![]() |
|
![]() |
|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
![]() |
![]() |
#1 |
|
![]() Avukatların bundan sonra primlerini Bağkur'a ödemeleri gerektiği ile ilgili bilgisi olan meslektaşlar bu konuyla ilgili yapmamız grekenler konusunda aydınlatırlarsa çok sevinirim...Teşekkürler
|
![]() |
#2 |
|
![]() Bu konuda hiç kimsenin fikri yok sanırım. SSK Topluluk Sigortasını ödediğimiz servis dahi ne yapacağını bilmiyor. Avukatlar birbirine soruyor. Muhasebeciler biraz bekleyelim bakalım diyor. 1 Kasım geldi geçti. Gerçekten değişen yasayla birlikte gelen yeni düzenlemenin ne şekilde uygulamaya konulacağı hala belirsiz. Belki THS'de konu tartışılmıştır ve ben atlamışımdır diye düşünüp umutla başlıkları taradım ama yine aynı sorunun aynı çıkmazda takılıp kalmış olduğunu gördüm. Umarım yakında hepimiz ne yapmamız gerektiği konusunda bilgi sahibi oluruz.
|
![]() |
#3 |
|
![]() Öncelikle bağımsız çalışan ve topluluk sigortası ödeyen avukat arkadaşlarımızın yılbaşına kadar SGK'na durumu bildiren bir yazıyla başvurması gerekiyor. Dilekçe matbu mu değil mi, henüz yapmadığımdan ben de bilmiyorum. Ama böyle bir zorunluluk var. Bu aydan itibaren ödeme alt tabanı, zorunlu sağlık kesintisi ile 200.YTL.nin üzerine çıkacak diye tahmin ediyorum.
|
![]() |
#4 | |||||||||||||||||||||||
|
![]() Primlerin Bağ-Kur'a ödenmesi söz konusu değil. Sanıyorum konu emeklilik işlemlerinin eski Bağ-Kur kanununa göre yapılmasıyla ilgili:
|
![]() |
#5 |
|
![]() asgari prim 214 YTL
|
![]() |
#6 |
|
![]() Yanlız şöyle bi sıkıntı var asgari prim 214 ama eğer zaten tek bir kurumun dahi avukatlığını yapıyosanız meslek makbuzu cokca kestiğinizden dolayı yıl sonu beyan ettiğiniz matrah üzeri prim ödemesi yapacağınız için bu oranın 300-350 YTL yi rahat bulacağını tahmın ediyorum. Eski sistemde sağlık ödeneği ile birlikte 190 YTL civari prim ödemeniz yetiyordu. Bence çok zararımıza bir değişiklik olduğunu düşünüyorum.
|
![]() |
#7 |
|
![]() SERBEST ÇALIŞAN AVUKATLARIN
SOSYAL GÜVENLİKLE İLGİLİ HAK VE YÜKÜMLÜLÜKLERİNDE 5510 SAYILI SOSYAL SİGORTALAR VE GENEL SAĞLIK SİGORTASI KANUNUYLA YAPILAN DEĞİŞİKLİKLER HAKKINDA GENEL DEĞERLENDIRME 1- TOPLULUK SİGORTASI UYGULAMASI 01.10.2008 TARİHİNDE SONA ERİYOR 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe girecek olan 5510 sayılı Kanunla, serbest çalışan avukatların sosyal güvenliklerinin topluluk sigortası yoluyla sağlanmasına ilişkin 1136 sayılı Avukatlık Kanununun 186, 188 ve 191 inci maddeleri ile 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 86 ncı maddesi yürürlükten kaldırıldığından, topluluk sigortası uygulamaları 01.10.2008 tarihinde sona erecektir. (5510 SK. Madde 106) 2- SERBEST ÇALIŞAN AVUKATLARIN 01.10.2008 TARİHİNDEN İTİBAREN TABİ TUTULACAKLARI SİGORTALILIK HALİ Serbest çalışan avukatlar 01.10.2008 tarihinden itibaren 5510 sayılı Kanunun 4 ncü maddesinin (b) bendi kapsamında sigortalı ve genel sağlık sigortalısı sayılacak ve haklarında malullük, yaşlılık, ölüm, iş kazası ve meslek hastalığı sigortaları ile genel sağlık sigortası hükümleri uygulanacaktır. (5510 SK.Geçici Madde 6) 3- AVUKATLARIN BİLDİRİM YÜKÜMLÜLÜĞÜ a) Kuruma Sigortalı İşe Giriş Bildirgesi Verilmesi 01.10.2008 tarihinden önce topluluk sigortasına devam etmekte olan avukatların Kanunun 4 üncü maddesinin (b) bendi kapsamında Sosyal Güvenlik Kurumuna tescil işlemleri topluluk sigortası kayıtları esas alınarak Kurumca sağlanacak olmakla birlikte, kayıtların doğrulanabilmesi için avukatların da Kanunun yürürlük tarihinden itibaren üç ay içerisinde (31.12.2008 tarihine kadar) örneği Kurumca hazırlanan “Sigortalı İşe Giriş Bildirgesi” ni doldurarak Kuruma vermeleri zorunludur.