29-07-2010, 07:59 | #3541 |
|
güneşi yakmış beni gündüzün, geceler ağlamak boşuna imiş... yıkar beni fena bir sözü özün, akdevrim burda tek başına imiş... güneşi yakmış beni gündüzün... buluttan yağmur dökülür yere, çatlamış toprağın halini düşün... kasırga vurur bilmem kaç kere? sapsarı yaprağın halini düşün.... akdevrim.istanbul. |
30-07-2010, 14:17 | #3542 |
|
ne kadar kahredip ağlasan bile,
yüreğini közle dağlasan bile, uçan kuşa yuva sağlasan bile, yolunu ansızın keser bir tabut!... hayat göz yaşına karışır gider, yolun ortasında bırakır kader, her şekilde insan bir bedel öder, yolunu ansızın keser bir tabut!... akdevrim.istanbul. |
31-07-2010, 18:04 | #3543 |
|
koşuyorum menzile... ölümü bile bile... güler gibi olurum, ağlanacak bir hale... ben miyim yol şaşıran, en küçücük umudu, yüreğinden aşıran... akdevrim.istanbul. |
01-08-2010, 19:12 | #3544 |
|
yanımdan gecen atlı, kartal gibi kanatlı... al götür hayalimi, bırak ıssız bir dağa, yağmur görüp yeşersin... çok dikkat et düşersin... akdevrim.istanbul. |
01-08-2010, 19:18 | #3545 |
|
güneşin üzerine gölgesi, düşen kadın!... kaç tane yıldız gördün kayarken gök yüzünden, çayıp kendi sözünden... güneşi içenlerin, en uzak hayalisin... titreyen bir insanım, sesini soluğunu artık senin duyamam, bilmelisin ey dostum, gözlerini boyamam... akdevrim.istanbul. |
02-08-2010, 14:10 | #3546 |
|
duyduğum ağıt gibi, yazdığım kağıt gibi, temiz berrak olsaydım, sevginin mabedinde, ölümüne kalsaydım!... kendime siper miyim? ateşi öper miyim? karanlık bir gecede yıldızdan kopar mıyım?... yazdığım beyaz kağıt, duyduğum özgün ağıt, dili olsa anlatsa, yağmursuz şu buluttan, bir kaç damla damlatsa... güneşi içen benim, kendimden gecen benim!... tahta tabut içinde, ruhumu bicen benim... sessiz donmuş bedenim... akdevrim.istanbul,zeytinburnu,firaristan. |
02-08-2010, 18:56 | #3547 |
|
ağlarken görürüm ,güler bir kadın, ansızın erkeği siler bir kadın, gökte yıldızları eler bir kadın, bendini yıkan nehir gibidir, bilinen baldır, zehir gibidir... bazen yüreğini deler bir kadım!... akdevrim.net cafe. zeytinburnu.istanbul. |
03-08-2010, 07:31 | #3548 |
|
sen yoksun ya yanımda,
bir darışlık canımda.... bana yıldızdan yakın, ne varsa çekin alın... kurbanı olacağım kupkurumuş bir dalın... umudu kesenlerin, yaşama küsenlerin, hayalini anlarım... hangi cadde sokakda, nedesimi sonlarım... içine sığacağım, getirirler boş tabut... bedenimin yanına, hayallerimi dürtün, kara toprakla örtün... akdevrim.istanbul. |
03-08-2010, 21:52 | #3549 |
|
elindeki baltayla tuttuğum dalı kestin,
deli bir rüzgar gibi,hep aynı yönden estin, karanlık bir gecede ruhumu çekip astın, o gün bu gün sarhoşum,sanki ben ben değilim... bu dünyada kaybetmiş,bir tek ben son değilim... yıldızlar daha sıcak, ıssız köşe başında, acarlar bana kucak!... akdevrim.istanbul. |
04-08-2010, 20:40 | #3550 |
|
eridi yüreğim,mum gibi yanıp,
beni yakan ateş seni yakmıyor asıldım tetiğe namluya bakıp, ne biçim silahmış neden çakmıyor? kessem damarımı kanım akmıyor... yaşayan ruh muyum bedenden ayrı? beni burda tutan nedenden ayrı?... akdevrim.istanbul.Atatürk hava limanı. |
04-08-2010, 20:52 | #3551 |
|
güneşin üzerine, gölgesi düşen kadın, soğuk kış geceleri, yastığı kucakladım ruhumu bıcakladım... zerre kanım akmadı... bu gök kubbe altında, beni duyan çıkmadı... kurulu saat gibi, kırbaç yemiş at gibi, koşarım yıllar yılı... tatilde gezer durur şu beynimin akılı... akdevrim.istanbul. |
06-08-2010, 14:39 | #3552 |
|
istanbulda ateş var,yanıyor kaldırımlar... şu beynimin içine düşüyor yıldırımlar!... her gün daha kötüye gider gibi durumlar... kamçı yemiş at gibi,yaralı kanat gibi, koşarım kulvarımda öksüz bir sanat gibi... vicdanıma sorarım, varlığımı ararım!... akdevrim.istanbul. |
06-08-2010, 21:27 | #3553 |
|
bir kadındı dün gece...
