Sınırsız yetkiye dur!

Danıştay, öğretmenlerin tepkisine neden olan, Milli Eğitim Bakanlığı'nın hazırladığı, okul yöneticilerinin atamalarında sınav şartını kaldıran yönetmeliğin durdurulmasına karar verdi

ANKARA Milliyet


Danıştay, Milli Eğitim Bakanlığı'nca (MEB) hazırlanan ve okul yöneticiliklerine yapılacak atamalarda sözlü ve yazılı sınav şartını kaldıran yönetmeliğin yürütmesini, idareye sınırsız yetki verildiği gerekçesiyle durdurdu.
Eğitim-İş, Eğitim-Sen ve Türk Eğitim-Sen'in, MEB'in Danıştay'ın iptal kararından sonra hazırladığı ikinci yönetmeliğin iptali ve yürütmesinin durdurulması istemiyle açtıkları davaların ilk aşaması sonuçlandı. Danıştay 2. Daire, yönetmeliğin yürütmesini, MEB'den savunma alındıktan sonra yeniden değerlendirmek üzere durdurdu.
Kararda, hukuksal düzenlemeler yapılırken, Türk milleti adına yargı yetkisini kullanan anayasal kuruluşların iradeleri ile örtüşen amaçsal çaba gösterilmesi gerektiği vurgulandı.
Kararda, söz konusu yönetmelikte, okullarda yönetici olmak için "sadece 3 yıla kadar görev yapmış olma" kriterinin arandığı anımsatıldı. Kamu görevlilerinin yükselmesinde "kariyer" ve "liyakat" ilkelerinin göz ardı edilemeyeceğinin vurgulandığı kararda, kariyer ilkesinin memurlara, bilgilerine ve yetişme şartlarına uygun biçimde en yüksek derecelere kadar ilerleme imkânı tanıdığı, liyakat ilkesinin de kamu hizmetine girmeyi, sistemin eşit olarak uygulanmasını sağladığı belirtildi.

'Hak etmeye' vurgu

Bu nedenle "işin ehline verilmesi" ve "hak etme" kavramlarının önem kazandığı, kamu hizmetlerinin etkin ve verimli gerçekleştirilmesinin de ancak bu şekilde mümkün olacağı ifade edildi.
Kararda, yönetmeliğin yürütmesi durdurulan maddelerinin genel hukuk ilkelerine, kanunlardaki düzenlemelere, 2. Daire'nin yürürlükten kalkan yönetmeliğe ilişkin verdiği kararların özüne uygun olmadığı ifade edildi.
Yönetmelikte, atamaları yapacak idareye takdir yetkisini kullanırken, hiçbir kıstasla bağlı olmayacak ölçüde serbestlik tanıyıcı bir yaklaşımın benimsendiği vurgulandı. Yönetmelikteki diğer hukuka aykırılıklar şöyle sıralandı:
Yöneticiliğe aday kamu görevlilerinin atama yapılacağından haberdar edilmesine yönelik bir sistem kurulmamıştır.
Atamalara ilişkin değerlendirmelerin, kariyer, liyakat, sınav ve benzeri objektif ölçülere göre yapılmasını sağlayacak normatif yapı oluşturulmamıştır.
Yöneticilik için sadece yürürlükten kalkan yönetmeliğe oranla daha kısa bir süre kriteri konulmuştur. Bunun kamu yararı ve hizmet gerekleri açısından olumlu katkısı anlaşılmamıştır.
http://www.milliyet.com.tr/2007/05/10/guncel/gun01.html

Zeten başlı başına yanlış bir düşünceydi uygulansaydı çok kötü sonuçlar doğurabilirdi o yüzden danıştay yerinde bir karar almıştır.