(5510 SK. Geçici Madde 6) 01.10.2008 tarihinden sonra serbest avukat olarak çalışmaya başlayacak olanların Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilmeleri için ilgili vergi daireleri görevli kılınmıştır, söz konusu avukatların ayrıca bildirim yapma yükümlülüğü yoktur. (5510 SK. Madde 8) b) Kuruma Sigortalı İşten Ayrılış Bildirgesi Verilmesi Serbest avukatlık faaliyeti sona eren avukatların örneği Kurumca hazırlanan “sigortalı işten ayrılış bildirgesi” düzenleyerek on gün içerisinde Kuruma vermeleri zorunludur. Bu yükümlülüğün süresinde yerine getirilmemesi asgari ücretin iki katı tutarında idari para cezası uygulanmasını gerektirmektedir. (5510 SK.Madde 9) 4- 01.10.2008 TARİHİNDEN GEÇERLİ OLAN PRİM ORANLARI, PRİME ESAS ALINACAK KAZANCIN BEYANI a) Prim Oranları 01.10.2008 tarihinden geçerli olmak üzere serbest çalışan avukatlar da diğer serbest çalışanlar gibi tüm sigorta kollarına tabi tutulacaklarından; İş kazası ve meslek hastalığı % 1 Malullük, yaşlılık, ölüm % 20 Genel sağlık sigortası % 12,5 Toplam % 34 Oranında prim ödeyeceklerdir. (5510 SK. Madde 81/g) b) Prime Esas Alınacak Kazancın Beyanı Serbest çalışan avukatların ödeyecekleri primler, prime esas kazancın alt sınırı olan asgari ücret ile üst sınırı olan asgari ücretin 6,5 katı arasında olmak koşuluyla, kendilerinin aylık olarak beyan edeceği kazanç tutarlarına yukarıdaki oranlar uygulanarak hesaplanacaktır. Alt ve üst sınır arasında olmak kaydıyla Kuruma her ay ödenen primler, ödemenin ait olduğu ay için beyan olarak kabul edilecek, ilişkin olduğu aya ait primin yasal süresinde ödenmemesi ve bu süre içinde yazılı beyanda da bulunulmaması halinde ise, primler alt sınır üzerinden tahakkuk ve tahsil olunacaktır. Yanında sigortalı çalıştıran avukatlar, çalıştırdıkları sigortalılardan prime esas kazancı en yüksek olanın kazancının altında kazanç beyan edemeyecek, bu kurala aykırı beyanda bulunulduğunun tespit edilmesi halinde aradaki farka ait primler gecikme cezası ve gecikme zammı ile birlikte tahsil edilecektir. Serbest çalışan avukatların her ay otuz tam gün üzerinden prim ödemeleri zorunludur. (5510 SK. Madde 80/i) 5- 5510 SAYILI KANUNUN YÜRÜRLÜK TARİHİNDEN ÖNCEKİ PRİM ÖDEME SÜRELERİYLE SONRAKİ PRİM ÖDEME SÜRELERİNİN BİRLEŞTİRİLMESİ 01.10.2008 tarihine kadar 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununa tabi tutulan serbest avukatların sigortalılıkları bu tarihten itibaren Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında devam edecektir. Dolayısıyla ilgililerin emeklilik işlemlerinde 01.10.2008 tarihinden önceki prim ödeme süreleriyle bu tarihten sonraki prim ödeme süreleri iki ayrı sigortalılık hali olarak kabul edilecek ve prim ödeme süreleri 2829 sayılı Kanun hükümlerine göre birleştirilerek değerlendirilecektir. Bu durumda 01.10.2008 tarihinden sonra Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında geçecek prim ödeme sürelerinin 3,5 yıldan fazla olması halinde ilgilinin emeklilik işlemi eski Bağ-Kur Kanununa göre yapılacağından, sigortalı bayan ise en az 20 tam yıl, sigortalı erkek en az 25 tam yıl prim ödemiş olması şartı aranacaktır. 