hayalimi apardı, sanki gercek dünyamla, bağlarımı kopardı... yıldıza gider gibi, uyudum yastığımda, her yere bastığımda, bu kadını düşündüm... yağmursuz kurak bulut, yakamı bırak bulut, gündüzleyin güneşi, gece ayı göreyim, özenle sakladığım kırmızı gül vereyim... kazdığım siperdeyim, hayalime perdeyim... kendi beynimi yuttum, karanlık bir gecede, ne olduysa unuttum... sokak lambalarıyla, kaldırımlar yas tutar... şu beynimin içinde, gezen biriçik kadın, hayalimi güneşten, sezen biriçik kadın... yazdığın senaryoyu, melekler onayladı... yandı bu gün İstanbul... kaldırımlar ağladı... akdevrim.06.08.2010.zeytinburnu.istanbul. |
07-08-2010, 06:28 | #3554 |
|
eşşeğimi nallarım,
cehenneme yollarım... benim değil mi eşşek!... kapkacak yorgan döşşek, madem ki yıldızlar benim olmadı, mademki dünyada , çilem dolmadı... benim, benim, benim!... akdevrim.istanbul. |
07-08-2010, 07:43 | #3555 |
|
güneşi içenlerin, sıratı gecenlerin, hayalini taşırım... yüreğimde yaramı, tırnağımla kaşırım... kırmızı gül kanlanır, bellediğim umutlar, acı ile sonlanır... unuturum kendimi, bir kundağın içinde, yastığıma sarılmış, bu dünyaya darılmış... akdevrim.istanbul. |
07-08-2010, 09:00 | #3556 |
|
hayallerimi devirmiş,
yazımı kışa çevirmiş, hindiyi kuşa çevirmiş, yazdım yazdım ders almadı... sanırım çilem dolmadı... ne yağmurdu ne de kardı, gök yüzünde yıldız vardı, hain dediğim bir yardı, yazdım yazdım ders olmadı, suladım çicek solmadı... akdevrim.istanbul. |
07-08-2010, 10:37 | #3557 |
|
gülü ve çiceği sana bıraktım, evinin önünden gecerken baktım, belki utanmasam ağlayacaktım, seneler seneler yiten seneler!... akdevrim.istanbul. |
08-08-2010, 15:16 | #3558 |
|
iki damla göz yaşım, yıkasın hayalimi... ruhumu kurşunlayan, dünyanın en zalimi... ve dimdik ayaktayım!... güneş görsem ne yazar, isterim kader bozar, en sonda sessiz mezar, yutar umutlarımı... akdevrim.istanbul |
09-08-2010, 12:03 | #3559 |
|
kaç tane hain gördüm nefes alıp gitmiştir, kaç tane insan gördüm varlığıyla bitmiştir... oysa dimdik ayakta,sarsılmaz duran benim, gök yüzünde güneşi yıldızı soran benim... yüreğimde kocaman ideal taşıyorum, sonu ölümlü olan dünyada yaşıyorum... akdevrim.istanbul. |
10-08-2010, 22:07 | #3560 |
|
baktım gülü soldurmuşlar, saçlarımı yoldurmuşlar, boş kağıdı doldurmuşlar, dar ağacı sonum benim!.. infaz eden ettirende, dumanımı tüttürende, düdük calıp öttürende, bilir yoktur konum benim!... akdevrim.istanbul.zeytinburnu. |
12-08-2010, 13:25 | #3561 |
|
göz yaşını dökmüş ağlamış,
iki büklüm çökmüş ağlamış... benim kadar içten ağlayamazsın.. ne yazlar ne kışlar görmüş bu kapı... bulutun başka rengide varmış, sevmelerimin dengide varmış.... yorulurum yaza yaza, gözüm takılır bir saza!... akdevrim.istanbul. |
14-08-2010, 07:25 | #3562 |
|
bırak bari gök yüzünü, seyredeyim doya doya... gitmek var dönülmez yere, kuş sesleri duya duya.... kulaklarımı bağlama, yerime yalan ağlama... dünya döner ben dönerim, aniden yanar sönerim, tabut içinde dinerim,,, canlı tutuklama beni... kızıp tetikleme beni.... akdevrim.istanbul.zeytinburnu.firaristan... |
14-08-2010, 17:16 | #3563 |
|
