Anayasa Mahkemesi'ne Bireysel Başvuru Yapılırken Dikkat Edilmesi Gerekenler

Saygıdeğer meslektaşlarım, merhaba.

Hapis cezası alan müvekkilim adına Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuru yapacağım ancak örnek bir dilekçe olmadığı için oldukça zorlanmaktayım. Site içerisinde sorularımın birebir yanıtını bulamadım eğer var ise maruz görün. Araştırmaların esnasında konuyla ilgili oldukça tecrübe ve bilgi sahibi meslektaşlarım olduğunu görünce bir başlık açmak istedim, sorularım şu şekildedir:

1. AYM Bireysel Başvuru formunda "Başvuruya Konu Olaylar ve Başvuru Yollarının Tüketilmesine İlişkin Aşamaların Tarih Sırasına Göre Açıklanması" kısmına yalnızca tarih ve o tarihte ne olduğu yazıldığı yeterli midir? Örneğin, 01.01.2020'de tutuklandı, şeklinde. yoksa burada detaya girmek gerekiyor mu?

2. Talep kısmında normal davalarda olduğu gibi "başvurunun kabülüne ve hak ihlallerinin giderilmesine karar verilmesi" gibi bir talep yazılabilir mi?

3. Adli yardım talebinin kabul edilmemesi halinde ne olacaktır? Adli yardım talebi için mahkumiyet kararı ve ihraç kararı yeterli midir?

4. Avukatların evrakları kaşeleyip sunması, evrak asıllarının onaylı suretleri kapsamına girer mi yoksa illa mahkeme kaleminden mi almak gerekiyor? İkinci seçenek çok zahmetli olacak benim için çünkü dosya şehirdışı mahkemesinde.


Şimdiden çok teşekkür ediyorum.

Saygılarımla...

Sayın Meslektaşım,
AYM'nin web sitesinde bireysel başvuru (doldurma) kılavuzu var. Sorularınızın büyük bölümünün yanıtı orada bulunmakta.
Aslı sizde olan yüm belgeleri onaylayıp sunabilirsiniz.
Kolay gelsin.

Alıntı: Yazan AV. COŞKUN ÖZBUDAK Sayın Meslektaşım, AYM'nin web sitesinde bireysel başvuru (doldurma) kılavuzu var. Sorularınızın büyük bölümünün yanıtı orada bulunmakta. Aslı sizde olan yüm belgeleri onaylayıp sunabilirsiniz. Kolay gelsin.

Sayın Coşkun Bey, cevabınız için çok teşekkür ediyorum. Kılavuzu defalarca okudum ancak yazı üzerinde somutlaştırmakta güçlük çekiyorum. Cevabınız için teşekkürler

Detaya girmeniz sizin yararınızadır. Örneğin tutuklama öncesi ve sonrası gözaltı cezaevi koşulları, tutuklama gerekçeleri vs gibi
Talep olarak ise ''adli yardım talebimizin kabulü ile inceleme sonucunda, belirttiğimiz tüm hakların ihlal edildiğine ve bu ihlaller karşısında maddi ve L manevi tazminat ile zararın giderilmesine karar verilmesini'' şeklinde bir talep yazılabilir.

OLDUKÇA MEŞAKKATLİ.adil yargılamayla ilgili bir başvurumuz kısa süre içinde redddildi.özellikle konuyu anlatırken harf sınırı olduğundan ve tekrara kaçmadan sitedeki gibi dilekçe hazırlayın.üstüne düşerseniz sıkıntı olmaz.yalnız oldukça zaman alıyor.

