akdevrim / şiirler

sözçüklerin içini,
mekan tutar şairler...
ya güneşe,yıldıza...
tek tek batar şairler...
bir zehiri bal diye
bazen yutar şairler...
gök yüzünden arsayı,
alma,satar şairler..
sözçüklerin içinde,
uyur,yatar şairler...

ne melektir,ne şeytan,
yazma yetisi vardır...

akdevrim.istanbul.

beynimin içinde tilki,
bekle yakalarım belki...
yazacaklarımın ilki,
sanki senden bahsediyor...

anlayışın sıfır olmuş,
dinden çıkmış kafir olmuş,
umutlarım tehir olmuş,
ömrümüz sona gidiyor...

ne duyarsın ne anlarsın,
ne çekilir ne yanlarsın,
ne yaşatır ne kanlarsın....
senelerce kin güdüyor....

akdevrim.istanbul.

her yeri tutmuş çakallar,
balları yutmuş çakallar,
bizi uyutmuş çakallar,
canım çok acıyor anne...

sen Samsunda bizse burda,
tahammmül ne kadar zorda,
umut ettim kuşa kurda,
canım çok acıyor anne...

karşılıksız sevgi nedir?
gösterdiğin kaç senedir?
bilirler basit ninedir...
canım çok acıyor anne...

acın katlanır içimde,
anlatılmaz bir biçimde,
zaten sensiz bir hiçimde,
canım çok acıyor anne....

nedir bizi ayrı koyan,
geceyi gündüzü sayan,
yıldızları gökten kayan,
canım çok acıyor anne...

iyileşte gel kendine,
gözlerim yaş doldu yine,
çıkış yol yok hiç bir yöne,
canım çok acıyor anne....

doktor der yorgunmuş kalbin,
kırıkmış,vurgunmuş kalbin,
ritmi az durgunmuş kalbin,
canım çok acıyor anne...

uyutmuyor seni dertler,
cevrende perişan fertler,
kendinle yarışan fertler,
canım çok acıyor anne...

katlanamam hiç acıya,
başkasını göndermişler,
senin yerine hacıya
canım çok acıyor anne...

on sekiz çocuk doğurmak,
hepsini aşkla yoğurmak,
kimin harcı deyip durmak,
canım çok acıyor anne...

dünya bir yan,sen bir yansın,
güneş gök yüzünde yansın...
ne boyanırsa boyansın,
canım çok acıyor anne....

akdevrim.01.06.2014.istanbul.Zeytinburnu.saat.10.0 0,suları...

eser rüzgar yaprakların sallanır,
gün gelince meyvelerin ballanır,
toplatılır bir yerlere yollanır,
nankör olur insan oğlu inçirim....
yazsam seni sözçüklerde zinçirim....

balta keser sapı senin odundan,
ayrı mısın taşıdığın kodundan?
vaz geçmişler kimde ise tapundan,
nankör olur insan oğlu inçirim,
yazsam seni sözçüklerde zinçirim...

uzun yıllar alır senle dostluğum,
kimse bilmez ne varlığım,yokluğum,
hiç bir yerde sensiz artık ben yoğum,
nankör olur insan oğlu inçirim,
yazsam seni sözçüklerde zinçirim...

ne yazarsın boş boşuna akdevrim,
klavyenin her tuşuna akdevrim,
dala konan bir kuşuna akdevrim,
nankör olur insan oğlu inçirim,
yazsam seni sözçüklerde zinçirim....

akdevrim.01.Temmuz.2014.İstanbul,zeytinburnu. saat10.10 suları

güneş vuran penceremden,
gelmez çağa bakıyorum...
nasıl kirlenmiş bir dünya,
yumruğumu sıkıyorum...

yoğur şiirle emeği,
sabah,akşam her yemeği,
nasıl sevginin yüreği?
sona doğru akıyorum..

kardeş kardeşe kıyıyor,
her yere şiddet yayıyor,
insan yerinde sayıyor,,.
çoğrafyaya bakıyorum...

