Murisin bağış yapması muvazaaya konu olabilir mi?

Sayın meslektaşlar, muris ölümüne yakın bir zamanda, hasta olduğu sırada, bir taşınmazını çocuklarından bir tanesine bağışlıyor? Bu bağışlamaya karşı mirastan mal kaçırma iddiasıyla muvazaa davası açılabilir mi? Yoksa sadece tenkis mi istenebilir?

Bağışlamaya karşı muvazaa nedeniyle iptal davası açılamaz..ancak tenkis talep edebılırsınız...

Mirasbırakan tarafından mirasçıların haklarının bertaraf edilmesi maksaydıyla tasarruf edebileceği kısmı aştığında, saklı payı zedelenen mirasçı tenkis davası açabilir. Muvazaalı işlem ise murisin mirasçısını miras hakkından yoksun bırakmak amacıyla diğer bir mirasçıyla anlaşarak görünürde satış yapmak suretiyle ortaya çıkar. Bu nedenle bahsettiğiniz olayda muvazaa nedeniyle iptal isteme olanağınız yoktur. Süresi içerisinde olmak koşuluyla tenkis talebinde bulunabilirsiniz

T.C. YARGITAY
1.Hukuk Dairesi
Esas: 2007/1573
Karar: 2007/3092
Karar Tarihi: 22.03.2007
ÖZET: Mahkemece, temliki işlemin bağış suretiyle yapıldığı geçerli işlemlerden olan bağışta muvazaadan söz edilemeyeceği, tenkis isteği yönünden hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesiyle davanın reddine gerekir.

(4721 S. K. m. 508) (818 S. K. m. 18)
Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, miras bırakanının 118, 181, 304 ve 702 parsel sayılı taşınmazlarını kız çocuklarından mal kaçırmak amacıyla davalıya bağış suretiyle temlik ettiğini işlemlerin muvazaalı olduğunu ileri sürerek tapu iptal, tescil veya tenkis isteğinde bulunmuştur.
Davalı, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, temliki işlemin bağış suretiyle yapıldığı geçerli işlemlerden olan bağışta muvazaadan söz edilemeyeceği, tenkis isteği yönünden hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi S. Akyol'un raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.
Dosya içeriğine, toplanan delillere hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; davacının temyiz itirazı yerinde değildir. Reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 22.03.2007 tarihinde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)
Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları
**************************************

tenkis davası dinlenebilir ve bu davalarda hak düşürücü süre de nazara alınır oysa muvazaa iddiası süreye tabi değildir.

Bağışlama işleminde muavazadan bahsedilemez ama gerçekte nispi muavaza gerçek iradelerine uygun olarak yapılan işlemin, iradelerini yansıtmayan işlemle saklanması değilmidir.Bunun adı bağışlama yada satış olsun iradelerini yansıtmaması yeterli değil midir.Muavaza için birbirinden bağımsız iki ayrı işleme gerek mi var yoksa? Zaten mirasçı olarak görünen kişiye murisin satış yapması beklenemez ki........

Alıntı: Yazan av.ömer söylemez Bağışlama işleminde muavazadan bahsedilemez ama gerçekte nispi muavaza gerçek iradelerine uygun olarak yapılan işlemin, iradelerini yansıtmayan işlemle saklanması değilmidir.Bunun adı bağışlama yada satış olsun iradelerini yansıtmaması yeterli değil midir.Muavaza için birbirinden bağımsız iki ayrı işleme gerek mi var yoksa? Zaten mirasçı olarak görünen kişiye murisin satış yapması beklenemez ki........

Mirasçılardan birine yapılan bağışlamada gizlenen irade nedir sizce?

Sn av.ömersöylemez
Muvazaada miras bırakan gerçekten sözleşme yapmak ve bu sözleşme ile bir kısım mirasçısını mirasından yoksun bırakmak istemektedir. Örneğin mirascısını miras hakkından yoksun bırakmak için esas amacını gizleyerek, gerçekte bağışlamak istediği taşınmazını, tapuda yaptığı resmi sözleşmede iradesini satış veya ölünceye kadar bakma sözleşmesi doğrultusunda açıklamak suretiyle devretmektedir. Yani daha açık bir anlatımla asıl amaç bağışlamak olduğundan görünürdeki işlem satış olarak yapılıyor, ancak söz konusu satışla ilgili olarak satış işleminin edimleri yerine getirilmiyor işlem bu niteliğiyle muvazaa vasfını kazanıyor.