![]() |
|
![]() |
|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
![]() |
![]() |
#1 |
|
![]() Meslektaşlarım merhabalar, müvekkilin 2 sene önce farkında olmadan yaptığı bir kaza neticesinde sigorta şirketi karşı tarafın aracında oluşan hasarı ve değer kaybını ödüyor. Birkaç için önce elimize ulaşan tebligatta ise sigorta şirketi ödemiş olduğu değer kaybı bedelini faiziyle birlikte müvekkilden talep etmiş.
Meslekte yeni olmam sebebiyle konuyu biraz araştırdım ve çok kısa sürede maddi hasarlı trafik kazalarında rücu hakkının olmadığını öğrendim. Fakat sigorta şirketinin göz göre göre alamayacağı bir bedeli talep etmesi mantıklı gelmediğinden yanlış bir şey yapmaktan çekiniyorum. Belki de yalnızca şanslarını deneyip vatandaşın itiraz etmeden borcu ödemesini bekliyorlar ama yine de sormak istedim. Borcun fer'ileriyle beraber tamamına itiraz edeceğim, acaba gözden kaçırdığım bir şey var mı? Kolay gelsin, iyi çalışmalar. |
![]() |
#2 |
|
![]() Meslektaşım merhabalar;
Öncelikle maddi hasarlı trafik kazalarında sigorta şirketinin rücu hakkı yoktur diye bir şey yok. Ağır kusur halleri ve kanun, yönetmelik vb de yazılı diğer hallerde rücu hakkı var. Kara Araçları Kasko Sigorta Sigortası Genel Şartların A.5 maddesinde teminat dışında kalan haller düzenlenmiştir. 5.10. maddede ise “Zorunlu haller (tedavi veya yardım amaçlı sağlık kuruluşuna gitme, can güvenliği nedeniyle uzaklaşma vb) hariç olmak üzere bu maddenin 5.4 ve 5.5 nolu bendlerdeki ihlaller nedeniyle, sürücünün kimliğinin tespit edilmesini engellemek için kaza yerinden ayrılması.” teminat dışı haller arasında sayılmıştır. Burada, olay yerini terk sebebiyle rizikonun teminat dışında kaldığı hususu, sigorta şirketi tarafından ispatlanmalıdır. Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 30.11.2020 tarihli, 2019/5208 E.-2020/7786 K. sayılı kararında “Davaya konu olay tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6102 sayılı TTK‘nın 1409/1. maddesi uyarınca, sigortacı geçerli bir sigorta ilişkisi kurulduktan sonra oluşan rizikolardan sorumlu olduğu gibi, aynı maddenin 2. fıkrası hükmüne göre, kural olarak rizikonun teminat dışında kaldığına ilişkin iddianın sigortacı tarafından kanıtlanması gerekmektedir. Olayın sigortalının ihbar ettiği şekilde değil de sigortacının iddia ettiği şekilde gerçekleşmesi halinde ise, bu oluş şeklinin Kasko Sigortası Genel Şartlarının A.5. maddesinde sayılan teminat dışında kalan hallerden olması gerekmektedir. İlkeler yukarıda anlatılan şekilde olmakla birlikte sigortalı, Kasko Poliçesi Genel Şartları’nın A.5. maddesi ve TTK 1446/2. maddesi uyarınca rizikonun gerçekleştiğine dair doğru ihbar mükellefiyetini kasten yerine getirmez veya iyiniyet kurallarına açıkça aykırı şekilde sigorta teminatı dışında kalan bir hususu sanki bu oluşan riziko teminat içinde imiş gibi ihbar ederse ispat yer değiştirip oluşan rizikonun teminat içinde kaldığını ispat yükü sigortalıya geçer.” Zorunlu haller olmadığı takdirde olay yerini terk etmek de rücu sebepleri arasında yer almaktadır. Ancak sürücü olay yerinden ayrılmış, fakat daha sonra polise müracaat ederek kazayı bildirmiş ise, kaza anında kaza yapan karşı taraftan korkup, can güvenliğinden endişe ederek olay yerinden uzaklaşmış ise veya kazanın meydana geldiği yerde durmak başkaca kazalara yol açacağı için olay yerinden daha uygun bir yere aracını götürmüş ise sigortalının olay yerini terk ettiğinden bahsedilemeyecektir. Yaralanmalı trafik kazalarında ise sürücünün veya yolcunun yaralanmış olması sebebiyle hastane veya herhangi bir sağlık kuruluşuna başvurmak için olay yerini terk etmesi halinde de bu durum, olay yerini terk kapsamında değerlendirilemeyecektir. |
![]() |
#3 | |||||||||||||||||||||||
|
![]()
