Kiracının tahliyesi-Devlet ihale kanunu 75e göre yapılan tahliye işlemleri bakımından yüksek mahkeme kararlarındaki çelişkiler

İyi çalışmalar. İdarenin kiraladığı taşınmazlar hakkında adli yargıda dava açmadan (kaymakamlık vasıtası ile) kira sözleşmesini feshettiği ve kiracıyı yine idari karar ile fuzuli şagil durumuna düşürerek tahliye talep ettiği durumda;

Bir takım Danıştay ve bölge idare kararlarında idarenin öncelikle adli yargıda dava açması gerektiği belirtiliyor.

Ancak birçok harici kararda adli yargıda dava açılması vekil tarafından belirtilmiş olmasına rağmen bu itiraz dikkate alınmayarak örneğin idarenin ihtiyacı geçerli sebebe dayanıyor ise iptal davasının reddine karar verilmekte.

Zaman yönünden uygulama ile alakalı mı emin değilim. Yardımcı olabilecek birisi varsa şimdiden teşekkürler

Kira sözleşmesinin imzalanmasından itibaren artık TBK hükümleri uygulanır. İdare, mahkeme kararı olmadan sözleşmeyi tek başına feshedemez, kiracıyı çıkartamaz. Kira sözleşmesi devam ederken ancak TBK'daki hükümler çerçevesinde adli yargıda işlemler yürütülür. Örneğin sözleşmeye aykırılık varsa bu durum adli yargı tarafından tespit edilmeli ve sonucuna göre tahliye kararı alınmalıdır.
Ancak idare ile kiracı arasındaki kira sözleşmesi normal süresi sonunda sona erdiğinde artık kiracı fuzuli şagil olur ve idare 2886 sayılı kanunun 75.maddesi uyarınca Kaymakamlık yoluyla işlemlerini yapabilir.

Alıntı: Yazan Av.ukat Kira sözleşmesinin imzalanmasından itibaren artık TBK hükümleri uygulanır. İdare, mahkeme kararı olmadan sözleşmeyi tek başına feshedemez, kiracıyı çıkartamaz. Kira sözleşmesi devam ederken ancak TBK'daki hükümler çerçevesinde adli yargıda işlemler yürütülür. Örneğin sözleşmeye aykırılık varsa bu durum adli yargı tarafından tespit edilmeli ve sonucuna göre tahliye kararı alınmalıdır. Ancak idare ile kiracı arasındaki kira sözleşmesi normal süresi sonunda sona erdiğinde artık kiracı fuzuli şagil olur ve idare 2886 sayılı kanunun 75.maddesi uyarınca Kaymakamlık yoluyla işlemlerini yapabilir.

Cevabınız için çok teşekkür ederim meslektaşım. Benim kafama takılan, vekil tarafından adli yargı kararı yönünde itiraz edilse dahi, süre dolmasa bile özellikle idarenin örneğin tahsis veya kullanım amaçlı başka bir idareye devretmesi, muhtelif kanunlara aykırılık (Kıyı kanunu vs) ve benzeri sebepler, iptal davasının reddedilmesi. Bu konuda kararlar mevcut. Kararların mevcudiyeti benim açımdan sıkıntı yaratıyor. Yürürlüğe girmeyen maddeler mi vardı, görmediğim bir genelge mi var bilmiyorum

Benim konumda da 6306 madde 3e göre kentsel dönüşüm başkanlığına devredildi.