Manevi tazminat davasında davalı

öncelikle herkese iyi çalışmalar diliyorum..müvekkilimin yaşadığı yerde bir hırsızlık olayı olmuştur.ve market sahibi müşteki müvekkilimin hırsızlığı yapabilecek kişilerden olduğunu belirterek ondan şikayetçi olmuştur.sonunda da kovuşturmaya yer olmadığı kararı verilmiştir.şimdi haksız şikayetten dolayı tazminat davası açacağım.yalnız soruşturma evrakında müştekiler marketin sahibi,eşi ve bir akrabasıdır.yalnız soruşturma dosyasını incelediğimde sadece market sahibinin müvekkilimin adını verdiğini gördüm diğerleri isim vermemişler.şimdi davalı sadece market sahibi yani bizzat müvekkilimin ismini veren kişi olmalıdır dimi?yardımcı olursanız sevinirim kolay gelsin

sayın meslektaşım, olayda suç uydurma fiili var ve cezaların şahsiliği ilkesi gereği bu suçu yalnızca market sahibi işlemiş görünüyor.haksız fiili işleyende market sahibi ve davanızın muhatabı market sahibi olacaktır

syn av.Mehmet27 öncelikle cevabınız için teşekkür ederim.bilginize güvenerek bir soru daha sormak istiyorum.bahsettiğim olayda şikayette bulunan kişi bizzat bir dilekçe ile bunu yapmamış jandarmanın olay yeri incelemesi sırasında mağdur ifadesi adı altında bu beyanlarda bulunmuıştur.zannediyorum ki bunun ayrıca bir şikayet dilekçesiyle başvurmaktan bir farkı yoktur..sizce?

Alıntı: Yazan AV.MEHMET27 sayın meslektaşım, olayda suç uydurma fiili var ve cezaların şahsiliği ilkesi gereği bu suçu yalnızca market sahibi işlemiş görünüyor.haksız fiili işleyende market sahibi ve davanızın muhatabı market sahibi olacaktır

suç uydurma suçunun maddi unsurları oluşmamış meslektaşımızın sorusundan anladığım kadarıyla. zira ortada bir hırsızlık suçu vardır ve meslektaşımızın müvekkili hakkında da bu koğuşturmaya yer olmadığına karar verilmiş.
market sahibi sadece şikayet etmişse, ve bu soruşturmaya sebebiyet veren yalnızca marlet sahibinin ifadesi ise bence sadece onu davalı göstermelisiniz. ( diğer müştekilerden biri de zaten karısı)

Merhaba. Dava açmadan önce, şikayetçinin, şikayet etmesini haklı kılacak emarelerin bulunup bulunmadığı hususuna dikkat etmenizi, yani,olayda müvekkilinizden şüphelenmeyi haklı kılacak emarelerin bulunup bulunmadığı hususunu incelemenizi ve bu konuda yargıtay'ın görüşüne bakmanızı öneririm. Takipsizlik kararı verilmesi, tek başına, tazminat talebi için yeterli değildir kanısındayım.Saygılar

Sayın Baldıran'a katılıyorum. Sorunuzda da "müşteki müvekkilimin hırsızlığı yapabilecek kişilerden olduğunu belirterek ondan şikayetçi olmuştur" demişsiniz. Eğer kişinin ifadesi bir olasılıktan söz etmekteyse ya da müvekkilinizden şüphelenmesini haklı kılabilecek nedenler varsa manevi tazminatın kusur ve hukuka aykırılık unsurlarının oluşmayacağı ve açacağınız davadan sonuç alamayacağınız kanaatindeyim. Bu nedenle davalı olacak şahsın ifadelerinin titizlikle incelenmesi yararınıza olacaktır.