susuz yaz güneşsiz bahar, gökte kara bulutlar var, ölü doğan umutlar var... anlatırım anlayan yok!... kaç mevsimi yola koydum, kendimin ruhunu soydum, bütün acılara doydum, yazdım çizdim okuyan yok!... akdevrim.istanbul.Atatürk hava limanı. |
16-08-2010, 12:46 | #3564 |
|
sen değilsin aradığım,
ekmek elden su göldenmiş... saçlarını taradığım, kim derdi ki gönüldenmiş? istanbul ateş altında, asfaltı yakıyor güneş... umut kuşun kanadında, sanmaki bu hayat beleş!... masmavi temiz gökyüzü, yüreğim aynı olmalı... bilsem nedir sözün özü? yazdıklarım okunmalı... akdevrim.istanbul. |
16-08-2010, 15:28 | #3565 |
|
ateş altında İstanbul, sokaklar yanıyor anne!... beni ıssız bir yerde bul, bu yaram kanıyor anne!... doğurdun kundağa sardın, gece gündüzümde vardın, içimde özümde vardın, hayalim donuyor anne!... kimse beni anlamıyor, şiirimi tınlamıyor, şu acımı sonlamıyor, yüreğim yanıyor anne!... akdevrim.istanbul. |
16-08-2010, 15:35 | #3566 |
|
kırmızı gül susuz kalmış, bulutu rüzgar götürmüş... akdevrim.istanbul. |
18-08-2010, 15:11 | #3567 |
|
saksında ciçekmişim, geçmiş gelecekmişim, karanlık bir gecede aşkı içecekmişim... durun kalabalıklar denizi zehirlemiş, birden alabalıklar... kıyamet yaklaşmıştır, bir kibriti çakmakla, okyanusu yakmıştır.... akdevrim.istanbul.zeytinburnu. |
18-08-2010, 15:14 | #3568 |
|
günden geceye kalma, her yazdığım yazıyı, sakın üstüne alma, kalemim kurşun gibi neden acıyla dolma... güneşi ayı gördüm, matematikde öksüz umutsuz sayı gördüm, parmağımın uçundan, kayan dünyayı gördüm. aynalar yalan deyin geçmişi talan deyin!... akdevrim.istanbul. |
18-08-2010, 15:26 | #3569 |
|
uçsuz bucaksız deniz, hiç kurur mu bilseniz? sahilini vurmadan, hiç durur mu bilseniz?, güneşin üzerine, sevginin gözlerine gölgesi düşen kadın sevginin mutfağında, yıllarca pişen kadın... yaşanılan bu hayat, koşturmadan ibaret, yüreğinin sesiyle sen yolunda devam et!.... gecen her dakıkanın, içinde sınav vardır, gülebildiğin umut, dokunduğun kadardır... güneşe selam olsun, şiire kelam olsun.. masmavi gök yüzüyle, deniz rengin uyuşur... ........................ ........................ akdevrim.istanbul. |
20-08-2010, 13:34 | #3570 |
|
......AĞAÇ..... yeşil yaprakların nerede ağaç? ateşte yanacak odunsun artık!... hiç bir şeyin var mı geride ağaç? anlatacakların bulunsun artık!... haydutların vardı dalını kıran, her gün biraz daha acıldı yaran, sahibim dediğin baltayı vuran, ateşte yanacak odunsun artık!... kızgın güneş varken gölgen serindi, en güzel yer bir tek senin yerindi, acılar taptaze dertler derindi, yazacak ne kaldı seride ağaç!... iki aşık gelip gölgene girdi, hep burada geçti çocukluk derdi, ne insanlar gördüm kilimi serdi... anlatacakların bulunsun ağaç!... akdevrim.istanbul.zeytinburnu. |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 13 (0 Site Üyesi ve 13 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Hukuklu Cinaslı Şiirler | Av.H.Sancar KARACA | Yazdıklarımız - Yazdıklarınız. | 41 | 31-12-2009 16:57 |
Yitik Aşk'a Şiirler | Arda İnal | Kitap | 6 | 10-05-2009 12:19 |
Cinaslı Şiirler | ozanyazar | Yazdıklarımız - Yazdıklarınız. | 6 | 08-07-2008 17:00 |
Kadınlarla İlgili Şiirler ! | SPARTACUS | Site Lokali | 3 | 24-08-2007 13:35 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |