Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

reddi miras

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 11-12-2011, 22:10   #1
av.akinn

 
Önemli reddi miras

miras, süresi içerisinde reddedildikten sonra mirası reddeden kişi nakit edebilecek bir evrakı alıp bunun tasarrufunda bulunursa verilen reddi miras kararı bozulacaktır. Benim sormak istediğim husus şudur; reddi miras kararından sonra terekeye dahil olduğu sonradan ortaya çıkan üç bin liralık evrakla ilgili bir tasarrufta bulunulduktan sonra alacaklılar tarafından olması muhtemel bozma kararının istenmesine engel olunabilecek herhangi bir yol varmıdır? üç bin liralık evrak yada nakit aynen iade edilse bozma isteminin reddi kararı alınabilinirmi?
Old 11-12-2011, 23:30   #2
Demir71

 
Varsayılan

Sorunuzu biraz açarmısınız? Kıymetli evrakın türü nedir? Reddi miras yapan mirsçının, kıymetli evrakın murise ait olduğunu bilmemesi garip değili mi?
Old 11-12-2011, 23:53   #3
av.akinn

 
Varsayılan

evrak dediğim bir şirketin hisse senedi ve bundan mirası redden kişinin haberi yoktu. reddi miras kararı alındıktan sonra bu hisse senedinin varlığını öğreniyor bunuda paraya çeviriyor. alacaklı bu durumdan haber oluyor ve bozma talebinde muhtemelen bulunacaktır. sormak istediğim konu şu; bu para iade edilse bozma kararına engel olabilirmiyiz bununla ilgili yapılabilecek şey nedir?
Old 12-12-2011, 10:01   #4
Cumhur Okyay

 
Varsayılan

Değerli meslektaşım, "bozma talebi" ibarenizden, "temyiz" olabileceğini anlıyorum. Böyle ise, Yüksek Yargıtayca, konu, "reddi mirasta bulunanın, sonradan mirasa sahip çıkması" biçiminde değerlendirilecek ve karara bağlanacaktır, diye düşünüyorum.Paranın iade edilmesi, "sahip çıkmayı" ortadan kaldırır mı? ; tetkike tâbi bir konu. Kolay gelsin.
Old 12-12-2011, 10:12   #5
Demir71

 
Varsayılan

"Medeni Yasa Md. 610...Ret süresi sona ermeden mirasçı olarak tereke işlemlerine karışan, terekenin olağan yönetimi niteliğinde olmayan veya mirasbırakanın işlerinin yürütülmesi için gerekli olanın dışında işler yapan ya da tereke mallarını gizleyen veya kendisine maleden mirasçı, mirası reddedemez."
Sizin olayınızda mirasın reddinin iptal edilebileceği kanaatindeyim.
Ayrıca paranın iade edilmesinin iptali engellemeyeceği kanaatindeyim. Çünkü terekenin bir kısmını kendine mal etmiş.
Saygılarımla
Old 12-12-2011, 11:13   #6
Av. Kübra İSLAMOĞLU BAYER

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Demir71
"Medeni Yasa Md. 610...Ret süresi sona ermeden mirasçı olarak tereke işlemlerine karışan, terekenin olağan yönetimi niteliğinde olmayan veya mirasbırakanın işlerinin yürütülmesi için gerekli olanın dışında işler yapan ya da tereke mallarını gizleyen veya kendisine maleden mirasçı, mirası reddedemez."
Sizin olayınızda mirasın reddinin iptal edilebileceği kanaatindeyim.
Ayrıca paranın iade edilmesinin iptali engellemeyeceği kanaatindeyim. Çünkü terekenin bir kısmını kendine mal etmiş.
Saygılarımla

Medeni Yasa Md. 610...Ret süresi sona ermeden mirasçı olarak tereke işlemlerine karışan, terekenin olağan yönetimi niteliğinde olmayan veya mirasbırakanın işlerinin yürütülmesi için gerekli olanın dışında işler yapan ya da tereke mallarını gizleyen veya kendisine maleden mirasçı, mirası reddedemez.

VIII. Ret halinde sorumluluk
MADDE 618.- Ödemeden aciz bir mirasbırakanın mirasını reddeden mirasçılar, onun alacaklılarına karşı, ölümünden önceki beş yıl içinde ondan almış oldukları ve mirasın paylaşılmasında geri vermekle yükümlü olacakları değer ölçüsünde sorumlu olurlar.
Olağan eğitim ve öğrenim giderleriyle adet üzere verilen çeyiz, bu sorumluluğun dışındadır.
İyiniyetli mirasçılar, ancak geri verme zamanındaki zenginleşmeleri ölçüsünde sorumlu olurlar.

Müvekkiliniz söz konusu hisse senedini ne zaman almıştı ilk soru bu, eğer ölümden önce aldı ise 618 anlamında sorumluluğu söz konusu olacaktır.

Tartışılması gereken nokta ret süresi sona ermeden tereke ile ilgili maddede sayılan hallerden birine uyan davranışta bulunursa mirası reddedemeyecektir. Mirası reddetme süresi geçtikten sonra aynı eylemde bulunan kişiyle ilgili kanunda açık düzenleme yok, ölümden sonraki her eylem için geçerli olsa kanun açıkça ret süresi içinde demezdi diye düşünüyorum.

Reddeden mirasçının artık terekeden bir pay alması mümkün değil, o halde kazanımının hukuken geçerli bir sebebi yok(alacaklılık vs gibi başka bir sebep olmadığını varsayıyorum). Bu durumda onun açısından sebepsiz zenginleşme teşkil etmez mi? Şayet öyle olduğunu kabul edersek BK m 61 vd hükümleri uyarınca aldığını geri vermekle yükümlü olacak ancak bu durum mirası reddetmesini etkilemeyecektir.

Not: (Tartışılması açısıdan söylüyorum, fikrim kesin bilgiye dayanmamaktadır)
Old 12-12-2011, 14:56   #7
av.akinn

 
Varsayılan

peki mirascı süresinde reddi miras kararı aldıktan sonra terekeye dahil olan bir malı tasarrufta bulundu (terekeye dahil olduğu sonradan ortaya çıkan kimse tarafından bilinmeyen ölen kişinin gizlice edinmesi sonucunda. hisse senedi bankadaydı banka miras reddedildikten sonra miras reddedeni arıyor ve hisse senedinin varlığından bahsediyor ve müvekkilim nasıl olsa reddi mirasta bulundum kararı aldım diyip hisse senedini paraya çeviriyor) bu durumda redden kişi bu tasarrufu aynen iade etse halen reddi miras yapmış gibi görünürmü yoksa tasarrufta bulunduğundan (reddi miras kararı alınmış) reddi miras yapmamış gibi tüm borç ve alacaklarından sorumlu olurmu...(ölümünden sonra hisse senedini alınmıştır) yardımlarınız için teşekkür ederim...
Old 12-12-2011, 17:03   #8
Demir71

 
Varsayılan

Benim benzer bir davam olmuştu. Müvekkilim olan mirasçının, murise ait bir depoya mallarını koymak suretiyle kullandığı mirasın reddedilmesinden (ve üç aylık hak düşürücü süre de geçtikten sonra) murisin alacaklısı tarafından öğrenilmiş. Bunun üzerine murisin alacaklısı, mirasçının murise ait depoyu kullandığı gerekçesi ile mirasın reddi kararının iptali istemiyle Asliye Hukuk Mahkemesi'nde dava açtı. Yerel mahkeme davanın üç aylık hak düşürücü süre içinde açılmadığından bahisle davanın reddine karar verdi. Karşı taraf kararı temyiz edince Yargıtay 2.HD.si 2011/12845 Es. 2001/15091 K. sayılı ve 02.11.2001 tarihli kararı ile "...mirasçısının mirası reddinden evvel tereke üzerinde alelade idareyi gerektirmeyen işlem yaptığını, (Mülga M.K.nun) 550.maddesine dayanan isteğin 557.maddesinde olduğu gibi hak düşürücü süreye tabi olmadığı gerekçesi ile kararı bozdu. Mahkeme bozma kararı doğrultusunda mirasın reddinin iptaline karar verdi ve hükmü Yargıtay onadı. (yargıtay 2.HD. 2003/4221 Es. 2003/7394 K. K.T.20.05.2033) (Ancak Yargıtay kararında bir açıklama yok. Sadece yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddi ile yerel mahkeme kararının onanmasına, diyerek kararı onadı.) Açıkçası mirasın reddi kararından sonra tereke mallarını kullanmaya ilişkin yasada açık hüküm olmadığı gibi bir içtihada da rastlamadım. Ancak mahkeme söz konusu hisse senedinin müvekkiliniz tarafından gizlendiği ve mirasın reddedilmesinden sonra paraya çevrildiği kanaatinde olursa, mirasın reddinden önce edinme olarak nitelendirip mirasın reddi kararının iptaline karar vereceği kanaatindeyim.
Saygılarımla
Old 13-12-2011, 18:13   #9
Av. Nevzat Yağız

 
Varsayılan

Sayın meslekdaşım anladığım kadarı ile mirasın reddinin iptaline karar verilir gibi görünüyor, ama yine de siz böyle bir davaya karşı koymak zorunda kalırsanız savunma yapmak adına şunları tavsiye edebilirim. Mirası reddetmemiş olan başka mirasçı varmı? Eğer var ise onlar mirası red etmemiş olduklarına göre, kendisinin mirası ret ettikten sonra onlar adına hareket ederek bu tahsilatı yapmış olduğunu ileri sürebilirsiniz , red etmemiş mirasçılar bizim buna rızamız var idi ve yaptığı tahsilatı da bize verdi şeklinde beyan verirlerse belki durum lehinize döner, ayrıca bu durumda yani mirası red etmemiş olan mirasçıların varlığı halinde bu red eden mirasçının yaptığı hareket doğrudan onların miras payına tecavüz niteliğinde olacağından onlar ile arasındaki hukuki problem olacağı da düşünülebilecek ve sonuç olarak alacaklı kişilerin mirası red etmemiş olan mirasçılara karşı dava hakları her zaman olacağından, sizin müvekilin reddi mirasının iptalini taleplerinde iyiniyetli olamayacakları veya hukuki yararları olamayacağını ileri sürebilirsiniz diye düşünüyorum.
Old 13-12-2011, 18:16   #10
Av. Nevzat Yağız

 
Varsayılan

Ayrıca, şu yargıtay kararı tıpa tıp aynı konuyu içermiyor ama, müvekkiliniz vekil sıfatı ile hareket etmiş olması ihtimalinde vasiyet hükümlerinin işleyeceğine dair şu Yargıtay kararını incelemenizi tavsiye ederim, fikir verebilir.
YHGK: 29.11.2006 gün ve 2006/ 3-754 E, 2006/ 757 K.
Old 26-04-2012, 13:51   #11
selo

 
Varsayılan Yargıtay kararları hakkında

Alıntı:
Yazan Demir71
Benim benzer bir davam olmuştu. Müvekkilim olan mirasçının, murise ait bir depoya mallarını koymak suretiyle kullandığı mirasın reddedilmesinden (ve üç aylık hak düşürücü süre de geçtikten sonra) murisin alacaklısı tarafından öğrenilmiş. Bunun üzerine murisin alacaklısı, mirasçının murise ait depoyu kullandığı gerekçesi ile mirasın reddi kararının iptali istemiyle Asliye Hukuk Mahkemesi'nde dava açtı. Yerel mahkeme davanın üç aylık hak düşürücü süre içinde açılmadığından bahisle davanın reddine karar verdi. Karşı taraf kararı temyiz edince Yargıtay 2.HD.si 2011/12845 Es. 2001/15091 K. sayılı ve 02.11.2001 tarihli kararı ile "...mirasçısının mirası reddinden evvel tereke üzerinde alelade idareyi gerektirmeyen işlem yaptığını, (Mülga M.K.nun) 550.maddesine dayanan isteğin 557.maddesinde olduğu gibi hak düşürücü süreye tabi olmadığı gerekçesi ile kararı bozdu. Mahkeme bozma kararı doğrultusunda mirasın reddinin iptaline karar verdi ve hükmü Yargıtay onadı. (yargıtay 2.HD. 2003/4221 Es. 2003/7394 K. K.T.20.05.2033) (Ancak Yargıtay kararında bir açıklama yok. Sadece yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddi ile yerel mahkeme kararının onanmasına, diyerek kararı onadı.) Açıkçası mirasın reddi kararından sonra tereke mallarını kullanmaya ilişkin yasada açık hüküm olmadığı gibi bir içtihada da rastlamadım. Ancak mahkeme söz konusu hisse senedinin müvekkiliniz tarafından gizlendiği ve mirasın reddedilmesinden sonra paraya çevrildiği kanaatinde olursa, mirasın reddinden önce edinme olarak nitelendirip mirasın reddi kararının iptaline karar vereceği kanaatindeyim.
Saygılarımla



Sayın Demir 71, benzer bir hukuki sorunumuz var şuan. Mİrasın reddinin iptali için TMK Mad 610 gereğince dava açmak istiyoruz. Açıklamalarınızda belirtmiş olduğunuz ilgili yargıtay kararlarını paylaştığınız için teşekkur ederim. Ancak kararları bulamadım. Paylaşabilirseniz yada mail atabilirseniz çok sevınırım.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Reddi Miras ve Tapuda Devir AVUKAT43 Meslektaşların Soruları 2 28-02-2011 23:52
veraset ilamı -reddi miras hazav Meslektaşların Soruları 1 14-05-2010 12:17
reddi miras davası ömer kaygas Hukuk Soruları 4 21-05-2009 17:03
Reddi miras ve reddedenin eşi... Koray Ö. Meslektaşların Soruları 2 05-08-2008 15:58
reddi miras ve alınabilecek tedbirler Av.Ebru Caner Meslektaşların Soruları 5 20-02-2007 17:09


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05512810 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.