Üstadım aceleden sorumu eksik sormuşum. Maddi hasarlı trafik kazalarında olay yerini terk sebebine dayanılarak rücu edilemez demek istemiştim. Bu sonuca da aşağıda yer alan içtihat dolayısıyla ulaştım fakat yanlış anlıyor da olabilirim. 4. Hukuk Dairesi 2023/11866 2023/12935 30.11.2023 "... genel şartları B.4/f bendi kapsamında sigorta şirketinin sigortalısına rücu hakkının doğumu için iki sebebin bir arada bulunması gerekmektedir. a)- Bunlardan ilki meydana gelen trafik kaza sonucunda "bedeni hasar"ın doğmasıdır. Poliçe genel şartlarında maddenin kapsamı "bedeni hasar ile" sınırlandırılmış olup düzenleyici, yalnızca maddi hasar meydana gelen kazaları özellikle rücu kapsamına almamıştır. Kural, riskin gerçekleşmesi halinde zararın karşılanması olduğundan ve teminat dışı olan durumlar istisna olduğundan, maddi hasarlı trafik kazalarında, sigortalı sürücüsü tarafından olay yerinin terkinin genişletici yorumla rücu kapsamına alınması mümkün değildir. Somut olayda ise bedeni hasar meydana gelmiştir. Dava dışı... plakalı araç sürücüsü ...ve yanında yolcu olan Gülhan Demiray yaralanmıştır. Dolayısıyla rücu için aranılan birinci sebep gerçekleşmiştir. b)-Rücu için gerekli olan ikinci sebep ise, sigortalı araç sürücüsünün olay yerini terk sebebinin ... genel şartları B.4/f bendi kapsamında "tedavi" veya "yardım amaçlı...kuruluşuna gitme", "can güvenliği nedeniyle uzaklaşma" gibi zorunlu hallerden birine dayanması gerekmektedir. Somut olayda; sigortalı araç sürücüsü ...'un olay yerini terk sebebinin ... genel şartları B.4/f bendi kapsamında "tedavi" veya "yardım amaçlı...kuruluşuna gitme", "can güvenliği nedeniyle uzaklaşma" gibi zorunlu hallerden olmadığı anlaşılmıştır. Hattı zatında bu amaçlarla terk edildiği de davalı tarafça ileri sürülmemiştir. Bu halde B.4.f maddesi gereği rücu imkanı olduğu açık olmakla itiraz yerindedir.'' gerekçeleriyle Konya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesinin 02.03.2022 tarih, 2022/398-461 E-K sayılı kararı ilamının hukuka uygun olduğu anlaşıldığından uyuşmazlığın bu yönde giderilmesi gerektiğine karar verilmiştir. III. UYUŞMAZLIĞIN GİDERİLMESİ İSTEMİNE KONU KARARLAR A.Konya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi'nin 01.03.2022 Tarihli ve 2022/398 Esas, 2022/461 Karar Sayılı Kararı “Sigorta Genel Şartlarından Sigortanın, sigortalıya rücu hakkı " B.4. Zarar Görenlerin Haklarının Saklı Tutulması ve Sigortanın Sigortalıya Rücu Hakkı" başlıklı maddesinde düzenlenmiş, ilgili madde "Sigorta sözleşmesinden veya sigorta sözleşmesine ilişkin kanun hükümlerinden doğan ve tazminat yükümlülüğünün kaldırılması veya miktarının azaltılması sonucunu doğuran haller zarar görene karşı ileri sürülemez. Ödemede bulunan sigortacı, sigorta sözleşmesine ve bu sözleşmeye ilişkin kanun hükümlerine göre, tazminatın kaldırılmasını veya azaltılmasını sağlayabileceği oranda sigortalıya rücu edebilir. Sigortalıya başlıca şu nedenlerle rücu edilir: a) Tazminatı gerektiren olay, sigortalının veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin kasti bir hareketi veya ağır kusuru sonucunda meydana gelmiş ise, b) Tazminatı gerektiren olay, aracın ilgili mevzuat hükümlerine göre gereken ehliyetnameye sahip olmayan veya geçerliliğini yitirmiş sürücü sertifikasına sahip ya da ehliyetine geçici/sürekli el konulmuş kimseler tarafından sevk edilmesi veya trafik kurallarının ihlali sonucunda meydana gelmiş ise, c) Aracın, uyuşturucu madde veya ilgili mevzuatta belirlenen seviyenin üzerinde alkollü içki almış kişilerce veya aynı mevzuatta alkollü içki alamayacağı belirtilen kişilerce alkollü içki alınmak suretiyle kullanılması sırasında meydana gelen zararlar, ç) Tazminatı gerektiren olay, yolcu taşımaya ruhsatlı olmayan araçlarda yolcu taşınması veya yetkili makamlarca tespit edilmiş olan istiap haddinden fazla yolcu veya yük taşınması veya patlayıcı, parlayıcı ve tehlikeli maddeleri taşıma