İş Yerinde EşeYapılan Tebligat

Müvekkile ait yaklaşık 3 sene önce kurulmuş işletmede 8 ay kadar önce çalışmaya başlayan işçi hakkında alacaklılarca başlatılan icra takibine ait ödeme emri müvekkil iş yerine gönderilmiştir. Ödeme emri o esnada iş yerinde bulunan zaman zaman müvekkile muhasebede yardım eden borçlu eşine tebliğ edilmiştir.
Bu durumda tebligat yapılan adreste istihkaklıda olsa haciz yapılabileceğine göre tebligat usulsüzlüğüne ilişkin davayı müvekkilim adına benim mi açmam gerekir yoksa tebligatın iptalini mi istemeliyim?

Usulüne aykırı tebliğin hükmü:

Madde 32 - Tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır.
Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi addolunur.


Usulsüz tebligat halinde , tetkik merciine üsulsüz tebligatyapıldı ve şu an tebliğden haberim oldu diyerek Tebligat kanunu md.32'ye göre tebligatın usulsüzlüğü nedeni ile müracaat ediyorsunuz. Sizin dilekçede belirttiğiniz tarih tebligatı öğrenme tarihi olarak hüküm çıkacaktır. .

ilamsız takip olduğuna göre İcra dosyasına itiraz sebeplerini de bildirerek aynı zamanda usulsüz tebligatı da tabligatın öğrenme tarihi hususunda tetkik mercine müracaat etmeniz gerekmektedir.

aslına bakarsanız asıl derdim müvekkil işyerinde haciz işlemi yapılabilmesini engellemek. hepimizin de bildiği gibi böyle bir durumda istihkakla haciz işlemi yapılabilir.

şu an için aklıma borçlunun daireye giderek gerçek adresini ve öğrenme tarihini bildirmesinde başka bir çare gelmiyor. bende araştırıyorum bişeyler bulursam yazacağım. saygılarımla

Alıntı: Yazan av.senemyuksel Müvekkile ait yaklaşık 3 sene önce kurulmuş işletmede 8 ay kadar önce çalışmaya başlayan işçi hakkında alacaklılarca başlatılan icra takibine ait ödeme emri müvekkil iş yerine gönderilmiştir. Ödeme emri o esnada iş yerinde bulunan zaman zaman müvekkile muhasebede yardım eden borçlu eşine tebliğ edilmiştir. Bu durumda tebligat yapılan adreste istihkaklıda olsa haciz yapılabileceğine göre tebligat usulsüzlüğüne ilişkin davayı müvekkilim adına benim mi açmam gerekir yoksa tebligatın iptalini mi istemeliyim?

"İşletme" dediğiniz, tüzel kişiliği olan bir firma mıdır? Eğer öyleyse ve tebligat borçlu-işçinin eşine değil de kendisine yapılsaydı, durum değişir miydi?

Alıntı: Yazan Av.Suat Ergin "İşletme" dediğiniz, tüzel kişiliği olan bir firma mıdır? Eğer öyleyse ve tebligat borçlu-işçinin eşine değil de kendisine yapılsaydı, durum değişir miydi?

İşletme adi şirket, şahıs şirketi yani. Borçlu işçi zaten firma içinde duran değil dışarda dolaşan bir eleman. Benim tereddütüm şu:
Müvekkilim işveren olarak tebligatı almış olsaydı oranın işyeri olduğu belli olur ve istihkakla falan uğraşmaya gerek kalmazdı ancak maaş haczi gelirdi ki bu da can sıkıcı değil.
İş yerinde işçinin kendisi alsaydı yine iş yeri olduğunu ispatlamak çok zor olmazdı sonuçta ssklı işçi. Amaeşin orda olması istihkak durumunda bizi çok zorlar gibi geliyor.

Alıntı: Yazan av.senemyuksel İşletme adi şirket, şahıs şirketi yani. Borçlu işçi zaten firma içinde duran değil dışarda dolaşan bir eleman. Benim tereddütüm şu: Müvekkilim işveren olarak tebligatı almış olsaydı oranın işyeri olduğu belli olur ve istihkakla falan uğraşmaya gerek kalmazdı ancak maaş haczi gelirdi ki bu da can sıkıcı değil. İş yerinde işçinin kendisi alsaydı yine iş yeri olduğunu ispatlamak çok zor olmazdı sonuçta ssklı işçi. Amaeşin orda olması istihkak durumunda bizi çok zorlar gibi geliyor.

Ortada muvazaa yoksa bu gibi durumda zorlanmak diye bir şey sözkonusu olamaz. Ama muvazaalı şirket devri veya gizli ortaklık gibi bir durum sözkonusu ise haciz sırasında elde edilecek belgeler vs. zor durumda bırakabilir. Bırakmalıdır da...

Muvaza falan kesinlikle yok. ama boşuna can sıkılsın istemiyorum.