İş davalarında husumet ve temyiz

Değerli Meslektaşlarım.
Bir müvekkilim tarafından işe iade davası açılmış. Dava dilekçesini ise başka bir meslektaşımız hazırlamış fakat husumeti tüzel kişiliği olmayan bir yere yöneltmiş. Bu sebeple yerel mahkeme davayı husumetten dolayı reddetti.
Bu karara Karşı Temyiz'e gidilmesi halinde nasıl sonuç alırız?

Dava yanlış kişiye açılmışsa temyize gidip zaman kaybetmenin bir anlamı yok.
siz hemen asıl husumet kime yöneltilcekse ona karşı dava açın

peki ama işe iade davalarında 30 günlük dava açma süresi var. asıl davalıya dava açmak istediğimizde bu sefer zamanaşımı yüzünden dava reddedilebilir mi?

Husumeti yanlış yönelttiğiniz kişi üst işveren değilse 30 günlük hak düşümü süresi sebebiyle davanız reddolunacaktır.

Süresi içinde (ilk davayı açmakla) işe iade iradesi ortaya konduğu için, husumeti düzelterek yeni bir dava açılmasının mümkün olabileceğini sanıyorum.

Saygılar,

Cumartesi günü katıldığım bir kongrede Yrg. 9. H.D. başkanına yöneltilmiş bir soruydu bu.
Alt işveren yerine üst işverene açılmışsa 1 aylık süre ne olur diye sorulmuştu.
Sn. Kılıçoğlu sürenin kesildiğini, husumetin alt işverene yöneltilebileceğini söylemişti.

Çankaya - Günay - Göktaş'ın İşe İade Davaları kitabında asıl işveren-alt işveren ilişkisinde İş K. 2. madde anlamında olan ve olmayan durumlar ayrılmış. Eğer 2. madde anlamında alt işveren-asıl işveren ilişkisi varsa husumet her iki tarafa da yöneltilmeli, eğer İş K. 2. m. anlamında bir ilişki yoksa alt işverene yöneltilmeli diyor.

Baki Kurunun kitabını incelediğimde ise husumet sebebiyle davanın reddinin esastan red olduğunu, bu sebeple zamanaşımı süresinin ilk davayla kesilmediğini işlemeye devam ettiğini yazıyor.

Ancak burada 9. H.D.'nin işçi lehine yorum ilkesi yine devreye girebilir, durum muallak diye düşünüyorum.

Alıntı: YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ E. 2009/247 K. 2009/37746 T. 18.12.2009 Dosya içeriğine göre somut uyuşmazlıkta davalıya ait işyerinde fesih tarihi itibariyle 30 dan az işçi çalıştığı sabittir. Ancak, davacı işçi davalı şirketin dava dışı ...A.Ş'ye ait aslı işleri yaptığı, davalı dışı ... A.Ş'nin asıl faaliyet konusunun muhtelif firmalar tarafından yerine getirildiği, işçi sayısının buna göre belirlenmesi gerektiğini ileri sürmüştür. Operatör unvanı ile çalışan davacının dava dışı ... A.Ş.ye ait teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektirmeyen asıl işlerinde çalıştırılması halinde asıl işveren-alt işveren ilişkisi 4857 sayılı İş Kanununun 2/6-7.maddesine aykırı olacaktır. Bu durumda davacı başlangıçtan itibaren dava dışı ... A.Ş'nin işçisi sayılmalıdır. Davacının dava dışı ... A.Ş'nin işçisi sayılması halinde belirtilen muvazaalı ilişkinin işverenin kim olduğu konusunda davacıyı yanılgıya düşürmesi nedeniyle temsilde hata olduğu kabul edilerek davasını adı geçen dava dışı şirkete yöneltilmesi için davacıya süre verilmeli; 30 işçi sayısı adı geçen şirketin aynı iş kolunda çalışan işçileri ile kanuna aykırı olarak kurulan veya muvazaaya dayanan asıl işveren-alt işveren ilişkisi kapsamında çalışan işçiler dikkate alınarak belirlenmelidir.

Saygılar,