Alıntı: Yazan Av. Ahsen Saygıdeğer meslektaşlarım, merhaba. Hapis cezası alan müvekkilim adına Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuru yapacağım ancak örnek bir dilekçe olmadığı için oldukça zorlanmaktayım. Site içerisinde sorularımın birebir yanıtını bulamadım eğer var ise maruz görün. Araştırmaların esnasında konuyla ilgili oldukça tecrübe ve bilgi sahibi meslektaşlarım olduğunu görünce bir başlık açmak istedim, sorularım şu şekildedir: 1. AYM Bireysel Başvuru formunda "Başvuruya Konu Olaylar ve Başvuru Yollarının Tüketilmesine İlişkin Aşamaların Tarih Sırasına Göre Açıklanması" kısmına yalnızca tarih ve o tarihte ne olduğu yazıldığı yeterli midir? Örneğin, 01.01.2020'de tutuklandı, şeklinde. yoksa burada detaya girmek gerekiyor mu? 2. Talep kısmında normal davalarda olduğu gibi "başvurunun kabülüne ve hak ihlallerinin giderilmesine karar verilmesi" gibi bir talep yazılabilir mi? 3. Adli yardım talebinin kabul edilmemesi halinde ne olacaktır? Adli yardım talebi için mahkumiyet kararı ve ihraç kararı yeterli midir? 4. Avukatların evrakları kaşeleyip sunması, evrak asıllarının onaylı suretleri kapsamına girer mi yoksa illa mahkeme kaleminden mi almak gerekiyor? İkinci seçenek çok zahmetli olacak benim için çünkü dosya şehirdışı mahkemesinde. Şimdiden çok teşekkür ediyorum. Saygılarımla...

1- Burada kastedilen, olayların (kural olarak) tarih sırasına göre yazılmasıdır. Başvuruda kelime sayı sınırı yoktur; ihlali ortaya koymaya yetecek kadar açıklama yapılması zorunludur.


2- Bir talep yazılması makuldur; sadece ihlal tespiti mi isteniyor, tazminat istemi var mı yok mu yazmak gerekir.

3- Adli yardım talebi kabul edilmez ise uygulanmaz


4- Avukatlık Kanunu, avukatın, aslı "kendisinde" bulunan evrakı tasdik edebileceği hükmünü içermektedir. Bunun yanı sıra AYM'ye salgının hemen başında sunduğumuz bir dilekçede şöyle demiştik:


"...Öncelikle belirtmemiz gerekirse dilekçemize dizi pusulası ile eklediğimiz belgelerin bir kısmı, COVID-19 virüsüne bağlı yaşanan pandemi nedeni ile Sağlık Bakanlığı ve Adalet Bakanlığı tarafından alınan tedbirler, İstanbul Barosu’nun aldığı tavsiye kararları, adliyelerde uygulanan kısıtlamalar ve gözetmemiz gereken sağlık tedbirlerine bağlı olarak mahkemeler yazı işleri müdürlüklerince aslı gibidir yapılamamıştır. Bu belgelerin hepsi UYAP sistemi üzerinden erişime açık olmakla birlikte mahkemelerce aslı gibidir yapılamayan belgelere aynı işlem, Avukatlık Yasası hükümleri gereğince tarafımızca yapılmıştır..."




Faydalı olması dileğiyle...

Örneğin:


SONUÇ ve İSTEM : Bireysel başvurunun kabulü ile başvurucunun adil yargılanma ve mülkiyet haklarının ayrı ayrı ihlal edildiğinin tespitine, kararın, ihlalin sonuçlarının ortadan kaldırılması için Yargıtay 4. Hukuk Dairesine gönderilmesine karar verilmesi saygılarımızla talep olunur.

Alıntı: Yazan imsel OLDUKÇA MEŞAKKATLİ.adil yargılamayla ilgili bir başvurumuz kısa süre içinde redddildi.özellikle konuyu anlatırken harf sınırı olduğundan ve tekrara kaçmadan sitedeki gibi dilekçe hazırlayın.üstüne düşerseniz sıkıntı olmaz.yalnız oldukça zaman alıyor.

Başvuru formunda, harf sınırı olduğunu bilmiyordum. Bugüne kadar yaptığım hiçbir başvuruda form kullanmadım; kendi dilekçe formatımı kullandım. Ama dilekçe içinde şu başlıklara mutlaka yer vererek:

KAMU GÜCÜNÜN İŞLEM ve EYLEMLERİNE DAİR OLAYLARIN ÖZETİ

...

İHLALLERİN SIRALANMASI

...

İHLAL EDİLEN HAKLARIN AÇIKLANMASI

Alıntı: Yazan Avukat Hakan Eren Başvuru formunda, harf sınırı olduğunu bilmiyordum. Bugüne kadar yaptığım hiçbir başvuruda form kullanmadım; kendi dilekçe formatımı kullandım. Ama dilekçe içinde şu başlıklara mutlaka yer vererek: KAMU GÜCÜNÜN İŞLEM ve EYLEMLERİNE DAİR OLAYLARIN ÖZETİ ... İHLALLERİN SIRALANMASI ... İHLAL EDİLEN HAKLARIN AÇIKLANMASI

üstad teşekkürler.ben de böyle bir usulün olduğunu bilmiyordum

Alıntı: Yazan Avukat Hakan Eren Örneğin: SONUÇ ve İSTEM : Bireysel başvurunun kabulü ile başvurucunun adil yargılanma ve mülkiyet haklarının ayrı ayrı ihlal edildiğinin tespitine, kararın, ihlalin sonuçlarının ortadan kaldırılması için Yargıtay 4. Hukuk Dairesine gönderilmesine karar verilmesi saygılarımızla talep olunur.

Sayın Meslektaşım, mesajımın başlangıcında belirttiğim tecrübeli kişi sizdiniz. Çok teşekkür ediyorum verdiğiniz yanıtlar için. İyi çalışmalar dilerim.

Sayın meslektaşım, TBB tvde yer alan Bireysel Başvuru seminerinde eğitmen Anayasa Mahkemesi Komisyonlar Baş Raportörü Murat Azaklı, avukatın evrakları kaşeleyip aslı gibidir yapmasının yeterli olduğunu, bunu evrak aslı gibi değerlendirdiklerini ifade etti. Aktarmak istedim

Alıntı: Yazan avccyilmaz Sayın meslektaşım, TBB tvde yer alan Bireysel Başvuru seminerinde eğitmen Anayasa Mahkemesi Komisyonlar Baş Raportörü Murat Azaklı, avukatın evrakları kaşeleyip aslı gibidir yapmasının yeterli olduğunu, bunu evrak aslı gibi değerlendirdiklerini ifade etti. Aktarmak istedim

tabi o evrak aslının avukatta bulunması şartıyla... Avukatlık Kanunu bu konuda gayet açık...


Ama kişisel görüşüme göre "aslının kendisinde bulunması" kavramını geniş yorumlamak gerekir.


Örneğin avukatta bulunan duruşma tutanağı aslında "asıl" değildir, surettir. Ama o tutanağın "aslı" uyapta ve buna bağlı olarak avukat portalda mevcut olduğuna göre yani avukat o belgenin aslına e-imza ile bağlanıp ulaşabildiğine göre bu tutanağın "aslının" avukatta olduğu kabul edilmelidir.


Benzer bir yorum okunaklı sureti avukatta bulunan noter belgeleri için de düşünülebilir. Avukat, elindeki suretin noterde bulunan aslından kopya edildiğini bizzat ve tereddütsüz biliyorsa (Örneğin o fotokopiyi noterden bizzat almışsa) tasdik yapabilir ve "aslının elinde bulunması" şartı karşılanmış kabul edilir.

Alıntı: Yazan Avukat Hakan Eren tabi o evrak aslının avukatta bulunması şartıyla... Avukatlık Kanunu bu konuda gayet açık... Ama kişisel görüşüme göre "aslının kendisinde bulunması" kavramını geniş yorumlamak gerekir. Örneğin avukatta bulunan duruşma tutanağı aslında "asıl" değildir, surettir. Ama o tutanağın "aslı" uyapta ve buna bağlı olarak avukat portalda mevcut olduğuna göre yani avukat o belgenin aslına e-imza ile bağlanıp ulaşabildiğine göre bu tutanağın "aslının" avukatta olduğu kabul edilmelidir. Benzer bir yorum okunaklı sureti avukatta bulunan noter belgeleri için de düşünülebilir. Avukat, elindeki suretin noterde bulunan aslından kopya edildiğini bizzat ve tereddütsüz biliyorsa (Örneğin o fotokopiyi noterden bizzat almışsa) tasdik yapabilir ve "aslının elinde bulunması" şartı karşılanmış kabul edilir.

Sayın meslektaşım cevaplarsanız çok sevinirim:

Başvuruya konu nihai kararı veren mahkeme yerine son onama kararını veren Yargıtayı mı yazacagız yoksa ilk derece mahkemesini mi yazacağız?