Suriye,Filistin,Irak,
kana kine olmuş durak,
hey müslüman kendine bak!...
köprüleri yakıyorum....

akdevrim.istanbul.

gündüzümü gece yaptın,
sözçük böldün hece yaptın,
bilinmez bilmece yaptın.
dağlar üzerime gelir...
gelip gecen bunu bilir...

unutulurum zamanla,
ağzımdan çıkan dumanla,
ya sev ya yolumdan yanla.,
dağlar üzerime gelir,
gelip gecen bunu bilir...

akdevrim.istanbul.

zaman atelyesinde,
keser,doğrar,bicerler...
sanki damarlarımdan,
kanlarımı içerler...

akd.ist.

başarımı alkışlayan eller yok.
vereceğim toparlanmış güller yok.
kaymak tutumuş bal konuşan diller yok.
firaristan pasaportu taşırım...

gelip gecen dolmuşları bilirim,
umutları solmuşları bilirim,
saçlarını yolmuşları bilirim,
firaristan pasaportu taşırım...

el ederim kamyon durur tır durur,
şu gönlümde yanar ateş kor durur.
bundan sonra gelip gecen zor durur.
firaristan pasaportu taşırım.

hakkım mı var aşka sevgiye sanki,
gereksiz bulduğum övgüye sanki,
durakta bekledim ne diye sanki?...
firaristan pasaportu taşırım...

firar ettim yüreğimden kendimden...
gök yüzünde kuşlar yasımı tutar...
hiç bir şey kalmadı geri andımdan!...
yüreğimde artık bir mezar yatar!...

akdevrim.02.07.2014.istanbul.firaristan.

nasıl sorumluluk anlamıyorum,
askerliği yapmış kocaman adam...
ne yapsam bilemem,ne etsem yorum?
sanki yoldan sapmış kocaman adam...

dediki bu evde boğuluyorum...
işinde vaktinde olacaksın sen...
kendi kendimi sorguluyorum,
bir gün tek başına kalacaksın sen...

ana baba olmayacak yanında....

akdevrim.istanbul.

ananın,babanın duası nerde?
kötülük yaparsın uslanmıyorsun.
görmezsin gerceği gözünde perde
hakka riayete yaslanmıyorsun....

bulaşma,bankaya faize dedim,
evimde çıldırdım,beynimi yedim...
yokken korkuyorum bona,senedim
inadım diyorsun uslanmıyorsun...

hangi şey dedimse tersini yaptın....
nerede şeytandan huyunu kaptın.
istediğim yolun tersine saptın...
yeter artık dedim uslanmıyorsun...

defterimde doldu taştı suçların,
dökülmeye başlar birden saçların...
halinden bilmezsin artık açların,
hakka riayete yaslanmıyorsun...

akdevrim.istanbul

bulutlu bir İstanbul,
tek tük yağmur damlası,
göz yaşına benziyor
sanki bir şeyin yası...

yazsam mı yazmasam mı?...
düşündüm uzun uzun,
takıldım bir yerinde,
tuzaklı yolumuzun...

mayınlanmış gök yüzü,
ateş kıvılcım sacar...
kırık kanatlı kuşlar,
sağlamdan hızlı ucar...

donmaz yerinde zaman,
yanmaz yerinde zaman...

kız kulesine konan,
martıları düşündüm...
sonsuza dek dayanan...

üzülürse İstanbul,
dünyanın bağrı yanar....

akdevrim.04.Temmuz.2014.İstanbul.

sabah olacak diye...
bütün gece bekledim...
harfleri nakış gibi
gözünde bakış gibi...
yüreğime ekledim...
gözümden aktı uyku,
güçsüz bıraktı uyku...
kendi kendine esir
adam yarattı uyku...
beynimde yüreğimde,
odakta ereğimde
doğmuşu doğacağı,
sevgi yağmuru olup
buluttan yağacağı
umudunu taşıdım
kel başımı kaşıdım...
böyle derin sevdamın,
varlığını düşünmek..
dünyadan yıldızlara
birden bire taşınmak...
ya dört duvar ardında
kahrederek hayata
acıyı tuta tuta
bir ömrü doldurmanın,
aşk için sevdam için
bir kazan kaldırmanın
ne demek olduğunu
ne yazsam anlatamam...
şişlendim gece boyu...
azgın dev tarafından
dişlendim gece boyu...
yatak yorgan yastığım
bu odamın içinde
hangi yerse bastığım
kanım ve göz yaşımla
sabaha dek sulandı...
kollarım palet gibi
bir yastığa dolandı...
herkes derin uykuda
herkesin yaşadığı
bana yer yok dünyada...
olamaz böyle Tanrım
yarattığın bu dünya
kalamaz böyle Tanrım...
ağlattığın şairler
akıttığın nehirler
korkarım ki gün gelir
aşk için sevda için
bu dünyayı zehirler...
bedelidir sevdamın,
cehenneminde yanmak
ve tanınmamak için
ziftten zifte boyanmak...
kim bilir şimdi nerde
kacıncı kez uykuda..?
ben ölüp dirilirim
gün doğarken umuda...

beni daha ne kadar,
taşıyacak İstanbul?..
tesellide başımı,
kaşıyacak İstanbul....

sokakların,boğazın,
tepelerin,ayazın...
duyguların beyazın...
ilhamdır her şaire...

nabzımın atışından,
güneşin batışından,
selamımı vermişim,
yüreğimi kaç kere,
şiirlere sermişim...

akdevrim.istanbul
------------------
Kaybetmeyi ahlaksız bir kazanca tercih et. İlkinin acısı bir an, ötekinin vicdan azabı bir ömür boyu sürer. Bazı idealler o kadar değerlidir ki, o yolda malûp olman bile zafer sayılır. Bu dünyada bırakacağın en büyük miras dürüstlüktür ........

sevsende sevmesende,
sevgi nakışlarını
harflerle öreceğim...
güneşi göreceğim...
ramazan ayı gelmiş,
huşu içinde herkes...
dikkat dikkat her şeye,
alınırken her nefes..
bulutlu bir İstanbul,
ne kadar eder dedim?
güneşli bir İstanbul,
nereye gider dedim?

akdevrim.istanbul.

inçir ağacım kalmış,
dost diyebileceğim...
ateşden gömlek varmış,
sadece giyeceğim...
bu dünya bana darmış...

dikenli çetin yolun
neresindeyim şimdi?
umudu zinçirlenmiş,
karesindeyim şimdi...
buraya kadar denmiş...

yara-bere sözçükler,
kağıttan şifa bekler...
yazılmayan şiire,
kalemler sözçük ekler...

gök yüzünde bulutun,
ağladığını bilir...
akarken nehirlerin,
çağladığını bilir...

sulh içinde yaşarlar,
denizdeki balıklar,,,
yer yüzüne bakarım,
karışık ortalıklar...
kan gövdeyi götürür...
her yerde şeytan yürür....

inçir ağacım kalmış,
dost bilip güvendiğim...
gölgesinde sindiğim...
yaprakları el gibi,
benzer beş parmaklara...
yüreğimde ilerde,
koşuyor acık ara...

inçir ağacım benim,
başımda tacım benim...

akdevrim.04.Temmuz.2014.istanbul.firaristan.(zeyti nburnu)

dedim dostum yüreğimde neler var?
ateş,alev yanıyorum gördün mü?
solmuş çicek hep perişan güller var.
bir tek seni anıyorum duydun mu?...

sensiz kuşlar,sensiz bülbül ötmüyor,
sen gideli solmuş bağlar,bahceler...
bir günümü diğer günüm tutmuyor,
doktor gelmiş yüreğimi inceler....

rapor verdi hiç bir şeyim yok imiş...
tomografi duyguları göstermez...
nasıl bilsin aşk yarası çok imiş...
tahlil yapma,bu sonuçu hiç vermez...

dedim dostum bir güneşe benzersin,
sen gideli kapkaranlık bir zindan...
Tanrım seni tekrar geri dönzersin...
farkım yokmuş yanacak bir odundan!...

akdevrim.05.07.2014.istanbul.firaristan cumhuriyeti.(zeytinburnu)

dedim kadın,kalbimden ne anlarsın?
sattın beni bir haine yar oldun...
merhem olsan bir yaraya damlarsın....
ateş oldun yüreğime kor oldun...

gülüp geçtin alcak gördün hor gördün...
tipi gördün,bora gördün kar gördün,
doğru söyle beni kime yar gördün?...
mantığına kimim diye sordun mu?

kalem benim,defter benim,el benim,
şu bahcede solmuş çicek,gül benim,
şeker benim,kaymak benim,bal benim...
akdevrim kim hiç aklını yordun mu?

kuşlar gecer penceremin önünden...
kanatların seslerini duyarım...
kötülükde ne çıkarsın dininden..
yaptığını hiç unutmaz sayarım....

sevgi sesi kanat sesi demektir,
gerisine baktım boşa emektir...
boş beynini kıtır,kıtır yemektir.....
saat gibi hiç kendini kurdun mu?

akdevrim.05.Temmuz.2014.istanbul.

dedim kadın,gelme artık geç kaldın...
gözüm görmez ayaklarım yürümez...
geceleri gündüzleri sen çaldın...
bu çayımda şekerlerin erimez...

ne görürsün geçmişe bak toz duman...
hangi ele tutundumsa vurdular...
çok istedim donsun yerinde zaman...
geçmişimin hesabını sordular...

akdevrimdir güler geçer hayata,

akdevrim.ist

sözlerimde perdeler,
yüreğimde nerdeler?...
gönlümün dağlarında,
sanki bir ceylan meler...

birden miknatis gibi,
beni kendine çeker..
yürüdüğüm yollara,
kalbimden acı döker...

yaralı sözçüklerin,
bilsem doktoru nerde?...
güneş batar sanırsın,
kapanır yeni perde....

geceler uzun olur,
şekerin,tuzun olur...
bakarsın senin gibi,
talihsiz kuzun olur....

gözlerimde perdeler,
arıyorum nerdeler?..
gözümün bebeğini,
sevginin ruhu deler....

güneşin özü kadın,
aydınlık yüzü kadın,,,
utandım söylemeye,
çok basit sözü kadın...

neredesin nerdesin?
tek kendine perdesin....
yazdığım yazılarda,
yaşayan şiirdesin...

sen başka peri başka,
ruh verirken bu aşka...
sevdanın yeri başka...
bitiyorum nerdesin?...

akdevrim.06.07.2014.İstanbul.firaristan..

yazsam mı yazmasam mı?.
gözümün bebeğinden,
en iyi dileğinden,
bülbüllerin öptüğü,
umutları döktüğü...
gece ile gündüzün,
hep el ele verdiği
gül ve çicek derdiği...
hayallerimin üstü,
kalan biricik kadın!...

kim bilir kime yarsın?
hangi karayı beyaz
özenlenir boyarsın?...

şiir ve şairlerin,
çağlayan nehirlerin,
umut tarlalarında,
sevgiyi beslediği...
gelmiş geçmiş zamanın,
ben görmedim dediği,
kalemimle nişanlı,
yüreğini sevdiğim...
aşkının hasretinden,
yıldızlara değdiğim...
ruh gözünü gördüğüm,
meleklere sorduğum...
şiirin dili kadın,
umudu eli kadın
neredesin nerdesin?...

gökteki yıldızları,
teker teker taradım,
bir tek seni aradım...
inçir ağacım bile,
yapraklarını sallar,
gelip geceni kollar...

nereye kadar böyle
sürüp gidecek hayat,
kalem defterim susar,
ne dayatırsan dayat!...
sevginin gücü vardır,
yüreğimin içinde
derin bir acı vardır...

okurken bu şiiri,
kanlanmasın dudağın,
utanırsa utansın,
geçit vermeyen dağın!...
kundağımdan çıktığım,
köprüleri yaktığım,
gözlerine baktığım,
güne dönmek isterim...
şiirin hası kadın...
neredesin nerdesin?
şu beynimin içinde,
ulaşılmaz yerdesin....

..........................
........................

akdevrim.10.Temmuz.2014.İstanbul,zeytinburnu,Firar istan Cumhuriyeti..

bahcemde inçir ağacım,
odamda bedenim durur...
bir kaç ayaklıdır aklım,
sanki uzaklarda yürür...

masamın üstünde elim,
yasaklanmış susmuş dilim..
dilime kıyacak zalim,
bir yerlerde rüya görür....

bu gün Ramazanın kacı,
yolmuşum sakalı sacı,
artık alıştım kırbacı,
her gecen gün acı verir...

akdevrim.istanbul

ahenklere,renklere...
takılıp duruyorum...
gözümün bebeğini,
boşuna yoruyorum...

kaç tane güneş doğdu,
kaç tane güneş battı...
gündüz kayan yıldızlar,
geceleri donattı...

ekmeği el vermiyor,
çiceği gül vermiyor..
niye küsmüş arılar?...
kimseye bal vermiyor...

akdevrim.istanbul.

kendimle hesaplaştım,
kendi kendimi aştım....
karanlık gece boyu,
ne odun nede taştım...

yerindeler perdeler,
yüreğimin içinde,
sanki bir kuzu meler!...
acı,tatlıyı eler!...

günden geceye kalan,
geceden güne solan,
diyemiyorum yalan....

sözçükler kilitlenmiş,
duygu dinamitlenmiş,
buraya kadar denmiş,

karanlık kör pencere...
vurulmuşum zincire...
kolayda değil ekmek,
umudu bir aslanın,
göz bebeğinden sökmek...

inçir ağacım sessiz,
incir ağacım vakur!,
geceden güne kalmış,
yapraklarıyla benden,
sanki umudu almış...

vekilim can yoldaşım,
perdemi actığımda,
gördüğüm arkadaşım...

akdevrim.11.07.2014.istanbul.firaristan Cumhuriyeti...

sen çocuk,
kundağından çıkmışsın,
olduğun yerden bıkmışsın...
bilir misin dünya kirli?
yollar dikenle taş dolu...

uzandığın ekmek,
fırından çıkana kadar,
hangi aşamadan geçti,
hangi emekleri içti...

büyüdükce kirlenirsin,
kirlendikce horlanırsın,
horlandıkca,zorlanırsın....
demedi mi nenen deden?...
hala bu inadın neden?...

akdevrim.istanbul.

gözümün bebeğinden,
sevgiyi secer misin?
köprü olsa bedenim,
üstünden gecer misin?
boş gayesiz nedenim
elini acar mısın?
bir ak güverçin olsan
gönlümde uçar mısın?
sevginden güç alarak,
bir noktada kalarak,
yıldızları salladım...
hayalini dün gece
gelir diye kolladım...
kara bulutlar vardı,
anılarımı saran...
bilir misin bu kalbim,
yıllardan beri viran...

istanbulum güneşli,
yanıyor kaldırımlar...
her gezeni akdevrim
sanıyor kaldırımlar...
düşündüm seni kadın!
delirtdin beni kadın!...

şiir diliyle dedim,
sevgi eliyle dedim,
şu beynimin içinde,
anılarımı yedim!...

inçir ağacım bile,
benim adıma kızar,
gözümden yüreğimden,
devamlı acı sızar...
geceler günler uzar!..

akdevrim.istanbul.
------------------
Kaybetmeyi ahlaksız bir kazanca tercih et. İlkinin acısı bir an, ötekinin vicdan azabı bir ömür boyu sürer. Bazı idealler o kadar değerlidir ki, o yolda malûp olman bile zafer sayılır. Bu dünyada bırakacağın en büyük miras dürüstlüktür

zifiri karanlığa,
kipriti çaktım gibi,
aynaya baktım gibi...
kendimi yaktım gibi...

dakıkalar ömrümden,
gecip giderken sevdam!...
yüreğimin içinde,
sevda tüterken sevdam!....
her gün bir öncekinden,
daha beterken sevdam!....

yürünen kaldırımlar,
gökteki yıldırımlar,
acı tatlı durumlar,
anlatsa beni benden...

şiir güneşi kadın,
meleğin eşi kadın,
donmuşum kıutuplarda,
yak şu ateşi kadın...
nasıl kalmışım zorda?

akdevrim.istanbul.

düşünürken ağlayan,
gönlüne taş bağlayan...
kızgın bir ateş ile,
yüreğini dağlayan...

gecen dakıkaların,
matemini tuttuğu,
kendini unuttuğu...
acıları yuttuğu,
asil bildiğim kadın...
uğruna acılara,
gidip geldiğim kadın...

kızgın güneş altında,
yürüdüğümü düşün...
şeker olup çayında,
eridiğimi düşün...

bu cadde çıkmaz sokak,
ışığı yakmaz sokak..
hayalin odağısın,
sevginin dudağısın...
bu cadde de tütmek var,
bu cadde de bitmek var...

zamanın ereğinden,
şartların gereğinden,
duygular firar eder....

akdevrim.11.07.2014.istanbul.firaristan Cumhuriyeti...

duygularıma zinçir,kalemime kelepce...
dert kazanı kaynıyor,kırık,kaşık ve kepce...
uykularım dağınık,uyuduğum her gece...
yaşadım mı öldüm mü,
ağladım mı güldüm mü?
bilecek değilim ben...
sanıyorum dünyada,
gülecek değilim ben!....

akdevrim.istanbul.

sanma tutukluk yapar,
taşıdığım tabancam...
olamaz Türkçe gibi,
İngilizcem,Almancam!...

şiiri yazdığım dil,
göklerde gezdiğim dil,
sevdayı sezdiğim dil,
şeytanı ezdiğim dil...

anadilim Türkçedir,
başka diller gecedir!!!...
duyguları anlatmaz,
sulanan gözlerimden,
aşk ve sevgi damlatmaz...

nazlı albayarak gibi,
Türkçemde nazlanıyor...
bu toprakda doğanla,
çok çabuk sözleniyor...
kalemle,defter ile,
kitap ve hitap ile,
devamlı izleniyor...
okumayan herkesden
bu dilim gizleniyor...

çok yaşa TÜRKÇEM benim,
gecerli akcem benim...

akdevrim.12.Temmuz.2014.İstanbul Atatürk hava limanı.

evindeki kafesde,
kuşuna yem olsaydım...
tavşan kanı çayında,
tavında dem olsaydım.

gözünün bebeğinde,
kaybolup gitmek varmış.
sanki tüm varlığımı,
bir umutsuzluk sarmış.

yazıp anlatsam desem.
kalem ve kağıt susar.
sanki gizemli bir güç,
ruhumu tutar asar...

kilitlenmiş kalmışım.
nerede gizlenmişsem?
derin manası vardır...
Türkçemle sözlenmişsem....

seni anlatıyorum,
Türkçeme her bir fasıl,
kanatılmakta ruhum,
anlatılmaz ki nasıl?...

akdevrim.istanbul

gecenin bu saatı,
gönlümde yaşar biri...
istesemde tutamam,
sonsuza koşar biri....

sahura kalkacaklar,
oçağı yakacaklar,
sabaha çıkacaklar,
artık beni anlamaz!...

bir sokak lambasının,
ışığı vurur yere...
kaldırımlar yas tutar...
gönlünü gere gere...

gözümün bebeğinde,
silinmez iz bırakan...
bilmezsin nedir beni,
mengene gibi sıkan...

akdevrim.13.Temmuz.2014.İstanbul.zeytinburnu.saat. .01.40