506 Sayılı Sosyal Sigortalar Kanununa göre emekliliğe hak kazanmış olmasına rağmen çalışmalarını 01.10.2008 tarihinden sonra da sürdürmeyi düşünen serbest çalışan avukatların bu durumu gözönünde tutmaları gerekir. (5510 SK.Geçici Madde 2) 6- SERBEST ÇALIŞAN AVUKATLAR DA 01.10.2008 TARİHİNDEN SONRA KISA VADELİ SİGORTA KOLLARINDAN SAĞLANAN YARDIMLARDAN YARARLANABİLECEK Serbest çalışan avukatlar 01.10.2008 tarihinden sonra aşağıdaki yardımlardan da yararlanabileceklerdir. a) İş kazası veya meslek hastalığı halinde sigortalıya sürekli işgöremezlik geliri bağlanması, b) İş kazası veya meslek hastalığı sonucu ölüm halinde, sigortalının hak sahiplerine gelir bağlanması, c) İş kazası veya meslek hastalığı sonucu ölen sigortalı için cenaze ödeneği ödenmesi, d) İş kazası veya meslek hastalığı ile analık nedeniyle ortaya çıkan iş göremezlik süresince sigortalıya geçici iş göremezlik ödeneği ödenmesi, e) Sigortalı kadına veya sigortalı olmayan eşinin doğum yapması nedeniyle sigortalı erkeğe emzirme ödeneği verilmesi, (5510 SK. Madde 15, 16, 18) 7- SERBEST ÇALIŞAN AVUKATLAR BAKMAKLA YÜKÜMLÜ OLDUKLARI KİMSELERLE BİRLİKTE SAĞLIK YARDIMLARINDAN YARARLANABİLECEK İkametgahları Türkiye’de olmak koşuluyla, serbest çalışan avukatlarla emekli avukatlar 01.10.2008 tarihinden itibaren genel sağlık sigortalısı sayılacak ve aşağıda belirtilen bakmakla yükümlü oldukları kimselerle birlikte sağlık yardımlarından yararlanacaklardır. Serbest çalışan avukatlar sigortalı olarak tescil edildikleri tarihten, aylık veya gelir bağlanmış bulunan avukatlar ise aylık veya gelirden yararlanmaya başladıkları tarihten itibaren genel sağlık sigortalısı olarak tescil edilmiş sayılacaktır. Bunların genel sağlık sigortalısı olarak tescil edilmeleri için ayrıca bir bildirimde bulunmaları gerekmemektedir. Kanunun 60 ıncı maddesine göre Genel sağlık sigortalısının sigortalı ya da isteğe bağlı sigortalı olmayan ve kendi sigortalılığı nedeniyle gelir veya aylık bağlanmamış olan; a) Eşi, b) 18 yaşını, lise ve dengi öğrenim görüyorsa 20 yaşını, yüksek öğrenimde ise 25 yaşını doldurmamış ve evli olmayan çocukları ile yaşına bakılmaksızın çalışma gücünün en az %60’nı yitirdiği tespit edilen ve evli olmayan çocukları, c) Her türlü kazanç ve irattan elde ettiği geliri asgari ücretin net tutarından az olan ve diğer çocuklarından sağlık yardımı almayan ana ve babası, Genel sağlık sigortalısının bakmakla yükümlü olduğu kimseler olarak kabul edilmektedir. 8- SERBEST ÇALIŞAN EMEKLİ AVUKATLARIN ÖDEYECEKLERİ SOSYAL GÜVENLİK DESTEK PRİMİ Emekli avukatlar, önceden olduğu gibi, sosyal güvenlik destek primi ödemek suretiyle ve emekli aylıkları kesilmeksizin serbest avukatlık faaliyetlerini sürdürebileceklerdir. Bunların ödeyecekleri sosyal güvenlik destek primi emekli aylıklarına 2008 yılı için %12, 2009 yılı için %13, 2010 yılı için %14, 2011 ve sonraki yıllar için %15 oranı uygulanarak hesaplanacak ve ilgililerin emekli aylıklarından kesilmek suretiyle tahsil olunacaktır. Ancak söz konusu kimselerden alınacak sosyal güvenlik destek primi, 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki sigortalılara ilgili yılın ocak ayında ödenen en yüksek yaşlılık aylığı üzerinden hesaplanacak sosyal güvenlik destek primi tutarından fazla olamayacaktır. (5510 SK. Mad.30, Geç. Mad 14) 9- AVUKATLIK STAJ SÜRELERİ BORÇLANILABİLECEK Sosyal güvenlik yasalarına tabi olmaksızın geçen avukatlık staj süreleri ilgilinin ya da hak sahiplerinin talebi halinde borçlandırılabilecek. Borçlandırılan staj süresi sigortalının prim ödeme gün sayılarına katılacak ve staj süresi ilgilinin sigortalılık başlangıç tarihinden önce ise, sigortalılık başlangıç tarihi borçlandırılan staj süresi kadar geriye götürülecektir. (5510 SK. Madde 41) Kaynak :Barolar Birliği |
![]() |
#8 |
|
![]() Dün SGK'nın Topluluk Sigortası birimine gittim. Hiçkimse hiçbir şeyden haberdar değil. Bildirim formu vermek bir yana, bildirimde bulunma zorunluluğundan bile haberleri yok.
|
![]() |
#9 |
|
![]() Barolar Birliğine SSK Genel Müdürlüğü tarafından gönderilen bir yazı var. Bu konuyu anlatıyor. İstanbul Barosunun Web sayfasında da yer alıyor. Tıklayınız: http://istanbulbarosu.org.tr/Detail....atID=1&ID=3704
|
![]() |
#10 |
|
![]() Sayın Saim;
İstanbul Barosunun Web sayfasındaki yazının bir örneği Barolar Birliği'nce baromuza yollanmış, Baro da bizlere tebliğ etti. Sorun mevzuatı bilmeyle çözülmüyor ki. Pratikte kimse bir şey bilmiyor, Sosyal Güvenlik Kurumu personeli dahil. Çalıştığım muhasebeci, geçen yıl geliri üzerinden aylık geliri tahminle beyanda bulunup, şimdilik beyanımız üzerinden prim ödeyeceğimizi, ileride kurumun vergi kayıtlarımızdan prim ayarlaması yoluna gidebileceğini söyledi, çalıştığı tüm avukatlar bu yolu takip edecekmiş. Ancak SGK personelinin de konuya vakıf olmasını beklemek zorunda olduğumuzdan henüz beyanda bulunamadık ve dolayısıyla ne kadar prim ödeyeceğimiz netleşmedi. |
![]() |
#11 |
|
![]() Haklısınız. Lüzumsuz yere sorun yaratıyorlar.
|
![]() |
#12 |
|
![]() Netice olarak ne yapacağız?
|
![]() |
#13 |
|
![]() Ankara'da bu hususu sormak için SGK 'na gidilince öncelikle bir taahhütname imzalamanız isteniyor. Bu taahütte, gelirin düşük beyan edilmesi ve bu hususun tespit edilmesi halinde aradaki farka ilişkin primin cezalı ve faizi ile ödeneceğini taahhüt ettiğiniz yazıyor.
oysa SGK bu hususta verdiği seminerlerde ısrarla alt ve üst sınır arasında mükellefin beyanına itibar edileceği söylenmiş. Bu taahhüdü neye dayanarak istiyorlar bilmiyorum. beyanda bulunulmaması halinde prime esas kazanç, prime esas günlük kazancın alt sınırının 30 katı olarak belirlenir şeklinde hüküm var(80.madde) Yani beyanda bulunmazsak alt sınırdan ödeyeceğiz. Denetleme yapılır da kazancın daha fazla olduğu belirlenirse ne yapılır bilmiyorum. |
![]() |
#14 |
|
![]() bu maddenın ıptalı gerekır..benım anladıgım bu..
|
![]() |
#15 |
|
![]() Bizim barodan bize bir form gönderdiler sgk ya verilecek imzalayın diye biz de hiç dıoğru düzgün okumadan imzaladık verdik iş güç arasında. Güya avukatız. Ne olacak durum bilen var mı ?
|
![]() |
#16 |
|
![]() bir bilsem...allak bullak ettiler
|
![]() |
#17 |
|
![]() Yanında sigortalı çalıştıran işveren, işyeri veya işyerlerinde çalıştırdığı sigortalılara ödediği ücretten daha az prim ödeyemez. Alt ve üst prime esas kazanç beyanında bulunurken bu duruma dikkat edilmesi uygun olur.
|
![]() |
#18 |
|
![]() Prime esas kazanç beyan talep formu SGK'na verilmesi zorunlu mu? Verilmemesinin yaptırımı nedir? Günlük kazancın en az ne kadar beyan edilmesi gerekiyor?
|
![]() |
#19 |
|
![]() Yeryüzünde böyle bir Sosyal Sigorta Mevzuatı olduğunu sanmıyorum. Tek kelime ile muhteşem bir Mevzuat. Tabiki Çalışma Bakanlığımızın da hakkını teslim etmek lazım. O da fevkaladenin fevkinde iyi. Ne diyeyim ki?!
|
![]() |
#20 |
|
![]() Bildirgeleri verdik, ancak bu aya ait primleri ödeyemedik. Ödeyebilen var mı? Sanmıyorum.
SSK nun esski hesap no.su kapatılmış. Ekim primini o hesaba yatırmış olduk (Sonra hata bizimmiş gibi mahsup isteyecekler haaa, haberiniz olsun ![]() ![]() Yani, sayın Saim, haklısınız, muhteşemler, muhteşemiz! ![]() |
![]() |
#21 |
|
![]() Baroyu ve SGK'nu aradım kaydı olan meslektaşların beyanda bulunmalarına gerek olmadığını söylediler.Ayrıca ben kasım ayı primini yatırdım bir sorun çıkmadı.SAYGILARIMLA
|
![]() |
#22 | |||||||||||||||||||||||
|
![]()
Eğer primlerinizi asgari tutar (taban) üzerinden ödüyor iseniz, verilmesi zorunlu değilmiş. Barodan aldığım bilgi bu yönde... Herkes kendi barosuna bu bilgiyi doğrulatmalı sanırım... |
![]() |
#23 |
|
![]() Sayın meslektaşım
2 gündür bu işle uğraşıyorum. TC kimlik numaranız ve isim ,soyisim yazarak başvuruda bulunacağınız matbu bir form var,ben bunu Baro'dan temin ettim. Ödemek istediğiniz primi yazıyorsunuz ki en azı 215.00 YTL,Bağ Kur'a başvuruyorsunuz.Bunu dilekçeyle de yaparsınız sanıyorum.Bu gün son gün diye biliyorum,o şekilde uyardılar beni SSK dan.Bağ Kur'a başvurunuz sonucu siza bir sicil numarası veriliyor.O numarayla 3 aylık birikmiş prim borcunuzu yatırıyorsunuz.Onunda bugün son günüymüş yanılmıyorsam.BağKur 'dan o şekilde uyardılar. Ben bu belirsizlikle sürelerin uzatılacağını düşünüyorum.Pek çok arkadaşımın başvurularını muhasebecileri yapmış bunu da ekliyeyim. İyi çalışmalar. |
![]() |
#24 |
|
![]() Benim başvurumu muhasebeci yaptı ve kasım ayında prim ödedim. Aralık ayında ise 2 aylık prim borcu ödedim, muhasebecinin dediğine göre artık primler ay sonunda değil ay başlarında ve o ay için tahakkuk edecekmiş, yani aralık ayında kasım ve aralık için prim alındı. Prim ödemek alıştığım bir şeydi ve gocunmadım ama ağırıma giden kurumun hazırladığı taahhütnameyi imzalamak oldu. Çünkü; gelir beyanımız ve ödemek istediğimiz primin gerçek gelirimizi ve dolayısıyla ödememiz gereken prim miktarını karşılamaması halinde cezai sorumluluğu, aradaki farkı ve faizini ödemeyi taahhüt etmiş oluyoruz o belge ile. Sosyal güvenlik yasasının,bu ülkede en azından ben ve çevremdeki meslektaşlarım üzerinde sosyal güvensizlik yaratması ne acı. Sanki korumuyor, yarınlarımızı güvence altına almıyor, bugünü ve yakın geleceği karanlığa boğuyor. Elden ayaktan düşene kadar çalışıp, sonra kaç kuruş emeklilik aylığı alacağımızı dahi kestiremeden, kazandığımız paradan KDV, stopaj, gelir vergisi çıktıktan sonra kalanı her an ''sen alt seviyeden ödeyemezsin , benim belirlediğim limitten ödeyeceksin'' diyebilecek olan bağkura da paylaştırıp, hala yaptığımız işten keyif almamız mümkün mü? İşimi çok seviyorum ama, son yıllarda özellikle avukatları çok zorlayan ve sanki hedef alan düzenlemelerin yapıldığı bu ülkede işimi yapmaktan keyif almıyorum. Kendimi, geleceğimi, mesleğimi güvence altına alınmış hisssetmiyorum.
|
![]() |
#25 |
|
![]() Ben de aynı dertten muzdariptim ama benim durumum biraz daha karışıktı. Ankara Barosuna bağlı olarak mesleğe başladım ve topluluk sigortası primi yatırdım. Daha sonra da 6 ay kadar SSK'lı olarak çalıştım. Bunun akabinde de Tekirdağ Barosuna naklimi yaptırdım. Nakil ile beraber de SGK'ya başvurulması için belgeleri imzaladım. Aynı il içinde, birkaç sokak üstteki SGK'ya bu belge 24 gün sonra ulaşmış. Neyse, gel zaman git zaman ben primlerimi ödeyemedim. Sorun benden kaynaklı değildi, zira SGK benim belgemle birlikte bir sürü talebi olan kişilerin belgelerini bir kenara koymuştu. Temmuz ayından bu yana (bu işlemi yaptığımda ekim ayıydı
![]() Komik bir hususu daha belirtmek isterim. Bağ-kur kalkmış olmasına rağmen bizi koydukları kefe Bağkura benzediği için Bağkurlu sayılıyoruz. Sağlık yardımı konusunda sıkıntılı bir durum söz konusu. Eskiden Bağ-kurda bulunduğunuz ayın primini yatırılıyormuş. Bir sonraki ayın ilk günü ödenmeyen prim için gecikme zammı öngörülüyormuş. Biz topluluk Sigortasında bir sonraki ayın sonuna kadar primlerimizi ödeyebiliyorduk. Ve gecikme zammı da işleyen bir sistem değildi. Şimdi ise yine aynı şekilde, gecikme zammı olmadan bir sonraki ayın son gününe kadar bir önceki ayın primini ödeyebiliyoruz. Ancak bir sonraki ayın ilk günü sistemde bir önceki ayın prim borcu görülüyor. Yani ay sonunda siz doktora gittiniz, ilaç yazdırdınız, eczaneye gittiniz tam ilaçları alacakken sizin prim borcunuz çıktı ve eczacı "ben size bu ilacı veremem, 60 gün-50 gün de olur ![]() Bu ara ayrı bir sicil numarası alınması gerektiği konusunda beni bilgilendirmediler. Bilakis, var olan sicil numarası ile geçiş yapılacağı, yeni kayda gerek olmadığı belirtildi. Bildirim yapılmasının yeterli olduğu, herhangi bir başvuruya gerek olmadığı, zaten elimde bir sicil numaram olduğu, prim ödemelerime bununla devam edebileceğim söylendi. O yüzden sormak isterim, bu başvuru yapıp yeni sicil numarası almak hakkında beni bilgilendirebilir misiniz? |
![]() |
#26 |
|
![]() Arkadaşlar bu konuda ben de epey sıkıntı yaşadım. Başta SGK olmak üzere barolar, muhasebeciler dahil kimse ne yapılacağını bilmiyor. Ama yasada 01.10.2008 den önce avukatlığa başlayanların kendilerinin bildirimde bulunmaları gerektiği belirtiliyor. Bizzat bildirimde bulunacak ve kazancınızı beyan edip gerekli formları dolduracaksınız. Buna istinaden size sgk da yol gösterirler diye düşünüyorum.
Benim gibi 01.10.2008 den sonra avukatlığa başlayanlar (sigortalı çalışanlar hakkında bilgi sahibi değilim, bürosunu açmış olanlar) için aslında vergi dairelerinin bildirimde bulunması gerektiği belirtiliyor. Ama defalarca vergi dairesine gitmeme rağmen bu konuda bilgi sahibi değiller. Araştırmaları sonucu sgk ve gelir idaresi başkanlığı arasında imzalanan protokolü tarafıma bildirdiler. Vergi daireleri sadece elektronik ortamda bilgilerimizi girmek zorundaymış, yazılı bildirimde bulunma yükümlülüğü yokmuş. Ruhsatımı aldığım gün baroda birkaç belge imzalattılar. Kazancımı 638 ytl civarında gösterdik. Ve 214 ytl ödeyeceğim her ay. Ama nereye ödeyeceğimi bilmediğim için barodan bildirimde bulunmalarını istedim. İşyeri yoklama fişini baroya gönderdim ve ertesi gün sgk.gov.tr den baktığımda bağkur numaram çıkmış ve buna istinaden 1,5 aylık primimi yatırdım 31 aralıkta. Halk bankası, ziraat bankası veya vakıfbanktan yatırabiliriz. Ama yatırmama rağmen sgk dan sigortalılığımın başladığına ve kanunun 80. maddesi gereğince ödemem gereken aylık primlerimin belirlenmesi için şahsen başvurmam gerektiğine dair bir yazı geldi. Posta yoluyla kazancımı beyan etmeyi düşünüyorum. Ayrıca alt sınırdan belirlenmiş zira sgk nın sayfasında borç miktarım yazıyordu ve 250 ytl ydi. Ayrıca ay başında değil, ay sonunda yatırmamız gerekiyor. Zaten sitedede 31 ocak 2008 itibariyle borç miktarımın ne olduğu görünüyor. Saygılarımla... Av. Ayşen |
![]() |
#27 |
|
![]() Tebliğ: Aylık Prim Ve Hizmet Belgesinin Sosyal Güvenlik Kurumuna Verilmesine Ve Primlerin Ödenme Sürelerine Dair Usul Ve Esaslar Hakkında Tebliğ
Tebliğ Yıl/No: 2008/ Kurum: Sosyal Güvenlik Kurumu R.G. Tarihi: 28.09.2008 R.G. No: 27011 3- 5510 sayılı Kanunun 4 üncü Maddesinin Birinci Fıkrasının (b) Bendi Kapsamındaki Sigortalıların Beyanda Bulunma Esasları ve Primlerin Ödenme Süreleri ile Geçiş Hükümleri (EKLENMİŞ BÖLÜM RGT: 24.11.2008 RG NO: 27063) 3.1 - Beyanda Bulunma Esasları (EKLENMİŞ BÖLÜM RGT: 24.11.2008 RG NO: 27063) 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında sigortalı olanlar, aylık prim ve hizmet belgesi düzenlemeyeceklerdir. Bu kapsamdaki sigortalılar aylık prime esas kazançlarını, beyanda bulunmak suretiyle bildireceklerdir. Bu sigortalıların aylık prime esas kazançları, 5510 sayılı Kanunun 82 nci maddesine göre belirlenen prime esas günlük kazancın alt sınırı ile üst sınırı arasında kalmak şartı ile kendileri tarafından beyan edilecek günlük kazancın otuz katıdır. Sigortalının prime esas kazancı ile ilgili beyanı, Kurumun ilgili ünitesine yazılı olarak yapılabileceği gibi, ünitelere başvurmak suretiyle beyanlarının bilgisayarlara işlenmesi ve bu bildirimin bilgisayardan çıktısının alınması şeklinde de yapılabilecektir. Sigortalıların prime esas kazançları ile ilgili olarak yapacakları beyanlarının dikkate alınma tarihi; yazılı olarak yapılan beyanda beyanın Kuruma intikal ettiği tarih, bilgisayar çıktısı ile kayıtlı hale getirilen beyanda ise çıktının tarihidir. Belirtilen şekilde yapılan ve başlangıcı gösterilen bu beyan, değiştirilmediği sürece sonraki aylar için de yapılmış sayılır. Yapılan beyana istinaden üst üste oniki aydan fazla prim ödemesinde bulunulmaması halinde, bu oniki aylık sürenin sonundan itibaren beyanın geçerliliği ortadan kalkar. Beyanda bulunmayan, beyanının geçerliliği ortadan kalkan veya beyanları 5510 sayılı Kanunun 82 nci maddesine göre belirlenen prime esas günlük kazanç alt sınırının otuz katının altında kalan sigortalının aylık prime esas kazancı, prime esas günlük kazanç alt sınırının otuz katı olarak dikkate alınır. 3.2 - Primlerin Ödenme Süresi 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında sigortalı olanlar, her aya ait primlerini takip eden ayın sonuna kadar Kuruma öderler. 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin üçüncü fıkrasında belirtilenler ile aynı Kanunun 5 inci maddesinin (c) bendinde belirtilip 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında çalışanlar da, 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında sigortalı sayıldıklarından, bu sigortalıların ödeyecekleri primler de aynı süre içinde Kuruma ödenecektir. 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (4) numaralı alt bendine tabi olarak tarımsal faaliyette bulunanlar, genel sağlık sigortası primi ile kısa ve uzun vadeli sigorta kolları primlerini ait oldukları ayı takip eden ayın sonuna kadar Kuruma öderler. 3.3 - Geçiş Hükümleri 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendine tabi sigortalılardan tarımsal faaliyetlerde bulunanlar hariç, kendi adına ve hesabına bağımsız çalışan sigortalılardan, 5510 sayılı Kanunun yürürlük tarihinden önce sigortalı olarak kaydı ve tescili yapılmış olanların, 1/10/2008 (dâhil) ilâ 31/12/2008 (dâhil) dönemine ilişkin olmak üzere, aynı Kanunun 80 inci maddesine göre belirlenen prime esas kazançlarını beyan etmemeleri hâlinde, ödeyecekleri aylık primler, beyanda bulununcaya kadar daha önce bulundukları en son gelir basamaklarına karşılık gelen tutarlar üzerinden alınır. Bu süre içinde beyanda bulunulması hâlinde, beyan ettiği prime esas kazanç üzerinden ilgili ayın prim tahakkuku yapılır. Prim tahakkukuna esas bu tutarlar, 5510 sayılı Kanunun 82 nci maddesinde belirtilen asgari günlük kazanç alt sınırına göre hesaplanan aylık prime esas kazanç tutarından az olamaz ve aynı Kanunun 80 inci maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendi hükmü saklıdır. 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde yer alan köy muhtarları ile (4) numaralı alt bendinde belirtilenler için, 5510 sayılı Kanunun 80 inci maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi ile bu Tebliğin 3.1- Beyanda Bulunma Esasları başlıklı bölümünde belirtilen “otuz” ibareleri, bu Tebliğin yürürlüğe girdiği yıl için “onbeş” olarak uygulanır ve prime esas günlük kazancın otuz katını geçmemek üzere takip eden her takvim yılı için bir puan artırılır. 5510 sayılı Kanunun yürürlük tarihi itibarıyla 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun mülga 86 ncı maddesine göre malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları bakımından topluluk sigortasına devam edenlerden, 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında sigortalı sayılanlar; 1/12/2008 (dahil) tarihine kadar 2008 yılı Ekim ayına ilişkin olarak da prime esas kazanç beyanında bulunabileceklerdir. |
![]() |
#28 |
|
![]() Prim ödemesi için bankaya gittiğimde 214-YTL ödenmesi gerektiği sistemde görünüyordu, ben de 3 aydır o şekilde prim ödemesi yaptım.Fakat 31.12.2008 e kadar verilmesi gereken dilekçeyi vermedim ve taahhütte de bulunmadım.Madem bu bize yüklenen bir zorunluluk idi ise o halde nasıl oluyor da bankaların sistemlerinde primlerimiz otomatik olarak yükseliyor anlamış değilim.Yani kendileri zaten bir alt taban belirleyerek ödeme kabul ediyorlar.
|
![]() |
#29 |
|
![]() Zannedersem artık sgk nasıl bir yol izleyeceğini öğrenmiş. Bugün (2/2/2011) itibariyle adresime (hem de ev adresime) "sigortalılığınız hakkında" konulu bir yazı yollanmış buna göre ".....prim ödemelerinizi 1.12.2010 tarihinden itibaren ............sosyal güv. no.su veya ....... bağ numarası belirtmek suretiyle.......yapmanız, ödemelerinizin prime esas kazanç olarak sayılmayacağından 5510 sayılı kanunun 80. maddesine göre aylık prim ödemelerinizin belirlenebilmesi için müdürlüğümüze müracaat ederek prime esas kazanç beyanında bulunmanız gerekmektedir." buyurmuşlardır. Bu yazıya istinaden prime esas kazanç bildirimi adı altında ceza taahhüdünü imzalamamız gerekecek mi? Her ne kadar beyana itibar edileceği belirtilmiş ise de devamlı demoklesin kılıcı gibi başımızda bir denetim korkusu ile mi iş yapmaya çalışacağız? Sonuç itibariyle, imzalanan taahhüt de göz önüne alındığında (http://www.muhasebesite.com/?p=786) istenildiği zaman kazanç açısından bir denetim yapılabilecektir, bu konuda yasal bir engel yoktur. Aksine denetim yapılabileceği yasal bir düzenlemedir. Özellikle, yukarıda da değinen meslektaşlarımız olmuş, kesilen makbuzlar üzerinden bu kazanç rahatlıkla tespit edilebilecektir. Uygulama nasıl olacak ya da şu an nasıl? Bu konuda görüşü ya da deneyimi olan meslektaşlarımızın paylaşmasını rica ederim. Saygılarımla.
|
![]() |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
![]() |
||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
özürlü avukatların hakları ve özürlülerle ilgili konularda açılmış davalar | avsenanur | Meslektaşların Soruları | 6 | 01-10-2010 09:13 |
SSK'lı Olan Kişinin BAĞ-KUR'lu Dönemine Ait Sağlık Harcaması Nedneiyle Para Cezası | Yerleşik Yabancı | Meslektaşların Soruları | 1 | 30-06-2008 20:16 |
Avukatların Duyarsızlığı? | av.yıldıray | Hukuk Sohbetleri | 3 | 17-11-2004 18:38 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |