hacizli gayrımenkulün tapu iptali ve tescil

İyi günler sayın meslektaşlarım. Çok ilgimi çeken ve severek ilgilendiğim bir dosyamla ilgili olarak sizlere sormak istediğim bir husus var. Yardımcı olan olmayan tüm meslektaşlarıma şimdiden teşekkürler..

xxxxx hanım, bundan uzun zaman önce, ölen eşini babası gibi göstererek ve tek yasal mirasçı kendisiymiş gibi, ölen eşine ait hissenin tamamını üzerine geçirmiş. O zaman yaşları küçük olan çocuklar (ki xxxxx hanımla birlikte yasal mirasçı olmaları gerekirken hiç bir hak elde edememişler) yaşları kemale erince durumu öğreniyorlar. Tapuya gidip tapu kayıtlarına baktıklarında, tarla üzerinde bir haciz şerhi görüyorlar. xxxxx hanımın ağabeyleri, bir tefeciden borç alabilmek için, söz konusu tarlayı teminat olarak gösteriyorlar ve böylece parayı alıyorlar. Para geri ödenmeyince, tefeci tarlaya haciz şerhi koyuyor.

Ben çocukların avukatı olarak tapu iptali ve tescil davası açtım ve kazandık. Fakat tarla takyidatı ile birlikte çocukların üzerine geçirilecek. Sorularıma gelince :

1- Tapu çocukların adına geçirildiğinde, yyyy ve zzzz isimli çocuklar icra dosyasında taraf teşkil ederler mi? Ederlerse ödeme emrine ve borca itiraz süresi ne zaman başlar?

2- Tarlanın takyidatsız olarak çocuklara geçmesinin bir yolu var mı?

3- Bilindiği üzere haczin de tapuyla beraber geçmesinin temel sebebi, tapu kayıtlarına güvenerek işlem yapam iyi niyetli üçüncü kişilerin bu iyi niyetinin korunmasıdır. Peki, biz Menfi Tespit davası açarsak mı daha avantajlı oluruz? Yoksa alacaklının (yani üçüncü kişinin) iyi niyetli olmadığını ispatlarsak mı? Sorunun devamı olarak : Menfi Tespit davasında bu hususu (iyi niyet karinesinin çürütülmesi) ileri sürebilir miyiz? Yoksa bunun için ayrı bir dava yolu mu izlemeliyim?

Alıntı: Yazan silwersnake İyi günler sayın meslektaşlarım. Çok ilgimi çeken ve severek ilgilendiğim bir dosyamla ilgili olarak sizlere sormak istediğim bir husus var. Yardımcı olan olmayan tüm meslektaşlarıma şimdiden teşekkürler.. xxxxx hanım, bundan uzun zaman önce, ölen eşini babası gibi göstererek ve tek yasal mirasçı kendisiymiş gibi, ölen eşine ait hissenin tamamını üzerine geçirmiş. O zaman yaşları küçük olan çocuklar (ki xxxxx hanımla birlikte yasal mirasçı olmaları gerekirken hiç bir hak elde edememişler) yaşları kemale erince durumu öğreniyorlar. Tapuya gidip tapu kayıtlarına baktıklarında, tarla üzerinde bir haciz şerhi görüyorlar. xxxxx hanımın ağabeyleri, bir tefeciden borç alabilmek için, söz konusu tarlayı teminat olarak gösteriyorlar ve böylece parayı alıyorlar. Para geri ödenmeyince, tefeci tarlaya haciz şerhi koyuyor. Ben çocukların avukatı olarak tapu iptali ve tescil davası açtım ve kazandık. Fakat tarla takyidatı ile birlikte çocukların üzerine geçirilecek. Sorularıma gelince : 1- Tapu çocukların adına geçirildiğinde, yyyy ve zzzz isimli çocuklar icra dosyasında taraf teşkil ederler mi? Ederlerse ödeme emrine ve borca itiraz süresi ne zaman başlar? 2- Tarlanın takyidatsız olarak çocuklara geçmesinin bir yolu var mı? 3- Bilindiği üzere haczin de tapuyla beraber geçmesinin temel sebebi, tapu kayıtlarına güvenerek işlem yapam iyi niyetli üçüncü kişilerin bu iyi niyetinin korunmasıdır. Peki, biz Menfi Tespit davası açarsak mı daha avantajlı oluruz? Yoksa alacaklının (yani üçüncü kişinin) iyi niyetli olmadığını ispatlarsak mı? Sorunun devamı olarak : Menfi Tespit davasında bu hususu (iyi niyet karinesinin çürütülmesi) ileri sürebilir miyiz? Yoksa bunun için ayrı bir dava yolu mu izlemeliyim?

hileye dayalı olarak tapu iptal ve tescil davası açılmak suretiyle çocuklar adına tapu alınabilir kanısındayım. Çocukların bu mülkiyet hakları annelerinin taşınmazın üzerine haciz işlemi yapan tefeciyle ilişkilerinden önceki zamana tekabül edeceğinden ve çocukların böyle bir hacze muvafakatları bulunmadığından haczin geçmeyeceği kanısındayım. Araştırmadım ama sadece hukuk mantığıyla cevapladım.

hiç bir surette icra dosyasının tarafı olmanız söz konusu değildir. Tapuya güven ilkesi gereği, taşınmazı haczeden kişinin haklarına halel gelmez. Ancak, haciz sahibi alacaklı, taşınmazın satışını isterse ve satış ihalesi yapılırsa, ihaleye girmek suretiyle taşınmazın üzerindeki haczi kaldırtabilir ve ödediğiniz satış bedelini ve bundan doğan diğer zararlarınızı, tapu iptal davasını kazandığınız kişiye tazminat davası açmak üzere talep edebilirsiniz.
Ya da eğer, konulan haczin gerçek bir takibe ait olmayıp, anlaşmalı bir takibe ait olduğunu ispat edebiliyorsanız, dosya alacaklısını ve borçlusunu mecburi davalı gösterip, muvazaalı olduğu iddiasıyla icra takibinin iptali davası açabilirsiniz. Davayı kazanırsanız haciz de kalkacaktır.

ilginç bir konu..
icra dosyasına taraf olmanız usul ve yasaya göre imkansız..
tarlanın takyidatsız çocuklara geçmesi zor görünüyor.
tapu iptal davasının sonucu mülkiyetin el değiştirmiş olması haciz alacaklısının haklarını ortadan kaldırmaz..

sonuç itibariyle takip alacaklısının kötüniyetli olduğunu
ispat edemediğiniz sürece takip alacaklısına açacağınız
menfi tespit davasından da sonuç alamazsınız kanaatindeyim.

Bu şartlarda doğan zararın tahsili için tapu iptal davasının tarafı olan kişiye dava yöneltilmeli diye düşünüyorum

Ben bu konuda iki hususun üzerine gidilmesi gerektiği kanatindeyim.

1. Tapu kaydına güven ilkesi gereği İYİ NİYETLİ kişiler korunuyor. Söz konusu olayda, alacaklı tefeci ve aynı zamanda tarlanın hile ile borçlu üzerine geçirildiğini bilebilecek konumda olan birisi. yani gayrimenkulün önceki (hileli) sahibini tanıyan birisi. Burada haczi koyan alacaklının iyi niyetli olmadığını ispatlayabilirsek davayı kazanırız gibi geliyor.

2. İcra dosyasında taraf teşkil edebilmemiz önemli. İcra dosyasında Borçlu yahut kefil olarak görülmememize rağmen şu anki durum itibariyle, dosyadaki hacizli gayrimenkuller bizim adımıza. Bu da bizi dolaylı olarak dosyada taraf konumuna getirebilir. Zira kıymet taktiri yapıldığında tarafımıza da tebligat yapılacak. Bu da bizim dolaylı olarak taraf olabileceğimizin bir göstergesi.
Dosyanın tarafı olarak, gayrımenkulün adımıza tescilinden sonra bir 7 gün içinde borca itiraz edebiliriz diye düşünüyorum.
Her iki yolu da deneyeceğim.

Siz değerli meslektaşlarımdan bu konuda da fikir alabilirsem sevinirim. Şimdiden herkese teşekkürler.

Alıntı: Yazan ayşe dağdelen hileye dayalı olarak tapu iptal ve tescil davası açılmak suretiyle çocuklar adına tapu alınabilir kanısındayım. Çocukların bu mülkiyet hakları annelerinin taşınmazın üzerine haciz işlemi yapan tefeciyle ilişkilerinden önceki zamana tekabül edeceğinden ve çocukların böyle bir hacze muvafakatları bulunmadığından haczin geçmeyeceği kanısındayım. Araştırmadım ama sadece hukuk mantığıyla cevapladım.

Tapu iptali ve tescil davasını zaten açtık ve kazandık. Şu anda ilam tapuda beklemede. Öncelikli olarak haciz şerhinin kaldırılmasına ağırlık verdik, sağolsun tapu müdürü de bizim için şu an beklemede (yani henüz gayrımenkulü adımıza geçirmedik). Sizin söylediğinizi ben de düşündüm ve hatta dosyaya bakan hakim beyle de paylaştım bu fikrimi. Haciz işleminin gerçekleştiği tarihteki malikin, bu işlemi yapmaya yani tarlayı teminat olarak göstermeye zaten hakkının olmadığını, zira o tarihte gayrımenkul üzerindeki tek hak sahibinin çocuklar olduğunu, çocukların da yaşları itibariyle böyle bir işlem yapmaya muktedir olmadıklarını, bu nedenle de her yönüyle hukuka aykırı olan haciz işleminin kaldırılması gerektiğini bildirdim.

Cevap kısa ve netti : Tapu Kaydına Güven İlkesi...

İlkeler kanun hükümlerini alt edememeli bence ama maalesef durum bunun tam tersi...

Açtığınız tapu iptali ve tescil davasının ( Tapu kaydının dültemi ) dayanağı yolsuz tescil olmalı.Medeni Yasa'nın 1025/2.maddesi ( eski: 933 ) gereği " İyi niyetli 3.kişilerin bu tescile dayanarak kazandıkları ayni haklar ve her türlü tazminat tazminat istemi saklıdır. "
Yine Medeni Yasa'nın 1023.maddesine göre ( eski: 931 ) " Tapu kütüğündeki tescile iyi niyetle dayanarak mülkiyet veya bir başka ayni hak kazanan 3.kişinin bu kazanımı korunur "
Haciz şerhi " ayni hak " değidir. Haciz kaydı nedeniyle alacaklını " tapu siciline güven " ilkesinden yararlanacağı iddiasının dayanağı nedir ?