İhtiyadi Haciz kaldırılması ( bedele dönüşmüş tasarrufun iptalinde)

Merhabalar,
Tasarrufun iptali davası açılmadan önce taşınmazlara ihtiyadi haciz konulmuş. Her taşınmazın satışının iptali istenmiş. ancak müvekkil taşınmazın 4. devralan maliki olduğundan, davaya dahil olmamız ile birlikte mahkeme tarafından ara karar çıkartılarak müvekkilin taşınmazındaki tasarrufun iptali bedel yönünden iptal olarak değiştirildi ve cebri satış yapılmayacağı kararı verildi. (dava bize ihbar edilmedi biz haricen öğrenip dahil olduk)

cebri satış yetkisi kalktığı ve bedel yönünden iptal kısmında taraf olmadığımız için (ilk malik ve ikinci malik yönünden karar verildi) halihazırdaki ihtiyadi haczin devamında hukuki yarar olmadığı kanaatinde olsak da ihtiyadi haciz kalkmadı. Bu aşamada ihtiyadi haczin kaldırılması için ne yapılabilir?

Nitekim cebri satış olmayacaksa ihtiyadi haczin devam etmesinin anlamı nedir ki?

Meslektaşım; ihtiyati hacizin kaldırılmasını mahkemeden talep edeceksiniz (tebliğ edildiğinde itiraz). Bir ret karar alır iseniz; istinafı kabil olacağından; istinafa başvuracaksınız. Bu prosedürü işlettiniz mi ?

meslektaşım, mahkemeden istedik, dosya karara çıkmıştı. ihtiyadi haczin kaldırılması için kararın kesinleşmesinin beklenmesine şeklinde karar verdi. Karar istinaf yolu açık dolayısıyla ilk derecede kesinleşmeyeceği belli.

Bizi dosyaya müdahil olarak eklemediler, yalnızca dosyayı takip etmem için hakim uyap üzerinden tarafıma açtı.

kesinleşmeyi beklemeden ayrı bir istinaf yoluna gitmem mümkün müdür ki? dosyada taraf değiliz.

Meslektaşım biraz daha ayrıntılı anlatır mısınız?

Müvekkiliniz dosyada davalı dahi değil ancak taşınmazı üzerinde ihtiyati haciz var ve aynı zamanda müvekkiliniz hakkında bedel yönünden davada hüküm mü kuruldu ?

Bir de ihtiyati hacizli olarak mı satın aldı müvekkiliniz ?

Meslektaşım şöyle anlatayım.
müvekkil ekim ayında taşınmazı ihtiyadı hacizli olarak almış. o dönemde açılmış tasarrufun iptali davası varmış, müvekkil taşınmazı aldıktan sonra davaya dahil edilmemiş. dava süresi boyunca taşınmazı müvekkilin devraldığına ilişkin işlem yapılmamış, dolayısıyla müvekkil taşınmazı hiç devralmamış gibi önce tasarrufun iptali kararı çıkmış.

gerekçeli karar yazılmadan durum tarafımızca öğrenilip mahkemeye ulaştık. hakim gerekçeli karara tashih şerhi ile, tasarrufun iptalini bedel yönünden olarak değiştirdi. ancak bu süreçte yine davaya dahil edilmedik. bedel yönünden iptal ise, taşınmazın ilk maliki ile ikinci maliki arasındaki satış bedeline ilişkin. bizim devralışımıza ilişkin bir karar yok ortada. biz 4. malikiz taşınmazdaki.

Hal böyle olunca ihtiyadi haczin de bir önemi kalmamış oldu, nitekim davayla da bir bağımız kalmadı. bedel yönünden iptal dahi ilk malikler arasında kuruldu. ancak taşınmazda hala ihtiyadi haciz var. mahkemeden kaldırılmasını istediğimizde ise kararın kesinleşmesinin beklenmesi gerektiği yönünden karar verildi.

12. HUKUK DAİRESİ
Esas : 2023/9282
Karar : 2024/784

İhtiyati haciz, taşınmazın üçüncü kişilere devir ve temlikini engellemez. Bu durumda, taşınmazların tasarruf hakkı, haciz ile üzerlerine derc edilen miktar kadar 4721 sayılı TMK'nun 1010. maddesi anlamında tahdide uğrar. İİK’nun 91. maddesinde de bu husus açıkça vurgulanmıştır. İİK'nun 91. maddesinin; “....Sicile kaydedilmek üzere haciz keyfiyeti, ne miktar meblağ için yapıldığı ve alacaklının adı ile tebliğe yarar adresi icra dairesi tarafından tapu siciline bildirilir” hükmünde belirtildiği gibi, haciz, taşınmazı kapsadığı miktar ölçüsünde sınırladığından, haczin sonuçları alıcıya geçmek üzere, hacizli taşınmazın, tapu kaydında görünen miktar üzerinden üçüncü kişilere satışı mümkündür. Dolayısıyla, yukarıda anılan yasal düzenlemeler uyarınca, taşınmazları hacizle yükümlü olarak iyi niyetle satın alan şikayetçi üçüncü kişinin, tapu kayıtlarında belirli olan ve kesinleşen haciz miktarları üzerinden sorumlu olduğunun kabulü gerekir. Alacaklının icra takibinde talep ettiği miktar, tapu kayıtlarına şerh edilmediği veya ek, tamamlayıcı bir haciz yapılmadığı sürece, bu husus iyi niyetli üçüncü kişi aleyhine bir sonuç doğurmayacaktır.

meslektaşım, mahkemenin davaya bizi dahil etmemesi neticesinde mahkemeye yolladığımız vekalet ekindeki dilekçe nedeniyle şöyle bir tashih şerhi yazıldı.

Davaya konu taşınmazlardan Konya ili Ereğli ilçesi Cinler mahallesi 1470 ada 9 parsel 11 nolu taşınmazın dava esnasında dördüncü kişiye devredildiği ve davacı tarafça malikinin davaya dahil edilmemesine rağmen sehven davacının talebi doğrultusunda cebri satış yetkisi verilmiş ise de bu taşınmaz yönünden açılan davanın bedele dönüştüğü gözetilerek işbu sehven yapılan maddi hatanın aşağıdaki şekilde resen düzeltilmesi gerekmiştir.

Ancak bu tashih şerhi akabinde ihtiyadi haczin kaldırılmasını istediğimizde davanın karara çıktığı dolayısıyla hakimin davadan el çektiğine ilişkin karar ekledi hakim dosyaya.Şuanki durumda davada müdahil taraf değiliz (hakim bu karara rağmen taraf olarak eklemedi )

kanun yolunda da dahil olunamıyor dosyaya, ancak davanın bize ihbar edilmemesi bizim kusurumuz değil. şu aşamada ne yapmamızı önerirsiniz