ruhsatı bulunmayan araçlarda, bu maddelerin parlama, tutuşma ve infilakı yüzünden meydana gelmiş ise, d) Sigortalının rizikonun gerçekleşmesi halinde bu genel şartların B.1. maddesinde belirtilen yükümlülükleri yerine getirmemesinden dolayı zarar ve ziyan miktarında bir artış olursa, e) Tazminatı gerektiren olayın aracın çalınması veya gasp edilmesi sonucunda olması halinde, çalınma veya gasp edilme olayında sigortalının kendisinin veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin kusurlu olduğu tespit edilirse, f) Bedeni hasara neden olan trafik kazalarında sigortalının veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin, tedavi veya yardım amaçlı...kuruluşuna gitme, can güvenliği nedeniyle uzaklaşma gibi zorunlu haller hariç olmak üzere, olay yerini terk etmesi veya kaza tutanağı, alkol raporu vb. kazanın oluş koşullarına ilişkin gereken belgelerin düzenlenmesi yükümlülüğüne aykırı davranması halinde, Bu çerçevede, 01.06.2015 tarihinden önceki sigorta genel şartlarında olay yerini terk, kaza tutanağı ve alkol vb. belgelerin düzenlenmesi yükümlülüğüne aykırı davranılması rücu şartı olarak öngörülmemişken, ilgili maddenin (f) bendinde, belirli durumların haricinde olay yerinin terk edilmiş olması, kaza tutanağı ve alkol v.b. belgelerin düzenlenmesi yükümlülüğüne aykırı davranılması da, rücu şartı olarak düzenlemiştir. Genel Şartlar B4-f bendi kapsamında sigortanın, sigortalısına rücu edebilmesi için ilgili yükümlülüklerin yerine getirilmemesi yeterli olup, sigortacının, sigortalısına rücu için sürücünün alkollü olduğunu yahut kasti eyleminin varlığını kanıtlaması istenemez. Sigortacı rücu sebeplerine dayanarak tazminat sürecini geciktiremez ve bu sebeplere dayalı bilgi ve belgeyi hak sahibinden talep edemez." denilerek, sigortacının sigortalıya rücu edebileceği durumlar belirlenmiştir. İlgili maddede sayılan rücu sebepleri birbirinden bağımsız sebepler olup, rücu sebeplerinden birinin bulunması halinde sigorta şirketi yapılan hasar ödemesinin rücuen tazminini sigortalısından talep edebilir..." |
![]() |
#4 | |||||||||||||||||||||||
|
![]()
Üstadım sanırım şimdi kavrayabildim. Anladığım kadarıyla, bedensel zararın doğduğu kazalarda esas olan olay yerini terk eden sigortalıya karşı rücu hakkının olması fakat bu durumun da istisnaları bulunmakta. Maddi hasarlı trafik kazalarında ise tek başına olay yerini terk "kural olarak" rücu hakkı vermiyor. Fakat asli ya da tam kusur değil de ağır kusurlu olunan hallerde rücu hakkı doğabiliyor. Ve bunun ispat yükü de sigorta şirketinde. Öte yandan bizim olayımızda üstadım, müvekkil kamyon şoförlüğü yapmakta ve hayli dar olan bir yolda seyretmekte. Buna bağlı olarak da gürültülü bir araç da kullanıyor olması sebebiyle kazayı gerçekten fark etmiyor. Bu durumda ağır kusurun bulunduğunu ya da bulunuyor olsa dahi ispat edilebileceğini zannetmiyorum. Dolayısıyla borcun tamamına itiraz edip geçeceğim fakat sizin başka bir tavsiyeniz var mıdır acaba? |
![]() |
#5 |
|
![]() Şimdi oldu meslektaşım. Bedeni hasar yok ise yorumunuz doğru. İtiraz edin; sigorta şirketi itirazın iptali dahi açmayabilir.
|
![]() |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
![]() |
||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
sigorta şirketinin kusurlu sürücüye rücu hakkı | Av.P.Sıla | Meslektaşların Soruları | 2 | 30-06-2017 12:15 |
Sigorta şirketinin sigortalısına rücu hakkı | law in law | Meslektaşların Soruları | 0 | 13-07-2012 17:10 |
sigorta şirketinin sigorta ettirene rücu hakkı | Nuriye Değer | Meslektaşların Soruları | 11 | 12-05-2011 20:34 |
Sigorta şirketinin rücu hakkı | evo09 | Meslektaşların Soruları | 6 | 21-01-2010 12:17 |
Sigorta şirketinin rücu hakkı | Av.Serhat Günenç | Meslektaşların Soruları | 1 | 24-03-2009 17:28 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |