|
Tahliye talepli ilamsız takibe itirazda borçlunun bildirdiği kira bedeli bağlayıcı mı
1- Meslektaşlarım merhaba, müvekkilim ile kiracı arasında 25.10.2022 tarihli 5500 TL aylık bedelli yazılı kira sözleşmesi vardır.
2- Taraflar sözleşmenin yenilendiği 2023 Ekim ayında şifahen kira bedelini 12.000,00 TL olarak belirleyip sözleşmeye devam etmişlerdir.
3- Kiracı 2023-2024 kira yılının ilk 7 ayını 12.000,00 TL olarak banka yoluyla, açıklamaya hangi ayın kira bedeli ise o ayı yazarak ödemiştir.
4-Kiracı Mayıs ayından itibaren kiraları ödememiş, Mayıs, Haziran, Temmuz için toplam 36.000 TL üzerinden Örnek 13 takibi başlatılmıştır.
5-Kiracı takibe, "sözleşmeden anlaşılacağı gibi yasal oranda artış yapıldığı, kira bedelinin 8550 TL olduğu, şimdiye kadar 84.000 Tl ödeme yapıldığı, Temmuz ayına kadar toplam kira bedelinin 85500 Tl olduğu, bakiye alacağın 1500 Tl olduğu" şeklinde itiraz edip takibi durdurmuş, bakiye 1500 Tl'yi dosyaya ödemiştir.
6-Ağustos ayı kirasının da ödenmemesi üzerine, yine 12.000 Tl bedel üzerinden Örnek 13 takibi yapılmış, borçlu bu sefer "yasal orana göre artış yapılmış kira bedeli 8550 Tl'dir, alacaklı görünen tarafa müvekkilin herhangi bir borcu yoktur" diyerek borcun tamamına itiraz etmiş, 30 gün içinde de kabul ettiği bedeli ödememiştir.
7-Kiracının bildirdiği 8550 Tl kabul edilse bile son durumda Ağustos ayı kirası ödenmemiş durumdadir. Fakat aslında Ekim 2023'te yasal artış oranı %25'tir. Sizce Mahkeme kiracının bildirdiği bedeli ödemediğini tespit edip tahliye kararı mı verecektir yoksa yasal artış oranına göre kirayı tekrar hesap edip bir karara mı varacaktır? Nitekim %25'e göre artış hesaplandığı takdirde kiracı, tüm yılın kira bedelini ödemiş hatta üzerine fazla ödeme yapmış durumdadır. Yargıtay ilamlarında kiracının bildirdiği bedele göre değerlendirme yapılmasına ilişkin 5-6 ilam gördüm fakat hepsinde sözlü kira ilişkisi var.
8-Son sorum ise şudur: kira sözleşmesinde mecurun adresinde sokak ismi ve site numarası eksiktir yani yazılmamıştır. Mahalle ismi, Site ismi ve sitenin içindeki bağımsız bölümün numarası vardır. Site müstakil evlerden teşkil bir site olup, yazılı numaralı bağımsız bölümden bir tane vardır, o da tahliyesini istediğimiz taşınmazdır. Sokak ismi konusunda ise, o mahallede o isimde tek bir site vardır. Hatta mecurun bulunduğu adrese gönderdiğimiz ödeme emirleri, borçlunun tanınmamasından ötürü iade dönmüştür, adresin bulunmasında bir sorun çıkmamıştır. Hatta iade mazbatasında beyanı veren site görevlisinin ismini teyit ettiğimizde, mecurun bulunduğu sitenin görevlisi olduğunu anladık. Yani PTT memuru sözleşmede gösterilen eksik adresle doğru yere gitmiştir. Biz sözleşmede yazılana sadık kalmak için takip talebinde sözleşmede yazan adresi kullandık, İcra Mahkemesine itirazın kaldırılmasına başvururken de bu adresi mi kullanmamızda bir sakınca var mıdır? Ya da tam adresi mi kullanmalıyız? Takip talebi ile itirazın kaldırılmasındaki adresin birebir aynı olmaması sorun yaratır mı?
Şimdiden teşekkür ederim.
|