa hakkını sağ iken veren muris bir bakıma mirasçıların saklı paylarını da ihlal etmiş olmuyor mu? |
![]() |
#4 |
|
![]() İntifa hakkının terkini şartları kanunda sayılıdır. Olayınızda intifa hakkı tapuda tescilli olup herkese karşı ileri sürülebilir, intifa hakkı sahibi taşınmazı ölene değin tek başına kullanma hakkına sahiptir.
Varisler intifa hakkının 3/4'ü bizimdir diyemezler, intifa hakkı bu şekilde bölünmez. Bir tasarrufun saklı payı ihlal edebilmesi için ortada bir kazandırma olması lazım. Daha açık anlatım ile bir malın terekeden çıkması lazım. Sizin olayınızda taşınmaz halen tereke içinde duruyor sadece üzerinde intifa var. Dolayısı ile saklı pay ihlali var denilemez. Müvekkilleriniz bu kişi ile birlikte oturamayacakları gibi kendisinden kira-ecrimisil vesaire de isteyemezler. Zaten bu kişi bir hakka dayalı olarak (intifa) taşınmazda oturduğundan ortada işgal (ecrimisil bakımından) yoktur, bu kişinin murisle arasında kira ilişkisi de olmadığından aylık kira bedeli de talep edilemez. Uygulamada murisin çıplak mülkiyeti muhafaza ederek intifa hakkını bir başkasına devrettiği çok görülür böyle yapılmasının sebebi de zaten intifa hakkı sahibini ileride varislerce açılacak davalara muhatap etmemektir. Saygılarımla.. |
![]() |
#5 |
|
![]() Bülent bey çok teşekkür ederim,gerçekten aydınlatıcı bilgiler verdiniz.
Bu konuda yargıtay kararlarını okuduğumda; izalae-i şuuyu davası açılırken mutlaka intifa hakkı sahibinin de davalı olarak davaya dahil edilmesinin gerektiğini ve intifa hakkı yüklü olarak taşınmazın satışının gerçekleşebileceği yahut intifa hakkı için bir bedel tayin edilebileceğini gördüm. Yani izale-i şuuyu davası açıldığında, intifa hakkı yüklü olarak satabilecekken bu durum taşınmazın değerinin düşmesine sebep olacak mıdır? ve yine intifa hakkı sahibine para verilererek intifa haksız taşınmazın satılması uygulamada rastlanan bir durum mudur? Tecrübelerinizi aktardığınız için tekrar teşekkürler, Saygılar. |
![]() |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
![]() |
||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
İİK-355'e riayet edilmemesi halinde izlenmesi gereken yol? | guyar | Meslektaşların Soruları | 22 | 18-06-2021 10:59 |
usülsüz tebligat ve izlenmesi gereken yol hakkında bir sorum var. | av.egemen | Meslektaşların Soruları | 9 | 09-03-2012 12:07 |
ücreti ödenmeyen işçinin izlemesi gereken yol nasıl olmalıdır? | seda.arslan | Meslektaşların Soruları | 5 | 20-05-2010 09:47 |
Çocuğun vatandaşlıktan çıkarılması için izlenmesi gereken yol. | bahadır24 | Meslektaşların Soruları | 1 | 02-03-2010 14:04 |
Intifa Hakkı ile hisse alımı - inşaat sözleşmesi - intifa hakkı sahibinin onayı | KAANKAL | Meslektaşların Soruları | 1 | 06-04-2007 12:47 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |