Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Ödünç Verme Sözleşmesinde İlk İstemin İcra Takibiyle Yapılması

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 23-03-2024, 21:24   #1
yuzuak

 
Varsayılan Ödünç Verme Sözleşmesinde İlk İstemin İcra Takibiyle Yapılması

Meslektaşlarım merhaba. Ticari mahiyette olmayan ödünç verme sözleşmesinde ihtarname göndermeden icra takibi başlattık. Ödeme emrinin tebliğinden itibaren 6 haftalık bekleme süresini doldurduktan sonra alacak davası (itirazın iptali değil) açsak ödeme emrinin tebliği ilk istem olarak sayılır mı? Teşekkürler.
Old 15-04-2024, 13:35   #2
hırs

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
3. HUKUK DAİRESİ
E. 2022/4305
K. 2023/1080
T. 11.4.2023
• ÖDÜNÇ SÖZLEŞMESİNE DAYALI ALACAĞIN TAHSİLİ AMACIYLA BAŞLATILAN İCRA TAKİBİNE İTİRAZIN İPTALİ İSTEMİ ( Taraflar Ödüncün Geri Verilmesi Konusunda Vade Belirlemediğinden Davacının İstediği Zaman Ödünç Verdiği Paranın İadesini İsteyebileceği Ancak Davalı Borçlunun Bu İstemin Kendisine İletilmesinden Altı Hafta Geçtikten Sonra Temerrüde Düşeceği )
• ÖDÜNCÜN GERİ VERİLMESİ KONUSUNDA VADE BELİRLENMEMESİ ( Ödeme Emri Davalı Tarafa 01.03.2018 Tarihinde Tebliğ Edildiği ve Davalı Bu Tarihten Altı Hafta Sonra 12.04.2018 Tarihinde Temerrüde Düştüğü - Talep Edilen Alacağa Ancak 12.04.2018 Tarihinden İtibaren Faiz İşletilmesi Gerektiği/Ödünç Sözleşmesine Dayalı Alacağın Tahsili Amacıyla Başlatılan İcra Takibine İtirazın İptali İstemi )
• TEMERRÜT ( Ödünç Sözleşmesine Dayalı Alacağın Tahsili Amacıyla Başlatılan İcra Takibine İtirazın İptali İstemi - Taraflar Ödüncün Geri Verilmesi Konusunda Vade Belirlemediğinden Davacının İstediği Zaman Ödünç Verdiği Paranın İadesini İsteyebileceği Ancak Davalı Borçlunun Bu İstemin Kendisine İletilmesinden Altı Hafta Geçtikten Sonra Temerrüde Düşeceği )
• FAİZ TARİHİ ( Ödünç Sözleşmesine Dayalı Alacağın Tahsili Amacıyla Başlatılan İcra Takibine İtirazın İptali İstemi - Taraflar Ödüncün Geri Verilmesi Konusunda Vade Belirlemediği/Ödeme Emri Davalı Tarafa 01.03.2018 Tarihinde Tebliğ Edildiği/Davalı Bu Tarihten Altı Hafta Sonra 12.04.2018 Tarihinde Temerrüde Düştüğü - Mahkemece İtirazın İptali İle Takibin Devamına Denilerek Takip Tarihinden İtibaren Faiz İşletilmesi Talebinin Kabulü Sonucunu Doğuracak Şekilde Hüküm Kurulmasının Doğru Olmadığı )
6098/m.392
ÖZET : Dava; ödünç sözleşmesine dayalı alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. Somut olayda taraflar ödüncün geri verilmesi konusunda vade belirlemediğinden, davacının istediği zaman ödünç verdiği paranın iadesini isteyebileceği ancak davalı borçlunun bu istemin kendisine iletilmesinden altı hafta geçtikten sonra temerrüte düşeceği anlaşılmıştır. Davacı, davalı borçlu hakkında 27.02.2018 tarihinde takip başlatmış, ödeme emri davalı tarafa 01.03.2018 tarihinde tebliğ edilmiş, davalı da bu tarihten altı hafta sonra, 12.04.2018 tarihinde temerrüte düşmüştür. Bu durumda, talep edilen alacağa ancak 12.04.2018 tarihinden itibaren faiz işletilmesi gerekirken, mahkemece itirazın iptali ile takibin devamına denilerek, takip tarihinden itibaren faiz işletilmesi talebinin kabulü sonucunu doğuracak şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
Old 05-08-2024, 13:39   #3
avmkaya44

 
Varsayılan

Merhaba benzer bir durum benim de kafamı karıştırıyor. Nasıl bir yol izlediğinizi ve sürecin ne aşamada olduğunu rica etsem açıklayabilir misiniz?
Old 07-08-2024, 09:20   #4
yuzuak

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan avmkaya44
Merhaba benzer bir durum benim de kafamı karıştırıyor. Nasıl bir yol izlediğinizi ve sürecin ne aşamada olduğunu rica etsem açıklayabilir misiniz?

Merhaba Üstat. Asliye hukukta 'itirazın iptali değil' alacak davası açtım (ödünç sözleşmesinden kaynaklanan). İlk istem icra takibiyle yapıldığı için dava dilekçemde icra takibinden bahsettim, celbini talep ettim. Henüz tebligatlar yapıldı, duruşma günü verilmedi.
Old 07-08-2024, 10:41   #5
avmkaya44

 
Varsayılan

Cevabınız için teşekkür ederim. Peki 6 haftalık süreyi bekleyip mi alacak davasını ikame ettiniz?
Old 08-08-2024, 09:32   #6
yuzuak

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan avmkaya44
Cevabınız için teşekkür ederim. Peki 6 haftalık süreyi bekleyip mi alacak davasını ikame ettiniz?
Evet tabi. Aslında itirazın iptali davasının da yine tebliğden 6 hafta geçtikten sonra açılabileceği, faizin bu 6 haftanın sonundan itibaren işletilebileceği yönünde görüşler var. Ama kanımca bu itirazın iptali davasında icra inkar tazminatına hükmolunmamalı. Çünkü itiraz haksız değil. 6 haftalık süresi var borçlunun ve 7 gün içinde itiraz etmezse haciz tehdidi ile karşı karşıya. Bu nedenle itiraz haklı dolayısıyla tazminata hükmolunamaz. Bu nedenle alacak davasını 6 haftalık bekleme süresinin sonunda açmak en sağlıklı olanı. Tabi dilerseniz noterden ihtar çekip ihtarın tebliğinden 6 hafta sonra icra takibi başlatıp, itiraz halinde açacağınız itirazın iptali davasında icra inkar tazminatı da isteyebilirsiniz.
Old 08-08-2024, 16:17   #7
avmkaya44

 
Varsayılan

Maalesef icra takibini bu bekleme süresini öğrenmeden açmış bulundum. Şu an takip durmuş vaziyette
Old 12-08-2024, 16:41   #8
Av. Suat

 
Varsayılan

11. Hukuk Dairesi 2016/14533 E. , 2018/7099 K.“İçtihat Metni”
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ--TÜRK MİLLETİ ADINA
ÖZET : Dava, ödünç sözleşmesine dayalı itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı tarafından davalıya “borç olarak”kaydıyla yapılan havale tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanununun 312. maddesi, takip ve dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun ise 392. maddesi gereğince, ödüncün geri verilmesi konusunda belirli bir ödeme günü, ihbar süresi belirlenmemiş veya istenildiği zaman muaccel olacağı kararlaştırılmamış ise ödünce konu paranın ilk istemden başlayarak altı hafta içinde geri verilmesi gerekir. Yani, madde metninde yazılı hususlar söz konusu değilse ödünç alan, ilk istemden başlayarak altı hafta geçmedikçe ödüncü geri vermekle yükümlü değildir. Dolayısıyla somut olayda, davacı iade talebinde bulunup altı hafta bekledikten sonra takibe geçebileceğinden, anılan süreye uyulmadan başlatılan takip usul ve yasaya uygun değildir. Bu nedenle açılan itirazın iptali davasının reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
Bu itibarla, yerel mahkeme hükmünün bozulması gerektiğinden davalı vekilinin karar düzeltme itirazının kabulüyle Dairemizin 29/02/2016 tarihli 2015/7633 Esas 2016/2139 Karar sayılı onama ilamının kaldırılarak, yukarıda anılan gerekçeyle mahkeme kararının bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
Old 16-08-2024, 13:18   #9
norrinradd

 
Varsayılan

Meslektaşım yukarıda Avukat Suat Bey'in belirttiği emsal kararlar var bu konuda itirazın iptali için. İlk istemden (noterle olur mesajla olur fark etmez delil olarak mahkemeye sunabileceğiniz bir istemden) sonra 6 hafta geçtikten sonra icra takibi başlatmanız gerekirdi. İtirazın iptali davası açsanız da reddedilecek gibi duruyor çünkü ilk istem olmadan veya ilk istemden 6 hafta geçmeden takip başlatma hakkınız yok, haklı olmayan bir takipte ödeme emrinden sonra 6 hafta geçmesi takibi haklı kılmıyor başlatıldığı gün itibariyle haksız takip çünkü, ilk istemi ispatlamanız ve ilk istemden itibaren 6 hafta geçtikten sonra takip başlattığınızı yani takibinizin haklı olduğunu mahkemeye göstermeniz lazım.
Bunun dışında ödeme emri ilk istem yerine geçip, itirazın iptali davası açmayıp onun yerine alacak davası açmak hukuken mantıklı görünüyor ama hukuki yarar konusunda sorun olabilir belki çünkü itirazın iptali davası açma hakkınız yasal olarak var (davanın sonucu ret olur olmaz o ayrı bir şey) ve böyle bir hakkınız varken itirazın iptalini istemeyip aynı alacak için yalnızca alacak davası açmak hukuki yarar dava şartı konusunda sorun yaratabilir ancak takip kesinleşmediği için alacak davası açmakta hukuki yararın varlığı ileri sürülebilir.

Davacı yüklenici dava tarihinden önce davalı hakkında aynı alacak için icra takibi yapmış ise de takip davalı itirazı üzerine durmuş, davacı alacaklı itirazın iptali davası açmayarak, doğrudan doğruya iş bedelinin tahsili istemiyle alacak davası açmıştır. İcra takibi üzerine açılan bir itirazın iptali davası sözkonusu olmadığından, davalı borçlunun icra dairesinin yetkisine itiraz ettiği, takip yapılan icra dairesinin yetkili olmadığı bu nedenle açılan itirazın iptali davasının görülüp sonuçlandırılmayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş olması doğru görülmemiş, davacının açmış olduğu alacak davası nedeniyle deliller toplanarak sonucuna göre bir karar verilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir. (Yargıtay 15.HD., E. 2005/8085 K. 2007/533)
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Ticari Mahiyette Olmayan Ödünç Verme Sözleşmesinde Arabuluculuk Şartı txyz Meslektaşların Soruları 23 22-03-2024 13:12
Kıbrıs DAÜ Diploma Denklik İstemin Reddi mehmet cevat Meslektaşların Soruları 1 17-07-2018 00:10
İcra dosyasına ilişik vekalet ücretleri ayrı icra takibiyle mi tahsil edilir? juristbtl Meslektaşların Soruları 13 29-10-2012 11:19
Netice-i Talepte İstemin Belirtilmemesi avfatih Meslektaşların Soruları 2 18-04-2011 23:00
Eser sözleşmesinde Kaza geçiren ustanın sigortalı yapılması Av.Gülay Meslektaşların Soruları 2 03-05-2007 15:31


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05160499 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.