Boşanma Protokolü-Mirasa Etkisi

Süren bir boşanma davasında taraflar arasında bir boşanma protokolü yapılıyor.Protokol gereği bir taşınmaz davalı eşe verilmiş ve davalı eş protokol gereği hakim huzurunda davacıdan başka bir talebi olmadığını beyan etmiş,bu beyan doğrultusunda boşanma kararı verilmiş ancak karar kesinleşmeden davacı ölmüştür.
a-Bu protokolün ve kesinleşmeyen boşanma davasının davalının mirasçılığına ve miras hissesine bir etkisi var mıdır? b-Varsa hangi oranda?
Cevap verecek tüm meslektaşlara şimdiden teşekkür ederim.

Alıntı: Yazan Av.Ömeroğlu Süren bir boşanma davasında taraflar arasında bir boşanma protokolü yapılıyor.Protokol gereği bir taşınmaz davalı eşe verilmiş ve davalı eş protokol gereği hakim huzurunda davacıdan başka bir talebi olmadığını beyan etmiş,bu beyan doğrultusunda boşanma kararı verilmiş ancak karar kesinleşmeden davacı ölmüştür. a-Bu protokolün ve kesinleşmeyen boşanma davasının davalının mirasçılığına ve miras hissesine bir etkisi var mıdır? b-Varsa hangi oranda? Cevap verecek tüm meslektaşlara şimdiden teşekkür ederim.

Boşanma kararı kesinleşmedikçe etkisinin olamayacağı kanaatindeyim. Zira boşanma davalarında tarafların akdettiği protokol ancak hakim tarafından kabul edilir/onaylanırsa ve mahkemenin verdiği karar kesinleşirse geçerlidir. (Diye düşünüyorum)

Merhabalar;

Ben de (aşağıdaki Yargıtay kararını ve MK md. 181'i okuyunca oluşan) kişisel fikrimi beyan edeceğim .

Kesinleşmeyen boşanma davasının miras hissesine etki etmesinin düşünülmemesi gerekir ancak burada boşanma davasının sebepleri ve kusur durumu üzerinde de durulmalıdır.

4721 sayılı Medeni Kanun md. 181:

Alıntı: VII. Miras hakları Madde 181 - Boşanan eşler, bu sıfatla birbirlerinin yasal mirasçısı olamazlar ve boşanmadan önce yapılmış olan ölüme bağlı tasarruflarla kendilerine sağlanan hakları, aksi tasarruftan anlaşılmadıkça, kaybederler. Boşanma davası devam ederken, ölen davacının mirasçılarından birisinin davaya devam etmesi ve davalının kusurunun ispatlanması halinde de yukarıdaki fıkra hükmü uygulanır.

ve Yargıtay Kararı:

Alıntı: T.C. YARGITAY 2.Hukuk Dairesi Esas: 2002/13667 Karar: 2002/15100 Karar Tarihi: 27.12.2002 Dava: Taraflar arasındaki boşanma davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Karar: Medeni Kanunun 181. maddesi; boşanan eşlerin, bu sıfatla birbirlerinin yasal mirasçısı olamayacaklarını, boşanmadan önce yapılmış olan ölüme bağlı tasarruflarla kendilerine sağlanan hakların aksi tasarruftan anlaşılmadıkça, kaybedeceğini, boşanma davası devam ederken ölen davacının mirasçılarından birisinin davaya devam etmesi ve davalının kusurunun ispatlanması halinde de yukarıda fıkra hükmünün uygulanacağını hükme bağlamıştır. Davacı Mehmet Necati, boşanmaya ilişkin 19.12.2001 günlü karar kesinleşmeden 17.1.2002 de ölmüştür. Ölümle evlilik birliği sona ermiştir. Bu açıklama karşısında boşanma hükmü sonuç doğurmaz. Mahkemece evliliğin ölüm ile sona ermesi nedeniyle boşanma konusunda karar verilmesine yer olmadığına şeklinde karar verilmesi ve yine yalnızca boşanmaya neden olan olaylar değerlendirilip, davalının (kadının) evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda daha fazla kusurlu olup olmadığının tespiti ile yetinilmesi gerekir. Bu sebeple temyiz edilen hükmün bozulması gerekmiştir. Sonuç: Temyiz edilen hükmün gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre de diğer yönlerin incelenmesine yer olmadığına, oybirliği ile karar verildi.

Saygılarımla...

Somut olayda boşanma davası,kusura dayalı ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı olarak açılmış olmakla birlikte davada henüz tarafların kusuru tartışılmadan taraflar anılan protokol doğrultusunda ve diğer şartlarda anlaşıyorlar ve boşanma kararı MK166/3.maddesine göre veriliyor.Ancak kararın davalıya tebliğ edilmemiş veya edilememiş olması nedeniyle karar kesinleşmeden davacı ölüyor ve durum epeyce sonra ölümle ortaya çıkıyor.